oruçlu iken siddetli bas agrisi / Ramazan'da baş ağrısını tetikleyen 5 faktör - Sağlık Haberleri

Oruçlu Iken Siddetli Bas Agrisi

oruçlu iken siddetli bas agrisi

Oruçluyken artan baş ağrısı için ne yapılmalı? Baş ağrısını önleyen besinler nelerdir?

Oruçluyken artan baş ağrısı için ne yapılmalı? Baş ağrısını önleyen besinler nelerdir?

Ramazan ayında yaşanan en sık rahatsızlıklardan biri baş ağrısıdır. Tüm vücudun yaşamsal fonksiyonlarını olumsuz etkileyen baş ağrısı uzun süreli tutulan oruçta yaşandığında ise şiddeti biraz daha fazla hissedilir. Çünkü herhangi bir ilaç ya da besin tüketilemez. Oruçluyken artan baş ağrısı için ne yapılmalı? Baş ağrısı ağrısını önleyen besinler nelerdir?

Ramazan ayında vücudun yaklaşık 11 aylık beslenme ve uyku düzeni aniden değişir. Aslında vücudun dinlenme süreci olan Ramazan ayında sağlıksız beslenme ve yeterince uyku alınmadığında ortaya çeşitli sağlık sorunları çıkabilir. Bunlardan biri de baş ağrısıdır. Açlık ve susuzluk sürecine alışmaya çalışan sinir sistemi ani gerilmelerle vücutta kasılmalara yol açar. Özellikle çalışanlarda bu durum daha sık görülür. Erken saatte başlayan mesai ve uzun süreli çalışma temposu bu riski artırır. Ancak bu sorunun önüne geçilebilir. Oruç süresinde herhangi ilaç ya da besin alınmadan bu durum önlenebilir. 

Oruç tutarken nasıl enerjik olunur? Vücudun enerjisini yükselten besinlerİLİŞKİLİ HABEROruç tutarken nasıl enerjik olunur? Vücudun enerjisini yükselten besinler

ORUÇLUYKEN ARTAN BAŞ AĞRISI İÇİN NE YAPMALI? 

  • Değişin vücut ısısı sinüs yollarının kasılmasına yol açar. Buna uzun süreli susuzlukta eklenince baş ağırsı ortaya çıkar. Ancak bu durum yaşanmadan her saat başı temiz hava alarak ortalama 13 dakika boyunca temiz havada dinlenmek bu durumun yaşanmasının önüne geçer.

temiz hava almak baş ağrısını azaltır

temiz hava almak baş ağrısını azaltır

  • Açlık ya da susuzluğun etkisiyle vücut enerji depolarına yönelirken sinir sisteminde kitlenmeler oluşur. Bu da kan akışını olumsuz etkiler. Beyne yeteri kan gitmediğinde özellikle ön loblarında ağırlar oluşur. Yaşanan bu sorun kişinin kafasını kaldırmaması durumuna getirir. En basit yoluysa soğuk komprestir. Soğuk su torbası ya da buz kütleleri ya alın kısmına ya da enseye konulabilir. Ani soğuk etkisiyle kan akışında değişim meydana gelir. Bununla beraber belli bir müddet uzanmakta da fayda var.

soğuk su torbası baş ağrısına iyi gelir

soğuk su torbası baş ağrısına iyi gelir

  • Nane ve çay ağacı yağı da baş ağrısı için oldukça etkilidir. Kan akışı noktaları olan ayak ve el bilekleri bunun yanı sıra enseye bu yağlardan masaj yaparak sürün. Aşırıya kaçamadan bir kaç dakika bu yağları da koklayabilirsiniz. Güçlü çözelti maddeleri içerdiğinden koku sayesinde alınan etkide sinirler uyarılır. Dolaşım kolaylaşır. 

Ramazanda mide hastaları ne yapmalı? Ramazanda mide hastaları neler tüketmeli?İLİŞKİLİ HABERRamazanda mide hastaları ne yapmalı? Ramazanda mide hastaları neler tüketmeli?

baş ağrısına iyi gelen nane ve çay ağacı yağıdır

baş ağrısına iyi gelen nane ve çay ağacı yağıdır

  • Özellikle öğlen saatlerinde ortalama yarım saat 1 saat uyumakta baş ağrısını dindirebilir. 

kahve baş ağrısının yaşanmasını önler

kahve baş ağrısının yaşanmasını önler

BAŞ AĞRISINI ÖNLEYEN BESİNLER NELERDİR?

Migren ve sinüzite bağlı gelişebilecek baş ağrısı için mutlaka uzmanların tavsiye ettiği doğrultuda ilaçlar alınmalı bunun yanı sıra oruçluyken baş ağrısının yaşanmaması için iftar ve sahur arasın ayrıca sahurda bazı besinler tüketilmeli. Örneğin iftar ve sahur arasında baş ağrısı şikayetini azaltmak için şekersiz bir Türk kahvesi ya da limonlu çay içiniz. Sahurda yoğurt ve peynir gibi besinler tüketin. Karbonhidratın fazla olduğu besinlerden kesinlikle uzak durun. Özellikle poğaça, patates kızarması Sahurda bol bol limonlu yeşillik tüketin. İftar ve Sahur arası 2,5 litrelik su tüketimine dikkat edin. Bunun yanı sıra elma veya elma çayı da tercih edebilir.

Oruçluyken Baş Ağrısı Neden Olur, Nasıl Geçer?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır.Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.

Oruç tutarken başınız ağrıyorsa sebebi bu olabilir!

Oruç tutarken sık sık baş ağrısıyla karşılaşıyor olabilirsiniz. Peki, oruç tutarken ortaya çıkan bu bağ ağrılarının altında ne yatıyor? Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Okan Bölükbaşı konuyla ilgili detaylı bilgi verdi, önemli uyarılarda bulundu. 

İşte en sık görülme nedenleri

Kafein eksikliği

Ramazan öncesi yoğun kafein içeren gıda ya da içecek tüketenlerde genelde bir bağımlılık gelişmiştir. Oruçla bunun aniden kesilmesi, ilk günlerde baş ağrısına yol açar. Her gün, oruca başlarken içilecek sert bir kahvenin faydası olabilir.

Kan şekeri düşmesi (Hipoglisemi)

Oruca bağlı kan şekeri düşmesi, yaygın bir baş ağrısı tetikleyicisidir. Oruç öncesi bol şekerli gıda tüketimi, kan şekerinde önce ani bir yükselme, sonra da düşme yaratır. Bu da baş ağrısına sebep olur. Oruç öncesi düşük glisemik indeksli, şeker içeriği düşük olan bir diyet, baş ağrılarını önlemeye yardımcı olur. Düşük glisemik indeksli gıdalar, yağsız yoğurt, yulaf, elma suyu, üzüm olabilir.

Susuz kalmak

İnsan beyninin çoğunluğunu su oluşturur. Beyinde su miktarı azaldığında histamin salınımı artar. Beyin, su eksikliğine dayanabilmek için su kısıtlamasına gider ve uzun süren susuzluk durumuna karşı tedbir almaya çalışır. Bu amaçla salınan histamin ise ağrı ve yorgunluk hissine yol açar. Oruç öncesi bol sıvı alımı, histamin salınımını azaltabilir.

Uyku düzeninin bozulması

Ramazanda alışılmış uyku ritminin bozulması, gün boyu halsizlik ve baş ağrılarına neden olabilir. Bu nedenle oruç tutan kişinin yeterli uyku alımına dikkat etmesi gerekir.

HİPOGLİSEMİK BAŞ AĞRISINA DİKKAT!

Hipoglisemi, kan şekerinin 70 mg/dL’nin altına inmesi ile oluşan kan şekeri düşüklüğü tablosudur. Beyin sadece glukoz kullanır ve bu gibi ani şeker düşmeleri öncelikle beyni etkiler. Temel belirtileri, güçsüzlük, sersemlik, dikkat eksikliği, terleme, bulanık görme, dış çevreyi değerlendirme zorluğu, anlamsız konuşma, esneme, tatlı gıdalar için ani başlayan aşırı iştah ve giderek kötüleşen bilinç düzeyi bozulmalarıdır. Birçok kişi, hipogliseminin baş ağrılarını tetikleyebileceğini bilmemektedir. Hipoglisemin birinci nedeni açlıktır. Öğün atlamak, yetersiz beslenme, şeker tedavisinde kullanılan ilaçlar, böbrek yetmezliği ve sıtma ilaçları da başlıca hipoglisemik etkenlerdir. Karaciğer, böbrek yetmezliği ve anoreksi de hipoglisemiye neden olur. Hormon eksiklikleri, özellikle aç karna alkol alımı, aşırı şekerli öğünler hipoglisemiyi tetikleyebilir. Şeker hastalarında gerekenden fazla insülin alımı da sıklıkla kan şekeri düşmelerine yol açar. Eğer hemen düzeltilmez ise komaya kadar ilerleyen hayati bir tıbbi durum gelişir. Oruç, hipoglisemi nedenlerinden birisidir.

MİGRENE ÇEVİREBİLİR!

Hipoglisemi, migrene neden olabilir. Bazı migren hastaları, migren krizleri öncesinde tatlı gıdalara karşı ani ve aşırı bir iştah artışının olduğunu fark ederler. Hipogliseminin tetiklediği migren ağrılarında, tipik migren krizlerinde gördüğümüz bulantı, kusma, ışığa ve sese karşı duyarlılık artışı pek gözlenmez. Kan şekeri düşmesinin nedeni diyabet yani şeker hastalığı değil ise, kişinin düşük şekeri düzeltecek bir beslenme rejimine geçmesi gerekir. Bu diyet genellikle dengeli bir fibril-protein-yağ oranı içeren; az az ve sık sık beslenme biçimidir. Aşırı karbonhidrat alımı önerilmez.

DİYABET HASTALARI DİKKAT!

Oruç tutmayı düşünen şeker hastalarının mutlaka doktorları ile görüşmeleri gerekir. Yine de oruç tutmayı düşünüyorlar ise, ilaç saatleri, özel iftar ve sahur rejimi, alınması gerekli sıvı gıda türleri ve miktarları konusunda bilgilenmeleri gerekmektedir. Genel tıbbi öneri,şeker hastalarının oruç tutmaması yönündedir. Aç kalan bir şeker hastasında hipoglisemik şok riski, Ramazan boyunca 10 kat artmaktadır.

BU BELİRTİLER VARSA ORUCUNUZU SONLANDIRMANIZ GEREK!

Şeker hastaları için ne zaman orucun bozulması gerektiğini bilmek hayati önem taşır. Kan şekeri 70 mg/dL’nin altına düşüyorsa oruç hemen bozulmalıdır. Kan şekeri mg/dL’nin üzerine çıkarsa da oruç hemen sonlandırılmalıdır. İdrarınızın aşırı koyulaşması, ciddi susuz kalma işaretidir. Şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma da vücudun iyi olmadığını gösterir. Bu durumlarda da derhal oruç sonlandırılmalıdır. Dini makamlar, orucun insan hayatını tehdit edecek bir durumda sürdürülmemesi gerektiği konusunda hemfikirdir.

NE ZAMAN BİR UZMANA BAŞVURMALIYIZ?

Kişinin ısrarlı baş ağrılarının olması, ileri tıbbi değerlendirme gerektirir. Baş ağrılarına bakan uzman, yani nörolog, baş ağrılarının yukarıdaki nedenlerden birine bağlı olup olmadığı (sekonder baş ağrıları) ya da altta yatan birincil bir beyin hastalığı olasılıklarını araştırmalıdır. Tedavi buna göre düzenlenir. Eğer neden sekonder ise, kişinin bir süre için sahur da, düzenli ağrı kesici alması yararlı olabilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır