Cumhuriyet Dönemi Türk Hikâye ve romanı 4 ana bölüm halinde incelenebilir:
1. Milli Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Sanatçılar
2. Toplumcu Gerçekçi Anlayışla Yazan Sanatçılar
3. Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Sanatçılar
4. Modernizmi Esas Alan Sanatçılar
1. Milli Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Sanatçılar
Milli Edebiyat akımına bağlı birçok sanatçı Cumhuriyet döneminde de eser vermeyi sürdürmüştür. Bunları Milli Edebiyat zevk ve anlayışını sürdüren sanatçılar olarak ifade ediyoruz. Bu sanatçıların en tanınmışları şunlardır:
Cumhuriyet Döneminde hikaye ve roman yazarlarının önemli bir kısmı Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele ile ilgili olaylara ilgi duymuşlar, Atatürk İlke ve İnkılapları çevresinde oluşan konuların işlenmesine önem vermişlerdir.
Hikaye ve romanların birçoğunda Anadolu insanının yaşama tarzı ele alınmış; ahlak bozuklukları, yanlış Batılılaşma ve hurafeler üzerinde durulmuştur. Yine bu dönemde Doğu-Batı çatışması temasının işlenmesi sürdürülmüş; savaş sonrası şehirde ve kırsalda sürdürülen hayat değişik eserlerde ele alınmıştır.
Halk-aydın yabancılaşması da önemle işlenen temalardan biri olmuştur. Sanatçılar hikaye ve romanlarda daha çok realist bir bakış açısı kullanmışlardır. Hikayede Maupassant tarzı geçerliliğini Cumhuriyetin ilk yıllarında da sürdürmüştür. Bu dönemde yazılan ve Kurtuluş Savaşı Dönemini konu edinen romanlar ayrı bir önem taşır. Bunlar, aşağıda belirtilmiştir:
Kurtuluş Savaşı Dönemini Anlatan Romanlar
2. Toplumcu Gerçekçi Anlayışla Yazan Sanatçılar
Cumhuriyet’in ilanından sonraki yıllarda ülkemizde çok hızlı bir sosyo-ekonomik değişim yaşanmış, toplumun tüm kesimleri bu değişimden etkilenmiştir. Roman ve hikâyelerde halkın yaşadığı sorunlar gerçekçi ve toplumcu bir yaklaşımla dile getirilmeye başlanmıştır. Sanatçıların dünya görüşleri ve benimsedikleri ideolojiler de bunda etkili olmuştur.
Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında “toplumcu gerçekçi” bir anlayışla yazan sanatçılar şunlardır:
Yukarıda adları verilen sanatçıların çoğu,’lu yıllardan itibaren köylüden, işçiden, dar gelirliden söz etmeye başlamıştır. Sözgelişi Sadri Ertem ilk kez işçilerin sorunlarını dile getiren romanlar yazmıştır. Köy Enstitüleri’ni bitiren öğretmen kökenli yazarlar (Fakir Baykurt, Talip Apaydın) Anadolu köyünü ve köylü sorunlarını geniş ölçüde edebiyata taşımıştır.
Toplumcu gerçekçi yazarlar, toplumdaki düzensizlik ve çatışmalar ile köy gibi küçük yerleşim yerlerinin sorunları üzerinde yoğunlaşmışlar; eserlerini ağa-köylü, öğretmen-imam, halk-yönetici, zengin-fakir, güçlü-güçsüz, aydın-cahil gibi belirgin farklılıklar üzerine kurmuşlardır. Toplumcu gerçekçilerin eserlerinde üzerinde durdukları bir başka konu da büyük şehirlere göçün ortaya çıkardığı problemler olmuştur.
Toplumcu-gerçekçi yazarların bir kısmı, kimi eserlerinde ideolojik bir kurguyu esas almışlar, kendi görüşlerinin doğruluğunu kanıtlamak için çaba göstermişlerdir. Yani sanat eserini bir ideolojiyi benimsetmede “araç” olarak kullanmışlardır. Halkı aydınlatmak düşüncesi ile bazı yazarlar, bazı bölgeleri özellikle konu olarak seçmişlerdir.
Bu dönem roman ve hikâyesinde olay örgüsü, İnsana özgü bir gerçekliği ifade etmek üzere düzenlenmiştir.
3. Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Sanatçılar
Cumhuriyet Dönemi edebiyatında bazı sanatçılar da bireyin iç dünyasını (psikolojisini, ruhsal durumunu) anlatmayı amaçlamış bu doğrultuda önemli eserler vermişlerdir. Bu sanatçıların en tanınmış olanları şunlardır:
Bireyin psikolojisini yansıtmayı amaçlayan yazarlar, her şeyden önce eserlerinde olay örgüsünü insana özgü bir gerçekliği anlatmak için oluşturmuşlardır. Bu yazarlar, insan gerçekliğini farklı yönlerden anlatma gayreti içine girmişler, olaylardan ve insanlardan hareketle bireyin psikolojisini aktarmaya çalışmışlardır. Peyami Safa hemen hemen bütün romanlarında, A. Hamdi Tanpınar Huzur’da, Tarık Buğra Küçük Ağa’da ruh çözümlemelerine geniş yer vermiştir. Bazı eleştirmenlerin, Peyami Safa’nın psikolojik romandaki başarısını geniş psikoloji ve psikiyatri bilgisine bağlamaları dikkate değer.
4. Modernizmi Esas Alan Sanatçılar ve Eserlerinin Özellikleri
Modernizm, bütün dünyada yankılar uyandırmış bir sanat-edebiyat akımıdır. “Modernizm”i kısaca, “geleneksel olanı reddetme tavrı” olarak tanımlayabilir; bu bağlamda modernizmi benimseyen hikâyeci ve romancıların geleneksel ve yerleşik roman anlayışını reddettiklerini söyleyebiliriz.
Modernizmin doğuşunda I. ve II. Dünya Savaşlarının insanlık üzerindeki yıkıcı etkileri büyük rol oynamıştır. İnsan, yaşadığı dünyada hep acılarıyla baş başa kalmış ve yalnızlıktan kurtulamamıştır. Öyleyse insanın bu durumunu anlatmak gerekir. Modernist yazar, gerçekten, düşten, bilinç ve bilinçaltından birer tutam alarak hepsini beraberce yoğurur ve hikâyesini biçimlendirir.
Yine modernist yazarlar, geleneksel romancıların aksine kişilerin iç dünyalarını romanlarına katmayı ve “dün-bugün-yarın”dan oluşan zaman zincirini kırmayı hedeflerler. Artık yolculukları “dış”a değil “iç”e yöneliktir. Karakterlerin anılarını ve bilgilerini, kafalarından neler geçtiğini, dillerinden dökülmeyip kalplerine gömdüklerini okuyucuya aktarabilmek için bilinçakışı, iç konuşma ve iç diyalog gibi teknikler kullanırlar. Sinemadan aldıkları geriye dönüş (flashback) tekniği ile de katı zaman zincirini kırmayı amaçlarlar. Bu teknikler sayesinde okuyucu, hem karakterler hakkında daha doğru bilgiler edinir hem de bugünün durup geçmişin araya girmesiyle iç içe geçmiş zaman ve olaylardan oluşan bir hikâye okur.
Modernist romanlarda neden-sonuç ilişkisi ortadan kalkmıştır. Roman, en baştan başlamak veya belirli bir sonla bitmek zorunda değildir. Yazar, insan dışındaki dünyayı yalın biçimde yansıtmaktan kaçınır; geleneksel anlatımın dışına çıkar, yer yer alegorik anlatımdan yararlanır, sözcüklerin çağrışım gücünden yararlanarak şiirsel bir dil kullanır.
“Modernizm”i esas alan eserlerde;
Edebiyatımızda modernizm anlayışına yakın duran sanatçılar şunlardır:
Bakınız ⇒
Cumhuriyetin ilan edilmesinin ardından önceki yıllarda hakim olan milli edebiyatın zevk anlayışı roman ve hikayelerde işlenmeye devam etmiştir.
Millî Edebiyat Zevk ve Anlayışını sürdürensanatçıların başında ise Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Reşat Nuri Güntekin gelmektedir. Bu sanatçılar Anadoluyu, Batılılaşmayı ve halkın yaşayış biçimini eserlerinde oldukça yoğun bir şekilde işlemiştir.Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Tarık Buğra
Halide Edip Adıvar
Refik Halit Koray
Reşat Nuri Güntekin
Kemal Çakır
Admin
Merhaba arkadaşlar size bu yazımızda Türk Dili ve Edebiyatı Konuları hakkında bilgi vereceğiz. Yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz. Cumhuriyet Dönemi Romanı nedir? sorusunun cevabı aşağıda sizleri bekliyor
Cumhuriyet Dönemi romanına baktığımızda ise birbirinden farklı tutumlarla karşılaşırız. İlk dönem romancıları genel anlamda, geçmiş yıllarda siyasi çalkantılar ve savaşlarla şekillenen sürecin ardından ilan edilen Cumhuriyet rejiminin prensiplerini destekleyen, bu yeni düzenin ilanına gelinen süreçte millî mücadeleye verdiği destek ile önemli bir etkiye sahip Anadolu insanım ve yaşadığı toprakları gittikçe artan realist bir gözlem yeteneğiyle ele alan eserler vermişlerdir.
Yanlış batılılaşma, aile içi meseleler gibi konularla şekillenen önceki dönem eserlerinden farklı olarak bu dönemde inkılapların Anadolu’ya yayılması, köylünün sorunları, taşraya giden aydın kesimin burada yaşadıkları, sanayileşme sonucu köyden kente göç eden ailelerin yaşadığı zorluklar, büyük şehrin yoksul semtlerinde yaşayanlar, küçük insanın macerası yaşama savaşı gibi yeni tema ve konular ele alınmaya başlanır.
Anadolu ve burada yaşayan insana yönelenler; bireyin iç dünyasını psikolojik hâlleriyle beraber derinlemesine tahlil yolunu seçenler, yine bireyin büyük kentteki konumu ile varoluşunu sorguladığı eserler, tarihsel dönemlere ait olaylardan yola çıkarak bu malzemeyi yeniden yorumlayanlar.
Marksist anlayış çerçevesinde toplumcu gerçekçi anlayışı meydana getirip sayfalarını güdümlü edebiyatın hizmetine verenler, doğu-batı medeniyetlerinin karşılaşmasını aile ve toplum bazında yaşanan çarpıklıklarıyla beraber değerlendirenler, eleştirel-gerçekçi bakış açısı ile toplumu gözlemleyenler, postmodern anlayış çerçevesinde romanlarında dünyayı yıkıp yeniden kurgulayan modern anlayışlar gibi ana izleklerini verebileceğimiz konular çerçevesinde Cumhuriyet Dönemi romanı çok değişik yapılarda ve karakterlerde eserlerin verildiği bir süreçtir.
» yılları arasında sanatçılar eserlerinde ele aldıkları konuları günlük yaşamdan alarak gözlemci-gerçekçi bir şekilde toplum sorunlarını detaya inmeden işlemiştir.
» Cumhuriyet’in ilan edildiği ilk yıllarda sanatçıların büyük bir çoğunluğu toplumsal konulara yönelerek bazı sorunları gerçekçi bir şekilde dile getirmişlerdir.
» Toplumdaki sorunları görüp bunu gerçekçi bir şekilde aktarma amacı olduğundan daha çok realizmin etkisi vardır.
» Bu dönemde ön plana çıkan sanatçılar Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Halide Edip Adıvar ve Reşat Nuri Güntekin olmuştur.
» Bu üç sanatçı Milli Edebiyat Dönemi’nde başlayan Anadolu’ya yönelme anlayışı devam ettirmekle beraber Kurtuluş Savaşı’nı ve yeni rejimi de eserlerinde ele almışlardır.
» Cumhuriyet’in ilk çeyreğinde yazılan romanlar Türkiye’nin geçirdiği tarihî ve sosyo-kültürel değişimleri gözler önüne seren bir ayna niteliği taşır.
» arasında roman, farklı biçim ve tekniklerle gelişerek Türk edebiyatındaki varlığını sürdürmüştür.
» Bu dönemde Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun “Yaban”, Reşat Nuri Güntekin’in “Yaprak Dökümü”, Abdülhak Şinasi Hisar’ın “Fahim Bey ve Biz, Çamlıca’daki Eniştemiz”, Peyami Safa’nın “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu”, Sabahattin Ali’nin “Kuyucaklı Yusuf”, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Huzur” adlı eserleri roman türünün tanınmış örneklerindendir.
» Millî Edebiyat sanatçılarının da eser vermeye devam ettiği Cumhuriyet Dönemi’nin ilk yıllarında daha çok, gözlemci gerçekçiliğe dayalı romanlar yazılmıştır.
» İlk dönem romancıları genel anlamda, geçmiş yıllardaki siyasi çalkantılar ve savaşlarla şekillenen sürecin ardından ilan edilen Cumhuriyet rejiminin prensiplerini desteklemiştir.
» Yaşanan süreçte millî mücadeleye verdiği destek ile önemli bir etkiye sahip olan Anadolu insanını ve yaşadığı toprakları, gittikçe artan realist bir gözlemle ele alan eserler vermişlerdir.
» Yanlış batılılaşma, aile içi meseleler gibi konularla şekillenen önceki dönem eserlerinden farklı olarak bu dönemde; “inkılapların Anadolu’ya yayılması, köylünün sorunları, taşraya giden aydın kesimin burada yaşadıkları, sanayileşme sonucu köyden kente göç eden ailelerin yaşadığı zorluklar, büyük şehrin yoksul semtlerinde yaşayanlar, küçük insanın macerası yaşama savaşı” gibi yeni tema ve konular ele alınmaya başlanır.
» arasında roman türü farklı eğilimlerle (toplumcu gerçekçi, bireyin iç dünyasını esas alan, modernist, millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan) gelişimini sürdürmüştür.
» Kemal Tahir, Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Samim Kocagöz, Fakir Baykurt gibi toplumcu gerçekçi yazarlar; toprak kavgaları, tarımın makineleşmesi, köyden kente göç gibi toplumsal konuları romanlarında ele almışlardır.
» Peyami Safa, Abdülhak Şinasi Hisar, Ahmet Hamdi Tanpınar, Tarık Buğra, Samiha Ayverdi bireyin iç dünyasını esas alan romanlar yazmışlardır.
» Yusuf Atılgan, Oğuz Atay, Ferit Edgü, Adalet Ağaoğlu modernist çizgide romanlar vermişlerdir.
» Hüseyin Nihal Atsız, Mustafa Necati Sepetçioğlu, Bahaeddin Özkişi, Münevver Ayaşlı, Emine Işınsu, Sevinç Çokum millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan romanlar yazmışlardır.
Roman türünün tanınmış örnekleri:
Kemal Tahir: Devlet Ana, Yorgun Savaşçı
Orhan Kemal: Cemile, Murtaza
Yaşar Kemal: İnce Memed, Yılanı Öldürseler
Fakir Baykurt: Tırpan, Yılanların Öcü
Peyami Safa: Yalnızız
Ahmet Hamdi Tanpınar: Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Tarık Buğra: Küçük Ağa, İbişin Rüyası
Yusuf Atılgan: Aylak Adam, Anayurt Oteli
Oğuz Atay: Tutunamayanlar, Bir Bilim Adamının Romanı
Ferit Edgü: Hakkâri’de Bir Mevsim
Adalet Ağaoğlu: Fikrimin İnce Gülü, Bir Düğün Gecesi
Hüseyin Nihal Atsız: Ruh Adam
Mustafa Necati Sepetçioğlu: Kilit, Çatı
Bahaeddin Özkişi: Sokakta, Köse Kadı
Sınıf Roman Konu Anlatımı için Tıklayınız
Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Konuları için Tıklayınız
Sınıfta Yer Alan Diğer Ders ve Konuları için Tıklayınız
Cumhuriyet Dönemi Romanı, Cumhuriyet Dönemi Romanı hakkında
Milli ve Dini Duyarlılıkları Yansıtan Romanın Özellikleri Temsilcileri, Milli ve Dini Duyarlılıkları Yansıtan Roman, Milli ve Dini Duyarlılıkları Ele alan roman,
monash.pw ' in değerli akademisyen-öğretmen-öğrenci-edebiyat sever takipçileri.
monash.pw ailesi olarak her dönem olduğu gibi yeni dönemde de sizler için kitap cevapları,konu anlatımı,pdf ders notları ile her zaman yanınızdayız..
Bu sayfamızda siz değerli takipçilerimiz için Milli ve Dini Duyarlılığı Yansıtan Romanın Özellikleri Temsilcileri üzerine bir paylaşım yazacağız.
Siz de eğer bize ve tüm eğitim camiasına yardımcı olmak adına hazırladığınız yazılıları-notları-soruları-videoları paylaşmak isterseniz mail adresinden bize ulaşabilirsiniz.
İyi çalışmalar..
onedebiyat= on numara edebiyat
destek olmak için lütfen paylaşınız
Milli ve Dini Duyarlılıkları Yansıtan Romanın Özellikleri
VİDEO ANLATIM AŞAĞIDA
monash.pw Edebiyat dönemi sanatçıları bu dönemde yazmaya devam etmişler ve bu dönem yazarlarını etkilemiştir.
monash.pw yıllarda milli edebiyat sanat çizgisine paralel eserler verilmiştir.
monash.pw kaynaklarından,Türk mitolojisinden,destanlarından etkilenmiştir.
4. Milli mücadele savaşları,Cumhuriyetin kazanımları ve devrimleri Türk tarihinin milli değerleri ve isimleri anlatılmıştır.
monash.pwu ve Anadolu insanı işlenmiştir.
6.Türkçülük akımın etkisi büyüktür.
monash.pw ve dini olgular önemsenir hatta eserlerde bu unsurlar yüceltilir.
8.Türk tarihinin şanlı zaferleri işlenmiş, tarihi karakterlerden esinlenilmiş kahramanlara yer verilmiştir.
VİDEO ANLATIM AŞAĞIDA
monash.pwikle olay ön plana çıkarılmıştır.
Olaylar destansı şekilde ele alınır.