özyener sitesi / One moment, please

Özyener Sitesi

özyener sitesi

kaynağı değiştir]

Yener, bir dönem gey ikonu olarak anılsa da sonraki yıllarda LGBT konularındaki sessizliği ve eşcinsellere hakaret eden kişilerle çalışması yüzünden eleştirildi.

Hande Yener, 'lerin sonunda bir dönem Türkiye'de gey ikonu olarak anıldı ancak 'ların sonunda LGBT hareketi ile ilişkisindeki samimiyeti sorgulandı. 'de Nasıl Delirdim? çıktıktan sonra Yener'e geylerin kendisini çok sevdiğiyle ilgili sorular yöneltildi. Şarkıcı, "Ben onların çok iyi birer müzik dinleyicisi olduklarını düşünüyorum. Onlar ağır eleştirseler de haklı eleştirirler, beğenileri de çok doğru yöndedir. Çünkü doğru dinliyorlar, iyi müzikten anlıyorlar. Bir müzisyen gibi hissediyorlar." sözleriyle geyler hakkındaki düşüncelerini açıkladı, ayrıca geylerle arasında "güzel bir bağ" olduğunu söyledi.[63][] Aynı yıl Kaos GL tarafından yapılan bir anketle Türkiye'nin gey ikonu seçildi. Derginin editörü Uğur Yüksel, Yener'in gey ikonu olarak seçilmesinde eşcinselleri sevdiğini açıklamasının etkili olduğunu bildirdi.[] yılında şarkıcı, Türkiye'nin Avrupa Birliği üyelik sürecini tamamlaması için siyasetçileri eşcinsellerin sorunlarını çözmeye davet etti.[] Ayrıca o dönem en çok gey barlara gittiğini belirtti.[] Türkiye'de eşcinselliği konu alan Kraliçe Fabrika'da () filminde gey ikonu rolünde konuk oyuncu olarak yer aldı, filmdeki bir geyin rüyasına girerek onunla konuştu.[][]

yılında İstanbul Onur Yürüyüşü'ne katıldı ve Türkiye'deki eşcinsellerin haklarıyla ilgili şöyle bir açıklama yaptı: "Türkiye'deki eşcinsellere değer verildiğini sanmıyorum. Eşcinseller yokmuş gibi davranılıyor. Bu da çok üzücü bir durum. Onların da hakları var. Herkesin onların haklarını koruması gerekir."[][]Gmag dergisinden Emir Akgün, şarkıcının yürüyüşe katılımının "kimileri için akıllıca bir reklam, kimileri için ise oldukça samimi ve olması gereken" olarak değerlendirildiğini belirtti.[] Müzisyen Bedük, "İkon dediğiniz şey öyle bir anda veya bir albümle olmaz. Zaman içinde tabular yıkmış, taşlar oynatmış ve o komünite için ekstra bir şey yapmış olması gerekir bence. George Michael olabilir, Madonna olabilir, Zeki Müren olabilir ama Hande değil." şeklinde bir açıklama yaparak Yener'in gey ikonu olamayacağını söyledi.[]Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü, konuyla ilgili bir açıklamasında İstanbul Onur Yürüyüşü sonrasında Yener'in "gey savunuculuğundan emekliye ayrıldığını" belirtti.[]

Yener'in LGBT hareketiyle ilişkisi ve bu ilişkinin sorgulaması 'de tekrar gündeme geldi. Şarkıcının aynı yıl çıkan ilk İngilizce şarkısı "Love Always Wins"in adının 'te ABD'de eşcinsel evliliğin tanınması sürecinde kullanılan "Love Wins" (Türkçe: Aşk Kazanır) sloganıyla aynı olması, Yener'in geçmişteki açıklamalarını tekrar gündeme getirerek LGBT konularında on yıldır sessiz kalması yüzünden eleştirilmesine yol açtı.[] Şarkının yazarı Mert Ekren'in eşcinsellerden nefret ettiğini açıklaması karşısında Yener'in Ekren ile çalışmayı sürdürmesi şarkıcıya yönelik tepkileri artırdı. Hürriyet'ten Onur Baştürk, şarkının adının Türkiye dışında LGBT hareketi aracılığıyla Yener'i tanıtmak için seçildiği eleştirilerini kastederek "İşine gelince 'aşk kazandı'. Gönderme yapılan yer belli. Kimse aptal değil." yorumunu yaptı.[]Milliyet'ten Asu Maro ise "[Şarkının adının] tesadüfen seçildiğine inanmak çok zor, belli ki hâlâ Yener’in eski [gey] 'ikon'luğuna güveniliyor." diye yazdı.[]

Şarkıcı aynı dönemde İntizar'ın lezbiyen ilişki görüntülerinin izinsizce internete sızdırılması sonrasında da LGBT hareketinden eleştiri oklarının hedefi oldu. İntizar'ın ve Yener'in yapım şirketi olan Poll Production, görüntülerin sızmasının hemen ardından İntizar ile sözleşmesini feshetti. Yener bu fesihte yapım şirketine destek verince hem yapım şirketi sahibi Polat Yağcı hem de şarkıcı, homofobik olduklarına dair tepkilerle karşılaştı. Şirket ve Yener gelen tepkiler üzerine ayrı ayrı açıklamalar yaparak sözleşme feshinin cinsel yönelim ile değil güven ilişkisiyle ilgili olduğunu savundu.[][] Mayıs 'da Demet Akalın ile Yener'in kavgalarının izleneceği ve LGBT kitlesinden drag queenlerin de yer alacağı bir parti, Yener'in adının partide izinsiz kullanılması sebebiyle çekilen bir ihtarname sonucunda iptal edildi. Şarkıcı yaptığı bir açıklamada partinin kendisinin değil isim haklarıyla ilgili sözleşmesi gereği yapım şirketinin uyarısıyla iptal edildiğini belirterek "Her zaman LGBT'ye destek ve sevgi doluyum. [Bu konuda] sürekli haksızlığa ve iftiraya uğruyorum. Sizi sevdiğimi bilmenizi istiyorum, gerisi yalan." diye bir açıklama yaptı.[]

Hayırseverlik[değiştir kaynağı değiştir]

Gey ikonluğu[değiştir kaynağı değiştir]

"Müzik yapamayacağımı düşünüyordum. O yüzden yuva kurayım dedim. Evliliğim için bir buhran geçirmeye başladım. Ben niye mutsuzum diye bir soru sormaya başladım kendime. Mağazada çalışmayı seviyordum ama enerjimi kesmiyordu hiçbir şey. Ben daha fazla şey yapmalıyım, bu enerji bende böyle kalmamalı diye hep huzursuz oluyordum. Eve döndüğüm zaman mutsuz bir insan olmaya başladım. O zamanki eşimle, oğlumun babasıyla, konuştum. Normal karşıladı, 'yap' dedi."

Yener'in üne kavuşmadan önceki durumu hakkında söyledikleri.[1]

Makbule Hande Özyener, 12 Ocak 'te İstanbul'un Kadıköy ilçesinde Bahariyeli bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi.[2][3][4] Yıldız Yazıcı ile Erol Özyener ( - 30 Aralık ) çiftinin iki kız çocuğundan küçük olanıydı ve ablasıyla arasında beş yaş fark vardı.[2][5] Adlarından biri olan Makbule, aynı zamanda babaannesinin adıydı.[6] Ekonomik açıdan orta hâlli bir ailesi vardı. Annesi Yıldız ev kadınıydı, babası Erol ise bir dönem profesyonel olarak futbolculuk yapmış ve Ford Otosan'da çalışmıştı.[7][8]Erenköy'de büyüyen Hande'nin şarkıcı olma isteği çocukken başladı, ortaokuldan sonra konservatuvara gitmeyi çok istedi; ancak ailesinin buna izin vermemesiyle Erenköy Kız Lisesi'ne başladı. Liseyi ikinci sınıfta bıraktı, lisedeki durumundan "Vatandaşlık dersi öğretmeni bana kafayı takmıştı, üstüne bir de edebiyattan çaktım, imtihanlara bile girmedim. Müzik notlarım hep 10'du." sözleriyle bahsetti.[2] Babasının alkole olan düşkünlüğü yüzünden anne ve babasının kendisi 17 yaşındayken boşandığını belirten Yener, "büyük acılar çektiğini" ifade etti. Gümrük komisyoncusu Uğur Kulaçoğlu ile 'da Fatih'te evlendi.[9][10][11] Aynı yıl Ekim'de oğlu Çağın doğdu.[12][13] Erken yaşta evlenmesi yüzünden yaşı ilerledikçe eşi Uğur ile çeşitli konularda çatışmaya başladı. Bu yüzden 'te eşinden boşandı.[11]

Bu dönemde şan hocası Erdem Siyavuşgil'e gitti ve ondan solist olabilme yeteneğinin olduğunu duydu. Bunun üzerine hep örnek aldığı Sezen Aksu'ya ulaşma çabalarını artırarak şan dersi almaya başladı. Suadiye'deki Mudo mağazasında tezgâhtarlık yaparken buradan ayrılarak ünlü sanatçıların sık sık uğradığını bildiği Ali AltaModa mağazasında, "buraya gelen ünlülere sesini dinleterek Aksu'ya ulaşmak" amacıyla çalışmaya başladı. Aksu'nun telefon numarasını bularak her gün geri vokallik için bir not bıraktı ancak yine de Aksu'yla iletişime geçemedi. Nilüfer, Şehrazat ve Sertab Erener dahil olmak üzere çalıştığı mağazaya gelen birçok şarkıcı, kendisinin Aksu'ya ulaşma isteğini cevapsız bıraktı. Hande'nin şarkıcı olma konusunda umudunu kestiği bir dönemde mağazaya gelen Hülya Avşar, onu dinleyerek Aksu'dan bir randevu alacağını söyledi. Nisan 'te Avşar aracılığıyla Aksu ile görüşen Hande, bu görüşmede "Yalnızlık Senfonisi" ve "Oyun Bitti" şarkılarını seslendirdi. Aksu'nun beğenisini kazanınca onun yanında çalışmaya başladı ve toplamda şarkıcıya iki yıl geri vokallik ve asistanlık yaptı.[1][2] Ayrıca 'te Cem Özer'in sunduğu Laf Lafı Açıyor programında orkestra solisti olarak televizyona çıktı.[14] Barlarda çalışmak için Aksu'nun yanından ayrılarak birkaç yıl Türkiye'nin çeşitli yerlerinde sahneye çıktı. Albüm hazırlamak isteyince tekrar Aksu'nun yanına dönerek albüm çalışmalarına başladı. Aksu'nun tavsiyesi üzerine DMC ile anlaşma imzaladı.[15]

Senden İbaret ve Sen Yoluna Ben Yoluma[değiştir kaynağı değiştir]

Eurovision Şarkı Yarışması sonrasında TRT komitesinin, yapımcı Erol Köse'yi arayarak Yener'in Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye adına yarışmaya sıcak bakıp bakmadığını sorduğu ve kendisinin yarışmaya katılmaya sıcak baktığı açıklandı.[63] Bir süre sonra TRT tarafından yapılan açıklamayla yarışma için kimseye teklif götürülmediği duyuruldu.[64] Bunun üzerine Yener'in yapımcısı Erol Köse yaptığı basın açıklamasında, TRT yapımcılarından şarkıcının Eurovision'a katılması için ön teklif aldığını fakat aceleci davranılarak katılım açıklaması erkenden yapıldığı için TRT'den yalanlama geldiğini söyledi. Köse, bu durumdan sonra Eurovision için yapılan gayriresmî teklifi reddetmiş olduklarını ekledi.[65]

Mayıs 'de Hande Yener'in beşinci stüdyo albümü Nasıl Delirdim? satışa sunuldu. Şarkıcı daha çıkmadan 72 bin ön sipariş alan bu albümle birlikte elektronik müzik tarzına geçiş yaptı.[66] Poptan elektroniğe yaptığı geçiş bazı olumsuz eleştiriler topladı.[67][68] Eleştirilere "Herkesi memnun etmek çok zor, hatta mümkün değil. Herkesi memnun edecek bir iş yapmak doğru da değil. Öncelikle kendinizi memnun etmeniz ve müzik kalitenizi konuşturmanız lazım. Anında üretilip tüketilen bir şey yapmak bana pek cazip gelmiyor." şeklinde bir cevap verdi.[67] Müzik sitesi Gerçek Pop albüme 5 üzerinden 5 notunu verdi, müzik eleştirmenleri albüm için olumlu eleştirilerini sundular.[69][70] Sezen Aksu tarafından yazılıp bestelenen "Kibir (Yanmam Lazım)" şarkısı albümün çıkış şarkısı ve ilk klibi oldu. Ardından Yener'in o sıralar sevgilisi olan Kadir Doğulu için yazıp klibinde Doğulu'nun da yer aldığı "Romeo" şarkısına da klip çekildi.[63] Bu iki şarkı liste başarıları yakalayarak birer hit oldu.[71][72]Nasıl Delirdim?, önceki iki Hande Yener stüdyo albümü gibi NTV tarafından 'lerin en iyi Türkçe albümlerinden biri olarak gösterildi.[61] İstanbul FM, düzenlediği ödüllerde En İyi Pop Kadın Albüm kategorisinde albümü ödüllendirdi.[39] Şarkıcı, Ağustos 'ye gelindiğinde Kadir Doğulu ile nişanlandı.[73]

yılında Yener, yaptığı "bakkal müziği" tanımlaması yüzünden çeşitli şarkıcılarla tartışmalar içine girdi ve mahkemelik oldu. Bunlardan Demet Akalın ile başlayan tartışması ilerleyen yıllarda magazin gündemini sıkça meşgul etti. Yener'in o sıralar popülerliği artmakta olan Akalın ile kıyaslanması üzerine "Ben Batı müziği yapıyorum, bu yüzden fantezi müzikle uğraşanlarla zaten rakip olamam. Demet'in yaptığı iş tarzım değil." cümlelerini kurması tartışmayı başladı. Akalın'ın "Beni beğenmiyorsa neden benim yetişemediğim işlere gidiyor. Yoğunluktan dolayı yetişemediğim ya da kabul etmediğim işleri kendisi kaptı." şeklinde cevap vermesiyle tartışma ilerleyerek devam etti.[74] Yener, kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle Akalın'a ₺50 bin tutarında tazminat davası açtı ancak mahkeme sözlerin hakaret içermediğine karar verdi.[75] Akalın, ilerleyen süreçte yaptıkları tartışmalar yüzünden Yener'e açtığı davalardan birini kazanmasıyla Yener'den ₺10 bin tazminat aldı.[76] Aynı sıralarda Serdar Ortaç'ın "Ne Hande, ne Mustafa [Sandal]! Yazın en iyisi Bengü." şeklinde bir açıklama yapması üzerine Yener, "Ne ticari, ne de anlaşılmayacak bir müzik yapıyorum. Bakkal tarzı müzik yapanlarla kıyaslanmak istemiyorum." sözlerini söyledi.[77] Yener'in kalitesiz bulduğu şarkıları tanımalamak için kullandığı bakkal müziği tanımına Akalın, Bengü ve Ortaç dahil çeşitli kişilerden tepkiler geldi.[78][79][80] Bengü, Yener'in açıklamalarını yanlış buldu ve "En popüler şarkılar kendi tabiri ile bakkalsa, en bakkal şarkıları kendisi söylemiştir." cevabını verdi.[81] İstanbul Bakkallar Odası da Yener'e tepki gösterdi ancak şarkıcı, yaptığı tanımlamanın müzikle ilgili olduğunu ve bakkalları aşağılama amacı gütmediğini söyledi.[82] Bakkal müziği tartışmaları büyürken Ortaç'ın bir konserde "Romeo" şarkısı ve sözleriyle dalga geçmesi üzerine Yener, "Serdar kendine bir Romeo bulsun." şeklinde bir açıklama yaptı. Bu sözlerle kendisine "gey-eşcinsel denmek ve böylece kişilik onurunun zedelenmek istediğini" belirten Ortaç, Yener'e açtığı dava sonucunda haklı bulunarak ₺3 bin tazminat kazandı.[83]Hürriyet, bakkal müziği tanımlamasını 'nin özlü sözleri arasına koyarken[84]Habertürk'ten Sırma Karasu ise tartışmayı Türk pop müziğinin kırılma noktalarından biri olarak gördü ve şunları söyledi: "Yerli popta klişenin biraz dışında işler yapılabiliyorsa sebebi Yener'in 'de çıkardığı Nasıl Delirdim? albümü ve başlattığı 'bakkal müziği' polemiği sayesindedir demek abartı olmaz. Diğer müzisyen ve şarkıcılar, yerli elektroniğin bir kitlesi olduğunu Yener’in cesareti sayesinde gördüler."[85] İlerleyen yıllarda Erol Köse, ününün artması için Bengü'yü tartışmalara kendisinin dahil ettiğini ve bakkal müziği tartışmanın bazı kısımlarını kendisinin planladığını itiraf etti.[86]

'in başında Hande Yener, Kemal Doğulu'nun "1 Yerde" single'ının yapımcılığını üstlenip şarkıda Doğulu'ya eşlik etti ve Nasıl Delirdim?'in son klibi "Yalan Olmasın"ı yayımladı.[87] Ayrıca Show TV'de yayınlanan magazin programı Pazar Keyfi'nin bir bölümünü sundu.[88] Mayıs 'de altıncı stüdyo albümü Hipnoz'u Erol Köse Production etiketiyle yayımladı. Albüm 40 bin kopya sattı.[89] Aynı sıralarda Kadir Doğulu ile birlikte adını Türkçe Pop Alternatifi sözcüklerinin baş harflerinden alan TPA Production adlı yapım şirketini kurdu.[90]Hipnoz albümündeki şarkıların neredeyse tamamının sözlerini kendisi yazdı. Müzik eleştirmenleri, albüme olumlu ve olumsuz karışık eleştiriler sunarak albümün şarkıcının poptan uzaklaştıkça üstüne gelen piyasaya bir tepki olarak doğduğunu yazdı.[91] Albümle aynı adı taşıyan çıkış şarkısı, Billboard Türkiye'nin derlediği Türkçe Top 20'de 10 numaraya kadar yükseldi.[92] Şarkının klibi yayımlandıktan sonra, Türkiye televizyonlarında gösteriminin RTÜK tarafından yasaklandığına dair haberler çıktı.[93] Yener, haberlerin doğru olmadığını, klibinin yasaklanmadığını belirtti ve haberleri komplo olarak nitelendirdi.[94] Ancak yine de çıkan haberlerden sonra müzik kanalları klibi göstermeyi durdurdu.[95] İlerleyen tarihlerde, RTÜK'ten alınan bir belge ile klibe yayın yasağı uygulanmadığı ortaya çıktı.[96] Bu süreç öncesinde ve sonrasında Yener'in yapım şirketine karşı olan enerjisi düştü ve şirketten ayrılmak istedi. Yaşanan anlaşmazlıklar sonucunda şirketle olan albüm sözleşmesini tazminat ödeyerek feshetti, böylece Erol Köse Production'dan tartışmalı bir biçimde ayrıldı.[97][98]

1 Kasım 'de Hande Yener, Avrupa Müzik ile iki albümlük bir sözleşme imzaladı.[99] Mart 'da, yedinci stüdyo albümü Hayrola?'yı bu şirket aracılığıyla yayımladı. Yedi şarkının sözlerini tek başına yazdığı albümde yorumculuk tarzını değiştirdi ve sesinin kulağa daha insan tonunda geldiğini ifade etti.[]Teoman, "Arsız" şarkısında kendisine eşlik etti. Müzik eleştirmenleri albümü kaliteli bir elektronik müzik albümü olarak değerlendirdi, Hipnoz'dan daha başarılı buldu ancak "Romeo" hiti kadar başarılı olabilecek bir şarkıya sahip olmadığınını belirtti.[] MÜ-YAP verilerine göre albüm Haziran 'a kadar 37 bin kopya sattı.[]Albüme adını veren çıkış şarkısı, Türkiye Resmî Listesi'nde üç numaraya kadar yükseldi ve klibi Kemal Doğulu tarafından yönetilerek gösterime girdi.[] Albümün ikinci klibinin çekilmesi, Yener ve Avrupa Müzik arasında sorunlar çıkmasına sebep oldu. Yener, albüme ikinci klibin çekilmediği gerekçesiyle şirkete ihtarname çekti ve sözleşmesini tek taraflı olarak feshetti.[] Şarkıcının sözleşmeyi feshetmesi üzerine Avrupa Müzik tarafından kendisine $10 bin maddi ve ₺50 bin manevi tazminat davası açıldı.[99] Dava sonucunda mahkeme, Yener'in şirketten aldığı ₺20 bin tutarındaki parayı faiziyle birlikte ödemesine karar verdi.[] sonlarında Yener, kendisine domuz gribi teşhisi konduğunu, hatta yaşadığı ölüm korkusu yüzünden geriye bırakmak için bir şarkı hazırladığını ancak durumunun iyiye gittiğini duyurdu.[] yılbaşına özel NTV'de Müslüm Gürses ile birlikte sahne alarak "Sorma Ne Haldeyim"i seslendirdi.[]

Hande'ye Neler Oluyor?, Teşekkürler ve Kraliçe[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır