miraç neler oldu / Mirac gecesi - Dinimiz İslam

Miraç Neler Oldu

miraç neler oldu

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in miraca yükselişi nasıl oldu ve neler gördü? Hz. Muhammed (S.A.V) Miraç Gecesi’nde neler yaşadı?

Giriş Tarihi: 10.3.2021 20:01Son Güncelleme: 10.3.2021 20:01

13 Şubat tarihinde başlayan Üç Aylar’ın, ilki olan Recep ayının 27. gecesine denk gelen ve İslam inancına göre yüce Peygamberimiz Hazreti Muhammed'in, semaya ve ilahi huzura yükseldiği gece olarak kabul edilen Miraç Kandili, yarın idrak edilecek. Bu önemli ve anlamlı günde Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in Miraç Gecesi’nde yaşadıkları ile miraca yükselişi ve gördükleri ile ilgili detaylar merak ediliyor. Öğrenilmek istenen Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in Miraç Gecesi’nde yaşadıklarıyla ilgili bilgiler ve Hz Muhammed’in (SAV) miraca yükselişi ve gördüklerinden detaylar.

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in miraca yükselişi nasıl oldu ve neler gördü? Hz. Muhammed S.A.V Miraç Gecesi’nde neler yaşadı?

İslam alemi için yüce Peygamberimizin semaya, yüce alemlere ve ilahi huzura yükseldiği gece olması sebebiyle oldukça anlamlı ve önemli bir yeri olan Miraç Kandili, yarın idrak edilecek. Kandil öncesinde, Peygamberimiz Hz. Muhammed'in Miraç Gecesi'nde yaşadıkları ile miraca yükselişi ve gördüklerine ilişkin detaylar araştırılarak öğrenilmek isteniyor.

PEYGAMBER EFENDİMİZ HZ. MUHAMMED MİRAÇ GECESİ'NDE NELER YAŞADI?

Hz. Muhammed'in Miraç Gecesinde, yüze Allah'ın davetiyle semaya yükseldiği miraç gecesinde yaşadıklar ve miraca yükselişi ile gördüklerine ilişkin detaylar şöyle;



HZ. MUHAMMED'İN MİRACA YÜKSELİŞİ VE GÖRDÜKLERİ

İslam inancına göre, Hazreti Muhammed bir gece Allah'ın daveti üzerine Cebrail Aleyhisselam'ın rehberliğinde Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya, oradan semaya, yüce alemlere ve ilahi huzura yükseldi.

"İsra ve Miraç mucizesi" ismiyle anılan bu olay, Kur'an-ı Kerim'de İsra ve Necm surelerinde ifade ediliyor. "İsra olayı", Hazreti Muhammed'in bir gece Mekke'den Kudüs'e, "Miraç olayı" ise gökler ötesine yaptığı yolculuğa deniliyor.

ALLAH, HAZRETİ MUHAMMED'E AHLAK VE FAZİLET DÜSTURLARINI BİLDİRDİ

İslam kaynaklarına göre, Mekke'den Medine'ye hicretten bir sene önce yaşanan "İsra ve Miraç" olayı Allah'ın, Hazreti Muhammed'in Mekke'de gördüğü eziyetlere karşı bir tesellisi olarak kabul ediliyor.

Miraç gecesinde beş vakit namaz farz kılındı, Allah'a şirk koşmayanların bağışlanacağı müjdesi verildi ve "Amenerrasulü" diye başlayan Bakara Suresi'nin son iki ayeti vahyedildi.



Ayrıca bu gece Allah, Hazreti Muhammed'e İsra Suresi'nde de yer alan insanın yaşama hakkını, şeref ve haysiyetini korumayı, toplumun huzur ve güvenini sağlamayı amaçlayan ahlak ve fazilet düsturlarını bildirdi.

Müslümanlara Miraç Kandili'nde, namaz borcu olanların kılabildiklerince namaz kılması, namaz borcu olmayanların ise nafile namaz kılması, Kur'an-ı Kerim okuması, istiğfar ve dua etmesi tavsiye ediliyor.

"HZ. MUHAMMED BU KUTLU YOLCULUKTAN BAZI HEDİYELERLE ÜMMETİNE DÖNDÜ"

Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı Halil Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İsra" olayı sırasında Hazreti Muhammed'in eşsiz yolculuğunun ilk durağı olan Mescid-i Aksa'da peygamberler topluluğuna namaz kıldırdığını ifade etti.

Hazreti Muhammed'in "Miraç" olayında ise göğün her bir tabakasında peygamberlerle görüştüğünü, cennet ve cehennemin de yine bu sırada gösterildiğini aktaran Kılıç, Hazreti Muhammed'in bu kutlu yolculuktan bazı hediyelerle ümmetine döndüğünü söyledi.



Kılıç, İsra ve Miraç mucizesindeki Müslümanlara yönelik derslere değinerek, şunları kaydetti:

"Mekke ve Taif'in ileri gelenlerinin Hazreti Peygamber'e sırt çevirdiği bir zamanda Yüce Allah, İsra ve Miraç mucizesini yaşatmak suretiyle elçisini yalnız bırakmadığını ve onu destekleyeceğini göstermiştir. İşte bu noktada müminlere düşen ilk vazife Amenerrasulü'de bildirildiği üzere 'Allah ne güzel dosttur. O ne güzel yardımcıdır.' demek ve en zor zamanlarında bile sabrederek ve mücadele azmini kaybetmeyerek Allah'ın kendileriyle beraber olduğuna ve yardımını onlardan esirgemeyeceğine yürekten inanmaktır."

"MESCİD-İ HARAM VE MESCİD-İ AKSA İKİ ÖNEMLİ FİGÜR OLARAK ÖNE ÇIKIYOR"

İsra ve Mirac hadisesinde, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa mescitlerinin iki önemli figür olarak ön plana çıktığını vurgulayan Kılıç, "Bu da Müslümanların kıyamet kopana kadar bu iki kutsal mekanın izzet ve onurunu ayakta tutmak için canla başla çalışmaları gerektiğine işaret etmektedir." diye konuştu.



Hazreti Muhammed'in kutsal yolculuğundan beş vakit namaz hediyesiyle de döndüğünü hatırlatan Kılıç, şunları söyledi:

"Miraç hadisesi, Hazreti Peygamber'in en sıkıntılı ve üzüntülü zamanında meydana gelmiştir. O, moral ve motivasyon bulduğu bu eşsiz Miraç tecrübesini, hediye olarak getirdiği günde beş vakit namaz ile her bir Müslümanın da yaşama imkanının olduğunu göstermiştir. Bundan dolayı namaz müminin miracı kabul edilmektedir. Öyleyse Müslümanlar, namazı günde beş vakit Yüce Allah ile görüşme fırsatı olarak bilmeli, gerçek huzura servet, şöhret ve şehvetle değil, sadece Allah'ın huzuruna durmakla ulaşılabileceğini idrak etmelidirler."



Kılıç, "Hazreti Peygamberin İsra yolculuğunda Mescid-i Aksa'da peygamberlere imam olup namaz kıldırmak suretiyle onların şeriatının tamamlandığını ve nihai kurtuluşa ulaşmanın yolunun son peygamber Hazreti Muhammed'e tabi olmaktan geçtiğini bildirmiş olmaktadır. İşte İsra ve Miraç hadisesi, Hazreti Peygamber'in ümmeti olarak önce kendi içimizde birlik, beraberlik ve kardeşlik şuuru içerisinde ümmet bilincine uygun yaşamamız gerektiğini ve her bir Müslümanın bütün insanlığın kurtuluşu ve selameti için çalışmasının önemli olduğunu hatırlatmaktadır." ifadelerini kullandı.

ARKADAŞINA GÖNDER

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in miraca yükselişi nasıl oldu ve neler gördü? Hz. Muhammed (S.A.V) Miraç Gecesi’nde neler yaşadı?

SON DAKİKA

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in miraca yükselişi nasıl oldu?

Hz. Muhammed’in peygamber olmasıyla birlikte putperestlerin müslümanlar üzerinde kurduğu baskılar, muhtemelen risâletin 6. yılından itibaren Peygamber ailesiyle az sayıdaki müslümanlara karşı ekonomik ve sosyal bir boykota dönüştü. Üç yıl süren ve büyük acılara sebep olan bu boykotun ardından Resûlullah, kısa aralıklarla eşi Hz. Hatice ile amcası ve hâmisi Ebû Tâlib’i kaybetti. Dolayısıyla bu yıla hüzün yılı denildi. Bu acılı olayların ardından Allah Teâlâ, bir bakıma resulünü, sabır ve tahammülü dolayısıyla hem teselli etmek hem de ödüllendirmek istedi ve bunun için genellikle mi‘rac diye anılan büyük mûcizevî olayı gerçekleştirdi.

MİRAÇ MUCİZESİ NASIL GERÇEKLEŞTİ

Yaygın kabule göre mi‘rac, peygamberliğin 12 veya 13. yılında vuku bulmuştur. Konuyla ilgili çok sayıda hadis bulunmakta olup özellikle Buhârî’nin el-Câmiu’s-sahîh’inde (“Salât”, 1; “Bed’ü’l-halk”, 6; “Tevhîd”, 37) yer alan hadislere göre bir gece Hz. Peygamber Kâbe’nin avlusunda (diğer bazı rivayetlerde amcasının kızı Ümmühânî’nin evinde) “uyku ile uyanıklık arasında bir durumdayken” Cebrâil yanına geldi, göğsünü açarak kalbini zemzemle yıkadı, sonra Burak denilen bir binek üzerinde onu Kudüs’e götürdü. Resûlullah’ı burada önceki bazı peygamberler karşıladılar ve onu kendilerine imam yaparak arkasında topluca namaz kıldılar (Başka bazı rivayetlere göre Hz. Peygamber önce Mekke’den göklere yükseltildi, dönüşte de Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’ya götürüldü. Bu bilgiye göre âyette Resûlullah’ın bu mânevî yolculuğa Mekke’den başlayıp semalara yükseldikten sonra Mescid-i Aksa’ya geldiği, oradan da Mekke’ye döndüğü özetlenmiştir).

PEYGAMBERLERLE GÖRÜŞTÜ

Daha sonra semaya yükseltilen Resûlullah, semanın birinci katında Hz. Âdem, ikinci katında Hz. Îsâ ve Hz. Yahyâ, üçüncü katında Hz. Yûsuf, dördüncü katında Hz. İdrîs, beşinci katında Hz. Hârûn, altıncı katında Hz. Mûsâ, yedinci katında ise Hz. İbrâhim ile görüştü.

SİDRETÜ'L MÜNTEHA'YI GEÇTİ

Kur’an’da “sidretü’l-müntehâ” (hudut ağacı) denilen ve bir görüşe göre (bk. Şevkânî, V, 124) yaratılmışlarca bilinebilen alanın son sınırını işaretlediği kabul edilen hudut noktasının ötesine, Cebrâil’in geçme imkânı olmadığı için Hz. Peygamber refref denilen bir araçla tek başına yükselmesini sürdürdü. Bu sırada kendisine evrenin sırları, varlığın kaderiyle hükümlerin tesbiti için görevlendirilmiş olan meleklerin çalışmaları gösterildi. Nihayet bir yoruma göre (bk. Şevkânî, V, 123) bir beşerin insan olma özelliğini koruyarak Allah’a yaklaşabileceği son noktaya kadar yaklaştı (Necm sûresinde “yay” örneği ile anlatılan yaklaşma, ağırlıklı yoruma göre Cebrâil ile Hz. Peygamber arasında olmuştur; bk. en-Necm 53/8-9).

CENNET VE CEHENNEM GÖSTERİLDİ

Bazı rivayetlere göre mi‘racdan dönüş sırasında kendisine cennet ve cehennem ile buralarda bulunacak insanların durumları gösterildi. Nihayet Hz. Peygamber Mekke’den ayrıldığı noktaya getirildi.Söz konusu hadislerin baş kısmında yer alan ve mi‘racın Hz. Peygam­ber “uyku ile uyanıklık arasında” bir durumdayken başladığını, uyandığında kendisini Mescid-i Harâm’da bulduğunu belirten ifadeler dolayısıyla (Buhârî’deki rivayetlerin birinin sonunda [“Tevhîd”, 37; Taberî, XV, 5] “Peygamber uyandı ki Mescid-i Harâm’dadır” denilmektedir) bu olayın bedenle gerçekleşen bir yolculuk mu olduğu, yoksa bunun bir tür rüyada vuku bulan ruhanî bir durum mu olduğu hususunda erken dönemden itibaren tartışmalar yapılmıştır (meselâ bk. Taberî, XV, 5; İbn Kesîr, V, 40-41).

kaynağı değiştir]

Alevi inancında Muhammed’in bedenen miraca çıktığı kabul edilir ve Alevilere özgü menkıbevi bir anlatımla dile getirilir. Bu anlatımda Kırklar Meclisi de önemli bir yer tutmaktadır;

Peygamber miraca giderken yolda bir aslan görür, çıkarıp yüzüğünü ona verir ve yoluna devam ederek Sidretü’l-Müntehâ’ya erişir. Muhammed’e bal, süt ve elma verilir. Tanrı’yla doksan bin kelam söyleşir. Konuşmada kendisine hitap eden sesin Ali olduğunu fark eder. (“Sırr-ı Ali”) Şerhu Hutbeti’l-Beyân’da şöyle açıklanır:

“Abdullah b. Ömer eyidir: Ben işittim Rasul Hazretine sual eylediler ki, Ya Rasulallah mirac gecesi Hak Teâlâ sana ne dilce hitâb etdi? Rasul Hazreti: Bana Ali b. Ebî Tâlib lügatıyla hitab kıldı ve gönlüme bunu ilham eyledi kim, eyitdim: Ya Rabbi, bana hitab iden sen misin yohsa Ali midir? Rabbim bana eyitdi: “Ya Ahmed ben Adem oğlu olunmazam. Ve şüpheli nesnelerle sıfatlanmazam. Seni benim nurumdan yaratdım. Ve Ali’yi senin nurundan yaratdım ve anı senin gönlün sarayına muttalî kıldım ve senin gönlüne Ali’den sevgilü kimse bulmadım, dahi sana anın diliyle hitab eyledim”[23]

Tartışmalar, görüş ve eleştiriler[değiştir kaynağı değiştir]

Kaynakça[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır