recep tayyip erdoğanın yaşı / T.C.CUMHURBAŞKANLIĞI : Recep Tayyip Erdoğan

Recep Tayyip Erdoğanın Yaşı

recep tayyip erdoğanın yaşı

Recep Tayyip Erdoğan

Recep Tayyip Erdoğan (d. 26 Şubat 1954; Beyoğlu, İstanbul), Türk siyasetçi, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin genel başkanı, Türkiye'nin 12. ve günümüzdeki cumhurbaşkanıdır. 2003-2014 yılları arasında 11 yıl Türkiye başbakanlığı yapan Erdoğan, iki dönemdir Türkiye cumhurbaşkanlığı görevini sürdürmektedir. Cumhurbaşkanını halkın seçmesini onaylayan anayasa değişikliği referandumu sonrasında 2014 yılında gerçekleştirilen seçimle doğrudan halk oyuyla seçilen ilk cumhurbaşkanı olmuştur. 2018 yılında gerçekleştirilen seçimle ikinci defa cumhurbaşkanı seçilmiştir.

Sözleri[değiştir]

1992[değiştir]

  • İnsanlığın önünde cansız inekler var. Gelin bu inekleri kaldıralım, insanlık kurtulsun.[1]

1993[değiştir]

  • Türkiye, kendisine din olarak Kemalizmi almış, başka hiçbir dine hayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte ettirmiştir. Oysa en üst belirleyici İslam'ın ilkeleridir. Her şey ona göre belirlenir.[2]
  • Bu anayasa ırkçıdır ama "Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı" diye bir anlayışı getirmiştir. Bir çatışma var anayasada. Bir taraftan bir Kürt'ün kalkıp da Türk aleyhine konuşmasını suç unsuru telakki ediyor ama bir Kürt'ün aleyhine konuştuğun zaman onu alkışlıyor. Ee bu mantık çelişkidir. Üstünlük ancak Hakk'a olan yakınlıkla ölçülür.
    • (RP İstanbul İl Başkanı iken)

1994[değiştir]

  • Elhamdülillah Müslümanım diyenlerin, şeriatçıyım demesi de gerekir.[3]
  • Elhamdülillah şeriatçıyım.[3]
  • Ata'ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok.[4]
  • Hırsızlık babadan evlada geçer. Evlattan babaya değil. Dolayısıyla yönetimlerde hırsızlık, yukarıdaki üst yöneticilerden alttaki yöneticilere, oradan da halka yansır.[5]

1995[değiştir]

  • Bu mücadeleyi iktidara getirme noktasında eğer benim emir komuta merkezim bana "papaz elbisesi giymen gerekiyor" diyorsa yaparım dedim. Papaz elbisesi dahi giyerim. Bu var mı usulün içinde? Var tabii ki.[6]
  • 3. köprü İstanbul için cinayettir. Kuzey bölgemizde kalan yeşil alanların imara açılarak katledilmesinden başka bir şey değildir. İnşallah bu cinayet bitmeden hükümet değişir! (Tansu Çiller'in Japonya gezisi dönüşünde 3. Boğaziçi Köprüsü'nün yapılacağına haber vermesi üzerine)[7]

1996[değiştir]

1997[değiştir]

  • İşte fetih (İstanbul'un Fethi), bizim insanlığa sunduğumuz bir hoşgörü örneği ve bugünkü tarifiyle temel insan hak ve özgürlüklerine dair mükemmel bir uygulamadır.[10]
  • Bana diyorlar ki, "sen Rizelisin. Sen Laz'sın." Diyorum ki, "Laz değilim" gittim, babama sordum. Babam, büyük dedesine sormuş. Molla bir zattı. Şu cevabı vermiş: "Yarın öleceğiz, Allah bize soracak: Rabbin kim, nebin kim, dinin ne? Ama bize 'Kavmin nedir?' diye sormayacak. Sana sordukları zaman 'Elhamdülillah Müslümanım' de geç.
    • (Ceza almasına neden olan Siirt konuşmasında)
  • Peki nasıl bir demokrasi? Bu demokrasi bir araç mı olacak, amaç mı olacak? İşte burası tartışmaya açılmalıdır. Bize göre demokrasi hiçbir zaman amaç olamaz. Demokrasi ancak ilmi noktada ele aldığımız zaman bir araç olduğunu göreceğiz.[11]

2000[değiştir]

  • Sayın Öcalan aldığı kellelerin hesabını veriyor, ben ise düşüncelerimin.
    • (Avustralya'nın SBS Radyosunda.)

2001[değiştir]

  • Artık antika saraylarına çekilip otursalar daha değerli olacaklar.[12]
    • (Necmettin Erbakan hakkında)

2002[değiştir]

  • CHP ile AKP birlikte bunu sağlar. Bu konuda bir endişe taşımıyoruz. Türkiye ne çektiyse bu hortumlama ve rüşvetten çekti.
    • (25.10.2002'de Uğur Dündar'ın dokunulmazlık ile ilgili sorusuna cevabı. Kaynak: 26.10.2002 Hürriyet)[13]
  • Türkiye'de Kürt sorunu yok. Sorun var diye inanacaksan sorun olur, yok dersen sorun ortadan kalkar. Böyle öngörü ile yaklaşırsan, sorunun içindesin demek. Bak, "Siirt'ten evliyim, huzurluyum" diyorum. Böyle yaklaş olaya. Kürt sorunu var dersek, bu, sanal sorunlar olarak ortaya çıkarılmıştır. Bizim için böyle bir sorun yok.
    • (24 Aralık 2002, Rusya gezisinde)

2003[değiştir]

  • Irak'ta savaşan kahraman erkek ve kadın Amerikan askerlerinin olabilecek en az kayıpla evlerine dönmeleri için dua ediyorum.[14][15]
  • Hükümetimiz, komşumuz Irak’la ilgili belirsizliğin sona ermesinden yanadır. Irak sorununun Birleşmiş Milletler kararları çerçevesinde çözülmesini temenni etmekteyiz; fakat sorunun genel çerçevesi ile Türkiye’ye dönük yüzü arasındaki makas farkının açıldığı ve bunun siyasî, askerî ve ekonomik menfaatlerimizi tehdit etme eğilimine girdiği durumlarda, devletimizin bekası ve milletimizin selameti için, kendi özel durumumuza en uygun kararları en hızlı biçimde alacaktır. (AK Parti sıralarından alkışlar) Hükümetimiz, Irak’ın toprak bütünlüğüne ve siyasî birliğinin korunmasına büyük önem atfetmektedir. Irak’ın yeraltı ve yerüstü kaynaklarının tüm Irak halkına ait olduğunu düşünmekteyiz. Irak’ın aslî unsuru olan Türkmenlerin, Arapların, Kürtlerin ve diğer toplulukların barış içinde yaşaması arzumuzdur. Irak’ın toprak bütünlüğünün bozulması Ortadoğu’daki tüm dengeleri değiştirecektir. Hükümetimiz, Irak yönetiminin Birleşmiş Milletler kararlarını tam olarak uygulamasından, kitle imha silahlarından arınmış, komşularıyla barış içinde yaşayan bir Irak’ın uluslararası toplum içindeki yerini almasından ve sorunun barışçı yönden çözümünden yanadır.[16]

2004[değiştir]

  • Müslüman toplumlar, ülkelerinin gelişmesinde yaşanan sorunların kaynağı olarak dış güçleri göstermekle, bu sorunu çözemezler.
    • (2004 yılında ABD‘de American Enterprise Institute (AEI) tarafından düzenlenen toplantıdaki sözü.)
  • Şu anda Kıbrıs'ın yüzde 36'sı KKTC'nin yaşam alanıdır. Belli bir oranda bu tür toprağı verebiliriz. Tabii biz garantör ülke olarak tavsiye ederiz, KKTC bu yaklaşımı gösterir. Buranın çözüme kavuşturulması çok çok daha önemlidir.
    Harvard Üniversitesi'nde verdiği bir konferansta kendisine yöneltilen "Kıbrıs konusunun çözümünde adadan karşı tarafa toprak verilecek mi?" şeklindeki soruyu yanıtlıyor.[17]
  • Türkiye’nin yapılacak çok işi var beyler, boşa kürek çekmek sevdasından kurtulamayanlar bunun bedelini ödeyeceklerdir. Buyursunlar boşa kürek çekmeye devam etsinler.
    • (11.02.2004 - TBMM'de yaptığı grup konuşması)
  • Ben de Gürcü’yüm, ailemiz Batum’dan Rize’ye göç etmiş bir Gürcü ailesidir.
    • (11 Ağustos 2004, Gürcistan gezisinde)
  • Dünyada ideolojiler bitti. Ne etnik ideoloji ne de dini ideoloji kalıcı oluyor.
    • (21 Mayıs 2004, Romanya'da Türk soydaş derneği temsilcilerine)
  • Ve tabii ben özellikle Diyarbakır'a çok farklı bakıyorum. Yani Diyarbakır, istiyorum ki şu anda yani Amerika'nın da hani düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya, Genişletilmiş Ortadoğu, yani bu proje içerisinde Diyarbakır bir yıldız olabilir, bir merkez olabilir.[18]

2005[değiştir]

  • Bayram değil seyran değil.
    • (Cumhurbaşkanı'nın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna rektörleri çağırması nedeniyle.)
  • Ben, Rizeliyim, eşim Siirtli. Türk değil, Arap. Biz zaten sorunları çözmüşüz. Türkiye'de bakıyorsunuz, Türk Kürt ile, Azeri Gürcü ile evlidir. İkisi birbiriyle et tırnak gibi olmuştur.
    • (12 Nisan 2005, Norveç'te)
  • Her soruna illa ki bir ad koymak gerekiyorsa, Kürt sorunu... Adına ister "kökeni Kürt vatandaşlarımızın toplumsal talepleri" deyin, ister "Güneydoğu sorunu" deyin, isterseniz "Kürt sorunu" deyin... Sorunlar, anayasal düzende, demokratik cumhuriyet sistemi içinde ve daha çok demokratikleşme yoluyla çözülmeli.
    • (10 Ağustos 2005, aydınlara)
  • "Kürt sorunu ne olacak?" diyenlere diyorum ki, herkesten önce benim sorunumdur.
    • (12 Ağustos 2005, Diyarbakır'da)
  • Etnik unsurlar vardır. Kürt'ü vardır, Laz'ı, Çerkes'i, Gürcü'sü, Arnavut'u, Boşnak'ı, Türk'ü vardır. Bunlar ülkemizde bir alt kimliktir. Bunun bir tek üst kimliği vardır; o da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır.
    • (15 Ağustos 2005, AKP'nin 4. kuruluş yıl dönümü töreninde)
  • Ülkemizde Laz da var, Boşnak da var, Arnavut da var, Çerkes de var. 30'a yakın etnik kimlik var. Bununla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını birbirine karıştırmayalım.
    • (21 Ağustos 2005'te, (İstanbul'da minibüsçülerle sohbet ederken)
  • Kürt olan vatandaşımıza, "Kürt değilsin, Türk'sün" dayatmasını yapmamız yanlış. Aynı şey Laz, Gürcü, Çerkes, Abaza, Boşnak, Arnavut için de geçerli.
    • (3 Eylül 2005, Napoli'ye giderken uçakta)
  • Ülkemde birçok sorunlar var. Doğu sorunu, Güneydoğu sorunu, Kürt vatandaşların kendine ait sorunları vardır. Hangi etnik unsurdan olursa olsun, Türk, Kürt, Çerkes, Laz, Arnavut, Boşnak, ki biz buna alt kimlik diyoruz, üst kimlik Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır.
  • Türk Türk'üm, Kürt Kürt'üm, Laz Laz'ım, Çerkes Çerkesim diyebilecek. Hepimizin üst kimliği Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır.
    • (20 Kasım 2005, Şemdinli'de)
  • Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı, 73 milyon için sigortadır. Bizi; Kürt'ü, Laz'ı, Çerkes'i, Türk'ü, doğulusu, batılısı, güneylisi, kuzeylisi ile inananı, inanmayanı ile birleştiren bu üst kimliktir. Biz bir mozaiğiz.
    • (23 Kasım 2005, AKP grubunda)
  • Deniz Baykal, bana bir defa 'Türk milleti' demenin dersini vermesin, önce onun dersini alsın. Dünyada Türk ırkı yok mu? Var. Etnik unsur olarak Türk yok mu? ABD'de zenciler, beyazlar vardır. ABD vatandaşlığı üst kimlik kabul edilmiştir.
    • (27 Kasım 2005, Samsun'da)
  • İnsanların ben Gürcü'yüm, ben Laz'ım deme hakkı var. Oradaki vatandaşın "Ben Kürt'üm" demesini engelleyemezsin. "Kürtüm demeyeceksin ha" dersen isyan başlar.
    • (28 Kasım 2005, İspanya gezisinde)
  • Bizde etnik unsurlar din bağıyla bağlıdır. Türkiye'deki Kürt kökenli vatandaşların sorunu, Türk kökenli vatandaşlar kadardır.
    • (6 Aralık 2005, Yeni Zelanda'da)
  • Benim felsefem şu: Oku, düşün, uygula, neticelendir. Benim zamanımda nice arkadaşım vardı; çok okurlardı, kütüphaneleri vardı, hep 10 alırlardı. Şimdi sefilleri oynuyorlar. Okumak lazım; ancak düşünmek, uygulamak ve neticelendirmek de lazım. Sadece kitapların arasından bakılan dünya, hayat değildir. Kitapların arasının dışındaki dünya eşittir başarı. Pratik önemli, girişimci bunu yakalamıştır. Siz de böyle yapın.[19]

2006[değiştir]

  • Lan bana anayasayı öğretme, terbiyesizlik yapma. Hadi ananı da al git, artistlik yapma! (10 Şubat 2006'da Mersin'de "Anamızı ağlattınız!" diyen protestocu çiftçiyi kovarken.)[20][20][21][21]
  • Sen önce PKK'yı terör örgütü ilan et, sonra konuşalım. Canilere "şehidimiz" diyeceksin, sonra bu ülkenin Başbakanından randevu bekleyeceksin. Yok böyle şey. (05.04.2006 - Türkiye Gazetesi)
  • Biz kaybedeceğiz, onlar kazanacak; yok öyle şey. Onlar kaybedecek, biz kazanacağız; o da adalet anlayışımıza ters. (16.06.2006 - STV Haber 19:00)
  • İki fakülte mezunu bir hoca öldürülüyor, ailesine en ufak bir başsağlığı yok. Bunlar hassas konular. Temennimiz odur ki, bunlar objektif şekilde değerlendirilsin. (Eylül 2006 - Fatih'te öldürülen İsmail Ağa Camii imamı Bayram Ali Öztürk'ten bahsederken)
  • Gösterdiğiniz ilgiye çok teşekkür ediyorum. İyi akşamlar diliyorum. Yola devam. (Ekim 2006 - Zırhlı aracın camının balyozla kırılarak kurtarılmasının ardından sonra gazetecilere ilk yorumu)
  • Çankaya'ya mı soracaktık? (Aralık 2006 - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde bir liman ve bir havaalanının Rumlara kullanımının Cumhurbaşkanı ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nden gizli olarak teklif edilmesi üzerine)
  • Bu nedir bu, hayatında iki koyun gütmemiş olanlar, artık diyorlar ki; erken seçim. Arkadaş, demokraside, bu iktidarın vereceği bir karardır. İktidarın böyle bir derdi yokken, size ne yahu!(Aralık 2006 - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve tüm muhalefet partilerinin erken seçim talebi üzerine)

2007[değiştir]

  • 'Cumhuriyeti biz kurduk!' Sevsinler seni, nasıl da kuruyorsun! (Ocak 2007 - Seçim hazırlığına giren AKP)
  • Bunlar, bu medya CHP yanlısı olduğu için bu tür şeyleri yazıyor. Bu köşe yazarları da CHP yanlısı. Tayyip Erdoğan rakam yuvarlamayı sevmez. Fakat böyle yalan yanlışla uğraşanları yuvarlamayı sever. (2007)
  • Tek başıma iktidara gelemezsem siyaseti bırakırım.[22]

2008[değiştir]

  • Biz “Bu ülkede taş üstüne taş koyanın başımız gözümüz üstünde yeri vardır” derken, taş üstüne taş koyanları taşlamaktan, yıldırmaktan, bezdirmekten başka bir misyon yüklenmeyenler çıktı ortaya. Biz “Birlik siyasetiyle tüm Türkiye’yi kucaklayalım, sevgi diliyle konuşalım, uzlaşmayla yol alalım” derken, halkımız arasına nifak tohumları ekenler, milletimizin bir bölümünü diğerine karşı kışkırtanlar, toplumumuzu kutuplaştırmayı âdeta görev telakki edenler çıktı. Biz güven ve istikrara vurgu yaparken, kriz tellallığı yapanlar oldu. Bunlar bizi yıldırmadı, yılgınlığa sevk etmedi.[23]

2009[değiştir]

  • Gençler, bakınız, her üniversiteyi bitiren veya tüm halk iş sahibi olur diye bir kaide yok. Dünyanın hiçbir yerinde, ABD başta olmak üzere, halkının tümüne iş sağlamıştır diye bir gerçek yok. Bakın, şu anda onlar da yüzde 7-8 oranlarına varan işsizlikle uğraşıyor. İspanya, buyurun, yüzde 18 işsizlikle baş başa. Biz ise şu anda yüzde 13'teyiz. Tabii ki mücadelemizi vereceğiz. Bunu daha aşağıya çekmenin gayreti içinde olacağız.[24]
  • Hayır diyen darbecidir. (2010 Referandumu öncesinde)[25]
  • Zulm ile abat olunmaz. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. (2009'da İsrail'in Filistin'deki insanları öldürmesine karşı İsrail'i eleştirirken)[26]
  • Atatürk’ün en büyük başarılarından biri, her türlü farklılığı önce Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, ardından Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı paydasında birleştirmek, millet olma bilincini güçlendirmek olmuştur. İlk Meclisin açılışında Gazi’nin dile getirdiği şu ifadeler her an hatırda bulundurulmalıdır. Daha önce de ifade ettim yine bu kürsüde, ama biliyorsunuz tekrarda fayda vardır: “Efendiler, burada maksut olan ve Meclisi âlinizi teşkil eden zevat, yalnız Türk değildir, yalnız Çerkez değildir, yalnız Kürt değildir, yalnız Laz değildir. Fakat hepsinden mürekkep anasırı İslamiye’dir, samimi bir mecmuadır.”[27]

2010[değiştir]

  • Gencecik ölümlerle, zamansız vedalarla, 17 yaşındaki çocukları yağlı urgana taşıyan zihniyetle hesaplaşacağız!
Kenan Evren ve diğer 12 Eylül Darbesi liderlerini eleştirirken 19 yaşında idam edilen Erdal Eren'den bahsediyor.
  • Fransa insanoğluna Fransızdır. Biz insanoğluna gönülden bağlıyız.[28]
  • Artık telefonla, 'filancayı filanca yere atıyalım mı' deme süreci bitiyor. Bunları okuyorsunuz değil mi gazetelerde? Dedelerden talimat alarak atamalar yapma dönemi bitiyor.[28]
  • Türkiye'nin dostluğu ne kadar kıymetliyse düşmanlığı da o kadar şiddetlidir.
  • Önemli olan boy değil, önemli olan soy, soy! (2010 referandumu sürecinde boyunu merak eden muhalefete söylüyor.)[29]
  • Bitaraf olan bertaraf olur. (2010 referandum oylaması nedeniyle TÜSİAD'ı kastederek.)[30]
  • Bugün evet diyenler de kazanmıştır, hayır diyenler de kazanmıştır. Her bir vatan evladı bu akşam büyük bir kazanç içindedir. İsteseler de istemeseler de her vesayetçi anlayış kaybetmiştir. Bugün bu akşam kaybeden darbeci anlayış olmuştur. (2010 Referandumu sonrasında)[31][32]
  • Milliyetçilik ülkeyi büyütmektir, ülkenin itibarını büyütmektir, millete hizmet üretmektir. Milliyetçilik proje üretmektir, plan üretmektir, ekonomiyi geliştirmektir, iç ve dış politikaya vizyon kazandırmak, millî değerleri yüceltmek, millî kültürü yaşatmak, bizi biz eden değerleri muhafaza etmektir. Milliyetçilik yol yapmaktır, okul açmaktır, hastane inşa etmektir, konut inşa etmektir, şehirleri, evleri doğal gazla buluşturmak, hızlı tren hatlarını döşemek, Türkiye’ye ufuk açmak, aydınlık bir kapı aralamaktır.[33]

2011[değiştir]

  • Bizim için dini, mezhebi, dili, rengi, etnik kökeni ne olursa olsun; insan önce insandır.[34]
  • MHP'nin bir defa Hocaefendi'ye saldırısı gerçekten bana göre ihanet derecesindedir. Çok çirkin bir şey. Hocaefendi işi gücü bırakmış da Bahçeli ile mi uğraşacak? Bir defa onun bulunduğu makam, meşgalesi böyle bir şeye müsaade etmez. Çok çirkin, çok ayıp. Ben bunu ihanet derecesinde kınıyorum. Burada Bahçeli'nin kendisini check etmesi, kendiyle uğraşması lazım. Ben inanıyorum ki aklıselim sahibi ülkücü kardeşlerim de bunun bu yaptıklarından ciddi manada rahatsızlar. Böyle bir yaklaşım olmaz. İhanet derecesinde.[35]
  • NATO; Libya'ya müdahale etmeli midir?! Böyle saçmalık olabilir mi ya?! NATO'nun ne işi var Libya'da?!
  • NATO; Libya'nın Libyalılara ait olduğunu tespit ve tescil için oraya girmelidir!
  • Kafkaslarda barış ve istikrarın temin edilmesi ve korunması ülkemiz açısından stratejik bir önceliktir. Türkiye, Güney Kafkasya’da barış, istikrar ve refahın tesis edilmesi, Azerbaycan toprakları ile Yukarı Karabağ’daki işgalin sona erdirilmesi ve böylelikle Kafkaslardaki bütün akraba topluluklar arasındaki ilişkilerin düzeltilmesi için çaba göstermeye devam edecektir. Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesi dâhil olmak üzere Kafkaslarda en geniş barış, istikrar ve refah ortamının doğması gerektiğine inanıyoruz.[37]
  • Kendi eşiyle değil yahu! Buna nasıl kendi özeli dersiniz? Bu özel değil, özel değil; bu genel, genel! Bu genel bir ahlaksızlıktır, başka bir şey değil! Bu toplumu aldatmayın ya! Son zamanlarda Sayın Bahçeli de çıkmış, "AK Parti iktidarı," diyor, "insanların özeline giriyor," diyor. Niye? Çünkü kendi adamlarının da bu tür kasetleri çıkmaya başladı, o da rahatsız olmaya başladı! O da aynı şeyleri söylüyor, "İnsanların," diyor, "özeline giriyorlar," diyor. Ya, böyle özel olur mu Allah aşkına? Peki, özeldi de niçin bu milletvekillerini istifa ettirttin? Özeldi de istifa ettirtme, sahip çık! Neden? Çünkü başına geleceğini biliyor da onun için!
    • (Deniz Baykal'ın kasetinin ortaya çıkması sonucu yaptığı konuşma)[38]

2012[değiştir]

  • CHP'nin başında bu beyefendi (Kemal Kılıçdaroğlu) olduğu sürece ben de halimize hamd ediyorum. İşimiz kolay.[39]
  • Ben "dindar bir nesil yetiştirmek hedefimiz" dedim. Bu sözlerimin arkasındayım.[40]
  • Biz Yezidi de olsa teröre bulaşmadığı sürece, insana insan olduğu için yine değer veririz.[41]
  • Bu teröristlerin yeri belli, bunlar Zerdüşt. İşte şimdi kendileri açıklıyor, Yezidilikten bahsediyorlar. Bak neler çıkıyor, neler. Onlardan öğreniyoruz, bu tür ayinleri yapıyorlar.[42]
  • İslam'ın yüce değerlerine ve Hz. Peygamber'e hakaret, fikir ve inanç hürriyeti içinde değerlendirilemez.[43]
  • Bizim yolumuz Sultan Alparslan'ın, Melikşah'ın, Kılıçarslan'ın yoludur. Bizim yolumuz Osman Gazi'nin, Fatih Sultan Mehmed'in, Sultan Süleyman'ın, Yavuz Sultan Selim'in yoludur. Bizim yolumuz Gazi Mustafa Kemal'in, merhum Adnan Menderes'in, merhum Turgut Özal'ın, merhum Necmettin Erbakan'ın yoludur. (AK Parti 4. Olağan Kongresinde Konuşma Yaparken)[44]

2013[değiştir]

  • Bizim değerlerimizde yol engel tanımaz. Önünde cami bile olsa eğer yol oradan geçecekse, biz o camiyi yıkarız, gideriz o camiyi başka bir yerde inşa ederiz.[45]
  • Sandık, namustur![46]
  • İki tane ayyaşın yaptığı yasa, sizin için muteber oluyor da inancın emrettiği bir gerçek, bir vakıa niçin sizler için reddedilmesi gereken bir olay hâline geliyor?
    • (28 Mayıs 2013 tarihinde partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmasından)
  • Dünya beşten büyüktür.[47]
  • Şimdi soruyorlar 'Polise talimatı kim verdi?' diye. Polise talimatı ben verdim.
    • (2013 yılındaki Gezi Parkı protestolarına yönelik yaptığı yorum.)[48]
  • Bu süreçte kimse bizim karşımıza Kürtlükle de Türklükle de çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği, ayaklarının altına almış bir iktidarız.[49]
  • Akdeniz, 'beyaz deniz' yani 'white sea' olarak adlandırılır. Biz Akdeniz'in hep ak kalmasını istiyoruz![50]
  • Yargıda dürüst adım atan bütün yargı mensuplarını tenzih ediyorum ama maalesef belli bir örgüt anlayışı içerisinde görev alanının dışına çıkarak bazı medya gruplarına da içine alarak masum insanları karalamak isteyen yargı mensupları var. Ordan da bu tür servisler yapılıyor. Hiçbir savcı medyayla işbirliği yapamaz. Sen kime hizmet ediyorsun seni tanıyalım. O savcı kime hizmet ediyor. Gün ola harman ola. Suç duyurusu yapıyorum. O militan savcı hakkında HSYK'ya suç duyurusunda bulunuyorum bakalım ne yapacak.
    17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturması hakkında konuşuyor.[51]
  • Şimdi bu savcı da aynen o militanlar gibi Adalet Sarayı'nın önünde, Başsavcı ondan dosyayı aldıktan sonra çıkıyor bildiri dağıtıyor. Sen kimin savcısısın? Sen iddia makamısın. Kim adına? Millet adına. Sen nasıl böyle bir yanlış yaparsın. Sen nasıl olur da masum insanlar hakkında dosya düzenler, yalan yanlış dosyaları kalkıp da medyaya sızdırarak o insanları gölgelemeye, onlar üzerinde kara bulutlar estirmeye kalkarsın? Böyle bir yetki olamaz.
    Medyaya belge sızdırdığını iddia ettiği savcıyı eleştiriyor.[52]

2014[değiştir]

  • Sen bu ülkenin başbakanına yuh çekersen tokadı yersin.
    • (Soma maden faciasında kendisini yuhalayan bir vatandaşa söylediği söz.)[53]
  • Benim için mesela neler söylediler: Çıktı bir tanesi, Gürcü diyen oldu. Çıktı bir tanesi afedersin çok daha çirkin şeylerle Ermeni diyenler oldu.[54]
    • ("Kılıçdaroğlu sen Alevi'sin, ben Sünni. Bunu söyle. Demirtaş sen de Zazasın. Bunu söylemekten korkma." sözlerinin hatırlatılması üzerine sarf ettiği sözler.)
  • Niye kaçıyorsun ulan İsrail dölü?![55]
    • (Soma maden faciasında kendisini yuhalayan bir vatandaşa söylediği söz.)
  • İnternete karşıtlığım her geçen gün daha da artıyor.[56]
  • Ne istediniz de vermedik?
    • (17 Aralık operasyonundan sonra Fethullah Gülen'e sorduğu soru.)
  • İnsan yetiştirdiklerini söyleyenler nasıl bu kadar siyasetin içine girebilir.
  • Amerika kıtasının 1492’de Kolomb tarafından keşfedildiği iddia edilir. Oysa Kolomb’dan 314 sene önce, 1178’de Müslüman denizciler Amerika kıtasına ulaşmıştır.[58]
  • Ve sen benim evlatlarıma helal lokma yedirmediğim halde, evlatlarıma haramdan bahsedecek kalibrede ve evsafta değilsin.[59]
  • Bir defa süratle İsrail’in ateşi kesmesi lazım. Diyor ki havan topu attılar, roket attılar. Peki kaç tane İsrailli öldü, var mı? Hayır.[60]
    • (7 Mart, Eskişehir mitingi, Kılıçdaroğlu'na yönelik eleştiri)
  • Diyorlar ki Orta Doğu’da tarafsız olmalıyız, Filistin’de tarafsız olmalıyız. Filistin davası bizim davamızdır. Çanakkale’de şehitleri bulunan Filistinlilere asla sırtımızı dönmeyeceğiz. Dengeler adına strateji adına susan dünyaya rağmen biz Filistin’in hak ve onur davasını dünyaya duyurmaya devam edeceğiz.[60]
  • Biz ancak rükuda eğiliriz.[61]
  • Peşmergenin Kobani'ye geçişini biz teklif ettik.[62]
  • Kadim ve eşsiz bir coğrafyanın benzer gelenek ve göreneklere sahip halklarının, geçmişlerini olgunlukla konuşabileceklerine, kayıplarını kendilerine yakışır yöntemlerle ve birlikte anacaklarına dair umut ve inançla 20'nci yüzyılın başındaki koşullarda hayatlarını kaybeden Ermenilerin huzur içinde yatmalarını diliyor, torunlarına taziyelerimizi iletiyoruz.[63]
  • MHP'nin başındaki beyefendi (Devlet Bahçeli) aile nedir bilmez! Onun böyle bir derdi yok! Çoluk nedir, çocuk nedir bilmez! Onun böyle bir derdi yok![64]
  • Çünkü onda evlat yok! Öyle bir derdi de yok![64]
    • (Devlet Bahçeli hakkında Balıkesir mitinginde söylediği söz, Şubat 2014)
  • Yalancıdan, hırsızdan başbakan olmaz![64]
  • Twitter falan hepsinin kökünü kazıyacağız. Evet evet hepsini, efendim işte uluslararası camia şöyle der, böyle der, hiç beni ilgilendirmiyor.
  • Ben diyorum ki gelin bunların dershanelerinden çocuklarınızı çekin alın. Çekin alın! Bunların okullarına gidiyorlarsa alın. Ya bunlar sülük gibi emdiler be! Ama sülük bunlardan faziletlidir ha! Sülük kirli kanı emer. Bunlar temiz kanımızı emdiler. Onun için çekin alın çocuklarınızı.[65]
    • (Gülen cemaatine bağlı okullara ve dershanelere öğrencilerin yollanmamasına dair söylediği sözleri.)
  • Türkiye'nin hasretini çektiği kardeşliği, dayanışmayı, hukuk ve demokrasiyi tesis ettik. Çetelerle, vesayetle mücadele ettik, bu başarıları elde ettik. Kazanımlardan taviz vermeyecek, Türkiye’nin geriye gitmesine müsaade etmeyeceğiz. Benim partim bu konuda kararlılığını güçlü bir şekilde muhafaza ediyor ve edecek[66]

2015[değiştir]

  • Varsa yoksa Kürt sorunu. Ne Kürt sorunu, artık böyle bir şey yok. Kardeşim neyin eksik senin. Bir Kürt olarak sen bu ülkede Cumhurbaşkanı oldun mu, oldun. Başbakan çıkardın mı, çıkardın. Daha ne istiyorsun?[67]
  • Ben bir faniyim ve insanların davalarını fanilere bağlamaması gerekir. Bu sebeple, bu benim değil milletin davasıdır.[68]
  • Kendileri sırça köşklerinde keyif sürerken, bu milletin masum evlatlarının kanı üzerinden demagoji yapanlar sadece korkak değil, aynı zamanda alçaktır.[69]
  • Bizim tek derdimiz var: İslam, İslam, İslam.[70]
  • Artık ülkede sembolik değil, fiili gücü olan bir cumhurbaşkanı var. Cumhurbaşkanı elbette yetkiler çerçevesinde, ama doğrudan millete karşı sorumlu olarak görevini yürütmek durumundadır. İster kabul edilsin, ister edilmesin. Türkiye’nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir. Şimdi yapılması gereken, bu fiili durumun hukuki çerçevenin anayasal olarak kesinleştirilmesidir.[71]
  • Evladı olmayanların böyle bir saygısızlığı yapmasından daha doğal bir şey olmaz... Çünkü bunlar aile nedir bilmez, evlat nedir bilmez.[72]
    • (Devlet Bahçeli'ye yönelik)
  • Cumhurbaşkanı Sisi değil Mursi'dir.[73]
  • Bu millet Kabe'sinin neresi olduğunu gayet iyi biliyor.[74]
  • Abisi dağda, kendisi de fırsat bulunca oraya koşar.[75]
    • (30 Temmuz'da Çin Ziyareti Sırasında Demirtaş'ın sözlerine cevap verirken)
  • Zorla kongrenizde bayrağımızı astınız, zaman geldi bayrağımızı indirmeye kalktınız. Şimdi bazı beyaz Türklerin desteğiyle ayakta kalmaya çalışıyorsunuz. Bu işler sazla cazla olmaz... 350-400 muhtarı Ankara'ya davet ediyorum. geçenlerde Güneydoğu-Doğu o bölgeden davet ettiğim 90 tanesi gelemedi. İnceledik, neden? Tehdit altındayız onun için gelemiyoruz dediler. Cici çocuk… Siz kimi aldatıyorsunuz ya? Televizyon ekranlarında kimi aldatıyorsunuz? Şimdi 1 Kasım'a gidiyoruz, aynı oyunu yine oynayacaklar. Ama biz diyoruz ki bu millet adam gibi adam bu millet, inşallah bu tehditlere kulak asmadan gereğini yapacaktır.[76]
    • ('Teröre Karşı Tek Ses' mitinginde Demirtaş'ı ve HDP'ye karşı sözler söylerken, 20 Eylül 2015)
  • Dolara yatırım yapanlar yaya kalabilir![77]
    • (Mart 2015'te bu söz söylendiğinde 1 USD = 2,58 TL idi.)
  • 100 yıldır kendi ürettiğimiz sorunlarla değil, bizim için, topraklarımız, ülkelerimiz için kurgulanan sorunlarla mücadele ediyor, bu sorunlar nedeniyle ağır bedeller ödüyoruz. Bu coğrafyanın zenginliklerine göz dikenler, ne yazık ki bu coğrafyada istikrar, barış, dayanışma istemiyorlar. Bu coğrafyada ne kadar kan akarsa o kadar petrol elde edeceklerini, o kadar güç devşireceklerini egemen güçler çok iyi biliyor ve daha fazla kan akması için de ellerinden geleni yapıyorlar.[78]

2016[değiştir]

  • Terör örgütünün her eyleminde ön safta yer alan milletvekili; vekil değil, teröristin kendisidir.[79]
  • Masum insanların hayatına kastetmeyi hiçbir inanç, din, hiçbir kültür, hiçbir vicdan tasvip etmez. Özellikle de İslam kelime itibarıyla, manası barış olan bir dindir. Manası barış olan bir din teröre müsaade eder mi? Bizim dinimizde terörün asla yeri yoktur ve İslam adına ortaya çıkan bu örgütler ki başta DAİŞ, bunların İslam ile yakından uzaktan alakası yoktur.[80]
  • Gazze’ye giderken bana mı sordunuz? (2010 yılında Gazze'ye yardıma giden Mavi Marmara gemisindekilere istinaden 2016'da söylediği söz.)[81]
  • Milletimizi demokrasimize ve milli iradeye sahip çıkmak üzere meydanlara, havalimanlarına davet ediyorum.[82]
  • Herkesi şehirlerin meydanlarına, havalimanlarına davet ediyorum. Ben de aynı şekilde onların arasında olacağım.[82]
  • Bu, milli iradeye karşı bir kalkışmadır. Son nefesimize kadar milletin ve demokrasinin yanındayız. Milletimizi meydanlarda milli iradeye sahip çıkmaya çağırıyoruz.[83]
  • Milli iradeye kasteden, adeta bir virüs gibi olan hainlerin planlarını bozmaya devam edeceğiz. Bu hainler ilk dersi aldılar ancak emniyet güçlerimiz birçok yerde operasyonlarına devam ediyor. TBMM’yi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni, kamu binalarımızı bombalayan, insanlarımızı şehit eden bu teröristlerin vatan diye bir derdi yoktur. Bu alçaklarla mücadelede milletimizin duruşu her şeyden önemlidir. Durmak yok, çekilmek yok. Meydanları boş bırakmayacağız.[84]
    • (15 Temmuz Darbe Girişimi nedeniyle sosyal mecralardan yaptığı açıklama, 17 Temmuz 2016)
  • Şahsıma hakaretler ediyor, sen benim zaten muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, kalitemde değilsin. Irak'tan senin bağırman çağırman bizim için hiç de önemli değil, biz bildiğimizi okuyacağız, bunu böyle bilesin. Kim bu? Irak'ın Başbakanı. Önce haddini bil.[85]
  • Rabbim de milletim de bizi affetsin.[86]
    • (15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası Fetullahçı yapılanmaya geç müdahale ettiğine dair yaptığı öz eleştiri, 3 Ağustos 2016)
  • Teröristler kadar bizler gururlu, onurlu olmazsak onların karşısına dikilmezsek, bilesiniz ki bu ülkede büyük bir kırılma olur.[87]

2017[değiştir]

  • Ana muhalefet lideri teröristlerle birlikte hareket ediyor. Kılavuzu karga olanın nokta nokta...[88]
  • Tarihi öğrenmeyenler, onu tekrar yaşamak zorunda kalırlar. Maalesef ülkemizde, Malazgirt Zaferi uzun zaman ihmal edildi. Anadolu'daki varlığımızı bin yıl önceki Malazgirt'i atlayıp, Anadolu'daki zayıf bağlantılarla daha eskilere götürme çabası belki iyi niyetliydi ama beyhudeydi. Malazgirt'i, devleti yönetenler unutsa da bu millet unutmadı. İşte çağrımızı yaptık ve bugün millet Malazgirt'te.[89][90]
  • Genellikle sosyal medya hesapları veya kimi köşe yazarları üzerinden başlatılan bu tartışmalarda, birilerinin şahsımın adına adeta racon kestiği, herkese ayar vermeye çalıştığı anlaşılıyor. Burada bir kez daha açık ve net olarak ifade ediyorum; benim, milletimle, partimle paylaşacağım bir düşüncem, bir teklifim, bir hissiyatım varsa, bunun yolları bellidir. Kimsenin racon kesmesine de ihtiyacım yoktur. Eğer racon kesilecekse, bu raconu bizzat kendim keserim. Bu da böyle bilinmeli.[91]
  • Birileri çıkmış biz Atatürk'e Atatürk dedik diye bir sürü senaryolar yazıyor. Adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ise bizim bunu ifade etmemizden daha doğal ne olabilir. Ruhu faşist, söylemi Marksist çevrelerin tekeline mi bırakacağız. CHP gibi amorf bir partinin Atatürk'ü milletimizden kaçırmasına rıza göstermeyeceğiz.[92]
  • Milletimizin Gazi'ye hürmeti sonsuzdur. Milletimizin Mustafa'ya saygısında en küçük bir tereddüt yoktur. Milletimizin Kemal'le de en küçük bir sorunu bulunmuyordur. Milletimizin soyadı olarak kendisine verdiği Atatürk konusunda da hiçbir sıkıntısı olmadığını gayet iyi biliyoruz. Peki, buna rağmen ne için böyle bir tartışma hep süregelmiştir. Bunun cevabı, darbecilerin, cuntacıların, vesayet odaklarının, ülkenin tarihine, milletin değerlerine düşmanlık eden kesimlerin kendilerini 'Atatürkçülük' kılıfı altında gizlemeye çalışmış olmasıdır.[92]

2018[değiştir]

  • Ben 75 öğrencili sınıflarda okuduğum zaman, tek partili dönemdi, yani CHP'nin iktidarda olduğu dönemdi.[93]
    • (Erdoğan 1954 doğumludur, CHP ise 1950'de iktidardan düşmüştür.)
  • CHP pisliktir, CHP çöplüktür, CHP hava kirliliğidir, CHP susuzluktur![94]
  • Ey Muharrem, Menderes ve arkadaşları ipe götürülürken siz ne yaptınız?[95]
  • Almanların bir dergisi var. Kapağa dört resim koymuş. Bir tanesi de benim. 'Dünyayı şekillendiren liderler' demiş. Elhamdülillah. Bu milletin evladı olarak bu hizmeti son nefesimize kadar devam ettireceğiz.
    • (Kendisiyle birlikte üç lidere daha otokrat diyen Der Spiegel'in kapağını yorumluyor.)[96]
  • Dedim ya size daha önce, parlamento bunlarla ilgili kararı bana göndermiş olsaydı, ben bunu çoktan onaylardım.
    • (Cumhurbaşkanlığı seçimindeki rakibi Selahattin Demirtaş'ı eleştirirken idam sloganı atan kalabalığa yanıt veriyor.)[97]
  • Hayvanları korumak sadece görev değil inancımızın, insanlığımızın da gereğidir. Hayvanlar bir mal değil candır, bizlere Hüda’nın bir emanetidir.[98]
  • Hiçbir ülkede devletlerin sırları ifşa edilmez, suç teşkil eder. Bir diğer konu biz Almanya ile suçluların iadesi anlaşması yapmış bir ülkeyiz. Bizim böyle bir suçluyu iadesini istemek en doğal hakkımızdır. Bir Alman hakikaten burada yargılanmış mahkum olmuşsa, bizden Almanya isteyebilir. Biz de bunu vermek durumundayız. Böyle bir şey benim başıma gelse, ben veririm, hiç bakmam.
  • ...Bu konuda marjinalleri asla dikkate almayız. Din adamı olarak ortaya çıkıp da kadınla ilgili çok farklı açıklamalarda bulunup dinimizde kesinlikle yeri olmayan bazı içtihatta bulunan kişiler ortaya çıkıyor. Anlamak mümkün değil. Bunlar ya bu asırda yaşamıyorlar, çok farklı bir dünyada yaşıyorlar. Çünkü İslam'ın güncellenmesinin gerektiğini bilmeyecek kadar da aciz bunlar. Siz İslam'ı 14 asır öncesi hükümleri ile bugün uygulayamazsınız. Beni birçok hocaefendi tefe koyacak o ayrı mesele. Rabbim bizi tefe koymasın.[100]
  • Birileri çıkmış, portakal mıdır, mandalina mıdır, narenciye midir nedir. Sokağa çağırıyor. Haddini bil haddini, bilmezsen haddini bu millet patlatır enseni!
    • (Haber kanalı sunucusu Fatih Portakal hakkında miting alanında söylediği söz.)[101]

2019[değiştir]

  • Ne diyorlar domates, ne diyorlar patlıcan, ne diyorlar patates, ne diyorlar sivri biber. Ya düşünün be düşünün bir merminin fiyatı nedir düşünün.
    (Gıda fiyatlarının artışını eleştirenlere sesleniyor ve buna terörle mücadeleyi gerekçe gösteriyor.)[102]
  • Hem NATO üyesi olacaksın hem stratejik ortak olacaksın, ondan sonra yaptırım konuşacaksın. Bu kabul edilebilir değil. Avrupa Birliği hâlâ bize çalım atıyor. Bunlar katlanabilir şeyler değil. En çok üzüldüğümüz husus yüzümüze başka konuşulması, arkamızdan başka iş çevrilmesidir. Türkiye sizlerin her birinin dostudur.[103]
  • Tutturmuş bir EYT, erken emeklilik. İskandinav ülkelerinin hepsi bu sistemle battı.[104]
  • Ya şu anda belediyelerin çoğu batık. Bitik. Personelinin maaşını ödeyemiyor, yerel seçimler bitecek bunlar sanki Türkiye’nin ekonomisini düzeltecek. Türkiye ekonomisinin sorumlusu benim ben. Şu anda devletin başında kim var? Tayyip Erdoğan var.[105]
  • Benim için Nobel'in hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Böyle bir zalime ödül vermekle buna ortak olmuştur. Bu tür bir şeyi kabul etmemiz mümkün değil. Bu adamın destek verdiği adamlar hepsi mahkûm edilmiş kişiler. Bu kişilere methiyeler düzen birine ödül veriyorsanız sizin artık uluslararası camiada takdir edilecek hiçbir tarafınız kalmamıştır demektir. Teröristleri kendi romanına yansıtan siz Nobel'e layık görürseniz bizim de sizi tanımamız mümkün değildir. Bu akşam benim önemli bir toplantım var o toplantıda da buna özellikle değineceğim. Bu sadece şu anki ödül de değil ki bundan önceki ödüllerde buna dikkat etmişlerdir. Türkiye'den kalkmışlardır teröriste ödül vermişlerdir. Aziz Sancar hocamıza vermiş oldukları gibi bunun tartışılacak bir yanı yok. İlmi olan bir hocamızdır. Eyvallah.
    (2019 Nobel Edebiyat Ödülü'nün Peter Handke'ye verilmesini eleştirirken 2006'da aynı ödülü alan Orhan Pamuk'a gönderme yapıyor.)[106]
  • Bu işin bir siyasi boyutu var, yanı var. Yan tarafta Sultanahmet’i doldurmayacaksın, ‘Ayasofya’yı dolduralım’ diyeceksin. Büyük Çamlıca Camii’ni yaptık, 4-5 tane Ayasofya eder. Bu oyunlara gelmeyelim. Bunların hepsi tezgah.[107]
  • Bunları da aşmak bizim için sorun değil ama getirisi götürüsü nedir? Bunun bir götürüsü var. Onun faturası çok daha ağır. Dünyanın çeşitli yerlerinde bizim binlerce camimiz var. Bunu söyleyenler acaba o camilerin başına ne gelir düşünüyor mu? Bunları düşünmeden söylüyorlar. Bunlar dünyayı tanımıyorlar. Muhataplarını bilmiyorlar. Ben bir siyasi lider olarak bu oyuna (Ayasofya'yı cami olarak açmak) gelecek kadar istikametimi kaybetmedim.
    (2019 yılında, Ayasofya'nın cami olarak ibadete açılmasına ilişkin soruya verdiği cevap.)[108]
  • Troya Müzesi, Çanakkale'yi tarihiyle yeniden buluşturma, bu kadim şehri ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için tekrar bir çekim merkezi haline dönüştürme projemizin adeta son halkasıdır.[109]
  • Önümüzdeki dönemde ülkemizi tüm bilim insanları için çok daha önemli bir cazibe merkezi haline getireceğiz.[110]
  • Uluslararası basında Türkiye'nin başarıları kasıtlı bir şekilde görülmüyor.[111]
  • Gündemimizde Fırat'ın doğusu var. Fırat'ın doğusundaki terör yuvalarını da temizlikte kararlıyız.[112]
  • Güvenli bölgede iki hafta içinde bir sonuç çıkmazsa kendi hareket planlarımızı devreye sokacağız.[113]
  • Barış Pınarı Harekatı'yla Suriye sınırımız boyunca kurulmak istenen terör koridorunu dağıtarak, kararlılığımızı bir kez daha tüm dünyaya gösterdik.[114]
  • Bizim olayımız beka meselesi, ondan da öte bir tarih meselesi. Biz şu anda öyle adımlar attık ki bu adımlar Sevr'in ters köşe edilmesidir. Bu kadar önemli.[115]

2020[değiştir]

  • Burada bir kez daha şu gerçeğin altını çizmek istiyorum, Türk milleti olarak biz ne hak yeriz ne de hakkımızı yediririz. Akdeniz ve Ege'de korsanlığa, haydutluğa asla 'eyvallah' etmeyiz. Akdeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip ülkemizi kimse Antalya sahillerine hapsedemez. Milletimizin ve Kıbrıs Türklerinin denizlerdeki haklarını sonuna kadar savunmakta kararlıyız.[116]
  • Dijitalleşmenin sonu faşizme çıkar. Dijital faşizme karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz.
  • Her nefis ölümü tadacaktır. Bu tabii sadece Burhan Hocamız için geçerli değil, şu anda burada saf tutmuş bütün Müslümanlar, müminler için geçerli olan bir hüküm ve bu hükme herkes uyacak. Bunun nerede, ne zaman, nasıl geleceği belli değil. İşte son İzmir'de yaşanan hadise ortada. Bakın 80'e yakın vefat var ve 1000'e yakın yaralı var. Bunların hiçbirisinin böyle bir akıbetle imtihan olacakları akıllarından belki de geçmiyordu ama işte geldi ve yakaladı. Rabbim bizlere iman, Kur'an, İslam üzere ölmeyi nasip etsin. Hep birlikte inşallah Kur'an yolunda yürüyeceğimiz bu yolda Rabbim sevgili Habibinin Liva-ül hamd ismiyle müsemma sancağı altında toplanmayı bizlere nasip etsin.[117] — (Eski AK Parti Milletvekili Burhan Kuzu'nun Fatih Camiinde kılınan cenaze namazının ardından yaptığı konuşma)
  • Yunanistan kurusıkı atıyor. Biraz kendine çeki düzen ver. Haddini bilmezsen Türkiye'nin yapacağı bellidir. Diyorlar ki 'Ayasofya'yı camiye çevirmeyin', Türkiye'yi siz mi idare ediyorsunuz biz mi idare ediyoruz?[118]
  • Ermenistan'ın işgal ettiği Azerbaycan topraklarını derhal terk etmesiyle bölge yeniden barışa ve huzura kavuşacaktır.[119]
  • Türkiye Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımamıştır ve tanımayacaktır[120]
  • Markar deyince bizim de aklımıza önce bu ülkeye, millete olan aşkı, sevdası geliyordu. Bu güzel gönüllü arkadaşımızın tüm hayatı Türkiye'de demokrasinin, hak ve özgürlüklerin gelişmesi çabalarını desteklemekle geçti.[121]
  • BM teşkilatının daha temsili, demokratik, hesap verebilir, etkin, şeffaf, adil ve insan odaklı bir yapıya kavuşturulması, Kovid-19 salgınının da teyit ettiği üzere, mecburiyet arz etmektedir.[122]
  • Hep söylerim ya! Kuru ve sulu, bunlardan kurtulmak lazım.[123]
  • Mavi Vatanımızı savunmanın ne kadar önemli olduğunun bilinciyle denizlerimizdeki hak ve çıkarlarımızı korumaya güçlü bir irade ve sarsılmaz bir inançla devam etmekteyiz.[124]
  • Kaos hesapları yapanlar dışında hiç kimse, Türkiye'nin ve Türk askerinin Körfez'deki mevcudiyetinden rahatsız olmamalıdır.[125]
  • Tek millet, iki devlet anlayışıyla, Azerbaycan'ı her alanda desteklemeye ve vatan mücadelelerinde kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.[126]
  • Türkiye'yi NATO'dan çıkarmak - çıkarmamak... Bu senin haddine mi? Böyle bir şeyin kararını senin verme yetkin var mı?[127]
  • Ülkemizin önünü kesmeye yönelik içeriden ve dışarıdan gelen saldırılar mücadele azmimizi güçlendirmekte, kararlılığımızı daha da artırmakta[128]
  • Bizlere bağımsız bir ülke bırakan Atatürk ve kahraman silah arkadaşları, milletimizce hayırla yad edilecektir.[129]
  • Artık burası aslına döndü, camiydi tekrar cami oldu. Şimdi ilanihaye inşallah cami olarak tüm inananlara hizmete devam eder.[130]
    (Ayasofya'ya cami statüsü verilmesine ilişkin yorumu.)
  • Biz nasıl kimsenin toprağına, egemenliğine, çıkarına göz dikmiyorsak, kendimize ait olanlardan da asla taviz vermeyeceğiz.[131]
  • Türkiye'de bugüne kadar yapılmış veya teşebbüs edilmiş hiçbir darbe, özellikle vesayetin hiçbir oyunu, meşru, milli, masum, onurlu değildir.[132]
  • Kuzey Kıbrıs'a yapılan adaletsizliği hazmetmek mümkün değil. Artık kendi göbeğimizi kendimiz kesmek durumundayız.[133]
  • Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin adil bir şekilde yer almadığı hiçbir denklem barış ve istikrar üretemez.[134]
  • Bir asır önceki gibi bizi yok etmek istedikleri Anadolu topraklarından bölgemiz ve dünyaya barış ve huzur getirecek mücadelenin içindeyiz.[135]
  • Avrupa Birliğinden bize verdiği sözleri tutmasını, ayrımcılık yapmamasını, en azından ülkemize yönelik aleni düşmanlıklara alet olmamasını bekliyoruz. Kendimizi başka yerlerde değil, Avrupa'da görüyor, geleceğimizi Avrupa ile birlikte kurmayı tasavvur ediyoruz. Amerika ile uzun ve yakın müttefiklik ilişkilerimizi bölgesel ve küresel tüm meselelerin çözümünde aktif olarak kullanmak arzusundayız. Rusya ve İran gibi köklü tarihi münasebetlerimizin bulunduğu ülkeleri asla göz ardı edemeyiz.[136]
  • Şairleri, yazarları, sanatçıları arasında ayrım yapan, insanlarını dinledikleri müziklere, giydikleri kıyafetlere göre ayıran eski Türkiye manzarasına son verdik. Bu topraklara ait ne varsa hiçbir komplekse kapılmadan ülkemizin bir kazanımı olarak hepsini kucaklamaya çalıştık. Ülkemizin kültür ve sanat hayatına değer katacak, bu alanda çeşitliliği arttıracak her türlü eseri sahiplenmenin çabası içinde olduk. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içinde ülkemizin en modern opera binası olan Beştepe Kültür ve Kongre Merkezi'ni hayata geçirdik. İstanbul'da artık her tarafı lime lime dökülen Atatürk Kültür Merkezi'ni yıkıp yerine İstanbul'umuza layık bir opera binası inşa ediyoruz.[137]
  • Tek taraflı yaptırımlarla bizi yolumuzdan çevirmeye çalışıyorlar. AB'nin yaptırım tehditleri vardı. Dün de ABD yaptırımları açıklandı. Çok net ifade ediyorum. 2017'den bu yana CAATSA konusunda hiçbir ülkeye bu yaptırım uygulanmamıştır. İlk defa bir NATO üyesi olarak ülkemize uygulanmaktadır. Bu nasıl bir ittifaktır, bu nasıl bir müttefikliktir. Bu karar ülkemize aleni bir saldırıdır. Gerekçe Türkiye'nin Rusya'dan S400 savunma sistemi almış olmasıdır. ABD kendi elindeki hava savunma sistemlerinin ülkemize satışına izin vermiyor. F35'lerin bine yakın parçasını Türkiye üretiyor. ABD ihtiyacımızı başka yerden karşıladık diye yaptırım silahını çekmiştir.[138]

2021[değiştir]

  • Bir militan lafıdır tutturdular. Bunlara göre cumhurbaşkanı, bakanlar, Cumhur İttifakı ve AK Parti tepeden tırnağa militan. Hâkimler, savcılar, valiler, kaymakamlar, tüm askerler, diplomatlar, polisler, öğretmenler, tüm memurlar, işçiler, esnaf, iş adamları zaten militanın önde gideni. Bunlara göre, milletin kendilerine oy vermeyen yüzde 75'inin tamamı militan. Bu hastalıklı zihniyete göre, CHP'ye oy vermeyen hiç kimse onur, şeref, namus sahibi olma hakkına da sahip değildir.
    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözünü eleştiriyor.[139]
  • LGBT, yok böyle bir şey. Bu ülke millîdir, manevidir ve bu değerlerle geleceğe yürümektedir.
    Boğaziçi Üniversitesi'nde protestolara katılan LGBT bireyleri eleştiriyor.[140]
  • Tarih boyunca medeniyetlerin kavşağında yer almış bir ülkede yaşıyoruz. Tek başına bir değer olan İstanbul’un yanında Hatay’dan Kayseri’ye, Ürgüp’ten Hasankeyf’e, Efes’ten Hattuşaş’a kadar ülkemizin dört bir tarafında medeniyetlere beşiklik yapmış yerlerimiz var. Topkapı’daki eserlerin bir benzerini yağma ile bir araya getirilmiş ürünlerin teşhir edildiği yerleri bir kenara bırakacak olursak, kapasite ve çeşitlilik itibariyle dünyada hiçbir müzede bulamazsınız. Bırakın Topkapı Sarayı’nın tamamını, tek bir odasını dahi hakkını vererek gezmeniz için saatlere ihtiyaç duyarsınız. Binlerce yıla sâri kadim mirası sürekli zenginleştiren milletimiz mimariden musikiye, hüsnühattan edebiyata kadar kültürün farklı alanlarında nadide eserler üretmiştir. Bugün sadece sınırlarımız içinde değil, gönül coğrafyamızın dört bir köşesinde bu eserlerle karşılaşıyoruz. Afrika’nın en ucundaki Cape Town şehrinden Kahire’ye, Açe’den Saraybosna’ya kadar gittiğimiz her yerde ecdadın geride bıraktığı bir ize, o topraklara vurduğu bir mühre rastlıyorsunuz.[141]
  • Türkiye’nin uzay çalışmalarında iddiasının ve gücünün son işareti olan Türksat 5A uydumuzu 8 Ocak’ta Amerika’dan yörüngesine yolcu ettik. İnşallah 5B uydumuzu da önümüzdeki yaz başında uzaya fırlatacağız. Uzay çalışmalarında uzak mesafelerdeki büyük uydular yerine düşük maliyetleri ve teknik kolaylıkları sebebiyle daha kısa mesafelerdeki mikro uyduların önemi giderek artıyor. Biz de bu amaçla ülkemizde bir mikro uydu fırlatma tesisi kurma çalışmalarına başladık. İnşallah çok uzak olmayan bir tarihte ülkemizin ve dostlarımızın uydularını kendi tesisimizden uzaya göndereceğiz. Haberleşmeden enerjiye, çevrenin korunmasından savunma sanayine kadar geniş bir kullanım alanına sahip uzay ve uydu teknolojileri konusunda ülkemizi marka haline getirmekte kararlıyız. Bu adımın gençlerimizin 2053 vizyonlarının altyapısına yapacağımız en büyük desteklerden biri olacağına inanıyoruz.[142]
  • Türkiye'nin demokrasiden ekonomiye her alanda en üst lige çıkmasının ifadesi olan 2023 hedeflerimizin en kritik dönemeci de aynı yıl yapılacak seçimlerdir. Kongrelerimizde, partimizi 2023 seçimlerine taşıyacak ve inşallah sandıkta bir kez daha elde edeceğimiz zaferin altına imza atacak kadroları belirliyoruz. Teşkilatlarımızda görev alan her bir arkadaşımın böylesine bir tarihi sorumluluğun altına girdiğinin bilincinde olduğunu biliyorum. Gözlerinizdeki parıltı, yüreklerinizdeki kıpırtı, kalplerinizdeki heyecan, büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasına katkıda bulunma azminizin yansımasıdır. Rabbime bana sizler gibi yol ve dava arkadaşları nasip ettiği için hamdediyorum.[143]
  • Türkiye'ye diz çöktüremeyeceklerini görenlerin, diplomasi ve ekonomi alanında yoğunlaştırdıkları kuşatma çabalarını reform gündemimize hız vererek boşa çıkardık. Türkiye'yi salgınla birlikte hızlanan yeni küresel siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yere çıkarmakta kararlıyız. Ülkemizin hayrına olan her iş gibi reformlarımızı da kör bir husumetle sabote etmeye çalışanları milletimizin takdirine havale ediyoruz. Birçok ülkede görülen sıkıntıların, tedarik zincirindeki aksaklıkların ve güvenlik zafiyetlerinin hiçbirine Türkiye'de şahit olunmadı.[144]
  • Bir gece yarısı gerçekleştirilen bu eylem kesinlikle art niyetli bir girişimdir. Emekli amirallerin vazifesi 104 tanesi bir araya gelerek siyasi bir tartışma konusunda darbe imaları içeren bildiriler yayınlamak değildir. Emekli amiral sıfatıyla da olsa böyle bir girişim, kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik bir bühtandır.[145]
  • Bin yıldır her karış toprağını alın terimizle ve gerektiğinde kanımızda sulayarak vatanımız haline getirdiğimiz bu topraklardaki mücadelemizin ilanihaye devam edeceği anlaşılıyor. Bundan bir asır önce sınırları Balkanlardan Kafkaslara ve Kuzey Afrika'ya kadar uzanan Osmanlı'yı yıkmakla yetinmeyenlerin Anadolu'yu da milletimize mezar etme heveslerini kursaklarında bırakmıştık. Cumhuriyetimizin kuruluşunun ardından da ülkemizin bütünlüğüne, milletimizin birliğine, kardeşliğimize, geleceğimize yönelik saldırılar çeşitli kisveler altında hep sürmüştür. Ülkemize yönelik tehditler kimi zaman milletimizi medeniyetinden, tarihinden, kültüründen değerlerinden koparma gayretleri, kimi zaman terör örgütleri eliyle doğrudan varlığımıza saldırılar şeklinde ortaya çıkmıştır. Demokraside ve ekonomide geri kalmışlığı bize dayatanlar bu uğurda vesayetten darbelere köken ve mezhep gerilimlerinden provokasyonlara kadar her yolu ve yöntemi denemişlerdir. Türkiye'nin başlattığı her demokrasi ve kalkınma hamlesinin önünü kesenler bilerek veya bilmeyerek işte bu sinsi oyuna hizmet etmişlerdir. Hamdolsun, son 19 yıldır sağladığımız istikrar ve güven iklimi sayesinde ülkemiz her alanda kendi gerçek potansiyelini hayata geçirme imkanına kavuşmuştur.Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kudüs'te, Gazze'de ölen çocuklar değil insanlığın bizatihi kendisidir
  • Devletin dini adalettir.
  • Ben nasıl geri adım attım? Ben taarruzdayım. Benim kitabımda geri adım atmak yok.

(10 büyükelçinin, tutuklu Osman Kavala'nın serbest bırakılması çağrısının ardından Türkiye'nin gösterdiği tavır konusunda.)

  • Teknoloji bağımlılığı bizi gerçek olmayan bir dünyaya hapseder.
  • Utanmadan sıkılmadan bu köprüyü kullananlar var.

(Çanakkale 1915 köprüsü açılışında)

  • Biz ekonominin kitabını yazdık, evelallah yazmaya da devam ediyoruz.
  • Dünyayı tanıdım, tanıyorum. Şu anki liderler içerisinde en kıdemli lider benim.
  • Bizim ihtiyacımız olan kuşak Z kuşağı, Y kuşağı değil, "Teknofest" kuşağıdır.
  • Hani sen düşük faizle kredi istiyordun? Hadi gel işte al, niye almıyorsunuz?

(İş adamları hakkında)

  • Ben, bu iş adamlarını da anlamıyorum. Ondan sonra bir araya geliyorlar, TÜSİAD'ı, vesairesi, yüksek faizden bahsediyorlar. Siz nasıl insansınız? Eğer sen iş adamıysan, yatırımdan yanaysan buyurun işte size kredi, düşük faizle. Hadi alın krediyi de yatırım yapın. Ben sizden yatırım, istihdam, üretim, ihracat istiyorum. Hadi gelin bunları yapın. O zaman kaçıyorlar. Bunlar nasıl iş adamı? Türkiye'nin en büyük iş adamlarıymış. Ondan sonra da bize sallıyorlar. İstediğiniz kadar sallayın, tutmaz. Çünkü biz bir şeye inandık; bu ülkeyi kalkındırmak için hangi kuruluş olursa olsun, TÜSİAD'ı, şusu, busu vesaire dürüst olacaksınız, dürüst. Sıkıştığınız zaman hemen kapıyı çalacaksınız, işi yoluna koyduktan sonra da kalkıp iktidara sallayacaksınız, yok öyle 25 kuruşa simit.
  • (...) Salgın döneminde tüm ülkeler kepenkleri indirirken bizim yatırımlarımıza kesintisiz devam etmemiz, açılıştan açılışa, temel atmadan temel atmaya koşmamız bunun en somut örneğidir. Hala kalkıp da bu yolda, bu mücadelede beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızdan faizi savunanlar kusura bakmasın; bu yolda ben, faizi savunanla beraber olamam, olmam. Zira şunu bilmemiz lazım; bu konu sıradan bir konu değildir. Şu anda dünyaya bakalım ya. Amerika’ya, Batı’ya, İsrail’e bakın. Bütün bunlarda faiz aşağılara çekilmişken bizim arkadaşlarımıza ne oluyor da faizi savunur hale geliyor? Enflasyonun buralarda ne hale geldiğini görüyorsunuz. Peki bizim arkadaşlarımıza ne oluyor? Bu görevde olduğum sürece faizle mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim ve enflasyonla mücadelemi sonuna kadar sürdüreceğim. Bu konuda Nas [sure. (Ayet/Hadis anlamlarına da gelir.)] ortada, Nas ortada olduğuna göre sana bana ne oluyor. Olaya buradan bakacağız ve ona göre de adımımızı atacağız.
  • 'Tayyip Erdoğan'dan kurtulmalıyız.' beyanını pek çok mecrada dolaşıma sokanların derdi, milletimizin huzuru ve refahı olabilir mi?
  • Muhalefeti destekleyerek ‘Türkiye’de yönetimi değiştirmeliyiz’ diyenlerin derdi, ülkemizin demokrasisini insanlarımızın hak ve özgürlüklerini geliştirmek olabilir mi? Buna inanan varsa ya ülkesinden ve dünyasından bihaberdir ya hırsı ve kini gözünü kör etmiştir ya da aynı projenin parçasıdır. CHP’nin öncülüğünde hayata geçirilmeye çalışılan bu proje, eski Türkiye’yi hortlatma, demokrasimizi yıkma, ekonomimizi çökertme, insanlarımızı esir alma projesidir. Hiç merak etmeyin, başaramayacaklar. Çünkü Türkiye, eski Türkiye değil. Gençleri, kadınları ve her kesimden insanıyla milletimiz, olup biten her şeyin farkındadır. Bu sıklet, bu yükü kaldırır; kaldırmakla kalmaz, yere çalıp paramparça eder. Nasıl bunca yıldır önümüze kurulan tuzakları birer birer bozduysak bu senaryoyu da yırtıp atacağız. Milletimiz, 2023 Haziran ayındaki seçimlerde sandığa gittiğinde bir bizim eserlerimize bakacak bir de bu karanlık güçlere bakacak. Böyle bir tablo karşısında herkesin yöneleceği yer, AK Parti ve Cumhur İttifakı'dır. CHP Genel Başkanı kendisine verilen görevi bir türlü başaramadığını görünce milletimizin değerlerinin istismarına yöneldi.
  • Hiç endişeniz olmasın, biz dimdik ayaktayız. Ayakta tutun yeter ki Gümüşhane'mizi her zaman olduğu gibi çok çok farklı müstesna bir şekilde inşallah 2023'e hazırlayın. 2023'te Cumhur İttifakı olarak Gümüşhane'den silme çıkmaya kararlı mıyız? Bu malum takıma da gereken dersi vermeye de hazır mıyız?(...)

(AK Parti Gümüşhane İl Danışma Toplantısı'nda telefon bağlantısıyla partililere hitabı)

  • Bu ekonomik kurtuluş savaşından da milletimizi zaferle çıkaracağız.

2022[değiştir]

  • Cumhuriyet döneminde, 12 Eylül'den 28 Şubat'a kadar, tüm darbecilerin demokrasimize yaptıkları ihaneti gizlemek için kullandıkları en önemli araç hep Atatürk maskesi olmuştur. 12 Eylül darbecilerinin başı Kenan Evren de cumhurbaşkanlığı döneminde Yeşilköy'ün ismini Atatürk yaparak aynı yolu izlemiştir.
Atatürk Havalimanı tartışmaları için
  • Şimdi birileri çıkıp ‘aç kaldık’ diyor. Ya vicdansızlık yapma, ne aç kaldın. Aç kalan falan yok!
  • Düşünün Dolmabahçe Bezmi Alem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle. Bunlar çürük, bunlar sürtük.
Gezi eylemcileri hakkındaki yorumu. Partisinin 1 Haziran 2022 tarihli grup toplantısında yaptığı konuşmasından.
  • Ülkemizin sınırları dibinde terör koridorları kurulmasına asla izin vermeyeceğimizi, bunun için güvenlik hattımızın eksik kalan kısımlarını mutlaka tamamlayacağımızı burada bir kez daha ifade etmek istiyorum. Hiçbir gerçek müttefikimizin ve dostumuzun da ülkemizin bu meşru güvenlik kaygılarına karşı çıkmayacağını, bilhassa da tercihini terör örgütlerinden yana kullanmayacağını umut ediyoruz. Müttefiklerimizden ve dostlarımızdan bu konudaki meşru endişelerimizi anlamalarını ve saygı göstermelerini beklemek en tabii hakkımızdır.[146]
  • 5 artı 4 üsler kuruldu, ne kurarsanız kurun. 'O kurulan üsleri niçin yaptınız' filan diye sorduğumuz zaman verdikleri cevap çok manidar; 'Ruslara karşı' diyorlar. Ya 'Ruslara karşı' diyorsunuz da Ukrayna'ya karşı Rusların karşısında ne yaptınız, Ukrayna'nın yanında durabildiniz mi, Ukrayna'ya destek verebildiniz mi? Her şeyleri yalan. Bu Batı'ya güven olmaz. Batı'nın alacaksan ilmini alırsın, sanatını alırsın ama siyasette Batı'nın siyasetine güven olmaz. Bunlar bizi Avrupa Birliği'nde bile işte sene 63, o günden bugüne ne yapıyorlar, hala oyalıyorlar. Ne zaman başladı? Aslında 59'da başladı ama o gün bugün hep oyaladılar, niye? Ya bunlarda yalan, aman ya Rabbi, almış başını gidiyor, dürüstlük yok bunlarda, dürüstlük bizim milletimizde var.[147]
  • Kendi içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık, arsızlık dalgasıyla hesaplaşmayı reddeden zihniyettir bizim zihniyetimiz.[148]
  • Akdeniz ve Ege'deki haklarımızı korumaya yönelik gereken tüm adımları atmakta asla çekinmedik, çekinmeyeceğiz. Pek çok farklı coğrafyada hem ülkemizin çıkarlarını savunmak hem dost ve kardeşlerimize destek olmak için yürüttüğümüz faaliyetlere devam ediyoruz. EFES-2022 Tatbikatı işte bu tablonun askeri boyutunu temsil eden bir örnek olarak başarıyla sonuçlandırılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kara, deniz, hava unsurlarının tamamına, hazırlık çalışmalarında ve icra ettikleri faaliyetlerde başarılar diliyorum. Rabb'imden kahraman Mehmetçiğimizi ve tüm güvenlik güçlerimizi daima korumasını ve esirgemesini niyaz ediyorum.[149]
  • Bay Kemal, senin nasıl bir devrimci olduğunu bilmiyorum. Ama ben muhafazakâr bir devrimciyim.[150]

2023[değiştir]

  • Şimdi 6'lı masaya soruyorum: Biz kutsal saydığımız aile kurumunu anayasa teminatı altında Parlamento'ya sunduk. Ve aile kurumunu kutsiyeti içerisinde parlamentoya getirirken, ey 6'lı masanın içinde olanlar çıkın da açıkça mertçe LGBT'yi kimler savunuyor, kimler savunmuyor bunu da söyleyin. Bizim LGBT ile alakamız yok, çünkü biz aileyi savunuyoruz.[151]
  • Milletimizin her iradesi gibi bu sonucun da başımızın üstünde yeri vardır. Kazanan sadece biz değiliz. Kazanan Türkiye'dir, kazanan tüm kesimleriyle milletimizdir, kazanan demokrasimizdir.[152]

Diğer sözleri[değiştir]

  • Kürt aşağı Kürt yukarı, al sana bir Kürt! Al sana bir Kürt daha![153]
  • Türk Türküm, Kürt Kürdüm, Laz Lazım, Çerkez Çerkezim diyebilecek. Hepimizin üst kimliği Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır. Türk, Kürt, Çerkez, Laz aklınıza ne gelirse hepsi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliği altında bir ve beraber olacağız. Alt kimliklere saygı duyacağız. Ancak hepimizin bir üst kimliği var. Nedir o? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığıdır.
  • Sulu kuru her türlü kötü alışkanlık gençliğimizde var!
  • Ben zaten kadın-erkek eşitliğine inanmıyorum. Onun için fırsat eşitliği demeyi tercih ediyorum. Kadınlar ve erkekler farklıdır, birbirinin mütemmimidir.[154]
  • Başbakan sensin, ister asar ister kesersin.
    • Erdoğan'ın 23 Nisan kutlamalarında koltuğunu bıraktığı çocuğa yetki kullanma talimatlarını verirken sarf ettiği sözler.
  • Aleviler Müslüman'dır diyenler var, değildir diyenler var. Aynı zamanlarda bir de bunların içinde ateist olanlar var. Eğer biz Müslüman isek bir Alevi olarak, o zaman Müslüman'ın ibadethanesi tek olması lazım.
  • Değerli arkadaşlarım! Benim milletimin dili tektir! (Aralık 2010)[36]
  • Ben ne tek dil dedim ne tek din dedim. Hiçbir yerde benim böyle bir ifadem yok! Bunlar yalan makinesi! (Mayıs 2011)[36]
  • Tek din dedim! Dil değil din, din! Tek din! (Mayıs 2012)[36]
  • Aramıza ayrımcılık tohumu atanlara, nifak tohumu ekmek isteyenlere, bu ülkeyi bölmek isteyenlere ben 'yazıklar olsun' diyorum.
  • Bir haftadır köşelerinde yazanlara sesleniyorum. Bu gençliğin tinerci olmasını mı istiyorsunuz? Büyüklerine isyankar bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Milli-manevi değerlerinden kopuk, hiçbir istikameti olmayan, meselesi olmayan bir nesil mi olmasını istiyorsunuz? Biz sizlerle burada anlaşamayız.[155]
    • Kendisinin dindar gençlik yetiştirme istemine tepki gösteren yazarlar hakkında yorumu.
  • Biz gömleğimizi değiştirdik.
    • Erdoğan'ın Milli Görüş "gömleği" üzerine yorumu.
  • ABD'nin Irak'ta savaşan bay ve bayan askerlerin en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en az zamanda dönmeleri temennisi ile duacıyız.[156]
  • Başbakanlık koltuğuna oturmadan ölürsem gözüm arkada kalır. Allah nasip ederse bir nihai hedefim Çankaya Köşkü'ne çıkmaktır.
    • 1999 - Pınarhisar Cezaevi
  • Benim fakirim onurludur, gururludur. Senin kapına gelmesini beklemeyeceksin. İcabında, sayın valim, sayın kaymakamım atlayacaksın kamyonun şoför mahalline, gerekirse sen gideceksin. Kapıyı çalacaksın, kömürü sen vereceksin, sobayı sen vereceksin. Ya bunu yaptığın gün bu Türkiye ne olur biliyor musun? Uçar uçar.. Bu noktaya gelir.
  • Biz dini yaşarız, tüccarlığını siz yaparsınız.
    • Muhalefet sıralarından din tüccarlığı şeklinde laf atılmasına karşılık.
  • Biz Geniş Orta Doğu projesinin ve Kuzey Afrika Projesi'nin eşbaşkanlarından bir tanesiyiz.[157]
  • Biz mafyanın, çetenin veya çetelerin avukatı değiliz.
Baykal'ın Ergenekon'un avukatıyım sözüne cevaben.
  • CHP çok partili dönemde asla tek başına iktidar olmamıştır, asıl CHP iktidar olduğu zaman kadrolaşmasının en büyüğünü, en kaşarlısını yapmıştır!
    • Ocak 2007 - Seçim hazırlığına giren AKP
  • Bize göre demokrasi hiçbir zaman amaç olamaz.[11]
  • Dersim bombalanırken bu ülkenin başında kim vardı?
  • Devlet adamlığı unvanını taşımak gelecek seçimleri değil, gelecek nesilleri düşünerek hareket etmeyi gerektirir.
    • Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin Ermenistan'dan Türkiye'ye gönderdiği 'Soykırımı tanıyın' mesajına partisinin grup toplantısında verdiği cevap. 11.10.2011
  • Hayırsever bir iş adamıdır, kendisine kefilim.
    • Yasin El Kadı hakkında konuşurken
  • Kişiler laik olmaz devlet laik olur, laikliği savunma anlamında ben de laikim ancak İslam'ın karşısına koyarsanız değilim.
    • 16.05.2007 - IPI Dünya Kongresi
  • Kralların değil kuralların hukukunu inşa edeceğiz.
    • 12 Eylül Referandum sonuç konuşması.
  • Onuncu Yıl Marşı okumakla Türkiye raylarla donanmıyor. Bu işler lafla olmuyor. Marşı oku, demir ağlarla ör. Neyi ördün yahu, neyi?
  • Orada biraz Kasımpaşalılık yaptım![158]
  • Parası olana bakarız, parası olmayan başının çaresine baksın. Yok böyle bir şey. Göreve geldik hastanelerden rehine toplanıyordu. Ama şu anda bir tane böyle rehine gösteremezsiniz. Niye? Benim vatandaşımı hastanede rehin alacak olanın alnını karışlarım. Yok böyle bir şey.
  • Siz ancak tanka selam durursunuz.
    • Darbe olursa tankın önüne ilk ben çıkarım diyen Kılıçdaroğlu'na.
  • Türkiye'nin mutlu ve müreffeh yarınlara emin adımlarla ilerlemesi için, İtalya'da 'Temiz Eller' operasyonu yapıldığı zaman 'Bizde bu ne zaman yapılacak?' diye hayran hayran bakanlar, ülkemizde bu adımlar atıldığı zaman niçin rahatsız oluyorlar? Soğuk savaş yıllarından kalma yanlış alışkanlıklardan, gayri meşru arayışlardan, hukuk dışı yapılanmalardan Türkiye er ya da geç kurtulmak durumundadır."
    • Ergenekon operasyonu hakkında.
  • Türkiye bir göçebe kabilesi değildir.
    • 27.02.2007 - TBMM Grup Toplantısı
  • Minareler süngü / Kubbeler miğfer / Camiler kışlamız / Mü'minler asker
    • 12 Aralık 1997'de Siirt'teki bir mitingde Ziya Gökalp'ten uyarladığı şiir.
  • Şimdi diğer parti liderleri beni Yüce Divan ile tehdit ediyor ama bilmiyorlar ki ben bu yola çıkarken kefenimi yanıma aldım.
    • Referamdum mitinglerinde Mersin'de diğer parti liderlerinin söyledikleri üzerine.
  • Beni Alevi düşmanı olarak gösterenler var. Ben Aleviliği, Hazreti Ali'yi sevenler olarak biliyorum. Ben bugünkü Aleviyim diyenlere baktığım zaman hepsinden daha Aleviyim. Hiçbiri Hazreti Ali gibi yaşamıyor, ben onun gibi yaşamaya çalışıyorum.[159]
  • Ekonomi bir risktir, siyaset bir risktir. Aslında hayat bir risktir. Risk almazsanız başarıyı yakalayamazsınız... Bugün Türkiye, statik dış politikadan dinamik dış politikaya geçmiştir. Türkiye'nin dünya ile arasındaki perde kalkmıştır, ufku genişlemiştir.[160]
  • Sayın Öcalan almış olduğu kellerin hesabını veriyor, ben ise düşüncemden dolayı 4 ay hapiste yattım.[161][162]
  • "Din" teröre sıfat olamaz.[163]
  • Ben giriyorum siz de girin (Erişimi engellenmiş olan video paylaşım sitesi Youtube hakkında)[164]
  • 27 Mayıs'tan sonra CHP 'nöbetçi hükümet' değil miydi? Kimin için yapılmış? Peki 12 Mart Muhtırasının ardından Başbakan olan Nihat Erim CHP Milletvekili değil miydi? '27 Nisan bildirisinin her satırının altına imzamı atarım' diyen CHP değil miydi, CHP'liler değil miydi? Sen değil miydin? Çetelere sahip çıkan bunlar değil mi? Silivri'deki süreci adım adım takip edenler CHP'nin milletvekilleri değil mi? Egenekon'un avukatlığını yapan bunlar değil mi?'[165]
  • Ben çevrecinin daniskasıyım. Asıl çevreci benim.[166]
  • Hem laik hem Müslüman olunmaz. Ya Müslüman olacaksın ya laik. İkisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar. Mümkün değil, ikisi bir arada olamaz.[167]
  • Kürt meselesi değil terör meselesi var.
    • 5 Ocak 2007 - Lübnan ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlarken[168]
  • Kürt sorunu hepimizin sorunudur.
  • Mahalle baskısı, mahalle baskısı deniyor ya, asıl mahalle baskısı bu ülkede 'ben içmiyorum kardeşim, sen buyur iç' diyenlere. Bunlara yapılıyor mahalle baskısı.[170]
  • Memur ne demek? Emir alan demek. Siz hangi memurun emir aldığını gördünüz. Hangi memura bakarsanız bakın değerli kardeşlerim emir almaz, emreder. Ve vatandaşına kılı kıpırdamaz. Nereye giderseniz gidin bunu görürsünüz. Ve bunlar, ben bazen Bakan arkadaşlarıma söylüyorum. Aman ha, şu altınızdakilere dikkat edin. Ve bunlara çok ciddi takip koyun. Ve bunlar farkında olmadan kilimi ayağınızın altından alırlar.[171]
  • Milli savunma, ancak milli bir sanayi ile milli bir anlayışla etkin ve mümkün olur. (Kaynak: 27.09.2011 Habertürk)[172]
  • Sen Ruanda mı olmak istiyorsun, buyur ol. (TBMM'de kadın kotası isteyen Ka-Der Başkanı Hülya Gülbahar'a bu yanıtı verdi. Milletvekili adayı olan kadınlara kota ayıran Ruanda dünyada kadınların en yüksek oranda temsil edildikleri ülkeydi.)[173]
  • Oku, düşün, uygula, neticelendir.[174]
  • Sizin işiniz, bürokratları takip etmek, onları değiştirmek değil. İşinize bakın[175]
  • Tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye. Yahu millet istedikten sonra laiklik tabii elden gidecek.[167]
  • Zannediyorum, arkadaşımız Fransız mı? Ama Türkiye'ye de Fransız... Biz de böyle güzel bir söz var: Türkiye'ye çok Fransızsınız"[176]
  • Son grup toplantısında (28.02.2012) CHP liderinden "memnunuz" diyerek, Kemal Kılıçdaroğlu'nu Baykal'dan sonra en beğendiği CHP'li olduğunu ilan etti.[177]
  • İster Yahudi sermayesi olsun başımın üstüne koyarım, ister Batı sermayesi olsun başımın üstüne koyarım, öperim başımın üstüne koyarım.[178]
  • Öyle evler var ki bizim muhafazakar yapımızla tamamen ters.[179]
  • Bunların inlerine girecez, inlerine! (2014 Yerel Seçimleri'nde paralel devlet kurduğunu iddia ettiği cemaat mensuplarına karşı sıkça kullandığı söylem.)
  • AB üyesi ülkeler içerisinde 50 yıl kapıda bekletilen bir ikinci ülke yok. Şu anda AB üyesi 27 ülkenin içinde Avrupa Birliği müktesebatı noktasında değerlendirme yaptığımız zaman birçoğu demokrasi, özgürlükler noktasında, ekonomik alanda aslında bizim çok gerimizde. Buna rağmen siyasi kararlarla maalesef AB üyesi yapılmış ülkeler var.[180]
  • Ben memur işçi Bağ-Kur’lu bütün bunlarla gurur duyan bir insanım. Sen artık emeklisin. Ama hâlâ kendini memur koltuğunda zannediyorsun. Şimdi milletin hizmetkârı olacağına, CHP’nin statükocu zihniyetinin memurusun. O anlamda sana memur diyorum. Hatta parti içinde birilerinin memurusun. Yes/No hikâyesini biliyorsunuz. Onların memurusun.
  • Benim çiftçim, köylüm, Hatçem, Fatmam, demokrasinin önüne takoz koyanları, 'Milli egemenlik hakkı halkın olamaz' diyenleri 22 Temmuzda evvelallah tasfiye edecek.[183]
  • Bir damla şehit kanını 550 vekile değişmeyecek kadar aşkla bu vatana bağlıyız.[184]
  • Birçok şeyler silinebilir ama vicdanlar o kayıtları öyle kolay kolay silmiyor. (Danıştay saldırısının kamera kayıtlarının OYAK tarafından silindiğinin anlaşılması üzerine)[185]
  • Biz nereden geldiğimizi biliyoruz. Bu memleketin sevdalısı olduğumuzu unutmuyoruz. Biz milletimizin sesine sağır değiliz. Biz ülkemizin insanlarına fildişi kulelerden ve sırça köşklerden bakanlardan değiliz. Biz dizlerimizi kırıp, bu milletin sofrasına oturmayı da tarhanaya kaşık sallamasını da biliriz. Biz bu milletin sofrasına bereket katmak için, aşına aş katmak için geldik.[186]
  • Büyük Ortadoğu Projesi'nin eş başkanıyım.[187]
  • Biz, Ankara'da aşılmaz duvarlar ardına gizlenen hükümetlerden değiliz.[188]
  • Bizi yargıyı siyasallaştırmakla itham edenler, şu anda kendi oturdukları makamları bir siyasi partinin il başkanları gibi kullanabilme cüretini gösteriyorlar. Bunlar kendilerini Cumhuriyetin tek ve yegane sahibi sanıyorlar.(Yargıtay Başsavcısına)[189]
  • Bu devlet, bu ay yıldızlı bayrak, bu Cumhuriyet bizim, hepimizin.[190]
  • Bu ülkede zaman zaman bir takım karanlık güçler, kirli senaryolarla kirli oyunlarla bir takım provokasyonlarla siyasete rota çizmenin gayreti içinde oldular. Bunu 28 Şubat'ta yaşadık. Bu iktidarımız döneminde çeşitli şekillerde yaşadık. Bir takım sahte hocaları kullandılar. Çetelerle bir takım oyunlar sahnelendi. Danıştay saldırısı gibi suikast girişimleri gibi terör saldırıları, Dörtyol, İnegöl provokasyonları gibi tahriklerle millet korkutulmaya sindirilmeye çalışıldı.[191]
  • Cumhurbaşkanlığı seçimlerine 'hodri meydan halk' diyoruz, 'millet' diyoruz. Buyursunlar gelsinler ama gelemiyorlar, gelemeyecekler. Öyleyse sandık, sandık, sandık.[192]
  • Demokrasi bir tramvaydır, gideceğiniz yere kadar gider orada inersiniz.[193]
  • Durmak yok. Bu yol devletin yolu. Milletin doldurduğu meydanları, AK Partili olsun, olmasın bütün insanları siyasetin merkezine insanı yerleştiren bir felsefeyle yolumuza devam ediyoruz.[194]
  • Şimdi geçen akşam medyadan sordular bana. 'Siz işte yargı kararlarına saygı duyar mısınız?' diye bir soru geldi bana. Ben yargı kararlarına saygı duyulması gerekirse duyarım. Ama duyulmaması gerekirse orada duymam, uyarım sadece. Çünkü yargı kararlarına saygı duymak diye benim bir görevim yok. Yargı kararlarına uymak gibi bir görevim var. Uymak mecburiyetindeyim, uyarım. Nitekim şu anda bir başbakan olarak bile biz kabullenemediğimiz birçok kararlara uymak zorunda kalıyoruz.[195][196]
  • Saygı duruşu sap gibi durmaktır. Saygı duruşu yerine dua edilmeli. Sap gibi durmanın manasını anlayamıyorum. (Saygı duruşunda ayağa kalkmadığı için eleştirilmesi üzerine)[kaynak belirtilmeli]
  • Sermaye ırkçılığı yapıyorlar.[197]
  • Siz milletsiniz, siz cumhursunuz. İrade sizin, karar sizin. Sizin dilediğiniz olacak. 22 Temmuz'da sizin sesiniz duyulacak.[198]
  • Türkiye’nin yarınında artık Kemalizme ve Kemalizm benzeri rejimlere yer yoktur. Kemalizmin yeniden kendini üretmesi söz konusu değildir. Bizim için en üst belirleyici, İslam’ın ilkeleridir. Her şey ona göre belirlenir.[199]
  • Siyasetin tek limanı ahlaktır.[200]
  • Yapılabilecek tüm jestleri yaptık. Kopenhag kriterlerini yerine getirdik. Artık Avrupa'dan delikanlılık bekliyoruz.[kaynak belirtilmeli]
  • Yurdu demir ağlarla ördük dediler. Ne ördünüz laftan başka? Ama bak, biz örüyoruz. Öreceğiz inşallah. Daha da devam edeceğiz.[201]
  • Şu anda çiftçiye ne verildiğinin farkında mısın?[202]
  • Diklenmeden dik duracağız.[203]
  • Başakşehir ile övünüyorum. Çünkü, benim kurduğum bir takım.[204]
  • Nereye götürülüyor bu toplum Allah aşkına! Dikkat edin, açık söylüyorum: Piçlerin yetiştirilmek istendiği bir toplum meydana getirilmek isteniyor! (Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olduğu dönem feministleri eleştirirken sarf ettiği cümle)[205]

Hakkında söylenenler[değiştir]

    A  B  C  Ç  D  E  F  G  H  I  İ  J  K  L  M  N  O  Ö  P  R  S  Ş  T  U  Ü  V  Y  Z    

A[değiştir]

  • Tayyip Erdoğan'ı siz mi koruyorsunuz? 20'den fazla suikast atlattı, hanginizin haberi var. Somalililerin, Suriyelilerin, Mısırlıların, Libyalıların, kocamış karıların duası koruyor. Allah koruyor Allah. Siz, Allah rızası için bir iyilik yaparsanız, Allah size onun karşılığını on katıyla, yüz katıyla hatta 700 katıyla geri verecektir. — Abdurrahman Dilipak[206]
  • Erdoğan'a ya da başka bir siyasi lidere baktığım zaman ilk önce onların insani hasletlerini görmeye çalışıyorum. Bir insan olarak kendisine baktığım zaman son derece mütevazı ve samimi bir insan görüyorum. Dünyadaki haksızlıklara karşı da en yüksek sesi Cumhurbaşkanımız çıkarıyor. Her zaman mağdurun ve mazlumun yanında olan bir lider.[207] — Ajda Pekkan (2018)
  • Sırbistan devletine ve Sırp halkında göstermiş olduğu saygıdan dolayı da Erdoğan'a ayrıca müteşekkirim. Bazı noktalarda görüş ayrılıklarımız olsa da birbirimize fikir danışıyor, birbirimizle müzakere ediyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan sayesinde ikili siyasi ilişkilerimizin yanı sıra bölge istikrarı ve bölgedeki diğer aktörlerle ilişkilerimiz de önemli gelişme kaydetti.[208] — Aleksandar Vučić (2019)
  • Sayın Erdoğan ile iyi bir iletişim içerisinde olmasaydım, biz kendisiyle kritik konuları görüşemezdik ki birçok kritik ve tehlikeli durumla karşı karşıya kaldık ve bunların üstesinden geldik.[209] — Aleksis Çipras (2019)
  • Başkan Erdoğan'la başlayan olumlu diyalog, özellikle azınlık vakıflarının mallarının iadesi konusundaki olumlu gelişmeler takdire şayan. Tek tanrılı dinler, ayrıştırıcı değil birleştirici olmalıdır. Buradaki Rum azınlığın, Batı Trakya'daki Müslüman azınlığın din yüzünden sıkıntı yaşamış olmaları üzücü şeylerdir. Günümüzde iyileşmiş olduğunu görüyoruz.[210] — Aleksis Çipras (2019)
  • Erdoğan, Türkiye için büyük bir şans.[211] — Alev Alatlı
  • Ben Türkiye'deki Batı, İsrail ve serbest piyasa yanlısı öğelerin Erdoğan'ı etkilemelerinden memnun oluyorum. Bunun böyle olacağını da biliyordum. — Alon Liel (İsrailli diplomat)[212]

B[değiştir]

  • Erdoğan, kendisini Osmanlı'nın yeni sultanı olarak görüyor ve Osmanlı İmparatorluğu dönemindeki gibi, tüm bölgeyi kontrol edebileceğini düşünüyor. Kendisinin halife olduğunu sanıyor.[213] — Beşşar Esad

C[değiştir]

  • Sayın Başbakan, bilim karşısında haddinizi biliniz. — Celal Şengör[214]
  • Sayın Başbakan’ın beğenemediği fiziksel antropoloji bilimi, omurgalı paleontolojisi ile tıp bilimleri arasında bir köprü oluşturan bir bilim dalıdır ve insan evriminin en kıymetli verilerini bulmuş ve bulmaya da devam etmekte olan çalışmaları içerir (Sayın Başbakan Paris’e bir gittiğinde Doğa Tarihi Müzesi’ne ve İnsan Müzesi’ne bir uğrayıversin). — Celal Şengör[214]
  • Tayyip Bey'in bilimin politikanın tersine palavra kaldırmayacağını öğrenememiş olması Türkiye için bir talihsizliktir. Amerika'yı Müslümanlar keşfetti sözü kesinlikle doğru değildir! İmam hatipli olmakla iftihar eden Tayyip Bey bu okulların ne kadar fena eğitim verdiğini, sık sık en basit lise bilgilerinden bile mahrum olduğu görülen kendi şahsında ispat etmektedir. Bu okulları ne kadar arttırırsa, Türkiye'yi o kadar kendi gibi, bir bilim adamının bilimsel ama basit bir teorisini bile anlayamayacak kişilerle doldurur. Buna engel olamazsak, sonumuz Afganistan'dır! — Celal Şengör[215]

D[değiştir]

  • Sayın Cumhurbaşkanımız ile hukukumuz Türkiye düşmanlarının kafalarının almayacağı kadar tutarlı, dengeli, hesapsız, plansız, ilkeli, karşılıklı hürmet ve muhabbete dayalıdır. Kara kediler başka yerde dolaşsın, müfsit çakallar başka mahfillerde at koştursun. Cumhur İttifakı Türkiye’nin yegane umudu, yedi düvele karşı güvencesidir.[216] Devlet Bahçeli (2020)
  • Sende şeref ve mertlik işportaya düşmüş. Senin yaptıklarına ancak iblis teşebbüs edecektir.[217] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Erdoğan! Sen Esad’ın kirli bir kopyası, Pensilvanya’nın eski sevdalısısın![218] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Erdoğan; gaza gelip, fren tutmayıp kendisini dünya lideri mertebesine koymak isterken Türkiye çaptan ve gözden düşmüştür.[218] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Alçaksın ve şerefsizsin![217] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Tek adam diktatörlüğü, tahtsız ve taçsız sultanlık peşinde koşmaktadır. — Devlet Bahçeli (2015)
  • Kendisine Cumhurbaşkanı diyen 17/25 Erdoğan! Be hey densiz! Be hey kanun tanımaz! Ahlak bilmez! Ne geziyorsun meydanlarda! Bizimle ne uğraşıyorsun![219] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Her gün bize sövüyor. Her gün yalan söylüyor! Her gün hakaret ediyor![219] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Halt ettin Erdoğan! Yine çaktın Erdoğan! Biz zalim Esad'a çok şükür kardeşim demedik. Pensilvanya'nın kuyruğunda gezmedik! 12 yıl birlikte olmadık. Hele hele Kandil'in yolunu hiç bilmedik.[219] — Devlet Bahçeli (2015)
  • Siyasi görüşü, fikri, aidiyeti, meshebi ve yöresi ne olursa olsun, ister AKP’li, ister MHP’li, isterse de CHP’li olsun her vatan evladı Cumhurbaşkanı olabilir. Ne var ki Recep Tayyip Erdoğan’dan olamaz. Milletin terazisi bu sikleti çekmez! — Devlet Bahçeli (2015)
  • Twitter kapatandan cumhurbaşkanı olmaz, adaletten kaçandan, rüşvetçilere kol kanat gerenden cumhurbaşkanı olmaz, evdeki paralarını sıfırlarken haysiyeti sıfıra düşürenden cumhurbaşkanı olmaz. İki yanlıştan bir doğru çıkmaz, tekeden süt sağılmaz, balda tuz bulunmaz, suda ateş yanmaz, Recep Tayyip Erdoğan'dan da Cumhurbaşkanı olmaz. — Devlet Bahçeli (2014)[220]
  • Sayın Erdoğan ya Kandil yetiştirmesidir ya Türk düşmanıdır ya da Türk kanını içmeye yeminli çevrelerin özel görevlisidir. — Devlet Bahçeli (2013)
  • Eşin Arap, sen Gürcü, peki oğlun Bilal’e ne diyeceğiz biz?[221] — Devlet Bahçeli (2011)
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan'a (Türkiye -Suriye sınırı) yaptıkları için bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.[222] — Donald Trump (2019)
  • Eğer bu işi doğru ve insani bir şekilde yaparsanız tarih de sizi iyi yazar. Eğer iyi şeyler olmazsa, sizi sonsuza dek hep bir şeytan olarak görürler. Sert adamı oynama. Aptallık etme! Seni sonra arayacağım.[223] — Donald Trump (2019)
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan çok zeki biri. Kendisi bu anlaşmanın uygulanmasını istiyor. Kendi halkının güvenliğini istiyor. Bu bölgeden (Suriye'nin kuzeyi) Türkiye'ye yönelik birçok kötü şey yapıldı, Türkiye'de birçok insan öldürüldü. Bu hiç adil değil, kimse bundan bahsetmiyor. O yüzden bu (anlaşma) Kürtler için de Türkiye için de herkes için de iyi bir şey.[224] Donald Trump (2019)

E[değiştir]

F[değiştir]

  • ...Erdoğan’ın tiyatro izleyeceğini de sanmıyorum. Zaten onun tiyatroya gittiğini hiç duymadım.[225] — Ferhan Şensoy
  • Başında öyle bir lider var ki dünya liderliği kabiliyetinde ve Allahu Teala'nın bütün vasıflarını üzerinde toplamış bir lider, Sayın Recep Tayyip Erdoğan var.[226] — Fevai Aslan (AK Parti Düzce Milletvekili)

G[değiştir]

H[değiştir]

  • Erdoğan'ın İran'ın toprak bütünlüğüne ya da halkına hakaret kastı taşımasını uzak bir ihtimal olarak görüyorum. Türkiye makamları bize resmi olarak kesinlikle böyle bir kastı olmadığını bildirdi. Türkiye makamları Erdoğan'ın Azerbaycan halkının topraklarının işgalden kurtarılması nedeniyle mutlu olduğunu söylemek istediğini aktardı. Okuduğu şiir de çok yönlüdür.[228] — Hasan Ruhani
  • Cumhurbaşkanımız büyük ve kalıcı hizmetlere imza attı. Bir gün herkes ona teşekkür edecek. Allah razı olsun.[229] — Hülya Koçyiğit
  • El Kaide ve El Nusra çetelerinin Suriye’deki vahşi katliamlarının suç ortağı olan ve bir gün bu suçlardan yargılanması kaçınılmaz AKP’nin şefi faşist diktatör Tayyip bugün yine beni ‘teröre destek vermekle’ itham etmiş. Bu çapsız ve yalancı adama bir halk deyimiyle sesleneyim: ‘Hırsız, herkesi kendisi gibi hırsız sanırmış.’ — Hüseyin Aygün[230]
  • Sayın Başbakanımıza dokunmak bile inanın bence ibadettir. — Hüseyin Şahin[231]

İ[değiştir]

  • Pakistan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Birleşmiş Milletlerde (BM) ırkçı ve faşist Hint hükümetinin Keşmir'de yaptıklarına karşı gösterdiği dayanışma için minnettar. Türkiye ile ilişkilerimiz her alanda daha da güçleniyor.[232] — İmran Han (2019)

K[değiştir]

  • Avrupa’da sağ partiler sistemle bütünleşir. Sol bunu reddeder. Tayyip Erdoğan solun boşalttığı alana yönelecek gibi. Pragmatik davranacak. — Karen Fogg (2001)[233]
  • Milletin anasını belleyenlerin adayı... — Kemal Kılıçdaroğlu[234]
  • Sen aldığın rüşvetin hesabını vereceksin Recep Tayyip Erdoğan. Nereye giderse gitsin hesabını soracağız. O sanıyor ki belli seçimlere gireceğim bunlar unutturacağım. Kaçamazsın. — Kemal Kılıçdaroğlu[234]

M[değiştir]

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetimindeki Türkiye Cumhuriyeti'nin Osmanlı dönemini hatırlatan bir yaygınlıktaki coğrafi alanlarda ağırlığını koyması, Türkiye'yi rakip ve tehlike olarak gören ülkelerin sürekli yakınmalarına konu oluyor. Bu ülkeler arasında Ermenistan'ı, Yunanistan'ı, Birleşik Arap Emirlikleri'ni ve tabii Macron'un Fransa'sını sayabiliriz.[235]— Mehmet Barlas

N[değiştir]

  • Başbakan'ın entelektüellik kırıntısı bulunmayan, kaba ve cahil üslubu 'delikanlılık' kavramı ile kurduğu sağlıksız ilişkinin ürünü. — Nagehan Alçı (2009)[236]
  • İlk sinyali Abramowitz yakmıştı. "Eğer Tayyip Erdoğan genel başkan olursa RP iktidar olabilir", demişti. Hemen mahfillere bağlı birimler organizeli bir şekilde, gösterilen hedef doğrultusunda kürek çekmeye başladılar. Ama hesaplarını hiç mi hiç tutturamadılar, hava aldılar. Her zamanki gibi Erbakan, bileğinin bükülmezliğini bir kez daha net bir şekilde ispatladı. — Millî Gazete (1998)[237]
  • Onları bazı dış güçler buraya getirdi. Şu andaki dünya düzeninin ve ırkçı, siyonist emperyalizmin güçleri. Batılı, siyonist dünya düzenine bilmeden destek oluyorlar. Yaptıklarının çoğu yanlış. Vergiler ve borçlarla siyonistlere para kazandırıyorlar. Erdoğan siyonizmin veznedarı oldu. O benim öğrencimdi. Ama şimdi amacımız onu devirmek. — Necmettin Erbakan[238]

R[değiştir]

  • Başbakan'ın çıktığı televizyon yere konmaz. — Rıza Çakır (AK Partili Çayeli Belediye Başkanı)

S[değiştir]

  • Hep beraber biraz gayret, biraz daha gayret gösterip bu Türkiye'de siyaset adına hava atmaya çalışan AKP'ye ve Tayyip Erdoğan'a orada gününü göstereceğiz o yerel seçimlerde. O yerel seçimlerde gününü göstereceğiz.[239] — Süleyman Soylu
  • Rahmetli Menderes'le kendini kıyas ediyorsun. 7 yıldır bu milleti oyalıyorsun. 7 yıldır bu milleti kandırıyorsun. 7 yıldır bu ülkenin insanlarını istismar ediyorsun. Tam tamına onun bir ayda yaptıklarını ve ülkeyi dağdan taşa kadar, topraktan ovaya kadar, bollukla bereketle ortaya koydu, zeytinlikle buluşturdu. Sayın başkakan, sen kim Menderes kim? Sen kim Demokrat Parti kadroları kim?[240] — Süleyman Soylu
  • Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin ilelebet ve ebedi başkanıdır. — Süleyman Soylu
  • Benim bırakabileceğim en büyük miras Sayın Cumhurbaşkanımız ile çalışma şerefidir; ben buna nail oldum. Tayyip Erdoğan’la beraber defteri kapatacağım.[241] — Süleyman Soylu

Diyaloglar[değiştir]

2009 Davos Zirvesi sırasında:[değiştir]

Moderatör (David Ignatius): Evet gerçekten de çok ateşli bir konuşmaydı...
Erdoğan:Bir dakika. Hayır! Bir dakika, bir dakika... Olmaz!... Bir dakika!
Moderatör: Peki Sayın Başbakan, size de söz veriyorum ama lütfen hakikaten bir dakika sürsün.
Erdoğan: Sayın Peres, benden yaşlısın. Sesin çok yüksek çıkıyor. Biliyorum ki sesinin bu kadar çok yüksek çıkması, bir suçluluk psikolojisinin gereğidir. Benim sesim bu kadar yüksek çıkmayacak, bunu da böyle bilesin. Öldürmeye gelince, siz öldürmeyi çok iyi bilirsiniz. Plajlardaki çocukları nasıl öldürdüğünüzü, nasıl vurduğunuzu çok iyi biliyorum. Ülkenizde başbakanlık yapmış olan iki kişinin bana önemli lafları vardır. 'Tankların üstünde Filistin'e girdiğim zaman kendimi bir başka mutlu addediyorum' diyen başbakanlarınız vardır. 'Tankların üzerine çıkıp da Filistin'e girdiğim zaman kendimi mutlu addediyorum' diyen başbakanlarınız olmuştur. İsim de veririm, merak edenleriniz vardır belki. Şu zulme alkış tutanları da ayrıca kınıyorum. Çünkü bu çocukları öldürenleri, bu insanları öldürenleri kalkıp da alkışlamak öyle zannediyorum ki o da ayrı bir insanlık suçudur. Bakınız ben burada çok not aldım; ama notların hepsini cevaplayacak vaktim yok. Fakat ben buradan sadece size iki söz söyleyeceğim. Bir, (Oturum moderatörü David Ignatius'un müdahalesi üzerine) özür dilerim, özür dilerim, bir, özür dilerim, bir, sözümü kesmeyin. Tevrat der ki 'öldürmeyeceksin!' Burada öldürme var. İki, İsrail ordusunda askerlik görevini yapan Oxford Üniversitesi uluslararası ilişkiler profesörü Avi Şalom, İngiliz gazetesi Guardian’da şunları söylüyor: 'İsrail haydut devlet vasfını kazandı.' (Oturum moderatörünün ikinci kez müdahalesi üzerine) Sana da çok teşekkür ediyorum. Sana da çok teşekkür ediyorum. Benim için de bundan böyle, bundan böyle, Davos bitmiştir. Daha Davos'a gelmem![242]

Yarım Saat Sonra İse Davos Hakkında Bir Açıklama Yapmıştır[değiştir]

Herhangi bir şekilde ne İsrail halkını, ne İsrail Cumhurbaşkanı Peres ve Musevileri hedef aldık. Anti-Semitizm'in bir insanlık suçu olduğunu ifade eden başbakan ve lider olduğumu tekrar hatırlatmak istedim.[243]

Çiftçi ile arasında geçen diyalog[değiştir]

Vatandaş (Mustafa Kemal Öncel): Çiftçinin hâli ne olacak! Hangi yüzle geliyor buraya! (Erdoğan'ın çağırması üzerine) Geliyorum, geliyorum! Devletimin başbakanı! Geliyorum... (Korumaların üstünü aramak istemesi üzerine) Bende bir şey yok rahat olun...
Erdoğan: Böyle bağırılmaz ki! Terbiyesizlik yapma!
Vatandaş: Terbiyesizlik yapmıyorum. Lütfen bana hakaret etmeyin! (Korumalardan birinin kolunu tutması üzerine) Aaahh! Kolum ameliyatlı!
Erdoğan: Artistlik yapma!
Vatandaş: Artistlik yapmıyorum, ben sanatçı değilim.
Erdoğan: İyi bir sanatçısın! Terbiyesizlik yapma!
Vatandaş: Tarım Bakanı'nızın anayasayı ihlal ettiğini biliyor musunuz?
Erdoğan:(Sesini alçaltarak) Lan terbiyesizlik yapma!
Vatandaş: Lan mı?
Erdoğan: Evet! Terbiyesizlik yapma!
Vatandaş: Lan mı? Canın sağ olsun!
Erdoğan: Bana anayasayı öğretme! Şu anda çiftçiye ne verildiğinin farkında mısın?
Vatandaş: Ne zaman?
Erdoğan: Şimdi!
Vatandaş: Benim mahsulüm öldükten sonra mı? İki senedir anamız ağlıyor!
Erdoğan: Hadi ananı da al git buradan!
Vatandaş:(Polisler tarafından götürülürken) Lan diye hitap etme! Ayıp be! Kim vuruyor? Kim vuruyor? Neden vurdunuz? Bak "Sayın Başbakan" diye hitap ettim, "Lan" diye hitap etti! Benim karşıma çıkacak güce sahip değil! (Gazetecilerin soruları üzerine) Hangi yüzle geldi bu memlekete? Benim adım Mustafa Kemal Öncel! Takip edin beni! Halkın sesi olun![244]

İşsiz ile arasında geçen diyalog[değiştir]

Vatandaş:İş bulamadığından bahseder.
Erdoğan: Onların (Emeklilikte Yaşa Takılanlar [EYT]) hepsi istismarın peşinde. Erken emeklilik diye bir şey yok. Avrupa'da şu anda emeklilik yaşı kaça çıktı, biliyor musun?
Vatandaş: İş bulamıyoruz efendim, iş yok! Ben gerçekten iki üniversite mezunuyum, işim yok şu anda.
Erdoğan: Kocan ne yapıyor?
Vatandaş: Şu anda işi var, çalışıyor.
Erdoğan: Gördün mü?[245]

Kaynakça[değiştir]

  1. "None". 
  2. ↑2. Cumhuriyet Tartışmaları -Yeni Arayışlar, Yeni Yönelimler-; Metin Sever ve Cem Dizdar; Ankara: Başak Yayınları, 1993.
  3. 3,03,121.11.1994, Milliyet, Sayfa 17
  4. ↑12.5.1994-Hürriyet
  5. ↑18.12.2013, T24.com.tr, 1994 yılında Refah Partisi'nin belediye başkanlığı konuşmasında yaptığı konuşmadan bir kesit
  6. ↑"Gerekirse papaz elbisesi bile giyerim" başlıklı haber, Milliyet gazetesi.
  7. ↑Hangi Tayyip; Çelişkilerle Dolu Seyir Defteri, s. 175
  8. ↑06.03.1996 - Hürriyet
  9. "S A B A H O N L I N E 28.07.2001". arsiv.sabah.com.tr. 
  10. "SABAH ARKA KAPAK HABER". arsiv.sabah.com.tr. 
  11. 11,011,1"Recep Tayyip Erdoğan: "Demokrasi bizim için amaç değil araçtır."". 
  12. ↑Recep Tayyip Erdoğan neyin peşinde?..
  13. "Dokunulmazlığı birlikte çözeriz". www.hurriyet.com.tr. 
  14. "My Country Is Your Faithful Ally and Friend". Wall Street Journal. Erişim tarihi: 12 Aralık 2015. 
  15. "From 2003 to 2014, Tayyip of Iraq and Syria!". My Telegraph. Erişim tarihi: 12 Aralık 2015. 
  16. ↑Başbakanlarımız ve Genel Kurul Konuşmaları, cilt 9, s. 534
  17. ↑Erdoğan: Kıbrıs'ta belli oranda toprak verebiliriz. hurriyet.com.tr. 31 Ocak 2004. Erişim tarihi: 13 Ekim 2020.
  18. "Tayyip Erdoğan: BOP Eşbaşkanı yım". 
  19. "Çok okuyan arkadaşlar şimdi sefilleri oynuyor". Radikal. Erişim tarihi: 28 Ocak 2017. 
  20. 20,020,1"hadi ananı da al git buradan mersinli çiftçi - Dailymotion Video". Dailymotion. 26 Mar 2009. 
  21. 21,021,1'Ananı al git buradan' Hürriyet, 11 Şubat 2006.
  22. HAKAN, Ahmet. "Neden". www.hurriyet.com.tr. 
  23. ↑Başbakanlarımız ve Genel Kurul Konuşmaları CİLT 9 sayfa 816
  24. "Erdoğan: Her üniversite bitiren iş bulacak diye bir kaide yok". Milliyet. Erişim tarihi: 28 Ocak 2017. 
  25. ""Ntvmsnbc Haber Sitesi 7 Eylül 2010". 
  26. Haber, Internet (5 Oca 2009). "Erdoğan İsraile çok sert çıktı". https://www.internethaber.com/erdogan-israile-cok-sert-cikti-173099h.htm. 
  27. ↑Başbakanlarımız ve Genel Kurul Konuşmaları CİLT 9 sayfa 842
  28. 28,028,1Erdoğan: Dedelerden talimat alarak atama dönemi bitti
  29. ↑Erdoğan: "Önemli olan boy değil, soy". CNN Türk. 15 Ağustos 2010. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2014.
  30. ↑Erdoğan: Bitaraf olan bertaraf olur Milliyet, 18 Ağustos 2010.
  31. "'Evet diyen de, hayır diyen de kazandı...'". Milliyet. 
  32. ↑"Sonun başlangıcı", Emin Çölaşan, Hürriyet, 12 Şubat 2006, URL erişim tarihi: 11 Eylül 2008.
  33. ↑Başbakanlarımız ve Genel Kurul Konuşmaları CİLT 9 sayfa 896
  34. "Başbakan'dan Tatlıses şarkısıyla mesaj". Sabah. Erişim tarihi: 28 Ocak 2017. 
  35. "Erdoğan: MHP'nin Hocaefendi'ye saldırısı ihanet". Radikal. 14 Mayıs 2011. 21 Temmuz 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Temmuz 2016. 
  36. 36,036,136,236,336,4"- YouTube". www.youtube.com. 
  37. ↑Başbakanlarımız ve Genel Kurul Konuşmaları CİLT 9 sayfa 964
  38. "Recep Tayyip Erdoğan Kasetler Özel Değil Genel Genel - Dailymotion Video". Dailymotion. 19 Oca 2016. 
  39. ↑Halimize hamd ediyorum(22 Nisan 2012)
  40. "dindar bir gençli yetiştirmek istiyoruz başbakan erdoğan". www.haberturk.com. 1 Şub 2012. 
  41. "Ezidiler, Erdoğan'dan özür bekliyor: Başbakan nefret suçu işliyor!". T24. 
  42. "Erdoğan: Bu teröristler Zerdüşt". Posta. 
  43. Planet, Hürriyet. "Erdoğan: O film ifade özgürlüğü kapsamına sokulamaz". www.hurriyet.com.tr. 
  44. "AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim Yolumuz Sultan Alparslan'ın,..."Haberler. 30 Eyl 2012. 
  45. "Erdoğan: Yol için gerekirse cami yıkarız..."BBC News Türkçe. 22 Eki 2013. 
  46. "Erdoğan: Bu ülkede diktatör varsa buyursunlar sandık yoluyla indirsinler". https://www.haber3.com/guncel/erdogan-bu-ulkede-diktator-varsa-buyursunlar-sandik-yoluyla-haberi-2219905. 25 Eki 2013. 
  47. "Dünya 5'ten büyüktür". 21 Kas 2021. 
  48. "None". 
  49. MARDİN, Selçuk ŞENYÜZ /. "Erdoğan: Milliyetçilik ayak altında". www.hurriyet.com.tr. 
  50. "Recep Tayyip Erdoğan Gafı | Akdenize White Sea Çevirisi". 
  51. ↑Erdoğan: O militan savcı hakkında HSYK'ya suç duyurusunda bulunuyorum. T24.com.tr. 28 Aralık 2013. Erişim tarihi: 29 Ocak 2021.
  52. ↑Erdoğan: HSYK'da yanlış yaptık. milliyet.com.tr. 29 Aralık 2013. Erişim tarihi: 29 Ocak 2021.
  53. "Başbakan Erdoğan: Yuh çekersen tokadı yersin". www.cumhuriyet.com.tr. 
  54. "Erdoğan: Bana çok daha çirkin şeyler söyleyenler oldu, Ermeni dediler!". www.cumhuriyet.com.tr. 
  55. "- YouTube". www.youtube.com. 
  56. ↑http://www.radikal.com.tr/dunya/erdogan_internete_olan_karsitligim_her_gecen_gun_daha_da_atiyor-1216811?scenario_id=ilgilihaberradikal&action=click&label=haberdetay1&widget_id=3123591311741620
  57. "Erdoğan'dan bir büyük çelişki daha!". www.cumhuriyet.com.tr. 
  58. İSTANBUL, Mustafa KÜÇÜK /. "Amerika'ya Kolomb'dan önce Müslümanlar gitti". www.hurriyet.com.tr. 
  59. "Erdoğan'dan inanılmaz gaf: Evlatlarıma helal lokma yedirmedim". Cumhuriyet. Erişim tarihi: 26 Ocak 2017. 
  60. 60,060,1"Başbakan Erdoğan İsrail'e çok sert çıktı". aksam.com.tr. 
  61. "Erdoğan:"Biz ancak rükuda eğiliriz"". kanalahaber.com. Erişim tarihi: 28 Ocak 2017. 
  62. "Erdoğan: 'Peşmergenin Kobani'ye geçişini biz teklif ettik'". BBC. Erişim tarihi: 4 Mayıs 2019. 
  63. "Erdoğan'dan 24 Nisan mesajı". DW. Erişim tarihi: 26 Temmuz 2020. 
  64. 64,064,164,2"- YouTube". www.youtube.com. 
  65. ↑https://t24.com.tr/haber/erdogandan-cemaate-suluk-bunlardan-daha-faziletlidir,252346, Ya bunlar sülük gibi emdiler be.
  66. "Türkiye'nin geri gitmesine müsaade etmeyeceğiz". www.aa.com.tr. 
  67. "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir Ekonomi Ödülleri'nde konuştu". www.haberturk.com. 16 Mar 2015. 
  68. "Erdoğan'dan Tuğçe Kazaz'ı şaşırtan cevap!". Haber7. 
  69. "Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan terör açıklaması". www.ntv.com.tr. 
RECEP TAYYİP ERDOĞAN KİMDİR?

DOĞUM TARİHİ: 26 Şubat 1954

DOĞUM YERİ: İstanbul, Türkiye

YAŞI: 63

BURCU: Balık

BOYU ve KİLOSU: 185 cm., .

Hakkında

1994-1999 yılları arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini sürdürmüş, 2001’de Adalet ve Kalkınma Partisi Kurucu Genel Başkanı seçilmiştir. 2003’de Adalet ve Kalkınma Partisi’nden Siirt Milletvekili olarak TBMM’ye girmiştir. 2003-2014 yılları arasında Başbakan ve 2014 yılından bu yana da Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı olarak görevini sürdürmektedir.

Şöhret Öncesi

Çocukluğunda su ve simit satmıştır. İstanbul İmam Hatip Lisesi mezunudur. Fark dersleri vererek Eyüp Lisesi’ni de bitirmiştir. Yeni adıyla Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi mezunudur. Öğrencilik yıllarında amatör takımlarda futbol oynamıştır. Lise ve üniversite yıllarında aktif bir Milli Türk Talebe Birliği üyesi olmuştur.

Diğer Ayrıntılar

1976-1980 arasında Milli Selamet Partisi (MSP) Beyoğlu Gençlik Kolları Başkanlığı yapmıştır. 1983 yılında Refah Partisi’ne girmiş, 1984’de Partinin Beyoğlu İlçe Başkanı ve 1985’de İstanbul İl Başkanı olmuştur. Tayyip adını dedesinden ve Recep adını doğduğu aydan almaktadır.

Aile Hayatı

Aslen Rizeli bir ailenin 3 çocuğundan biridir. 1978’de Emine Gülbaran ile evlenmiştir. Emine Erdoğan ve Recep Tayyip Erdoğan’ın Ahmet Burak ve Necmettin Bilal adında iki oğlu ve Esra ve Sümeyye adında iki kızları vardır. Erdoğan’ın Ahmet isminde bir erkek ve Vesile isminde bir kız kardeşi vardır.

Onunla İlişkili

Başbakanlık görevini 2003’de, Cumhurbaşkanlığı görevini ise 2014’de Abdullah Gül’den devralmıştır.

Recep Tayyip Erdoğan politikacılar, İstanbul doğumlu ünlüler, 26 şubat doğumlu ünlüler ve balık burcu ünlüler listesinde yer almaktadır. Recep Tayyip Erdoğan hakkında başka bilgilere sahipseniz yorum yazarak içeriği geliştirmemize katkıda bulunabilirsiniz. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan doğum günü mesajları sözleri! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kaç yaşına girdi?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğum günü nedeniyle sosyal medyada mesajlar ve sözler paylaşılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan kaç yaşına girdi sorusuna cevap aranıyor. 59 ve 60. Hükümette Başbakanlık görevini yürüttü. 61. Hükümette üçüncü defa Başbakanlık görevini üstlenen ardından 12. Cumhurbaşkanı seçilen Erdoğan’ın yaşı hakkında merak edilen detaylar!

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN KAÇ YAŞINA GİRDİ?

Türk siyasi hayatına damga vuran Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün 69 yaşına girmiştir.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN MESAJLARI SÖZLERİ

 Diklenmeden dik duran adam Allah uzun ömürler versin

- Varlığın onurdur, gururdur, huzurdur be usta... İyi ki varsın

- Bedduacılara inat ömrün uzun olsun büyük usta

- Yüreğinde Kocaman Türkiye Sevdası Arkasında Milletimizin Hayır Duası

- Allah seni bizlere bağışlasın, hayırlı uzun ömürler versin inşallah. Seni Seviyoruz

- Allah seni bu ülkenin başından eksik etmesin büyük usta...

- Vefa onda, hizmet onda, aşk onda. Bu millet de her zaman arkanda.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN BİYOGRAFİSİ

Aslen Rizeli olan Recep Tayyip Erdoğan, 26 Şubat 1954'te İstanbul'da doğdu. 1965 yılında Kasımpaşa Piyale İlkokulu'ndan, 1973 yılında ise İstanbul İmam Hatip Lisesi'nden mezun oldu. Fark dersleri sınavını vererek Eyüp Lisesi'nden de diploma aldı. Üniversiteyi Marmara Üniversitesi İktisadî ve Ticarî Bilimler Fakültesi'nde okuyan Erdoğan, bu okuldan 1981 yılında mezun oldu.

Lise ve üniversite yıllarında Millî Türk Talebe Birliği öğrenci kollarında aktif görev alan Recep Tayyip Erdoğan, 1976 yılında MSP Beyoğlu Gençlik Kolu Başkanlığı'na ve aynı yıl MSP İstanbul Gençlik Kolları Başkanlığı'na seçildi. 1980 yılına kadar bu görevlerini sürdüren Erdoğan, siyasi partilerin kapatıldığı 12 Eylül döneminde, özel sektörde bir süre müşavirlik ve üst düzey yöneticilik yaptı.

1983 yılında kurulan Refah Partisi ile fiilî siyasete geri dönen Recep Tayyip Erdoğan, 1984 yılında Refah Partisi Beyoğlu İlçe Başkanı, 1985 yılında ise Refah Partisi İstanbul İl Başkanı ve Refah Partisi MKYK üyesi oldu. 1989 Beyoğlu yerel seçimlerinde büyük bir başarı kazandı.

27 Mart 1994 yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, siyasî yeteneği, ekip çalışmasına verdiği önem, insan kaynakları ve malî konulardaki başarılı yönetimiyle dünyanın en önemli metropollerinden biri olan İstanbul'un kronikleşmiş sorunlarına doğru teşhis ve çözümler üretti. 

Recep Tayyip Erdoğan, 12 Aralık 1997'de Siirt'te halka hitaben yaptığı konuşma sırasında, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından öğretmenlere tavsiye edilen ve bir devlet kuruluşu tarafından yayınlanan bir kitaptaki şiiri okuduğu için hapis cezasına mahkûm edildi ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine son verildi.

14 Ağustos 2001'de arkadaşlarıyla birlikte Adalet ve Kalkınma Partisi'ni (AK Parti) kurdu. Hakkındaki mahkeme kararı nedeniyle 3 Kasım 2002 seçimlerinde milletvekili adayı olamayan Erdoğan, yapılan yasal düzenlemeyle milletvekili adaylığının önündeki yasal engelin kalkması üzerine, 9 Mart 2003'te Siirt ili milletvekili yenileme seçimine katıldı. Bu seçimde oyların yüzde 85'ini alan Erdoğan, 22. Dönem Siirt Milletvekili olarak parlamentoya girdi.

15 Mart 2003 tarihinde Başbakanlık görevini üstlenen Recep Tayyip Erdoğan, 22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde %46,6 oy alarak büyük bir zafer kazanan AK Parti’nin Genel Başkanı olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin 60. Hükûmeti’ni kurdu ve tekrar güvenoyu aldı.

Recep Tayyip Erdoğan, 12 Haziran 2011 seçimlerinden de daha büyük bir zaferle çıktı ve % 49,8 oy alarak 61. Hükûmeti kurdu.

10 Ağustos 2014 Pazar günü, Türk siyasi tarihinde ilk kez doğrudan halkın oylarıyla ve ilk turda 12. Cumhurbaşkanı seçildi.

24 Haziran 2018 Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde %52.59 oy oranıyla yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.

Recep Tayyip Erdoğan

Recep Tayyip Erdoğan
Recep Tayyip Erdoğan, Mart 2023
12.Türkiye cumhurbaşkanı
Görevde
Makama geliş
28 Ağustos 2014
Başbakan Ahmet Davutoğlu
(2014-2016)
Binali Yıldırım(2016-2018)
Yardımcı Fuat Oktay(2018-2023)
Cevdet Yılmaz(2023-günümüz)
Yerine geldiğiAbdullah Gül
25.Türkiye başbakanı
Görev süresi
14 Mart 2003 - 28 Ağustos 2014
CumhurbaşkanıAhmet Necdet Sezer
(2000-2007)
Abdullah Gül(2007-2014)
Yardımcı
Yerine geldiğiAbdullah Gül
Yerine gelenAhmet Davutoğlu
Adalet ve Kalkınma Partisigenel başkanı
Görevde
Makama geliş
21 Mayıs 2017
Başkan YardımcısıBinali Yıldırım
(2017-2018, 2021-günümüz)
Numan Kurtulmuş
(2018-günümüz)
Yerine geldiğiBinali Yıldırım
Görev süresi
14 Ağustos 2001 - 27 Ağustos 2014
Yardımcı Mehmet Ali Şahin
Yerine geldiğiMakam oluşturuldu
Yerine gelenAhmet Davutoğlu
İstanbul Büyükşehir Belediyebaşkanı
Görev süresi
27 Mart 1994 - 6 Kasım 1998
Yerine geldiğiNurettin Sözen
Yerine gelenAli Müfit Gürtuna
Türkiye Büyük Millet Meclisi
22, 23 ve 24. dönem milletvekili
Görev süresi
11 Mart 2003[1] - 28 Ağustos 2014
Seçim bölgesi2003 - Siirt
2007 - İstanbul (I)
2011 - İstanbul (I)
Türk Devletleri Teşkilatıdönem başkanı
Görev süresi
12 Kasım 2021 - 11 Kasım 2022
Yerine geldiğiİlham Aliyev
Yerine gelenŞevket Mirziyoyev
Görev süresi
28 Ağustos 2014 - 11 Eylül 2015
Yerine geldiğiAbdullah Gül
Yerine gelenNursultan Nazarbayev
Kişisel bilgiler
Doğum Recep Tayyip Erdoğan
26 Şubat 1954 (1954-02-26) (69 yaşında)
Beyoğlu, İstanbul, Türkiye
Milliyeti Türk
Partisi Millî Selamet Partisi
(1975-1981)
Refah Partisi
(1983-1998)
Fazilet Partisi
(1998-2001)
Bağımsız
(2014-2017)
Adalet ve Kalkınma Partisi
(2001-2014, 2017-günümüz)
Diğer siyasi
bağlantıları
Cumhur İttifakı
(2018-günümüz)
Evlilik(ler)

Emine Erdoğan (e. 1978)

Çocuk(lar) Ahmet Burak Erdoğan
(d. 1979)
Bilal Erdoğan (d. 1981)
Esra Erdoğan (d. 1983)
Sümeyye Erdoğan
(d. 1985)
Yaşadığı yer Kavacık Subayevleri, Keçiören, Ankara[2]
(2002-2014)
Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Ankara
(2014-günümüz)
Bitirdiği okul
Mesleği Siyasetçi
Hükûmeti 59, 60, 61, 66. ve 67. hükûmetler
Dini İslam
Ödülleri Tatar MadalyasıÜstün İnsani Hizmet NişanıAgricola MadalyasıNişan-ı PakistanAltın Post NişanıFIESP NişanıKosova Bağımsızlık MadalyasıKRG Order Danaker - Danaker NişanıAltın Kartal NişanıNijer Federal Cumhuriyet NişanıHaydar Aliyev NişanıAmir Amanullah Han NişanıSomali Yıldızı NişanıUlusal Bayrak NişanıLeopold Nişanı (Belçika)Fildişi Sahili Ulusal NişanıUlusal Liyakat NişanıMDG National Order - Grand Cross 1st Class - Madagaskar Devlet Yüksek NişanıŞeyh Isa bin Salman El Halife NişanıBüyük Mübarek NişanıSudan Yüksek NişanıTunus Devlet NişanıUlusal Aslan NişanıMali Ulusal NişanıGagauz Yeri NişanıMoldova Cumhuriyet NişanıParaguay Devlet NişanıEl Libertador NişanıBilge Prens Yaroslav Ukrayna Devlet NişanıTürkmenistan Devlet İş Birliği NişanıDiyarın Tacı NişanıOrder Dostik 1kl ribYüksek Düzeyli İmam Buhari NişanıSupreme Order of Turkic World ribbon bar
İmzası
Takma adı

Recep Tayyip Erdoğan (d. 26 Şubat 1954; Beyoğlu, İstanbul), Türksiyasetçi, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin genel başkanı, Türkiye'nin 12. ve günümüzdeki cumhurbaşkanıdır. 2003-2014 yılları arasında 11 yıl Türkiye başbakanlığı yapan Erdoğan, üç dönemdir Türkiye cumhurbaşkanlığı görevini sürdürmektedir. Cumhurbaşkanını halkın seçmesini onaylayan anayasa değişikliği referandumu sonrasında 2014 yılında gerçekleştirilen seçimle doğrudan halk oyuyla seçilen ilk cumhurbaşkanı olmuştur. 2018 yılında gerçekleştirilen seçimle ikinci defa cumhurbaşkanı seçilmiştir. Son olarak 2023 yılında gerçekleştirilen seçimle üçüncü defa Cumhurbaşkanı seçilmiştir.

1994 ve 1998 yılları arasında Refah Partisi'nden İstanbulbüyükşehir belediye başkanlığı görevini yürüttü. Kurucuları arasında yer aldığı Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 13 yıl boyunca genel başkanlığı görevini sürdürdü, 2017 Türkiye anayasa değişikliği referandumu sonrası tekrar Adalet ve Kalkınma Partisi genel başkanı oldu. Genel başkanlığı sırasında 2002, 2007, 2011, 2018 ve 2023[6] genel seçimlerinde partisi, birinci parti olmuştur.

1976 yılında Millî Selamet PartisiBeyoğlu gençlik kolu başkanlığına ve aynı yıl İstanbul il gençlik kolları başkanlığına seçilen Erdoğan, Aksaray İktisadi ve Ticari İlimler Yüksek Okulu'ndan 1981 yılında mezun oldu. Millî Selamet Partisi'nin 1981'de kapatılması sonrasında, 1983'te kurulan Refah Partisi ile siyasi hayatına devam etti. 1986 milletvekili ara seçimlerinde milletvekili, 1989 yerel seçimlerinde ise Beyoğlu belediye başkanı adayı olarak seçimlere girse de her iki seçimde de seçilemedi. Milletvekili adayı olduğu 1991 genel seçimlerinde ise milletvekili olmasına rağmen tercihli oy sistemi sebebiyle Yüksek Seçim Kurulu milletvekilliğini iptal etti. 1994 yerel seçimlerinde elde ettiği %25,19'luk oy oranı ile İstanbul büyükşehir belediye başkanı seçildi. 6 Aralık 1997'de Siirt'te düzenlenen bir açık hava toplantısı sırasında topluluğa yaptığı konuşmada kullandığı ifadeler sebebiyle "halkı sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik ettiği" gerekçesiyle kendisine açılan dava sonucunda 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Belediye başkanlığı görevinden ayrılarak 26 Mart 1999'da girdiği cezaevinde dört ay on gün kaldıktan sonra 24 Temmuz 1999'da tahliye edildi.

14 Ağustos 2001'de kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kurucuları arasında yer aldı ve partinin genel başkanlığına seçildi. Parti, girdiği ilk seçimler olan 2002 genel seçimlerinde %34,43'lük oy oranı ile Abdullah Gül'ün başbakanlığında 58. hükûmeti kurarken, siyasi yasağı süren Erdoğan seçimlere girememişti. Siyasi yasağının kaldırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulan yasa değişikliği talebinin uygulamaya girmesiyle siyasî yasağı kalktı. 9 Mart 2003'te gerçekleştirilen ara seçimlerdeSiirt milletvekili olarak meclise girdi. Başbakan Gül'ün istifasını sunmasıyla, 14 Mart 2003'te başbakanlık görevine geldi. Genel başkanlığını yürüttüğü Adalet ve Kalkınma Partisi, 2007 genel seçimlerinde oyların %46,58, 2011 genel seçimlerinde ise oyların %49,83'ünü alarak Erdoğan'ın başbakanlığında sırasıyla 60. ve 61. hükûmetleri kurdu. Sonraki süreçte yapılan genel seçimlerde partisi 2018'de %42,56[7], 2023'de ise %35,62[8][9] oy alarak en yüksek milletvekili sayısına ulaştı. Parti ayrıca, oyların %41,67'sini aldığı 2004 yerel seçimleri, oyların %38,39'unu aldığı 2009 yerel seçimleri, oyların %43,40'ını aldığı 2014 yerel seçimlerinde ve oyların %42,55'ini aldığı 2019 yerel seçimlerinde[10] de en çok oy toplamayı başaran parti konumundaydı. 2007 anayasa değişikliği referandumu sonrasında anayasada yapılan değişiklikle birlikte cumhurbaşkanının ilk defa doğrudan halk oyuyla seçilmesinin önü açılırken, adaylığını koyduğu 2014'te yapılan seçimlerde aldığı %51,79'luk oy oranıyla cumhurbaşkanı seçildi ve başbakanlık ile partisindeki görevinden ayrılarak cumhurbaşkanlığı görevine 28 Ağustos 2014'te başladı. 2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde oyların %52,59'unu aldı ve ikinci kez cumhurbaşkanı seçildi.[11]2023 cumhurbaşkanlığı seçiminde de oyların %52,18'ini alarak üçüncü kez cumhurbaşkanı seçildi.[12] 3 Haziran 2023 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan göreve başlama töreni sonrasında görevine başladı.[13]

İlk yılları ve eğitimi

Recep Tayyip Erdoğan'ın babası Ahmet Erdoğan, Bakatalı Tayyip olarak da bilinen Tayyip Efendi'nin oğluydu.[14][15] Recep Tayyip Erdoğan'ın 11 Ağustos 2004'teki Gürcistan ziyaretinden birkaç ay sonra çıkan haberlerde kendisinin bu ziyaret sırasında "Ben de Gürcüyüm, ailemiz Batum'dan Rize'ye göç etmiş bir Gürcü ailesidir." dese de[16] de 2007'de NTV'de katıldığı bir programda Türk olduğunu söyledi.[17]OdaTV, 2009'da yayınladığı habere göre dedesinin taşıdığı Bakatalı lakabının, Gürcistan'ın Şida Kartli bölgesine bağlı Bagata köyü olduğu öne sürülmektedir.[18] Murat Ümit Hiçyılmaz, Güneysu Seyahatnamesi adlı kitabında, arşiv kayıtlarına göre Erdoğan'ın ailesinin 450-500 yıldır Yüksekköy köyünde yaşamakta olduğu ve kökenleri Orta Asya'ya dayanan ailenin Kafkasya üzerinden bölgeye geldiği ifade edilmektedir.[19] Doğum tarihi net olarak bilinmeyen Ahmet Erdoğan'ın mezar taşında 1321 (Rumi takvime göre 1905-1906) yazarken, kimlik bilgilerinde 1905 yazmaktadır.[20] Güneysu'dayken Havuli ile gerçekleşen ilk evliliğinden Mehmet (1926-1988) ve Hasan (1929-2006) isimli iki erkek çocuğu olan Ahmet Erdoğan, bir süre sonra İstanbul'a yerleşirken eşini ve çocuklarını Güneysu'da bıraktı.[20] İstanbul'a geldikten bir süre sonra Şirket-i Hayriye'ye girdi ve kıyı kaptanı olarak çalışmaya başladı.[14] Havuli ile olan evliliği devam ederken, Mehmet ile Havva'nın kızı Tenzile Mutlu'dan (1924-2011) Recep Tayyip, Mustafa (d. 1958) ve Vesile (d. 1965) adlı üç çocuğu oldu.[14][21][22] Havuli 1980'de vefat edince Ahmet Erdoğan ile Tenzile Mutlu arasında resmî nikâh yapıldı.[23][24] 26 Şubat 1954'te İstanbul'un Beyoğlu ilçesi Kasımpaşa semtinde doğan Recep Tayyip Erdoğan,[25][26]Tayyip adını dedesinden, Recep adını ise doğduğu günün Hicrî takvime göre Recep ayına denk gelmesinden dolayı aldığı belirtilmiştir.

Kendisiyle yapılan bir röportajda çocukluk döneminde simit ve su sattığını ifade eden Erdoğan,[27] kendisi hakkında hazırlanan Usta'nın Hikâyesi belgeselinde ise çocukluğunda yaz aylarında gittiği Rize'de çay ve fındık topladığını aktarmıştı.[28] İlkokul eğitimini aldığı Kasımpaşa'daki Piyalepaşa İlkokulu'ndan 1965'te, lise eğitimini aldığı ve yatılı olarak okuduğu Fatih'teki İstanbul İmam Hatip Lisesi'nden ise 1973'te mezun oldu.[25][29] 2017 yılında okuduğu liseye adı verildi. İstanbul İmam Hatip Lisesi'nde okuduğu dönemde Camialtıspor'da amatör olarak futbol oynadı.[30] İmam hatip mezunlarının üniversiteye girme konusunda uygulanan kısıtlamalar nedeniyle liseyi dışarıdan bitirme sınavlarına girerek fark derslerini verdi ve 1973 Ekim'inde Eyüp Lisesi'nden mezun olarak ikinci bir lise diploması aldı.[31][32][33] Aynı yıl, İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ne bağlı Aksaray Yüksek Ticaret Okulu'na girdi.[34] Temmuz 1974'te İETT'de geçici işçi statüsüyle işe alınırken, kurumun futbol takımında da futbolculuk yapmaya devam etti.[35] 18 Haziran 1981 tarihli istifa mektubuyla İETT'deki görevinden ayrıldı.[36][37] Bu dönemden sonra bir süre amatör takımlardan Erokspor'da futbol oynadı.[36] 1977-1978 eğitim-öğretim döneminde İstanbul İktisadî ve Ticarî İlimler Akademisi bünyesindeki yüksekokullar İstanbul İktisadî ve Ticarî İlimler Akademisi, Ticarî Bilimler Fakültesi adı altında birleştirilirken, Erdoğan Şubat 1981'de buradan mezun oldu.[38][39][40] Bu kurum daha sonraları, 1982 Temmuz'unda kurulan Marmara Üniversitesi'ne bağlanarak Marmara Üniversitesi İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi adını alırken, Erdoğan'ın diploması da bu kurumdandır.[39][40]

Erken siyasi kariyeri

Ana madde: Recep Tayyip Erdoğan'ın ilk yılları ve kariyeri

Erdoğan, Mahmud Abbasve arkalarında 16 büyük Türk ülkesini temsil eden temsilcilerle (2015)

Lise yıllarında Millî Türk Talebe Birliği'ne girdi.[14][36] 1975'te Millî Selamet Partisi (MSP) Beyoğlu gençlik kolu başkanlığına, 1976 yılında ise MSP İstanbul il gençlik kolları başkanlığına seçildi.[41][42] MSP'nin 12 Eylül Darbesi sonrasında kapatılmasına kadar bu görevini sürdürdü.[43][44] 1982 Mart'ında zorunlu askerlik görevini yerine getirmek üzere silah altına alındı.[44] Dört aylık acemiliğini İstanbul'un Tuzla ilçesindeki Tuzla Yedek Subay Piyade Okulu'nda yapmasının ardından, kıta hizmetini Kâğıthane'deki 3. Kolordu 6. Piyade Tümeni 77. Piyade Alayı Karargâh Servis Bölüğü'nde kantinlerin idaresinden sorumlu subay olarak gerçekleştirdi.[45][46][47]

19 Haziran 1983'te kurulan Refah Partisi ile siyasete geri döndü ve 1984 yılında Beyoğlu ilçe başkanı oldu.[48] Ertesi yıl düzenlenen genel kongrede merkez karar ve yürütme kurulu üyesi seçilirken, aynı yıl partinin İstanbul il başkanlığına getirildi.[48]28 Eylül 1986'daki milletvekili ara seçimlerine Refah Partisi'nin İstanbul adayı olarak girse de seçilemedi.[49]26 Mart 1989'daki yerel seçimlerde Beyoğlu belediye başkan adayı oldu.[49] %22,83 oranında oy toplayan Erdoğan, %29,29 oranında oy alan Sosyaldemokrat Halkçı Parti adayı Hüseyin Aslan'ın gerisinde kalarak belediye başkanı seçilemedi.[50] Sonuç birleştirme tutanaklarında usulsüzlük olduğunu öne sürerek seçim sonuçlarına itiraz eden Erdoğan, İlçe Seçim Kurulu Başkanı 2. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Nazmi Özcan'a hakaret ettiği gerekçesiyle Özcan tarafından mahkemeye verildi ve 18 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandı.[51] Beyoğlu 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın duruşmalarına katılmayan Erdoğan hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı.[51] Yaklaşık bir ay sonra, 27 Nisan günü tutuklandı ve bir hafta kadar Bayrampaşa Cezaevi'nde kaldıktan sonra 500 bin lira kefaletle serbest bırakıldı.[52] Mahkeme ise kendisini "hakime hakaret" suçundan altı ay hapis ve 20 bin lira para cezasına çarptırsa da, Türk Ceza Kanunu'nun 72. maddesi gereğince hapis cezası tecil edilerek 920 bin liralık para cezasına çevrildi.[52]

20 Ekim 1991'deki genel seçimlerine Refah Partisi'nin İstanbul 6. bölge 1. sıradan adayı olarak girdi.[53] Seçimlere Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi ile ittifak yaparak giren Refah Partisi,[54] İstanbul'dan %16,73 oranında oy aldı. 19. dönem milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisine giren Erdoğan, ilk kez uygulanan seçmenlerin parti milletvekillerini sıralamaya bakmadan tercih edebildiği tercihli oy sisteminde seçmenlerin tercihini ikinci sıradaki aday Mustafa Baş'tan yana kullanması sebebiyle, sonuçların belli olmasından birkaç gün sonra Erdoğan'ın milletvekilliği Baş'a geçti.[55] Sandıklardan Erdoğan'a yaklaşık 9 bin tercihli oy çıkarken, Baş'a yaklaşık 13 bin oy çıkmıştı.[55]

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı (1994-98)

27 Mart 1994'teki yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için Refah Partisi; Erdoğan, Ali Coşkun, Nevzat Yalçıntaş, Temel Karamollaoğlu ve Veysel Eroğlu için kamuoyu araştırması yaptırmıştı.[56] 15 Ocak 1994 günü parti başkanı Necmettin Erbakan tarafından Erdoğan'ın İstanbul büyükşehir belediye başkanı adayı olacağı açıklandı.[57]Seçimlerde Erdoğan %25,19 oy oranı alarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı seçildi.[58] Belediye başkanlığı döneminde 4 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi. Kentin trafik ve ulaşım açmazına karşı 50'den fazla köprü, geçit ve çevre yolu inşa edildi.[59]

Başkanlık dönemine ilişkin olarak 18 dosyadan İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde dava açıldı. Bunlardan bazıları AKBİL Skandalı,[60] İSFALT,[61]İSTAÇ ve İDO[62] ile ilgili yolsuzluk davalarıdır. Bu davalar, milletvekili olduğunda dokunulmazlığı nedeniyle dokunulmazlığı süresince donduruldu.

Hapis dönemi

6 Aralık 1997'de Siirt'te düzenlenen bir açıkhava toplantısı sırasında topluluğa yaptığı konuşmada, Ziya Gökalp'ın 1912 yılında Balkan Savaşı'ndaki Türk askerler için yazdığı "Asker Duası" adlı şiirinin sonradan değiştirilmiş bir sürümünden bir dörtlük okudu.[63][64] Okuduğu dörtlüğün bu şekliyle Gökalp'e ait olduğunu belirten Erdoğan, konuyla ilgili olarak "konuşmamın bütünü incelendiğinde millî birlik ve beraberlik mesajım verildiği görülür" demişti.[65] Daha sonraları Erdoğan'ın okuduğu sürümün, Türk Standardları Enstitüsünün 1994'te çıkarttığı Türk ve Türklük kitabında bulunduğu ortaya çıktı ancak kim tarafından değiştirildiği anlaşılamadı.[63]

Ziya Gökalp'in "Asker Duası" şiirinden bir kıta Erdoğan'ın okuduğu dörtlük

Elimde tüfenk, gönlümde iman,
Dileğim iki: Din ile vatan...
Ocağım ordu, büyüğüm Sultan,
Sultan'a imdâd eyle Yârabbi!
Ömrünü müzdâd eyle Yârabbi!

Minareler süngü, kubbeler miğfer
Camiler kışlamız, mü'minler asker
Bu ilâhi ordu dinimi bekler
Allahu Ekber, Allahu Ekber.

Konuşmayla ilgili olarak bir inceleme başlatıldı ve YargıtayCumhuriyet BaşsavcısıVural Savaş, Erdoğan'ın konuşmasının yer aldığı görüntüleri inceledikten sonra, Refah Partisi'nin kapatılması istemiyle açılan davayı görüşen Anayasa Mahkemesi Başkanlığına iletti.[66]DiyarbakırDevlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığı, Erdoğan hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 312/2 maddesine göre "halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek" suçlamasıyla hazırladığı iddianamesini 12 Şubat 1998'de tamamladı.[67] Bir yıldan üç yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Erdoğan'ın yargılanmasına 31 Mart 1998 günü başlandı.[68] 21 Nisan 1998'de sonuçlanan dava, Erdoğan'ın iddianamede bahsedilen suçu işlemesiyle sonuçlandı ve Erdoğan'a bir yıl hapis ile 860 bin TL ağır para cezası verildi. Daha sonra kendisini duruşmadaki hâli ve tavrı göz önüne alınarak cezası 10 ay hapis ve 176 milyon 666 bin 666 TL para cezasına çevrildi.[69] 3 Haziran'da açıklanan gerekçeli karara göre Erdoğan, "Siirt'te yaptığı konuşmayla dindar ve dindar olmayan diye bölünen kesimler arasındaki gerginliği canlı tutmayı amaçlamakta"ydı. "Bunları inanç birliği maksadıyla söyledim" şeklindeki ifadesinin inandırıcı bulunmadığı belirtilirken, "Benim referansım İslam'dır" diyerek topluluğu inanan ve inanmayan olarak ayırdığı belirtildi. "Cezanın ertelenmesine yer olmadığı" ibaresinin de yer aldığı kararın bir aykırı oya karşılık oy çokluğuyla alındığı ve Yargıtay'a başvurulabileceği kaydedildi.[70] Mahkemenin aldığı karar 23 Eylül'de Yargıtay 8. Ceza Dairesi tarafından, bire karşı dört oyla onaylandı.[71] Kararın ardından kendisine siyasi yasak getirilen Erdoğan, herhangi bir partiyle birlikte veya bağımsız olarak herhangi bir seçime katılamayacaktı.[71] 25 Eylül'de Yargıtay tarafından açıklanan gerekçeli kararda Erdoğan'ın söylemlerinin "savaş çağrısı" niteliği taşıdığı belirtilmekteydi.[72] Ceza infaz yasası gereği hapis cezası 4 ay 10 güne inerken, çeşitli ertelemeler sonrasında İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı görevini bırakarak 26 Mart 1999 günü Kırklareli'nin Pınarhisar ilçesindeki Pınarhisar Cezaevi'ne girdi.[73][74][75] 24 Temmuz 1999'da ceza süresini tamamlayarak cezaevinden tahliye edildi.[76]

Siyasi yasaklı olduğu dönem

Fazilet Partisi'nin, Anayasa Mahkemesi tarafından daimi kapatılmasının ardından, bağımsız kalan milletvekilleri, yeni parti kurma çalışmalarını "gelenekçiler" ve "yenilikçiler" olarak adlandırılan iki kanattan sürdürdü. "Millî Görüşçü" olarak adlandırılan kanat, Recai Kutan'ın genel başkanlığında 20 Temmuz 2001'de Saadet Partisi'ni kurarken, "değişimci" kanat da, Tayyip Erdoğan liderliğinde 14 Ağustos 2001'de, Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kurdu ve Tayyip Erdoğan, parti genel başkanlığına seçildi.[77] Erdoğan "Biz gömleğimizi değiştirdik" ifadesiyle muhafazakârlardan büyük tepki aldı.[78] Kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi, 3 Kasım 2002 seçimlerinde kayıtlı 41.291.568 seçmenin oy kullanan 32.652.702 kişisi içinden 10.770.704 adet oy alarak %34,28 ile birinci parti oldu.[79][80]

Erdoğan, siyasi yasağı bulunduğu için seçimlere giremedi ve milletvekili seçilemedi. Seçim sonrasındaki 58. Hükûmet, Abdullah Gül başbakanlığında kuruldu. Bu hükûmet döneminde Erdoğan'ın siyasi yasağının kaldırılması için Türkiye Büyük Millet Meclisine yasa teklifi sunuldu. Bu yasa değişikliği TBMM tarafından oy çokluğuyla kabul edilse de Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer yasayı "öznel, somut ve kişisel" olduğu gerekçesiyle veto etti. Daha sonra aynı yasa değiştirilmeden mecliste tekrar kabul edildi ve Cumhurbaşkanı Sezer yasa değişikliğini bu kez onayladı. Bu yasanın kabulüyle Erdoğan'ın milletvekili seçilmesi için yasal bir engel kalmadı. Seçimlerde Siirt milletvekili seçilen Fadıl Akgündüz'ün milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından Siirt'teki seçimlerin tekrar edilmesi kararlaştırıldı. Seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ilk sıradaki adayı Mervan Gül'ün adaylıktan çekilmesi ile Erdoğan partinin birinci adayı olarak Siirt seçimlerine girdi ve oyların %85'ini alarak kazandı.

Başbakanlığı (2003-2014)

Erdoğan'ın milletvekili seçilmesinin ardından Başbakan Abdullah Gül, Erdoğan'ın başbakan olması için Cumhurbaşkanı Sezer'e istifasını sundu. Sezer bu kez hükûmeti kurma görevini Erdoğan'a verdi ve genel seçimlerden yaklaşık üç ay sonra Erdoğan başkanlığında 59. Hükûmet kuruldu. 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılan 23. Dönem Milletvekili Seçimlerinde %46,6 oy alarak 341 milletvekili çıkaran Adalet ve Kalkınma Partisi, Recep Tayyip Erdoğan'ı başbakanlık koltuğuna ikinci kez taşıdı.[82] 12 Haziran 2011 tarihinde 24. Dönem Milletvekili Seçimlerinde oy yüzdesini %49,83'e çıkarmış ve Türkiye genelinde 21.399.082 oy alarak toplamda 327 milletvekili ile üçüncü kez hükûmet kurma yetkisini kazanmıştır.[83]

Altyapı ve ulaşım

2003 yılı sonunda ülke genelindeki bölünmüş devlet ve il yolların toplam uzunluğu 4.387 km, otoyolların uzunluğu ise 1.714 km iken; 2013 yılı itibarıyla sırasıyla 16.420 km ve 530 km'lik yol inşasıyla bu uzunluklar sırasıyla 20.807 km ve 2.244 km'ye ulaştı.[84] Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olması sonrasında başbakanlık görevinden ayrıldığı dönem de dâhil olmak üzere 2014 yılı itibarıyla 471 km'lik bölünmüş devlet ve il yolu inşası gerçekleştirildi.[85] 1993 yılında inşası başlamış olan Bolu Dağı Tüneli ve 2000 yılında inşasına başlamış olan Nefise Akçelik Tüneli 2007'de tamamlandı, 2011'de ise Avrasya Tüneli ve Konak Tüneli'nin temelleri atıldı. Konak Tüneli'nin inşası 24 Mayıs 2015'te tamamlandı. Türkiye'nin ilk denizaltı tüneli olan ve İstanbul Boğazı'nın altından geçen Marmaray'ın 2004'te başlayan inşası 2013'te tamamlandı. 2003-2014 yılları arasında devlet ve il yollarında 41,2 km uzunluğunda 84 tek tüp tünel, 86,9 km uzunluğunda 46 çift tüp tünel; otoyollarda 1 km uzunluğunda tek tüp tünel ve 21,1 km uzunluğunda 12 çift tüp tünel; tüm yollarda ise toplam 64,3 km uzunluğunda 151 tek tüp tünel ve 135,8 km uzunluğunda 75 çift tüp tünel hizmete girdi.[86] 2013'te, İstanbul Boğazı üzerindeki üçüncü köprü olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile İzmit Körfezi üzerindeki İzmit Körfez Köprüsü'nün inşalarına başlandı. 2003-2013 yılları arasında toplam uzunluğu 114,2 km'yi bulan 1.608 köprü inşa edilirken, 609 köprünün bakım ve onarımı tamamlandı.[87] 2014 yılı itibarıyla inşa edilen köprülerin toplam uzunluğu 120,6 km'ye, toplam sayısı 1.669'a, bakım ve onarımı yapılan köprü sayısı ise 732'ye ulaşmıştı.[88] İlk hattı 2009'da Ankara-Eskişehir arasında devreye giren Yüksek Hızlı Tren daha sonraları çeşitli illere yayıldı.

2002'de 25 olan ülkedeki havalimanı sayısı, Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde inşası tamamlanan 27 havalimanıyla birlikte 52'ye yükseldi.[89] Uluslararası seferlerin düzenlendiği Hatay Havalimanı, Şanlıurfa GAP Havalimanı ve Hasan Polatkan Havalimanı 2007'de, Zafer Havalimanı ise 2012'de açılırken; İstanbul'daki üçüncü havalimanının inşasına 2014'te başlandı.

Mart 2014 itibarıyla, Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde 18'i hidroelektrik santrali olmak üzere 268 baraj inşa edildi.[90][91]

138 ayrı yerleşim biriminde kentsel dönüşüm yapılarak TOKİ önderliğinde toplu konutlar yapıldı.[92]

Haberleşme

2008'de hizmete giren E-Devlet uygulamasıyla halkın, çeşitli devlet hizmetlerine İnternet üzerinden ulaşabilmesi sağlandı.[93]

2008'de Türksat 3A,[94] 2014'te Türksat 4Ahaberleşme uyduları,[95] 2012'de ise Türkiye'nin ilk yer gözlem uydusuGöktürk-2 uzaya gönderildi.[96]

Eğitim

2002 yılında eğitime ayrılan bütçe 11.3 milyar TL iken 2014 yılında yaklaşık 7 katına çıkarak 78.5 milyar TL'ye ulaştı.[97] 2003 yılında UNICEF işbirliğiyle başlatılan "Haydi Kızlar Okula!" kampanyasıyla ülkedeki kızların okula gitmesi ve eğitim seviyesindeki cinsiyet dengesizliğinin giderilmesi amaçlandı.[98][99] Kampanya sayesinde 2002'de %87 olan kız çocuğu okullaşma oranının geçen yıl %96 seviyesine yükseldi.[100]

2003 yılında 70 olan üniversite sayısı,[101] 2008 yılı sonunda doğru 130'un üstüne çıkarak[102] ülkedeki 81 il de en az bir üniversiteye sahip oldu.[103] 2012 yılında bu sayı 186'ya ulaştı.[104] 2008'de, 2010'da başlatılan FATİH Projesi kapsamında çeşitli okullardaki bazı sınıflara akıllı tahta konuldu ve bazı öğrencilere tablet bilgisayar dağıtıldı.[105][106] 2012-2013 eğitim-öğretim döneminde itibaren uygulanan 4+4+4 Eğitim Sistemi'yle birlikte 8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim yerine 12 yıllık zorunlu kademeli eğitim sistemine geçildi.[107]

Ekonomi

2000-2014 tarihleri arası işsizlik oranları

AK Parti iktidara gelmeden önce Kara Çarşamba olarak da bilinen 2001 Türkiye ekonomik krizi yaşanmıştır. Türkiye'nin Şubat 2001 finansal krizi, beklenmedik ölçüde ekonomik daralmayla sonuçlanmasının ötesinde, ülkenin orta vadeli perspektifini değiştiren yeni koşulları da beraberinde getirmiştir.[108]

Erdoğan'ın Başbakanlık görevine başladığı 2003 yılından 2009'a kadar Türkiye ekonomisi büyüme göstermiş ve Türkiye'nin GSMH'si Dünya toplamının %1,11'inden %1,37'sine yükselmiştir.[109] Bu oranla Türkiye, AB ülkeleri arasında en iyi performansı yakaladı.[110] Ayrıca Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde Türkiye'nin Uluslararası Para Fonu'na olan borcu bitirildi.[111] Erdoğan'ın performansı Cumhuriyetin diğer dönemleriyle kıyaslandığında da ‘kuruluş yılları’ özelliği taşıyan Atatürk dönemi hariç, en yüksek performanslardan biridir.[110] Siyasi istikrar sağlandı, ekonomi güçlendi ve sosyal refah seviyesi ciddi oranlarda yükseldi.[112]

2004-2014 yılları arasındaki enflasyon oranları
GSYİH yüzdesi olarak altı büyük Avrupa ülkeleri ekonomilerinin 2002-2009 tarihleri arasında kamu borç durumu, (Türkiye açık mavi çizgide belirtilmiş).

Türk ekonomisinde uluslararası krizi takiben 2008’in son çeyreğinde durgunluk başladı. Ekonomik durgunluk bir yıl sürdü, Türk ekonomisinde güçlü bir küçülmeye sebep oldu ve işsizlik oranını yüzde 10’dan yüzde 14’e kadar yükseltti. 2010 ve 2011’de GSYH sırasıyla yüzde 9 ve yüzde 8’den daha fazla büyüdü; Türkiye’yi, Çin'den sonra dünyada en fazla büyümeyi sağlayan ikinci ülke konumuna yükseltti. Bu büyüme, işsizlik oranının kriz öncesi seviyesine düşmesini sağladı. 2011'e gelindiğinde, cari işlemler açığı %10’luk oranla tarihinin en yüksek noktasına ulaşarak dünya rekorunu da kırdı. Türk lirası'nın değeri, aşırı sermaye girişinin etkisiyle yükseldi. AK Parti Hükûmeti, “ekonomiyi yeniden dengeleme” adlı bir uyum operasyonu yapmaya karar verdi. Bütçedeki eğitim payı 2002’de yüzde 10’dayken, 2011’de yüzde 15’e yükseldi; sağlık harcamalarının payı da yüzde 2,6’dan yüzde 5,8’e yükseldi. Bu zaman içerisinde GSYH reel olarak yüzde 50’den fazla yükseldiği için, eğitim ve sağlık harcamalarının reel artışın GSYH içindeki pay artışlarından daha fazla oldu.[112]

2000'li yıllarda cari işlemler dengesinin bozulma sürecinin giderek artması

Ekonomik iyileşmelere karşın yüksek cari açık eleştiri aldı. Türkiye 2013 yılında 65 milyar dolarlık cari açık verdi. 2002 yılında %-2’lerde olan cari açık 2014’te %-7,9’a yükseldi. 2002’de 51,6 milyar dolarlık ithalat yapan Türkiye, 2013’te 245,6 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. İthalat 4,7 kat artmış oldu. 2002’de 129,6 milyar dolar olan dış borç stoku 2013 sonu itibarıyla 372.7 milyar dolara yükseldi. 2002'de 184,8 milyon dolar olan Toplam Millî gelir, 2013’te bu rakam 800 milyar doları aştı.[110]

Kürt sorunu

Ayrıca bakınız: Çözüm süreci

2009'da Başbakan Erdoğan yönetimindeki hükûmet, çeyrek asırdır süren ve resmî rakamlara göre 40 binden fazla kişinin hayatını kaybetmesine yol açan Türkiye-PKK çatışmasını bitirmeye yardım edecek bir plan duyurdu. Avrupa Birliği tarafından da desteklenen çözüm süreci planıyla birlikte tüm medya yayınlarında ve siyasi kampanyalarda Kürtçe kullanımına izin verildi, ayrıca daha önceden Türkçe isimlerle değiştirilen Kürtçe şehir ve kasaba isimlerinin yeniden yapılandırılması kararı alındı.[113] Konuyla ilgili olarak Erdoğan, "Türkiye'nin gelişmesine, büyümesine engel olan kronik sorunları çözmek için cesur bir adım attık." diye konuştu.[113] Ayrıca çıkarılan yasayla birlikte silah bırakan PKK mensuplarının eve dönüşleri ile sosyal yaşama katılım ve uyumlarının temini için gerekli tedbirlerin alınması kararlaştırdı.[114] 23 Kasım 2011'de Ankara'daki bir televizyon konuşması sırasında Erdoğan, 9 Ağustos 1939 tarihli bir belgede Dersim İsyanı sırasında bölgede 13 bin 806 kişinin öldürüldüğünün ifade edildiğini belirtti ve Dersim'de yaşananları bir katliam olarak nitelendirerek, "eğer devlet adına özür dilenecekse, böyle bir literatür varsa ben özür dilerim, diliyorum" dedi.[115][116][117]

İnsan hakları

Erdoğan'ın başbakanlık dönemi sırasında 1991 Terörle Mücadele Kanununun geniş kapsamlı yetkileri azaltıldı ve demokratik standartları ilerleterek özelde etnik ve dini azınlık haklarını genişletmeyi amaçlayan demokratik açılım süreci başlatıldı. Ancak süreç uzun sürmedi; Avrupalı yetkililer süreç sonrasında özellikle ifade özgürlüğü,[118][119]basın özgürlüğü[120][121][122] ve Kürt azınlık hakları[123][124][125][126] gibi konularda daha otoriter yöntemlere dönüldüğünü ifade ettiler.[127] Aktivistlerin LGBT haklarının kamusal alanda tanınması için yaptığı talepler hükûmet tarafından reddedildi[128] ve ülkenin LGBT topluluğu kabine üyeleri tarafından yapılan hakaretlere maruz kaldı.[129]

Sınır Tanımayan Gazeteciler, Erdoğan'ın başbakanlığının son dönemlerinde basın özgürlüğü konusunda sürekli bir düşüş gözlemledi; Basın Özgürlüğü Endeksi'nde basın özgürlüğü konusunda Erdoğan'ın ilk dönemlerinde 100. sırada olan Türkiye, 2013'te 179 ülke arasında 154. sıraya düştü.[130]Freedom House ise bir dönem iyileşme gözlemleyerek ülkenin 2006'da 48/100 olan Basın Özgürlüğü Puanı'nı 2012'de 55/100 olarak değiştirdi.[131][132][133][134]

2011'de Erdoğan ve hükûmeti, 1930'larda devlet tarafından el konan Hristiyan ve Yahudi azınlık mülklerinin iadesi konusunda yasal düzenlemelere gitti.[135] Sonrasında hükûmet, toplamda 2 milyar dolar değerindeki mülklerin azınlıklara aktarıldığını duyurdu.[136]

AK Parti-Gülen Hareketi çatışması ve 17 Aralık soruşturması

Ana maddeler: AK Parti-Gülen Hareketi çatışması ve 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturması

Erdoğan, başbakanlık döneminde kürsüde konuşma yaparken (2012)

17 Aralık 2013 tarihinde Cumhuriyet SavcısıCelal Kara ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele ve Mali Şube Müdürlüğü ekipleri, aralarında iş adamları, bürokratlar,[137] banka müdürleri, kamu görevlileri ve 61. Türkiye Hükûmeti kabine üyesi üç bakanın oğullarının olduğu 47 kişinin, "rüşvet, görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma ve kaçakçılık" suçlarını işledikleri iddiasıyla gözaltına alındığı soruşturma başlattı.[138] Olaydan ardından soruşturmayı yürüten savcılar, adli kolluk amirleri ve memurlarının ciddi bir kısmının görev yerleri Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığınca değiştirildi veya görevden alındı.[139] 29 Ocak 2014'te soruşturma savcısı Celal Kara, 11 Şubat 2014 tarihli HSYK kararnamesi ile de soruşturma iznini veren İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz'ün aralarında bulunduğu 166 hakim ve savcının görev yeri değiştirilmiş,[140] Erdoğan kamuoyunda "rüşvet skandalı" olarak adlandırılan bu soruşturmayı hükûmetine karşı yapılmış bir darbe girişimi olarak niteledi.[141] Daha sonra Gülen Hareketi'ne bağlı dershanelerin kapatılması yönündeki girişimler ve 3 bakanın 17 Aralık soruşturması sonrası istifası ile AK Parti ve Gülen Hareketi arasında açık bir çatışma süreci başlamış, Erdoğan 17 Aralık soruşturması ve iddialarını "Türkiye içi ve dışındaki karanlık çevrelerin oyunları" olarak değerlendirmiştir.[142]

Cumhurbaşkanlığı (2014-günümüz)

Ana maddeler: 2014 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi, 2018 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi ve 2023 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (5 Eylül 2014)

2007 Türkiye cumhurbaşkanlığı seçiminde seçilen Türkiye Cumhuriyeti'nin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün görev süresi 2014 yılında dolduğundan, 2007 Türkiye anayasa değişikliği referandumu gereği Türkiye'de ilk kez cumhurbaşkanı halk tarafından doğrudan seçilmiştir.[143] İlk turu 10 Ağustos 2014 tarihinde olacak bu seçim için Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi çatı adayı olarak Ekmeleddin İhsanoğlu'nu,[144]HDP ise Selahattin Demirtaş'ı adayları olarak belirlemiştir.[145] 1 Temmuz 2014 tarihinde AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve eski TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, AK Partili bütün milletvekillerinin imzası alınarak Cumhurbaşkanı adaylarının Recep Tayyip Erdoğan olduğunu açıkladı.[146] Erdoğan'ın açıklamadan sonra olan konuşmasında ilk defa kullanılan Erdoğan logosu, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Barack Obama'nın 2008 ABD başkanlık seçimlerinde kullandığı logoya benzetilmiştir.[147][148] Seçim kampanyasında kullanılan slogan ''Milletin Adamı Erdoğan'' şeklinde oldu.[149] Seçimde Erdoğan %51,79 oy oranıyla birinci sırada, İhsanoğlu %38,44 oy oranıyla ikinci sırada ve Demirtaş %9,76 oy oranıyla üçüncü sırada yer aldı.

Erdoğan, 28 Ağustos 2014'te yemin etti ve Türkiye'nin on ikinci cumhurbaşkanı olarak göreve başladı. Bıraktığı başbakanlık koltuğunu ise 29 Ağustos'ta yeni başbakan Ahmet Davutoğlu doldurdu. %51,79 oranında oy aldığı cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aldığı oyun beklenenden az olduğu eleştirilerine "Peygamber efendimizi bile desteklemeyenler oldu. Bizi de %52 destekledi." diye cevap verdi.[150]

Başkanlık gündemi

Cumhurbaşkanlığı Sarayı

Ana madde: Cumhurbaşkanlığı Sarayı (Türkiye)

Erdoğan, Ankara'daki Atatürk Orman Çiftliği'nin yaklaşık 50 dönümü kullanılarak inşa edilen ve başlarda AK Saray olarak adlandırılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın inşası yüzünden birçok eleştiri topladı.[151] Bir sit alanı olarak korunan Atatürk Orman Çiftliği'nde inşaat yasağı bulunduğu için sarayın inşasının durdurulmasına dair çeşitli mahkeme kararları çıksa da inşaat tamamlandı.[152] Muhalefet, bunu hukukun üstünlüğünün açıkça ihlal edilmesi olarak değerlendirdi.[153] Proje; inşaat sürecinde yolsuzluk, yaban hayatına zarar verilmesi ve yeni yollar yapılması için çiftlikteki hayvanat bahçesinin tahribi gibi konularda sert eleştirilere ve iddialara maruz kaldı.[154] Ayrıca inşasını yasa dışı olarak değerlendiren muhalifler tarafından 'Kaç-Ak Saray' olarak adlandırıldı.[155]

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır