Mühendis; teknik, matematiksel ve sosyal veriler ışığında insanların kullanımına yönelik yeni sistemler üretme ve geliştirme ile sorumludur. Mühendis, büyük ölçekli, karmaşık sistemleri analiz etmek, geliştirmek ve değerlendirmek için çeşitli sahalarda görev alır. Mühendislik, çalışma sahalarına göre; inşaat mühendisi, genetik mühendisi, maden mühendisi, elektrik elektronik mühendisi, makine mühendisi, çevre mühendisi gibi pek çok dala ayrılmaktadır.
Uzmanlık alanına göre görev ve yetkileri değişiklik gösteren mühendisliğin temel sorumlulukları şu başlıklar altında toplanabilir;
Mühendis olmak için üniversitelerin ilgili mühendislik bölümlerinden lisans derecesi ile mezun olmak yeterli olmaktadır.
Hangi mühendislik dalı söz konusu olursa olsun, yaratıcılık bu meslek grubunun temel özelliklerindendir. Doğru soruları sorma yeteneği ve eleştirel düşünmenin de yeni sistemler oluşturmada önem taşıdığı mühendisliğin nitelikleri şunlardır;
- Yoğum çalışma temposuna ayak uydurmak ve disiplin sahibi olmak.
Mühendisin Görevleri Nelerdir?
Çeşitli mühendislik bölümleri olmakta ve mühendislerin görevleri uzmanlık alanlarına göre farklılık gösterebilmektedir. Genel olarak mühendislerin görev ve sorumlulukları şu şekilde yer almaktadır:
- Araştırma ve yenilikçi fikirleri özel planlamaya dönüştürmek.
- Planların oluşturulması için bilgisayar ile desteklenen tasarım yazılımları kullanmaya özen göstermek.
- Çeşitli projeleri yönetmek ve bu projeleri sahada sürekli olarak denetlemek.
- Farklı projelerin maliyetini, güvenliğini ve sürdürülebilirliğini incelemek ve bunların raporunu tutmak. Gerekli durumlarda raporu ilgili yerlere sorunsuz olarak sunmak.
- Müşteriler ile sürekli iletişim halinde olmak ve müşteri memnuniyetine yönelik sürekli hamleler yapmak.
- Meslek için sürekli olarak yenilikleri takip etmek ve çalışmaları eksiksiz şekilde yerine getirmek.
- Diğer bölümler ile birlikte düzenli olarak çalışmak ve sektörü yakından inceleyerek analiz yapmak.
Mühendis Maaşları Ne Kadar?
Güncel en düşük mühendis maaşı TL, ortalama mühendis maaşı TL ve en yüksek mühendis maaşı ise TL arasında değişiklik göstermektedir. Mühendis maaşları kamu kurumlarında veya özel sektöre göre farklı fiyatlar üzerinden seyretmektedir.
Mühendis İçin İş İmkanları
Mühendisler başta devlete bağlı olan kurumlarda kolayca iş imkânı bulabilmektedir. Bunun yanı sıra sanayi tesisleri, özel laboratuvarlar, stratejik savunma alanları, sağlık tesisleri ve askeri alanlarda iş imkânı bulabilmektedirler.
İş dünyasında iki tip mühendis adayı bulunmaktadır. Bunlardan ilki “mühendislik kavramıyla” üniversite yıllarında tanışan ve sadece okuldan mezun olmaya odaklanan adaylardır. İkinci mühendis adayı “mesleki anlamda” lise hatta ortaokul yıllarında kendini geliştirmeye başlayan ve teoriden ziyade pratik yaparak kendini geliştirenlerdir. Bu nedenle makasın sürekli açıldığını asla unutmayın. İlk etapta iki mühendis adayının da piyasada şartları eşit gibi görünür ancak Türkiye’de “aday mühendis” kavramının hala birçok firmada net olarak oturmamasından kaynaklı, tecrübe ve bilgisi en yüksek olan günü kazanır.
Kendinizi geliştirmeniz ve mesleğinizle ilgili süreklilik sağlamanız için size 7 öneri hazırladık. Yine şunu belirtmekte fayda var, bazen insanlar sadece unvanı için “mühendis” olmayı tercih ediyorlar. Bu durumda da mühendis adayları gerek akademik alanda gerekse iş alanında mutlu olmuyorlar. Hadi o zaman piyasada bir adım öne çıkaracak altın tavsiyelere başlayalım.
Mühendislik aynı “Tıp” okumak gibidir. Doktorlar nasıl öğrencilikte acil servislerde çalışmaya başlıyorlar ve insan doğasını pratikte tecrübe ediyorlarsa, mühendislerinde yapması gereken kendi “acil servislerini” bulmaları gerekliliğidir. Örnek vermek gerekirse; Elektrik elektronik mühendisi adayının kendi alanında bulacağı part-time bir iş ona teoride öğrendiği birçok bilginin pratikte nasıl çalıştığı konusunda ciddi fikir sağlayacaktır. Okulda aldığınız bilginin sahada yansımasını canlı olarak görmek gerçekten size çok büyük katkı sağlayacaktır.
Bununla beraber “işi ve işleyişi” alanında öğrenmek, pratik etmek mezun olduğunuzda çalışacağınız insanların tutumlarını şimdiden görmenizi sağlayacaktır. Kimlerle nasıl çalışacağınız konusunda ciddi bir birikim sahibi olursunuz. Mühendislerin sahip olması gereken en önemli yeteneklerden biri iletişim becerisidir. İletişim becerisiyle hem ekip çalışmalarını yönetmek ve yönlendirmek sizin için daha kolay olacaktır hem de “sorunun kaynağını tanımlamak, çözmek ve test etmek” konusunda uygulayıcıyı anlamanızı kolaylaştıracaktır. Bu durumu es geçip sadece staj döneminde bir şeyler öğrenmeye çalışırsanız iş piyasasına çıktığınızda oldukça zorlanabilirsiniz.
Meslek lisesi öğrencilerinin daha çok tercih ettiği meslek yüksek okullarından arkadaş edinmeye çalışın. Muhtemelen 3. sınıftayken sınıf arkadaşı olabilirsiniz. MYO’da ki öğrenciler henüz öğrenci aşamasında teknisyen olarak mezun olduktan sonra tekniker olacakları için pratik tecrübe olarak sizden daha ilerideler. Uygulama ve pratik alanında bu arkadaşlardan öğrenebileceğiniz çok şey olduğunu asla unutmayın. İşinizi sadece matematiksel hesaplamalar yapmak olarak tanımlayıp hataya düşmeyin. Bir işin uygulanabilirliği en önemli konulardan biridir.
Mimari tasarlamak, ar-ge yapmak, sorunları anlamak ve çözüm üretmek, eleştirel düşünmek gibi birçok konuda ürünü tanımak, anlamak gerçekten büyük önem arz ediyor. Çalışma prensipleri gerçekten önemli konulardan bir tanesi. Bugün jeoloji mühendisliği için bile düşündüğünüzde “doğayı anlamak” ne kadar önemli bunu göz önünde bulundurun. Bulunduğunuz coğrafyanın jeolojik geçmişi ve gelişimini çözümleyebilmek hatta ileri derecede tarih bilmek elzem konulardan bir tanesi.
Bir mühendis adayı olarak mutlaka iki dil daha öğrenmeniz gerekliliğini unutmayın. Global kaynakları okumak için İngilizce evet çok mantıklı bir seçenek ki mutlaka cebinizde olması gerekir. Aynı zamanda mesleğinizin “anavatanı” konusunda bir dil daha öğrenmeniz gerekmekte. Bilgisayar mühendisi adayıysanız çoğu zaman sadece İngilizce bilmek yetecektir ancak elektronik ya da mekatronik mühendisleri için “Japonca ya da Çince” kötü bir seçenek değildir. Teknoloji devlerinin özellikle üretim tesislerinin bulunduğu ülkeleri gözlemleyebilirsiniz.
Diğer ülkelerde alanınızdaki gelişmeler ve yapılan projeler konusunda ciddi bir birikim sahibi olma her zaman vizyon olarak gelişmenize olanak sağlar. Mühendislerden her zaman yaratıcı olmaları beklenir, bu nedenle vizyon genişletme gerçekten çok önemli bir konudur. Dünyaya ne kadar açılırsanız ve bir mimarinin nasıl geliştiğini anlarsanız o kadar çok vizyon genişlemesi yaşayabilirsiniz. Unutmayın “çalışma prensiplerini anlamak” önemli bir konudur.
Erasmus ve AIESEC gibi değişim programlarını tercih etmeye çalışın. Yurtdışına çıktığınız zaman "döndüğümde ya derslerimi saymazlarsa" korkusuna kapılmayın sakın. Yurtdışındaki eğitim ve mühendislik alanlarında neler yapıldığını gözlemlemek çok önemli. Kısa süreli gözlemler bile bu noktada alanınıza bakışınızın değişmesini sağlayabilir.
Temelde çalışma prensipleri çok önemlidir. Çalışma modeli konusunda dış ülkeleri gözlemek gerçekten başarılı işler çıkarmanızı sağlayabilir. Aslına bakarsanız alanınızın en çok üretim yapılan ülkesine gitmekte sizin için faydalı bir deneyim oluşturabilir. Düşündüğünüzde inşaat mühendisliğinde okuduğunuzu varsayalım, Dubai, İtalya ya da Rusya mimari ve yapı alanında size çok şey katabilir. Bundan dolayı değişim programlarını tercih edebilir yahut kısa süreli geziler yapabilirsiniz.
Mühendis adayı olarak asla şehir değiştirmekten korkmayın. Mesleğinizin “memleketi” neresiyse orayı tercih etmek ilk önceliğiniz olmalı. Bulunduğum şehirde kalacağım diye size katkısı olmayacak şirketlerde çalışmayı düşünmeyin. Bu sizi hem psikolojik hem de yaratıcılık alanında zedeleyecektir.
Basamak olarak kullanacağınız bir işe başladıysanız bile zamanı geldiğinde mutlaka ayrılmak konusunda tereddüt etmeyin ancak kendinizi alanınızda geliştirmeye devam edin. Mühendis olarak “insanlığa ve bilime katkıda bulunmak” ilkesi aklınızdan hiçbir zaman çıkmamalı. Farklı bir şehirde yaşamak fikri bu nedenle bile sizi asla korkutmamalı.
Alanınızda uzman kişilerle iletişime geçmekten, soru sormaktan korkmayın. Alanınızla alakalı etkinliklere, fuarlara, seminerlere, meet uplara mutlaka katılın. İnsanları sıkmadan fikir danışırsanız çoğunlukla kimse sizi terslemez. İş hayatınızda emin olun yaptığınız bu networking çok işinize yarayacak. Hatta alanınızın ham madde ve tedarik fuarlarına bile gidebilirsiniz. İthalat ve ihracat fuarlarında bile işinize çok yarayacak bağlantılar kurabilirsiniz.
Koronavirüs döneminde de LinkedInüzerinden ağınızı genişletmeye başlamanızda fayda var. Alanınızdaki firmaları takibe alıp fuar tarihlerini buradan gözlemleyebilirsiniz. Yine firmaların yaptığı etkinlikler ve yeni ürünler konusunda hep güncel kalırsınız. Takip ettiğiniz firmada çalışan mühendislerle de iletişime geçebilirsiniz, bu da çok önemli bir konu. İnsanlar zamanla sizdeki ışığı fark edebilirler.
Aslında üniversite tercihi yapacakken bu soruyu kendinize gerçekten sorun. Mühendis olmak aynı doktor olmak gibi yukarıda da belirtmiştik. Uzun ve zahmetli bir yolculuğu olan mühendislik macerasına atılmak konusunda tüm koşulları göz önünde bulundurun. İsmi gerçekten “havalı” olan mesleklerden birini seçiyorum gibi sakın düşünmeyin.
Mühendis adayı olup ardından bir mühendis olduğunuzda tüm hayatınızın aritmatiksel işlemlerden ibaret olmayacağını da unutmayın. Sosyal yeteneklerinizi geliştirip insanlarla sürekli etkileşim içinde olmanız gereken pozisyonların çokluğunu da sakın es geçmeyin. Bu nedenle kendinizi sürekli güncel tutup geliştirmeniz gereken bir mesleğe adım atıyor olduğunuzu sakın unutmayın.
Kısacası sizlere iş hayatı konusunda tavsiyeler vermeye çalıştık. Umarız başarılı olmuşuzdur, lütfen yorumlarda görüşlerinizi belirtmeyi unutmayın.
Emoji İle Tepki Ver
52
Mühendis yaptığı çalışmalar ile bulduğu sorunlara düşük maliyette, verimi yüksek çözümler üretebilen veya yapılmış cihazları iyileştiren kişidir. İyi bir mühendis öncelikle değişik fikirlere ve yeniliklere açık olmalı, inovasyon hareketlerini yakından takip etmeli, herkesten farklı düşünerek ihtiyaca uygun yeni projeler ortaya çıkarmalı ve bu projeleri sürekli iyileştirme çabalarında olmalıdır. Tabii bunları da günümüz teknolojisini kullanarak şekillendirmelidir. O yüzden günümüz teknolojisini takip etmelisiniz. Teknoloji sitelerini, yan kaynakları ve kendi alanınızla ilgili gelişmeleri öğrenmeli ve bu gelişmelere adapte olmalısınız.
Ülkemizde her yıl binlerce mühendis sizinle aynı daldan mezun olmakta ve bu pasta diliminden kendilerine pay alma yarışına girmektedir. Sektördeki iş imkanları sınırlı olması nedeniyle rekabet fazla ve bu rekabetten galip ayrılmak bir o kadar zor. Peki çalışmak istediğiniz firma sizi neden bünyesinde çalıştırmalı? Sizi diğer mühendislerden ayıran özellikler neler olacak? Çalışacağım sektör hakkında ne kadarlık bilgi birikimine sahibim? gibi sorulara cevap bulduğunuzda emin olun başarılı bir mühendis sayılacaksınız. Bu sorunların cevaplarını almanın en iyi yollarından biri bol bol staj veya part-time çalışmalarla sektörde deneyim kazanmaktır. Mezun olmadan önce size deneyim kazandıracak projeler için de bulunmaya mutlaka önem verin.
Mühendislik aynı “Tıp” okumak gibidir. Doktorlar nasıl öğrencilikte acil servislerde çalışmaya başlıyorlar ve insan doğasını pratikte tecrübe ediyorlarsa, mühendislerinde yapması gereken kendi “acil servislerini” bulmalarıdır. Örnek vermek gerekirse; Elektrik elektronik mühendisi adayının kendi alanında bulacağı part-time bir iş ona teoride öğrendiği birçok bilginin pratikte nasıl çalıştığı konusunda ciddi fikir sağlayacaktır. Okulda aldığınız bilginin sahada yansımasını canlı olarak görmek gerçekten size çok büyük katkı sağlayacaktır.
Oluşan sorunlara kısa sürede çözüm üretebilmeniz için çalıştığınız alanda bilgi sahibi olmalı ve tüm ayrıntıları detayına kadar biliyor olmalısınız. Bilgisayar programlarını profesyonel olarak kullanabilmeli, hızlı çözümler üretebilmelisiniz. Son olarak, bir mühendis olarak mezun olmadan önce bu programları adınız gibi bilmeyi ve iyi derece de kullanmayı gözünüz kapalı öğrenmelisiniz.
Office programları öğrenciler için her nedense çok basit bir programmış gibi görüyor. Stajlara gelindiğinde ise yöneticimiz bize bir makro çalıştır veya veri çek dediğinde sancılanmalar başlıyor. İnternet bu konuda sonsuz bir deniz. Exceli yutun, Access ile de cilasını çekin. Şimdi sırada ise daha teknik şeyler var. Bir kere C dili cebinizde dursun. Üstüne Java, C++, C# ekleyebilirsiniz. Matlab, AutoCad gibi paket programlar eğer okuduğunuz bölümle doğrudan ilgiliyse biraz fedakarlık edip profesyonel destek almak sizi yukarılara taşıyabilir.
Meslek lisesi öğrencilerinin daha çok tercih ettiği meslek yüksek okullarından arkadaş edinmeye çalışın. Muhtemelen 3. sınıftayken sınıf arkadaşı olabilirsiniz. MYO’daki öğrenciler henüz öğrenci aşamasında teknisyen olarak mezun olduktan sonra tekniker olacakları için pratik tecrübe olarak sizden daha ilerideler. Uygulama ve pratik alanında bu arkadaşlardan öğrenebileceğiniz çok şey olduğunu asla unutmayın. İşinizi sadece matematiksel hesaplamalar yapmak olarak tanımlayıp hataya düşmeyin. Bir işin uygulanabilirliği en önemli konulardan biridir.
Mimari tasarlamak, ar-ge yapmak, sorunları anlamak ve çözüm üretmek, eleştirel düşünmek gibi birçok konuda ürünü tanımak, anlamak gerçekten büyük önem arz ediyor. Çalışma prensipleri gerçekten önemli konulardan bir tanesi. Bugün jeoloji mühendisliği için bile düşündüğünüzde “doğayı anlamak” ne kadar önemli, bunu göz önünde bulundurun. Bulunduğunuz coğrafyanın jeolojik geçmişi ve gelişimini çözümleyebilmek hatta ileri derecede tarih bilmek elzem konulardan bir tanesi.
Erasmus ve AIESECgibi değişim programlarını tercih etmeye çalışın. Yurtdışına çıktığınız zaman döndüğümde ya derslerimi saymazlarsa korkusuna kapılmayın sakın. Yurtdışındaki eğitim ve mühendislik alanlarında neler yapıldığını gözlemlemek size büyük artı sağlayacaktır. Kısa süreli gözlemler bile bu noktada alanınıza bakışınızın değişmesini sağlayabilir.
Bir mühendis adayı olarak farklı çalışma modellerini görmek, gerçekten başarılı işler çıkarmanızı sağlayabilir. Alanınızın en çok üretim yapılan ülkesine gitmek de sizin için faydalı bir deneyim oluşturabilir. Düşündüğünüzde inşaat mühendisliğinde okuduğunuzu varsayalım, Dubai, İtalya ya da Rusya mimari ve yapı alanında size diğer ülkelere göre daha çok şey katabilir. Bundan dolayı değişim programlarını tercih edebilir yahut kısa süreli geziler yapabilirsiniz.
Kendi eylem planınızı kendiniz çıkarabiliyor olun. Çünkü her eylem planı kişiye özgüdür. İşe kendinizin eksik ve geliştirilmeye muhtaç yönlerinizi belirlemek ile başlayın. Her zaman eksikleri gidermek, onları tespit etmek ve kabullenmekten daha kolaydır. Hem etrafınızı hem de kendinizi gözlemleyerek sonuca çok daha kolay ulaşabilirsiniz.
Bir iş fikriniz olsun. O fikri hayata geçirmeye çalışın. Çok büyük bir kısmımız bu iş fikrimizi hayata geçiremeyecek olsa da bir iş fikriniz mutlaka olsun. Bir şirket nasıl açılır, bir fikir kime nasıl sunulur, yatırımcı nasıl ikna edilir, nasıl başarısız olunur, tanıştığınız yeni insanlar ve dahası. Aslında yukarıdaki saydığımız bütün maddeler içinde güzel bir uygulama sahası bu madde. Kesinlikle bir el atın derim ben.
Bir mühendis adayı olarak sürekli yeniliklere ve değişime açık olmanız gerekiyor elbet. Öğrendiğiniz bu kadar bilgi çöp mü olacak peki? Hayır, hepsini Yazın. yüzyılda kağıda yazmanın bir anlamı olmayacağına göre kendinize bir blog açın. Tavsiyemiz WordPresstir. Blog sizi mühendislik yönünden hayata bağlar, kendinizi geliştirir, öğrenme isteğinizi tetikler ve öğrendiğiniz bilgileri unutmamanızı sağlar. Blogla birlikte göreceksiniz ki; uluslararası bloggerları, bilim laboratuvarlarını, mühendislik sitelerini de takip etmeye başlayacaksınız.
Malumunuz İngilizce tüm dünyayı küreselleşmeyle birlikte fethetti. İngilizcenizi olabildiğince geliştirmeye bakın gibi klasik cümlelerden kurtulun öncelikle. Şimdi, eğer yapabiliyorsanız aylığına da olsa bir dil okuluna gidin. İmkanınız yoksa Kültür ve Turizm Bakanlığının yazın turistler için aradığı Turist Danışmanlığına başvurun. İngilizce pratiğiniz bir hayli gelişecektir. Mühendislik okuyorsanız ve uluslararası birkaç dergi takip etmiyorsanız bunu kimseye söylemeyin, aramızda kalsın ehehe. Oradaki makaleleri Türkçeye çevirmeye çalışın. Türkçe haber okumayı bırakın. Ortalama seviye bir İngilizce ile yabancı gazetelerin kıyısından köşesinden tutarsanız. 3 ay sonra hem İngilizceniz hem dünya görüşünüz ciddi mesafe kat eder.
Şu yazılar da ilgini çekebilir:
monash.pw
monash.pw
monash.pw