ölümü çok düşünmek / Ölümü Düşünmek | İslam ve İhsan

Ölümü Çok Düşünmek

ölümü çok düşünmek

Ölümü Düşünmek

Öne Çıkan Bilgiler
Bu Ürünle Birlikte Alınanlar Pakete Git

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu uyarınca hazırlanmış aydınlatma metnimizi okumak ve sitemizde ilgili mevzuata uygun olarak kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak için lütfen tıklayınız.

Gözlere sahip olmak, görmek demektir ama aynı zamanda sadece görmek demektir. Görüşün bir erimi, kısıtlı bir alanı vardır. Ufkun ötesinde görünmeyen şeyler vardır. Sonuç olarak, göz sadece bir görme aracı değil aynı zamanda görmeye bir engeldir de... Ölüm için de aynı şey geçerli. Ölüm, sadece yaşamayı engellemekle, hayatı sınırlamakla ve günün birinde onu kısa kesmekle kalmaz, aynı zamanda insanın ölüm olmaksızın bir insan olamayacağını, büyük hayatlar yaratanın, onlara bu şevki, heyecan ve gücü verenin ölümün bu gizli varlığı olduğunu da anlarız. Bu durumda denilebilir ki ölmeyen, yaşamaz da. Ben yine de neysem/kimsem o olmayı tercih ederim, birkaç on yıla mahkum, ama nihayetinde yaşamış olmayı...

Gizem ve sırrı birbirinden ayırmak gerekir. Ölümün bir gizemi var, ama bu gizemin özelliği, atom bombasının, felsefe taşının, Stradivarius kemanlarının vs. bir sırrının olması türünden bir sır olmamasıdır. İnsanlar bu tip sırlara pek tutkundurlar. Fakat kimse ölümün sırrına sahip değil. Bir sır yok. Bu bir sır değil ve işte ölüm bu bakımdan bir gizemdir. Yani bu masumiyet gizemi gibi apaçık, gün gibi ortada bir gizemdir. Saydamlık içinde, bizzat varoluş olgusu içinde var olan bir gizemdir. En gizemli olanın gecenin zifiri karanlığı, değil öğle vaktinin aydınlığı olduğu söylenir mesela, o vakitte her şey kendi apaçıklığı içinde sergilenir, bizzat şeylerin var olması olgusu örtüsünden soyunarak çıplak kalır. Orada oldukları gerçeği, sır düşüncesini uyandıran geceden daha gizemlidir. Bir sır keşfedilir, bir gizem kendini açığa vurur ama onu keşfetmek mümkün değildir.

Ölümü Düşünmek

Gözlere sahip olmak, görmek demektir ama aynı zamanda sadece görmek demektir. Görüşün bir erimi, kısıtlı bir alanı vardır. Ufkun ötesinde görünmeyen şeyler vardır. Sonuç olarak, göz sadece bir görme aracı değil aynı zamanda görmeye bir engeldir de... Ölüm için de aynı şey geçerli. Ölüm, sadece yaşamayı engellemekle, hayatı sınırlamakla ve günün birinde onu kısa kesmekle kalmaz, aynı zamanda insanın ölüm olmaksızın bir insan olamayacağını, büyük hayatlar yaratanın, onlara bu şevki, heyecan ve gücü verenin ölümün bu gizli varlığı olduğunu da anlarız. Bu durumda denilebilir ki ölmeyen, yaşamaz da. Ben yine de neysem/kimsem o olmayı tercih ederim, birkaç on yıla mahkum, ama nihayetinde yaşamış olmayı...

Gizem ve sırrı birbirinden ayırmak gerekir. Ölümün bir gizemi var, ama bu gizemin özelliği, atom bombasının, felsefe taşının, Stradivarius kemanlarının vs. bir sırrının olması türünden bir sır olmamasıdır. İnsanlar bu tip sırlara pek tutkundurlar. Fakat kimse ölümün sırrına sahip değil. Bir sır yok. Bu bir sır değil ve işte ölüm bu bakımdan bir gizemdir. Yani bu masumiyet gizemi gibi apaçık, gün gibi ortada bir gizemdir. Saydamlık içinde, bizzat varoluş olgusu içinde var olan bir gizemdir. En gizemli olanın gecenin zifiri karanlığı, değil öğle vaktinin aydınlığı olduğu söylenir mesela, o vakitte her şey kendi apaçıklığı içinde sergilenir, bizzat şeylerin var olması olgusu örtüsünden soyunarak çıplak kalır. Orada oldukları gerçeği, sır düşüncesini uyandıran geceden daha gizemlidir. Bir sır keşfedilir, bir gizem kendini açığa vurur ama onu keşfetmek mümkün değildir.

Sürekli ölümü düşünüyorum

27 yaşında iki çocuk annesiyim kendimi iyi hissetmiyorum sürekli aklımda ölmek düşüncesi var. Hayatın bana çok ağır geldiğini düşünüyorum.

SORU Kızım babasını kaybettiği için okulunda çok geriledi. Herkesten çok utanıyor ve hiç çalışmak istemiyor.  Ne yapabilirim?

CEVAPAnne veya babayı kaybetme okul çağındaki çocuklarını erişkinlerden daha çok etkiler. Bu yaşlardaki çocuklar ölüm olgusunu anlar. Tepkiler daha çok üzüntü, sıkıntı, çaresizlik, dikkat dağınıklığı, uyku ve iştah bozuklukları, isteksizlik, içe kapanma, yas gibi duygular ve belirtilerdir. Kimi zaman yas uzayabilir ve depresyon ortaya çıkabilir. Kaybedilen kişiyle çocuğun arasındaki bağ veya ilişki ne kadar güçlüyse, tepkiler de o kadar belirgin olur.  Normalde utanma duygusu beklenmeyen bir belirtidir. Durum çocuğa açık ve basit biçimde anlatılmalı, yanında olunduğu hissettirilmeli, duygularını açıklamasına ve yaşamasına fırsat verilmelidir.

SORU Yirmi yedi yaşında iki çocuk annesiyim, kendimi iyi hissetmiyorum. Sürekli aklımda ölmek düşüncesi var. Hayatın bana çok ağır geldiğini düşünüyorum, sanki omuzlarımda gittikçe ağırlaşan bir yükmüş gibi. Eşim de bu halimden anlamıyor, her insanda dönem dönem böyle şeyler olur deyip geçiştiriyor.  Hiçbir şeyden zevk almıyorum.

CEVAP Zaman zaman herkesin sıkıntı yaşayabileceği yanlış olmamakla birlikte, burada belirtilen durum bundan daha ileri boyutlardadır. Bir kişinin yaşamdan zevk almaması, yaşamın yük gibi gelmesi, kendini iyi hissetmemesi, ölüm düşüncesi daha çok depresyonda görülen belirtilerdir. Bu belirtilere gerçekten yaşamdaki yüklerin çok ve ağır olması da neden olabilir, kişi tükenmişlik hisseder. Ölüm düşüncesi de olduğu için zaman geçirmeden bir ruh hekimiyle görüşmek gerekir.

SORU Sınavlarda bildiğim sorularda işlem hataları yapıyorum ve en önemlisi ise cevap kağıdına yanlış işaretlemem. Ben bunu bir sınavda değil, 16 sınavda yaptım. Bu ciddi bir problem, ne yapacağım?

CEVAP Belirtilen durum tipik bir dikkat dağınıklığı/eksikliğinin göstergesidir. Kimi zaman acelecilikten de böyle hatalar yapılabilir. Böyle bir durumda yedi yaşından önce dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun (DEHB) olup olmadığı, zaman içinde nasıl bir gelişme gösterdiği, ayrıntılı olarak şimdiki belirtilerin neler olduğu bilinmelidir. DEHB belirtilerinden özellikle dikkat eksikliği genel olarak erişkin yaşamda da sürebilmektedir. Erişkin DEHB'de bu belirtiler görülebilir. Bunun dışında kronik depresyon gibi bozukluklar da gözden geçirilmelidir. Bir ruh hekimiyle görüşülmesi uygun olur.

SÜREKLİ ÖLÜMÜ DÜŞÜNÜYORUM

BEN ÇOCUK BAKMAK ZORUNDA MIYIM

ERKEK ARKADAŞIM OLUNCA MİDEM BULANIYOR

SÜREKLİ ALDATILDIĞIMI DÜŞÜNÜYORUM

KENDİM OLDUĞUM GİBİ DAVRANAMIYORUM

KENDİMİ SÜREKLİ HUZURSUZ HİSSEDİYORUM

İKİNCİ EVLİLİĞİMİ YAPTIM AMA...

UYURKEN YAŞADIKLARIMI ANLATIYORUM

SEVGİLİMİN AİLESİ BENİ İSTEMİYOR

UYKUYA DOYAMIYORUMANNEM SİNİRLİ VE STRESLİ

YAŞIM ÇOK GENÇ AMA ÇOK UNUTKANIM

KOKU TAKINTIM VAR

YÜKSEKLİK KORKUM VAR

HAYAT NEDEN BOŞ GELİR İNSANA

ERGENLİKTEKİ KARDEŞİME NASIL DAVRANMALIYIM

#

DİĞER SORU VE CEVAPLARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...3. BÖLÜM

DİĞER SORU VE CEVAPLARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...2. BÖLÜM

DİĞER SORU VE CEVAPLARI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...1. BÖLÜM


Güncellenme Tarihi:01 Kasım 2021Yayınlanma Tarihi:07 Ocak 2013

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır