pharmaton aç karnına içilirmi / One moment, please...

Pharmaton Aç Karnına Içilirmi

pharmaton aç karnına içilirmi

Tiroitte bunları sakın yapmayın

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Bu yazıyı, geçen hafta görüştüğüm bir hastanın tedavi yanlışlarını görünce yazmaya karar verdim. O hastanın neredeyse on yıldır tiroit yetmezliği vardı, buna rağmen hastalığı, özellikle tedavisi konusunda son derece yanlış bilgilere sahipti. Bana gelme nedeni de zaten bu yanlış ve noksanlıklardan kaynaklanan bazı sorunlardı.

TİROİT hastalıklarının en sık görüleni tiroit bezinin tembelliği, yani Hipotiroiti’dir. Özellikle son yıllarda Haşimato hastalığının daha sık görüldüğünü hipotiroitiye yakalananların bir hayli çoğaldığını biliyoruz. Hipotiroitinin tek nedeni Haşimato hastalığı değil, daha birçok nedeni var. Ama en sık karşılaşılanı bu olunca hipotiroiti denilince akla hemen Haşimato hastalığı geliyor.
Kimler risk altında
Hipotiroiti orta yaşlarda sık rastlanan bir sağlık sorunu. Kadınlarda erkeklerden daha çok görüldüğü de kesin!
Bununla birlikte çocuklar, hatta bebeklerde bile görülebiliyor, yaşlılarda görüldüğünde de hayret etmemek gerekiyor. Üstelik “yaşlandırmayı hızlandırdığı” için yaşlılar için önemli bir tehlike kabul ediliyor.
Tiroit hastalıklarına yakalanma bakımından bazıları daha şanssız. İsterseniz onları da bir hatırlatalım: Yeni doğum yapmış kadınlar, önceden guatrı olanlar, ailesinde tiroit hastalığı bulunanlar, elli yaş üzeri dönemdeki kadınlar en önemli adaylar. Ayrıca daha önceden tiroit hastalığı geçirmiş ya da tiroit bezi ameliyatı uygulanmış kişilerde de bu olasılık fazla. Şeker hastalarında, diğer bazı bağışıklık sistemi hastalıklarına önceden yakalanmış olanlarda, lityum ve benzeri ilaçları uzun süre kullananlarda, kolesterolü yüksek olanlarda tiroit yetmezliğine yakalanma ihtimali artıyor.
Belirtileri neler
Tedavi yanlışlarına girmeden önce tiroit bezinin yetersiz çalışması halinde ne gibi belirti ve problemlerin ortaya çıkacağını da kısaca gözden geçirelim.
Çünkü çoğumuzun aklına hala hipotiroiti denince kabızlık, ciltte kuruma, sarımsı soluk bir renk alma, ilerleyici kilo kazanımı veya kilo vermede zorlanma, ödem hali, ses kalınlaşması veya sertse kısılma, çatallanma, saç dökülmesi, kaşlarda dökülme, tırnaklarda kırılma, terlemede azalma gibi belirtiler gelir. Oysa sıradan bir “kolay yorulma” belirtisi özellikle ilerleyici bir bitkinliğe, enerji azlığına dönüşmüşse, unutkanlık sorunu giderek ilerlemeye başlamış, odaklanma güçlüğü ve düşünme hızında yavaşlamaya yol açmışsa, sabah yorgunlukları, anlamsız yere üşümeler varsa bunlar da ufuktaki bir hipertiroitinin ilk görüntüleri olabilir.

Kolesterole dikkat

ÖZELİKLE kadınlarda depresyon işaretleri olduğu zaman arka planda bir hipotirodinin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır. İnatçı ve gezici kas ve eklem ağrıları varsa, kas krampları, karıncalanma, uyuşma, el ve kollarda ağrı gibi sorunlar da başlamışsa hipotiroiti akla gelmeli. Ayrıca herhangi bir kan analizinde saptanan sürpriz kolesterol yükseklikleri de hipotiroitiden kaynaklanabilir. Ayrıca cinsel istekte azalma ve cinsel güç kaybı da hipotiroite işaret edebilir. Gebe kalma güçlüğü, adet düzensizlikleri gibi değişimlerde de hipotiroiti hatırlanmalıdır. Özetle hipotiroitinin oldukça farklı enteresan işaretleri olabilir.

İşte ‘Doğru’ sanılan yanlışlar

- ÇOĞU hasta, hâlâ tiroit bezi yetersizliğini ortadan kaldırmak için kullandığı tiroit hormonu hapları konusunda yanlış şeyler yapıyor, yanlış şeyler biliyor! Mesela bazıları bu ilaçların kilo aldırdığını düşünüyor. Oysa tiroit hormonlarını kullanmayan hipotiroiti hastaları kolay kilo alıyor.
- Bazı hastalar bu ilaçların tüylenmeye yol açtığını, hormon dengesini alt üst ettiğini zannediyorlar ki her ikisi de yanlıştır. Ayrıca bu ilaçların kemik erimesi problemi yaptığı da doğru değildir. Doz aşımı yapmazsanız böyle bir sorun ortaya çıkmaz. Önlem olarak yine de özellikle elli yaş üstündeyseniz kalsiyum desteği almanız mümkündür. Bu ilaçların hafızayı bozduğu kalbe zarar verdiği de doğru değildir.
- Bazı hastalar tiroit haplarını nasıl kullanacaklarını da bilmiyor. Mesela aç karna değil, tok karna alıyor. Oysa bu hapların sabah aç karna alınması lazım. En iyi sonuç yemekten yarım saat önce alındığında elde ediliyor. İstisnai olarak aç karna alınca midede rahatsızlık ortaya çıkıyorsa tok karna almak da mümkün ama prensip olarak aç karna almak lazım. Eğer sürekli olarak tok karna almak durumunda kalırsanız doktorunuzla bu noktayı mutlaka görüşmeniz gerekiyor. Çünkü çoğu zaman ilacın dozunu arttırmak mecburiyeti ortaya çıkıyor.
Rastgele kullanmayın
- Çok önemli bir nokta da şu: Bazı hanımlar ?hatta bazı diyet uzmanları- daha da önemlisi bazı doktorlar- bu ilaçları kilo vermek amacıyla kullanıyorlar. Eğer kilo problemi tiroit bezi tembelliğinden kaynaklanmamışsa ve vücudunuz yeteri kadar tiroit hormonu üretiyorsa tiorid haplarını rastgele kullanmak özellikle kilo vermek amacıyla suiistimal etmek çok ama çok tehlikelidir.
- Yeri gelmişken internetten veya el altından satılan bazı zayıflama ilaçlarının içine ?etiketinde beyan edilmeden, yani tüketiciyi aldatma pahasına- tiroit hormonu karıştırıldığı da biliniyor. Bu nedenle özellikle tiroit hormonu kullananların ?ama genelde herkesin- zayıflama haplarına ellerini bile sürmemelerini öneriyorum.
İlacı sakın kesmeyin
- Özellikle bazı vitamin üreticileri “metabolizma hızlandırıcı” haplar ürettiklerini iddia ederek kilo kaybı için çare arayanları yanlış bilgilendiriyorlar. Bu hapları iyilik olsun fayda sağlasın diye danışanlarına veren diyet uzmanları, egzersiz danışmanları beslenme merkezleri var. Bunların çoğunun içinde tiroit hormonu olmasa bile iyottan zengin yosun özleri, “kelp” ya da doğrudan “iyot” destekleri var. Bu ürünlerin kilo vermeye faydası olmadığı gibi tiroit metabolizmasını bozucu yan etkileri de olabiliyor. Ayrıca özellikle Haşimato hastalığına bağlı tiroit yetmezliğinde bırakın iyotlu haplar yutmayı, içinde iyot bulunan vitaminler bile tavsiye edilmiyor. Bilindiği gibi bu hastalara iyotlu tuz da önerilmiyor.
- Tiroit hastalarının sık yaptıkları hatalardan biri de tedaviye başlar başlamaz ortaya çıkabilecek ilaca bağlı sıradan bazı sorunları bilmedikleri ya da korktukları için fazlaca büyütmek ve ilacı tümüyle kesmektir. Bu ilaçları kullananlarda özellikle yeni başlayanlarda çarpıntı, uyku kaçması, göğüs ağrısı, sinirlilik, ayak krampları, ellerde titreme, nefes darlığı, baş ağrısı gibi yakınmalar ortaya çıkabilir. Geçici olarak saç dökülmesi, adet düzensizlikleri olabilir. Böyle durumlarda ilacı kesmek yerine doktorunuzla konuşmanız ve çözüm aramanız daha doğru olacaktır.

Sigaraya yaklaşmayın

- EĞER tiroit sorununuz varsa sigara içmeyiniz. Sigara içilen yerlerde oturmayınız. Herhangi bir ilaç kullanacağınızda doktorunuza bilgi veriniz. İçinde iyot bulunan hapları şurupları doktorunuzun izni olmadan asla içmeyiniz. Çarpıntıya yol açabilecek kafein zengini içecekleri (çay, kahve, kola) tercih etmeyiniz.
- İlacınızın dozunu değiştirmek gerekebileceğini aklınızdan çıkarmayınız ve çok özel bazı durumlar dışında hipotiroitinin ömrü boyu sürdüğünü ve hormonların çoğu zaman ömrü boyu kullanılması gerektiğini bir kenara not ediniz.

Haplarınızı akşam alın

- TİROİD haplarını başka ilaçlarla birlikte almak da doğru değil. Özellikle kalsiyum ve demir hapları demir içeren multivitamin tabletleri gastrit ülser tedavisinde kullanılan her türlü ilaç bu ilaçlarla birlikte kullanılmamalı. Bu ilaçlar gerekiyorsa diğer öğünlere bırakılmalı.
- Tiroit haplarını özellikle akşamları almamanızda yarar var. Uykunuz kaçabilir, çarpıntı yapabilir.
- Bu hapların doz değişikliğini de sadece doktorlar yapmalı. Doz ayarlaması için 6-12 aylık aralıklarla doktora gitmek TSH ve T3, T4 seviyelerine göre dozu yeniden belirlemek gerekiyor.
- Bu ilaçların farklı markalar adı altında satılanları aynı dozlarda olsalar bile değiştirmek de doğru değil. Aynı dozda olsalar bile farklı ürünlerin emilim ve biyolojik yararlanımları arasında farklar olabiliyor.
- Bazı hastaların ilaçları kendiliğinden bırakmaları da önemli bir sorun. Tiroit haplarına başlama kararını da doz ayarlama veya tedaviyi sonlandırma kararını da sadece doktorlar verebiliyor. İlacınızı sabah almayı unutursanız öğleden sonra bile alabilirsiniz. İlacı almayı bir-iki gün unuttuğunuzda da telaşa kapılmayın, aynı dozda almaya devam edin ve doktorunuza bilgi verin.

LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi

Yazarın Tüm Yazıları

Pharmaton Kapsül Multivitamin Takviye

Günlük hayatın stresi, koşturma, yoğun iş temposu ya da halsizlik sonucu sık sık hastalanıyorsanız bağışıklık sisteminizde bir hasar meydana gelmiş demektir. Hastalıkların tedavisinde ilk tercih her ne kadar ilaç kullanmak olsa da çoğu zaman vücut için ekstra bir takviyeye ihtiyaç duyulmaktadır.

Düzenli bir beslenme alışkanlığınız yoksa ve bünyenizin zayıf olduğu konusunda tedirgin oluyorsanız doktora gitmeden de sağlıklı ve zinde bir bedene kavuşabilirsiniz. Aynı zamanda değişen mevsim koşulları ve hava kirliliği gibi olumsuz koşullardan etkileniyorsanız düzenli olarak sağlayacağınız vitamin desteği ile hastalıklara kısa sürede veda edebilirsiniz.

Nasıl mı? Gelin hep birlikte Pharmaton vitamin ile tanışalım!

Takviye vitamin ve her türlü ilaç kullanımında doktorunuza danışmanızı önemle tavsiye eder, sağlıklı günler dileriz!

Pharmaton kapsül

Pharmaton Nedir?

  • Pharmaton, gün içerisinde ihtiyaç duyduğunuz vitamin ve mineral desteğini sağlayan bir gıda takviyesidir.
  • İçeriğindeki Ginseng G115 sayesinde multivitamin özelliği gösteren Pharmaton bağışıklık sisteminin düzenlenmesinde de oldukça etkilidir.
  • Aynı zamanda düzenli kullanılan bu takviye sayesinde enerjinizi artırabilir, yorgunluk ve halsizlik gibi durumları ortadan kaldırabilirsiniz.
  • Pharmaton faydaları kullananlar tarafından da dile getirilmektedir. Etkilerini en iyi şekilde anlamak için kullanıcı yorumlarına göz atmanızı tavsiye ederiz.

Hangi Vitamin Ne İşe Yarar? En Çok Hangi Besinde Var?

Pharmaton nedir

Pharmaton Faydaları Nelerdir?

Söz konusu vitaminler olduğunda elbette akla gelen ilk soru faydalarının ne yönde olacağıdır. Pharmaton kullanmaya karar verdiyseniz ve Pharmaton faydaları nelerdir diye merak ediyorsanız işte cevaplar!

  • Pharmaton, kullanılmaya başlandığı ilk günden itibaren düzenli kullanımda vücudun enerjisini arttırarak gün içerisindeki performansı düzenler.
  • Pharmaton cinsel gücü artırır mı sorularına, sağladığı enerji ile cevap bulmak mümkündür.
  • Gün içerisinde oluşan yorgunluk, stres, bitkinlik ve buna bağlı olarak ortaya çıkan hastalıkları ortadan kaldırmaya yardımcı olur.
  • Odaklanma problemini en aza indirgeyerek daha canlı ve aktif bir zihin sağlar.
  • Eğer uyku problemi yaşıyorsanız düzenli kullanımda Pharmaton’ un uyku problemini ortadan kaldırdığını göreceksiniz.
  • İçindeki C vitamini etkisiyle Pharmaton beyne faydaları da olan bir takviyedir çünkü C vitamini beynin verimli çalışmasına katkıda bulunur.
  • E vitamini sayesinde Pharmaton cilde faydaları ile de vücut sağlığını destekler.
  • Pharmaton ginseng faydaları ise özellikle konsantrasyon gücünü artırması yönünde kendini göstermektedir.

D Vitamini Nelerde Var? Vitamin Depolayabileceğiniz 7 Doğal Besin

Pharmaton İçeriği

Vücut direncini arttırmada hem ilaç hem de takviye vitaminler kullanıyorsanız içeriğinde neler bulunduğu fazlasıyla önem taşımaktadır. Tıpkı ilaçlar gibi vitaminlerin de kullanılmadan önce araştırılması ve vücut için uygun olup olmadığına bakılması sağlık açısından fazlasıyla önemlidir.

Daha önce Pharmaton kullanmadıysanız ve Pharmaton’un içeriğinde neler var diye merak ediyorsanız sizin için hazırladığımız bu listeye göz atabilirsiniz.

İşte, Pharmaton’un içindekiler listesi:

İçindekiler    

  • Miktar (1 Tablet)
  • Panax Ginseng kök ekstratı, G115 40 mg
  • Soya Lesitin 100 mg
  • Vitamin A 800 μg RE
  • Vitamin C 60 mg
  • Vitamin E 12 mg α-TE
  • Vitamin B3 (niasin) 16.13 mg NE
  • Vitamin B6 (piridoksin) 1.40 mg
  • Vitamin B2 (riboflavin)  1.40 mg
  • Vitamin B1 (tiamin) 1.10 mg
  • Vitamin B12 (kobalamin) 2.50 μg
  • Vitamin D 5 μg
  • Folik Asit 200 μg
  • Biotin50 μg
  • Kalsiyum 120 mg
  • Demir 10.50 mg
  • Manganez 2 mg
  • Çinko 1.50 mg
  • Bakır 1000 μg
  • Selenyum 55 μg

Demir İçeren Besinler Listesi – Demir Depolarınızı Dolduran 10 Yiyecek

Pharmaton faydaları nelerdir

Pharmaton Kilo Aldırır Mı?

  • Vitamin ya da vücut için ekstra takviye kullanırken merak edilenlerden birisi de kullanılan takviyenin kilo aldırıp aldırmayacağı konusudur.
  • İçeriklerine göre farklılık gösteren vitaminler bazı durumlarda kilo artışına neden olabilir.
  • Pharmaton iştahınızı düzenlemeye ve olması gereken seviyeye getirmeye yardımcı olmaktadır.
  • Yapılan araştırmalar Pharmaton’un herhangi bir kilo artışına neden olmadığını ortaya koymaktadır.

Ginseng Nedir? Faydaları Nelerdir?

pharmaton kilo aldırır mı

Pharmaton Ne İşe Yarar?

Uzun vadede Pharmaton kullanmaya karar verdiniz; ancak vücudunuz için bu takviyenin nasıl etkisi olacağını merak ediyorsanız bu açıklamalar tam size göre!

  • Hastalıklara karşı vücut direncini artırır.
  • İçeriğindeki kalsiyum sayesinde kemik gelişimi hızlanır.
  • Kan dolaşımını arttırarak damar hastalıklarını önler.
  • Depresyon ve stres seviyesini düşürür.
  • Vücuda enerji verir, hafızayı güçlendirir.
  • İçeriğindeki vitaminler sayesinde bağışıklığı güçlendirir ve içeriğindeki demir sayesinde kan yapıcı özelliği vardır.

Kalsiyum İçeren Besinler Nelerdir? Kalsiyum Oranı Yüksek 10 Besin

pharmaton ne işe yarar

Pharmaton Nasıl Kullanılır?

Yoğun bir çalışma hayatınız varsa ya da ev içerisinde kendinizi sürekli halsiz, bitkin ve tükenmiş hissediyorsanız ilaçların yanı sıra ekstra bir takviyeye ihtiyaç duyarsınız. Vücudun direncini artırmak için vitamin kullanmak kadar bu vitaminlerin doğru bir şekilde kullanılması da fazlasıyla önem taşımaktadır.

Pharmaton ne zaman içilir, Pharmaton nasıl kullanılır, aç mı tok mu kullanmak daha doğrudur gibi sorularınızı hemen yanıtlıyoruz:

  • 1 adet Pharmaton kapsülü 1 bardak su ile tüketebilirsiniz.
  • Kullanım şekli her gün, tercihen sabahları ve tok karına olmak üzere 1 adet kapsül şeklindedir.
  • Pharmaton kapsülü 3- 4 aylık bir sürede kullandıktan sonra 1- 2 hafta ara vermeniz tavsiye edilmektedir.
  • 12 yaş altı çocukların doktor tavsiyesi ile kullanmaları uygundur.
  • Yetişkinler için günlük 1 adet tüketim uygundur.

Pharmaton Yan Etkileri ve Zararları

  • Vücut için faydaları bilinen Pharmaton’un yapılan araştırmalar sonucunda belirli bir yan etkisine rastlanmamıştır. Ancak pek çok ilaç ve takviye ürünlerde olduğu gibi Pharmaton tüketirken de öncelikle bir uzmana danışmanızı, Pharmaton zararlarını öğrenmenizi ve kendi vücudunuza uygun tüketim şeklini belirlemenizi tavsiye ediyoruz.
  • Pharmaton kullanmaya ilk defa başlıyorsanız baş ağrısı, mide ağrısı, baş dönmesi ya da aşırı terleme gibi yan etkilerle karşılaşabilirsiniz.
  • Pharmaton tüketiminden sonra herhangi bir alerjik reaksiyon ile karşılaşıyorsanız mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
  • Eğer böbrek hastalığınız, glikoz sindirememe probleminiz, hemokromatoz gibi demir depolama bozukluğunuz mevcut ise Pharmaton kullanmanız kesinlikle tavsiye edilmemektedir.

Çinko Nelerde Bulunur? Eksikliği Belirtileri ve Faydaları

Pharmaton yan etkileri

Pharmaton Fiyatı Ne Kadar?

Pharmaton’ un tüketim şekli kadar merak edilen bir diğer konu da Pharmaton fiyatlarıdır. Piyasa içerisinde genel olarak aynı fiyatlarda ulaşabileceğiniz Pharmaton eczane fiyatı 2021 için şu şekilde:

  • Pharmaton® Vitality Efervesan Tablet 20 Kapsül: 90 TL
  • Pharmaton® Vitality 30 Kapsül: 105 TL
  • Pharmaton® Essential Men 30 Kapsül: 105 TL
  • Pharmaton® Essential Daily 30 Kapsül: 105 TL
  • Pharmaton® Essential Women 30 Kapsül: 105 TL
  • Pharmaton® 50+ 30 Kapsül: 115 TL
  • Pharmaton® Vitality 60 Kapsül: 185 TL
  • Pharmaton® 50+ 60 Kapsül: 212 TL
  • Pharmaton® Vitality 100 Kapsül: 250 TL

Supradyn Faydaları, İçeriği, Kilo Aldırır Mı?

Vitamin Eksikliği Belirtileri: 8 Sinyale Dikkat!

Vazelin Faydaları Nelerdir? Cilde Faydaları ve Kullanımı

Majezik Nedir? Ne İşe Yarar? Yan Etkileri, Adeti Keser Mi?

Arveles Ağrı Kesici Prospektüs, Yan Etkileri, Kullanımı, Fiyatı

Sürekli Uyku Hali Hangi Vitamin Eksikliği? Neyin Belirtisi? Nasıl Geçer?

MERAK ETTİKLERİNİZ

Pharmaton® Vitality® Tablet, etkinliği klinik olarak kanıtlanmış Ginseng G115®, 12 vitamin, 6 mineral içeren Takviye Edici Gıdadır. İçeriğinde bulunan C, B1, B2, B3, B5, B6, B12 vitaminleri ve Biotin, Demir, Magnezyum, Manganez, Bakır normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur. İçeriğindeki B2, B3, B6, B12, C vitaminleri ve Folik Asit, Demir yorgunluk ve bitkinliğin azalmasına katkıda bulunur. İçeriğinde bulunan A, B6, B12, C, D vitaminleri ve Demir, Çinko, Bakır, Selenyum, bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur. Günlük kullanıma uygundur.

Pharmaton® Vitality® Efervesan Tablet, etkinliği klinik olarak kanıtlanmış Ginseng G115®, 11 Vitamin ve 3 Mineral içeren Takviye Edici Gıdadır. İçeriğinde bulunan C, D, B6, B12 vitaminleri ve Folik Asit, Demir, Bakır, Selenyum bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur. İçeriğindeki  C, B1, B2, B3, B6, B12 vitaminleri ve Biotin, Demir, Bakır normal enerji oluşum metabolizmasına katkıda bulunur. İçeriğindeki C, B3, B2, B6, B12 vitaminleri ve Folik Asit yorgunluk ve bitkinliğin azalmasına katkıda bulunur. Günde 1 Pharmaton® Efervesan Tablet; sabahları tercihen kahvaltıda su içinde eritilerek içilir. Günlük kullanımına uygundur.

Pharmaton® Vitality® Tablet ve Efervesan Tablet; yetişkinlerin kullanımı için uygundur.

Pharmaton® Vitality® Tablet’ü 3-4 aylık bir sürede kullandıktan sonra 1-2 hafta ara vermenizi öneririz. Her gün sabahları tercihen kahvaltıda su ile tüketilmelidir

Pharmaton® Vitality® Tablet, Pharmaton® Essential Men, Pharmaton® Essential Women ve Pharmaton® 50+ Kapsül içeriğinde bulunan C, B6, B12 vitaminleri ve çinko ve selenyum ile bağışıklık sisteminin normal fonksiyonuna katkıda bulunur.

Domuz yağı içermez.



Pharmaton® Vitality®, klinik çalışmalarla etkinliği kanıtlanmış bir formüldür. Yapılan klinik araştırmalar; vitaminlerin tek tek etkisini değil, formülasyonun oluşturduğu tüm etkileri göstermiştir. Kendi ürünü ile yapılmış klinik çalışması bulunan bir takviye edici gıdadır.

Ginseng, Panax ginseng (L.) olarak belirtilen bitkinin köklerinden elde edilen tıbbi açıdan değerli bir içeriktir. Medikal açıdan ilk kullanımı 5000 yıl öncesine dayanan Ginseng, Çin geleneksel tıbbında yıllardır kullanılmaktadır. En çok kullanılan ve tıbbi açıdan değerli bulunan türü Panax ginseng’dir. Uzakdoğuda (genellikle Çin ve Kore’de) geniş çapta kullanılmaktadır.

Ginseng G115®, Panax ginseng (L.) türünün içeriğinde bulunan ve fayda gösteren kısımlarının yoğunlaştırılmış halinin özel tekniklerle oluşturulmasıyla elde edilmiştir. Pharmaton® Tablet ve Efervesan Tablet'in içeriğinde bulunan Ginseng G115®, patentli ve standardize edilmiştir. Yani her tablette aynı miktar Ginseng G115® özütü bulunmasını garantiler. Böylece her gün aynı miktarı kullanıcıya garantilemesiyle, Pharmaton® Tablet ve Efervesan Tablet'in aynı kalitede bir içerik sunmasını sağlar. Pharmaton® Vitality® Tablet’in içeriğinde bulunan Ginseng G115®'in etkinliği birçok klinik çalışma ile kanıtlanmıştır.

Pharmaton® Vitality® Tablet ve Efervesan Tablet içerisinde bulunan Ginseng'in kesinlikle bir doping maddesi olmadığı bildirilmiştir. Ürünlerimiz profesyonel sporcular tarafından güvenle kullanılabilir. Doping listeleri yıllık olarak güncellendiğinden, mevcut bilgiler için firmamıza ulaşılmasını tavsiye ederiz.

Pharmaton® 50+ Kapsül, 50 yaş ve üzeri yetişkinlere uygun olarak formülize edilmiş, Omega 3 yağ asitleri içeren günlük vitamin ve mineral ihtiyacınızı karşılamaya destek olan takviye edici gıdadır.

Pharmaton® 50+, 50 yaş ve üzeri tüm bireylerin ihtiyaçlarına göre tasarlanmış bir üründür. Pharmaton® 50+, Omega 3 içeriğinin yanı sıra multivitamin ve mineraller içermektedir.

Pharmaton® 50+, içeriği gereği 50 yaş ve üzeri bireyler için tasarlanmıştır fakat bu yaş grubu dışındakiler ve multivitamin, mineral desteği ile birlikte Omega 3 yağ asitleri kullanmak isteyenler de Pharmaton® 50+ Kapsül’ü hekimlerine danışarak tercih edebilirler.

Pharmaton® Vitality® Tablet ve Efervesan Tablet içerisinde gluten bulunmamaktadır ve çölyak hastaları için kullanımı uygundur.

Pharmaton® Vitality® Tablet ve Efervesan Tablet’i hamilelik ve emzirme döneminde önermiyoruz. Emzirme döneminiz sona erdikten sonra, hekiminizin de tavsiyesiyle tekrar başlayabilirsiniz

Pharmaton® Vitality ® Tablet şeker içermemektedir. Pharmaton® Vitality ® Efervesan Tablet ise tablet başına 0,76 mg şeker içermektedir.

Pharmaton® 50+ Kapsül şeker içermemektedir.

Pharmaton® Vitality® Tablet Almanya’da ve İtalya'da, Pharmaton® 50+ İsviçre’de, Pharmaton® Vitality® Efervesan Tablet İtalya'da ve Pharmaton® RLX ise Polonyo'da üretilmektedir.

Pharmaton® 100’den fazla ülkede bulunmakta ve güvenle kullanılmaktadır.

Yapılan araştırmalarda, Pharmaton®’un bilinen bir yan etkisine rastlanmamıştır. Pharmaton® kullanımından doğan yan etki şikayetlerinizi https://www.pharmaton.com.tr/bize-ulasin adresinde bulunan iletişim formu ile tarafımıza iletebilirsiniz.

Yapılan çalışmamızda, ortalama 4 haftalık bir sürede etkisinin görülmesi beklenmektedir, ancak elbette kişiden kişiye bu etki süresi değişebilmektedir.

Tavsiye edilen perakende satış fiyatlarımız;
- Pharmaton® Vitality® Efervesan Tablet 20 Kapsül: 203.90 TL
- Pharmaton® Vitality® 30 Tablet: 263,90 TL
- Pharmaton® Vitality® 60 Tablet: 463,90 TL
- Pharmaton® Vitality® 100 Tablet: 620,90 TL
- Pharmaton® RLX 30 Tablet: 263,90 TL
- Pharmaton® Essential Daily 30 Tablet: 237,90 TL
- Pharmaton® Essential Women 30 Tablet: 237,90 TL
- Pharmaton® Essential Men 30 Tablet: 237,90 TL
- Pharmaton® 50+ 30 Kapsül: 242.50 TL
- Pharmaton® 50+ 60 Kapsül: 442.90 TL

Pharmaton® gıda takviyesinin tek yetkili satıcısı eczanelerdir. Ürün kalitesi ve güvenliliğinin temini açısından ürünü eczanelerden almanızı öneririz. Pharmaton® takviye edici gıdayı, satın alabileceğiniz en yakın eczane için https://www.pharmaton.com.tr/nereden-satin-alabilirim linkini ziyaret edebilirsiniz.

Gebelik süreci yaklaşık 40 hafta süren saçınızdan tırnağınıza sayısız değişiklikler yapan harika bir süreçtir. Bu süreçte bilmeniz gerekenler aşağıda özetlenmiştir. Bu süreci size yardımcı olacak, detaylı olarak bilgilendirecek, deneyimli, problem çıktığında size en güncel tanı ve tedaviyi sunabilecek imkânlara ve tecrübeye sahip, her an ulaşabileceğiniz bir kadın doğum uzmanı ile birlikte geçirmeniz sizin ve bebeğinizin sağlığı için hayati önemlidir.

Bulantı-Kusma

Bulantı ve kusma gebeliklerin %90’ını etkileyen, aşırı olup anneyi bitkin hale getirmediği sürece normal bir durumdur. Hatta bulantı-kusma olan gebeliklerin daha iyi sonuçlandığı gösterilmiştir. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada, 3-7 yaş arasındaki çocuklarda sinirsel gelişim değerlendirmesi yapılmış ve anneleri bulantı-kusma yaşayan çocukların annesi bulantı kusma yaşamamış olanlara göre daha iyi bir skor aldıkları belirlenmiştir.

Bulantı kusmaların %60’ı 12. haftada geçer iken %90’ı 16. haftada geçmiş olur.

Hiperemesis gravidarum dediğimiz gebelikte geçmeyen, anneyi bitkin gale getiren bulantı-kusmaların oranı ise %0.5-%2 arasındadır.

Neden olur?

Yüce Yaratıcının eşsiz düzenlemesi-Evrim süreci

Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Bulantı-kusmanın da bir nedeni vardır. Aslında erken gebelik döneminde (ilk 12 hafta) bulantı-kusmaların olmasının nedeni insanın evrimsel gelişimidir. Bebeğin tüm organları ilk 12 haftada gelişir. Bu dönemde annenin yediği içtiği her şey bebeğin sakatlığını etkileyecektir. Evrimsel süreçte bebeğin tüm organlarının geliştiği bu haftalarda bulantı-kusma artarak bazı istenmeyen zararlı maddelerin alınma riski azaltılmaktadır (Eski tarihlerde yiyecekler ve su her zaman sağlıklı değildi. Bazı parazitler ve mikroplar içerebilmekteydi. Yiyeceklerin sağlıklı olması ancak günümüzde modern bilim ile gerçekleşmiştir).

Genetik faktörler

Anneleri kendilerine gebe iken bulantı kusması çok olan kadınlar gebeliklerinde daha fazla oranda bulantı kusma yaşamaktadırlar. 1. (kardeş) ve 2. derece (teyze, hala) akrabalarında bulantı-kusma olanlarda da risk artmaktadır.

İlaçlar

Demir almak bulantı-kusmayı artırabilir. Bulantı-kusma fazla ise demir kesilebilir.

Tedavi

Genellikle kendiliğinden tedavi ihtiyacı olmadan geçer. Bulantı kusmayı azaltmak için bulantınızı artıracak yiyeceklerden ve düşüncelerden uzak durmalısınız. Tatlı-tuzlu bisküviler, galeta, kızarmış ekmek gibi yiyecekler az az tüketilebilir. Aşırı su veya sıvı almak bulantıyı artırır. Bulantı-kusma artar ise doktorunuza haber vermelisiniz. Aşırı-bulantı kusmada hastaneye yatmanız, bazı testlerin yapılması, damardan özel sıvılar verilmesi gerekebilir.

İlaçlar

Ginger

Zencefil içeren bitkisel kapsüllerdir. 250 mg günde 4 kez almak faydalı olabilir.

Piridoksin (Pyridoxine) B6 vitamini (B6 Vigen tablet, 50 mg 50 tablet ve 250 mg 30 tabletleri vardır)

Günde 75 mg kullanımı tek başına bulantı-kusmayı azaltabilir. Ama genellikle etkiyi artırmak için Metoclopramide ile birlikte verilir

Metoclopramide (Medpamid 10 mg tablet)

Metoclopramide (Medpamid 10 mg tablet) bulantı kusmayı etkili şekilde azaltır. 2009 yılında yapılan bir çalışmada (3458 gebe arasında) ilk 12. haftada Metoclopramide (Medpamid 10 mg tablet) kullananlarda ilacın güvenle kullanılabileceği belirtilmiştir. Amerikan İlaç Cemiyeti Metoclopramide’i gebelik kategorisi olarak B grubuna (güvenli grup) almıştır. Buna rağmen Amerikan İlaç Cemiyeti ilk 12. Haftada Metoclopramide’in günde 3 kez 10 mg’ın sütünde kullanılmamasını, 3 aydan fazla kullanılmamasını önermektedir.

Akupunktur’un B6 bölgesine yapılmasının ve hipnozun faydası gösterilememiştir.

İnatçı bulantı ve kusmalarda

Hastaneye yatış gerekebilir. Mide içinde yaşayan H.Pilori denilen bir mikrop aşırı bulantı ve kusmalara neden olabilir. Araştırılmalıdır. Psikolojik faktörler, bağırsak parazitleri, kulak problemleri, guatr problemleri araştırılmalıdır. Gerekli durumlarda anneye damardan sıvı ve besin verme işlemi yapılabilir.

Folik asit kullanımı

Gebeliğin ilk 12 haftasında doktorunuzun vermiş olduğu folik asit tabletlerini kullanın. Folik asit kullanımı bebeğin sırt kemiği gelişimi açısından son derece önemlidir. Folik asit eksikliklerinde bebeğin sırt kısmında açıklıklar olabilmekte ve bebeğin yürüyememesi gibi ağır problemlere neden olabilmektedir. Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği doz günlük 0.4 (400 mikrogram) miligramdır. Folic Plus kullanıyor iseniz günde 3 kez ilacı almalısınız. Sabah-öğle-akşam almada sorun var ise bir kerede 3 tablet alabilirsiniz. 12. haftadan sonra folik asit alımına gerek yoktur. Daha önceden sırt kemiklerinde açıklık olan bir bebek doğurmuş iseniz almanız gereken folik asit dozu normalin 10 katı olup günde 4 miligramdır. Doktorunuza bu durumu mutlaka bildiriniz.

Folik asit kullanımı doğuştan kalp hastalıklarına da karşı koruyuculuk sağlar.

Demir kullanımı

Kan değerleriniz iyi ise ilk 12 haftada demir ilacı kullanmaya gerek yoktur. Demir ilacı kabızlığa, midede ağrıya, bulantı kusmaya neden olabilir, dışkı rengini siyaha boyayabilir. İlk 12 hafta bulantı kusma sık olduğu için demir kullanımı bu şikâyetleri artırabilir. Demiri aç karnına almak daha faydalı iken şikâyetler görülür ise tok karnına alınabilir. 12. haftadan sonra demir ilacı başlanır ve gebeliğin sonuna kadar kullanılır.

Vitaminler

Amerikan Doğum Cemiyeti gebelik süresince ilk 12 haftada sadece folik asit, sonrası sadece demir alınmasını önermektedir. Doğal ve dengeli beslenme çok önemlidir. İçerdiği kalsiyum, folik asit, demir, Vit-D ve farklı vitaminler nedeni ile gebelik için özel hazırlanmış multivitamin tabletler alınabilir (Elevit, Supradyn pronatal, Materna, Decavit vb.). 

Beslenme ve kilo alımı

Gebelik süresince yaklaşık 12-16 kilo alma hakkınız vardır. Boy ve kilonuza göre almanız gereken kilo oranı şu şekilde hesaplanır:

Boyunuzu (metre) ve kilonuzu (kilogram) ölçün. Boyunuzu boyunuz ile çarpın ve kilonuzu elde ettiğiniz değere bölün. Elde ettiğiniz değer vücut kütle endeksidir (VKE). VKE 19.8’den küçük ise 12.5-18 kg, VKE 19.8-26 arasında ise 11.5-16 kg, VKE 26-29 arasında ise 7-11.5 kg, VKE 29’dan büyük ise 7 kg alma hakkınız vardır. İkiz gebelik var ise 16-20 kilo almalısınız. Fazla kilo almanın bebeğinize bir faydası yoktur. Fazla alacağınız kilolar bebeğinize değil doğum sonrası sizde kalacaktır. Bu durumda doğum sonrası kiloları atmada zorluk arz edebilir. Doğumdan hemen sonra yaklaşık 5.5 kilo azalırsınız. Doğum sonrası 2 haftada ile 6 ay arasında yaklaşık 4.5 kilo kaybedilir.

Gebelikte sık sık ve az yemek yemek gereklidir. 3 ana, 3 ara öğün olarak yemek yenmelidir. Ara öğünlerde meyvalar tüketilebilir. Her şey yenip içilebilir. Her türlü balık yenilebilir fakat 1 hafta içerisinde 250 gramdan fazla balık yenmemelidir (Balıkların içerisinde civa olduğu için fazla tüketiminde bebeğe zararı olabilir). Günde 5 fincandan fazla kahve tüketilmemelidir. Yeşillikler çok iyi yıkanmalıdır. Dışarda yemek yeniyor ise güvenilir yerlerde yenmelidir. Siyah çay istenildiği kadar tüketilebilir. Yeşil çay az miktarda kafein içirir. Gebelikte rahatlıkla içebilirsiniz. Fakat özellikle 12. haftaya kadar folik asit emilimini azaltabilir. Bu nedenle günde 3-4 fincandan fazla içilmemelidir.

Omega-3 (Balık yağı) kullanmanın bebeğin zekâsını geliştirmediği gösterilmiştir. Gebelikte alınmasına gerek yoktur.

Enfeksiyonlardan korunma

Toksoplazma antikorunuz negatif ise çiğ et çıplak elle ellenmemelidir. Toprağa çıplak elle dokunulmamalıdır. Bilinmeyen kedilerden (özellikle dışkısından) uzak durulmalıdır (Kedinin Toksoplazma aşısı var ise sorun yoktur). 

Kızamıkçık IgG antikorunuz negatif ise döküntülü ve ateşi olan çocuklardan ve kişilerden uzak durmalısınız. Gebelikte kızamıkçık enfeksiyonu geçirmek bebeğinizde çok ciddi problemlere neden olabilir.

Tedbiri elden bırakmamak adına hastalık şüphesi olan hiç kimseye yaklaşmamalısınız. Tokalaşma ve öpüşme sıklığı azaltılmalıdır. Mümkün ise tokalaşma sonrası eller yıkanmalıdır.

İlaç alımı

Doktorunuzun haberi olmadan hiçbir ilaç alınmamalıdır.

Makyaj

Organik saç boyaları haricinde sentetik saç boyaları kullanılmamalıdır. Makyaj, ruj ve oje kullanımında sorun yoktur.

Gebelik çatlakları

Gebelik süresince karnınız büyüdükçe bazı gebelik çizgileri (çatlakları) ortaya çıkabilir. Bu gebelik çizgileri genellikle genetik yatkınlıkla ilgili olup normaldir. Gebelik sonrası kalıcı olabilirler.  Bu çatlaklık ve çizgilenmeler deriyi nemli tutarak azaltılabilir. Badem yağı sürülmesi faydalı olabilir.  

Sık idrar çıkma

Bebeğin gelişmesi ile büyüyen rahmin idrar torbasına bası yapması sonucu sık sık idrara gitme ihtiyacınız olabilir. İdrar yaparken yanma yok ise normal kabul edilir.

Memelerde hassasiyet, büyüme, renk değişikliği

Memelerde ilk gebelik haftalarında gebelik hormonlarının artması nedeni ile hassasiyet ve büyüme olur. Doğuma yakın dönemlerde süt üretimine hazır hale gelir. Meme başı çevresindeki kahverengi bölgenin renginde koyulaşma normaldir.

Diş bakımı

Gebelik diş çürüklerini artırdığı için dişler çok iyi ve sık fırçalanmalıdır.

Cinsel ilişki

Gebelik süreci normal gidiyor ise cinsel ilişkide kısıtlama yapılmasına gerek yoktur. Eşinizin vajen içine ejeküle olmasında bir sıkıntı yoktur. Sol veya sağ yan yatmanız ve eşinizin arkadan vajinaya girmesi daha uygun bir pozisyondur. Bebeğin eşinin altta yerleştiği durumlarda ya da düşük tehlikesi var ise doktorunuz cinsel ilişkiyi yasaklayabilir.

Gebelikte aşılar

Gebelikte canlı virüs aşıları asla yapılmamalıdır. Bu canlı aşılar kızamık aşısı, kabakulak aşısı, çocuk felci aşısı (canlı olmayanı da vardır. Doktorunuza sorunuz), kızamıkçık aşısı, suçiçeği aşısıdır.
Farkı bir ülkeye seyahat planlıyor iseniz gitmeden önce http://wwwnc.cdc.gov/travel/ adresini ziyaret ediniz. Burada gitmeden önce yapmanız gereken aşılar ve önleme için (örneğin sıtma) bilgiler verilmektedir. Bu bilgileri doktorunuz ile paylaşınız. 
Grip aşısı (ilk 12. haftadan sonra), kuduz aşısı (Risk oluşmuş ise antikorları ile birlikte uygulanabilir), Hepatit B aşısı (Risk faktörü var ise 0, 1, 6 aylarda tek doz yapılır. Risk yok ise gerek yoktur (sağlık çalışanları vb.)), Difteri-tetanoz (Tetanoz aşısı gebeliğin 20-24. haftalarında) gebelikte güvenle yapılabilir. . Aile hekimleri bu konuda size yardımcı olacaktır.

Sigara-Alkol kullanımı

Gebelikte sigara içilmemelidir, alkol alınmamalıdır.

Vajinal akıntı

Gebelikte vajinal akıntı miktarı artabilir. Pis koku varlığında doktorunuza başvurunuz.

Bacak krampları

Özellikle geceleri bacaklarda kramplar oluyor ise bu durumda doktorunuza başvurun. Magnezyum takviyesi krampları azaltacaktır. Magnezyum tedavisi maksimum 1 hafta alınmalıdır. Ara verilerek tekrarlanabilir.  Gebelikte uzun dönem magnezyum tedavisi bebekte kemik erimesine neden olabileceği için verilmemelidir (FDA (Amerikan İlaç Kurumu)).

Mide problemleri

Ağza ekşi su gelmesi, midede yanma gebelikte sık rastlanılan şikâyetlerdendir. Bu durumda antiasitler verilebilir. Yüz üstü yatmaktan kaçının.

Kasık-Bel ağrısı

Gebelik ilerledikçe kasık ağrısı görülebilir. Ani ayağa kalkmak ile, sağa sola dönmek ile ani bıçak saplanır tarzda ağrılar olabilir. Bunlar normaldir. Bel ağrısı için uzun topuklu ayakkabılar giyilmemelidir. Otururken bel boşluğuna yastık koyulabilir. Yerden bir şey alınacak ise çömelmek gereklidir. Dinlenmek ile geçmeyen kasık ağrısı varlığında doktorunuza başvurun.

Bebek hareketleri

İlk gebeliklerde bebek hareketlerinin hissedilmesi yaklaşık 20. haftalarda olmaktadır. Daha önce doğum yapmış kadınlar 16-18 haftada bebek hareketlerini hissedebilir. Bebek hareketleri bebeğin iyilik halinin bir göstergesidir. Fakat bebekler her zaman oynamazlar. Onlarda bizim gibi hatta çok daha fazla uyurlar. Bu nedenle bebeğin oynamadığı durumlarda hemen endişelenmeyin. 1 saat boyunca bebek hareketlerini sayın. Bebek 5’ten az oynar ise 1 saat daha sayın. Yine 5’ten az oynar ise (2 saatte 10'dan az) doktorunuza başvurun.

İşe gitme

Gebelik normal olarak seyrediyor ise işinize devam etmenizde sakınca yoktur. İşi bırakmanın en önemli göstergesi yorulmanızdır. Yorulduğunuzu hissettiğiniz anda dinlenmelisiniz. İş yerinde öğle aralarında veya uygun zamanlarda 30 dakikalık uyumalar iyi gelebilir. Dinlenme imkânınız yok ise doktorunuz size dinlenme için rapor verebilir. 

Annelik ve babalık izni

Ülkemizde 32. haftadan sonra yasal olarak işten ayrılabilirsiniz. Kendinizi iyi hissediyor iseniz 37. haftaya kadar çalışabilirsiniz. 37. haftadan sonra çalışmak yasal olarak mümkün değildir.  32. haftada çalışmaya devam etmek için doktorunuzdan iş yerine götürmek için çalışabilir raporu almanız gereklidir. Doğumdan sonra 8 hafta yasal izniniz vardır. Eşinizin de 10 günlük babalık izni vardır. 32 haftadan sonra doktor raporu ile çalışır iseniz çalıştığınız süre kadar doğum sonrası izninize ekleme yapılır. Fakat 37. haftada zorunlu olarak izne ayrılmanız gerekir.    

Seyahat

Gebelik bacaklardaki toplardamarların tıkanması riskini artırır. Bu artışa uzun süre hareketsizlik eklenir ise risk daha da artar. Bu nedenle en az 2 saatte bir ayağa kalkıp 10-15 dakika yürümeniz gereklidir. Doktorunuzun önerisi ile varis çorabı da giyebilirsiniz. 36. haftaya kadar uçak yolculuğu güvenlidir. Fakat her hava yolu şirketinin gebe taşıma kuralları farklı olabilir. Doktor raporu isteyebilirler. Bu nedenle hava yolu şirketini arayıp hangi haftadan sonra doktor raporu isteyip istemediklerinin öğrenebilirsiniz. Rahat hareket edebildiğiniz sürece araba kullanmanızda sakınca yoktur. Emniyet kemerleri mutlaka takılmalıdır. Fakat kemer karnın üzerinden geçirilmemelidir. Hava yastıklarının kapatılması asla önerilmez.  
Farkı bir ülkeye seyahat planlıyor iseniz gitmeden önce http://wwwnc.cdc.gov/travel/ adresini ziyaret ediniz. Burada gitmeden önce yapmanız gereken aşılar ve önleme için (örneğin sıtma) bilgiler verilmektedir. Bu bilgileri doktorunuz ile paylaşınız.

Türk Hava Yolları ve Anadolujet Seyahat Kuralları:

28 (Yirmi sekiz) hafta doldurmamış olan hamile yolculardan rapor istenmez.

Tek bebeğe hamile yolcuların 28. haftadan-36. haftaya kadar kendi doktorundan aldığı “Uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” ibaresi yer alan raporu ile seyahatine izin verilir. 36. haftadan sonra ise doktor raporu olsa dahi seyahatine izin verilmez.

İki veya daha fazla bebeğe hamile yolcuların 28. haftadan-32. haftaya kadar kendi doktorundan aldığı “Uçakla seyahatinde herhangi bir sakınca yoktur” ibaresi yer alan raporu ile seyahatine izin verilir. 32. haftadan sonra ise doktor raporu olsa dahi seyahatine izin verilmez.

Doktor raporunun tarihi yedi günden eski olamaz.

Raporu düzenleyen doktorun rapor üzerinde adı soyadı, diploma numarası ve imzası mutlaka olmalıdır.

Kabızlık

Gebelikte belki de en sık rastlanılan durumlardan birisidir. Gebelikteki yüksek hormona bağlı olarak bağırsakların boşaltım süresi uzadığı için kabızlık olur. Kabız olmamak için posalı yiyeceklerin tüketilmesi gereklidir. Ayrıca bol sıvı alımı ve yürüyüş te kabızlık olasılığını azaltır. Kabızlık oluşmuş ise doktorunuz dışkıyı yumuşatıcı ilaçlar verebilir.

Teknoloji

Cep telefonlarının bebeğe zararlı olduğu yönünde bir kanıt yoktur. Alışveriş merkezlerindeki veya havaalanlarındaki manyetik güvenlik geçiş kapılarının size ve bebeğinize zararı yoktur. Mikrodalga fırınlarını kullanmanın hiçbir zararı yoktur.

Varisler

Daha önceden varis yok iken gebelikte ortaya çıkabilir veya mevcut varisler daha da artabilir. Bacak ağrısına neden olabilir. Bacaklar yüksel tutulmalıdır. Uzun süre ayakta durmaktan kaçınılmalıdır. Gerekli olgularda varis çorapları giyilebilir.

Basurlar (Hemorroidler)

Gebelikte basurlar artabilir. Kabız olmaktan kaçınılmalıdır. Dışkı yumuşatıcılar kullanılabilir. Ağrı giderici pomatlar kullanılabilir. Geçmeyen ağrı varlığında doktorunuza başvurunuz.

Gebelik reflüsü

Gebelikte mide boşalmasının azalması, yemek borusu ile mide arasındaki kapağın gevşemesi, midenin bebek nedeni ile yukarı doğru itilmesi nedeni ile mide asitli öz suyunun yemek borusuna kaçması ile oluşan yanmadır. Çoğunlukla geçicidir. Öne doğru eğilmek veya yüzükoyun yatmaktan kaçınılmalıdır. Az az sık yemek yenmelidir. Antiasit kullanımı gerekebilir.

Pika

Toprak, cam yeme isteğidir. Demir eksikliğinin bulgusu olabilir.

Aşırı tükürük salgısı

Gebelikte aşırı tükürük salgısı görülebilir. Tamamen normaldir. Tükürük salgısı bulantı-kusma varlığında daha da artabilir. Aşırı durumlarda bulantı-kusma tedavisi ile şikâyetlerde gerileme olur.

Uyku düzeni ve kalitesi

Gebelikte uyku düzeni ve kalitesi bozulur. Uykuya dalma gecikir. Uyku kalitesi bozulduğu için fazla uyumaya rağmen uykuyu alamama ve yorgun olma hissedilir. Gün içerisinde de hafif şekerleme yapmak faydalıdır. Horlama gözlenebilir.  

Egzersiz 

Gebelikte egzersiz sağladığı faydalarından dolayı önerilmektedir. Doktorunuzun bilgisi dâhilinde bazı egzersizleri yapabilirsiniz. Erken doğum şüphesi, düşük tehdidi, erken membran yırtılması vb. gibi durumlarda egzersiz yapılmamalıdır)

Amerikan Doğum Cemiyetinin egzersiz ile ilgili bildirisi tarafımdan aşağıda özetlenmiştir.

Gebelikte egzersiz asla kilo vermek için yapılmamalıdır.

Gebelikte egzersiz yapmak ile

Bel ağsızı azalır

Kabızlık azalır

Karın şişkinliği azalır

Gebelik diyabeti riski azalır

Enerjiniz artar

Duygu durumuz düzelir (Daha mutlu olursunuz)

Vücut duruşunuz düzelir

Kas gücünüz kuvvetlenir

Daha iyi uyumanıza yardımcı olur

Egzersiz sırasında dikkat etmeniz gerekenler

Gebelikle birlikte eklemlerinizdeki ligamentler gevşer ve eklem yaralanması için risk oluşturur. Eklemler üzerine fazla yük bindiren egzersizlerden kaçınılmalıdır. Ayrıca fazladan kilolarınız olduğu için denge kurmanız da gebelik öncesine göre daha zor olur. Aşırı denge gerektiren egzersizlerden de uzak durulmalıdır. Gebelikte kalbinizin çalışma performansı yaklaşık %50 artar. Egzersiz ile kalbe fazla yüklenilmemelidir. Yorucu egzersiz yapılmamalıdır

Gebelikte hemen hemen her egzersiz yapılabilir. En iyi egzersizlerden birisi hızlı yürümedir. Yüzme ve düşük seviyede aerobik rahatlıkla yapılabilir. Tırmanma gibi, sırt ve yüz üstü yatma gibi (12 hafta sonrası) egzersizler genelde uygun değildir. Tenis, basketbol, futbol gibi sporlar denge gerektirdiği ve düşmeniz durumunda sıkıntı yaratabildiği için yapılmamalıdır.

Zamanlama

İlk 24 hafta egzersiz için çok uygundur. Egzersiz gebeliğin özellikle son 12 haftası kilonuzun artmış olması nedeni ile daha zor olabilir. Egzersize başlamanın en iyi yolu günde 5 dakika yaparak başlamak ve her hafta 5 dakika ekleyerek günde 30 dakikaya çıkmaktır.

Egzersiz öncesi 5-10 dakika ısınma yapabilirsiniz. Bacak kaslarınızı hafifçe gerebilirsiniz. Bacak germe egzersiz sonrası da yapılmalıdır.

Egzersiz öncesi ve sonrası yeterli sıvı alımı yapılmalıdır.

Gebelikte her zaman sol yana mı yatmak gerekir?

Kesinlikle hayır. Gebelik haftası ilerledikçe bebek mekanik olarak karın içerisinde bazı organlara bası yapabilir. Bazı internet sitelerinde (kadın doğum uzmanlarına ait) sürekli sol yana yatmanın bebeğe daha fazla kan gitmesine neden olduğu belirtilebilir. Bu durum doğru değildir. Anneler bu yazıları okuduklarında her zaman sol yan yatmak zorunda kalmakta ve gebelik sürecinde eziyet çekmektedirler. Kalp kanınızı pompalayarak bebeğinize gönderen bir organdır. Kalbe dönen kan miktarında azalma olur ise öncelikle sizde rahatsızlık, nefes almada güçlük gibi durumlara neden olur. Zaten isteseniz bile bu pozisyonda durmaya devam edemezsiniz. Vücudunuz sizi rahat ettiğiniz pozisyona dönmeye zorlayacaktır. 

Siz kendinizi iyi hissediyor iseniz kalbinize yeterli kan geliyor demektir ve bu da bebeğinizin iyi kanlandığını gösterir. Siz aslında bir alarm durumundasınızdır.

En iyi pozisyon sizin en rahat ettiğiniz pozisyondur. Bu nedenle sağ yanınıza, sol yanınıza veya sırt üstü, istediğiniz, rahat ettiğiniz pozisyonda yatabilirsiniz. 

Kord kanı bankası

Ailede kordon kanı kök hücreleri ile tedavi edilebilecek bir hastalık mevcut değil ise kişisel saklama önerilmemektedir. Fakat günümüzde birçok ülkede ve ülkemizde de tüm insanlar için kullanılmak üzere kord kanı bankaları oluşturulmaktadır. Bu bankalar kan bankalarına benzemektedir. Bebeğinizin kord kanını bu bankalara ücretsiz olarak bağışlayabilirseniz. Doku tiplemesi uyar ise bu kord kanı başka bir ülkedeki bir kişinin tedavisinde kullanılabilir.

Alttan USG, muayenenin ve smear testinin zararı var mıdır?

Erken gebelik haftalarında alttan yapılan USG üstten yapılan USG’ye göre daha fazla bilgi verebilir. Alttan yapılan USG’nin bebeğe hiçbir şekilde zararı yoktur. Alttan muayene ve smear (PAP) testinin yapılmasın da sakıncası yoktur. 

Gebelik kesesi ve bebek kalp atımları USG'de ne zaman görülür?

Alttan yapılan USG ile bebeğin kesesi 5. haftada rahatlıkla gözlenir. Bebek kesesi içi su dolu olan düzgün sınırlı bir kesedir. Rahim içerisinde olup olmadığı dış gebelik ayrımı için çok önemlidir. 6 haftalık gebelikte bebeğin kendisi ve bebek kalp atımları rahatlıkla gözlenir.

Bebeğinizin cinsiyeti ne zaman belli olur?

Bebeğinizin cinsiyeti aslında döllenme ile belirlenmiş olur. Kadında yumurta X kromozomu taşır. Sperm ise X veya Y kromozomu taşır. Y kromozomu taşıyan sperm yumurtayı döller ise bebek 46 XY olur ve erkektir. X kromozomu taşıyan sperm yumurtayı döllerse bebek 46 XX olur ve kızdır. Aslında bebeğin cinsiyetinde belirleyici olan erkektir. İlk 12 haftada bebeğin tüm organları oluşur. 12 haftanın sonunda erkekteki penis ile kızdaki klitoris USG’de aynı gözükür. Bu nedenle 12 haftadan önce cinsiyet USG ile belirlenemez. 13-14 haftalarda erkek bebekteki penis daha da büyür ve klitoris aynı kalır. USG ile penis rahatlıkla görülür. 13-14 haftada USG ile doktorunuz size cinsiyeti söyleyebilir.

Bebeğiniz sesleri duymaya ne zaman başlar?

Kulak gelişimi 20. haftadan sonra tamamlanır. Fakat tam olarak sesleri işitmesi 30. haftadan sonra olur. 30. haftadan sonra bebeğinize müzik dinletebilirsiniz. Bebekler davul sesleri gibi ritmik vurmalı çalgıları, keman gibi telli çalgılardan daha fazla algılamaktadırlar.

Bebeğinizin kilo alımı nasıl olmalı?

Bebeğininiz kilosunu USG ölçümü sırasında doktorunuz size söyleyecektir. Aşağıdaki büyüme eğrisinde 22-40 hafta arasında bebeklerin alması gereken kilolar gösterilmiştir. %50 çizgisi normal kilo alımını gösterir. Fakat her insanın kilosu ve boyu aynı olmadığı gibi bebeklerin de kiloları ve kilo alımları birbirinden farklıdır. Bu noktada önemli olan bebeğin kilo alımının anormal olarak az veya fazla olduğunun tespit edilmesi ve gereğinin erken dönemde yapılmasıdır. Bebeğinizi kilosu %90 çizgisinin altında ve %10 çizgisinin üstünde ise normaldir.

Growthchartcopy

BPD (Bebeğinizin başının yanlardan ölçülerek uzunluğu)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

14-40 hafta arası BPD değerleri (milimetre)

BPD

HC (Bebeğinizin baş çevresi)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

14-40 hafta arası baş çevresi değerleri (milimetre)

HC

FL (Bebeğinizim uyluk kemiği uzunluğu)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

14-40 hafta arası femur değerleri (milimetre)

FL

AC (Bebeğinizin karın çevresi ölçümü)

Normali %50 çizgisidir. Fakat bebekten bebeğe farklılık olduğu için %5-%95 arasında değerler olmalıdır.

14-40 hafta arası karın çevresi değerleri (milimetre)

AC

İleri kadın yaşı nedir? Riskleri nelerdir?

Bebeğin doğacağı tarihte anne 35 yaşına girmiş oluyor ise bu durum ileri kadın yaşı olarak tanımlanır. Aslında 35 yaş yaşam için çok genç bir yaş olmasına rağmen üreme için ileri yaştır. 35 yaş sonrası kadının yumurtalık rezervi azalır ve yumurta kalitesi düşer. 35 yaş üstü kadınlarda Down sendromlu bebek doğurma olasılığı yaş ilerledikçe artar.

Down

Down sendromu nedir?

Normal insanların kromozomu 46 XX (kadın) veya 46 XY (erkek)’tir. Normal annenin kromozomu 46 XX’tir. Yumurtanın kromozomu ise 23 X olmalıdır. Bunun için yumurtayı oluşturacak üreme hücresi ikiye bölünür. Bu bölünmede bazı problemler olur ise bir yumurta 22 X, diğeri 24 X olur. Bu 24 X yumurta erkekten gelen 23 Y veya 23 X ile döllenir ise bebek 47 XY veya 47 XX olur. 21. Kromozomun fazlalığı Down sendromuna neden olur. Bu bebeklerin kromozomu 47 XX (kadın) veya 47 XY (erkek)’tir. Down sendromlu bebeklerin tipik yüz görünümleri vardır ve aslında yeryüzündeki melekler olarak tanımlanırlar ve çok tatlıdırlar. %95’inde ileri zekâ geriliği, %95’inde büyüme geriliği, %40’ında kalp hastalıkları, %40-70’inde duyma kaybı (tekrarlayan kulak iltihapları), %60’ında göz problemleri (göz tansiyonu, katarakt vb.), %5-10’unda sara nöbetleri, %5’inde bağırsak problemleri, %5’inde tiroid bezinin az çalışması görülebilir. Erkeklerin %99’u kısır iken kadınların %30’u kısırdır.

Downsendromu

Tüm toplumda Down sendromlu bebek doğma şansı 700 doğumda 1’dir. Kadın yaşı 35 üstünde ise bu olasılık artar. Gebelikte Down sendromunu yakalamak için bazı tarama testleri yapılmaktadır. Kombine test ve üçlü test bunlardandır. Bu testlerin en iyisi %85 tanı koyabilir. Kesin tanı amniyosentez (A/S) veya CVS ile bebeğin kromozomlarının incelenmesidir. Tarama testleri ve detaylı ultrasonografi (USG) yapıldığında Down riski çok azalır ama kesinlikle sıfırlanmaz. Riski sıfırlamanın tek yolu A/S ve CVS’tir. A/S’de yaklaşık 500’de 1, CVS’te 250’de 1 gibi bebeğin düşme ihtimali vardır. Bu riskler hasta ile detaylı olarak konuşulmalı ve birlikte karar verilmelidir.

Down sendromu tespit edilenlerde anne ve babanın görüşü çok önemlidir. Bazı aileler gebeliğe devam kararı verir iken, bazı aileler bebeğin düşürtülmesine karar verebilmektedirler. Düşürme kararı en az 3 uzmanın imzaladığı heyet kararı ile gerçekleştirilmelidir.

Gebelik ve tansiyon yüksekliği

Gebelikte tansiyonunuz gebe olmadığınız döneme göre daha düşük olmalıdır. Özellikle küçük tansiyon daha da düşer. Tansiyondaki düşme 12-24 hafta arasında en belirgindir. Tansiyonun yükselmesi anne ve bebek için risk oluşturmaktadır. Tansiyonunuzu oturarak ölçtürün. En az 15 dakika dinlendikten sonra ölçüm yaptırınız. Civalı tansiyon aletleri daha doğru sonuç verebilir. Tansiyon 140/90’nın üzerinde ölçülür ise mutlaka doktorunuz ile temasa geçiniz.

Eli yüz ve ayaklarda şişmeler

Ayaklarda şişme gebede görülebilir ve normaldir. El ve yüzde şişme ise normal olarak kabul edilmemelidir. Tansiyon ölçümü yapılmalıdır. Gerekir ise idrarda protein miktarı ölçülmelidir.

Gebelik ve oruç tutma

Gebelik döneminde oruç tutmanın zararı gösterilememiş. Fakat sıcak ve uzun oruç dönemlerinde sıvı alımını kısıtlandığı için gebelerin oruç tutmaması gereklidir.

Önemli uyarı:

Dinlenmek ile geçmeyen kasık ve bel ağrısı varlığında, 10 dakika içerisinde ritmik olarak 3-4 kez karnınızda kasılma ve gevşeme varlığında (ağrı olmak zorunda değildir), bacaklarınızı ıslatacak şekilde alttan su gelmesi durumunda, her türlü alttan kanama varlığında, bebek hareketlerinin azaldığı durumlarda doktorunuz ile irtibata geçmelisiniz.​​​

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır