NORMAL DOĞUM SONRASI DİKİŞ YERİ BAKIMI
NORMAL DOĞUM SONRASI DİKİŞ YERİ BAKIMI
Ağrı: Bu durumda size doktorunuz tarafından önerilen ağrı kesicileri (Parol, minoset tablet) alabilirsiniz.
Morluk: Hafif morluklarda hirudoid krem veya jel sabah akşam kullanılabilir
Ödem: Kesi yerinde şişlik olduğunda Eudoglad Solusyonla günde 3 kez 20 dakika gazlı beze döküp şişlik üstünde bekletiyoruz. Eldivenin içine buz ve su koyun şişlik bölgesine uygulayabilirsiniz, direk buz koymayın soğuk hasarı yapar.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR
Sezaryen ameliyatında çeşitli katmalara dikiş atılır ve ameliyat tamamlanır. Cildin kapatılması için atılan dikişler kozmetik açı bir yana, enfeksiyonlara karşı koruma sağlamada, herhangi bir komplikasyon gelişmemesi açısından oldukça önemlidir. Sezaryen operasyonunda rutin olan cilt kesisi uygulanır. Bu kesi karın alt bölümüne yatay olarak uygulanır. Kimi zaman ender durumlarda göbekten aşağı dik uzanan bir kesi de gerekebilir. Dikişin doğru yöntemle atılması hem daha az ağrıya hem de kozmetik açıdan daha az kaygıya yol açar.
Sezaryen operasyonunda cilt nasıl dikilir?
Ciltin altına dışarıdan görünmeyecek şekilde atılan dikiş:
Bu dikişlere subkutikuler sütur adı verilemektedir. Çoğunlukla kendi kendine eriyen dikişler kullanılmaktadır. Dikişler tek tek atılmaz, devamlı olarak atılır. Toplum arasında bu dikişe ‘’estetik dikiş’’ de denilmektedir. Dikiş dışarıdan gözükmez ve daha az iz kalır.
Cilt üzerine staple (tel zımba) ile atılan tek tek dikiş yöntemi:
Bu dikiş yönteminde tıpkı tel zımba gibi tek tek uygulanan ilmekler ve yara kenarları birbirine yakınlaştırılır. Operasyondan bir hafta sonra ise bu zımba telleri oldukça pratik bir şekilde alınmaktadır.
Cilt üzerine tek tek iplik ile atılan dikiş yöntemleri:
Bu dikiş yönteminde çoğunlukla kendiliğinden erimeyen dikişler kullanılmaktadır. Bu sebeple de ameliyattan sonraki 1. Haftada dikişlerin alınması gerekir.
Yapıştırıcı bant yöntemi (strip):
Strip adı verilen ince bir bant yaraya uygulanır. Bu sayede yara kenarları birleştirilir. Pratik bir yöntemdir ancak büyük yaralara uygulanmaz.
Bu yöntemler arasında en yaygın kullanılan estetik dikiş yöntemidir.
Sezaryen dikişleri ne zaman iyileşir?
İyileşme, saat içinde gerçekleşir. Bu sayede hasta sezaryenden 3 gün sonra banyo yapabilir. Yaranın iyileşmesi ve kapanması ise bir haftayı bulur.
Dikişler ne zaman alınmaktadır?
Çoğunlukla sezaryen için kendiliğinden eriyen dikişler tercih edilmektedir. Bu dikişler bir hafta içinde kaybolurlar. Ancak normal olarak dikiş atılmış ise çoğunlukla ameliyattan 1 hafta sonra alınırlar.
Dikiş yerlerinde sertlik ve şişlik olur mu?
Dikişin atıldığı ilk zamanlarda dikiş sebebiyle ödem oluşabilir. Bu sebeple de dikiş atılan bölgede sertlik ve şişlik olması normal kabul edilir. Ancak aşırı şişlik var ise mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
Dikiş açılır ise ne olur?
Dikişlerin açılması toplum arasında dikişin patlaması olarak adlandırılır. Oldukça nadir gerçekleşen bir durumdur. Bu gibi sorunlarda hastanın yaraya ne kadar doğru baktığı ve hijyeni sağlayıp sağlayamaması önemli faktörlerdendir. Dikişler patlar ise, pansuman yapılır ve yaranın kapanması beklenir. Şayet dikişler çok fazla açılmış ise yeniden dikiş atmak gerekebilir. Dikişlerin altından sarı doku ortaya çıkıyor ise, sıvı geliyor ise açılma olduğu görülebilir.
Dikiş bölgesinde ağrı, yanma, kaşıntı olur mu?
Sezaryen operasyondan sonraki günlerde hafif ağrı ve yanma normal kabul edilir. Ağrı özellikle dikişin uç bölümlerinde daha fazla hissedilir. Cilt kesinin etrafındaki hissizlik ve uyuşukluk ise dikişlerin iyileşmesinden sonra da bir süre daha kalabilir. Çeşitli durumlarda yara yerleri kaşınabilir. Şayet aşırı ağrı söz konusu ise mutlaka bir doktora başvurmak gerekir.
Dikiş yerinde kızarıklık, sıcaklık, kötü kokulu akıntı normal midir?
Dikiş yapılan yer sıcak ise ve kızarıklık var ise, kokulu sarı ve yeşil akıntı da buna eşlik ediyor ise enfeksiyon söz konusu olabilir. Bu gibi durumlarda mutlaka doktora başvurmak gerekir. Şayet sıcaklık yoksa ve akıntı renksiz ve kokusuz ise enfeksiyon olmadığı anlamına gelir. Şayet iltihap, enfeksiyon söz konusu ise antibiyotik tedavisine başlanır ve yara yerinin bakımını yapılarak iyileşme sürecine girilir.
Dikiş yerinde kanama olması normal midir?
Operasyonun yapıldığı günlerde dikiş yerlerinde kanama görülebilir. Kanama fazla ise uygulanan ağırlıklar ile kanama kısa sürede durdurulur. Fakat hasta evine gittikten sonra da kanama oluyor ise mutlaka doktora başvurmak gerekir.
[vc_row][vc_column][vc_column_text]Minik bebeğinizin doğumu ya normal doğum yani vajinal yoldan ya da sezaryen doğum ile olabilir. Anne ve bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilecek ve normal doğuma imkan vermeyen durumlarda bu yöntemler arasından sezaryen tercih edilir. Ancak sezaryen, bir doğum yönteminden daha çok bir çeşit cerrahi müdahaledir ve her ameliyatta olduğu gibi sezaryen ameliyatında da birtakım riskler bulunmaktadır. Bu risklerden en sık görüleni ise sezaryen sonrası enfeksiyon durumudur.
Peki sezaryen sonrası enfeksiyonu neden olur? Belirtileri ve tedavisi nedir? Enfeksiyonu önlemenin yolları nelerdir?
Sezaryen doğum, annenin karnına cerrahi bir kesi açılması sonucu bebeğin bu yarıktan çıkarılması ile gerçekleşir. Doğum işlemi gerçekleştikten sonra bu kesi farklı dikiş yöntemleri ile dikilir. Ancak doğumdan hemen sonra veya iyileşme döneminde dikişlerde, kesi bölgesinde veya rahimde iltihaplanma, kaşıntı, akıntı, kızarıklık gibi birtakım bulgular meydana gelebilir. Bu duruma sezaryen sonrası enfeksiyon adı verilir.
Annelerin cerrahi müdahale sonrasında kendilerini takip etmeleri ve özellikle kesi bölgesini gözlemlemeleri gerekmektedir. Çünkü bazı sebeplerden kaynaklı olarak enfeksiyon oluşma riski bulunmaktadır. Sezaryen doğumların yaklaşık %5inde enfeksiyon görülebilmektedir. Sorun ve sorunun türü ne kadar çabuk tespit edilirse tedavisi de o kadar hızlı ve kolay olacaktır.
Sezaryen sonrası enfeksiyon belirtileri şunlardır;
Bu belirtilerden herhangi birine rastlamanız durumunda mutlaka kadın doğum uzmanınıza müracaat etmeniz gerekmektedir. Belirtiler, bir çeşit enfeksiyona işaret ediyor olabilir.
Taze anneler, lohusalık dönemlerinde bebeklerinin bakımına odaklanmayı düşünürken kendi sağlık sorunları ile yüz yüze gelebilirler. Bu dönemde sezaryen sonrası enfeksiyon nedenleri sıklıkla merak edilir.
Ayrıca bu etkenler, lohusanın enfeksiyon geçirme olasılığını artıran faktörlerdir. Kısacası tansiyon, şeker, kilo, otoimmün sorunu varsa veya dikiş türü uygun değilse, enfeksiyon oluşma riski bulunur.
Sezaryen Doğum Sonrası Doktor Kontrolü Gerekli mi? Konulu videomuzu izleyebilirsiniz.
Doğum sonrasında oluşma ihtimali olan enfeksiyonun farklı türleri bulunur. Enfeksiyonun türleri, oluştuğu yere ve bulgulara göre farklılık göstermektedir.
Sezaryen sonrası enfeksiyon türleri;
Sezaryen işleminin yapıldığı kesi bölgesindeki yara yerinin bakteriyel bir enfeksiyona maruz kalması ile ortaya çıkan enfeksiyon türüdür. Yarada bakterilerin hızla üremesi ile dikiş bölgesinde kötü koku, kızarıklık, şişme, kaşıntı, ağrı hissi, ateş ve akıntı gibi yaygın belirtiler oluşabilir. Genellikle doğumdan birkaç hafta sonra meydana gelmektedir. Teşhis konulduktan sonra gerekirse dikiş açılır ve iltihap varsa iltihap dışarı boşaltılıp tekrar pansuman yapılır.
Rahim zarı yırtıldıktan sonra rahim daha duyarlı bir hale gelmektedir. Bu nedenle sezaryen sırasında kesi yapıldığı ve bu zar yırtıldığı için doğum sonrasında rahim bakterilere karşı çok daha savunmasız bir konumda olur. Vajinadaki zararsız bakteriler bu bölgeye yayılıp çoğalabilir ve rahim içi iltihabı oluşturabilir. Bu duruma endometrit de denilmektedir.
Endometrit varlığında, alt karın bölgesinde ağrı, ateş ve vajinal akıntı en sık görülen bulgulardır. Düzenli bir antibiyotik tedavisi ile iltihap giderilebilir.
Kan dolaşımında bakteriyel bir enfeksiyonun yayılması sonucu meydana gelen enfeksiyon türü septisemi olarak adlandırılır. Bu rahatsızlık hem normal doğumda hem de sezaryen doğumda ortaya çıkabilme riski bulunan bir sorundur.
Septisemi varlığında, ani ateş yükselmesi, nefes darlığı, hızlı nefes alıp verme, kalp atışında hızlanma ve üşüme gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu bulgular gözlemlendiğinde mutlaka bir doktora başvurulması gerekir.
İdrar yolu enfeksiyonu, kadınların normal zamanlarında da sıklıkla karşılaştığı bir rahatsızlıktır. Ancak hem vajinal hem de sezaryen doğumda kullanılan ilaçların da etkisi ile idrar yolu enfeksiyonu ortaya çıkabilir. İdrar yaparken zorlanma ve yanma hissi, alt karın bölgesinde basınç, kokulu idrar ve bulanık idrar bu sorunun belirtileri arasındadır. Bol sıvı tüketimi ve antibiyotik kullanımı ile bulgular ortadan tamamen kalkabilir.
Enfeksiyonun türüne göre tedavi şekli de farklılık gösterir. Fakat genellikle enfeksiyonların birçoğu uygun antibiyotik tedavisi ile tedavi edilmektedir. Dikiş yerinin iltihaplanması gibi durumlarda dikişi açıp iltihabı boşaltmak ve yarayı tekrar kapatmak, ilaç tedavisiyle beraber uygulanan bir yöntemdir.
Sezaryenden sonra meydana gelen enfeksiyonların iyileşme süreçleri de annelerin merak ettikleri konulardandır.
Bu süreç, rahatsızlığın türüne göre değişkenlik gösterebilir. Bazı enfeksiyonlar daha kısa sürede tedavi olabilirken bazıları daha uzun bir bakım dönemine gereksinim duyabilir. Ancak ciddi ilerleme kaydetmemiş durumların çoğu yaklaşık bir antibiyotik tedavi sürecinde iyileşme göstermektedir. Doğru ve özenli bir bakım ile süre kısalabilir.
Her sezaryen doğumun ardından enfeksiyon oluşmaz. Birtakım önlemler alarak bu olasılığı ortadan kaldırabilmeniz mümkündür.
3riskini en aza indirmek istiyorsanız doktorunuz tarafından size söylenen her şeye uymanız gerekir. Unutmayın, ameliyat sonrası bakım konusunda ne kadar titiz davranırsanız risk oranı da bir o kadar azalacaktır. Dikişlerinize iyi bakmalı, zamanında pansuman yenilemeli, sağlıklı beslenmeli ve bol bol dinlenmelisiniz.
Sezaryen Doğum Hakkında Her Şey! Konulu makalemizi okumak için aşağıdaki bağlantıya tıklayın!
Sezaryen Doğum Hakkında Her Şey monash.pw
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]