rahim yarası bitkisel çözüm / Vajinada Yara Bitkisel Tedavi Ve Doğal Yöntemler

Rahim Yarası Bitkisel Çözüm

rahim yarası bitkisel çözüm

Rahim Ağzı Yarası Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Rahim ağzı dokusunun iltihaplanması durumunu ifade eden bu rahatsızlık hakkında bilinmesi gerekenlere içeriğimizde yer verdik. Yazımızda rahim ağzı yarası nedir, neden olur, nasıl geçer, belirtileri nelerdir ve tedavisi nasıldır gibi soruları yanıtladık.

İşte rahim ağzı yarası hakkında her şey...

Rahim Ağzı Yarası Nedir?

Rahim Ağzı Yarası

Tıptaki diğer adıyla servikal erozyon, aslında bir yara değildir. Rahim ağzı denilen yapı ile vajinanın birleşen ve adet kanamasının dışarı atılmasını sağlayan dokuya rahim ağzı denir. Rahim ağzı iç ve dış olmak üzere iki bölümden oluşur. Dış yapı vajina ile eşdeğerdir. İç yapı ise rahimin devamı olup bir parçasıdır. Vajinanın rengi pembe iken, rahim ağzının rengi ise kırmızıdır.

Rahim ağzı yarası ise dışarıdan görünen rengi pembe olması gerekirken kırmızı olmuş hali demektir. Her ne kadar buna rahim ağzı yarası dense de bu bir yara değildir. Sadece rahim ağzı dokusunun dışarıya taşmasıdır. Her kadında rahim ağzı yarası görülebilir. Özellikle cinsel hayatı olan her kadın rahim ağzı yarası rahatsızlığını yaşayabilir.

Rahim Ağzı Yarasının Belirtileri Nelerdir?

Rahim Ağzı Yarası

Rahim ağzı yarasının belirtileri çok sık görülen belirtiler olduğu için başka bir hastalığın belirtisi de olabilir. Yani kişinin kendinde rahim ağzı yarası olduğunu tespit etmesi oldukça zordur. Rahim ağzı yarası doktor muayenesi ile anlaşılabilir.

Berrak bir akıntı olması, kötü kokulu akıntı, vajinada kaşıntı ve yanma olması, bel ağrısı yaşanması, cinsel ilişkide ağrı olması, idrar yaparken yanma ve ağrı hastalığın göstermiş olduğu belirtilerdir. Bu belirtileri kendinizde gördüğünüz zaman doktora başvurmanızı öneririz.

Rahim Ağzı Yarasının Nedenleri Nelerdir?

Rahim Ağzı Yarası

Rahim ağzı yarasının tedavisinin olumlu yanıt vermesi isteniyorsa öncelikle hastalığın altında yatan nedenleri araştırmak gereklidir. Rahim ağzı yarasına neden basit bir irritan madde ise bu maddeyi kullanmamak çözüm olacaktır. Ancak neden enfeksiyonsa, bu enfeksiyonun tedavi edilmesi rahim ağzı yarası problemini ortadan kaldıracaktır.

Rahim ağzı yarasının oluşma nedenleri sık cinsel ilişki yaşamak, prezervatif üzerindeki kimyasallar, sık vajinal duş yapma, spermisidler, Klamidya, Trikomonas ve Gonore gibi enfeksiyonlardır. Bu nedenler yüzünden rahim ağzı yarası oluşmaktadır.

Rahim Ağzı Yarasının Tanısı Nasıl Konur?

Rahim Ağzı Yarası

Diğer bir adıyla servisit dokuda yaralanan bölgede kan akımının artması sonucu kırmızı bir hal alır. Bu durum muayene sırasında yara gibi görünür. Rahim ağzı tanısı jinekolojik muayene ile tespit edilir. Ancak bazı ek tetkikler de istenebilir.

Biopsi, kolposkopi ve smear testi doktorun isteyebileceği testler arasındadır. Doktor bu testlerin de yapılmasını isteyerek hastalığın altta yatan nedenlerini ortaya çıkarır. Buna göre de bir tedavi süreci izlenir.

Rahim Ağzı Yarası Tedavisi

Rahim Ağzı Yarası

Rahim ağzı yarasının altında yatan sebepler teşhis ve tedavi edildiği halde rahim ağzı yarasında bir gerileme olmamışsa, cerrahi müdahaleler gerekebilir. Kullanılabilecek tedavi yöntemleri koter, kriyoterapi ve lazerdir.

Koter, en sık kullanılan ve en eski yöntemdir. Ancak biraz ağrılı bir yöntem olduğu bilinmelidir. İşlem sırasında kişi ağrı hissedebilir. Lazer yönteminde ise lazer ile dokular tahrip edilir. Oldukça avantajlı ve başarılı bir yöntemdir.

Kriyoterapi, koter tedavi yöntemine göre daha avantajlıdır. Koter de hissedilen ağrı bu tedavi yönteminde hissedilmez. Yaşanacak doku tahribatı da bu yöntemde daha kontrollü yaşanır. Çok basit ve 10 dakika süren kısa bir işlemdir.

Rahim Ağzı Yarasından Nasıl Korunuruz?

Rahim Ağzı Yarası

Rahim ağzı yarasından korunmak ya da erken dönemde teşhis edilmesi için birkaç şeyin yapılması gerekiyor. Bunlar yabancı insanlarla cinsel ilişkiye girmemek, yılda bir defa jinekolog muayeneye gitmek, vajinal akıntı varsa doktora görünmek, ilişkiye girdiğiniz birinde bel soğukluğu varsa doktora başvurmak ve kokulu tampon gibi maddeleri kullanmamaya özen göstermektir. Bu önerileri uyguladığınız takdirde rahatsızlıktan korunabilirsiniz.

Rahim ağzı yarası neden oluyor?

Bu hastalığın en sık karşılaşılan nedeni Gonore, Trikomonas ve Klamidya gibi enfeksiyonlardır. Bu enfeksiyonlar tedavi edilmediği takdirde rahim ağzı yarasına neden olmaktadırlar.

Rahim ağzında yara tehlikeli mi?

Rahim ağzı yarası korkulacak bir hastalık değildir. Bu hastalığın tedavisi oldukça basit ve bir o kadar hızlıdır. Dolayısıyla hastalığın belirtilerini bildiğiniz ve doktora başvurduğunuz sürece hiçbir sıkıntı yaşamazsınız.

Rahim ağrı yarası tedavi edilmezse ne olur?

Rahim ağzı yarası tedavi edilmediği takdirde sürekli olarak enfeksiyon üretir. Bunun sonucunda da belirtiler git gide artar. Ayrıca enfeksiyon rahim içine, mesaneye ve tüplere yayılabilir. Uzun dönemde ise kanser oluşumu riski söz konusu olur.

Rahim ağrı yarası kendi kendine geçer mi?

Rahim ağzı yarasının tedavisi hastalığa sebep olan faktörlere göre değişmektedir. Bazı durumlarda yaranın oluşumuna sebep olabilecek doğum kontrol hapları bırakıldığında hastalık kendiliğinden geçmektedir.

Rahim ağzında yara olduğunu nasıl anlarsın?

Bu hastalığa sahip olup olmadığınızı öğrenmek için adet döneminin hemen sonunda ortaya çıkan vajinal akıntılara bakmanız gerekiyor. Bu akıntıların yanında kanama olması, kaşınma görülmesi, vajinada yanma olması, cinsel ilişkinin ağrılı olması, bel ağrısı yaşanması ve idrar yaparken yanma hissedilmesi durumları görülüyorsa rahim ağzında yara vardır.

Her rahim ağrı yarası kanser midir?

Rahim ağzında oluşan yaranın kanser belirtisi olup olmadığını anlamak istiyorsak smear testi yaptırılması gerekiyor. Bu test sonucunda değişim varsa hastadan kolposkopi ve biyopsi gibi daha ileri testler istenir. Bunların sonucuna göre ise kanser olup olmadığı teşhis edilir. Dolayısıyla her rahim ağzı yarası kanser değildir.

Rahimde yara varken cinsel ilişkiye girilir mi?

Rahimde yara varken cinsel ilişkiye girilmemesi önerilmektedir. Aynı şekilde yara yakma işlemleri sonrasında 4 hafta boyunca havuza ya da denize girmek ve cinsel ilişki yaşamak yasaklanmıştır. Hasta 6-8 hafta içerisinde günlük yaşamına dönebilecektir.

Rahim ağzı yarasına bitkisel çözüm yöntemleri nelerdir?

Rahim ağzı yarasına iyi gelen birkaç bitkisel ürün de bulunuyor. Bu ürünleri kullanarak da hastalığın tedavi sürecine destek olabilirsiniz. Ceviz yaprağı, Civanperçemi, Kudret narı ve kekik yağı bu bitkisel çözümlerden en çok önerilenleridir. Ancak bu bitkileri doktorun onayı olmadan kullanmamanız gerektiğini hatırlatalım.

Rahim Ağzı Yarası Tedavisi

Rahim ağzı yarası, diğer adıyla servisit kadınların en sık olarak karşılaştığı jinekolojik problemlerden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Rahim ağzı yarası, genel anlamı ile rahim ağzı dokusunun iltihabıdır. Rahim ağzı dokusunun iltihaplanması durumu, genellikle bir enfeksiyona bağlı olarak ortaya çıkmakta, bazı durumlarda ise irritasyon ya da travma sonrası oluşum gösterebilmektedir.

Rahim ağzı yaralarının ortaya çıkmasında yaşın önemi bulunmamaktadır. Cinsel yönden aktif kadınlarda, yaşı ne olursa olsun rahim ağzı yaraları meydana gelebilmektedir. Kadınların yarısından fazlası hayatının bir döneminde rahim ağzı yarası problemi ile karşılaşabilmektedir. Kasık ağrısı ve vajinal akıntısı bulunan kadınların çoğunda, başka bir hastalıkla birlikte ya da tek başına rahim ağzı yarası ortaya çıkabilmektedir.

Rahim Ağzı Yaralarının Sebepleri Nelerdir?

Rahim ağzı yarasının etkili ve başarılı tedavisinin gerçekleştirilebilmesi için, temelde yatan sebeplerinin doğru şekilde tanımlanması gerekmektedir. Bu bakımdan rahim ağzı yarasının sebeplerini şu şekilde sıralayabilmekteyiz;

  • Rahim ağzı yaralarının temel sebepleri tam olarak tespit edilemese de en sık karşılaşılan rahim ağzı yarası sebepleri, enfeksiyonlar olmaktadır. Rahim ağzı yarasına sebep olan unsur enfeksiyon ise, enfeksiyona uygun tedavi ile iyileşme sağlanabilmektedir. Rahim ağzı yarasına sebep olan en önemli 3 mikroorganizma olarak; klamidya, trikomonas ve gonore sayılabilmektedir.
  • Sıklıkla cinsel ilişkiye girilmesi durumunda rahim ağzında yaralar ortaya çıkabilmektedir.
  • Kişinin vücudunda yaşanan hormonal değişiklikler, rahim ağzı yaralarının temel sebeplerini oluşturabilmektedir.
  • Bazı kimyasal faktörler (prezervatif üzerinde bulunan kimyasallar) ya da alerjik maddeler sebebiyle rahim ağzı yaraları oluşabilmektedir.

Rahim Ağzı Yarası Şikayetleri Nelerdir?

Rahim ağzı yarası belirtileri pek çok hastalığa benzer özellikler taşımakta ve genellikle spesifik şikayetler meydana getirmemektedir. Bu bakımdan rahim ağzı yarası, genelde başka sebeplerle gerçekleştirilen jinekolojik muayeneler sırasında fark edilmektedir.

Rahim ağzı dokusunun iltihabı olarak da tanımlanabilen, rahim ağzı yarasının belirtilerini şu şekilde sıralayabilmekteyiz;

  • Rahim ağzı yarasının ilk belirtisi olarak, adet kanaması bitişini takiben ortaya çıkan vajinal akıntı karşımıza çıkmaktadır.
  • Rahim ağzı yarası birçok kadında, yaraya bağlı olarak oluşan, kokusuz ve kaşıntısız bol akıntı ile ortaya çıkabilmektedir.
  • Yaranın büyük olmasına bağlı olarak kanama meydana gelebilmekte ya da anormal nitelikte vajinal kanama oluşabilmektedir.
  • Vajinada kaşınma ve yanma meydana gelebilmektedir.
  • Cinsel ilişki sırasında ağrı ya da ilişki sonrası kanama önemli belirtiler arasında bulunmaktadır.
  • Bel ağrısı
  • İdrar yaparken oluşan yanma hissi

Rahim Ağzı Yarası Nasıl Tedavi Edilir?

Rahim ağzı yarası, yani rahim ağzında iltihaplanma meydana gelmesi durumu, aslında vücudun normal çalışan savunma mekanizmalarının bir sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Rahim ağzı yarası durumunun devam etmesi, temel sebeplerine müdahale edilmesine rağmen iyileşme ya da gerileme görülmemesi durumunda bu bölgede oluşan anormal hücrelerin tahribinin sağlanması amacıyla bazı cerrahi işlemler gerçekleştirilmektedir.

Rahim ağzı yarası tedavisinde en sık olarak uygulanan yöntemler; koterizasyon (yakma), lazer tedavi ve krioterapi (dondurma) olarak sıralanabilmektedir. Rahim ağzı yarası tedavisinde sıklıkla uygulanan bu yöntemlerin orak amacını, iltihaplı dokunun öldürülmesi ve yaranın onarılması oluşturmaktadır.

Rahim Ağzı Yarasında Yakma (Koterizasyon) Tedavisi

Rahim ağzı yarası, iltihaplı bir dokudan oluşmaktadır. Yakma tedavisi, iltihaplı dokunun ısı ile tahrip edilmesi işlemidir. Rahim ağzı yarası yakma tedavisinde, kalem şeklinde bir prob kullanılmakta, probun ucundan geçirilen elektrik akımı ile ısı elde edilmektedir. Elde edilen ısı, rahim ağzı iltihabı bulunan dokuya uygulanmakta ve doku tahrip edilmektedir. Rahim ağzı yarası yakma tedavisi birkaç dakika sürmekte ve işlem sırasında çok hafif ağrı gerçekleşebilmektedir.

Koterizasyon yani yakma tedavisi, kronik rahim ağzı yarası durumlarında uygulanan en eski ve en klasik yöntem olarak karşımıza çıkmaktadır. Nadir olsa da bazı durumlarda, koterizasyon yöntemi sonrası nedbe dokusu oluşabilmekte ve bu durum rahim ağzı tıkanmalarına sebep olabilmektedir.

Rahim Ağzı Yarasında Dondurma (Kriyoterapi)

Tedavisi Rahim ağzı yarası durumlarında, sıvı karbondioksit veya azot yardımı ile anormal dokular dondurulmaktadır. Rahim ağzı yarasının dondurulması işlemi, tabanca şeklinde bir cihaz kullanılmaktadır. Tabancanın ucu ile, iltihaplı dokular dondurulmaktadır. Kriyoterapi yöntemi ile rahim ağzı yarası tedavisi, herhangi bir anestezi işlemi uygulanmadan, basit ve hızlı işlemlerle gerçekleştirilmektedir.

Yara yakma tedavisine göre, daha az ağrıya sebep olan yara dondurma tedavisi ile daha kontrollü şekilde doku tahribi yapılmaktadır. Kriyoterapi sonucu nedbe oluşumu daha az rastlanan bir durumdur.

Rahim Ağzı Yarasında Lazer Tedavisi

Rahim ağzında meydana gelen dokuların, lazer ışığı kullanılarak tahrip edilmesi işlemidir. Rahim ağzı yarasının lazer tedavisinde, anestezi işlemine gerek duyulmamakta ve yara iyileşmesi oldukça hızlı şekilde gerçekleşmektedir.

Lazer ışığı ile gerçekleştirilen rahim ağzı yarası yakılması işlemi, koterizasyon yöntemine göre daha az travmatik olmaktadır.

Rahim Ağzı Hastalıkları Nelerdir? hakkında bilgi almak isterseniz eğer ki; İlgili linke tıklayabilirsiniz.
İlgili link: https://www.aysedarama.com/rahim-agzi-hastaliklari-nelerdir

Rahim Ağzı Yarası Tedavisi SSS Soruları

Rahim ağzı vajina içinde, vajinanın 10 cm kadar derinliğinde rahimin vajina içindeki kısmıdır. Rahim ağzı dokusu epitelle kaplıdır. Fakat epitel dokus ...

Devamı...

Rahim ağzı yarasından korunmak için cinsel yaşamda tek partner tercih etmeli. Değişik kişilerle yaşanılan cinsellikten sonra enfeksiyon ihtimali ...

Devamı...

Rahim ağzı yaraları önce pap smear testi ve kültür testiyle analiz edilmeli.pap smear testinde servisit , enfeksiyon dışında bir sorun yoksa yakılarak ...

Devamı...

Her rahim ağzı yarası kanser olacak diye bir durum yoktur. Rahim ağzı yaralarında mutlaka smear testi yapılmalı. Test sonucunda hücrelerde değişim var ...

Devamı...

Rahim ağzı yara tedavisinde ne uygulanacağına karar vermeden mutlaka smear testi yapılmalı. Test sonucunda yara enfeksiyon içeriyor, rahim ağzı hücrel ...

Devamı...

Rahim Ağzı Yarası

Aslında böyle bir sınıflama yok ancak halk arasında ektropionu anlatabilmenin beklide kolay yolu diye yaygın bir kullanımı var. Rahim ağzının dış yüzeyini oluşturan skuamöz hücrelerin kısmen ya da tamamen yokluğu servikal erozyon ya da halk arasında söylendiği şekli ile rahim ağzında yara olarak adlandırılır. Normalde olması gereken skuamöz epitelin yerini rahim ağzı kanalının (endoservikal kanal) içinden gelen kolumnar hücreler almıştır. Endoservikal kanalı oluşturan doku daha kırmızı ve hassas olduğundan ve muayenede yara ve iltihaplı bir doku şeklinde görüldüğünden erozyon ya da yara seklinde tanımlanmaktadır. Gerçekte ise bir doku kaybı yani yara olmayıp sadece faklı hücrelerin olmamaları gereken yerde bulunmaları söz konusudur. Günümüzde ise bu durumun yanlış anlaşılmalara neden olabilen erozyon (yara) yerine kırmızı plak şeklinde tercüme edebileceğimiz eritroplaki olarak tanımlanması önerilmektedir. Bu terimlerin dışında rahim ağzı kanalının dışa doğru dönmesi anlamına gelen ektropion ya da eversiyon terimleri de kullanılabilmektedir.

Bu dokunun daha kırmızı görünmesinin nedeni dokuyu oluşturan hücre tabakasının yassı epitel gibi çok katlı olmamasıdır. Silindirik epitel daha ince tabakalardan oluştuğu için altta kalan kan damarları yüzeye daha yakın ve daha belirgindir. Doku daha kırılgan olduğundan kolayca kanayabilir ve enfeksiyonlara daha açıktır.

Neden oluşur?

Bu duruma yol açan nedenler tam olarak bilinmemekle birlikte cinsel ilişki sırasında penisin yarattığı, ya da tampon vb kullanımının yol açtığı travmanın risk faktörü olduğu kabul edilir. Benzer şekilde bazı vajinal enfeksiyonlar ve sperm öldürücü ilaçlar, kremler ve prezervatif üzerindeki kimyasal maddeler de kırmızı plaklara neden olabilir. Bunlar dışında kadının hormonal durumu da endoservikal dokunun dışa dönmesine neden olabilir. Çocuklarda, hamile kadınlarda ve doğum kontrol hapı kullananlarda saptanması normaldir.

Ancak pekçok kadında altta yatan herhangi bir neden ya da risk faktörü saptanamaz.

Belirtileri nelerdir? Korkmalımıyım?

Eritroplaki hastaların çok büyük bir kısmında hiçbir belirti vermez ve muayene sırasında rahim ağzı spekulum ile gözlenirken ya da rutin kontroller sırasında smear alınırken fark edilir. Bununla birlikte en sık karşılaşılan yakınma akıntıdır. Dışa doğru dönmüş hücreler salgı yapmaya devam ettiğinden vajinal akıntı olabilir. Bu akıntı kokusuz, şeffaf, beyaz ve sümüğümsü bir akıntı olabileceği gibi enfeksiyon varlığında iltihabi ve kötü kokulu da olabilir.

Bir diğer bulgu anormal vajinal kanamalardır. Doku kırılgan olduğundan cinsel ilişki sırasında temas ile kanamalar olabilir. Bu kanamalar ilişki sonrası lekelenme ya da kanama şeklinde kendini gösterir ve postkoital kanama olarak adlandırılır. Eritroplaki varlığında ilişkiden ve adet kanamasından bağımsız lekelenmeler ve ara kanamalar da görülebilir.

Hayır korkmanıza gerek yok, ektropion ya da halk arasında söylendiği şekliyle rahim ağzında yara kolay tedavi edilebilen ve tedaviye iyi yanıt veren bir durumdur.

Tanı

Eritroplakinin tanısı muayene ile konur. Muayene sırasında mutlaka smear testi yapılmalı ve kanser öncülü hücresel değişimlerin olmadığı gösterilmelidir. Şüpheli durumlarda mutlaka kolposkopi ve biopsi yapılmalıdır.

Tedavi

Bu durum çoğu zaman kendiliğinden iyileşir. Altta yatan enfeksiyon, travma, kimyasal madde gibi bir neden saptandığında bu durumunun giderilmesi lezyonun da tedavi edilmesini sağlar. Bir neden bulunamayan ve takiplerde kendiliğinden geçmeyen olgularda, hastanın kanama ve akıntı yakınmalarının yoğun olduğu durumlarda ise yakma (koterizasyon), dondurma (kriyoterapi) gibi yöntemler kullanılabilir.

Rahim ağzında yara terimleri doktorlar ve hastalar tarafından çok kullanılan ve sıkça duyulan terimlerdir. Bu terim genel bir ifadedir ve rahim ağzının normalden farklı görüldüğünü ifade eder. Rahim ağzında (servixte) bu farklı görüntüye sebep olabilecek patolojilerin en sık görüleni sevikal ektropiyon (eversyion) dur. Bunun dışında erozyon, servisit ya da servikal preinvaziv lezyonlar, CIN I, II gibi lezyonlarda rahim ağzında yara görüntüsüne neden olurlar.

Servikal Erozyon (Rahim ağzında yara)

Servikal erozyon ise ektropiyondan farklıdır ve rahim ağzında yara şeklinde izlenir. Servikal erozyon, servikal eversiyondan yani ektropiyondan ayırtedilmesi gereken bir durumdur. Çünkü ektropion içteki hücrelerin dışarıya doğru göç ederek geliştiği normal bir durumdur. Herhangi bir hastalık değildir ve tedavi edilmesi şart değildir. Erozyon ise başka nedenlerin rahim ağzında yaptığı lezyonlardır.

Rahim ağzı yaralarının en çok görülen nedenleri vaginal enfeksiyonlardır. Klamidya,Trikomonas ve Gonore gibi enfeksiyonlar tedavi edilmez ise çoğunlukla yaraya neden olurlar. Diğer sık görülen nedenler sık cinsel ilişki, spermisidler, prezervatif üzerindeki kimyasallar ve sık vaginal duş yapılmasıdır. Cinsel ilişki sırasında penisin yarattığı ya da tampon kullanım sırasında sırasında rahim ağzında oluşan travmalardan dolayı da rahim ağzında yara oluşmaktadır. Bazı kadınlarda ise altta yatan bir risk faktörü bulunamayabilir.

Belirtileri

Rahim ağzındaki yaralar bazı kadınlarda hiç belirti vermez ve muayene sırasında tesadüfen saptanır, Bazı kadınlarda ise koku ve kaşıntı yapmayan bol miktarda akıntı şikayeti vardır. Büyük bir yara ise ilişki sonrası kanama ya da ara kanmalar yapabilmektedir.Rahim ağzı yarası olan kadınlardaki bu akıntı bazen spermlerin geçişini engellediği için kısırlık problemine neden olmaktadır.

Tanı

Rahim ağzı yaralarının tanısı jinekolojik muayene ile göz ile görülerek konmaktadır. Bu hastalara mutlaka smear testi yapılmalıdır. Bazı kanamalı ve büyük yaralarda Kolposkopik inceleme ve gerekirse biopsi yapılması daha doğru bir yaklaşımdır.

Tedavi

Rahim ağzı yaralarının ilaç tedavisi kullanarak geçmesi mümkün değildir. Tam olarak tedavisi enfekte olmuş ve yıpranmış olan dokunun ortadan kaldırılarak yaralı olan bölgenin yeniden rahim ağzı epiteli ile kapanarak kendini yenilemesinin sağlanmasıdır.

Yara Yakılması (Koterizasyon)

Rahim ağzı yaralarında en sık uygulanan tedavi yöntemi koterizasyon (yara yakma) yöntemidir. Koterizasyon, rahim ağzında yara saptanan hastalara smear testi yaptıktan sonra test sonucu normal ise uygulanır.Elektrokoter denilen bir cihaz yardımı ile rahim ağzındaki yara olan kısım ısı verilerek yakılır

İşlem normal jinekolojik muayene masasında muayenehanelerde uygulanır. İşlem sırasında lokal anestezi yapılır. 4-5 dakika süren bir işlemdir. Hasta jinekolojik muayene masasında hazırlanır, spekulum takılarak rahim ağzı görüntülenir. Daha sonra batikon ile temizlenir ve lokal anestezi uygulanır. Son olarak da koter ucu ile rahim ağzındaki yaraya dokunularak lezyonlu olanlar yakılır. Bu sırada hasta hiçbir şey hissetmez. İşlem bitince tekrar rahim ağzı batikonla temizlenir, spekulum çıkarılır ve hasta ayağa kalkarak normal hayatına devam edebilir. Bu işlem hastanın günlük aktivitesine engel olacak bir problem yaratmaz. Yara yakma işleminden sonra 4 hafta cinsel ilişki yasaklanır. Yine bu süre boyunca havuza ve denize girme yasaklanır.4 hafta boyunca pembe renkli ve sulu akıntı gelebileceği hastaya söylenir. Yakılan epitel 6-8 hafta arasında iyileşir ve tamamen normale döner.

Yara Dondurulması (Krioterapi)

Krio denilen cihaz yardımı ile Nitrous Oxide gazı ile rahim ucundaki yara harap edilir.Muayenehane şartlarında yapılabilen, ağrısız bir yöntemdir.Lokal anestezi uygulanmaz.Ortalama 5 dakika sürmektedir.İşlem sonrasında 1 ay süre ile havuza ve denize girilmez ve 1 ay cinsel ilişki yasaklanır.Tedavi sonrasında uzun süren bol akıntılar gelebilmektedir.Başarı oranı %80-90 dır.Krioterapide başarısızlığın en çok nedeni yara çapının krioterapi probundan daha büyük olmasıdır.Bu yüzden büyük ve geniş yaralarda tercih edilmez.

Servikal Eversiyon (Ektropiyon)

Rahim ağzının normalde iç tarafı ve dış yüzü farklı hücre yapısı ile örtülürdür. Rahim ağzının iç tarafını silindirik epitel kaplar, dış yüzeyi yassı epitel kaplar. İç taraftaki bölge kırmızı renkte, dış taraftaki bölge açık pempe renktedir. İki bölge arasında belirgin bir sınır vardır. Muayene de genellikle görünen bu sınıra transformasyon zonu denir. İçerideki silindirik hücre tabakasının çeşitli nedenlerle dışarıya doğru ilerlemesiyle bu kırmızı alan daha dışarıya kaymış olur ve muayenede de görülebilecek halde rahim ağzının dış yüzeyini kaplar. Bu duruma servikal erozyon ya da ektropiyon denir. Aslında burada herhangi bir yara veya patolojik durum yoktur. Sadece normalde bulunan iki yüzey arasındaki sınır değişmiştir. Bu kanser ya da kanser öncüsü bir durum değildir.

Belirtieri

Servikal eversiyon çoğu kadında bir şikayete neden olmaz ve muayenede tesadüfen görülür. Bazı kadınlarda şeffaf, sulu bir akıntıya neden olabilir. Fakat enfeksiyon varsa yeşil ve kötü kokulu akıntı da olabilir. İlişki sonrasında erozyon bölgesi travmatize olarak ufak lekelenme tarzında kanamalar olabilir. Bazen de adet aralarında ara kanamalar olabilir.

Hangi Durumlarda Görülürler

  • Gebelik sırasında daha sık görülebilir,
  • Doğum kontrol hapı kullananlarda,
  • Prezervatif ya da tampondan dolayı rahim ağzının travmatize olması
  • Spermisid ya da kayganlaştırıcı kremler kullanmak
  • Vajinal enfeksiyonlar

Tedavi

Servikal ektropiyon, mutlaka tedavi gerektiren bir durum değildir. Öncelikle böyle durumlarda hastaya mutlaka bir smear testi uygulanmalıdır. Hastada aşırı akıntıya sebep oluyorsa ilişkide ağrı yapıyorsa koterizasyon (yakma) ya da kriyoterapi (dondurma) tedavileri uygulanabilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır