sabah ezan sesiyle uyanmak / Rüyada Ezan Sesi Duymak - RuyaTabirleri.com

Sabah Ezan Sesiyle Uyanmak

sabah ezan sesiyle uyanmak

Rüyada sabah ezanına uyanmak sorunlu bütün olayların düzeleceğine, maddi anlamda çok ileri gidileceğine, hayırlı bazı kişiler ile yeni projelere girmek için ortaklık kuracağına, her işinde çok büyük kazançlar elde edeceğine, çok büyük başarılar elde edileceğine, yardıma muhtaç insanların yardım isteklerine cevap verileceğine ve çok hayır duaları alınacağına, mahkemelik olunan bir konuda epey tartışma yaşandıktan sonra rüya sahibi lehine bir karar çıkacağına ve davanın temyize kadar gideceğine tabir olunur.

Rüyanın açıklamasına göre rüyayı gören kişinin kendisini çok mutlu ve huzurlu hissedeceğine, hayallerin hayırlı bir şekilde gerçekleşeceğine, iş hayatında uzun zamandan beri yapmak istediği atılımı gerçekleştireceğine, hayallerine ulaşacağına, amaçlarına nail olacağına ve muradına ereceğine, kurulacak bir ortaklık sayesinde refah seviyesinin gittikçe yükseleceğine, etrafındaki insanların desteği ile daha çok kişiye ulaşacağına delalet ettiğine inanılır.

Rüyada sabah ezanına uyanmak çok uzun bir zamandan beri hayalini kurduğu şeyleri gerçekleştirme fırsatı yakalayacağına, çok büyük mal ve mülke sahip olacağına, sevdiği kişiler ile çok güzel zamanlar geçireceğine, yapılan hataların telafi edileceğine, büyük bir ortaklık yapılacağına, içinde bulunan tüm sıkıntılardan, yaşadığı üzüntülerden ve kendisini yıpratan her şeyden büyük bir oranda kopacağına, emek verilen ve ter dökülen çalışmaların istenilen şekilde sonuçlanacağına yorulmaktadır.

Rüya yorumuna göre rüyayı görenin elinin bolluk ve bereket göreceğine, birçok kişinin gözünün olduğu bir mevkiye terfi alınacağına, hayatına anlam katacak şekilde yaşamaya başlayacağına, işlerinin toparlanacağına, uzun bir zamandan beri beklediği bir haberi yakında alacağına, çok daha huzurlu bir insan olacağına rivayet etmektedir.

Rüyada cin görüp sabah ezanında uyanmak işinden evine gidip geleceğine, ara sıra iş hayatında yaşanan problemleri ortadan kaldıracağına, hayal edilen ve üzerinde çok düşünülen bir işin hayırlı gelişmelere vesile olacağına, ayrılmış olanların kavuşacağına, yapılan çalışmalar ve ortaya konulacak projeler sayesinde büyük kazançlar elde edileceğine, yaptığı sevap kadar da hayır bulacağına inanılmaktadır.

Rüya tabircisine göre rüyayı görenin iyi mevkilere layık olduğunu göstererek hak ettiği terfiyi en kısa zamanda alacağına, mal sahibi olacağına, iş konusunda yeni bir sayfa açılacağına, kardeşlerle ortak olarak bir hane alınacağına, giden bir kişinin yakın zamanda geri döneceğine, hem kendi iç dünyasının ferahlayacağına hem de çevresindekilere huzur ve mutluluk saçacağına, onca engelleme ve karalamalara rağmen çok büyük kazançlar elde edeceğine, hep dinç ve genç kalacağına işarettir.

Gönderdiğiniz Rüyanın Tabiri En Kısa Sürede Bu Sayfada Yayınlanacak. Sayfayı Hemen Kaydet

Hayırlı tabiri için rüyanızı "Gündüz Niyetine Sabah Ezanına Uyanmak" diye aratmanız gerektiğini biliyor muydunuz?

Sosyal Medyada Bizi Takip Ederek Desteğini Göster !

SABAHIN SEHERİNDE EZAN SESİYLE UYANMAK

SABAHIN SEHERİNDE EZAN SESİYLE UYANMAK

Sahip olduğumuz birçok değerin kıymetini bilemiyoruz, ya da kaybettiğimizde anlıyoruz.
Halbuki, bunca imkan ve nimeti veren Cenab'ı Hak, şükrünü edemediğimiz zaman onları elimizden almasını da bilir.
Sağlığımız, gençliğimiz, zenginliğimiz, makam ve mevkilerimiz, güç ve kudretimiz, hepsi hepsi bizler için bir fırsat ve imtihan değil midir?
Müslüman yurdundayız.
Sabahın karanlığını bir tatlı ses bölüyor. Derinlerden gelen ezan sesleri bir başka alemlere götürüyor insanı.
Düşünme, hissetme kabiliyetini bazen kaybediyor, ezan seslerini kale almayabiliyoruz. Böyle olsa bile beynimize bu ses giriyor ve yer ediyor. Kimse kulaktan giren seslerin öteki kulaktan çıkabildiği uydurmasına kanmasın. Kulaktan ve gözden giren her şey beyinde kendine bir yer ediniyor ve oraya yerleşiyor. Vakti zamanı geldiğinde de ortaya çıkıyor.
Hani şair ruhlu bir siyasetçimizin bir şiiri vardı. "Gurbet ile gittiğinde anlarsın, sen Yunanla kardeş olduğunu" diye. Eğer sen Yunanla çok teşri mesai yapmışsan, kardeş gibi yaşamışsan, bir zaman sonra gurbet ile gidip de ayrılmak zorunda kalmışsan, evet, gerçekten bu sızıyı içinde hissedersin. Sonra da talebelerin 'İzmir Yunan'ın olsa daha iyi olurdu' derler.
Evet. Ezan sesleriyle uyanmasını bilen bir insan, gurbet ile gider de ezan seslerine hasret kalırsa, sen orada anlarsın ezan seslerinin güzelliğini. Orada hissedersin Türkiye'de hissedemediğin bu duyguları.
Dini vecibelerini yapmasan da, namazını aksatsan, kılmasan da, o ezan seslerinin güzelliğini, insana verdiği hazzı, onu kaybettiğinde anllarsın.
Her beş vakitte bülbüller gibi şakıyan müezzinlerin minarelerden dinlemeye alıştığımız ezan sesleri,
Adeta haftanın sonunu ilan eden perşembe akşamı (cuma gecesi) okunan selaları, yılın döndüğünü ilan eden Ramazan sela ve manilerini, toplumsal kaynaşma, dayanışma ve birbirlerini hatırlama vesileleri oluşturan dini bayramlarımızı.
Dini ve milli bayramların ayrı ayrı hususiyetleri vardır. Biri milli kimlik ve varlığımızı pekiştiricidir, diğeri de toplumsal, duygusal, manevi değerlerimizi pekiştiricidir. İkisi birbirini tamamlar ama yerini tutmaz.
Günümüzde dini değerler tartışılmaya başlandı.
İnsanlara dini değerleri hatırlatmak suç gibi gelmeye başlandı.
Ezanlar çırpıştırıldı. Namazlar farklılaştırıldı. Camiler ayrıldı Müslümanlar ayrıştırıldı.
Utanmasalar cuma selası ile cenaze selasını bile okutmayacaklar.
Belediye hoparlöründen sıradan bir ilan gibi duyurulan ölüm haberleri hiç sela yerini tutar mı?
Bir mahallede sela verilmeye başlandı mı herkes sessizliğe bürünür, pür dikat olur ve selanın sonunu beklerdi.
Ramazan ilahileri camilerden verilmez oldu. Hatta Ramazan teravihleri öncesi verilen selalar, cumadan önceki gece okunan selalar verilmez oldu.
Diyanet İşleri Başkanı, siyasi polemiklere yol açan ya da bazı siyasetçilerin kullanabileceği çıkışlar yapıyor. Yanlış sözler demiyor ama sonuç itibarıyla toplumsal bir taraf gibi algılanmaya başlıyor. Bir sosyal demokrat arkadaşım, "Bu Müslümansa ben Müslüman değilim" diyebiliyorsa, kızmadan önce oturup bir düşünmek gerek. Neden 28 Şubat zorbalarının getirdiği usulleri kaldırmıyorsun da bu, siyasetçinin kullanabileceği tavırlara öncelik veriyorsun.
Neden İzmir'de hala Türkiye'den ayrı bir cuma namazı kılınıyor?
Neden ezanlar merkezi olarak okunuyor?
Camiden ezan okunuyor, cami imamı ortalıkta yok ya da lay laylomla meşgul.
Ezanı o imam okumuş olsaydı, namaz kıldırma psikolojisine girerdi.
Merkezi ezanın sonu var mı?
Türkiye'de en güzel ezan okuyana bir kaset yaptıralım. Ankara'dan, radyo kanalından merkezi olarak okutalım. Daha güzel olmaz mı? Arkasına da bir tasavvuf musiki fonu koyalım.
Daha ileride de Pensilvanya radyosundan dünyaya tek bir ezan sesi verirler, herkes onu dinler. Öyle mi olsun?
Her sesin kendi etkisi ve güzelliği vardır. Bu ezan sela okumanın okuyana da dinleyene de verdiği çok derin duygular vardır.
Bırakın her camiden ayrı ayrı ezan seslerini duyalım.
Derinlerden gelen ezan sesleri dalga dalga Batı'ya doğru akıp gitsin. Yeryüzünde hiçbir yerde ezan sesi kesilmesin.
Gavur ele düşersen anlarsın sen ezana nasıl hasret kaldığını.
Rabbim İslam topraklarının üzerinden ezan seslerini kestirmesin.
Ebediyyen ezanımız susmasın, bayrağımız inmesin.

Ahmet Karakaşlı

Sabah ezanı okunduğunda uyanan kişinin kendisine sorması gereken bir soru vardır.
Ezan'ın sesi mi beni uyandıran, yoksa başka bir şey mi?
O an'ki ürpermenin bir açıklaması olmalı...

imama karsi kotu hislere sebebiyet verecek durum hele ki namaz kilmak gibi bir derdiniz yoksa ulan sabahin bu saatinde yapmayin bari gibi seyler soylemenize sebep olabillir.

namazla niyazla alakası olmayan fakat gerek din derslerinin etkisi gerek aileden alınan temel eğitimle vicdanıyla baş başa kalan bireyi çelişkiye ve korkuya düşürür. namaz kılmak ister anlaşılamaz bir biçimde. ama zamanla geçer bu..

her sabah yaşanırsa imama küfürle veya bireyin kendini evliya sanması ile sonuçlanabilecek durum.

kişinin yerinden doğrularak perdeyi aralayıp dışarı izlemesine neden olur. içinden olmasını istediği şeyler için yakarır tanrıya. okunan ezanla edilen dua da biter uykuya tekrar dalınır.

Dini sorumluluk taşıyanlar için tamamen alışkanlıktır . Dini kaygısı bulunmayan bir insanın namaza kalkan gürültücü nine ve dedelerin ,komşuların abdest alırken sonuna kadar açtıkları musluk ve su foşurtusu sebebiyle uyandığı da olmuştur. Sabah saatleri uykunun en tatlı ve rahat olduğu anlardır . Uyuyanlar rahatsız edilmemelidir . Cami hoparlörleri de makul bir desibel seviyesine getirilerek ezan okunmalıdır .
(bkz: Musluk vanasından gelen boouuuunnnnkkk sesi)

hele ki müezzinin sesi (ve saba makamında okuyuşu) etkileyici ise adeta mahşer gününe uyandığımızı hissettirir.. kendi kıyametimiz olan ölümümüzün müphemliği tüm tüylerimizi ürpertir..
herkesin uyuduğu bir vakitte, yalnız O'nun diri olduğu daha derinden hissedilir..
günahlar aklımıza geldikçe o'ndan kaçmak isteriz utançtan, ama anlarız ki sığın(ılac)ak da yalnız o'dur..

o mubarek ses dalga dalga ruhumuzu yıkar, ferahlatır..

birde nefsinizi yenip namazı da kılarsanız, bütün gün nedenini bilmediğiniz (aslında bilirsiniz) bir huzurla dolaşmanızı
sağlayacak olan eylem. ***

insanin icini bir urperti kaplar. birden, isledigin gunahlari dusunursun, "insanlik icin ne yaptin" sorusunu sorarsin kendi kendine. o sessizlik aninda ne kadar yanliz ve caresiz oldugunu anlarsin. ardindan huzuru buldugunu sanirsin. ama hepsi gecicidir. gunun isimasiyla tum o gizem gider ve hayatina kaldigin yerden devam edersin.

içinizde anlam veremediğiniz bir korku oluşur.müezzinin uykulu sesi size bazen ağlıyormuş hissi bile verebilir.bu size daha çok korku hissi uyandırır.o korku içinde yorganın altına sığınan bünyeniz bir süre sonra uykuya dalar.namaz kılanlar kılar, uykuya dalanlar uyur.

o esnada açılan kapılardan içeri bereket girdiği söylenir..ve duyduğun halde kalkıp namazını kılmıyorsan çok günah olduğu söylenir..farz dır..

"saba makamı ne güzel lan bunun altına sağlam bi riff girsek iyi gider" şeklinde düşündürür. hatta düşüncenizin uygulamaya geçmesine sebebiyet verir...

uykuya selam yollanır, hoca ezana devam eder; insan kalkmıyacağını bile bile biraz uyuyum kalkcam der ve kendi içini rahatlatır. insan yine nefsine yenik düşer. yani kısacası zordur sabah namazı nefsine yenik düşenlere.

eğer yalnız yaşıyorsanız emin olun ki kalpten götürme potansiyeline sahip olaydır. *

(bkz: müzikle uyumak)

namaz kılan mümin kardeşler için, günün ilk eylemin startidir. kılmaynlar ise günaha girmemek adina ezan bitene kadar oturmak sureyile, sonrasinda "gözü namazda olmayanin kulağı ezani duymaz" cümlesini tastiken bişey olmamış gibi uykuya dewam etmesidir.
(bkz: Allah kabul etsin)

sinir olunan bir durumdur. sadece islam dinine mensup vatandaşlarımızı ilgilendiren bir durum olmasına rağmen, müslüman olsun olmasın herkesi sabahın bilmem kaçında uyandıran çağın gerisinde kalmış bir islam geleneğidir...islamın hoşgörü dini olduğunu söyleyen mümin arkadaşlarımızın, müslüman olmayan insanların sabahın köründe, uykunun en tatlı yerinde uyandırılmasının hoşgörüsüzlüğünü nasıl açıkladıkları merak edilen bir konudur.

(bkz: karga bokunu yemeden) tabir ettiğimizdir.

bir işarettir. kalkıp namazı kılmak gerekir. kılmayanlar içinse tuvalet ihtiyacını gidermek için bir fırsattır. böylelikle sabah kahvaltı öncesi sıra kavgası olmaz.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır