osman ünlü diş dolgusu / Vefat etmiş evliyadan yardım istemek caiz midir? Osman Ünlü Hocaefendi - Dailymotion Video

Osman Ünlü Diş Dolgusu

osman ünlü diş dolgusu

Diş dolgusu için, Maliki veya Şafii mezheplerini taklit etmek meşakkat değildir.

 

Sual: Hanefi mezhebindeki bir Müslümanın, diş dolgusu, kaplaması sebebiyle Maliki veya Şafii mezhebini taklit etmesi takva mı olmaktadır?

Cevap: Dişini kaplatmış veya doldurtmuş olanların gusülde, abdestte ve namaz kılarken Maliki veya Şafii mezhebini taklid etmeleri takva değildir. Mezhep taklidi fetva yoludur, kurtuluş çaresidir. “Dinde meşakkat yoktur, kolaylık vardır” gibi sözleri zındıklar, silah olarak kullanarak, birçok farzları terk etmektedir. Bu sözün doğrusu, Allahü teâlânın bütün emirlerini yapmak kolaydır, zor bir şey emretmemiştir, demektir. Yoksa, imanı zayıf olanların dediği gibi, nefse güç gelen şeyleri, Allahü teâlâ affeder, herkes kolayına geleni yapmalıdır, O rahimdir, hepsini kabul eder, demek değildir. Diş dolgusu veya kaplaması için, Maliki veya Şafii mezheplerini taklit etmek meşakkat değildir.

           ***

Sual: Diş diplerinde meydana gelen, dartr veya kefeki denilen şeyler, gusle mâni olur mu ve bunlar sebebiyle de mezhep taklidi gerekir mi?

Cevap: Dartr veya kefeki denilen ve dişlerin dibinde hasıl olan kireçlenmeler, salgılardan, kendiliklerinden hasıl oldukları için ve buna mâni olan çare, ilaç bulunmadığı için, bunların mevcut olmasında zaruret vardır. İzale, yok edilmesinde haraç olanlar, derideki çıbanın, yaranın üstündeki zar, kabuk gibi olup, altlarını yıkamak, dört mezhepte de lazım olmaz. Bunun için, başka mezhebi taklit lazım olmaz.

           ***

Sual: Cenaze ve bayram namazını kaçırma tehlikesi olan bir kimse, abdesti yoksa su varken teyemmüm yapabilir mi?

Cevap: Abdestsiz veya gusülsüz kimse, cenaze ve bayram namazlarını kaçırmamak için, su var iken bile, teyemmüm edebilir. Cuma namazını ve beş vakit namazdan herhangi birinin vaktini kaçırmak korkusu olsa bile, su varken, teyemmüm edemez. Gusül veya abdest alması lazımdır. Namaz vakti kaçarsa, kaza eder. Mesela, sabah güneş doğması yakın iken uyanan kimse, cünüp ise ve hayız ve nifastan kesilmiş ise, acele gusül eder. Güneş doğarsa, sabah namazını, kerahet vakti, namaz kılması mekruh olan vakit çıkınca, sünneti ile birlikte kaza eder.

           ***

Sual: Bir kimse, Allahü teâlâya, baba, Allah baba dese, bu kimsenin imanına bir zarar gelir mi?

Cevap: Allahü teâlâya, Baba, Allah baba diyen kimsenin imanı gider yani kâfir olur.

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

Hiçbir fıkıh âlimi, diş kaplatmaya, dolgu yaptırmaya zaruret dememiştir.

 

Sual: Diş dolgusu ve kaplaması gusle mani midir?

Cevap: Diş doldurtmanın caiz olduğunu söyleyenler, Sebil-ür-reşâd mecmuasında  senesindeki yazılı fetvayı ileri sürmektedirler. Bu derginin yazarlarından Manastırlı İsmail Hakkı, sinsi bir masondur. Bunlardan İzmirli İsmail Hakkı ise, mason Abduh'a aldananların başında gelmektedir. İttihatçıların gözlerine girerek medreselerde hoca olmuş ve Abduh'un reformcu fikirlerini yaymaya çalışmıştır. Zehirlediği talebesinden Ahmed Hamdi Akseki'nin Telfîk-ı mezâhib kitabına yazdıkları, onun içyüzünü göstermektedir.

İsmail Hakkı, dişleri altın tel ile bağlamanın caiz olup olmaması hakkında, fıkıh âlimlerinin bildirdiklerini yazmış, dişlerin gümüş yerine, altın tel ile bağlanmasının zaruret olduğundaki âlimlerin söz birliğini bildiren kitapları, mesela Siyer-i kebîr şerhini ileri sürerek, diş meselesi bir zarurettir demiştir. Halbuki, kendisine sorulan; dolgu veya kaplaması olan kimsenin gusül abdesti sahih olur mu sualidir. O ise, hileli cevap vermiştir. Bu hareketi, ilimde sahtekârlıktır. Ayrıca bu hileleri ile de iktifa etmemiş, İslâm âlimlerini kendine yalancı şahit göstermekten çekinmemiştir.

Diş kaplatmanın ve doldurtmanın zaruret olduğunu, Hanefî fıkıh âlimlerinden hiçbiri bildirmedi. Zaten fıkıh âlimleri zamanında diş kaplatmak, dolgu yaptırmak yoktu. Vesika olarak ileri sürdüğü Siyer-i kebîr şerhi tercümesinde, İmâm-ı Muhammed Şeybânî'nin, dişi düşen kimsenin, bunun yerine altından diş koymasına yahut altından tel ile dişleri bağlamasına caiz dediği yazılıdır. Diş kaplatmak yazılı değildir.

Sebîl-ür-reşâd mecmuası, İzmirli'nin yazısının derme-çatma, hileli olduğunu anlamış olacak ki, Mecmû'a-i Cedîde ismindeki fetva kitabının tarihli ikinci baskısındaki “Gusül caiz olur” fetvasını da vesika olarak eklemiştir. Halbuki, bu fetva, bu kitabın tarihli birinci baskısında yoktur. İkinci baskıya, ittihatçıların Şeyh-ül-islâmı Mûsâ Kâzım tarafından sokulmuştur. Sebîl-ür-reşâd mecmuası, bir reformcunun yazısını bir masonun yazısı ile ispata kalkışmıştır.

Hiçbir fıkıh âlimi, diş kaplatmaya, dolgu yaptırmaya zaruret dememiştir. Bunu yalnız mason olan din adamları ve dinde reformcular söylemekte ve yazmaktadırlar.

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır