salat ı vitir namazı nasıl kılınır / Vitir namazı farz mı, vitir namazı nasıl kılınır? Vitir namazı duaları - Masiva Haberleri

Salat I Vitir Namazı Nasıl Kılınır

salat ı vitir namazı nasıl kılınır

Vitir namazı nasıl kılınır? Vacip selati vitir namazı kaç rekattır? Vitir namazı kılınışı

Vitir namazının dayanağı Hz. Peygamber (s.a.s.)’in sözleri ve uygulamalarıdır. Hz. Peygamber (s.a.s.): “Vitir her müslüman üzerine bir vazifedir.” (Ebu Davud, Salat, ; Nesai, Salatu’l-Leyl, 40) buyurmuş, günün kılınan son namazının tek (vitr) olmasını tavsiye ve teşvik etmiştir (Müslim, Salatü’l-müsafirin, 53). Vitrin kılınma vaktine ilişkin olarak da sabah namazının sünnetinden biraz önceki vakti, yani sabah namazı vaktinin girmesine yakın bir vakti önermiştir (Tirmizi, Vitr, 12; Ebu Davud, Vitr, 8). Bununla birlikte gece uyanamayacağından endişe edenlerin yatmadan önce kılabileceklerini belirtmiştir (Müslim, Salatü’l-müsafirin, 21).

Vitir namazının Hz. Peygamber (s.a.s.)’in sünnetiyle sabit olduğu konusunda fıkhi mezhepler arasında ihtilaf olmamasına rağmen; hükmü, rekat sayısı, kılınma şekli ve kunut dualarıyla ilgili bazı farklılar vardır. Bu farklılıkların temel nedeni her mezhebin esas aldığı rivayetlerin farklı oluşudur. Hanefi mezhebine göre vitir namazı, kesin ve bağlayıcı bir şekilde ama “zanni” delille emredildiği için “vacip” kabul edilmiştir (Kasani, Bedaiu’s-Sanai’, II, ; İbn Nüceym, el-Bahru’r-raik, II, 40). Diğer mezheplere göre ise vitir, “sünnet” namazlardandır (İbn Kudame, el-Muğni, I, ).

Vitir namazı farz mı, vitir namazı nasıl kılınır? Vitir namazı duaları

Vitir namazı farz mı, vitir namazı nasıl kılınır? Vitir namazı duaları

Yatsı namazından sonra vacip olarak kılınan 3 rekatlık vitir namazının kılınışını sizlere derledik. Vitir namazında okunan Kunut duası 1 ve Kunut duası 2 arapça okunuşunu haberimizin detaylarından okuyabilirsiniz. Vacip olan saleti vitir namazı kılınışı

Allah'ın bizlere farz olarak kılmış olduğu 5 vakit namazın dışında bir de vacip olan yani yapılması mecburiyete yakın olan vitir namazı vardır. Toplamda 3 rekattan oluşup yatsı namazının son sünnetinden sonra kılınan vitir namazının vakti yatsı namazının vaktiyle birebirdir. Yatsı namazı vakti, sabah namazının vaktinin başlangıcı ile sona erer. Sevgili Peygamber Efendimiz (SAV)'in çoğu zaman yatsı namazını kıldıktan bir süre sonrasını bekleyip gecenin bir vakti kıldığı bilinmektedir. Vitir namazı kılınışı diğer namazlara göre farklılık göstermektedir. Kuran-ı Kerim ayetlerinde geçmeyen ancak bizi dini bir bütünlük ile en büyük tamamlayıcımız olan hadis-i şeriflerde geçmektedir. Öyle ki; "Ey Kur'ân ehli, vitir namazını kılın! Çünkü Allah tektir, tek'i sever" (Buhârî, Deavât, 69; Müslim, Zikir, ; Nesâî, Kıyâmü'l-Leyl, 27; Tirmizî, Vitir, 2; Ebu Dâvud, Vitir, 1). Başka bir hadiste ise; ''Allah size bir namazı daha fazladan ilâve etmiştir. Bu namaz da vitir namazıdır. Vitir namazını, yatsı ile sabah vakti doğuncaya kadar geçen zaman içinde kılın" (Ahmed b. Hanbel, el-Müsned,, , ; V, ; VI, 7).

  • Vitir namazı, toplamda 3 rekattır.
  • Kunut duasını bilmeyenler Rabbena'yı ya da 3 kez “Allahümmeğfir lî'' okuyabilir.

VİTİR NAMAZINDA OKUNAN KUNUT DUALARI

Vitir namazı kaç rekat, vitir namazı kılınışı

Vitir namazı kaç rekat, vitir namazı kılınışı

- KUNUT DUALARI 1

- KUNUT DUALARI 2

Kunut duası hatırında olmayan ya da bilmeyen bir kimse ezberleyinceye kadar “Rabbenâ âtinâ” duasını ya da 3 defa “Allahümmeğfir lî (Allah’ım! Beni bağışla)” veya yine 3 defa “Yâ Rabbî (Ey Rabb’im)” demekle yetinebilir.

VİTİR NAMAZI NASIL KILINIR? VİTİR NAMAZININ KILINIŞI:

1. REKAT

"Niyet ettim Allah rızası için bu günkü üç rekatlık Vitir Vacip namazını kılmaya" şeklinde niyet edilir.
– Eller kaldırılır ve "Allah'u Ekber" denir.
– Sübhaneke okunur.
– Euzü Besmele çekilir
– Fatiha okunur:
– Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az 3 ayet ) okunur.
– "Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
– Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede 3 kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar.
-"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede 3 kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve İkinci rekat için ayağa kalkılır.

2. REKAT

– Besmele çekilir.
– Fatiha okunur.
– Zamm-ı sure okunur.
– "Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
– Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar.
-"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.
– Ettehıyyatü okunur. Üçüncü rekat için ayağa kalkılır.

3. REKAT

–– Besmele çekilir
– Fatiha okunur:
– Zamm-ı sure okunur.
– Sonra tekrar tekbir alınır. Bu tekbir niyet etmeden sadece "Allahu Ekber" demek sureti ile yapılır ve tekrar eller bağlanır.
– Kunut Duaları okunur.
– "Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.
– Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar.
-"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.
-"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.
– Ettehıyyatü okunur.
– Salli ve Barik duaları okunur.
– Rabbena atina ve Rabbenağfirli duaları okunur.
– Selam verilir. Önce sağa sonra ise sola selam vermek sureti ile selam verilir. Selam şöyle verilir. "Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah" denir.

Vitir namazında okunan Kunut duaları okunuşu! Kunut duasını bilmeyenler ne okuyabilir?

İLİŞKİLİ HABER

Vitir namazında okunan Kunut duaları okunuşu! Kunut duasını bilmeyenler ne okuyabilir?

Vitir (vitr) Arapçada çiftin karşıtı olan "tek" anlamındadır. Hz. Peygamber, günün kılınan son namazının tek (vitr) olmasını tavsiye ve teşvik etmiştir (Müslim, "Salâtü'l-müsâfirîn", 53).

Vitir namazı, yatsı namazından sonra kılınan, Hanefîlere göre üç rekatlı vacip bir namazdır. Vacip olan bu namaz yatsı namazı kılındıktan sonra sabah namazının vakti girinceye kadar herhangi bir zamanda kılınabilir. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur.

"Vitir namazını yatsı namazı ile tan yerinin ağarması arasında kılın" (Ebû Dâvûd, Vitir, 1; Tirmizî, Salât, ; İbnü'l-Hümam, Feth, I, )

Uyanabilecek olan kimsenin vitir namazını gecenin sonunda, yani imsak vaktinden bir müddet önce kılması daha faziletlidir. Ancak uyanamayacağına dair endişe taşıyan kimsenin, vitir namazını uyumadan önce kılması uygun olur. Vaktinde kılınamayan vitir namazının daha sonra kaza edilmesi vaciptir.

Diğer mezheplere göre ise vitir namazı kılmak sünnettir. Mâlik, Şâfiî ve Ahmed'e göre ise, sabah namazını kılmadığı müddetçe, fecirden sonra da vitir namazı kılınabilir. Vitir namazı Hanefîlere göre akşam namazı gibi bir selâmla kılınan üç rekâttan ibaret olup akşam namazından farkı, bunun her rekâtındaFâtiha ve ardından bir sûre ve son rekâttarükûdan önce tekbir alınarak Kunut duası okunmasıdır. Bu tekbiri almak ve Kunut duasını okumak EbûHanîfe'ye göre vâciptir ve hangisi terk edilse sehiv secdesi gerekir. EbûYûsuf ve Muhammed'e göre Kunut duası okumak sünnettir.

VİTİR NAMAZI NASIL KILINIR?

Peygamber Efendimiz (sav) vitir namazı ile ilgili şöyle buyurdu: "

Allah tekdir; tek olanı sever. Ey Kur'an ehli! Siz de vitir namazını kılınız!" (Ebû Dâvûd, Vitir 1)

Vitir namazı 3 rekattır. Vitir namazının kılınışı ise şöyledir.

1. REKAT

"Niyet ettim Allah rızası için Vitir namazını kılmaya" diye niyet edilir.

"Allahu Ekber" diyerek tekbiri alınır ve namaza başlanır.

Subhaneke'yi okunur.

Euzü-besmele çekip Fatiha suresi okunur.

Kur'an-ı Kerim'den en az, kısa üç ayet veya üç ayet miktarı uzun bir âyet okunur.

Rüku'ya gidilip "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir. Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide Rabbena lekel Hamd" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.

Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar.

"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve İkinci rekat için ayağa kalkılır.

2. REKAT

Besmele çekilip Fatiha suresi okunur.

Kur'an'dan en az, kısa üç ayet veya üç ayet miktarı uzun bir âyet okunur.

Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.

Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide Rabbena lekel Hamd" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar.

"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.

Ettehıyyatü okunur. Üçüncü rekat için ayağa kalkılır.

3. REKAT

Besmele çekilip Fatiha suresi okunur.

Kur'an'dan en az, kısa üç ayet veya üç ayet miktarı uzun bir âyet okunur.

Sonra tekrar tekbir alınır. Bu tekbir niyet etmeden sadece "Allahu Ekber" demek sureti ile yapılır ve tekrar eller bağlanır.

Kunut duaları okunur.

"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.

Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide Rabbena lekel Hamd" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar.

"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.

"Allah'u Ekber" denir ve oturulur.

Ettehıyyatü, salli ve barik, rabbena atina ve rabbenağfirli duaları okunur.

Önce sağa sonra ise sola selam vermek sureti ile selam verilir. Selam şöyle verilir. "Es selamu aleykum ve rahmetullah" denir.

KUNUT DUALARI OKUNUŞU

Allâhumme innâ nesteînuke:

"Allâhümme innâ nesteînuke ve nestağfiruke ve nestehdik. Ve nu'minu bike ve netûbu ileyk. Ve netevekkelu aleyke ve nusni aleykel-hayra küllehu neşkuruke ve lâ nekfuruke ve nahleu ve netruku men yefcuruk."

Allâhummeinnânesteînuke duası anlamı:

"Allah'ım! Senden yardım isteriz, günahlarımızı bağışlamanı isteriz, razı olduğun şeylere hidayet etmeni isteriz. Sana inanırız, sana tövbe ederiz. Sana güveniriz. Bize verdiğin bütün nimetleri bilerek seni hayır ile överiz. Sana şükrederiz. Hiçbir nimetini inkar etmez ve onları başkasından bilmeyiz. Nimetlerini inkar eden ve sana karşı geleni bırakırız."

Allâhumme iyyâke na'budu:

"Allâhümme iyyâke na'budu ve leke nusalli ve nescudu ve ileyke nes'a ve nahfidu nercû rahmeteke ve nehşâ azâbeke inne azâbeke bilkuffâri mulhik."

Allâhumme iyyâkena'budu anlamı

"Allah'ım! Biz yalnız sana kulluk ederiz. Namazı yalnız senin için kılarız, ancak sana secde ederiz. Yalnız sana koşar ve sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız. İbadetlerini sevinçle yaparız. Rahmetinin devamını ve çoğalmasını dileriz. Azabından korkarız, şüphesiz senin azabın kafirlere ve inançsızlara ulaşır."

VİTİR NAMAZININ ÜÇÜNCÜ REKÂTINDA ELLER NİÇİN KALDIRILIP TEKRAR BAĞLANIR?

İbadetler Allah'ın emrettiği ve Hz. Peygamberin (sav) tarif ettiği şekilde eda edilir. Vitir namazında kunûttan önce tekbir esnasında ellerin kaldırılıp bağlanması, Hz. Peygamber'den (sav) gelen bazı rivayetlere dayanır.

VİTİR NAMAZININ ÜÇÜNCÜ REKâTINDA TEKBİR ALMAYI UNUTAN KİMSE NE YAPMALIDIR?

Vitir namazının üçüncü rekâtında tekbir almayı unutur ve rükûdan sonra hatırlarsa, ondan kunut düşmüş olur. Bunun yerine namazın sonunda sehiv secdesi yaparak namazını tamamlar.

VİTİR NAMAZININ HÜKMÜ

Vitir namazı binek üzerinde kılınabilir, binek nereye yönelirse yönelsin, sakınca yoktur. Çünkü Hz. Peygamber bunu binek üzerinde kılmıştır. Bu husus, vitir namazının farz olmadığına da gerekçe yapılmaktadır. Şöyle ki; Hz. Peygamber hiçbir farz namazı binek üzerinde kılmadığı halde, vitiri binek üzerinde kılmıştır. Öyleyse vitir namazı farz değildir.

KUNUT DUASINI BİLMEYEN BİR KİMSE NE YAPAR?

Hanefîlere göre, vitir namazının üçüncü rekâtında kunût yapmak vaciptir. Kunûtta tekbir alınır ve kunut duaları olarak bilinen "Allahümme innâ neste'înuke" ve "Allahümme iyyâke na'büdü" duaları okunur (İbn Ebî Şeybe, el-Musannef, III, ; Tahâvî, Şerhu me'âni'l-âsâr, I, ; İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, II, ).

Bu duaları bilmeyen kimse ezberlemeye gayret eder; ancak ezberleyinceye kadar "Rabbenâ âtinâ" duasını okur veya üç defa "Allahümmeğfir lî" demekle yetinir.

Şâfiî ve Mâlikîlere göre ise, sabah namazının ikinci rekâtında, rükûdan sonra kunût yapılır. Sabah namazında kunût yapmak Şâfiîlere göre sünnet, Mâlikîlere göre ise müstehaptır. Şâfiî veya Mâlikî mezhebine mensup imamın arkasında sabah namazı kılan Hanefî bir kimse, dilerse kunût duasına katılır, dilerse sessizce bekler (Merğînânî, el-Hidâye, II, 32,33).

Vitir namazı nedir, kaç rekattır, nasıl kılınır?

Değerli kardeşimiz,

Vitir Ne Demektir?

Vitir namazı, gece namazlarının sonuncusu olarak kılınan namaz.

Sözlükte vitr / vetr bir, üç, beş gibi tek sayı anlamına gelir. Hz. Peygamber (asm) Efendimizin “Allah tektir, teki sever.” sözünde de (bk. Müslim, Ẕikir, 5) vitr bu anlamdadır. Vitr arefe gününü ifade etmek üzere de kullanılır.

Kelime Kuran’da sözlük anlamıyla bir ayette (bk. Fecr 89/3) “şef’” (çift) kelimesiyle birlikte vetr şeklinde geçer.

Resul-i Ekrem (asm), “Allah -ziyade olarak- size bir namaz verdi; o sizin için kırmızı develerden daha hayırlıdır, o vitirdir; Allah onu sizin için yatsı ile fecrin doğuşu arasına koydu.”(bk. Ebû Dâvûd, Vitir, 1; Tirmizî, Vitir, 1) sözleriyle vitri önemle tavsiye etmiştir.

Hadislerde, gece namazlarının sonuncusu olarak vitrin birden on bire kadar tek rekâtlı kılınması tavsiye edilmiş, geceleyin kılınan nafile namazları, sona eklenen bir rekâtla tek rekâtlı hale getirdiği için bu isimle anılmıştır. (bk. Buhârî, Vitir, 1)

Meşruiyeti, önemi, vakti, rekât sayısı ve sonunda kunut okunması gibi konularda Resulullah’ın (asm) uygulamalarını yansıtan pek çok hadis vardır. Vitirle ilgili müstakil kitap ve risaleler de kaleme alınmıştır (bk. bibl.).

Vitir Namazının Hükmü Nedir?

Vitrin hükmü fıkıh mezhepleri arasında hayli tartışmalı bir konudur. Vitir namazı Ebu Hanife’den gelen ve Hanefî mezhebinde tercih edilen görüşe göre vacip, İmameyn olarak bilinen Ebu Yusuf ve İmam Muhammed’in de aralarında bulunduğu fakihlerin çoğunluğuna göre ise müekked sünnettir.

Kaynaklarda sahabeden Abdullah b. Mesud ve Huzeyfe b. Yeman, tabiinden İbrahim en-Nehai, Said b. Müseyyeb ve Mücahid b. Cebr gibi âlimlerin ve Hanbelilerden Ebû Bekir el-Hallal’in de vitir namazını vacip gördüğü nakledilir.

Vitir namazını sünnet kabul edenler, farz namazların beş vakit olarak belirlendiğine ilişkin delillerden hareketle bunlara ilave anlamına gelecek bir tanımlamanın yapılamayacağını söylemişlerdir. “Namazlara ve orta namaza devam edin” ayetindeki (Bakara 2/) orta namaz farz namazların sayısının beş olması durumunda gerçekleşeceğinden bunlara ilave şeklinde gelecek zorunlu bir namazın olamayacağı ileri sürülmüştür.

Ayrıca;

- Hadisi şeriflerde farz namazların beş vakit olarak belirtilmesi (Buhârî, Salat, 1, 34; Ebû Dâvûd, Vitir, 2),
- Hz. Ali’nin, “Vitir farz olan namazlar gibi zorunlu değildir, bu namaz Resulullah’ın ortaya koyduğu sünnetidir.” şeklindeki sözü (Tirmizî, Vitir, 2),
- İbn Ömer’in, Hz. Peygamber’in farz namazları binek üzerinde kılmamasına rağmen vitri binek üzerinde kıldığına dair rivayeti (Buhârî, Vitir, 6)
- Ve “Üç şey vardır ki bana farz kılınmıştır, fakat sizin için nafile hükmündedir: Vitir namazı, kurban kesme ve kuşluk namazı” (Müsned, 1/),

gibi rivayetler, bu konuda sıkça atıf yapılan deliller arasındadır.

İmameyn de vitri sünnet kabul ederken haber-i vahidle sabit olduğundan bu namazı inkar edenin kafir sayılamayacağı, bu namaz için ezanın gerekli olmayışı, yatsı namazına bağlı bir namaz oluşu ve her rek‘atında kıraatin gerekliliği gibi sünnet alâmetlerine itibar etmişlerdir. (Kasani, I, ).

Vitir namazının vacip olduğu konusunda Ebû Hanife’nin görüşü Hanefî kaynaklarında;

- “Allah size bir namaz ilave etti, o da vitirdir.” hadisi (Müsned, 6/7)
- Ve Resûl-i Ekrem’in üç defa vurgulayarak söylediği, “Vitir gereklidir, kim vitir kılmazsa bizden değildir.” sözüyle (Müsned, 5/; Ebu Davud, Vitir, 2)

temellendirilmiştir.

Hanefîler, mutlak emrin vücub ifade etmesi prensibi dolayısıyla Hz. Peygamber Efendimizin (asm) bu namazı emretmesinden, ilavenin de aynı türden ve belirlenmiş şeyler üzerine olması gerektiğinden bunun farz namazlara bir ilave olduğu neticesini çıkarmışlardır.

Bu yoruma göre ilgili hadisler, sahabenin zaten sünnet şeklinde uyguladığı vitir namazının vücubunu bildirmektedir. Kasani, Hanefîlere göre vitir namazının üç rekât kabul edilmesini de nafileden örneği bulunmayışı sebebiyle vücub delilleri arasında zikreder. (Bedai, 1/)

Hanefî kaynaklarında, vitrin sünnet olduğuna dair istidlal edilen hadislere itirazda farz ve vacip kavramları arasındaki farklılık öne çıkarıldığından, “Üç şey vardır ki ” hadisi ve beş vakit namazın farziyetini gösteren diğer hadisler, Ebu Hanife’nin vücub hükmüne aykırı görülmez. Çünkü vitir farz olmadığına göre bu namazın ilavesiyle beş vakit farz namaz altıya çıkmadığı gibi vitrin beş vakit namaza ilavesi nesih anlamına da gelmez.

Bu kaynaklarda Ebu Hanife’nin, farz ve vacip ayırımı konusundaki görüşlerinin cumhur tarafından yanlış yorumlandığı veya dikkatten kaçırıldığına ilişkin Yusuf b. Hâlid es-Semti ile arasında geçen bir konuşma nakledilmektedir. Hanefîlere göre bu namazın müstakil bir vaktinin bulunmaması dolayısıyla yatsı namazına bağlandığı kabul edilerek sünnet oluşuna hükmedilemez. Nitekim yatsının gecenin sonuna kadar tehiri mekruh görülürken vitrin tehiri müstehaptır. Bütün rekâtlarda kıraatin gerekli sayılması ise bu namazın mutlak farz namazlar arasında bulunmamasından dolayı bir nevi ihtiyattır. (bk. Kasani, a.y.)

Vitir namazının sünnet olduğu görüşünü savunan âlimler, Hz. Peygamber’in verdiği önemden dolayı bu namazın müekked sünnetlerin en güçlüsü olduğu veya en güçlüleri arasında yer aldığı, dolayısıyla terkedilmemesi gerektiği konusunda aynı görüştedir.

Hanbelî kaynaklarında, bu namazın terkine yönelik tehdidin farziyetini ifade için değil önemini ve faziletini tekit için mübalağa amacı taşıdığı belirtilerek Ahmed b. Hanbel’in vitri kasten terk eden kimsenin şehadetinin kabul edilmemesi gerektiği şeklindeki ifadesinin de aynı maksada dayandığı belirtilir (Muvaffakuddin İbn Kudâme, 2/)

Benzer şekilde bazı Maliki kaynaklarında vitrin hükmünü ifade etmek üzere kullanılan “vacip sünnet” ifadesinin “sünnet-i müekkede” anlamına geldiği ifade edilir. (Sâlih b. Abdüssemî‘ el-Âbî, s. )

Vitir Namazını Kimler Kılar?

Vitir namazı, cuma ve bayram namazlarındaki gibi belli kişilere has olmadığından bu namazı mukim ve yolcu, kadın ve erkek bütün Müslümanlar kılar.

Dahhak’ten seferde vitir mükellefiyeti bulunmadığı şeklinde bir görüş nakledilmekle birlikte Resulullah’ın seferde de vitir kıldığı sabittir ve bütün mezhepler aynı görüştedir.

Vitir, Hz. Peygamber Efendimize Farz mı?

Hanefîler dışındaki mezheplere göre, “Üç şey vardır ki bana farzdır ” hadisi gereğince vitir Hz. Peygamber Efendimiz için farzdır. Onun bu namazı deve üzerinde kıldığına ilişkin rivayet ise bu durumun bir özre dayanması, kendisine bu konuda izin verilmesi veya bu namazın ona seferde değil sadece ikamet halinde farz kılınmış olması ihtimalleriyle açıklanır.

Vitir Namazı Ne Zaman Kılınır?

Fakihler vitri müstakil bir namaz kabul eder. Bazı Şafiler ise onun teheccüdle aynı namaz olduğu görüşündedir. Cumhura göre vitir namazının vakti yatsı namazının edasından sabah namazı vaktine kadardır. Bilerek veya yanılarak yatsı namazının edasından önce vitri kılan kimse vakti girmeden kıldığı için bu namazı iade etmek zorundadır.

Şafilere ve Hanbelîlere göre akşam ile yatsıyı cem-i takdim ile akşam vaktinde kılan kimse yatsı vakti henüz girmediği hâlde vitri yatsı namazını takiben kılabilir.

Malikîler ise vitir namazı için vaktin başlangıcını, yatsı vaktinin girmesinden ve sahih yatsı namazının edasından sonraki vakit kabul ederler; yatsı vakti girmeden vitrin kılınamayacağını ve yine diğerlerinden farklı olarak sabah namazı vaktinin girmesinden namazın fiilen kılınmasına kadar olan zamanı da vitir için zaruri vakit sayarlar; bu vakte kadar özürsüz tehiri mekruh görmekle birlikte vitrin kılınabileceğini kabul ederler.

Ebû Hanife’ye göre, vitrin vakti yatsının vaktiyle aynı olmakla birlikte ondan ayrı bir namazdır, ancak eda sırası (tertip) bakımından yatsıdan sonraya konmuştur; yatsı kılınmadan önce edası caiz değildir. Bununla birlikte unutarak vitri yatsıdan önce kılan yahut vitri kıldıktan sonra yatsıyı abdestsiz kıldığını fark eden kimsenin daha önce kıldığı vitir namazı geçerli sayılır.

Önce Teheccüd mü, Vitir mi Kılınır?

Fakihler, “Gece kıldığınız namazın sonuncusu vitir olsun” hadisinden hareketle (bk. Buhari, Vitir, 4) vitrin gece kılınan nafile namazların sonuncusu olarak kılınacağında görüş birliğindedir.

Hz. Peygamber (asm) gece sonundaki namazın daha faziletli olduğunu söylemiştir; dolayısıyla yatsının ardından nafile kılmak isteyen kimse vitri nafileden sonraya bırakır. Uyanabileceğinden emin değilse hadiste tavsiye edildiği üzere vitri uyumadan önce kılması müstehaptır.(bk. Müslim, “Ṣalâtü’l-müsâfirîn”, , )

Yatmadan önce vitri kılıp ardından gece namazı kılmak isteyen kimse bütün mezheplere göre istediği kadar gece namazı kılar ve, “Bir gecede iki vitir kılınmaz” hadisi gereğince vitri iade etmesi gerekmez. (bk. Ebu Davud, Vitir, 9; Tirmizî, Vitir, 13)

Bazı hadislerde Resul-i Ekrem’in (asm) geceleyin kalkıp teheccüdle vitir namazlarını kıldıktan sonra oturarak iki rekât namaz kıldığı rivayet edilmiştir. (bk. Müslim, Salatü’l-müsâfirîn, ; Ebû Dâvûd, Salat, 26)

Bu namazın sabah namazının sünneti veya Hz. Peygamber efendimize has bir namaz olduğu, mensuh olduğu, akşam namazının sünnetine benzer şekilde bu namazın da vitrin sünneti olduğu, vitirden sonra namaz kılmanın cevazını göstermek amacıyla kılındığı yolunda çeşitli yorumlar yapılmıştır (Bu konudaki hadislerin ve görüşlerin değerlendirilmesi için bk. İbn Hacer el-Askalânî, bibl.)

Vitir Namazını Kaç Rekâttır ve Nasıl Kılınır?

Vitir namazının bir, üç, beş, yedi, dokuz veya on bir rekât olduğuna dair rivayetler bulunmaktadır.

Farklı mezhep âlimlerinin vitir namazı ve öncesinde kılınması tavsiye edilen namaz (şef‘) konusundaki görüşleri dikkate alındığında vitrin rekât sayısı ile ilgili tanımlamaların genel de üç rekât çerçevesinde temellendirildiği söylenebilir.

Hanefîlere göre vitir namazı, ramazanda ve ramazan dışında, akşam namazı gibi ikinci ve üçüncü rekâtta teşehhüd ve sonda tek selamla kılınan üç rekâttan ibarettir. (Müsned, 1/89; Dârimî, Salat, ; Serahsî, 1/)

Akşam namazının kılınışından farkı vitirde üçüncü rekâtta da Fatiha’nın ardından ayet okunmasıdır. Teşehhüdü unutup üçüncü rekâta kalkan kimse geri dönmez. (Kasani, 1/)

Hanefî âlimleri, vitrin üçten az veya daha fazla rekât kılınmasına dair rivayetleri vitir namazı hakkındaki hükmün kesinleşmesinden önceki döneme ait sayarlar.

Şafilere ve Hanbelilere göre vitrin en azı bir, en çoğu on bir rekâttır. “Gece namazı ikişer ikişerdir ” hadisine dayanarak tek rekât kılmanın kerahetsiz caiz olduğu kabul edilmekle birlikte tek rekâtla yetinmeyi evla bulmayıp en az üç rekât kılınması tavsiye edilir. Kişi üç rekât kılacaksa iki rekâttan sonra selam verip üçüncüyü ayrıca kılabilir.

Hanbelîlere göre iki rekâttan sonra bir süre ara vermek sünnettir, ardından kılınacak tek rekâttan ayırmak için arada konuşmak müstehaptır.

Şâfilere göre vitir cemaatle kılındığında imamın üç rekâtı birlikte kıldırması karışıklığı önleme bakımından daha faziletlidir.

Şafilere ve Hanbelîlere göre,ikinci rekâtta teşehhüd veya selam olmadan üç rekât kılınması ve sadece son rekâtta teşehhüdün ardından selam verilmesi de mümkündür. Şafiler bununla vitirle akşam namazının birbirinden ayırt edilmesini de amaçlamışlardır.

Vitrin üç rekâttan fazla kılınması durumunda Hz. Peygamber Efendimiz (asm)'den bu konuda gelen rivayetlerin yorumu bağlamında farklı uygulamalar mevcuttur.

Vitir namazı Malikîlere göre tek rekâttır; ancak onlar da, “Gece namazı ikişer ikişerdir ” hadisinden dolayı bu tek rekâttan önce selâmla ayrılmış müstakil niyetle iki rekât daha kılınmasını gerekli görürler. Öncesinde iki rekât kılmadan tek rekât veya fasılasız üç rekât kılınması bu şekilde kılan bir imama uyulması dışında mekruh görülmüştür. İbn Hazm, vitrin ikişer kılınan on iki rekât ve sonrasında tek rekât olarak kılınmasını tercih etmiştir. (Muḥallâ, 3/42)

Vitir Namazı Oturarak Kılınabilir mi?

Hanefîlere göre vitir namazı vacip olduğundan sağlıklı kimseler için kıyam şart görüldüğü gibi özür haricinde binek üzerinde kılınması da caiz değildir.

Bu namazı sünnet kabul eden fukahaya göre ise kıyama gücü yetse de kişinin oturarak veya binek üzerinde vitir kılması caizdir.

Vitir Namazının Her Rekâtında Kıraat ve Zamm-ı Sure Var mı?

Vitir namazını nafile kabul edenlerle vacip olduğu görüşünü benimseyen Ebû Hanîfe, bu namazın farz ve nafileye ihtimali bulunmasından dolayı ihtiyaten bütün rekâtlarında kıraati gerekli görmüştür.

Hanefîler ve Hanbelîler, Übey b. Kab hadisine dayanarak üç rekâtlık vitir namazının ilk rekâtında Ala, ikincisinde Kafirun, üçüncüsünde İhlas surelerinin okunmasının mendup olduğu görüşündedir.

Ancak Hanefîlere göre mutlak bir kural durumuna gelmemesi için Fatiha dışında hadiste belirtilen sureler bazan okunabileceği gibi bazan da başka ayetler okunmalıdır.

Şâfiler ve Malikîler ise Hz. Aişe validemizden gelen rivayeti dikkate alıp ilk iki rekâtta aynı sureleri zikretmekle beraber üçüncü rekâtta İhlas’la birlikte Felak ve Nas surelerinin de okunmasını mendup sayarlar. (İlgili hadisler için bk. Ebû Dâvûd, Vitir, 4; Tirmizî, Vitir, 9)

Vitir Namazında Kunut Duası Var mı?

Vitirde Kunut duasının meşruiyeti konusunda Malikîler hariç âlimler görüş birliği içindedir.

Mâlikîlere göre ise vitirde Kunut duası okunmaz.

Hanefîlere ve Hanbelîlere göre yıl boyunca kılınan vitir namazlarında Kunut duası okunurken, Şafilere göre bu dua sadece ramazanın son yarısında okunur.

Hanefîlere göre üçüncü rekâtta kıraatten sonra rükûya varmadan önce eller kaldırılıp tekbir alınır ve ardından Kunut duası okunur. Bu uygulama Ebû Hanîfeye göre vacip, İmameyne göre sünnettir.

Kunut duasını okuyamayanlar “Rabbenâ âtinâ” duasını okur veya üç defa “Allahümmağfir lî” veya “Yâ Rabbî” derler. Hem imamın hem de imama uyan kimsenin Kunut duasını sessizce okuması tercih edilir.

Kunut duasını unutan kimse rükuda veya rükudan başını kaldırdıktan sonra bunun farkına varırsa geri dönmez, ancak vacibi terk ettiğinden namazın sonunda sehiv secdesi yapar.

Şafi veya Hanbelî bir imama uyan Hanefi bir kimse, bu mezheplerdeki görüş doğrultusunda imamla birlikte rükudan sonra Kunut yapar.

Üçüncü rekâtın rükusunda imama yetişen kimse hükmen Kunut duasına yetişmiş sayılır ve kendi başına tamamladığı rekâtların sonunda Kunut yapmaz.

Şafilere ve Hanbelîlere göre ise son rekâtta rükûdan kalktıktan sonra Kunut menduptur; “semiallahü li-men hamideh” denilerek kalkılırken eller göğüs hizasına kadar kaldırılır ve cemaatle kılınan namazda imam açıktan okur.

Vitir Namazı Cemaatle Kılınabilir mi?

Malikiler dışındaki mezheplere göre vitir namazının ramazanda teravihin devamı gibi cemaatle kılınması menduptur. Ramazan dışında ise cemaatle kılınması Hanefîlere göre mekruhtur; Şâfiler ve Hanbelîlere göre de sünnet olan tek başına kılınmasıdır.

Mâlikilere göre vitrin daima evde kılınması daha faziletlidir. Vitir namazından sonra;

- Üç kere “Sübhane’l-meliki’l-kuddus”denilmesi ve üçüncü söyleyişte sesin yükseltilmesi (Müsned, 3/),
- Ayrıca, “Allah'ım! Öfkenden rızana, cezalandırmandan affına, senden sana sığınırım; seni yeterince övemem, sen kendini övdüğün gibisin.” duasının okunması (Müsned, 1/96) müstehaptır. (Şirbînî, 1/)

Vitir Namazı Kaza Edilmeli mi?

Hz. Peygamber (asm), “Vitir namazını kılmadan uyuyan veya kılmayı unutan kimse, hatırladığı zaman namazı kılsın.” buyurmuştur. (Müsned, 3/44; Ebû Davud, Vitir, 6)

Hanefîlere göre, sabah namazı vakti girdiği halde vitri ister bilerek ister unutarak kılmamış olan kimseye Kunut duasıyla birlikte kazası gerekir. Ebu Hanîfe’ye göre vacip, amel bakımından farzlara mülhak olduğundan tertibe riayet gerekir; sabah namazını kılarken vitri kılmadığını hatırlayan tertip sahibinin namazı vitri kılacak kadar zaman varsa fasid olur; önce vitri kaza edip sonra sabah namazını kılmalıdır. Bu vakitte kılamayan veya tertip sahibi olmayanlar daha sonra herhangi bir vakitte kaza edebilirler.

İmâmeyn de bu hadise istinaden sünnet kabul ettiği vitrin kazasının gerekliliğine hükmetmiştir.

Şâfilere göre kaza edilmeyeceğine dair görüşler de bulunmakla beraber işaret edilen hadise dayanılarak kazası müstehap görülmüştür.

Hanbelîlerde de benzer bir görüş vardır.

Malikîlere göre vitrin zaruri vakti sabah namazının kılınmasına kadar sürdüğünden, kişi sabah namazını kıldıktan sonra vitri kılmadığını hatırlarsa kaza etmez; namazda iken hatırlarsa ve sabah namazı için yeterli vakit varsa namazdan çıkıp vitri kılması gerekir. (Muḥalla, 3/ vd.).

BİBLİYOGRAFYA

- Müsned, I, 89, 96, ; III, 44, ; V, ; VI, 7.
- Muhammed b. Nasr el-Mervezî, Salâtü’l-vitr (nşr. M. Ahmed Âşûr – Cemâl Abdülmün‘im el-Kûmî), Kahire
- Tahâvî, Şerḥu Meʿâni’l-âssâr, I, vd.
- İbn Hazm, el-Muḥallâ, III, , vd.
- Serahsî, el-Mebsûṭ, I, , , ,
- Kâsânî, Bedâʾiʿ, I,
- Muvaffakuddin İbn Kudâme, el-Muġnî (nşr. Abdullah b. Abdülmuhsin et-Türkî – Abdülfettâh M. el-Hulv), Riyad /, II,
- Nevevî, el-Mecmûʿ (nşr. M. Necîb el-Mutîî), Cidde, ts. (Mektebetü’l-irşâd), III,
- Şehâbeddin el-Karâfî, eẕ-Ẕaḫîre (nşr. Saîd A‘râb), Beyrut , II,
- İbnü’l-Mutahhar el-Hillî, Muḫtelefü’ş-Şîʿa fî ahkâmi’ş-şerîʿa: eṣ-Ṣalât, Kum , s.
- İbn Hacer el-Askalânî, Keşfü’s-sitr ʿan hükmi’s-salât baʿde’l-vitr (nşr. Hâdî b. Hamd b. Sâlih el-Mirrî), Beyrut /
- Bedreddin el-Aynî, ʿUmdetü’l-ḳārî, Beyrut /, VII,
- İbnü’l-Hümâm, Fethu’l-kadîr, I,
- Tecrid Tercemesi, II,
- Hatîb eş-Şirbînî, Muġni’l-muḥtâc (nşr. M. Halîl Aytânî), Beyrut /, I,
- Buhûtî, Keşşâfü’l-ḳınâʿ (nşr. İbrâhim Ahmed Abdülhamîd), Riyad /, I, ,
- Abdülganî b. İsmâil en-Nablusî, Keşfü’s-sitr ʿan farżiyyeti’l-vitr (nşr. M. Zâhid Kevserî), Kahire /
- Şevkânî, Neylü’l-evṭâr, III,
- İbn Âbidîn, Reddü’l-muḥtâr (nşr. Âdil Ahmed Abdülmevcûd – Ali M. Muavvaz), Riyad /, II,
- M. Cevâd Muğniyye, Fıḳhü’l-İmâm Caʿfer eṣ-Ṣâdıḳ, Beyrut /, I,
- Vehbe ez-Zühaylî, el-Fıḳhü’l-İslâmî ve edilletüh, Dımaşk /, I,
- Keşmîrî, Keşfü’s-sitr ʿan salâti’l-vitr (Mecmûʿatü resâʾili’l-Keşmîrî içinde), Karaçi /, I,
- Habîb b. Tâhir, el-Fıḳhü’l-Mâlikî ve edilletüh, Beyrut /, I,
- Dursun Demir, Vitir Namazıyla İlgili Hadisler ve Değeri (yüksek lisans tezi, ), Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
- Rukiye Koçak, Vitir Namazı ile İlgili Rivayetlerin Değerlendirilmesi (yüksek lisans tezi, ), Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü.
- Sâlih b. Abdüssemî‘ el-Âbî, es̱-S̱emerü’d-dânî ʿalâ Risâleti’l-Ḳayrevânî (nşr. Ahmed Mustafa Kāsım et-Tahtâvî), Kahire , s.
- Büşra Yüzügüldü, “Hanefî ve Şâfiî Mezheplerinde Vitir Namazı”, Diyanet İlmî Dergi, XLV/4 (), s.
- bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Vitir Namazı md.

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır