platonik aşk ne demek / Platonik Aşk Nedir? - Aklınızı Keşfedin

Platonik Aşk Ne Demek

platonik aşk ne demek

Platonik takıntı kavramı, takıntılı aşk, aşk bağımlılığı ya da ilişki bağımlılığı olarak değerlendiriliyor. Uzmanlara göre takıntılı aşk, kişinin gerçek ya da ulaşılamayan bir aşkı takıntı haline getirmesi, tüm yaşamını kişiye göre yönlendirmesi, yoğun duygular yaşaması olarak tanımlanıyor.


Takıntının kişinin zihnine sürekli, tekrarlayan, istenmeyen şekilde gelen, kişide sıkıntının oluşmasına neden olan, rahatsız eden düşünceler olduğunu belirten Üsküdar Üniversitesi NPİstanbul Beyin Hastanesi'nden Uzman Klinik Psikolog, Psikoterapist Gülçin Şenyuva “Bu düşüncelerin yoğunluğu ve yarattığı sıkıntı nedeniyle günlük yaşamı olumsuz yönde etkilenir. Platonik, gerçekte var olmayan, düşte kalan, hep öyle kalması istenilen anlamına gelmektedir. Platonik takıntı kavramı, takıntılı aşk, aşk bağımlılığı ya da ilişki bağımlılığı olarak değerlendirilir. Takıntılı aşk, kişinin gerçek ya da ulaşılamayan bir aşkı takıntı haline getirmesi, tüm yaşamını kişiye göre yönlendirmesi, yoğun duygular yaşamasıdır. Ancak tarihler boyu güzel olarak addedilen bu kavram bir süre sonra kişinin kendisine ve çevresine zarar vermeye başlayabilmekte ve kişinin işlevselliğinin düşmesine neden olabilmektedir” diye konuştu.


Platonik takıntılı kişinin, karşısındakine güven duyma, ayrılık ile ilgili kaygılarının sürekli zihnini meşgul ettiğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog, Psikoterapist Gülçin Şenyuva “Bu kaygılarından kurtulmak için de kendini rahatlatacak, sürekli onu aramak, takip etmek, 'beni seviyor musun?' diye sorular sormak gibi davranışlarda bulunur. Bu davranışlar bir süreliğine kişinin kaygısının düşmesine yardımcı olmaktadır. Daha sonrasında zihnini meşgul eden düşünceler gelmeye devam eder. Platonik takıntılı kişi sadece aşık olduğu kişinin kendisini mutlu edeceğine inanır ve kendisi mutsuz olduğunda aşık olduğu kişinin de mutlu olmasını istememektedir. Yani zihninde yarattığı kişinin kendisinde oluşturduğu varlığa-anlama aşık olmuştur” dedi.


Uzman Klinik Psikolog, Psikoterapist Şenyuva, konuya ilişkin şunları söyledi: “Kişinin reddedildiğini düşünmesi, fiziksel ve duygusal olarak devamlı kendisini kabul ettirmeye çabalamasıdır. Kişinin hedeflerinin olmaması, tatmin olmadığı iş ve sosyal hayatının olması ile ortaya çıkan anlamsızlık duygusu platonik takıntının nedenlerinden sayılabilir. Bununla birlikte, özgüven düşüklüğü, başarısızlık, yetersizlik ve zayıflık hissi kişide kaygıya sebebiyet vermektedir. Böylece kişinin zihninde oluşturduğu platonik sevgili kişinin varlığı ile var olduğunu düşünmesine ve yaşadığı boşluğu doldurmasına sebebiyet verebilmektedir.”


