Refik Halit Karay, 15 Mart İstanbul doğumlu, Türk yazardır. 18 Temmuz , İstanbul'da hayatını kaybetmiştir.
Bolu Mudurnu'dan İstanbul'a göçen Karakayış ailesinden Maliye Başveznedarı Mehmed Halit Bey'in oğlu olarak 15 Mart ’de İstanbul’da doğdu. Galatasaray Sultanisi'nde ve Hukuk Mektebi'nde okudu. Maliye Nezaretinde memur olarak çalıştı. II. Meşrutiyet'in ilanından sonra gazetecilik ile uğraşmaya başladı; Tercüman-ı Hakikat gazetesinde mütercimlik ve muhabirlik yaptı. Yazıları yüzünden ilk önce Sinop'a daha sonra Çorum, Ankara ve Bilecik'e sürgün olarak gönderildi. İstanbul'a dönünce bir süre Türkçe öğretmenliği yaptı. PTT (Posta ve Telgraf Teşkilatı) Genel Müdürlüğüne getirildi. Bu sırada Hürriyet ve İtilaf Fırkası'na üye oldu ve İstiklal Savaşı aleyhine yazdığı yazılarından ötürü vatan hainliği suçuyla yüzellilikler listesine girerek Beyrut ve Halep'te sürgün hayatı yaşadı.
Mustafa Kemal Atatürk'e yazdığı şiir ve mektuplarla 'likler listesindekilerin affedilmesinde çok büyük rol oynadı. Af kanunu ile 16 senelik sürgün hayatının ardından temmuz de yurda döndü, daha önceden çıkardığı Aydede adlı mizah dergisini tekrar yayınladı. Türk Edebiyatı'nda ilk defa Anadolu'yu tanıtan eserleri ile ismini duyurmuş, yergi ve mizah türündeki yazıları ile de ün yapmıştır. Gözleme dayanan eserlerinde, tasvirler, portreler, benzetmeler kullanarak, sade, akıcı dili, güçlü tekniği ile yüzyıl romancıları arasında seçkin bir yere sahip olmuştur. İstanbul'u bütün renk ve çizgileriyle yansıtarak Türkçeyi ustalıkla kullanan Refik Halit, Türk edebiyatına birçok eser kazandırmıştır.
18 Temmuz ’te İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
ROMANLARI
Refik Halid Karay (15 Mart , İstanbul – 18 Temmuz , İstanbul), Türk yazar.[1][2]
Bolu Mudurnu'dan İstanbul'a göçen Karakayış ailesinden Maliye Başveznedarı Mehmed Halid Bey'in oğlu olarak 15 Mart ’de İstanbul Beylerbeyi'nde doğdu. Galatasaray Sultanisi'nde ve Hukuk Mektebi'nde okudu. Maliye Nezareti'nde (Hazine ve Maliye Bakanlığı) memur olarak çalıştı.
II. Meşrutiyet'in ilanından sonra gazetecilik ile uğraşmaya başladı. yılında girdiği Tercüman-ı Hakikat gazetesinde mütercimlik ve muhabirlik yaptı. Tercüman-ı Hakikat gazetesinde çalışırken, [Son Havadis] gazetesini kurdu.[3]
Fecriâtî topluluğuna katıldı ve "Kirpi" imzasıyla mizah dergisi Kalem'e yazılar yazmaya başladı.[4]Eşref dergisine zamanın edebiyatçıları üstüne portreler, tanıtma yazıları yazdı. Cem dergisinde hem başyazarlık, hem de yine "Kirpi" imzası ile mizah yazarlığı yaptı.
Hürriyet ve İtilaf Fırkası'na üye oldu. Aydede adlı siyasi mizah dergisini çıkarmaya başladı. Hürriyet ve İtilaf Fırkası iktidara gelince, 'de Beyoğlu Belediye Başkatibi oldu. [İttihatçılar] yeniden iktidarı alınca yazıları yüzünden 'te önce Sinop'a sürüldü, daha sonra Çorum, Ankara ve Bilecik'e gönderildi.
İstanbul'a dönünce bir süre Robert Kolej'de Türkçe öğretmenliği, [Yeni Mecmua]'da yazarlık yaptı. Hürriyet ve İtilaf Fırkası Genel Merkezi'nde görev aldı. 'da Posta Telgraf Umum Müdürlüğü'ne atandı.
[Alemdar], [Peyam-ı Sabah] gazetelerinde ve Aydede dergisinde İstiklal Savaşı aleyhine yazdığı yazılardan ötürü vatan hainliğiyle suçlandı, Yüzellilikler listesine alındı ve 'de Yüzelliliklerle birlikte yurt dışına çıkarıldı. Uzun süre Beyrut ve Halep'te sürgün yaşadı. Mustafa Kemal Atatürk'e yazdığı şiir ve mektuplarla, Yüzellilikler listesindekilerin affedilmesinde önemli rol oynadı. 16 senelik sürgün hayatının ardından 'de çıkarılan af kanunundan yararlandı ve aynı yılın Temmuz ayında yurda döndü. Başta [Tan] olmak üzere, gazetelerde hikaye, roman ve fıkralar yayımladı. yıllarında, Aydede dergisini tekrar çıkardı.
18 Temmuz ’te İstanbul’da vefat eden Karay, Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.