Mr Nasıl Yorumlanır

Çekilen filmlerin sonucu çoğunlukla merak konusudur. Öncelikle Emar filmlerinideki görüntülerin nasıl oluştuğuna ait temel prensipleri açıklamakta fayda vardır.

Emar nedir?

Baş harflerini aldığı manyetik rezonans kelimelerinin İngilizce telaffuzunun yaygın kullanımıyla üretilmiş bir kelimedir. Şiddeti ve yönü belli Manyetik alanlarda bırakılan vücudun bölümleri manyetik enerjiden etkilenirler. İncelenen bölge içeriğindeki su molekülleri (protonları)tarafından soğurduğu enerji sonrasında serbestleşir. Salınan enerjinin yoğunluğu üç boyutlu ölçümlenerek görüntülere yansıtılması sonucu yapısal değerlendirmeler yapılmaktadır.

Sadece yapısal değerlendirmeler değil çeşitli yazılımların sayesinde sanal olarak vücudun belli bölümlerinin iç kısmının sanki kamerayla bakılıyormuş gibi görüntülenmesi hatta anjiografi yapılması mümkündür.

Raporlar nasıl hazırlanır?

Radyolojik incelemelerde saptanan bulgular ilgili yapılardaki değişiklikler derecelendirilerek rapor edilirler. Eklemin genel değerlendirmesinin ardından tek tek eklemi oluşturan yapılara ait görüntüler yorumlanır.

Menisküs lezyonları:

Menisküs lezyonları menisküse ait sinyallerde görülen değişikliklere göre 4 evrede değerlendirilirler. Menisküsteki sinyal homojenitesindeki değişiklikler dejenerasyon olarak adlandırılır. En hafif dejenerasyon evre 1, en ileri için de evre 4 dejenerasyon terimi kullanılır. Basit dejenerasyonlarda menisküs yapılarında beneklenme ve ince çizgilenmeler görülürken ileri evrelerde eklem yüzeyine doğru açılan yırtık görüntüleri ve kopmalar saptanmaktadır.

Kova sapı menisküs yırtığı nedir?

Menisküsler C şeklinde eklem içini dolduran yapılardır. Eklem kapsülüne komşu dış kenarlarına paralel (yine C şekilli) bir yırtık gelişir. İki ucundan bağlı ortası serbest kalan bu yapı iki ucundan bir kovaya bağlı sapa benzetildiği için bu ismi alır. Serbest kalması sebebiyle eklemi kilitlemesi ve hareket etmeyi kısıtlamasına neden olur.

Ön çapraz bağ yırtığı

Ön çapraz bağ eklem içinde yer alan sagittal (yanal bakış) kesitlerinde eklemin tam ortasında önden arkaya aşağıdan yukarıya yönelen kuvvetli bir bağdır. Bağın görüntülerindeki değişikliklere göre menisküslerdeki dejeneratif değişikliklerdeki gibi 4 evre üzerinden hasar raporlanmaktadır. Ayrıca kopması durumunda koptuğu bölgenin konumuna göre de isimlendirilir. Hasarlı Ön çapraz bağ yoğun sinyal artışına rağmen mekanik bütünlüğünü koruyor olabilir. Bu durumlarda da kesin kanıya varılamadığına ait bulgular raporlarda yer alırlar.

Kıkırdak yapıları

Eklemi oluşturan kemikler birbirleri üzerinde hareket edebilmelerini üzerlerindeki kaplamaların yani kıkırdakların şekline borçludurlar.

Kıkırdaklar Emar görüntüleri ile kalınlık, şekil ve alttaki kemik ile olan ilişkileri bağlamında değerlendirilebilmektedir. Kıkırdak yapının incelmesi bütünlüğündeki noksan ve kusurlar en azdan en şiddetlisine doğru olmak üzere 4 evrede değerlendirilirler. Kıkırdak yapının dejeneratif değişimlerine kondromalezi adı verilmektedir. Diz ekleminde iç eklem aralığı hasarlanma sıklığı bakımından dejenerasyona uğrarken diz kapağı da sıklıkla kıkırdak hasarı gözlenen bir bölgedir.

Kemik yapılar.

Eklemi oluşturan kemik yapılar üzerindeki kıkırdakların derin katmanlarının beslenmesi ve hasarlanınca yenilenmesinden sorumludurlar. Kıkırdakların beslenme bozukluğu olması ödemi veya hücresel anlamda canlılık kaybının olması emar görüntülerine yansımaktadır.

OCD
Osteokondritis dissekans anlamına gelen bu görüntü aynı adla anılan hastalığın emar incelemelerinde gözlenmesi demektir. Kemik ve kıkırdak dokunun birlikte bir parça halinde ait olduğu kemikten ayrışmasıdır. Basitten ağır formlarına doğru 4 evre üzerinden derecelendirilmektedir. En ağır formunda eklem içinde serbest olarak dolaşır. Eklem faresi adını almaktadır.

Eklem içinin genel değerlendirilmesi:

Eklem içindeki zarların şişmesi synovit veya synovyal zar hipertrofilerinde gözlenir. Ayrıca eklem içinin sıvıyla şişmesi menisküs yırtığı veya romatizmal hastalıklarda gözlenmektedir. Eklem yaralanmalarında ayrıca eklem içine kanama olduğunda eklem boşluğu kanla dolduğu gözlenmektedir.

Emar çeken makineler (Açık ve kapalı tip)

Emar çekilmesi için tüp şeklinde kapalı makineler ve açık emarlar kullanılmaktadır. Kapalı makinelerde manyetik alan kontrolü daha kolay olduğu için yüksek manyetik alan şiddet değerlerine ulaşılabilmektedir. Açık emarlar bu durumu yazılım değerleri üzerinde yapılan düzenlemeler ile telafi yoluna gitmektedirler.

Ülkemizde yoğun olarak 1,5 Tesla gücündeki kapalı emarlar kullanılmakta olup, kamu hastanelerinde yapılan çekimler sosyal güvenlik sistemleri tarafından ödenmektedirler.

Mr sonuçlarının uzman bir radyolog tarafından yorumlama yapıldıktan sonra paylaşılması gerekir. Ne zaman ve kaç günde çıkar sorularının cevabı buna bağlıdır.

Manyetik Rezonans (MR) işlemi birçok hastalığın tedavisinde önemli bir unsurdur. Bu işlemi yapmak vücudun belli bir bölgesindeki lezyonların daha net bir şekilde görülmesini sağlar ve tedavi için plan oluşturmaya yardımcı olur. MR sonuçlarının iyi bir biçimde okunması bu bakımdan son derece önemlidir. Özellikle beyin emarı çekildikten sonra yorumlama için biraz zaman gerekebilir. Çıkarılan sonuçlar uzman radyologlar tarafından yorumlama yapıldıktan sonra tedaviyi yürütecek olan hekim ile paylaşılır.

MR Sonuçları Ne Kadar Sürede Çıkar?

Manyetik Rezonans işlemi genellikle 15 dakika ile yarım saat saat arasında sürer. MR çekilirken dikkat edilen temel hususlardan biri hastanın yoğun miktarda manyetizme maruz kalmasını önlemektir, ancak bazı durumlarda MR işlemleri yarım saatten fazla sürebilir. Sonuçların kaç günde geleceğiyle ilgili kesin bir tahminde bulunmak da her zaman mümkün olmayabilir.

Mr sonucu öğrenme için standart bekleme süresi genellikle 1 haftadır. Uzman bir teknisyen tarafından yapılan MR işleminin verileri radyologa gönderilir. Radyolog, bu görüntülü verileri yorumlayarak sonucu doktorla ve gerekiyorsa hasta ile paylaşır. Çekilen MR, hastalığın gelişimine dair bir hikaye oluşturulmasına yardımcı olur ve tedavi sürecinin nasıl ilerleyeceğini belirler.

Yeni MR cihazları daha kısa sürede sonuç verdiği için, çekim ve sonuç işlemleri eskisine göre daha kısa sürede gerçekleşebilmektedir. Bilhassa özel hastanelerde MR sonuçlarının kısa sürede ulaştığını da belirtmek gerekiyor. Ancak beyin tümörü gibi durumlarda radyologların yorumlaması daha uzun sürebilmektedir.

Sonuçlar Nasıl Yorumlanır?

Belirtildiği gibi, MR çekiminden alınan görüntüler uzman bir radyolog tarafından yorumlanır. Radyolog, bu görüntüleri detaylı bir şekilde rapor ederek tedaviyi yürüten hekime ve eğer isteniyorsa hastaya ya da hasta yakınlarına sunar. Söz konusu raporlar hastanın tedavi sürecinde önemli bir yere sahip olacaktır.

MR sonuçları okuma eyleminin temel amacı hastalığa sebep olan lezyonların gelişimini görmek ve buradan yola çıkarak nasıl geliştiklerine dair bir sonuca ulaşabilmektir. Dolayısıyla rapor yaparken hastanın şikayetleri de göz önünde bulundurulur ve bu lezyonların oluşumuna dair bir hikaye çıkarılır.

MR raporlarında veriler detaylı bir şekilde anlatılır. Lezyonların bulunduğu bölgeler, özellikleri, ölçüleri, ilerledikleri yön gibi bilgiler detaylı bir şekilde verilir ve tedaviyi yürüten hekimin gerekli verilere sahip olması sağlanır. Özellikle kanser başta olmak üzere tümör oluşumuna dayalı rahatsızlıklarda MR sonuçları ve bu sonuçların yorumlanması büyük bir önem taşımaktadır.

MR Çekilmeden Önce Nelere Dikkat Edilmelidir?

Bazı doku ve lezyonların görüntülenmesi diğerlerinden daha zor olabilmektedir. Eğer MR çekilecek bölgede bu karakterde yapılar bulunuyorsa kontrast madde alımı gerekebilir. Kontrast madde lezyonun parlamasını ve MR işlemi sırasında net bir şekilde görüntülenebilmesini sağlayacaktır, dolayısıyla MR çekilmeden önce buna ihtiyaç olup olmadığına dikkat edilmelidir.

MR, radyasyon içeren bir uygulama değildir dolayısıyla radyasyon riski taşımaz. Ama bazı insanlar için riskli olabilir. Özellikle vücudunda kalp pili gibi metal ögelere sahip olan kişiler için MR çektirmek ciddi anlamda tehlike arz edebilir. Bu yüzden MR çekilmeden önce kişinin vücudunda böyle ögelerin olup olmadığına dikkat edilmelidir.

Beyin MR'ında görülen lekeler normalde görülmeyen parlak oluşumlardır. Bu durumda MR'da görülen beyaz renk ne anlama gelir sorusu da merak edilmiştir. MR'da görülen beyaz lekeler bazı anlamlara gelir. MR sonucu hakkında bilgi sahibi olmayan kişiler MR sonucu nasıl anlaşılır sorusuna dair araştırmalar yapar. Bu durumda MR da renklerin ne anlama geldiği konusunda bilgi sahibi olmak isterler. Peki MR'da beyaz lekeler ne demektir ve nasıl yorumlanır? Yazımızın devamında sizler için MR'da beyaz renk ne anlama gelir sorusuna cevap verdik. İşte merak edilenler

MR'da Beyaz Renk Ne Anlama Gelir?

Tıp biliminde çok sık kullanılan MR, vücuttaki organ ve dokuların ayrıntılı olarak görüntülenmesine denir. MR'da görülen lekeler doğuştan olabileceği gibi sonradan da oluşabilir. Bu lekelerin nedeni pek çok etkene bağlıdır. MR'da beyaz renk görülmesi durumu ise migren, beynin küçük damar hastalığı, bazı enfeksiyon hastalıklarına işaret ediyor olabilir. Eğer bu lekeler Bunun yanı sıra Multipl Skleroz ismiyle de bilinen MS hastalığına da işaret edebilir. Bu hastalığın oluşumunda bazı çevresel ve genetik faktörlerin etken olabileceği gibi bazı virüsler de etkilidir.

MR Sonucu Nasıl Anlaşılır?

MR'da beyaz leke ne demektir sorusunun yanı sıra MR sonucu nasıl anlaşılır sorusu, MR çektiren kişiler tarafından merak edilmiştir. Daha önce MR çektiren birisi, bunun sonucuna e-Nabız sistemi üzerinden ulaşabilir. MR sonucu nasıl anlaşılacağı ise, kişinin bu konu hakkında bilgi sahibi olmasıyla da ilişkilidir. Beyinde herhangi bir leke görülmesi durumunda, bunun takip edilmesi oldukça önemlidir. MR'da görülen bu lekeler doğuştan olabileceği gibi sonradan da olabilir. MR'da bir tane leke görülmesi durumunda genellikle ay sonra kontrol için tekrar MR çekilmesi gerekmektedir. Beyin MR'ında görülen lekeler normalde görülmeyen oluşumlardır. Fakat bunlar genelde iyi huylu olur.

MR da Renklerin Anlamı Nedir?

MR da renklerin anlamı ve bunların ne anlama geldiği, bu konuda çok sık araştırılan konular arasındadır. MR görüntüdeki bu gri tonların anlamı değişiklik göstermekle birlikte genellikle beyaz veya açık tonlar artmış sinyal alanlarını, koyu veya siyah tonlar ise sinyalin az olduğu veya olmadığı alanları gösterir.