Man Down / Adam Öldü |
I didn’t mean to end his life | Onun hayatına son vermek istemedim |
I know it wasn’t right | Doğru olmadığını biliyordum |
I can’t even sleep at night | Hatta geceleri uyuyamıyorum |
Can’t get it off my mind | Aklımdan çıkaramıyorum |
I need to get out of sight | Gözden uzak olmam gerek |
‘Fore I end up behind bars | Parmaklıklar arkasına girmeden önce |
What started out as a simple altercation | Basit bir kavga olarak başlayan şey |
Turned into a real sticky situation | Gerçekten yapışkan bir duruma dönüştü |
Me just thinking on the time that I’m facing | Yüzleştiğim zamanı düşünüyorum. |
Makes me wanna cry | Ağlamamak istememe neden oluyor. |
‘Cause I didn’t mean to hurt him | Çünkü ben onu incitmek istemedim |
Could’ve been somebody’s son | Birinin oğlu olabilirdi |
And I took his heart when | Ve onun hayatını aldım |
I pulled out that gun | Silahı ateş ettiğimde |
Rum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum | Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum |
Man down | Adam öldü |
Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum | Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum |
Man down | Adam öldü |
Oh, mama, mama, mama | Oh, anne, anne, anne |
I just shot a man down | Ben bir adamı vurdum |
In central station | Merkez istasyonda |
In front of a big ol’ crowd | Büyük bir kalabalığın önünde |
Oh, why? Oh, why? | Oh neden? Oh, neden? |
Oh, mama, mama, mama | Oh anne anne anne |
I just shot a man down | Ben sadece bir adamı vurdum |
In central station | Merkez istasyonunda |
It’s a 22 | O bir 22’lik |
I call her Peggy Sue | Ona Peggy Sue dedim |
When she fits right down in my shoes | Benim ayakkabılarımın içine sığdığında |
What you expect me to do | Ne yapmamı bekliyorsun? |
If you’re playing me for a fool | Eğer beni aptal yerine koyarsan |
I will lose my cool | Soğukkanlılığımı kaybederim |
And reach for my firearm | Ve silahıma uzanırım |
I didn’t mean to lay him down | Onu yere sermeyi istemedim |
But it’s too late to turn back now | Ama artık geri dönmek için çok geç |
Don’t know what I was thinking | Ne düşündüğümü bilmiyordum |
Now he’s no longer living | O artık yaşamıyor |
So I’m ‘bout to leave town (yeah) | Bu yüzden kenti terk etmek üzereyim |
‘Cause I didn’t mean to hurt him | Çünkü ben onu incitmek istemedim |
Could’ve been somebody’s son | Birinin oğlu olabilirdi |
And I took his heart when | Ve onun hayatını aldım |
I pulled out that gun | Silahı ateş ettiğimde |
Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum | Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum |
Man down | Adam öldü |
Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum | Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum |
Man down | Adam öldü |
Oh, mama, mama, mama | Oh, anne, anne, anne |
I just shot a man down | Ben bir adamı vurdum |
In central station | Merkez istasyonda |
In front of a big ol’ crowd | Büyük bir kalabalığın önünde |
Oh, why? Oh, why? | Oh neden? Oh, neden? |
Oh, mama, mama, mama | Oh anne anne anne |
I just shot a man down (criminal) | Ben sadece bir adamı vurdum |
In central station | Merkez istasyonunda |
And I never thought I’d do it | Dedim ki bunu yapacağımı hiç düşünmedim |
Never thought I’d do it | Asla yapacağımı düşünmedim |
Never thought I’d do it | Asla yapacağımı düşünmedim |
Oh, gosh | Oh Tanrım, |
Whatever happened to me | Bana ne oldu |
Ever happened to me | Bana ne oldu |
Ever happened to me | Bana ne oldu |
Why did I pull the trigger | Neden tetiği çektim ki |
Pull the trigger, pull the trigger – boom | Tetiği çektim, tetiği çektim – bom |
And end a nigga, end a nigga life so soon | Ve bir zencinin, bi zencinin hayatı sona erdi |
When me pull the trigger, pull the trigger, pull it ‘pon you | Tetiği çektiğimde, tetiği çektiğimde sana doğru |
Somebody tell me what I’m gonna, what I’m gonna do | Biri bana söylesin ben şimdi ne, ne yapacağım |
Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum | Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum |
Me say one man down (oh, what me say) | Ben bir adam öldü diyorum |
Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum, rum, pum, pum, pum | Rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum rum, pum, pum, pum |
When we went downtown | Sonra şehir merkezine gittim |
‘Cause now I am a criminal, criminal, criminal | Çünkü ben şimdi bir suçluyum, suçluyum, suçluyum |
Oh, Lord, have mercy now I am a criminal | Tanrım bana merhamet et, artık bir suçluyum |
Man down | Adam öldü |
Tell the judge please gimme minimal | Yargıca söyleyin bana en az cezayı versin |
Run out of town none of them can see me now | Şehirden kaçtım, şimdi onların hiçbiri beni göremez |
Oh, mama, mama, mama | Oh, anne, anne, anne |
I just shot a man down | Ben bir adamı vurdum |
In central station | Merkez istasyonda |
In front of a big ol’ crowd | Büyük bir kalabalığın önünde |
Oh, why? Oh, why? | Oh neden? Oh, neden? |
Oh, mama, mama, mama | Oh anne anne anne |
I just shot a man down | Ben sadece bir adamı vurdum |
In central station | Merkez istasyonunda |