Güvenli bağlanma problemlerinin platonik takıntının gelişmesinde önemli bir faktör olduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog, Psikoterapist Şenyuva, “Güvenli bağlanma, kişinin kendisini sevilmeye değer bir kişi olarak algılaması anlamına gelmektedir. Bu kişiler ilişkilerinde karşısındaki kişiye bağlı olmaktan dolayı mutludur, terkedilmeye dair ya da istenmediklerine dair kaygıları bulunmamaktadır. Uzun soluklu ilişki kurabilirler. Güvenli bağlanmanın oluşabilmesi için, birincil bakım veren kişinin bebeklik ve çocukluk döneminde ilgi ve ihtiyaçlarının karşılanması, bebeğin-çocuğun bakım vericisinin orada olduğunu bilmesi ile gelişebilen bir durumdur. Güvenli bağlanma problemi olan kişilerde takıntılı aşka daha sık rastlanmaktadır. Bağımlı ve obsesif kişilik özelliği olan kişilerde takıntılı aşka daha sık rastlanmaktadır. Bağımlı kişilik özelliği olan kişiler, terk edilme korkusu ile yaşar, ilişkinin bozulmaması için ellerinden geleni yapar, hayattan keyif almaya dair zorunlu olduklarına ve mutlu olduklarını hak etmediğine inanırlar, özgüvenleri genelde düşüktür. Obsesif kişilik özelliği olan kişilerde, belirsizlik çok fazla rahatsız eder, hata yapmaktan korkar, mükemmeliyetçi yapıları vardır.”


Uzman Klinik Psikolog Psikoterapist Gülçin Şenyuva son olarak şunları söyledi: “İlişkide güven ve saygının olması en önemli unsurlardır. Kişilerin istek ve ihtiyaçlarını konuşabiliyor olmaları, birbirlerinin istek ve ihtiyaçlarına duyarlı olmaları sağlıklı ilişki ve sağlıklı aşkın zeminini oluşturmaktadır. Duygusal yaşantılarımız yaşadığımız olaylar ile belirlenmez, olaylarla ilgili düşüncelerimiz ile belirlenir. Yani yaşamımızda değişiklik istiyorsak, alternatif düşüncelerin oluşmasına izin vermeliyiz. Başkaları ile güvenilir, samimi ilişkiler kurmak insan için önemlidir. Bunu sürdürme isteği de insani bir davranış olarak görülmektedir. Bu nedenle sağlıklı insan ilişkileri kişinin yaşam memnuniyetini, fiziksel ve ruhsal sağlık durumunu etkilemektedir.”



Platonik aşk nedir, belirtileri nelerdir?

Birisi, platonik aşktan mı bahsetti? Açık ve net bir şekilde söyleyebilirim ki, şu dünyada platonik aşkı tatmayan bir kişi yoktur. Kimileri ilkokul öğretmenine, bazıları lisedeki edebiyat öğretmenine ya da ağabeyimizin, ablamızın bir arkadaşına platonik olarak aşık olmak hiç de sıra dışı değil. Onu görmek için saatlerce beklemek, internette fotoğraflarına taparcasına bakmak, markette konuştuğu kasiyeri bile öldürmeyi istemek, “neden o yanındaki ben değilim” diye hayıflanmak bize hep platonik aşkımızı hatırlatıyor. Hatta bazılarına göre o hiç unutulmuyor denilen ilk aşklar var ya, işte platonik aşklar onlardan bile daha fazla, daha net akılda kalıyormuş. Muhtemelen karşındakinin hiç haberi yoktur, hatta seni fark etmiyordur bile, ama senin içinde fırtınalar kopar, her gün farklı senaryolar yazarsın, o “esas kız” rolünü de en güzel oynarsın. Bir zaman sonra onu elde etmek artık çok ütopik bir durum haline gelir, onu sevmeyi, onu beklemeyi, onu düşünmeyi seversin, ta ki biri de sana sırılsıklam aşık oluncaya kadar. Peki, nedir bu platonik aşk ve nereden geliyor?

Platonik aşkın tam manası

Bu meşhur platonik aşk aslında adını dünyaca ünlü düşünür Platon’dan alıyor. Normal aşkı seküler anlayıştan çıkarıp da, tinsel bir yere yerleştirdiğimizde bu aşk platonik aşk oluyor. Yani aslında el ele tutuşmak, sevişmek, öpüşmek, evlenmek gibi tüm arzular yerini, onu sevmeyi sevmeye bırakıyor. Bizim dilimizde karşılıksız aşk, karşılık beklenmeyen aşk olarak ifade edilse de aslında sözlükteki gerçek anlamı, “gerçekte var olmayan, hayalde kalan ve hep öyle kalması istenen aşk” anlamını taşıyor.

Platonik aşk söz konusu ise, her şey ruhsal, psikolojik, duygusal düzlemde, boyutta yaşanıyordur. Sürekli aşık olan günümüz insanınınki gibi cinsel, fiziksel doyum beklenmez, asıl amaç onu sevebilmektir. Platonik aşkta karşımızdaki kişiyi o olduğu için, tıpkı öyle olduğu için severiz, asla bizim için, bizim isteklerimize göre değişmesini beklemeyiz.

Kişilere değil, onu yaratana ulaşan bir sevgi söz konusudur!

Platonik aşkta öncelikle sevdiğimiz kişinin dış görünüşü bizi etkiler, ardından imkan varsa tanıdıkça ya da onun hakkında fikir edindikçe karakteristik özelliklerine karşı da bir hayranlık uyanır. Ancak en nihayetinde onun aşık olunası bu güzelliğinin tanrıdan geldiği gerçeği de fark edilir. İşte bu saatten sonra tanrının yarattığı herkes göze güzel görünür. Çünkü hepsi tanrının verdiği o eşsiz güzelliğe sahiptir. Bu duygular ilerledikçe kişi aslında tanrıya aşık olduğunu anlar ve aşk baştaki seküler halinden kurtulur, tinsel bir yapıya, anlama ulaşır.

“İşte tam da bana böyle oluyor” dedirtecek 45 platonik aşk belirtisi

  • Uyandığı andan ta ki yeniden uyuyuncaya kadar her bir saniye onu düşünerek geçer.
  • Onun dahil olduğu anlamlı, anlamsız her gruba girmeye çalışırsın.
  • Sevdiceğinin her bir hareketinden kendine pay çıkarır.
  • Onunla iletişim kurabilmek için bahaneler bulmak konusunda doktora yapabilirsin.
  • Onu başkasıyla gördüğünde aslında tam da cinnet geçirme zamanıdır, ancak ses çıkarmak bile imkansız hale gelir.
  • Yaşadığın hayal kırıklıklarından dolayı “ben bunları hak edecek kişi miyim” triplerine girer, sonra hızla bu tripten çıkarsın.

  • Sevgili olduğunda hemen çarçabuk yaşanıp bitecek duygular çok uzun süre aynı şiddetle, hatta artarak devam eder.
  • Beklemek, senin en başarılı olduğun konu haline gelir.
  • Hayal gücünün yettiği kadar macerayı sevdiceğinle yaşayabilirsin.
  • Sabır taşı olursun, ama asla çatlamazsın.
  • Tüm alışkanlıklar, yaşam rutini onu bir kez daha görebilmek adına değiştirilebilir.
  • Onunla ilgili en küçük şeylerden bile mutlu olabilirsin.
  • Hafta sonu tatillerini iple çekenler, bir anda pazartesi sevdalısı oluverir.
  • Onun oksijenini tüketmemek adına, onun yanında nefes almadan bile durabilirsin.
  • Onunla aynı ortamda bulunup aynı havayı teneffüs edebilmek için saçma sapsan kişilerle görüşmeye başlarsın.
  • Onun hiçbir kötü özelliği olmadığına inanmışsındır. Gözünle görsen bile iyi bir şeyler çıkarmaya çalışırsın.
  • Sosyal medyadaki tüm platformlarda uzman olur, her birinde onu saniye saniye izlersin.

  • Onun dışında hiçbir şeye odaklanamaz hale gelirsin.
  • Sen onu takip edemediğinde kankaların bu işi senin yerine gönüllü olarak yaparlar.
  • Onun yanında özgüvenin yerlerdedir, cesaret yanından bile geçmez.
  • Tüm ortamların en popüler konularında birisi, senin bu imkansıza yakın aşkındır.
  • Onu görünce bir yandan gözlerinin içinde kaybolmak, diğer yandan da ona cool görünme arasında sıkışır kalırsın ve muhtemelen en şapşal duruma girersin.
  • Onunla karşılaşınca ya da konuşunca dünyanın en şapşal kişisi haline dönüşür, adını bile hatırlamayabilirsin.
  • Onun seni bir gün fark edeceğine inanırsın.
  • Çevrendeki herkes onu sana yönlendirmeye çalışır. Bu da garip durumları ortaya çıkarır.
  • Hem çok acı çeker, unutmak ister, hem de bir kere daha görüp biraz daha ezilsem diye düşünürsün.

  • Bu platonik aşk sayesinde gerçek bir analist olursun. Her ses, mimik, tutum, davranış senin için sayfalarca yazılası bir roman haline gelir.
  • Sen artık bir empati uzmanısındır. Dünyaya hep onun gözüyle bakar kendini kaybedersin.
  • Onun göz ucuyla bile olsa ilgilendiği her şey senin yaşamının en önemli teması haline gelir.
  • Mantık, beyin; saf dışı kalmış, her şey kalpte şekilleniyordur.
  • Onun yanında dünyadaki en iyi niyetli kişi olursun.
  • Gözlerin o kadar çok kör olmuştur ki, bir gün o da sana aşık olsa bile sen bunu fark edemediğin için yine mutlu sona ulaşamazsın.

  • Kavuşmak ne kadar imkansızsa, saplantı da o kadar derin olur. Olmazları, oldurma çabası şiirlere, şarkılara konu olacak düzeydedir.
  • Annen bir bakkala git dediğinde, içinden bir canavar çıkar. Ancak o şehrin en uzak noktasındaki sandviçten istiyor diye bi koşu gidip alır gelirsin.
  • Sen bitmeyen, hatta başlayamayan aşkını anlatırken, en yakın arkadaşların senden soğuyacak kıvama gelirler.
  • En küçük bir işarete bile yüzlerce anlam yükler. En ünlü düşünürden daha düşünür olursun.
  • En basit olaylardan, dünyayı bile değiştirebilecek sonuçlar çıkarırsın.
  • Rüyalarının baş kahramanıdır, artık rüya görmekten gece ile gündüz karışmıştır.
  • En komik esprileri hep o yapar.

  • Onu görünce suratının bir şapşal gibi görünmesine engel olmazsın.
  • Her gün onu artık umursamayacağını söylersin, birkaç dakika içinde kendini onu düşünürken bulursun.
  • Onun yanındayken dünyanın en sakar insanı haline gelirsin, en imkansız hallerde bile bir sakarlık yapar, kendini gülünç duruma sokarsın.
  • Onun her hareketinde sana gönderilen gizli bir mesaj varmış gibi hissedersin.
  • Onun yanındayken asla kendin olamadığın için gerçek seni tanımasına ve sana aşık olmasına izin vermezsin.
  • Onunla karşılaşmana dair en küçük bir olasılık bile senin en önemli planlarının iptal edilebilmesi için büyük bir sebeptir.
Ayşe Tolga

Platonik Aşk Nedir?

5 dakika

Platonik Aşk Nedir?

Son Güncelleme: 21 Aralık,

Platonik aşk, aslında günlük dilde yaygın olarak kullanılan bir ifadedir. Bunu kullandığımızda genelde seksüel ya da romantik olmayan, iki arkadaş arasında da olabilecek bir sevgiyi kastederiz. Bu ifade her ne kadar Platon’un felsefesiyle ilgili olarak kullanılsa da bu makalede göreceksiniz ki bu kullanım, onun aşkla ilgili düşüncesiyle tam uyuşmamaktadır.

Aşk, her zaman hakkında en çok konuşulan konulardan biri olmuştur. İlk zamanlardan beri şairler, yazarlar, düşünürler ve filozoflar için her zaman bir ilham kaynağı olmuştur ve hala da olmaya devam etmektedir. Tabi ki Yunan filozof Platon da bunların arasında yer almaktadır.

Platon hakkında bazı bilgiler

Platon Yunan bir filozoftur. Sokrates’in öğrencisi ve Aristo’nun hocası olmuştur. Birçok eseri vardır ama en çok Symposion (Şölen) ve Mağara Alegorisi ile tanınmaktadır. Symposion (Şölen)‘da aşkla ilgili düşüncelerinden bahsetmiştir ve biz de bu sayede “platonik aşk” kavramını elde ettik.

platon heykeli

Platon, aşkı, uğrunda güzelliği keşfettiğimiz ve deneyimlediğimiz bir kavram olarak görmüştür. Ama onu tam olarak anlamak için düalizm teorisini de anlamanız gerekir çünkü bu Platon’un felsefesindeki ana fikirlerden biridir. Düalizm, kendi gerçekliğimizi hiçbir zaman karışmayan iki ayrı şekilde görmemizi anlatan kavramdır, bu iki durumsa şöyledir: materyal (fiziksel) ve materyal olmayan (ruhsal).

Bunlar birlikte gelebilir ama asla gerçekten karışmazlar. Platon insanların ruh ve bedenden oluştuğunu ve ruh fikirler alemindeyken bedenin materyal dünyaya ait olduğunu ifade etmektedir. Ayrıca ruh, içine sıkıştığı bedenle birlikte var olmak zorundadır ama iki gerçeklik birbirinden tamamen bağımsızdır.

Platonun aşk fikrinin de kaynağı olan filozofik kavram işte budur. Fakat birçok insan bunu yanlış anlamıştır. Hatta bu anlayış, aşkın kanaatkar ve manevi bir sevgi olarak görüldüğü bir noktaya gelmiştir. Ama aslında bu doğru değildir. Bu filozofun aşkla ilgili düşüncesi biraz daha ikisinin ortasında kalmaktadır: tam olarak seçici olmama ya da kanaatkar olmayla ilgili değildir ama stabilitenin mükemmel olduğunu söylemektedir.

Aşk

Bu kavram için çok farklı anlam, his ve kullanımlar vardır. Yani bunu basitçe tanımlamak hiç de kolay değildir. Ama aşkla ilgili kesin bir şey varsa o da bunun, bizim başkalarıyla bağımızla ilgisi olan evrensel bir kavram olduğudur.

Dilimizde bu sözün birçok farklı anlamı vardır. Tutkulu bir istekten romantik bir aşka, hatta ailenize bile hissedebileceğiniz seksüel olmayan hislere kadar birçok duyguyu anlatabilir. Hatta daha derin bir şey olan dini aşktan da bahsedilebilir.

Hnagi türden bahsedersek bahsedelim bu his her zaman için çok güçlüdür. Hatta karşı konulamaz olduğunu da söyleyebiliriz çünkü temelde bundan kaçmak imkansızdır. Platonik aşk aslında ilişkilerimiz için çok önemlidir çünkü sanatta ve psikolojik çalışmalarda bir ilham kaynağı olmuştur.

“Aşkta her zaman bir delilik vardır. Ama delilikte her zaman biraz mantık vardır.”

– Friedrich Nietzsche

Platonik aşkın arkasındaki fikir denir?

Aşkın önüne “platonik” kelimesini koyduğumuzda Platon ve onun felsefesinden bahsetmiş oluruz. Sokrates’in bir konuşmasından yola çıkarak Platon, aşkın güzelliği anlama ve deneyimleme isteği ya da dürtüsü olduğunu söyler. Bu, her ne kadar onu da kapsasa da fiziksel güzelliğin ötesine geçen sonsuz, anlaşılabilir ve mükemmel fikirlerin güzelliğini de sevmektir.

Başka bir deyişle, Platon, aşkın güzelliği keşfetme ve deneyim etme isteğinden geldiğini düşünür.Bu süreç, fiziksel güzelliği takdir ederek sonrasında ruhsal boyuta ilerlediğinizde başlar. Yani bunun en yüksek seviyesi, saf, tutkulu ve bencil olmayan şekilde ifade edilmesidir.

Sizin de görebileceğiniz gibi, platonik aşk aslında romantik olmayan aşk demek değildir. Ne kadar zor olsa da fiziksel güzelliğin ötesine geçen bir aşktır. Aslında seksüel elementlere de sahip değildir çünkü Platon aşkın gerçekten de diğer insanla alakalı olmadığını düşünmektedir. O aşkı, güzelliğin üstünlüğüne yöneltilen bir şey olarak görmüştür.

Platon, Symposion (Şölen) ‘da şöyle söylemektedir:

“[…] dış görünüş güzelliğinden çok zihnin güzelliğini daha yüce görecektir. Yani eğer yüce bir ruh ama çok az güzellik sahibi birisi gelirse, onu sevecektir ve gençleri geliştirebilecek düşünceleri meydana getirecektir, ta ki kurum ve yasalardaki güzelliği görüp oluşturana ve ailedeki güzelliği anlayana kadar, daha sonra kişisel güzelliğin önemsiz olduğunu anlayacaktır.”

kalbinden dallar çıkan kız

Platon’a göre güzellik ve aşk

Platon’a göre, güzellikle karşılaştığımızda aşkı deneyimlemeye başlarız. Tabi ki onun aşk tanımının bizi güzelliği keşfetmeye iten şey olduğunu unutmamak lazım. Aslında farklı tarzlarda güzelliği deneyimlediğiniz birçok aşama vardır:

  • Fiziksel güzellik: bu ilk aşamadır. Fiziksel bedene duyulan aşk hissiyle başlar ve daha sonra genel güzelliği takdir etme olarak ilerler.
  • Ruhun güzelliği: bir kişinin fiziksel bedeninin güzelliğini takdir etmekle ona aşık olmak arasındaki çizgiyi geçince içerde nasıl birisi olduğuna odaklanmaya başlarsınız. Yani bu aşama karşınızdakinin ahlaki ve kültürel geçmişi ile ilgilidir. Bu aşamada materyalin (bedenin) ötesine geçersiniz ve materyal olmayana (ruha) doğru ilerlersiniz.
  • Bilgeliğin güzelliği: Ruhsal güzelliği takdir etme yolu her zaman bilgi ve fikirlere duyulan aşkın yolunu açar. Bu, sevdiğiniz insanın ötesine geçer.
  • Kendindeki güzellik: ilk üç aşamayı geçtiğinizde son bir kapı daha açılır. Aşkın güzelliğini kendinde ve kendi kendi kendine başka bir özne ya da nesneye bağlı olmadan tatmaktır. Bu yüzden de bu aşkın en yüksek seviyesidir.

Son adım, tutkulu, saf ve bencil olmayan bir güzelliğin ifadesidir. Bu hiçbir zaman geçmeyecek ya da zamanla değişmeyecek bir hisle ilgilidir. Yani aslında bu romantik olmayan aşkla ilgili değil, mükemmel, sonsuz ve anlaşılabilir olan bilgileri takdir etmekle ilgilidir.

Neden platonik aşkı romantik olmayan bir olarak düşünürüz?

“Platonik aşk” ifadesini yüzyılda ilk kullanan kişi Marsilio Ficino’dur. O bunu, bir kişinin fiziksel görünüşüne değil zekası ve karakterinin güzelliğine odaklanan aşkı anlatmak için kullanmıştır. Bu sadece fikirler dünyasında var olan mükemmel ve yozlaştırılamayacak bir aşktır.

According to Platon’a göre hiçbir zaman bu hissi gerçekten saf bir şekilde elde edemeyiz. Çünkü ona göre aşk ilgilerle alakalı değildir, erdemle alakalıdır. Başka bir deyişle, bu mükemmel bir aşk olurdu ama mükemmeliyet sadece bir ilüzyondur. Bu dünyada hiçbir şey mükemmel değildir çünkü mükemmellik sadece düşünceler dünyasında var olabilir.

Bunu daha basitçe ifade edelim. Temelde platonik aşk, cinsel bir arzunun olmadığı bir aşktır. Bu yüzden bu terimi günlük hayatta kullanırken romantik olmayan aşkı ya da bir arkadaşa duyulan cinsel olmayan hayranlığı ifade ederiz.

Yani bu ifade Platon’un aşkla ilgili söyledikleriyle uyuşmaktadır. Ama gerçek platonik aşk yine de bundan çok farklıdır. % farklı olmasa da bu ifade günümüzde hala biraz yanlış kullanılmaktadır.

farklı dünyalardan birbirine kalp gönderen insanlar

Platonik aşk neleri içerir?

Platon’a göre Güzellik, Adalet, İyilik ve Doğru ile aynıdır. Yani aşk her zaman bu bahsettiğimiz kavramlarla ilgilidir. Platonik aşk, temelde kendi ruhunuzda eksikliğini çektiğiniz şeyi karşınızdaki insanda aramaktır. Ama, o insan genellikle her şeyi iyi, güzel, doğru ve adil olarak gördüğünüz bir temsildir.

Yani platonik aşk aslında romantik olmayan arkadaşça bir sevgi demek değildir. Açıkça cinsel ögeleri de olabilecek ama tüm odağın bu olmadığı bir orta noktadadır. Aşk duyulan insanın bedeninden öteye gidebilir. Ayrıca o kişinin ruhu ve fikirlerine duyulan aşka da dönüşebilir. Ama cinsel ve fiziksel şeyler tamamen ortadan kalkmak zorunda değildir. Bunlar da aşkın bir parçası olabilir ve aşk yine de bunların ötesine geçebilir.

İlginizi çekebilir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır