ronesans donemi muzik / Klasik Müzik Dönemleri ve Önemli Eserleri

Ronesans Donemi Muzik

ronesans donemi muzik

RÖNESANSTA MÜZİK Kazım ÇAPACI - İzmir, [email protected] Rönesans müziği dönemi, sıradan insan yaşamında müziğin tekrar değerlendirilmesi ve yeni düşüncelerin doğma dönemidir. Kazım Çapacı, İzmir. – [email protected] Geri bildirimleriniz yol gösterici olacaktır. 1 Kazım ÇAPACI RÖNESANSTA MÜZİK IX. yüzyılda başlayan ve Rönesans dönemine kadar Avrupa’da Ortaçağ Kilisesi, orgdan başka çalgıları devam eden ortaçağ döneminin en büyük özelliği çok "çok tanrılı dinlere" özgü sayarak yasaklamıştı. Kilise sesliliğe geçiş olmuştu. dışında da müzik, insan sesi kaynaklı düşünülmüş ve çalgı müziği düşünülmemişti. Aslında o dönem için, eskiden beri tek sese alışmış kulakların, başka başka seslerin belirli bir uyumla bir araya gelmeleriyle oluşan ses grubuna alışması hiç de kolay değildi. Ancak halk arasında üflemeli ve vurmalı çalgıların kullanıldığı görülmekteydi. Bu çalgılar Arap ve Türk kaynaklıydı. Tulumlu gayda, basit flütler, küçük el davulları, trampetler ve bunun gibi aletlerdi. Rönesans’ın kelime anlamı “yeniden doğuş” demektir. Rönesans müziği dönemi, sıradan insan Ortaçağda kilise dışında müzik, köylüleri ve soyluları yaşamında müziğin tekrar değerlendirilmesi ve yeni eğlendirmek amacıyla cambazlık ve danslarla birlikte düşüncelerin doğma dönemidir. sanatçılar tarafından yapılırdı. Rönesans'ın yaşam sevinci, dansları, danslar da çalgıları arttırdı. Bu dönemde yeni çalgılar icat edildiği 2 gibi, eski çalgıların da sesleri büyütüldü ve Rönesans döneminde ilk kez yazılı müzik zenginleştirildi. kullanılabilir hale geldi, insanlar bestecilerin eserlerini evlerinde ve kiliselerinde öğrendi. Rönesans’la birlikte aynı kutsal metnin paylaşıldığı, dört ya da beş ses üzerine yazılmış çalgı eşliksiz bir Enstrümantal ve dans müziği popülerdi. Müzisyenler şekil aldı ve dönemin bestecilerinin eserleriyle kendi geçmişlerinden çok sanatları ile tanınmaya yükseliş gösterdi. başladılar. Rönesans Dönemi Müziği, müzik yazısı yani notanın ve çalgıların gelişiminin yanı sıra, kendinden önceki dönem olan Gotik Dönem müziğine göre din dışı müziğin geliştirilmesine de aracı olmuştur. Gotik Dönemde yaygınlaşan a capella koroların büyük önem taşıdığı Rönesans Döneminde, çok sesliliğin ilk büyük eserleri de ortaya çıkmaya Org, klavsen, lavta, arp, flüt, yan-flüt, kornet, trompet başlamıştır. Gotik Dönemde, kiliselerde söylenen ve tabii ki viyola bu döneme damgalarını vurdular. ilahilerde sadece insan sesi kullanılmaktaydı. Bu «a Ritmi güçlendirmek amacıyla vurmalı çalgıların da bu cappella» korolar devam etmekle birlikte Rönesans gelişime katılmasıyla büyük davullar, ziller, üçgenler Müziğinde enstrümanlar, ilahilerde insan sesinin ve defler dönemin orkestralarındaki yerlerini aldılar. yetmediği ve boş kalan kısımları doldurmak için kullanılmaya başlandı. Buna bağlı olarakta Rönesans Dönemi müziğinin en önemli özelliği olarak kilise müziğinin yeniden şekillendiği söylenebilir. Bu dönemde, kilisenin çok sert kurallarından sıyrılarak müzikte yeni bir yapılanma içine girilmiştir. Rönesans dönemi ile birlikte çoksesliliğin ilk büyük eserleri de ortaya çıkmaya başladı. yüzyılda artık Ancak yine de Rönesans dönemi bestelerinin en din dışı eserlerde, şiirle müzik bir araya gelerek daha belirgin özelliği, çalgıların aynı anda başlayıp aynı uzun soluklu besteler yapılmaya başlanmıştır. anda eseri bitirmeleri olarak anlatılabilir. Ses şiddeti hep aynı ayardadır. Rönesans’la birlikte dinde yaşanan reformların müziği de etkilemesiyle birlikte kiliselerin kendi 3 müzik türlerini oluşturmaya başlaması ve dönemin Özellikle Rönesans’ın son dönemlerinde çalgılar ve bestecilerinin müzikte yenilik arayışları, bilinen dinî çalgılar için yazılan müziğin tekniği de gelişmeye formların yanında din dışı formların ortaya çıkmasını başlamıştır. İnsan seslerindeki ayrıma benzer bir sağlamıştır. ayrım çalgı aileleri için de yapılmıştır. Besteciler çağın coşkusunu yansıtan eserler Aynı ses yapısında farklı büyüklükteki çalgılar için bestelemişler böylelikle Rönesans’ın yaşam sevinci, oluşturulan çalgı gruplarına consort adı verilmiştir. danslarla, çalgı ve vokal için yazılmış eserlerle anlatılmaya başlanmıştır. Danslara eşlik eden çalgılar ve güçlü karmaşık ritimler, tekdüze akış içindeki isorithmic (izoritmik) yapı ve zenginleşen armoni Rönesans müziğinin başlıca özellikleridir. Yarım aralıklı tonlar (kromatizm), dramatik duyguları güçlendirmek amacıyla ilk defa bu dönemde kullanılmıştır. Vokal müzik, Rönesans Dönemine kadar ülkelere göre farklılık göstermemiş, tek bir örnek olarak uygulanmıştır. Rönesans’tan itibaren her ulus kendine özgü bir vokal müzik anlayışı geliştirmiştir. İngilizler buna carol, Almanlar lied, Fransızlar ise chanson adını vermişlerdir. Frottola ise İtalya’da yaygınlaşmış bir karnaval şarkısıdır. XV. ve monash.pw’ larda çalgılara ve çalgı müziğine On altıncı yüzyıl başlarında önem kazanan müzikle önem verilmeye başlanmıştır. Rönesans’ın yaşam sözü birleştirme sanatı musica reservata (korunmuş sevinci dönemin danslarına yansımış ve çalgılar için müzik), Rönesans’ın önemli özelliklerinden biridir. ve çalgı toplulukları için bestelenen müzik Müziğin ön planda olması yerine sözün ön planda doğmuştur. olması anlayışıdır. Farklı ton arayışları, o güne kadar görevleri vokal Madrigal ve opera gibi vokal yapıtlarda söz ve beste müziğe eşlik etmek olan çalgıların, estampie adı uyumuna (prozodi) ışık tutan bu anlayış, dramatik verilen yalnızca çalgısal eserler seslendirmek üzere anlatımı güçlendirmiştir. topluluklar oluşturmalarını sağlamıştır. Çalgı müziği, Rönesans’tan Barok Döneme geçişte vokal müzik kadar önem kazanmaya başlamıştır. Vokal biçimleri için bestelenen müzikler çalgı topluluklarına uyarlanmış ve çalgılar da çağın coşkun tınılarını sunmak üzere zenginleştirilmişlerdir. 4 Dönemin sonlarına doğru, sadece enstrümanların Rönesans dönemi, temelleri Orta Çağ’da atılan bütün bulunduğu küçük gruplar eşliğinde de müzikler müzik şekillerine yeni bir şekil vermiştir. Rönesans'ın yapılmaya ve böylece dans müzikleri gelişmeye ve başlangıcında besteciler iki sesli kompozisyonlardan, önem kazanmaya başlamıştır. üç seslilere geçmişlerdir. Ayrıca kilise müziği tonları, yerini major ve minor tonlara bırakmıştır. Müziğin tüm kültür hayatında büyük önem taşıdığı bu dönemde, bir kişinin hangi sınıftan olursa olsun Müziğin kaynaklarını çoğaltmak, genişletmek ve müzik bilgisinin olması ve bir enstrüman çalıyor yenileştirmek için çeşitli araştırmalar başlamıştır. olması toplumun her katmanında kabul gören bir Dönemin sonlarına doğru Klasik Batı Müziği’nde düşünce olmuştur. İnsanlar, bu dünyanın yaşamaya kullanılan modal yapı yerini yavaş yavaş tonal yapıya değer bir dünya olduğunu ilk kez bu dönemde fark bırakmıştır. Klasik Batı Müziği’nin temellerini etmişlerdir. Bu anlayışa dayalı olarak Rönesans’ta oluşturan kontrpuan yazısı bu dönemde oldukça besteciler, Orta Çağ’daki tekdüze anlatım tarzına gelişim göstermiş,, bununla ilgili pek çok kitap karşın, duygu ve düşüncelerini daha coşkulu bir ifade yazılmıştır. Makamlar, ritimler ve kontrpuan ile anlatmışlardır. yöntemleri bulunmuştur. Rönesans, müziğin bütün kültür hayatında büyük önem taşıdığı bir çağ olmuştur. Çünkü bir erkeğin aydın olsun, sanatçı, bilgin ya da diplomat olsun müzik teorisini bilmesi ve pratiğini yapmış olması gerekiyordu. Bir saray adamının, bilgilerinin yanı sıra müzikçi olması ve çalgı çalması baş koşuldu. Başka bir ifadeyle müzik bambaşka bir değer ve anlam taşımaktaydı. Rönesans Dönemi’nde o zaman dek var olmayan, en önemli şey, ortaya çıkmıştır: Müziği anlamlı bir hale sokmak düşüncesi doğmuştur. Müzik sanatında meydana gelen bütün bu önemli değişme ve gelişmeler ciddi sanattan daha çok halk 5 şarkısından ve diğer şarkıcıların sanatından meydana Flaman bölgesiyle komşudur. yy'da bu bölgede gelmiştir. yetişen Guillame Du Fay Rönesans'ın ilk temsilcilerindendir. G. Du Fay 3 ve 4 partili ses eserleri yazdı. Ortaçağda organumda kullanılan 4'lü ve 5'li aralıklardan oluşan armoni yerine 3'lü aralık esasına dayanan armoniyi kullandı. Bu buluş bugünkü armoni anlayışının ilk ve temel unsurunu oluşturmaktadır. Bu yeni sanatın karakteristik özellikleri şöyle açıklanabilir: - Sansbly (yeden) notasının kullanılmaya başlanmasıyla eski gamların değiştirilmesi ve bu çeşitli gamların (modların) birleştirilmesi sonucunda majör ve minör gamların ortaya çıkması. - RÖNESANS MÜZİĞİNİN KARAKTERİSTİKLERİ - - Kontrpuan usullerinin geliştirilmesi. Beşli ve oktav paralellerin yasak edilmesi. - Vokal müzik, enstrümantal müzikten daha - Armonik stilin yavaş yavaş kontrapuantik stilden ayrılıp önemlidir. daha özgür bir hal alması, nihayet belirli ve kesin bir - Müzik, kelimelerin anlamını ve yarattığı duyguları ritm tayini. geliştirir. - Sunum dengelidir. Aşırı kontrastlar ya da ritimler içermez. - Temelde çokseslidir. Sesler ortaçağdakinden daha dolgun ve bastır. - «Capella» nın altın çağıdır. - Ritmin yumuşak bir akışı vardır. Her melodi ritmik bağımsızlığa sahiptir. Melodi genellikle birkaç büyük sıçrama ile aynı çizgide devam eder. Rönesans döneminde yeryüzüne özgü insani duygular müzikle de ifade edilmeye başlandı. Resim, heykel ve mimari alanlarında Rönesans'ın beşiği Italya'ydı. Müzikte ise Rönesans Flamanya ve Burgondiya'da başladı. Bugünkü Belçika, Hollanda ve Kuzey Fransa'yı kapsayan bölgeye Flaman Bölgesi denir. Burgondiya ise Fransa toprakları içinde olup - 6 - RÖNESANSTA KUTSAL MÜZİK - Rönesans müziği günümüzde hala yaygın olarak yapılmaktadır ve bunu geçmişte bulunan 2 temel form: Motet ve Mass kaynaklardan yararlanılarak yapmaktadır. Motet (müziksiz çok sesli ilahi): Kutsal Latince metinlerin çok sesli koral icrasıdır. Mass : 5 bölümden oluşan koral eserlerdir : Kyrie, Gloria, Credo, Sanctus, Agnus Dei. Palestrina: Motet Regina coeli Guillaume De MACHAULT - RÖNESANSIN ÖNEMLİ BESTECİLERİ - XIV. yy'ın en ünlü bestecisi Guillaume De Machault 'dur (). 23 motet, enstrüman eserleri, Rönesans’ta müziğin farklı özellikler kazanması 45 ballade ve müzik tarihinde ölmez bir yer alan 4 sesli Burgonya ve Flaman bestecileri ile başlamıştır. Bu birmesse yazmıştır. Etkisi çok büyük olmuş ve tüm dönemde, birçok önemli besteci yetişmesinde etkili Avrupa'ya hâkim olmuştur. Orta Çağdaki tüm olan okullardan en önemlileri Flemenk Okulu veya Fransız ekolünü kişiliğinde toplamış ve Franco- Burgonya Okulu, Viyana Okulu ve Roma Okulu’dur. Flaman ekolünü hazırlamıştır. Rönesans Döneminde birçok besteci İtalya’da ve Flemenk’te (XVI. yüzyılda Hollanda başta olmak üzere Belçika, Luxemburg, Fransa ve Almanya’yı da içine alan on yedi eyaletten oluşan geniş bir bölge), bütün Avrupa’da dinî müziğin yanında din dışı müziğe seçkinlik kazandıran çalışmalar yapmışlardır. Bu okullarda yetişen sanatçılar besteleriyle önceki dönemlerde hâkim olan müzik geleneğine sadık kalarak yeni ekoller oluşturmuşlar ve kendilerinden sonra gelen bestecilere ışık tutmuşlardır. Yaklaşık yıl süren Rönesans Dönemi içerisinden Dufay, Gombert, Palestirna, Gesualdo ve Monteverdi gibi pek çok önemli besteci çıkmıştır. XVII. yy sonlarına doğru Rönesans Dönemi yerini Barok Döneme bırakmıştır. 7 yy'ın ilk yarısında Franco-Flaman ekolü baş yeri – arasında yaşamıştır. Jacques Vide adıyla almıştır. Bu ekolü kuranların içinde özellikle da bilinir. Geç Orta Çağ ve Erken Rönesans geçiş Binchois, John Dunstable, İkinci yarısında ise dönemi Fransız-Flaman bestecisidir. Burgonya Johannes Ockeghem, Josquin Des Pres polifoni Okulu’nun ilk üyelerindendir. ustaları olarak ve özellikle messe şeklinin en büyük Courtly songs of the later XV Century / The Castle tanıtımcıları olarak müzik tarihinde ölmez bir isim of Fair Welcome, Part I / Gothic Voices bırakmışlardır. yılından itibaren Claudio Monteverdi, Adrian Willaert, Orlando Di Lasso, Andrea Gabrieli, Giovanni Gabrieli, Giovanni Guillaume LEGRANT Giacomo Gastoldi, Claude Le Jeune, Pierluigi – Erken Rönesans Dönemi Fransız Palestrina gibi besteciler tamamen acapella yani bestecisidir. Çoksesli eserler yazan ilk bestecilerden enstrüman eşliği olmadan söylenen tarzda ve özellikle biridir. dört, beş ve daha fazla sesli eserler meydana Jean Legrant (th century) " las je ne puis" - getirmişlerdir. Guillaume Dufay () "la dolce vista" Antonio Cornazano () "el ferrarese" Johannes TAPISSIER John DUNSTABLE Jean Tapissier, Jean de Noyers adlarıyla da bilinir. – / arasında yaşamış, Geç Ortaçağ – Rönesans Dönemi geçiş dönemi Fransız besteci ve öğretmendir. Burgonya Okulu’nun ilk üyelerinden biridir. Fransız-Flaman stilini ilk geliştiren bestecilerden biridir. Credo Nicholas GRENON - 17 Ekm arasında yaşamış, rrken Rönesans dönemi Fransız bestecisidir. Besteleri hem Ortaçağ, hem de Erken Rönesans Dönemi özelliklerini taşır. Melodiler her zaman çok güçlü ve üç ses içindir. La plus belle (arr. for recorders) Ortaçağ göç dönemi ve erken Rönesans dönemi Pierre FONTAINE çoksesli müzik İngiliz bestecisidir. Kilise müziğinde – arasında yaşamış, geç Orta Çağ ve erken çalgıyı ilk kez kullanan ve Gregor melodilerini Rönesans geçiş dönemi Fransız bestecisidir. özgürce ilk kez süsleyen besteci olarak kabul edilir. Burgonya Okulu üyesidir. Zamanın tanınmış XV. yy başlarındaki en ünlü bestecilerden biridir. bestecilerinden biri olup, eserlerinin çoğu büyük Burgonya Okulu stilinin gelişmesinde önemli olasılıkla kayıptır. katkıları olan Leonel Power’in çağdaşıdır. J'aime bien celui que s'en va Motets - Salve Regina misericordiae Jacobus VIDE Guillaume DUFAY 8 Du Fay, Du Fayt olarak da bilinir. 5 ağustos – Gilles de Binche asıl adlı besteci, Gilles de Bins adıyla 27 kasım arasında yaşamış olan, Erken da bilinir. Yaklaşık olarak yılında doğmuş, 20 Rönesans Dönemi, Fransız-Flaman bestecisidir. eylül ’ta ölmüştür. yüzyıl ortalarından itibaren Avrupa’nın en ünlü ve Fransız-Flaman besteci, Burgonya Okulu’nun ilk etkili bestecisi olup, Burgonya Okulu’nun ilk üyelerinden biri yüzyıl başlarının en ünlü üç üyelerindendir. Rönesans Dönemi’nin başlangıç bestecisinden biridir (diğerleri Guillaume Dufay ve bestecisi olarak kabul edilir. Dufay’ın yarı dinsel, yarı John Dunstaple). yy’ın en iyi melodisti olarak oyunsal operası dönemin başlangıcı ve aynı zamanda kabul edilir. Pek çok eseri ölümünden onlarca yıl ilk opera denemeleridir. Besteci, bugün müzikte hala sonra ortaya çıkmıştır. kullanılan müzikal bir yapı olan «Cantus firmus»’u Amours mercy geliştirerek çoksesli müziğe yeni bir boyut kazandırmıştır. Guillaume Dufay: Missa l'Homme Armé Agnus Dei Johannes BRASSART – 22 ekim Erken Rönesans Dönemi Burgonyan bestecidir. Sadece kutsal vokal müzik besteleri vardır. Ave Maria Gilles BINCHOIS Gilles JOYE 9 besteci olmasının yanı sıra, şarkıcı, koro yönetmeni ve öğretmendir. Ma maitresse Josquin des PREZ / – 31 aralık Rönesans Dönemi Fransız – Flaman besteci. Burgonyan okulu üyesidir. Lirik ve zarif tarzdaki sekular şarkılarıyla tanınır. Triste plaisir et douloureuse joye Johannes OCKEGHEM Fransız-Flaman bestecisidir. Belçika doğumludur. / – 27 ağustos arasında yaşamıştır. Leonardo da Vinci ve Kristof Kolomb’un çağdaşıdır. Flaman Okulu üyelerindendir. Josquin Desprez, Josquinus Pratensis, Jodocus Pratensis adlarıyla da bilinir. Dufay ve Palestrine arasında yer alan ünlü besteci, polifonik vokal müziğin ilk ustası ve tüm zamanların en büyük bestecilerinden biri olarak kabul edilir. 19 masse, motet, 70 şanson, çok sayıda sekular beste eserleri arasında sayılabilir. Ave Maria - 4-ses için motet (müziksiz çok sesli ilahi) Jean de Jan adıyla da bilinir. Soyadı Okeghem, Ogkegum, Okchem, Hocquegam, Ockegham olarak değişik şekillerde söylenmektedir. XV. yy’ın son Antonio de CABEZÓN yarısının en önemli Fransız-Flaman bestecisidir. arasında yaşamıştır. Ünlü bir 10 Rönesans, hem Barok dönemi eseri sayılabilecek eserler vermiş ve zamanının müzik döneminde değişiklikler yaratmıştır. ’de Venedik’in ilk opera binasının açılmasından sonra Monteverdi opera bestelemeye yoğunlaşmış; ancak bu eserlerinden sadece iki tanesi günümüze ulaşabilmiştir: "Il ritorno d'Ulisse in patria" ve "l'Incoronazione di Poppea" (Poppea’nin Taç Giymesi). Bu eserlerden ikincisi, onun en büyük şaheseri kabul edilir. L'Incoronazione di Poppea "Pur ti miro" Sarah Connolly, Miah Personn Adrian WILLAERT 30 mart – 26 mart Rönesans dönemi İspanyol besteci ve orgcusu. Doğuştan kör olan besteci, ilk büyük liberian klavye bestecisi ve çağının en önemli bestecilerinden biri ve olmuştur. Obras de Musica (album trailer) - Doulce Mémoire & Denis Raisin Dadre Claudio MONTEVERDI Rönesans Dönemi Flaman bestecisidir. Venedik Okulu’nun kurucusudur. Polifonik Fransız-Flaman stili en iyi temsil edenlerden biridir. Vecchie letrose Geç Rönesans – Erken Barok döneminin İtalyan Orlando Di LASSO müzisyeni, opera bestecisi, şarkıcısıdır. Yaşamında üne kavuşan sanatçı uzun hayatı boyunca hem 11 / – 30 ağustos arasında yaşamış, Geç Rönesans Dönemi İtalyan bestecisi ve orgcusudur. Kendisinden daha ünlü olan Giovanni Gabrieli’nin amcasıdır. Venedik Okulu’nun ilk uluslararası üyesidir. Hem İtalya, hem Almanya’da Venedik stilinin yayılmasında çok etkili olmuştur. Angelus ad pastores ait VENEDİK OKULU RÖNESANS’TAN BAROK’A … Yy’da Venedik, enstrümental ve vokal müzik Orlandus Lassus, Orlando de Lassus, Roland de merkezi olmuştur. Vendik’te arasında Lassus, Roland de Lattre adlarıyla da bilinir. çalışan bestecilere ve ürettikleri bestelere “Venedik (belki ) – 14 haziran arasında yaşayan, Geç Okulu” adı verilir. Rönesans Dönemi Fransız-Flaman bestecisidir. Fransız-Flaman Okulu olgun polifonik stilinin baş Venedik okulunu yaratan en önemli faktörlerden biri, temsilcisi ve yy Avrupası’nın en ünlü ve etkili üç Venedik’teki müzik hayatının merkezi olan St. Mark müzisyeninden biridir (diğerleri Palestrina ve Katedrali’dir. Her ne kadar Doge’nin törenlerine eşlik Victoria). eden enstrümental müzikler ve koral madrigaller Lauda anima mea Dominum uzun süredir yazılıyorsa da Venedik Okulu, St. Mark Katedrali’nde yaratılmıştır. Andrea GABRIELI Venedik Okulu’Nun en önemli zamanları, ’lerde Andrea ve Giovanni Gabrieli’nin güçlü enstrüman ve org destekli polikoral yapıtlarını verdikleri zamandır. monash.pw’ın birbirine karşı duran iki koro bölümü ve geniş, boşluklu iç yapısı, dinsel baskılardan uzak yaşayan maestro di capellalara yeni fikirler yaratma yolunu açan en önemli faktördür. Ses gecikmelerini ve yansımalarını bir sorun olmaktan çıkarıp avantaj haline dönüştürmeye çalışan bu besteciler, bu tür efektlere pek yatkın olmayan polifoniden uzaklaşarak monofonik eserler ortaya çıkarmaya başlamışlardır. Bununla beraber ayrılmış koro bölümlerini de müziklerine uyarlayarak (cori spezzati) Venedik’e özgü polikoral stili yaratmışlardır. Bu stili ilk olarak ciddi bir şekilde uygulayan Doge Andrea Vitti tarafından, ’den ’deki ölümüne kadar St. Mark Katedralinde maestro di capella olarak 12 görevlendirilen Adrian Willaert olmuştur. Yine - Girolamo Diruta ( sonrası) Venedik Okulu’na dahil edilen Gioseffo - Girolamo Dalla Casa (ö. ) Zarlino tarafından “yeni Pisagor” olarak adlandırılan - Giovanni Gabrieli () Willaert, besteciliğinin yanı sıra eğittiği müzisyenler - Giovanni Croce () sebebiyle de etkisini uzun süre hissettirmiştir. - Giovanni Bassano () - Giulio Cesare Martinengo () Willaert’ten itibaren, Venedikli besteciler bu teknikleri kullanmış, genellikle iki koro ve onları birleştiren bir org için eserler yazmışlardır. Andrea Giovanni GABRIELI Gabrieli zamanında en yetkin örneklerini veren bu stil, kimi zaman beşe kadar bölünebilen, zengin enstrüman eşlikli, güçlü eserlerin ortaya çıkmasına yol açmıştır Venedik’in müzik tarihindeki önemini yaratan bir başka faktör de baskı teknolojisi olmuştur. Matbaanın bulunuşundan sonra müzik eseri basımında hızla dünyanın en önemli merkezi haline gelen Venedik, Avrupa’nın dört bir yanından gelen müzik adamlarını da konuk ediyordu. Özellikle Fransız ve Flaman bestecilerin ziyaret ettiği Venedik bu dönem boyunca bir uluslararası müzik merkezi görevi gördü. Gabrieli gibi bestecilerin ve Claudio Merulo / ağustos arasında yaşamış İtalyan ve Girolamo Diruta gibi orgcuların yetiştirdiği besteci ve orgcudur. müzisyenler Avrupa’nın her yanına dağılmış ve Venedik Okulu stilini geliştirmişlerdir. Heinrich Geç Rönesans Dönemi’nin Monteverdi’den önceki, Schütz, Jan Pieterszoon Sweelinck, Dietrich çok önemli Venedikli bestecisidir. Kendi zamanının Buxtehude ve Johann Sebastian Bach bu stilden en etkili müzisyenlerinden biridir. Rönesans etkiler taşıyan bestecilerden bazılarıdır. Dönemi’nden Barok Döneme geçiş sırasında Venedik Okulu tarzının doruk noktasını temsil eder. Venedik Okulu’nun Önemli bestecileri Andrea Gabrieli’nin yeğeni ve göz bebeğidir. - Adrian Willaert () Venedik Okulu’nun en büyük bestecisidir. İlk - Jacques Buus () orkestrasyonu geliştirmiştir. - Andrea Gabrieli () - Nicola Vicentino () Jubilate Deo - Cipriano de Rore () - Gioseffo Zarlino () - Baldassare Donato () - Annibale Padovano () - Costanzo Porta () - Claudio Merulo () - Gioseffo Guami () Giovanni Giacomo GASTOLDI - Vincenzo Bellavere (ö. ) 13 «Musique mesurée» olarak bilinen müzik hareketinin ana temsilcisi ve yy’ın son yarısında ünü Avrupa’da yayılmış olan en etkili bestecilerden biridir. La Guerre Giovanni Pierluigi da PALESTRINA – 4 ocak arasında yaşamış, Geç Rönesans ve Erken Barok Dönemi, İtalyan bestecisidir. ’de yayınladığı» beş ses için balleti» si ile iyi tanınır. Balletti per Cantare, Sonare e Ballare Claude Le JEUNE – 2 şubat arasında yaşamış Rönesans dönemi İtalyan bestecisidir. Çağının en ünlü bestecisidir. Müzikal kompozisyonda Roma Okulu’nun en iyi bilinen yy temsilcisi, kutsal müzik bestecisidir. Kilise müziğinin gelişiminde önemli ve kalıcı etkileri olmuş, çalışmaları Rönesans çoksesliliğinin doruk noktasını oluşturmuştur. Yüzlerce yıldır onun masseleri kilise müziğinin modeli olmuştur. masse, diğer kutsal müzik Sabbato Sancto – Lectio / – 26 eylül arasında yaşamış, Geç Rönesans Dönemi, Fransız-Flaman bestecisidir. William BYRD 14 Palestrina, Lassus gibi bestecilerle beraber yy’ın en önemli bestecilerinden biri sayılır. Eserleri 20'nci yy. da yeniden keşfedilmiş olup, yorumcular tarafından gizemli bir yoğunlukta ve duygusal olarak ilgi çekici bulunur. Stil olarak çağdaşlarının aksine kontrpuandan uzak durmuş ve daha homofonik eserler bestelemiştir. Dini eserlerinde enstrüman kullanarak zamanında bir ilki gerçekleştirmiştir. Eserleri arasında Missa pro victoria (Victory mass) İspanya kralı III. Philip’e ithaf edilmiştir. İmparatoriçe Maria’nın cenazesi için yılında yazdığı Requiem onun en güzel ve en iyi eserlerinden biri olarak sayılır. Victoria - Officium Defunctorum - Requiem, Intorit / – 16 temmuz arasında yaşamış Rönesans Dönemi İngiliz bestecisidir. Thomas MORLEY Farklı tipte kutsal ve laik pek çok bestesi vardır. İngiliz madrigallerinin gelişimde çok önemli rol oynamıştır. William Byrd - Have Mercy Upon Me, O God Tomás Luis de VICTORIA / – ekim arasında yaşamış, İngiliz besteci, orgcu ve teorisyendir. Elizabeth döneminin en ünlü din dışı eser bestecisi ve İngiliz madrigal okulunun önde gelen temsilcisidir. Bölgesel katedrallerde şarkı söyleyerek müziğe başlamış ve 'de koro şefi olmuştur. arasında yaşamış, Geç Rönesans Dönemi Shakespeare ile aynı mahallede oturmasına ve bazı İspanyol bestecisidir. şarkılarına Shakespeare oyunlarında rastlanmasına 15 rağmen ikisi arasında herhangi bir iletişime dair bir kanıt yoktur. Ayrıca kesin tarihi bilinmemekle birlikte William Byrd’dan da dersler almıştır. Nitekim ilk eserleri Byrd etkisi taşır. Yazdığı madrigaller dönemindeki diğer bestecilerin eserlerine göre daha çok duygusal renk ve çeşitlilik gösterir ve bugün de seslendirilirler. Madrigalleri genellikle hafif, kolay söylenebilir ve hareketli eserlerdir. Özellikle Now is the month of maying isimli madrigali iyi bilinir. Madrigal dışında enstrümantal ve klavye için de eserler bestelemiştir. Thomas Morley - My Bonny Lass She Smileth Don Carlo GESUALDO 15 şubat – 15 şubat arasında yaşamış, Alman besteci, orgcu ve müzik teorisyenidir. Özellikle protestan ilahiler üzerinde temel müzik formlarının geliştirilmesinde çok önemli yeri olan çağının çok yönlü bestecilerinden biridir. Eserleri protestanlar ve katolikler arasındaki ilişkileri geliştirmek için bir çabayı yansıtmaktadır. Michael Praetorius - Courante I, Courante II Thomas WEELKES arasında yaşamış İtalyan madrigalist. Gesualdo da Venosa, Gesualdo di Venosa adlarıyla da bilinir. Müzikal ifadesi belirgin olarak çok güçlüdür. Carlo Gesualdo - Sesto libro di madrigali: XIII. Ardita zanzaretta Michael PRAETORİUS 16 / – 30 kasım arasında yaşamış İngiliz Polifonik yazıda, üst üste birkaç ezgi çizgisi yer alır. besteci ve orgcudur. Madrigaller ve marşlar başta Her ezgi çizgisi, hem bağımsızdır, hem de diğer ezgi olmak üzere pek çok eseri vardır. çizgileriyle uyum halindedir. Thomas Weelkes - Sing We at Pleasure Bu yazı Barok dönemde daha da geliştirilerek kontrpuan yazı (punctus contra punctum = noktaya karşı Orlando GIBBONS nokta) adını aldı. Flaman okuluyla başlayan Rönesans kısa sürede İtalya, İspanya, Almanya ve İngiltere'de yayıldı. Bu çağın en gözde çok sesli müzik şekilleri messe, motet ve chanson olup messe beş parçaya 25 aralık – 5 haziran yılları arasında ayrılır ve parçaların hepsi tek motiflidir. Bu motif yaşamış, Geç Tudor ve Erken Jakoben dönemleri Gregorien ya da halk şarkılarından alınmıştır. İngiliz besteci, virginalist ve orgcudur. Özellikle ilahiler ve marşları ile döneminin en ünlü İngiliz Rönesans devrindeki polifon ustaları özellikle dini bestecileri arasındadır. müzik alanında orijinal melodiler bulmaktansa, geleneği olan eski melodileri tercih etmişler ve O Lord, I Lift my Heart to Thee dehalarını daha evvel var olan maddeleri en güzel bir - POLİFONİK YAZI – KONTRPUAN YAZI - şekilde düzenlemekte kullanmışlardır. Motet ve halk Tüm bu besteciler çok sesli bir yapıttaki her ses şarkıları tarzında ise tamamen orijinal melodilere partisini aynı derecede önemli sayıyorlardı. Bunun dayanmışlardır. sonucunda polifonik (çok sesli) yazı tarzı doğdu. Fransız halk şarkıları yy'da da en gözde müzik şekli olmaya devam etmiştir. En ciddi konulardan en hafif konulara kadar her şeyden yararlanmışlardır. - ŞANSON – MADRİGAL - RONDO - Orta Çağ ayin müziği olan ve Palestrina’nın çok sesliliğin yalnızca bir teknik olduğu ve şarkının kutsallığını bozmayacağını savunarak bestelediği çok sesli missalar ve Fransa’da halk şiirlerinin 17 bestelenmesiyle oluşan chanson (şanson), madrigal verdi. Monteverdi'nin madrigale kazandırdığı bu ve rondolar, en çok bestelenen tür olmuşlardır. unsurlar Barok dönem opera ve kantatlarının temelini oluşturdu. Bu dönemde genellikle İtalyanca bir metin üzerine, dört ya da altı ses için daha çok kısa aşk şiirleri üzerine - MOTET - bestelenmiş bir vokal müzik türü olan madrigaller, Orta Çağ’ın dinsel müziği olan motetler, farklı özellikle on altıncı yüzyılın ikinci yarısında dillerde ve her birinin kendi melodisini söylemesiyle yaygınlaşmıştır. zenginleşen ses dokusuyla, dinî ve din dışı sözler Bu yeni türle birlikte, farklı ve eğlenceli söyleme üzerine yazılmış bir tür olmuştur. teknikleri gelişmiştir. Müziksel anlatım ve nüanslar şarkının sözlerine bağlı olarak eğlenceli bir oyun Madrigal Motet anlayışıyla uygulanmıştır. Madrigal, monash.pw Rönesans ve Erken Ortaçağ ve Rönesans ortalarında operanın yaygınlaşmasıyla birlikte, Barok dönemi müzik stili önemini yitirmiştir. Eşliksiz Eşliksiz Laik (Sekular) Kutsal - MADRİGAL - Vokal Vokal Polifon yazı İtalyan bestecilerinin Çoksesli (polifonik) Çoksesli kompozisyonlarında yy'da madrigal adı verilen ve Sözlerin her kıtası için Müzik, sözcüklere farklı müzik hizmet eder. bir kalıba bağlı olmayan ses yapıtlarıyla biçimlendi. Fr. Mot - kelime yılları arasında kalan dönem, madrigalin “altın çağı” dır. - RÖNESANS VE ALMANYA - ’lerde İtalya’dan köken almış, kısa sürede İngiltere’de popüler olmuştur. İngilizce madrigaller Aynı zamanda Almanya müzik alanında ikinci planda İtalyancalardan daha hafif ve epirilidir. Genellikle aşk geliyordu ve daha çok Fransız ve İtalyan ekollerinin hakkındadır. Polifonik dokuları birleştiren ahenkli etkisi altında idi; hatta bu iki müziği taklit ediyordu. parçalardır. Fakat çok geçmeden din tarihinde önemli bir çağ olarak isimlendirilen Reform (ıslahat) hareketinin sayesinde Almanya, Avrupa müzik tarihinde seçkin bir yer işgal etmiştir. İlk zamanlarda Almanlar Latinceye karşı bir nefret duymuşlardır. Reform, Alman ırkının üzerinde çok derin izler bırakmış ve bunun sonucu olarak tamamen kendine özel bir dini sanat meydana çıkmıştır. Halkı, kilisede, kullanmaya alışık oldukları dilde ve monodik uslupta koro halinde şarkı söylemeye alıştırmışlardır. Önceleri bu şarkılar, sesli armoniler eşliği ile söylenmiş, daha sonra org akorları ile söylenmeye İtalyan bestecilerden Gesualdo, konuşmaya benzeyen başlanmıştır; ki bundan da choral adı verilen bir uslup “recitatif” unsurunu madrigale katarak bu türe dramatik doğmuştur. bir yön kazandırdı. Ayrıca, koro bölümü yanında - CHORAL - “terzet” (üçlü) ve “duet” (ikili) denilen parçalara yer 18 Choral, şarkıcılar grubu tarafından uyum halinde söylenen eserlere denmiştir. STRADIVARIUS Sonraları aynı isim, armonik stilde yazılmış ve dini karaktere sahip org eserlerine de verilmiştir. Choral popüler bir sanat şekli olup tüm büyük Alman ustalarına ilham kaynağı olmuştur. Protestan düşüncesi daha çok bireyselliğe dayandığı yönüyle yaşamla daha sıkı şekilde işbirliği yapmıştır. Bu bakımından Protestan chorali müzik bakımından katolisizmin tutucu sanatından farklı olup Gregorien melodisinden daha az mistik (tasavvufi), daha fazla insana dayalıdır. Rönesans Döneminde çalgı müziğinin önem kazanması çalgı kalitesinin önemini artırmış ve müzisyenlerin bu anlamdaki arayışları özellikle keman yapımında bazı ailelerin öne çıkmasını sağlamıştır. - ENSTRÜMENTAL MÜZİK - Bu dönemin en önemli keman yapımcıları Amati, Guarneri ve Stradivari aileleridir. – yılları Bu dönemde enstrümental müzik daha bağımsız hale arasında yaşayan, dünyanın en büyük keman gelmiştir. Müziklerin çoğu dans içindir. yapımcılarından sayılan İtalyan Antonio Stradivari “Pavane ya da passamezzo” kemanın yanı sıra arp, viyolonsel, gitar ve viyola da Klavsen, org, ud, trompet, korno, viola, shawm üretmiş, ölümüne dek yaklaşık binin üzerinde çalgı (obuanın atası) bu dönemde kullanılan enstrümanlar yapmış, daha sonra taklit edilmeye çalışılsa da arasında göze çarpar. Stradivarius adı verilen ünlü kemanın benzerleri yapılamamıştır. Tema ve varyasyonların enstrümental formu - RÖNESANSTA ENSTRÜMAN MÜZİĞİ VE KULLANILAN ENSTRÜMANLAR - Rönesans bestecilerinin madrigalde kullandıkları polifon yazı tarzını Venedik'li Andrea ve Giovanni Gabrieli kardeşler çalgı yapıtlarına uyguladılar. Esasen 'lere kadar müzik alanında yapılan çalışmalar ve gelişmeler vokal müzikte olmuştur. Rönesans ile birlikte XVIII. yy'a kadar gelişecek, yaygınlaşacak ve hatta vokal müziği ikinci planda bırakacak olan enstrümAntal müzik ortaya çıkmıştır. 19 Genel özellikleri: - Geniş kapsamlı melodik çizgiler - Uzun cümleler, tutulan notalar - Keskin ritm, kuvvetli aksanlar, senkop - Vokal müzikte uygulanandan daha rahat kullanılan dissonanslar - Kısa tekrarlanan notalar - Hızlı gamlar - Mordan, tril gibi melodik süslemeler Org ve klavsen için ilk eserleri yazanların başında İspanyol Antonio de Cabezón ()'u görürüz. Klavyeli sazlar için yapılan müzik o devirde özellikle İngiltere'de gelişmiştir ki bu da genişletmenin en basit şekli olan variationun meydana çıkmasını sağlamıştır. İngiliz bestecilerden Bird ve Gibbons klavsenin başka bir şekli olan ve adına virginal denen saz için çok güzel eserler medya getirmişlerdir. Daha sonraları sazlı müzikte birbirinden farklı iki stil meydana çıkmıştır. Bunlardan birisi luth (ud) ve klavsen stili olup style galant/zarif stil adını almıştır. Nedeni de bu sazların Enstrüman müziği yy'da o zamana kadar karakterinin daha çok oynak olması ve aynı zamanda bilinmeyen bir özerkliğe erişmiştir. dans ve şarkıdan çıkmış olmasıdır. Aslında tarihin ilk çağlarından beri sazlar daima sese İkinci stile ise org veya ciddi stil denmiştir. Bu tarzda eşlik etmiştir. Doğal olarak enstrümantal müzik yazılan eserlerde daha çok sesli müzik stili taklid alanındaki ilk denemeler çok ilkel idi. edilmişse de tamamen polifoni kurallarına sadık kalınmıştır. Fakat çok geçmeden herhangi bir aletin genişlik bakımından doğal bir saz olan insan sesine oranla Yaylı sazlarda yılına doğru viollerin yerini yavaş daha çok imkanlara sahip olduğunu anlayan yavaş keman almıştır. Keman özellikle ünlü Fransız Rönesans bestecileri klavyeli sazlar veluth (lavta) için opera ve bale bestecisi J. B. Lully ile ön plana eserler yazmaya başlamışlardır. çıkmıştır. Rönesans Döneminin en önemli çalgıları, psalterium, Nefesli sazlardan ise en çok kullanılanlar trombon, virginal, klavsen (İtaly. cembalo), klavikord, epinet, düz ve mail flütler ve basson idi. viola da gamba, lavta, portatif org (regal), arp, blok - ORKESTRA - flütler, kornet, trompet, schawm (obuanın atası)’dır. XVII. yy'a kadar bugün bildiğimiz anlamda orkestra Ritmi güçlendirmek amacıyla vurmalı çalgılardan yoktu. Yani her sazın kendine has tınısını (timbre- büyük davullar, ziller, üçgenler ve defler de lahin) ve karakterini ortaya koyacak şekilde bir kullanılmıştır. orkestrasyon bilinmiyordu. 20 Gerçek orkestra için ilk eserleri veren Venedik'teki Saint Marco kilisesinin müzik direktörü ve aynı kilisenin orkestra şefi G. Gabrieli'dir. Piyanodan önce kullanılan klavsen yy'a kadar birinci planda geliyordu. Daha sonra Monteverdi, Orfeo adlı operasında bu orkestrasyon tekniğini daha geliştirmiştir. Ve sonunda özellikle nefesli sazların karakterlerini belirtmek ve kendilerine has tınılarını göstermek bakımlarından bugün bildiğimiz anlamdaki orkestrasyon tarzını ilk ortaya çıkaranlar Almanya'da Mannheim Ekolü'nün kurucuları olan Johann Stamitz () ve Franz Xavier Richter‘dir. 'ya doğru Floransa'lı Bartolomeo Cristofari piyanonun asıl mekanizmasını bulmuş ve Almanya'da Silverman'ın öğrencisi Stein yılına doğru da monash.pw ve diğer ünlü bir Fransız enstrüman yapımcısı olan Pleyel bu enstrümanı en mükemmel seviyeye ulaştırmışlardır. - MÜZİK ENSTRÜMANLARININ MÜKEMMELLEŞMESİ - - HARP, KLAVSEN, PİYANO - Bugünkü harpın mekanizmasının ilk prensiplerini bulan, Nadermen () adında bir enstrüman yapımcısıdır. Fakat harpı asıl bilinen şekline sokan, ünlü Fransız enstrüman yapımcısı Sebastian Erard'dır. 21 - FLÜT - yy'da düz flütler yerlerini bugünkü bilinen maile bırakmışlardır. Bu flütlerin 6 deliği vardı. Daha sonra bu flütlere bir anahtar ilave edilmiştir. yılına doğru X. Charles'in bando alayından Yüzbaşı Gordon yeni bir sistem bulmuştur. Flütü en mükemmel seviyeye ulaştıran Bavyera'lı Boehm ()'dür. - KLARİNET - Klarİnet tamamen yeni bir enstrümandır. yılında Nurnberg'li bir enstrüman yapımcısı olan monash.pw Denner tarafından bulunmuştur. Bu enstrümanın atası Fransız şalümosudur. Denner'dan sonra Stalder, Mulle, Boehm ve Kloe bu enstrümanı geliştirmişlerdir. - OBUA, BASSON - yılına kadar obua üç anahtarlı idi; bu tarihte bir dördüncü anahtar daha ilave edilmiştir. yılında Belusse, yılında Buffet bu enstrümana Boehm sistemini uygulamışlardır. Brod isimli bir Fransız ise Almanya'da bulunmasına rağmen ilk defa obuayı bugünkü mükemmel haline getirmiştir. yılında Belçika'da, yılında da Fransa'da Paris Bassona bilinen şeklini veren yy başında operasında kullanılmıştır. Mozart bile ilk defa Paris'de Sigismond Scheltzer adlı bir Almandır. Ondan sonra görmüştür. Bu enstrüman yy'dan beri dünyanın Tribert, Evette gibi Fransız enstrüman yapımcıları her tarafında kullanılmaktadır. bassonu en mükemmel seviyeye ulaştırmışlardır. 22 - KORNO - - TROMBON - Bugün kullanılan korno avlarda kullanılan av koru Trombona da korno ve trompete uygulananların (boynuz) adı verilen enstrümandan çıkmıştır. aynısı uygulanmıştır. İlk defa yılında yılında av koru Almanya'ya girmiş ve orkestralarda Monteverdi, Orfeo adlı operasında kullanmıştır. kullanılmaya başlanmıştır. Kulisli ve pistonlu olmak üzere iki türlüdür. Bugünü orkestralarda kulisli tenor trombon kullanılmaktadır. yılında armoni koru adı altında Fransa'ya geçmiş ve yılında opera orkestrasında yer almıştır sesinin çok yumuşak olmasına rağmen çalınması gayet zordu. yılında Alman enstrüman yapımcısı Silezya'lı Stoelzei bu enstrümana pistonlar eklemiştir. Bundan sonra pistonlu yada kromatik kor adını alan bu enstrümanı Svary, Müller gibi enstrüman yapımcıları geliştirmişlerdir. Nihayet yılından itibaren de üç pistonlu korno tüm orkestralarda kullanılmaya başlanmıştır. - SİMBAL (ZİL) - Vurmalı enstrümanlar eski çağda yalnız ritmi belirtmek için kullanılırdı; bundan dolayı bu enstrümanlar diğerlerine oranla çok az gelişmişlerdir. Eski çağda simballer (zil) yalnız ayinlerde kullanılırdı. Romalılar ise yalnız basque adı verilen davulu biliyorlardı. Bu enstrümanlar ortaçağa kadar oldukları yerde kalmışlardır. Ortaçağdan günümüze kadar - TROMPET - geçen zamanda da mükemmelleşme yoluna Tüm müzik tarihi boyunca her zaman en önde gelen girmişlerdir. Simballerde önemli bir şekil değişikliği bir enstrüman olan trompet bugün bilinen şeklini yoktur; yalnız sesleri daha tizleşmiştir. yy'da almıştır. Korno üzerinde yapılan tüm değişiklikler trompete de uygulanmıştır. Bugün üç pistonlu trompet tüm orkestralar tarafından kabul edilmiştir. - TRİANGLE - 23 Triangle, sistre adı verilen enstrümanın değişmiş doğu dillerinden alınmıştır. Bu enstrüman Avrupa'ya şeklidir. İnce ve gümüşi sesi sayesinde çok güzel doğulular veya Haçlılar tarafından sokulmuştur. etkilere sahip bir enstrümandır. Klasik senfonileri çalmak için kurulan orkestralarda timballer tonik ve dominanta akort edilmiştir. yy'da çeşitli tonlara akort edilecek bir mükemmeliyete ulaşmıştır. - TİMBAL - Bugün orkestralarda kullanılan timballerin (timpani) ismi ortaçağda naquaire (naker) nakkare idi. Bu isim Kazım ÇAPACI - İzmir, [email protected] 24

Klasik Müzik Dönemleri ve Önemli Eserleri

Yazar: Dilanur Erkal - Panthéon-Sorbonne Üniversitesi

Klasik Müzik, Dönemleri ve İz Bırakan Besteler ve Sanatçılar

Klasik müzik dendiği zaman, kökeni Antik Yunan dönemine kadar uzanan, oldukça uzun ve farklı dönem ve akımlardan etkilenmiş bir müzik türünden bahsediyoruz. Özellikle Rönesans döneminde kilise baskısı ile birlikte ilerleyen Klasik müziğin en önemli iki özelliği polifonik ve poliritmik olmasıdır. "Poli" kelimesi latincede "çoğul" manasına gelir ve polifonik-poliritmik özellikler de bize klasik müziğin çok ezgili ve çok ritimli olmasını ifade eder.

Klasik müziği incelediğimiz zaman, beş ana dönem ve özelliklerinden bahsedebiliriz. 

1) Rönesans Dönemi

dönemleri arasını "yeniden doğuş" anlamına gelen "rönesans" dönemi olarak adlandırıyoruz. Bu dönemde matbaanın icadı ile birlikte basılan notaların yayılması da bu dönemin geniş bir alanda tanınmasına ve etkili olmasına sebep olmuştu. Ayrıca bu dönemin müziğinin oluşmasında Haçlı Seferlerinin de çok büyük etkisi olmuştu. Bunun sebebi ise kültür geçişi sebebiyle farklı kültürlerin müziğe yansımasıydı. Çalgıların müzikte etkisinin artması ve çoksesliliğin gelişmesiyle birlikte besteler bu dönemde gelişmeye başlamıştı. Aynı zamanda her alanda olduğu gibi, dönemin gündemi ve etkilendiği akımlar müzik alanını da etkilemişti ve bu dönemde "hümanizm" akımının müzik üzerindeki etkisi de oldukça belirgindi. Ayrıca yine aynı sebepten, "kilise" müziğinin etkisi hala göz ardı edilemeyecek kadar etkiliydi. Bu dönemde, yeni çıkan müzik aletleri dışında eski müzik aletlerinin de gelişimini gözlemleyebiliriz.

Rönesans dönemi incelendiğinde, öne çıkan bazı sanatçılar vardı. Guillaume Dufay, Giovanni Pierluigi da Palestrina veya Johannes Ockeghem bu sanatçılara örnek olarak verilebilir. 

Guillaume Dufay, fransız müzik teorisyeni ve bestecisiydi. Aynı zamanda Torino Üniversitesinde aldığı hukuk eğitimi onu diğer müzisyenlerden farklı kılan özelliklerden biriydi. 

Bestelediği " Nuper Rosarum Flores" :

2) Barok Dönem

Fransızca ilk sözlükte "baroque" kelimesi bir kuyumcu terimiydi ve tam yuvarlak olmayan inciler için kullanılıyordu. Yani aslında, düzensizlik ve tuhaflık manasında kullanılan bir kelimeydi. aralığına denk gelen bu dönemin belki de en önemli farklarından biri, bestelerin "modlar" üzerine değil artık "major-minör" tonalite kullanılarak bestelenmesiydi. Mimaride de gözlemlediğimiz abartılı süslemeler ve figürler müzik alanına da yansımış ve bestecileri etkilemişti. Bu görkem ve abartının sebebi ise sanatın tanrıya ulaşmak için bir araç olarak düşünülmesiydi. Ayrıca bu dönem, klavyenin daha çok kullanılıp orkestranın gelişmeye başladığı bir dönem olmuştu.

Barok dönemin önde gelen bestecileri için Antonio Vivaldi, Arcangelo Corelli veya Johann Sebastian Bach örnek verilebilir.

Bach, Alman bir besteciydi ancak Fransa ve İtalya gibi ülkelerden etkilendiğinden dolayı bu etkinin müziğine yansıması sonucu oldukça dikkat çekmişti. "Çok Sesli" müzik anlayışının gelişiminde de en önemli yere sahip olan bestecilerden biri olan Bach'ın ölümüyle bu döneminden bitişinden bahsedebiliriz.

Bach'ın önemli bestelerinden biri olan, "Toccata And Fugue In D Minor":

3) Klasik Dönem

Klasik dönem, oldukça karmaşık olan periyoduna denk geliyordu ve oldukça büyük değişimlerin ve olayların yaşandığı bir dönemdi. Fransız İhtilali, Sanayi Devrimi, halkın kiliseye başkaldırısı gibi dünya tarihinde büyük izler bırakan olayların yaşanması tabiki müzik anlayışında da belli değişikliklere yol açmıştı.  Bestelenen müzikler artık daha sade ve açıktı. Daha kolay anlaşılma amacı taşıyan sanat anlayışı hakimdi.  Bu dönemde klasik müziğin iki farklı anlayışa sahip olduğunu söyleyebiliriz. Müzik de diğer alanlar gibi toplumu ve yaşananları yansıttığından dolayı "Soytarılar Savaşı" olarak da bildiğimiz kültürel çatışmanın bu iki farklı anlayış üzerinde büyük etkisi vardı. Versailles ve Viyana klasikçileri diye de adlandırdığımız iki klasik dönem anlayışının birbiriyle uzaktan yakından alakası yoktu. Haydn, Beethoven veya Mozart'ı Viyana; Rameau ve Lully gibi müzisyenleri ise Versailles klasikçisi olarak adlandırabiliriz.

 Bu dönemde ise klasik müzik dendiği zaman ilk aklımıza gelen; Wolfgang Amadeus Mozart, Joseph Haydn gibi isimler ortaya çıkmıştı.

Mozart'ın belki de en önemli özelliklerinden biri "evrensellik" anlayışını benimseyen bir besteci olmasıydı. Bu anlayışı müziğine yansıyordu. Tek bir kültür veya tek bir ülke için değil, evrensel bir müzik ortaya koyuyordu.

Mozart'ın en bilinen bestelerinden biri olan "Eine Kleine Nachtmusik Allegro":

Klasik dönemden romantik döneme geçiş döneminin önemli temsilcilerinden biri olan Ludwig van Beethoven ise yine klasik müziğin başta gelen sanatçılarından biriydi. Alman besteci ve piyanist olarak tanınan Beethoven, yaşadığı sağırlık problemine rağmen yaptığı bestelerle insanların dikkatini kendi üzerinde toplamıştır.

Beethoven dendiği zaman aklımıza gelen en önemli bestelerinden biri "Moonlight Sonata":

4) Romantik Dönem

 dönemi, klasik dönemle karşılaştırınca çokça duygu içeren ve duyguların ön planda olduğu bir dönemdi. Sanatçıların diğer dönemlere göre daha özgür olması ve "olmayan bir şeye" özlem üzerine yapılan besteler sebebiyle daha farklı bir tarz ortaya çıkmıştı. Tabiki bu romantik ve duygu yüklü akım sadece müziğe değil bir diğer önemli sanat dalı olan edebiyata da yansımıştı. Bu dönemin bir diğer önemli özelliği de senfonilerin, konçertoların, operaların yazılması ve yorumlanmasıydı. Ayrıca dönemin en gözde enstrümanı piyano olmuştu.

Franz Schubert ve Frederic Chopin ise romantik dönem dendiği zaman aklımıza gelen isimlere örnek olarak verilebilir.

Chopin'in en bilinen bestelerinden biri "Nocturne op.9 No.2"

5) Çağdaş Dönem

Çağdaş dönem diye adlandırdığımız dönem yılı ve sonrası için söylenebilir. Bu dönemin en belirgin özellikleri teknolojik gelişmeler ve 1. ve 2. dünya savaşlarının etkileriydi. Bu etkilerin sonucunda oluşan yeni müzik akımının "atonalite" yani ton dışı sesler üzerine oluştuğunu söyleyebiliriz.

Hans Zimmer ve Richard Strauss çağdaş dönem bestecilere örnek olarak verilebilir. 

Hans Zimmer'ın yapımı "Inception" filmi için bestelediği "Time" 

Kaynakça:

monash.pw

monash.pw

monash.pw%C3%BCzik

monash.pw



Müzi̇kte İlk Çağ, Orta Çağ Ve Rönesans Dönemi̇ Özelli̇kleri̇

0 ratings0% found this document useful (0 votes)
94 views10 pages

Original Title

Müzi̇kte i̇lk Çağ,Orta Çağ Ve Rönesans Dönemi̇ Özelli̇kleri̇

Copyright

Available Formats

PPT, PDF, TXT or read online from Scribd

Share this document

Share or Embed Document

Did you find this document useful?

Copyright:

Available Formats

Download as PPT, PDF, TXT or read online from Scribd
0 ratings0% found this document useful (0 votes)
94 views10 pages

Original Title:

Müzi̇kte i̇lk Çağ,Orta Çağ Ve Rönesans Dönemi̇ Özelli̇kleri̇

Copyright:

Available Formats

Download as PPT, PDF, TXT or read online from Scribd

ve RNESANS DNEM
ZELLKLER

lk a Dnem zellikleri:
lk a uygarlklar iinde yer alan her
toplumun kendine zg bir mzii vard.
Ancak gnmze hi biri gelememitir.
Anadoluda kurulan Hitit, Frigya ve Lidya
gibi uygarlklarda mziin dinsel
trenlerde yer ald bilinmektedir.

Bu dnemde basit ve tek sesli bir mzik


yaplmaktayd.
Yunanllarda mzik,devlet ii olarak ele
monash.pw yunan vatanda mzik
renmek bir alg almak zorunda idi.
Eski Yunanllar dneminde,mziin sosyal
hayatta da nemi
monash.pw,dn,hasat,ba
bozumu,dini ve askeri trenlerde de
mzie yer verilirdi.

Yunan mziinde kullanlan balca


alglar: Aula,flt,itara,lir,arp ve aulostu.

Orta a Mzii:
Ortaa oksesliliin gelimesine ve uluslar
aras sanat mziinin domasna tanktr.
Boethius, bir mzik yazsnn yaratcs olarak
bilinir. Latin alfabesinin Adan Pye kadar 15 harfi
kullanlyordu. A sesi LA, B sesi S, C sesi DOya
karlk geliyordu. Bugn Almanya, ngiltere gibi
lkelerde sesin sesin harflerle gsterilme
gelenei Boethius yazsna uzanmaktadr.

Bu dnem yy. balarna kadar etkisini


srdren geni bir dnemi kapsar.
Bat mziinin en nemli zellii olan ok
seslilik bu dnemde ortaya km ve
mziin yaz dili de gelimeye balamtr.

Orta ada mzik, Tanrya adanm olup


dualar kolay ezberletmeye yarayan bir
ara olarak grlmtr.
Orta ada nota ve benzeri iaretleri
dzenleyerek nota ve porte kavramn
mzik tarihine geiren Guido
dArezzodur.
Orta an balca
alglar:Arp,santur,org,flte,corno,trompe
t,trampet,zil,elik gen gibidir.

Rnesans Dnemi;
yydan balayarak talyada balayan
ve daha sonra tm Avrupaya yaylan sanat
akmdr
Rnesans yeniden dou anlamna
gelmektedir.
Bu dnemde din d mzie verilen nem
artm ve alg mzii biimlerinden biri
olan oda mzii eserleri seslendirildi.

Bu dnemde nota yazs gelimi, yeni


ritmler ve mzikli tiyatro ortaya kmtr.
Dnemin balca alglar
arp,viyola,an,gong v.b.

Balca bestecileri: Guido


dArezzo,William Byrad,Guillaume
Dufay,Pierlugi Palestrina,Orlandus
Lassustur.

Footer menu

Footer menu

Zaman içinde müzik: Rönesans’ın yaşam sevinci dansları, danslar da çalgıları artırır

Evin &#;lyaso&#;lu

Dönemin egemen ruhu, insanc&#;ld&#;r. Rönesans sanatç&#;s&#; kilise ve imparatorun otoritesinden kurtulma çabalar&#;ndad&#;r. Öznel duygular&#;n&#; s&#;cak bir dille anlatan bir biçem geli&#;tirir. Orta Ça&#;’&#;n yaln&#;z cennete haz&#;rlanan ortam&#; yerine bu dünyan&#;n ya&#;amaya, ke&#;fedilmeye de&#;er oldu&#;u dü&#;üncesi yayg&#;nla&#;m&#;&#;t&#;r. &#;nsan olman&#;n kendine özgü bir soylulu&#;u ve de&#;eri vard&#;r. Bu dans müziklerini ve din d&#;&#;&#; &#;ark&#;lar&#; gündeme getirir. Öte yandan kilise için bestelenen dinsel müzik de zenginle&#;en teknikle, daha bilge ve derin duygular&#; yans&#;tmaya ba&#;lam&#;&#;t&#;r.

Çokseslili&#;in geli&#;mesi, birkaç ses ve çalg&#;n&#;n ba&#;&#;ms&#;zca ve uyumlu ak&#;&#;&#; karma&#;&#;k bir armoni yap&#;s&#; gerektirir. yüzy&#;l&#;n örnek müzi&#;i, benzer yap&#;da ve benzer renkteki birbirine e&#;it dört sesten olu&#;ur. Rönesans’&#;n sonraki y&#;llar&#;nda her sesin ayr&#; özelli&#;i gözetilir. A cappella korolar büyük önem kazan&#;r. Çalg&#; e&#;li&#;i olmaks&#;z&#;n s&#;rf insan sesinden olu&#;an koro yap&#;tlar&#;nda armonik doku yo&#;unla&#;&#;r. Sesin niteli&#;indeki özellik, uyu&#;umlu olu&#;udur. Dramatik duygular&#; anlatmak için yar&#;m ses aral&#;kl&#; geli&#;im (kromatizm) kullan&#;l&#;r. Rönesans müzi&#;inde iki çe&#;it ritim kal&#;b&#;na rastlan&#;r: Birincisi dans müzi&#;iyle geli&#;en, devingen ve karma&#;&#;k ritimler; di&#;eri tekdüze ak&#;&#; içindeki izoritmik yap&#;.

yüzy&#;l ba&#;lar&#;nda vokal müzik, yörelere göre özellik ta&#;&#;maz; uluslararas&#; tek tip ve bir örnek biçimlerde yaz&#;lmaktad&#;r. Rönesans’la birlikte, yüzy&#;l&#;n ortas&#;nda her ulusun kendine göre özel &#;ark&#; biçimi ortaya ç&#;kar: &#;ngiliz halk &#;ark&#;s&#; olan karol, danslara e&#;lik eder. &#;anson, Frans&#;zlar&#;n çoksesli a&#;k &#;ark&#;lar&#;d&#;r. Lied, Almanlar&#;n a&#;k &#;ark&#;lar&#;d&#;r. Frottola ise &#;talya’da ünlenmi&#;, Floransa karnaval &#;ark&#;s&#;d&#;r. Bu arada Rönesans moteti tüm seslerin ayn&#; metni söyledi&#;i, birle&#;ik bir biçime dönü&#;mü&#;tür.

RÖNESANS'TAN BAROK'A ÇALGI MÜZ&#;&#;&#;

Rönesans’&#;n ya&#;am sevinci danslar&#;, danslar da çalg&#;lar&#; art&#;r&#;r. Böylece çalg&#;lar için ve çalg&#; topluluklar&#; için bestelenen müzik do&#;ar. Çalg&#;lar art&#;k yaln&#;z insan sesine e&#;lik etmek için ya da eksik insan sesini tamamlamak için kullan&#;lmaz. Bu dönemde çalg&#;sal müzik, vokal müzikten ba&#;&#;ms&#;z bir konuma kavu&#;mu&#;tur. &#;lk çalg&#;sal biçim estampie’dir. Çalg&#; müzi&#;i, Rönesans’tan Barok döneme do&#;ru vokal müzik kadar önem kazanmaya ba&#;lar. Yeni biçimler aras&#;nda, adlar&#;n&#; danslardan alan çalg&#; müzikleri olu&#;ur: Rondo, virelai gibi izlek (tema) ve çe&#;itleme yönteminin ilk filizleri fantasia, ricercare ve canzona gibi biçimlerle tomurcuklan&#;r. Madrigal ve &#;anson gibi vokal biçimler için bestelenen müzi&#;in de çalg&#;lara uyarland&#;&#;&#;, s&#;rf çalg&#; müzi&#;i haline dönü&#;tü&#;ü görülür. Dans müzi&#;i de solo çalg&#; ya da çalg&#; toplulu&#;u için bestelenmeye ba&#;lan&#;r. Pavan, galliard ve passamezzo gibi danslarla dans müzikleri, ayn&#; ad&#; ta&#;&#;r.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır