nina martı / One moment, please

Nina Martı

nina martı

ANTON ÇEHOV MARTI VE VİŞNE BAHÇESİ

Hümanizma ruhunu anlama ve duymada ilk aşama, insan varlığının en somut anlatımı olan sanat yapıtlarının benimsenmesidir. Sanat dalları içinde edebiyat, bu anlatımın düşünce öğeleri en zengin olanıdır. Bunun içindir ki bir ulusun, diğer ulusların edebiyatlarını kendi dilinde, daha doğrusu kendi düşüncesinde yinelemesi; zekâ ve anlama gücünü o yapıtlar oranında artırması, canlandırması ve yeniden yaratması demektir. İşte çeviri etkinliğini, biz, bu bakımdan önemli ve uygarlık davamız için etkili saymaktayız. Zekâsının her yüzünü bu türlü yapıtların her türlüsüne döndürebilmiş uluslarda düşüncenin en silinmez aracı olan yazı ve onun mimarisi demek olan edebiyatın, bütün kitlenin ruhuna kadar işleyen ve sinen bir etkisi vardır. Bu etkinin birey ve toplum üzerinde aynı olması, zamanda ve mekânda bütün sınırları delip aşacak bir sağlamlık ve yaygınlığı gösterir. Hangi ulusun kitaplığı bu yönde zenginse o ulus, uygarlık dünyasında daha yüksek bir düşünce düzeyinde demektir. Bu bakımdan çeviri etkinliğini sistemli ve dikkatli bir biçimde yönetmek, onun genişlemesine, ilerlemesine hizmet etmektir. Bu yolda bilgi ve emeklerini esirgemeyen Türk aydınlarıa şükran duyuyorum. Onların çabalarıyla beş yıl içinde, hiç değilse, devlet eliyle yüz ciltlik, özel girişimlerin çabası ve yine devletin yardımıyla, onun dört beş katı büyük olmak üzere zengin bir çeviri kitaplığımız olacaktır. Özellikle Türk dilinin bu emeklerden elde edeceği büyük yararı düşünüp de şimdiden çeviri etkinliğine yakın ilgi ve sevgi duymamak, hiçbir Türk okurunun elinde değildir. 23 Haziran

NİNA’NIN RÜYASI

 

Çocuklar İçin Müzikli Kukla Oyunu

 

Yazar

Gülşah Özdemir Koryürek

 

Annesinin hassasiyetleri yüzünden özgüven sorunu yaşamakta olan martı Nina henüz uçmayı öğrenememiş genç bir martıdır. Uçmayı bilmediği için arkadaşlarıyla oyun oynayamamaktadır, beslenme ihtiyacını hala annesi karşılamaktadır, özgürce dolaşamamamaktadır. Tabii Nina’nın bu durumu akadaşları arasında da bir eğlence konusunda dönüşmüştür…

 

Nina hergün yaptığı uçma egzersizleri sırasında çok yorulur ve uyuyakalır. Uykuya dalmasıyla birlikte başlayan rüya, onu, yuvasının hemen altında bulunan uçsuz bucaksız denize taşır. Meraklı balık Bluk ile zorunlu olarak kurduğu arkadaşlık ise bakış açısını değiştirir, tabii yaşantısını da…

 

Yazar Gülşah Özdemir Koyürek’in, evrendeki tüm canlıların arasındaki organik bağı vurgulayarak kaleme aldığı tiyatro oyunu insana ait bir durum olan ‘’özgüven sorunu’’nu hayvanların dilinden çözümlüyor.

 

Sıfırdan Yayınları/ Basım Yılı , Sayfa Sayısı 39, Karton Kapak, 2. Hamur ISBN

 

 

Nina Neden bastığım toprakları öptüğünü söyledin bana? Beni öldürmek gerek Öyle yorgunum ki Dinlenebilsem Birazcık dinlenebilsem!.. Bir martıyım ben Yok, değil. Aktristim. Ah, evet! ( Arkadina ve Trigorin'in gülüşmelerini duyarak kulak kabartır. Sonra kapıya doğru koşarak anahtar deliğinden bakar) O da burada demek!.. (Treplev'e dönerek) Eh, iyi Ne yapalım Evet Tiyatroya inanmıyor, hayallerimle alay ediyordu Böylece ben de inancımı yitirdim yavaş yavaş, hevesim kalmadı Sonra aşkın getirdiği sorunlar, kıskançlıklar, yavrum için duyduğum sürekli korku Ufaldım Zavallılaştım, boş bir kalıp gibi oynamaya başladım sahnede Ellerimi nereye koyacağımı bilemiyor, ayakta düzgün durmayı beceremiyor, sesimi denetleyemiyordum İnsanın çok berbat oynadığını hissetmesi ne korkunç şeydir bilemezsiniz! Bir martıyım ben. Yok, değil. Anımsıyor musunuz, bir martı vurmuştunuz. Günün birinde bir adam geliyor, görüyor onu ve yapacak başka bir işi olmadığından kıyıyor ona Küçük bir hikaye konusu Yok, bu da değildi söylemek istediğim (Alnını oğuşturur) Ne diyordum?.. Sahneden sözediyordum, evet. Şimdi öyle değilim artık Şimdi gerçek bir aktristim, zevk duyarak, coşkuyla oynuyorum; kendimden geçiyorum sahnede ve çok güzel olduğumu hissediyorum Burada olduğum şu günlerde de yürüyorum hep, yürüyor ve düşünüyorum İçimdeki bir gücün gelişip büyüdüğünü hissediyorum gitgide. Kostya, yazmışız, ya da sahnede oynamışız farketmez, anlıyorum ki, bizim bu işlerde başta gelen şey, parıltı şöhret filan gibi benim hayal ettiğim o şeyler değil, sabredebilme yeteneğidir Kaderine katlanmasını bil ve inançlı ol İnanıyorum ben ve o kadar çok acı çekmiyorum şimdi Bir görevim, bir amacım olduğunu düşündüğümde, hayattan korkmuyorum..

Anton Çehov - Martı / Nina'nın bir tiradı

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır