Çocuklar için İngilizce başta olmak üzere 25 farklı dil öğrenme programı olan eBabil’in bu içeriğinde Present Simple Tense Konu Anlatımı Özeti ve Örnek Cümleleri (İngilizce Geniş Zaman Simple Present Tense Konu Anlatımı Simple Present Tense S Takısı) başlığını ele aldık. Bu konuyu eBabil dil uygulaması üzerinden eğlenceli bir şekilde öğrenebileceğinizi de belirtmiş olalım. Çocuklar İçin İngilizce uygulaması, Okul öncesi İngilizce uygulaması (3 yaş İngilizce, 4 yaş İngilizce, 5 yaş İngilizce), ilkokul İngilizce uygulaması ve yetişkinler için dil öğrenme uygulaması için indirme dosyası içeriğin sonunda yer almaktadır.
İngilizce geniş zamanda cümle kuracaksak önce geniş zamanda öznenin bulunduğu durumu mu ifade edeceğiz, yoksa öznenin yaptığı iş ve hareketi mi ifade edeceğiz ona dikkat etmeliyiz.
I | am |
He She It | is |
We You They | are |
Bu cümlelerde öznenin yaptığı iş değil, durumu ifade edilmiş olur.
Örnek: I am at home. (“Ben evdeyim.” Derken öznenin yaptığı bir iş yoktur. )
Ayşe is beautiful. (“Ayşe güzel.” Derken Ayşe’nin yaptığı bir iş yoktur.)
My parents are honest. (“Benim anne babam dürüsttür.” Derken öznenin yaptığı bir iş yoktur.)
Olumsuz cümle kuracaksak, yardımcı fiile yani “am, is, are” a “not” eki getiririz.
Örnek:
I’mnot happy. (“Mutlu değilim.” Derken “am”e “not” getirdik ve öznenin durumundan bahsettik.)
My brother isn’t a doctor. (“Benim erkek kardeşim doktor değil.” Derken “is”e “not” getirdik ve öznenin durumundan bahsettik.)
We aren’t from Sivas. (“Biz Sivaslı değiliz.” Derken yine öznenin durumundan bahsettik ve olumsuzluk ekini yardımcı fiil olan “are”a getirdik.)
Soru soracaksak, “am, is, are” öznenin başına gelir. Bu sorular öyle mi, değil mi diye soran sorulardır. Bu tarz sorulara da “evet” ya da “hayır” diye cevap verilir.
Örnek:
A: Is Suna tall? (“Suna uzun mu?”derken “is” öznenin başına geldi.)
B: Yes, she is. / Yes, she is tall. (“ Evet. / Evet, o uzun.” Derken ya kısaca yes+ özne ve olumlu yardımcı fiil kullanırız. Ya da evet dedikten sonra tam olumlu bir cümle kurarız.)
Soru kelimeleri kullanarak soru soracaksak, en başta soru kelimesi monash.pw tarz sorulara cevap verirken de soru kelimesine cevap verecek şekilde cümle kurarak cevap verilir.
Örnek:
A: Where are you? “Neredesin?”
B: I am at home. “Evdeyim.”
Eğer öznenin yaptığı bir iş ya da hareket varsa o zaman fiil kullanarak cümle kurarız. Fiilin yalın halde olması o işin geniş zamanda yapıldığını gösterir. Geniş zamanın yardımcı fiilleri “do-does” dır. Birden fazla yardımcı fiili olan cümlelerde öznelere göre yardımcı fiil değişir demektir.
I You We They | DO |
He She It | DOES |
Şimdi, İngilizce geniş zamanın kullanıldığı durumlara bakalım:
1- Eğer özne ile ilgili olan durum genel olarak her zaman geçerli ise geniş zamanda cümle kurmalıyız.
Örnek:
The Earth revolves around the Sun. “Dünya Güneş etrafında döner.”
2- Eğer öznenin bir rutininden ya da alışkanlığından bahsediyorsak geniş zamanda cümle kurmalıyız.
Örnek:
My father rides a bike for one hour every Saturday. “Babam her Cumartesi, 1 saat bisiklet sürer.”
3- Eğer bir hikaye ya da olay anlatıyorsak geniş zamanda anlatırız.
Örnek:
The girl comes home and her mother gives her chocolate. “Kız eve gelir ve annesi ona çikolata verir.”
4- Eğer bir çizelgeye göre planlanmış olan eylemleri anlatıyorsak geniş zaman kullanırız. Mesela bir programın başlama bitme saatini söylerken; ya da bir aracın kalkış varış zamanını söylerken geniş zaman kullanırız.
Örnek:
The film starts at 8 o’clock. (“Film 8’de başlayacak.” Derken çizelgeye göre olduğundan anlam gelecek zaman olsa da cümle geniş zamanda kurulur.)
5- Eğer bir fiil şimdiki zamanla kullanılamıyorsa, yani anlam şimdiki zaman olsa bile fiil hareket bildirmeyen bir fiilse anlam şimdiki zaman olsa bile geniş zamanda kurulmalıdır.
Örnek:
I want to drink some tea. (“Çay içmek istiyorum.” Derken “want” fiili şimdiki zamanla kullanılmadığı için geniş zamanda cümle kurulur. Anlam şimdiki zamandır.)
Geniş zamanda olumlu cümlelerde yardımcı fiil olan “do” ve “does” kullanılmaz. Özneden sonra fiil kullanılarak cümle kurulur. Ekstra ögeler bundan sonra eklenir. Olumlu cümlede yardımcı fiil kullanılmadığı için “she, he, it” öznelerinde onların bir farkı olduğunu göstermek için fiile “does” daki “-s” takısı belli kurallara göre eklenir.
Örnek:
I have breakfast every morning. (“Her sabah kahvaltı yaparım.” Derken burada kişinin rutininden bahsedilmiştir.)
She goes dancing every month. (“Her ay dansa gider.” Derken burada kişinin rutininden bahsedilmiş ve özne “she” olduğu için fiile –s takısı eklenmiştir.)
İngilizce Geniş Zamanda (Present Simple Tense) olumsuz cümle kurmak için yardımcı fiile “not” getirmek gerekir. “Not” eki sadece yardımcı fiile eklenebildiği için de yardımcı fiili mutlaka cümlede kullanmalıyız. “He, she, it” için de “does” kullanacağımız için artık fiildeki “-s” takısına ihtiyacımız kalmaz. Fiil yalın halde yazılır.
Örnek:
You don’t know German. (“Sen Almanca bilmezsin.” Derken “do” ve “not” olumsuz yapmak için cümleye getirilir.)
My father does not work much. (“Babam Çok çalışmaz.” Derken “does not” olumsuzluk için kullanıldığından fiil yalın halde kullanılır.)
Geniş zamanda soru cümlesi kurmak için yardımcı fiil öznenin başına gelir. Yine yardımcı fiil kullanıldığı için fiildeki ekler kalkar ve yalın halde kullanılır. En başta sadece yardımcı fiil olan sorulara “yes” ya da “no” diye cevap verilir.
Örnek:
A: Do you like going out at nights? “Geceleri dışarı çıkmayı severmisin?”
B: Yes, I do. / Yes, I like going out at nights. (“Evet./ Evet, geceleri dışarı çıkmayı severim.” Derken burada ya kısa cevap olarak “yes+özne+ olumlu yardımcı fiil” ya da uzun cevap olarak “yes + olumlu cümle” ile cevap verilir.
B: No, I don’t. / No, I don’t like going out at nights. (“Hayır. / Hayır, geceleri dışarı çıkmayı sevmem.” Derken burada ya kısa cevap olarak “no+özne+olumsuz yardımcı fiil” ya da uzun cevap olarak “no+ olumsuz cümle” ile cevap verilir.
Örnek:
A: Does she tidy her room every weekend? “O her haftasonu odasını düzenler mi?”
B: No, she doesn’t. / No, she doesn’t tidy her room every weekend. (“Evet./ Evet, o her haftasonu odasını düzenler.” Derken olumsuz cevap veriyorsak ya “no+özne+olumsuz yardımcı fiil” ya da “no+ olumsuz cümle” ile cevap verilir.)
B: Yes, she does. / Yes, she tidies her room every weekend. (“Hayır. /Hayır, o her haftasonu odasını düzenlemez.” Derken olumlu cevap veriyorsak ya “ yes+özne+olumlu yardımcı fiil” ya da “yes+olumlu cümle” ile cevap verilir.)
Geniş zamanda (Simple Present Tense) soru kelimeli soru cümlesi kurulacaksa en başta soru kelimesi bulunur. Cevap vermek için de soru kelimesine cevap verecek şekilde cümle kurarak cümle kurulur.
Örnek:
A: Whatdo they do at the weekends? (“Onlar haftasonları ne yaparlar?”derken “ne?” soru kelimesiyle soru sorulmuştur.)
B: They play football in the park at the weekends. “Onlar haftasonları parkta futbol oynarlar.”derken “Ne?” soru kelimesine denk gelecek şekilde “futbol oynarlar” cevabı verilmiştir.)
NOTE: “Who” soru kelimesi eğer işi yapanı yani özneyi soruyorsa olumlu cümle gibi soru sorulur. Özne yerinde “who” soru kelimesi olur. Olumlu cümle gibi olduğundan yardımcı fiil kullanılmaz ve fiil yine “-s” takısı alır. (Simple Present Tense S Takısı başlığına birazdan değineceğiz.)
Örnek:
Who drinks tea? “Kim çay içer?”
Ayşe drinks tea. “Ayşe çay içer.”
“Who” soru kelimesi eğer işten etkileneni yani nesneyi soruyorsa normal soru kelimesi gibi soru sorulur.
Örnek:
Who do you go to school with? “Kiminle okula gidersin?”
I go to school with my friend. “ Okula arkadaşımla giderim.”
*Every (Ya cümlenin en sonunda ya da en başında kullanılır.)
Every day “her gün”
month “her ay”
Monday “her pazartesi”
year “her yıl”
Örnek:
Every year, I go on a holiday. “Her yıl tatile giderim.”
She drinks coffee every afternoon. “Her öğleden sonra kahve içer.”
*Bazı ifadelerin çoğulları ile. (Ya cümlenin en sonunda ya da en başında kullanılır.)
in the mornings
in the evenings
at weekends
at nights
Örnek:
I don’t drink milk in the mornings. “Sabahları süt içmem.”
At nights, he doesn’t go out. “Geceleri o dışarı çıkmaz.”
*Always “her zaman”, usually “genellikle”, often “sık sık” , sometimes “bazen”, seldom “nadiren”, rarely “nadiren”, never “asla” gibi sıklık zarfları. ( ana fiilden hemen önce kullanılırlar.)
Örnek:
She always gets up late. “O her zaman geç kalkar.”
*Once a month “ayda bir kez”
Twice a year “yılda iki kez”
Three times a day “günde üç kez”
Ten times a year “yılda on kez”
gibi sıklık zarfları da geniş zamanda kullanılır.
Örnek:
Do you brush your teeth three times a day? “Günde üç kez dişlerini fırçalarmısın?”
Sadece olumlu cümlelerde özne “he, she, it” ise ana fiile –s takısı gelir. Bu takıyı getirmenin bazı kuralları vardır. Bunlar:
pass-es
fix-es
brush-es
go-es
watch-es
Örnek:
study = studies
ğlay-s
Örnek:
put-s
drive-s
Present Simple Tense ile ilgili İngilizce Bilgi Yarışmaları, Mantar Panolar, Afişler ve Akıllı Tahta uyumlu sunumların tamamı için Instagram & Twitter & Facebook & Youtube (yakında) hesabımızı takip edebilir ve Telegram&Whatsapp grubumuza dahil olabilirsiniz.
Etiket:çocuklar için ingilizceebabilingilizce geniş zaman konu anlatımıpresent simple tensesimple present tense
* We go to Marmaris every summer.
Cümlede, her yaz Marmaris’e gidildiği yani aynı işin tekrarlandığı için simple present tense kullanılıyor.
* They go to Abant Lake every winter.
Bu cümlede de tekrarlanan eylem her kış Abant Gölüne gidilmesidir. Bu nedenle fiilde simple present tense kullanılmış.
2-Gerçekliği kabullenmiş ve bilimsel olaylarda kullanılır. Example (s) (örnek/ler);
* The sun rises from the east. (Güneş doğudan doğar.)
* The moon is the satellite of the earth. (Ay, dünyanın uydusudur.)
3-Önceden planlanmış, programlanmış olayları anlatırken kullanılır. Bu ifadelerde simple present tense kullanılmasına rağmen, anlam gelecek zamandır.
* The train leaves Adana at 7pm tonight. (Tren bu akşam saat yedide Adana’dan kalkacak.)
* The exam starts at 10 o’clock tomorrow. (Sınav yarın onda başlayacak.)
Cümlelerin Yapı Özellikleri
Subject (özne) verb (fiil) object (nesne) anlamı
I play tenis Tenis oynarım.
You swimpool Havuzda yüzersin.
We like musicMüziği severiz.
They do barbecue Onlar mangal yaparlar.
He does his homework O ödevini yapar.
She studies Turkish O Türkçe çalışır.
It drinks juice O meyve suyu içer
Yukarıdaki örnek cümlelerde gördüğünüz gibi “I, you, we, they” gibi öznelerle cümle kurarken fiiller ek almıyor. Fakat “he, she, ıt” gibi öznelerle cümle kurarken filler “-es, -s, -ies” eklerinden birini alıyor. Buradan şu kuralı çıkarıyoruz.
**İngilizcede simple present tense ile cümle kurulurken “I, you, we, they” özneleriyle kurulan cümlelerde fiil yalın halde kullanılır. 3. tekil özneler (he, she, it) kurulurken fiile –s, -es, -ies eklerinden biri getirilir. **
*-s takısını alan filler;
He drinks 3 liters of water every day. (O her gün 3 litre su içer.)
She sleeps eight hours a day. (O her gün 8 saat uyur.
Olumsuz Cümleler Yapı Özellikleri
Subject Auxiliary verb
(özne) (Yardımcı fiil)verb (fiil) object (nesne) anlamı
I don’t (do not) play tenis Tenis oynamam.
You don’t swim pool Havuzda yüzmezsin.
We don’t like music Müziği sevmeyiz.
They don’t do barbecue Onlar mangal yapmazlar.
He doesn’t (does not) do his homework O ödevini yapmaz.
She doesn’t (does not) study Turkish O Türkçe çalışmaz.
It doesn’t (does not) drink juice O meyve suyu içmez.
Olumsuz cümleler kurarken yardımcı fiil olarak “don’t” veya “doesn’t” kullanılıyor. 3. tekil özneli cümleleri olumsuz yaparken fiillerin sonunda “-s, -es, -ies” takıları kullanılmaz. Fiili yalın halde kullanıyorsunuz.
Türkçedeki karşılığı Geniş Zaman olan Simple Present Tense, sürekli yapılan eylemleri ifade etmek için kullanılır. Konumuza cümle yapılarını inceleyerek bir giriş yapalım:
Simple Present Tense’de Olumlu Cümle:
Öznesi I, you, we ve they olan cümlelerde, daha akılda kalıcı bir biçimde söyleyecek olursak; öznesi çoğul olan cümlelerde ve öznesi I zamiri olan cümlelerde fiil herhangi bir ek almaksızın yalın haliyle kullanılır. Fiilin ardından varsa cümleye nesne ardından da yer edatı, zaman zarfı ile devam edilir. Hemen örneklendirelim:
I/ You/ We/ They drink tea every morning.
I drink tea every morning. → Ben her sabah çay içerim.
You drink tea every morning. → Sen/ Siz her sabah çay içersin(iz).
We drink tea every morning. → Biz her sabah çay içeriz.
They drink tea every morning. → Onlar her sabah çay içerler.
Öznesi he, she, it olan yani öznesi tekil olan cümlelerde, öznenin ardından gelen fiile sadece olumlu cümlelerde -s takısı eklenir. Bu -s takısı, eklenecek olan fiile göre kimi zaman -es, kimi zaman da -ies olarak karşımıza çıkar. Bu takıları isimleri çoğul yaparken öğrenmişsinizdir. Bu ekler çoğul yaparken isme ekleniyordu, geniş zamanlı cümlelerde ise fiile eklenecekler.
He/ She/ It drinks tea every morning. → O her sabah çay içer.
Bu kuralı üç adımda şöyle özetlersek daha iyi kavrayacağınızı düşünüyoruz:
1. Simple Present Tense’de
monash.pw cümlelerde
3.Üçüncü tekil şahıs olursa fiile -s takısı getiriyoruz.
Şimdi de olumsuz cümlelere bakalım:
Simple Present Tense’de Olumsuz Cümle:
Geniş Zamanda yardımcı fiilimiz do/ does dır. Özne I, you, we ve they olduğunda do, he, she, it olduğunda ise does yardımcı fiili kullanılır.
I/ You/ We/ They do not drink tea every morning.
He/ She/ It does not drink tea every morning.
Üçüncü tekil şahıs (he/ she/ it) ile kurulan cümlelerde does yardımcı fiili kullanıldığı için fiile herhangi bir ek getirilmez. Ekin yardımcı fiilde geldiğini düşünürseniz, zihninizde do muydu does mıydı sorununu hızlıca halledebilirsiniz.
Ido not drink tea every morning. → Ben her sabah çay içmem.
Youdo not drink tea every morning. → Sen/ Siz her sabah çay içmezsin(iz).
Wedo not drink tea every morning. → Biz her sabah çay içmeyiz.
Theydo not drink tea every morning. → Onlar her sabah çay içmezler.
He/ She/ Itdoes not drink tea every morning. → O her sabah çay içmez.
Not! Kısa halleriyle do not yerine don’t, does not yerine de doesn’t kullanılabilir.
Gelelim soru cümlelerine:
Simple Present Tense’de Soru Cümleleri:
Yardımcı fiil cümlenin başına getirilerek soru cümlesi elde edilir. Hangi zaman olursa olsun evet/ hayır cevabını verdiğimiz soru cümleleri elde etmek istediğinizde formül budur: yardımcı fiili cümlenin başına getirmek.
Hemen örneklerle destekleyelim:
Do I/ you/ we/ they drink tea every morning?
Does he/ she/ it drink tea every morning? → O her sabah çay içer mi?
Do you drink tea every morning? sorusuna kısa cevap vermek istersek;
Yes, I do. / No, I don’t.
Does she drink tea every morning?
Yes, she does. / No, she doesn’t.
Bilgi soruları dediğimiz, 5N1K sorularını oluştururken de cümlenin başına soru kelimelerinden biri getirilip ardından yardımcı fiille soruya devam edilir.
Örnek: What do you drink every morning? I drink tea every morning.
Bilgi soruları özellikle bir şeyi bilmek istediğinden evet/ hayır şeklinde yanıtlanamaz. Sorunun istediği bilgiyi cevap olarak vermek gerekir.
Adverbs of Frequency (Sıklık Zarfları)
Adverbs of Frequency | Türkçe karşılığı | Örnek Cümle |
always | her zaman | I always drink coffee in the mornings. |
almost always | neredeyse her zaman | Tom almost always wears a hat. |
often | sık sık | Selin often studies in the library. |
usually | genellikle | Orhan usually doesn’t study. |
generally | genellikle | I generally get up at six. |
sometimes | bazen | We sometimes make bad decisions. |
rarely | nadiren | He rarely speaks. |
hardly ever | neredeyse hiç | I hardly ever wear pink. |
never | asla | They never sleep before midnight. |
Bu sıklık zarfları, bir eylemin ne sıklıkla gerçekleştiğini açıklarken kullanılır. Örneklerden de anlaşıldığı gibi genellikle özne ile yüklemin arasında yer alırlar. Asla anlamı veren “never” sıklık zarfı zaten “asla” anlamına gelip olumsuz bir manaya sahip olduğundan cümlede yine bir olumsuzluk eki (don’t/ doesn’t) kullanmaya gerek yoktur.
Örneğin: They never sleep before midnight. → Onlar asla gece yarısından önce yatmazlar.
Gördüğünüz gibi herhangi bir olumsuzluk eki yoktur, cümle olumlu yapıdadır. Ancak cümlenin anlamı olumsuzdur.
Simple Present Tense Nerelerde Kullanılır?
Türkçesi Geniş Zaman olan Simple Present Tense tıpkı Türkçede kullanıldığı gibi kullanılır. Kullanım yerleri ve anlamı aynı Türkçedeki gibidir, ancak bir iki yerde Türkçede olduğundan farklı bir durum vardır. Dilerseniz Simple Present Tense’in kullanım yerlerine de değinelim:
Galatasaray Türk Süper Liginin şampiyonu oldu.
Simple Present Tense konusu bu şekilde. Hiç de gözünüzü korkutmasın. Takıldığınız, anlayamadığınız noktalar olduğunda yorumlarda sormanız yeterli. Herkese iyi çalışmalar dilerim.
Simple Present Tense genel bir durumdan ya da doğrudan bahsederken kullanılan zaman kipidir. Kullanım yerleri Türkçedeki Geniş Zaman'a çok benzerdir.
Olumlu | I/You/We/They + V1 |
He/She/It+ V1 + -s takısı | |
Olumsuz | I/You/We/They + do + not + V1 |
He/She/It +does + not + V1 | |
Soru | Do + I/You/We/They + V1 |
Does + He/She/It+ V1 |
Örnek | Kısa Hali | |
+ | I love you. | –– |
He sings well. | –– | |
− | Ido notlove you. | Idon'tlove you. |
Hedoes notsing. | Hedoesn'tsing. | |
?+ | Doyou love me? | –– |
Doeshe sing? | –– | |
?- | Doyounotlove me? | Don'tyou love me? |
Doesshenot sing? | Doesn'tshe sing? |
• I always get up early.
› Her zaman erken kalkarım.
• I like playing chess.
› Satranç oynamayı severim.
• I drink tea every day.
› Her gün çay içerim.
• I go swimming twice a week.
› Haftada iki kez yüzmeye giderim.
• How often do you go running?
› Ne sıklıkla koşuya çıkarsın?
• He works in Germany.
› Almanya'da çalışıyor.
• Where do you live?
› Nerede yaşıyorsun?
• It doesn't rain much here.
› Burada çok yağmur yağmaz.
• He knows three languages.
› O, üç dil biliyor.
• The sun sets in the west.
› Güneş batıdan batar.
• Water boils at degrees Celsius.
› Su santigrat derecede kaynar.
• Every atom has a nucleus.
› Her atomun çekirdeği vardır.
• I feel dizzy.
› Başım dönüyor.
• You look awful.
› Berbat görünüyorsun.
• I want to drink water.
› Su içmek istiyorum.
• I don't understand you.
› Seni anlamıyorum.
• The school starts next week.
› Okul gelecek hafta başlayacak.
• The plane arrives at
› Uçak 'te varacak.
• If it rains we'll get wet.
› Yağmur yağarsa ıslanacağız.
• I will visit my uncle before I leave.
› Gitmeden önce amcamı ziyaret edeceğim.
• I'll give something to him when I see him.
› Onu gördüğümde ona bir şey vereceğim.
• Call the police.
› Polisi ara.
• You two help me.
› Siz ikiniz bana yardım edin.
• Go straight for one mile and then turn right.
› Bir mil düz git ve sonra sağa dön.
• The prince goes to the forest and
› Prens ormana gider ve
• The Bible says do everything in love.
› İncil her şeyi sevgiyle yapın der.
• Five soldiers die in Iraq.
› Irak'ta beş asker öldü.
• Four people injure in the collision.
› Çarpışmada dört kişi yaralandı.
• I always get up early.
› Her zaman erken kalkarım.
• I read a book every day.
› Her gün kitap okurum.
• I go swimming twice a week.
› Haftada iki kez yüzmeye giderim.
• How often do you drink coffee?
› Ne sıklıkla kahve içersin?
• I clean my room on Sundays.
› Pazar günleri odamı temizlerim.
• He sometimes goes to the cinema.
› Bazen sinemaya gider.
• It usually rains here in summer.
› Burada genellikle yaz aylarında yağmur yağar.
• He never plays chess.
› Asla satranç oynamaz.
• The school starts next week.
› Okul gelecek hafta başlayacak.
• The bus leaves at this evening.
› Otobüs bu akşam 'de kalkacak.
• If it rains we'll get wet.
› Yağmur yağarsa ıslanacağız.
• I'll tell him the truth when I see him.
› Onu gördüğümde ona gerçeği söyleyeceğim.
• I must see her before I leave.
› Gitmeden önce onu görmeliyim.
• He won't help unless you ask him.
› Sen ona sormadıkça sana yardım etmeyecek.
• I have no money at the moment.
› Şu anda param yok.
• I want to drink tea now.
› Şimdi çay içmek istiyorum.
• Where do you live?
› Nerede yaşıyorsun?
• Where do you come from?
› Nerelisin?
• What do you do?
› Ne iş yapıyorsun?
• Why does he work abroad?
› Neden yurt dışında çalışıyor?
• When do you usually get up?
› Genellikle ne zaman kalkarsın?
• Who lives in Germany?
› Almanya'da kim yaşıyor?
• How much money do you need?
› Ne kadar paraya ihtiyacın var.
•How many children do you have?
› Kaç çocuğun var?
• He doesn't like me, does he?
› Benden hoşlanmıyor, değil mi?
• Go straight and then turn left.
› Düz git ve sonra sola dön.
• You two help me.
› Siz ikiniz bana yardım edin.
• "Do you ever think about the future?" "Yes, I do."
› "Geleceği hiç düşünüyor musun?" "Evet."
• "Do you ever feel lonely" "No, I never do."
› "Hiç yalnız hissediyor musun" "Hayır, asla (hissetmiyorum)."
İngilizcede zamanların konu anlatımlarına linke tıklayarak gramer sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
⇒ İngilizcede Zamanlar