muzur anlamı / Türk Dil Kurumu Sözlükleri

Muzur Anlamı

muzur anlamı

TDK Sözlük TDK Sözlük

Sözlüklerin kendisine özgü hazırlama ilkeleri ve kullanma özellikleri vardır. Bu özellikler; madde düzeni, yazım ve söyleyişle ilgili ilkeler ve diğer özellikler olarak sıralanabilir.

Madde Düzeni

Türkçe Sözlük’te madde düzeni ile ilgili olarak benimsenen ilkeler şunlardır:

1. Herhangi bir nesnenin veya kavramın adı olan ve “sözlük birimi” olarak adlandırılan söz ve söz öbekleri, bitişik veya ayrı yazılmasına bakılmaksızın madde başı yapılmıştır: almak, balık, atom ağırlığı, badem yağı, çeşitkenar, dershane, hizmet içi eğitim, işkembesi geniş, kapalı yüzme havuzu, yön gösterme eki vb.

Bunlara ek olarak bitişik yazılan birleşik fiiller (hissetmek, zikretmek) ile dolayısıyla, itibarıyla, meydanda, tutturabildiğine, vaktiyle, yanlışlıkla gibi kalıplaşmış biçimler de madde başı yapılmıştır

Madde içinde ise etmek, eylemek, olmak, kılmak, yapmak vb. yardımcı fiillerle oluşturulup ayrı yazılan birleşik fiiller; deyimler; atasözleri; gibi, kadar, ile vb. sözlerle oluşan kalıplaşmış biçimler yer almıştır: ayırt etmek, hizmet etmek, azat eylemek, göç eylemek, dost olmak, emekli olmak, namaz kılmak, otostop yapmak; abayı yakmak, çene yormak, ev açmak; ayağının bastığı yerde ot bitmez, elin ağzı torba değil ki büzesin, söz gümüşse sükût altındır; akrep gibi, ibiş gibi, kıl gibi, su gibi; parmak kadar, tırnak kadar; bileğinin hakkıyla, bin can ile vb.

2. Madde başında her sözün türü dil bilgisindeki yeri atılacak ve fiillerden önce gelen nesnelerin hangi eklerle kullanıldığı kısaltmalarla gösterilmiştir: a., sf., e., zf.; (-i), (-e), (-den), (nsz) vb.

3. Madde başlarında uzun heceler iki nokta (:) ile, vurgular vurgu işareti (') kontrol edilecek ile ince söylenmesi gereken heceler ünlünün üzerinde (^) işareti ile gösterilmiştir: abat sf. (a:ba:t), bariz sf. (ba:riz), bazı sf. (ba:zı), delalet a. (dela:let), fakirhane a. (fakirha:ne), halazade a. (halaza:de), hudayinabit sf. (huda:yi:na:bit); acaba zf. (a'caba), edepsizce zf. (edepsi'zce), eğer bağ. (e'ğer), evet e. (e'vet); dergâh a. (dergâ:hı) vb.

Türkçede kullanılan Doğu kökenli yabancı söz varlıklarının aslen uzun olan kapalı hecelerinin kısa söylenmesi eğilimi yaygınlaşmıştır. Söz gelişi, haya:t değil hayat; kara:r değil karar, ru:h değil ruh, saba:h değil sabah, zama:n değil zaman. Ancak bu yapıdaki kelimelerin çoğu, ünlü ile başlayan bir ek aldıklarında aslen uzun olan son heceleri özgün söylenişine dönüşür: hayatı (haya:tı), kararı (kara:rı), ruhu (ru:hu), sabahı (saba:hı), zamanı (zama:nı) gibi. Sözlüğümüzün elinizdeki baskısında, hecenin açılması durumunda ortaya çıkan bu özellik şu şekilde gösterilmiştir: hayat a. (haya:tı), karar a. (kara:rı), ruh a. (ru:hu), zaman is.(zama:nı) vb.

Hem kalın hem de ince okunma özelliğine sahip olan l ünsüzünün söylenişinde sık sık yanlışlığa düşüldüğü görülmektedir. Bu yanlışlıkları ortadan kaldırmak amacıyla ince söylenmesi gereken l’nin okunuşu ayraç içinde belirtilmiştir: klasik, -ği a. (l ince okunur), laborant a. (l ince okunur), vals a. (l ince okunur) vb.

4. ve baskılarında madde başı sözlerin köken bilgisini gösterme konusuna ağırlık verilmişti. Bu baskıda da bütün yabancı söz varlıklarının hangi dilden geldikleri ve öz- XII gün biçimleri gösterilmeye çalışılmıştır: adliye a. Ar. ¤adliyye, ahu a. (a:hu:) Far. ¥h°, anarşi a. Fr. anarchie, sadrazam a. (sadra:zam) Ar. ¹adr + a¤©am, doping a. İng. doping, fok a. Fr. phoque, filiz a. Rum., forint a. Mac. forint, marina a. (mari'na) İt. marina, mart a. Lat., martini a. (marti’ni) İt. martini, kuruş a. Alm. Groschen, temel a. Rum., vasistas a. (va'sistas) Fr. vasistas

Köken bilgisinde, Doğu dillerinden alınan sözlerin özgün yazımı, uluslararası bilim çevrelerinde benimsenmiş bulunan çeviri yazısı alfabesine göre verilmiştir: alem a. Ar. ¤alem, hakikat, -ti a. (haki:kat) Ar. §a®³®at, Hüda a. (hüda:) Far. ¬ud¥, hudayinabit sf. (huda:yi:na:bit) Far. ¬ud¥y + Ar. -³ + n¥bit. Bitişik olarak yazılan ve iki kelimesi de aynı dilden olan sözlerin köken bilgisi verilirken iki kelimenin arasına (+) işareti konmuştur. şehriyar a. Far. şehr + y¥r vb.

Tek sözden veya bitişik kelimelerden oluşan madde başlarında köken bilgisi ayrıntılı olarak gösterilirken ayrı yazılan birleşik kelimelerde bu ilke uygulanmamıştır. Örnek olarak millî ekonomi maddesinde köken bilgisi verilmemiş, bu kelimelerle ilgili bilgiler, millî ve ekonomi maddelerinde yer almıştır. Ancak ayrı yazılmasına karşın birleşik sözü oluşturan sözler ayrıca madde başı olarak yer almıyorsa bu sözlerin köken bilgileri verilmiştir. nitrik asit Fr. acide nitrique, fort pense Fr. fort pince. Ayrıca Türkçe yapım ekleriyle oluşturulan yeni söz varlıklarının köken bilgilerinin verilmesine de gerek duyulmamıştır.

5. Madde başı sözler eğer herhangi bir bilim dalının veya alanın terimi ise bunlar kısaltma ile gösterilmiştir: anat. (anatomi), coğ. (coğrafya), ed. (edebiyat), fiz. (fizik), jeol. (jeoloji), kim. (kimya), sin. (sinema), sp. (spor) vb.

6. Madde başı sözlerin açıklanmasında bir başka incelik de kullanım sıklığı, eskilik ve halk dilinde yaşama özelliğidir. Yaygın kullanımdaki sözler için herhangi bir kısaltma verilmemiştir; eskilik için esk., halk arasında yaşayan sözler için hlk. kısaltmalarına yer verilmiştir. Ancak bu kısaltmalar kelimelerin türevlerinde kullanılmamıştır

7. Genellikle yaygın anlamlar önce, mecaz, argo, alay, hakaret ve öteki anlamlar sonra verilmiştir. Ardından deyimleşmiş veya kalıplaşmış biçimler anlamlarıyla, varsa örnekleriyle sıralanmış; atasözleri de bu bölüm içinde gösterilmiştir.

Ali Cengiz oyunu; Ali kıran baş kesen; Ali’nin külahını Veli’ye, Veli’nin külahını Ali’ye giydirmek gibi özel adlarla kurulmuş deyim ve atasözlerine de Türkçe Sözlük’te yer verilmiştir. Ancak bunların sözlükte yer alabilmesi için özel adın madde başı yapılması gerekmiştir. Söz gelişi, Ali Cengiz Oyunu deyimine yer verebilmek için Ali sözü madde başı olarak alınmıştır.

8. Madde başı olan söz sadece mecaz anlam taşıyorsa bu söz için mec. kısaltması kullanılmamıştır.

9. Sözlerin cümle içindeki kullanımlarını göstermek ve anlamlarına açıklık getirmek için Türk edebiyatının tanınmış yazarlarından seçme örnekler, tırnak içinde ve eğik yazıyla dizilerek verilmiştir. Herhangi bir örnek cümle, içindeki sözlerin zenginliği, kullanım güzelliği veya çarpıcılığından dolayı bazen birden fazla madde için örnek gösterilmiştir

Türkçe Sözlük’ün bu baskısında gönderme düzeninde ayrıca şu ilkeler benimsenmiştir:

a. Sözlerin kullanım sıklığı dikkate alınmış ve eş anlamlı sözlerden yaygın olanında tanım verilmiş; yaygın olmayan sözlerde ise tanım yerine karşılık verilmekle yetinilmiştir: mahcur sf. Kısıtlı; mahiye a. esk. Aylık; telaki a. esk. Buluşma, kavuşma; teşrinievvel a. esk. Ekim; teşrinisani a. esk. Kasım; uca (II) sf. hlk. Yüce; üstüvane a. esk. Silindir vb.

b. Dilde kullanımdan düşmüş olan kelimeler bk. kısaltması ile yaygın söz veya söz öbeklerine gönderilmiştir: ır a. bk. yır vb. Yaygın yanlışlar doğru biçimlerine gönderilmiştir: abi a. bk. ağabey; ayrıyeten zf. bk. ayrıca; muzur sf. Ar. mużirr bk. muzır vb.

c. Dilimize son zamanlarda girmekte olan Batı kökenli sözler özgün biçimiyle eğik olarak yazılmış, burada tanım verilmeyerek Türkçe karşılıklarına gönderme yapılmıştır: check-up a. İng. check-up tıp bk. tam bakım; factoring a. İng. factoring ekon. bk. alacaklandırma; tubeless sf. İng. tubeless bk. içsiz vb

ç. Birleşik sözler sözlükte ilk kelimesine göre abece sırasıyla yer almaktadır. ” biçiminde yer almaktadır.

Yazım ve Söyleyiş

1. Türkçede yalın biçimleri iki heceli olan vakit, sabır, meyil, şehir, hasım, resim, asıl, nehir, beyin gibi Doğu dillerinden, özellikle Arapçadan geçmiş bazı alıntı kelimelerin, ünlüyle başlayan bir çekim eki aldıklarında veya etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleriyle birleştiklerinde, ikinci hecelerindeki dar ünlü düşer: vakitim değil vaktim, sabırın değil sabrın, meyili değil meyli, şehire değil şehre, hasımı değil hasmı, resimi değil resmi, asılı değil aslı, nehire değil nehre, beyinim değil beynim; küfretmek, kasdetmek, kaybolmak, kahrolmak, zehrolmak , sabreylemek vb. Türkçe Sözlük’te bu tür değişikliklere uğrayan kelimeler madde başında vakit, -kti, sabır, -brı, meyil, -yli, şehir, -hri, hasım, -smı, resim, -smi, asıl, -slı, nehir, -hri, beyin, - yni biçiminde gösterilmiştir.

Yalın biçimleri iki heceli olan ve ikinci hecelerinde dar ünlü bulunan gönül, burun, ağız, karın, boyun, göğüs gibi bazı Türkçe kelimeler de ünlüyle başlayan çekim eki aldıklarında hece kaybına uğrar. Bu tür kelimeler de Türkçe Sözlük’te gönül, -nlü, burun, -rnu, ağız, -ğzı, karın, -rnı, boyun, -ynu, göğüs, -ğsü biçiminde verilmiştir.

2. Sert ünsüzlerle biten bazı kelimelerin, ünlü ile başlayan ek almaları durumunda son sesleri yumuşar. Son sesteki bu değişme, açık, -ğı, barınak, -ğı, kürek, -ği, elek, -ği, araç, -cı, süreç ,-ci, söğüt, -dü, kanat, -dı, itimat, -dı, yurt, -du, kitap, -bı, hesap, -bı örneklerinde görüldüğü biçimde gösterilmiştir.

2. Sert ünsüzlerle biten bazı kelimelerin, ünlü ile başlayan ek almaları durumunda son sesleri yumuşar. Son sesteki bu değişme, açık, -ğı, barınak, -ğı, kürek, -ği, elek, -ği, araç, -cı, süreç ,-ci, söğüt, -dü, kanat, -dı, itimat, -dı, yurt, -du, kitap, -bı, hesap, -bı örneklerinde görüldüğü biçimde gösterilmiştir.

Ünlüyle başlayan ek aldıklarında son ünsüzü değişen Batı kökenli kelimeler de vardır. Bunlar için de lirik, mikrop, lort, lastik, gardırop, otomatik, komik, prensip örneklerini verebiliriz. Bu tür kelimeler de Türkçe Sözlük’te lirik, -ği, mikrop, -bu, lort, -du, lastik, -ği, gardırop, -bu, otomatik, -ği, komik, -ği, prensip, -bi biçiminde gösterilmiştir.

3. Yazımla ilgili bir başka sorun, Arapçadan dilimize geçen ve aslında ikiz ünsüz bulunduran kelimelerle ilgilidir. Türkçede son sesleri tek ünsüze dönüşmüş olan hak (hakk), his (hiss), zan (zann), ret (redd) gibi kelimelerin, ünlüyle başlayan ek almaları veya etmek, eylemek, olunmak yardımcı fiilleriyle birleşmeleri durumunda, yapılarında var olan çift ünsüzler yeniden ortaya çıkar: hak, hakkım; his, hissi, hissetmek, hissolunmak; zan, zannı, zannetmek, zannolunmak; ret, reddi, reddetmek, reddeylemek, reddolunmak. Türkçe Sözlük’te bu tür değişikliğe uğrayan kelimeler hak, -kkı; his, -ssi; zan, -nnı; ret, -ddi biçiminde gösterilmiştir.

4. Son ünlüsü kalın olmasına rağmen ince sıradan ek alan Doğu ve Batı kökenli kelimeler menfaat, -ti; saat, -ti; lügat, -ti; feragat, -ti; harf, -fi; hayal, -li; ihtimal, -li; istikbal, -li; rol, - lü; alkol, -lü; mareşal, -li; festival, -li biçiminde gösterilmiştir

5. Sonu p, ç , t , k ile biten özel adlar ünlü ile başlayan ek aldığında çoğunlukla son seslerinde yumuşama olur ancak bu değişim yazıda gösterilmez: Suruç, -ç’u; Gaziantep, -p’i; Güzelyurt, -t’u; Zonguldak, -k’ı biçiminde gösterilmiştir. Bu özel adların okunuşlarındaki değişiklik ise (su’rucu); (ga:zi'antebi); (güze'lyurdu); (zo’nguldağı) biçimlerinde belirtilmiştir.

Diğer Özellikler

Türkçe Sözlük’ün kullanımında yukarıda verdiklerimizin dışında başka bazı teknik özellikler de yer almıştır. Yapı bakımından birbirine benzeyen ve eş sesler bulunduran birçok kelime Türkçe Sözlük’te art arda gelmektedir: boy, çay, kalın, saf, sandal bu tür örneklerden birkaçıdır. Kaynakları ve anlamları farklı olan bu yapıdaki kelimeler boy (I), boy (II), boy (III); çay (I), çay (II); kalın (I), kalın (II), kalın (III); saf (I), saf (II); sandal (I), sandal (II), sandal (III) biçiminde Romen rakamlarıyla birbirlerinden ayrılmışlardır.

horlama Haberleri

‘Varsa Yoksa Kürt Sorunu Diye Bir Şey Yok’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Bu ülkedeki mevcut etnik unsurların hepsinin kendine has sorunları vardır. Varsa yoksa Kürt sorunu diye bir şey yok' monash.pwbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Bu ülkedeki mevcut etnik unsurların hepsinin kendine has sorunları vardır. Varsa yoksa Kürt sorunu diye bir şey yok. Ben 'te Diyarbakır'da bunu ifade ettim ve bu süreç kapandı. 'Bizim sorunumuzdur' dedik ve biz bu işi kapattık, bitirdik. Hala bunu devam ettirmek isteyenler var. Bunu niye devam ettirmek istiyorlar? Molotofkokteylini eline almak için. Niye? Havai fişeklerle insanları öldürmek için. Niye? 5. kattan o kurbanlık eti dağıtmak isteyen Yasinleri öldürmek için' monash.pwbaşkanı Erdoğan, Romanlar Konfederasyonu tarafından düzenlenen “14 Mart Romanlar Günü Çanakkale Buluşması”nda, Roman vatandaşlara hitap monash.pwşmasına, “Sevgili kardeşlerim, değerli vatandaşlarım, sevgili Çanakkaleliler, Çanakkale'nin ev sahipliğinde ülkemizin değişik yerlerinden şu anda burada bulunan sevgili Roman kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum” diyerek başlayan Erdoğan, Çanakkale’de Roman kardeşleriyle buluşuyor olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.Dünyada Romanlar Günü’nün 8 Nisan’da kutlandığını ama Türkiye’de Romanların bu kutlamayı, daha önce 14 Mart tarihinde gerçekleştirilen Roman buluşmasında verdiği mesajlar nedeniyle 14 Mart’ta kutladıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim Roman kardeşlerimizle temasımız, başbakanlığım döneminde, cumhurbaşkanlığım döneminde başlamadı. Ben çocukluğumdan itibarenRoman kardeşlerimle birlikteyim, onlarla birlikte büyüdüm. İstanbul’un Kasımpaşa’sında, Kulaksız’ında, Kaptan Paşa Mahallesi’nde onlarla birlikte büyüdüm, aynı ilkokulda sınıfı paylaştım. Geldiğim hiçbir görevde onları unutmadım, ihmal etmedim” diye konuşmonash.pwul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde de Romanların yanında olduğunu dertlerinin, sıkıntılarının çözümü için çalıştığını, başbakanlığı döneminde çalıştaylarla, toplantılarla Romanların meselelerinin takipçisi olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kanunlardaki, yönetmeliklerdeki incitici ifadelerin ayıklanmasından, toplu konut inşasına, sosyal desteklerden, sanatçı kimliklerinin tesciline kadar, her alanda Romanlar için çalışmalar yapılmasını sağladığını anlattı.'Roman kardeşlerimi sadece Allah rızası için seviyorum”Erdoğan, her fırsatta Roman vatandaşlarla bir araya geldiğini, son olarak 36 gün önce 6 Şubat 'te, Bursa’da Türkiye’nin dört bir yanından gelen Romanlarla görüştüğünü, şimdi de Çanakkale’de bir kez daha Roman vatandaşlarla buluştuğunu kaydetti.“Ben, Roman kardeşlerimi etnik kimliğinden, parasından, pulundan, şusundan, busundan dolayı sevmiyorum, sadece Allah rızası için seviyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:“Allah nazarında aynı haklara, aynı mükellefiyetlere, aynı değere sahip insanlar olduğumuzun bilinciyle sizleri seviyorum. Ne diyor o güzel Roman şarkısında; ‘o da Allah kuludur, her kim olursa olsun, ille deRoman olsun.' Bizler aynı kıbleye yönelen, Hak'tan gelen ve yine Hakk'a dönecek olan tüm sıfatlarının ötesinde insan sıfatına haiz kullarız. Her kim ki diğer sıfatlarından birini insan sıfatının önüne çıkartır işte o zarardadır, gaflettedir. Biz aynı sıkıntıyı kadınlar konusunda yaşıyoruz, aynı sıkıntıyı Kürt kardeşlerim, Suriye’den, Irak’tan gelen Arap kardeşlerimiz konusunda yaşıyoruz. Ahıska Türkleri, Boşnak kardeşlerim… Bunlar konusunda yaşıyoruz. Kimi zaman etnik ayrımcılıkla, kimi zaman cinsiyet ayrımcılığıyla kimi zaman kültürel ayrımcılıkla, diğer vasıflardan biri insan sıfatının önüne geçildiğinde sorun başlıyor. Bakın, şu Çözüm Süreci’ne bakın. Her televizyona çıkan, varsa yoksa Kürt sorunu, Kürt sorunu, Kürt sorunu… Bununla adeta ülkemizi parçalamanın, bölmenin gayreti içerisine giriyorlar.”“Varsa yoksa Kürt sorunu diye bir şey yok'Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’deki mevcut etnik unsurların hepsinin kendine has sorunları bulunduğunu belirterek, “Varsa yoksa Kürt sorunu diye bir şey yok. Ben ’te Diyarbakır’da bunu ifade ettim ve bu süreç kapandı. Bizim sorunumuzdur dedik ve biz bu işi kapattık, bitirdik. Hala bunu devam ettirmek isteyenler var. Bunu neden devam ettirmek istiyorlar? Molotof kokteylini eline almak için, havai fişeklerle insanları öldürmek için. Niye? 5’inci kattan o kurbanlık eti dağıtmak isteyen Yasinleri öldürmek için. Bunların etnik kimliklerinden kaynaklanan bir sorun bu ülkede yok. Çünkü biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü seven bir medeniyetin, inancın mensuplarıyız. Çünkü müminler ancak kardeştir, bizim ölçümüz bu. Tüm hayatımız boyunca bu ayrımcılıklara karşı mücadele ettik, etmeyi sürdüreceğiz” diye konuşmonash.pw bir kardeşlik, uhuvet bilinciyle tüm vatandaşları sevdiğini ifade eden Erdoğan, bu toprakların yüzyıllar boyunca farklı kimliklerin, kültürleri, farklı inançları bir arada barış ve kardeşlik içinde yaşatma tecrübesi bulunduğunu kaydetti.“Biz, işte böyle bir medeniyetin bugünkü temsilcileriyiz. Sizler de bu medeniyetin ayrılmaz bir parçasısınız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün de öyleydiniz, bugün de öylesiniz, inanıyorum ki yarın da öyle olacaksınız. Tek fark; bugün artık size dün yapılan haksızlıkların, ayrımcılığın, ötekileşmenin yapılamıyor olmasıdır, rahatsız oldukları konu bu” monash.pw Emre’nin, “On sekiz bin alemin cümlesi bir içinde / Kimse yok Bir’den ayrı, söylenir Bir içinde / Cümle Bir onu, Bir’ler, cümle ona giderler / Cümle dil onu söyler, her Bir tebdil içinde” dizelerini okuyan Erdoğan, şöyle konuştu:“Bizim davamız birliğin davasıdır. En Batı’dan, en Doğu’ya kadar, en Kuzey’den en Güney’e kadar bizim için herkes bu birin bir parçasıdır, tamamlayıcısıdır. Maalesef geçmişte ülkemizde insanların inancından, dilinden, kılığından, kültüründen horlandığı, tahkir edildiği, ikinci sınıf addedildiği günler yaşadık. Romankardeşlerim bunu çok yakında biliyor. Aynı şekilde Kürt kardeşim de biliyor, imam hatipli kardeşim biliyor, başörtülü kardeşim biliyor. Bu ülkede o kadar çok insanı ötekileştirdiler ki devletle millet arasında adeta uçurum ördüler. Ankara’nın Ulus’una, Kızılay’ına kasketli, şalvarlı vatandaşlarımızın alınmadığı günleri yaşadı bu ülke.İş o dereceye varmıştı ki; ‘Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece' diyen Aşık Veysel’i bile Ankara’ya sokmuyorlardı. Neler yaşadı bu ülke. Bir devlet, milletine kendi insanına böyle bir muameleyi reva görür mü? Görür işte ama farklı gerekçelerle, sebeplerle yürütülen bu ayrıştırma politikaları sonunda iflas etti. Milletimiz her fırsatını bulduğunda hakkına, hukukuna, inancına, kültürüne saygı duyanlara ülke yönetimini teslim etti. Kasım, her alanda olduğu gibi bu alanda da Türkiye için bir milattır, tarihi bir dönüm noktasıdır. Ülkemizdeki her kesim gibi, her vatandaşımız gibi Roman kardeşlerimiz de demokrasi ve özgürlük ikliminde haklarına kavuşmaya başladı. İnşallah bu süreci kesintisiz devam ettirecek, herkesle birlikte Roman kardeşlerimizin de bu ülkenin tüm imkanlarından adil şekilde faydalanmalarını temin etmeyi sürdüreceğiz.”'Dik dur eğilme, inananlar seninle'Erdoğan’ın konuşması öncesinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı Tasavvuf ve Keman Korusu dinleti monash.pw bir kız çocuğunun, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek, okuduğu, “Dik dur eğilme, inananlar seninle / Allah’ın emrettiği yoldan geri dönme / Dünyada Müslümanlar elem-keder içinde / Rahatı hoş olanın inmiş gözüne perde / Tüm zalimler birleşmiş yıkıyorlar her yanı / Karşısına dikilmiş bir Osmanlı evladı / Allah’ın bir lütfu bize bir Osmanlı evladı” şeklindeki şiir, salondan büyük alkış aldı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, dinletiyi kucağına aldığı kız çocuğuyla dinledi. Kız çocuğunun babasının ısrarına rağmen Erdoğan’ın kucağından kalkmayışı salonda gülüşmelere neden oldu.Çocuk gelin sorununa çözüm isteğiErdoğan’ın konuşması sırasında Esma Bayramiç isimli 24 yaşındaki Roman kadın, Erdoğan’dan, çocuk gelinler sorununa çözüm bulmasını monash.pwşmasına ara veren Erdoğan bir süre dinlediği kadını, çocuklarıyla kürsüye davet etti ve burada Esma Bayramiç’i Çanakkale Valisi Ahmet Çınar ile buluşturarak, sorununa çözüm bulunmasını istedi. Erdoğan, çocukları öperek oyuncak hediye etti. Genç kadının, “Allah sizden razı olsun, beni dinlediniz yeter. Kimse seni çekemiyor' sözleri salondan büyük alkış aldı. Bu arada Esma Bayramiç, törenin ardından AA muhabirine yaptığı açıklamada, 10 yıl önce 14 yaşındayken evlendiği gerekçesiyle eşinin cezaevine konulduğunu söyledi. Eşinin tahliyesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yardım istediğini belirten Bayramiç, 'Çünkü eşim suçsuz yere yattığı için ben de kurtarılmasını talep ettim. Biz Romanlar çocuk yaşta evleniyoruz, eşime ceza da çok geç geldi, biz bilmiyorduk. Tek suçu erken yaşta evlenmemiz. Bizim gibilere bir yasa çıkarılmasını istiyorum. Allah razı olsun Cumhurbaşkanımız beni dinledi. Eşim 28 aydır cezaevinde, daha 2,5 yıl cezası var. Soruna çözüm bulunulacağına yürekten inanıyorum' dedi. Erdoğan’ın konuşması öncesinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Mehter Takımı konser monash.pwma Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Çanakkale Valisi Ahmet Çınar, Çanakkale ve çevre illerin bazı milletvekilleri ile çok sayıda Roman vatandaş katıldı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Dünya ırkçılıktan çok çekti. Dünya ve İslam alemi mezhepçilikten, sen ben kavgasından çok çekti. Biz öncelikle kendi içimizde, sonra bölgemizde ve dünyada İslamofobya, ırkçılık ve mezhepçilik ile mücadeleyi sonuna kadar yürütmeye kararlıyız. Bizim dinimiz öldürmeyi değil yaşatmayı, zulmü değil merhameti, şefkati, rahmeti esas alır. Farklılıklar bu ülkenin zenginliğidir' monash.pwı'nın Romanları ülkelerinden sürdüğünü belirten Erdoğan, AB müktesebatına göre böyle bir şey yapamayacaklarını, ancak bazı ülkelerin Romanları ülkelerinden şu anda çıkardıklarını söyledi.Dünyanın buna karşı sesinin çıkmadığını ifade eden Erdoğan, 'Bunları bilmemiz lazım. Onun için Türkiye farklı bir ülke' diye konuşmonash.pwbaşkanı Erdoğan, tarihin çok anlamlı ibretler, çok özel deneyimler, güzellikler sunduğu kadar, acı hatıralar, kötü uygulamalar, buruk mağlubiyetler de sunduğunu dile getirerek, tarihte çok sayıda milletin, sırf inancından, renginden, kimliğinden dolayı kötü muamele gördüğünü, vatanından, toprağından sürüldüğünü, işkencelere, toplu ölümlere, soykırımlara maruz bırakıldığını anlattı.Endülüs medeniyetinin sadece Müslümanlar için değil, Batılılar için de çok önemli bir merkez olduğunu, ilmin, bilginin irfanın kaynağı haline geldiğini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:'Endülüs, Hristiyanı Yahudisi Müslümanıyla herkesi bir arada yaşatmış, örnek bir medeniyettir. Peki bugün kendisine medeni denen Avrupa ne yaptı? O Yahudileri Endülüs'ten sürdü ve bunların binini ecdadımız Osmanlı nerede kabul etti, burada kabul etti. İstanbul'da, Türkiye'de kabul etti. Ecdadımız böyle bir ecdat. Kadın çoluk çocuk demeden Endülüs'te Müslümanlara büyük bir soykırım uygulandı. Koskoca bir coğrafyayı Müslümanlardan arındırdı. Sadece Müslümanlardan mı, işte az önce söylediğim Yahudilerden de. Soykırıma tabi tutuldular. Burada işte Roman kardeşlerim var. Buradaki kardeşlerimin atalarını sorsanız, köklerini araştırsanız mutlaka Batı'dan gelenler de vardır. İstisnasız Batı ülkelerinin tamamında Romanlar zulme uğradı, katliamlara maruz bırakıldı, yerlerinden yurtlarından çıkarıldı. Şimdi bu zulmü bu insanlık dışı muameleyi yapanlar, bugün dünyaya nizam vermeye, akıl vermeye, insanlık dersi vermeye, insan hakları, özgürlükler, barış diyorlar ama ülkelerindeki yaşananları görmezden gelip, çifte standart uygulamaya devam ediyorlar.''Farklılıklar bu ülkenin zenginliğidir'Batı'nın beğenmediği, istemediği kim varsa hemen bir terörist yaftası yapıştırdığını, o kesime topyekün tavır aldığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:'Kendileri hakkında olumsuz yazı yazanları hemen dışlıyorlar ama bizim Peygamberimize hakaret edenlere 'demokrasi' diyerek, 'fikir özgürlüğü' diyerek sahip çıkıyorlar. Böyle fikir özgürlüğü olmaz. Topraklarından arındırmak istediğin kim varsa onlara yapılan saldırılara ses çıkarmayacaksın, sonra gelip dünyaya demokrasi, insan hakları dersi vereceksin. Dünya ırkçılıktan çok çekti, Dünya ve İslam alemi mezhepçilikten, sen ben kavgasından çok çekti. Biz öncelikle kendi içimizde sonra bölgemizde ve dünyada İslamofobya, ırkçılık ve mezhepçilik ile mücadeleyi sonuna kadar yürütmeye kararlıyız. Bizim dinimiz öldürmeyi değil yaşatmayı, zulmü değil merhameti, şefkati, rahmeti esas alır. Farklılıklar bu ülkenin zenginliğidir.'Farklı kültür ve kimliklerin Türkiye'nin en büyük gücü olduğunu vurgulayan Erdoğan, 'Romankardeşlerimizin bu ülkenin birinci sınıf vatandaşları olduğunu herkes bilmelidir, bunu böyle kabullenmelidir. Buna karşı çıkan, aykırı iş yapan, herkesten önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ve makamını karşısında bulur. Fakat şunu da açık söylüyorum; içimden geldi, hükümeti de karşısında bulur' diye konuştu.'Artık hiç kimse Romanları 'buçuk millet' olarak tarif edemez'Romanların bu toprakların üvey evladı değil asli unsuru olduğunu dile getiren Erdoğan, Çanakkale'de, Kurtuluş Savaşı'nda Romanların dedelerinin de savaştığını, şehit düştüğünü, gazi olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Herkesin bu ülkede ne kadar hakkı varsa Roman kardeşlerimin de en az o kadar hakkı var. Ne bir eksik ne bir fazla' monash.pwarı kötü gösterme, horlama, potansiyel suçlu kabul etme dönemlerinin geride kaldığını ifade eden Erdoğan, Türkiye'de artık hiç kimsenin Romanları 'buçuk millet' olarak tarif edemeyeceğini monash.pwbaşkanı Erdoğan, 'Bu ülkede artık hiç kimse 'Sen bir garip Çingenesin telli zurna nene gerek' diyerek Romanların hakkını, hukukunu çiğneyemez. Hani Neşet usta diyor ya, 'Dinle sana bir sözüm var, kimseyi hor görme kardaş. Kim nasıldır Allah bilir, kötüleyip yerme kardaş' Neşet Ertaş böyle diyor. Romanları yerme, hor görme, onları potansiyel suçlu kabul etme dönemi kapandı. Eski Türkiye'nin alışkanlıklarıydı onlar, geride kaldı. İşte burada toplanan sizler eski Türkiye'nin sona erdiğinin, eşitlik içinde, kardeşlik içinde, barış, huzur içinde sizler yeni Türkiye'nin kapılarının sonuna kadar açıldığının en büyük ispatısınız' ifadelerini kullandı.'Bu ülke Romanlardan hiçbir zarar görmemiştir'Türkiye'nin bugüne kadar Romanlardan hiçbir zarar görmediğini belirten Erdoğan, 'Şimdi şu ifadelerimi altını çizerek söylüyorum, Romandan terörist çıkmaz. Romandan bölücü çıkmaz. Romandan hain çıkmaz' monash.pwbaşkanı Erdoğan, Romanlara yöneltilen suçlamalara bakıldığında hepsinin de her şehirde, her ilçede, her köyde rastlanabilecek, tamamen insana dair, tamamen imkana dair hususlar olduğunu sömonash.pw karşılık Romanların Türkiye'ye çok şey kattığını, Türkiye'yi Romansız düşünmenin bile iç karartmaya yettiğini ifade eden Erdoğan, 'Çünkü sizler, bu ülkenin gülen yüzü, neşesi, sevincisiniz. Roman'ın kışı olmaz, sizler hep bir baharsınız. Roman karamsar, kötümser olmaz. Sizler hep bir inancın ümidin temsilcisisiniz. Soruyorum, asık yüzlü Roman olur mu? Roman'ın yüzünde hep bir bahar çiçeği bulunur' diye konuşmonash.pw zaman yollarda, küçük Roman çocukları ve gençlerini kendilerinden büyük derme çatma el arabalarıyla kağıt, hurda toplarken gördüğünü anlatan Erdoğan, helalinden kazanılan her kuruş paraya sonsuz saygı duyduğunu ancak gönlünden geçen Roman manzarasının asla bu olmadığını sömonash.pw çocukların eğitimine ihtimam gösterilmesini istediğini belirten Erdoğan, Romanları sadece çalgı çalan, çiçek satan, kağıt toplayan olarak değil, doktor, mühendis, öğretmen, iktisatçı, işletmeci olarak görmek istediğini kaydetti.'Bütün valiler sizin haminizdir'Roman çocukların hayallerinin, hedeflerinin küçük olmaması gerektiğini, bunun yolunun da eğitimden geçtiğini ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:'Çocuklarınızın ellerinden tutacaksınız, tamam mı anneler, okula götüreceksiniz. Gitmiyorsa yine tutup götüreceksiniz. Gerekirse başında bekleyeceksiniz. Hiç kimse sizin hakkınıza sizin kadar sahip çıkmaz, çıkamaz. Çocuklarınızı, okutmak için imkanınız mı yok. Valiliğe gideceksiniz. Bütün valiler sizin haminizdir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti bizim dönemimizde sosyal devlet olmanın erdemine ulaştı. Kaymakamlığa gidin, belediyeye gidin, mutlaka size el uzatan devletin eli çıkacaktır. Yine de bulamadınız. İşte bu salonlara bu kardeşiniz geliyor. Bu salonlardan bir tanesinde beni yakalayacaksınız, bana diyeceksiniz ki 'Benimle vali ilgilenmedi, kaymakam ilgilenmedi' bana hemen adını vereceksin, kimliğini, gereğini ben yapacağım. Bakınız diyoruz, yeni Türkiye diyoruz. Bunun için yetişmiş insana ihtiyacımız var. Bu insanları kendimizin bu kadar nüfusu, potansiyeli varken dışarıdan alıp getirmeyeceğiz. Herhalde sizler çocuklarınızı yetiştireceksiniz ki geleceğin Türkiye'sinde onlar hak ettikleri yeri alabilsinler.'Bu arada salondaki bir vatandaşın, 'Siz rahat olun Cumhurbaşkanım, dört-beş, Romanlarda var' sözlerine Erdoğan, Roman ağzıyla 'Hah bu beya' karşılığını monash.pwğan, salondan gelen 'Milletvekili de istiyoruz Sayın Cumhurbaşkanım' sözü üzerine, şu ifadeleri kullandı:'İnşallah. Roman kardeşlerimin büyük düşünmesinin zamanı artık geldi. Önümüzde seçimler var. 'da 3 seçim birden var. Sizler seçen olduğunuz kadar seçilen olma hakkına da sahipsiniz. Temsilcilerinizi belediye meclislerine gönderdiniz ama yeterli değil. İl genel meclislerine gönderdiniz ama yeterli değil. Büyükşehir meclislerine, TBMM'ye göndermelisiniz. Bunun için tek ihtiyacınız olan çocuklarınızın eğitimine önem vermek ve aranızdaki birliği, beraberliği güçlendirmelisiniz. Bunları yaptığınızda kilitli gibi duran tüm kapıların birer birer kendiliğinden sizlere açıldığını göreceksiniz. Bunun alt yapısını oluşturmaya devam edeceğiz. TOKİ sizler için evler yapıyor, belediyeler kentsel dönüşüm kapsamında sizlere yeni yaşam alanları oluşturuyor. Bu çalışmaların sonuna kadar destekçiyim.'Roman kültürünün Türkiye'nin önemli bir değeri olarak korunması, yaşatılması konusunda tüm kuruluşları göreve çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İnşallah yeni Türkiye'yi sizlerle birlikte inşa edeceğiz. Yeni Türkiye sizlerin de katkılarıyla kardeşliğin, barışın, huzurun bir büyük kucaklaşmanın adresi olacak' dedi.'En önemli hedeflerimizden bir tanesi Çanakkale köprüsü'Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale'nin Lapseki ilçesini ziyaret monash.pwye Başkanı Eyüp Yılmaz ve vatandaşlar tarafından karşılanan Erdoğan, daha sonra belediye başkanlığına geçmonash.pw kendisini bekleyen vatandaşlara seslenen Erdoğan, bugün toplu açılışlar için Çanakkale'ye geldiğini, 14 Mart Tıp Bayramı'nı ve 14 Mart Romanlar Günü'nü de bu şehirde kutladıklarını sömonash.pwar buluşmasının ardından Lapseki'yi ziyarete geldiğini ifade eden Erdoğan, 'Bu ay Çanakkale çok hareketli. Bildiğiniz gibi Çanakkale Zaferinin  yıl dönümünü kutluyoruz. 18 Mart, başbakanlığımın bütün dönemlerinde bir iki istisnanın dışında sürekli katıldığım törenler olmuştur. Bu yıl başbakanımız bu kutlamaya katılacak. Ben de 24 Nisan'da uluslararası bir kutlamayı yine Çanakkale'de yapacağız' monash.pwğan, 24 Nisan'daki kutlamalara 40 civarında devlet ve hükümet başkanının katılacağını, törenlerin bu yıl bambaşka bir havada yaşanacağını belirterek, 12 yıl önce bin kişinin ziyaret ettiği Çanakkale'ye, bugün 3 milyona yakın kişinin geldiğini, yapılan yatırımlarla bu sayının daha da artacağına inandığını kaydetti.'Burada ciddi yatırımlar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Çünkü şehitlerimize layık olmak, bizim için çok çok önemliydi' diyen Erdoğan, bugün şehitliği de ziyaret ettiğini ve yakın zamanda şehitlikle ilgili sürprizleri olacağını belirtti.Tüm Türkiye'de olduğu gibi Çanakkale'de de birçok yatırımlar gerçekleştirildiğini, bölünmüş yol, eğitim, sağlık ve diğer alanlarda yatırımların artarak devam ettiğini son olarak da enerji alanında yeni adımlar atıldığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:'Çok daha güzel şeyler olacak. Hele hele en önemli hedeflerimizden bir tanesi Çanakkale köprüsü. Hedefi belirledik şimdi hükümetimiz çalışmalarını yapıyor. İnşallah en kısa zamanda ihalesi yapılarak bunun da adımları atılacak. Çünkü nasıl ki İstanbul Boğazı'nda, Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan iki köprü, bir Marmaray var. Şimdi Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapılıyor ve Avrasya Tüneli, Marmaray gibi o da yapılıyor, önümüzdeki yıl o da bitecek. 29 Ekim'de de Yavuz Sultan Selim Köprüsü bitecek ki 3 köprü bitmiş oluyor. Hepsinden öte biliyorsunuz bir de İzmit geçişi var. Bunların hepsi birbirinin tamamlayıcısı. Böylece ta Kınalı'dan al İzmir'e kadar inşallah Çanakkale köprüsüyle bir başka güzellik olacak.'Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni anayasa ve başkanlık sistemiyle ilgili görüşlerini vatandaşlarla paylaşarak, 'Peki yeni Türkiye için yeni bir anayasaya var mıyız? Yeni bir anayasada başkanlık sistemine var mıyız? Hızlı kalkınma için hızlı yükseliş için başkanlık sistemine ihtiyacımız var. 7 Haziran'a fazla zaman yok. Şimdi milletvekili gerek ki bu yeni Türkiye için yeni anayasa için' diye konuşmonash.pwaşlara 'Yeni anayasa, yeni Türkiye için var mısınız?' diye soran Erdoğan, 'Varız' cevabı üzerine 'Çanakkale bunu söylediğine göre mesele bitmiştir' monash.pwğan ve beraberindekiler belediye ziyaretinin ardından AK Parti İstanbul Milletvekili Bülent Turan'ın anne ve babasının yaşadığı evi ziyaret etti. AA

Gündem

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır