sol el orta parmak ağrısı neden olur / Elleriniz Sağlığınız Hakkında Neler Söylüyor?

Sol El Orta Parmak Ağrısı Neden Olur

sol el orta parmak ağrısı neden olur

Karpal tünel sendromu, el bileğinin bir hastalığıdır. Bilekteki karpal tünelden geçen median sinirin sıkışması sonucu ortaya çıkar. Median sinir normal olarak başparmağın iç taraf yüzeyel duyusunu, işaret parmağın, orta parmağın ve yüzük parmağında duyusunu taşır. Bu sinir bileğimizde Karpal Tünel olarak bilinen küçük bir kanaldan geçerek dağılır. Bu yüzden hastalıkta bu kanalın adı ile anılır.

Bu rahatsızlığın ilk başlangıç şekli, özellikle hanımlarda hamur yoğurmak, elde çamaşır yıkamak, el işi yaparken veya daktilo bilgisayar tuşlarına basarken yani el bileğini kullanarak yapılan hareketli işlerde uyuşukluğun meydana gelmesi ve özellikle ilk üç parmakta elektrik çarpar gibi hissedilmesidir. Karpal Tünel Sendromu’nda hastalar genellikle geceleri ağrıların artmasından ve yanma tarzı bir acının kişiyi uykudan uyandıracak kadar fazla olmasından şikayet ederler. Tabii ki bu durum hastalığın ilerlemesi ile doğru orantılı olarak farklılık arz eder.

Kimlerde rastlanır?
Genellikle 40 - 50 yaş arası kadınlarda daha sık görülür. Gerek iş icabı, gerek hobi olarak el bileğiyle tekrarlayan işlerle meşgul olanlar bu sendromun kurbanları olabilirler. Marangozlar, fırça kullanarak boya veya resim yapanlar, tenis oynayanlar, sıklıkla bulaşık yıkayanlar, şöförler ve benzeri şekilde el bileğini tekrarlayan hareketlerle meşgul olanlarda bu astalık daha sıklıkla görülür. En sık olarak erkeklerde kasaplık mesleği ile uğraşanlarda görülmektedir. Hanımlarda hamilelik sırasında görülür. Bu durum geçicidir. Doğum sonrası birkaç hafta içerisinde normale döner. Ayrıca hipotiroidi olan kişilerde de geçici olarak rastlanabilir.

Karpal Tünel Sendromu’nun meydana gelmesinde bazı başka hastalıklarında rolü vardır. Bunlar: Romotoid artirit, damar anomalileri, Tendonitis, şişmanlık, Periferik sinir tümörleri veya kistleri ve yaşlılık gibi. Çok ileri yaşlarda ise dejeneratif eklem hastalığına (osteoartrit) bağlı olarak benzer şikayetler ortaya çıkar. Ayrıca alkol alanlarda, şeker hastalığı ve damarsal hastalıklarında normal durumlardan daha sık görülebilir.

Nedenleri nelerdir?
El bileğinde tekrarlayan küçük travmalar bir band şeklinde Median sinirin üzerini örten karpal ligaman üzerinde skar (nedbe) dokusu oluşturarak bu ligamanın kalınlaşmasına neden olurlar.Bu durumda kalınlaşan bu doku median sinir üzerine bası yapar. Bu bası sonucu sinir giderek incelir, duyu iletim özelliğini kaybeder ve sinir dokusunun ölümüne yol açar. Bu sinir dokusunun ölümü bu sinirin innerve ettiği (bağlandığı) kas dokularında atrofiye (erimeye) neden olur. Dolayısıyla parmaklarda ve ellerde güçsüzlük bir bulgu olarak ortaya çıkar. Geç kalınan durumlarda yani zamanında tanı konulamayıp aradan aylar geçmiş ise tedaviye rağmen sinirdeki bu ileri derecedeki harabiyet irreversibl yani kalıcı olabilmektedir.

El-bilek kanalı hastalığı hekimler tarafından çok eskiden beri bilinmesine rağmen başka hastalıklarla karışabilmekte ve çoğu zaman hastalar doğru tanı alamadığı için hekim-hekim dolaşmaktadır. El-bilek kanalı hastalığı yerine boyun fıtığı tanısı alarak ameliyat olmuş ancak şikayetlerinden kurtulamamış hastalara sık rastlanmaktadır.

El bileği karışık bir anatomik yapıya sahiptir. Parmak ve el hareketlerini sağlayan adele-sinirdamar kompleksi buradan geçerek, dağılır. Median sinir dediğimiz, başparmak ve işaret parmağının hareket ve duyusunu sağlayan bir sinirde bileğin iç yüzünün ortasından geçerek el içinde dallara ayrılır. Bu sinirin üstü, el bileği hizasında ve kısmen de avuç içinde kalın koruyucu özelliği olan bir bandla kaplıdır. Bu koruyucu bant, orta yaşlara doğru çeşitli nedenlerle kalınlaşarak, altında kalan ve koruduğu siniri sıkıştırır.

En sık nedeni aşırı kullanmaya bağlı bant kalınlaşmasıdır. Özellikle bileğine yük vererek senelerce çalışan kimselerde, daktilo-bilgisayar kullananlarda, örgü ören ve yoğun ev işleri yapan ev hanımlarında, oto tamircileri gibi el bileğini çok kullanan kişilerde sık ortaya çıkar.

Teşhis nasıl konulur?
Hastanın şikayetlerini anlatmasıyla klasik olarak teşhis konulabilir. Çünkü tipik bir öyküleri vardır; zaman zaman gelip geçici fakat genellikle giderek artan ilk üç parmağın yarısında uyuşukluk, ellerini biraz sallamak suretiyle geçen gece ağrıları, başparmağa ait kaslarda erimeyi takip eden zamanlarda güçsüzlük. El ve kollarda uyuşukluk, ağrı ve kuvvet kaybı vardır. Hastanın muayenesi ile bu klasik şikayetler doğrulanır. İlave olarak el bileğinde karpal ligamanın bulunduğu yere refleks çekici ile vurulduğunda, hasta el parmaklarında elektrik çarpma yani bir şok benzeri bir yanıt alınır. Bu Tinel’s Sing (Tinel İşareti) olarak bilinir. EMG testi ile % 90 oranında kesin tanı konulabilir. Bazen hastalığın başlangıç döneminde, hastalar şiddetli ağrıdan şikayetçi olsalar bile EMG testi normal çıkabilir. Bu testin müsbet bir bulgu verebilmesi için hastalığın başlangıcından itibaren en az 1 - 6 ay bir süre geçmesi gerekir.

Belirtileri nelerdir?
- Parmaklarda uyuşma ve keçelenme
- Bilekten kola uzanan ani ve keskin ağrı
- Parmaklarda yanma hissi
- Daha çok sabahları görülen şişlik ve el krampları
- Baş parmakta güç kaybı
-  Elde uyuşma 
- Nöropraksi
- Geceleri ellerde ortaya çıkan ve zaman içinde giderek şiddetlenen uyuşmalar ve ağrılar.
- Uykudan uyandırcak kadar kötü olabilir ve kola, omuza yayılabilir.
- Avuç içinde ve parmaklarda his kaybı veya elektrik çarpması hissi
- Özellikle baş, işaret ve orta parmaklarda görülür. Elde kuvvet kaybı, tutamama, tutulan şeyleri düşürme. Eli sallamakla bu ağrıların hafiflemesi.

Nasıl tedavi edilir?
Tedavide esas olan karpal ligamanın kesilerek, median sinir üzerindeki basının ortadan kaldırılmasıdır. Böylelikle Median sinir rahatlatılmış ve hastalığa neden olan asıl patoloji ortadan kaldırılmış olur.

- Konservatif tedavi: Ancak orta veya hafif derecedeki ağrı ve uyuşukluk varsa konservatif tedavi denenebilir. Bu da geceleri elin yüksek bir yere konularak istirahata sevk edilmesi yanı sıra analjezik etkili antienflamatuar ve yanında yararının tartışıldığı özellikle içerisinde B6 vitamini bulunan B kompleks vitaminleri verilir. El ve kolundaki ağrı nedeni ile el bileğini sıkıca saran kişiler farkında olmadan sinire daha çok bası yaparak hastalığın daha hızla ilerlemesine bilinçsizce katkıda bulunmuş olurlar. Böylece daha kısa sürede adale erimesi gelişir. Gece ağrıları daha da artar. Orta derecede rahatsız olanlarda lokal olarak steroid enjeksiyonu tanımlanmıştır. Bu ağrının geçmesinde oldukça etkilidir. Nöropatik ağrı tadavisinde efektif olarak kullanılan Gabapentin ve şeker hastalarında siniri koruyucu ilaçlar denenebilir. Ancak sinir üzerindeki bası devam ettiğinden sinir harabiyeti gün geçtikçe artar. Bundan dolayı da yanıltıcı tedavi olabilir. Bu tedavi mutlaka uzman doktor kontrolünde yapılmalı, aralıklarla muayene ve EMG tekrarı yapılmalıdır.

- Cerrahi tedavi: İlaç tedavisi ile şikayetleri geçmeyen hastalara daha fazla zaman geçirmeden yani sinir harabiyeti daha fazla artmadan cerrahi tedaviye alınmalıdır. Cerrahi olarak sinir üzerindeki bası ortadan kalktığında sinir üzerindeki harabiyette daha fazla ilerlemeden duracaktır ve nöral fonksiyonda anlamlı iyileşme süratle görülecektir. Kesi kozmetik olmalıdır. Yaklaşık 2 - 3 cm boyunda yeterlidir. Bu cerrahi müdahale için hastanın hastanede yatması gerekmez. Ayaktan gelen bir hastada lokal anestezi ile o bölge uyuşturulur. Kısa süre içerisinde median sinirin üzerindeki karpal ligaman kesilerek sinir serbestleştirilmiş olur. Bu müdahale klasik olarak yapıldığında biraz büyükçe kesi yapılır. Ancak günümüzde ameliyat mikroskobu yada maliyet gözönüne alınmazsa endoskobik yöntemlerle daha küçük bir insizyonla daha az ağrılı bu işlem gerçekleştirilmektedir. Bu aynı zamanda dikişsiz olmakta yada cilt estetik olarak kapatılmakta ve hasta zahmetsiz olarak evine gönderilmektedir.

05.12.2014

ROMATOİD ARTRİT

e-Posta
Yazdır
PDF

Romatoid artrit genellikle el ve ayak eklemleri de dahil olmak üzere, simetrik olarak eklemlerde inflamasyon ve bunun sonucunda şişme, ağrı ve zamanla eklem içinde hasara yol açan otoimmün(vücudun kendi dokularına karşı bağışıklık sisteminin savaştığı hastalıklar)  bir hastalıktır.


Romatoid artrit vücutta değişik bulgular ile de ortaya çıkabilir. Nedeni tam olarak bilinmemektedir. Genetik yatkınlık ve diğer birçok faktör hastalığı oluşturan otoimmün reaksiyonu ortaya çıkarıyor olabilir. Hastalık toplumda % 1 oranında görülür ve kadınlarda erkeklere oranla 2 veya 3 kat daha sıktır. Genellikle 25-50 yaş arasında ortaya çıkar. Ancak diğer yaşlarda da görülebilir. Bazı kişilerde hastalık kendiliğinden gerileyebilir. Tedavi ile her dört kişiden üçünün bulguları azalabilir. Ancak buna karşın her on kişiden birinde dereceli işlev kaybı gelişir. Bu hastalıkta otoimmün sistem eklem yüzeyini örten dokulara yönelir. Giderek kıkırdak, kemik ve eklem bağları aşınır. Sonuçta eklemler değişen oranlarda yıkıma uğrarlar.


Romatoid artrit aniden aynı anda birden fazla eklemde şişlik, ağrı, ısı artışı(inflamasyon) ile ortaya çıkabilir. Çoğu zaman sessizce başlayıp çeşitli eklemleri etkiler. Vücudun sağ veya sol tarafında belirli bir eklem tutulmuşsa, aksi tarafta da aynı eklemde inflamasyon ortaya çıkar. El ve ayak parmakları, el bileği, dirsek, ayak bileği gibi küçük eklemlerde başlaması tipiktir. inflamasyon olan eklemler, sıklıkla uyandıktan ya da uzun süre hareketsiz kaldıktan sonra ağrılı ve sıklıkla tutuktur. Bazı hastalar öğleden sonraları kendilerini yorgun ve güçsüz hissederler. Etkilenen eklemler büyüyerek deforme olabilirler. Kimi eklemlerde kontraktür gelişir ve belirli bir pozisyonda kalıp açılamazlar. El parmakları serçe parmağına doğru eğilir. Şiş el bileğinde karpal tünel sendromu gelişebilir. Diz arkasında oluşabilen kistler, patlayarak ayaklarda şişme ve ağrıya neden olabilirler. Hastaların % 30-40’ında genellikle hasta eklemlere yakın yerlerde, deri altında nodüller ortaya çıkar (Şekil 1). Romatoid artrit hafif bir ateş ile birlikte damarlarda vaskülit adı verilen inflamasyonlara da yol açabilir. Bunun sonucu olarak sinir hasarı ayak ülserleri görülebilir. Akciğer zarının ya da kalbin en dış tabakasının inflamasyonu (plörezi, perikardit) veya skar oluşumu sonucu göğüs ağrısına, solunum güçlüğüne ve kalp fonksiyonunun bozulmasına yol açabilir.

Romatoid artriti, artrit yapan diğer hastalıklardan ayırmak bazen zor olabilir. Aşağıdaki bulgulardan dördü olan hastalarda romatoid artrit olasıdır.

  • Sabahları 1 saatten fazla süren tutukluk (en az altı haftadan beri)
  • Üç ve daha fazla eklemde inflamasyon (en az altı haftadan beri)
  • El, el bileği ve parmaklarda artrit (en az altı haftadan beri)
  • Kanda romatoid faktör bulunması
  • Röntgen filminde karakteristik değişiklikler.

Hastalarda laboratuvar testleri, eklem sıvısı muayenesi veya bazen de biyopsi, tanı için gerekli olabilir. 9/10 hastada kanda eritrosit sedimantasyon hızı artmıştır. Çoğu hastada hafif kansızlık vardır. Nadiren beyaz kan hücre sayısı da azalır. Romatoid artritli hastaların çoğunda kanda ayırt edici antikorlar (romatoid faktör) mevcuttur. Her hastada romatoid faktöryüksekliği saptanamayabilir veya romatoid faktör yüksek olan her hasta romatoid artrit olmayabilir. Bu aynı zamanda kronik karaciğer hastalarında ve bazı infeksiyonlarda (kimi kişilerde) hastalık olmaksızın da pozitif olabilir. Romatoid faktörün yüksek düzeyde olması romatoid artritin şiddeti ile ilişkilidir.

Romatoid Artritli hastalarda tedavi çok yönlü yürütülür. Hastalara ilaç tedavileri yanında, bilinçlendirme, dinlenme ve egzersiz önerileri, başkalarına bağımlı olmalarını önleyebilecek destek araçlar sağlanması ileri olgularda cerrahi tedaviler söz konusu olabilir. Tedavi inflamatuvar süreci baskılamak, hastayı aktif hale getirmek, tutukluk ve ağrıyı önlemek ve genel olarak yakınmaları azaltma amacına yöneliktir ancak tamamen hastalığı ortadan kaldırmaz. Romatoid artrit kontrol edilmediğinde giderek kalıcı fonksiyon kayıplarına yol açtığından tedavi mutlaka bir uzman hekim tarafından yönlendirilmelidir.
Poliartrit (birden fazla bulguları gösteren romatizma çoğunlukla 20- 60 yaslarındaki kadınlarda görülür. Bilateral ve simetrik olarak başlar, el bileği veya metakarpofalangeal eklemleri tutar. Sinovial enflamasyon ilerleyici tarzda eklemi bozar. Kıkırdak, eklem kapsülü, ligamanlar progresif olarak harap olur. Romatoid sinovit, el ve el bileği seviyesinde ekstansor ve fleksor tendonların sinovyal dokularını tutarak uzun dönemde tendon rüptürlerine neden olur. Ekstansor tendonlar fleksor tendonlara göre daha fazla tutulurlar. Tendon kopması en çok başparmağı yukarı kaldıran kirişte oluşur. Romatoid artrit sonucu el ve el bileğinde şekil değişiklikleri görülür.

Eklemlerde ilaç tedavisine cevap vermeyen romatoid eklem şişlikleri için, eklem harabiyetini önlemek amacı ile sinovektomi (eklem kılıfı temizlenmesi) uygulanır. Kiriş kopmalarını önlemek amacı ile tenosinovyektomi (kiriş kılıflarının temizleme) işlemi yapılabilir. Aşırı eklem hasarlanmalarında eklemin tamamen çıkarılıp yerine protez uygulamaları (özellikle trapezo-metakarpal eklem ve metakarpofalangeal eklem) yapılabilir Protez uygulaması yapılamayan eklemlere dondurma işlemi (özellikle başparmak metakarpofalangeal eklem) yapılabilir.


busy

ULNAR SİNİR SIKIŞMASI (CUBİTAL TUNNEL SENDROMU)

ULNAR SİNİR SIKIŞMASI (CUBİTAL TUNNEL SENDROMU)

Anatomi

Ulnar sinir koldaki ana 3 sinirden biridir. Köprücük kemiğinin altından kolun üst kısmının içlerine doğru ilerler. Bir doku tüneli olan kübital tünelden dirseğin içine geçer.

Bu noktada sinir deri üzerinden hissedilebilir. Dirseğin iç kısmı bir noktaya vurulduğunda hissedilen elektrik çarpma hissi bu sinirle ilgilidir.
Ulnar sinir tuzak nöropatisi koldaki ulnar sinir sıkıştığında meydana gelir. Akabinde sinir normal olarak çalışamaz.
Sinir dirsekten sonra kolun içindeki kasların altından geçerek avuç içine ve serçe parmağımıza gelir. Sinir elin içine girerken Guyon kanalı denilen farklı bir kanalda yol alır.

Bu sinirin görevi serçe parmağına ve yüzük parmağının serçe parmağı yanındaki yarısına his vermektir. Ayrıca, elde ince hareketler yapmayı sağlayan kasları ve ön kolda kasları da kontrol eder.
Sinirin en çok sıkıştığı bölge dirseğin arka kısmıdır. Bazen bilekte, köprücük kemiğinin alt kısmında veya boyunda omurilikten çıkarken sıkışması da mümkündür.

Ulnar sinirin sıkışmasına neyin neden olduğu tam olarak bilinmemektedir. Bazı önceden geçirilmiş faktörler sinirin sıkışma olasılığını yükseltebilir.

Bunlar;

• Dirsekte geçirilmiş kırıklar
• Kemik çıkıkları
• Dirsek eklemi şişlikleri
• Kistlerdir.

Dirseğin iç kısmına yapılan direkt bir darbe, uzun süre dirsek üzerine yaslanmak veya dirseğin içe bükülmesini gerektiren bir aktivite zaten sıkışmış durumda olan siniri daha da tahriş edebilir. Eğer ulnar sinir bilekte sıkışmış ise, sebebinin Guyon kanalında bir kist olması daha
muhtemeldir.

Bulgular

Ulnar sinir sıkışması, özellikle dirsek bükülmüş pozisyonda ise, serçe parmakta ve yüzük parmağında uyuşukluk yaratabilir. Dirseğin iç tarafında ağrı olabilir. Bazı hastalar parmaklarını oynatmakta veya nesneleri hareket ettirmekte zorluk çekebilirler.

Karpal tünel sendromu farklı bir sinir olan medyan siniri ile alakalıdır benzer bulgular gösterir. Karpal tünel sendromu genel olarak bas parmak, işaret parmağı ve orta parmakta karıncalanma hissine neden olur. Yüzük parmağı ve serçe parmakta uyuşukluk ulnar sinir sıkışıklığının genel bulgularıdır. Bu bulguların gidip gelmesi sıkça görülen bir durumdur. Araba kullanmak veya telefonla konuşmak gibi dirseğin kırılmasını gerektiren durumlarda daha sık görülür. Bazı hastalar gece parmaklarının uyuşmasından dolayı uyanırlar. Kavramanın zayıflaması ve parmak
koordinasyonunun güçleşmesi mümkündür. Eğer sinir çok fazla veya uzun süreden beri sıkışmış vaziyette ise elde kas kaybı
oluşabilir. Eldeki bu kas kaybının geri dönüsü yoktur. Bu yüzden bulgulardan herhangi biri fark edildiğinde doktora gidilmesi önemlidir.

Teşhis

Birkaç haftadan daha uzun süren veya normal aktivitelerinize engel olan bulgular gördüğünüzde mutlaka bir uzmana görününüz. Doktor sinirinizin sıkışıp sıkışmadığını anlayabilmek için elinizi muayene edecektir. Eğer sinir tahriş olmuş ise, dirsekte sinirin deri altından hissedildiği noktaya vurulması yüzük ve serçe parmağına bir elektrik çarpma hissi verecektir. Ancak bu his sinir sağlıklı durumdayken de oluşabilir.

Muhtemelen doktor omuzu, dirseği ve bileği hareket ettirecek ve bunlardan herhangi birinin bulguların sebebi olup olmadığını görmek isteyecektir. Ayrıca doktor parmaktaki hissi de test edecektir. Ulnar sinir sıkışmalarının büyük bir kısmının direkt grafide görülememesine rağmen, doktor kemik çıkıkları, artrit veya kemiğin siniri sıkıştırabileceği diğer noktaları görebilmek adına direkt grafi isteyebilir. Eğer doktor sinirin bilekte sıkıştığını düşünürse, sıkışmanın nedeninin kist veya baksa bir oluşumun sonucunda meydana gelip gelmediğini görebilmek için bilgisayarlı tomografi
veya MRI isteyebilir..

Doktor sinir iletim testleri tavsiye edebilir. Bu özel testler sinirin hangi düzeyde çalıştığını ve sıkışma noktasının yerini tespitte kolaylık sağlarlar. Sinirler kablolar gibi çalışırlar; sinir iyi çalışmadığı zaman iletim süresi çok uzun sürer. Bu test sırasında sinir bir noktadan stimule edilir. Cevabın iletilme süresi ölçülür. İletimin uzun sürdüğü nokta muhtemelen sıkışmanın da bulunduğu noktadır. Bazen küçük bir iğne ulnar sinirin kontrol ettiği kaslara batırılır. Bu kas kaybının gerçekleşip gerçekleşmediğini gösterir.

Tedavi

Kas kaybı çok fazla olmadığı sürece cerrahi dışı tedaviler muhtemelen ilk tercihtir.

Önlem
• Dirseği bükmekten kaçınmak
• Eğer sık bilgisayar kullanıyorsanız, sandalyenizin yeterince yüksek olduğundan emin olun. Sandalyenin kolçaklarını kullanmamaya çalısın.
• Dirseğiniz üzerine dayanmaktan ve dirsek iç kısmına basınç uygulayan durumlardan kaçının.
• Örneğin arabayı kullanırken açık cama kolunuzu koymayın.
• Geceleri uyurken dirseğinizi düz tutun. Bu düz konum özel bir askı ile yoksa bir dirsekliği ters takarak veya havluyu düz konumda dirseğinizin etrafında sararak sağlanabilir.

Cerrahi Dışı Tedavi

Eğer bulgular yeni başladıysa, doktor sinir etrafındaki sisliği azaltmak için ibuprofen gibi anti-enflamatuar ilaç tavsiye edebilir. Sinire zarar verme riskinden dolayı ulnar sinir etrafına steroid enjeksiyonları genellikle kullanılmaz. Bazı doktorlar sinirin tünel boyunca kaymasına yardımcı egzersizlerin bulguları düzelteceğini düşünürler. Bu egzersizler kolun ve bileğin sertleşmesine engel olabilirler.

Cerrahi Tedavi

Eğer yukarıda anlatılan yöntemler durumun iyileşmesine fayda etmez ise; sinir çok sıkışmış ise; veya kas kaybı var ise doktor sinir üzerindeki basıncı azaltmak için cerrahi operasyon önerebilir. Çoğunlukla operasyon dirsek seviyesinde yapılır ancak sıkışma bilekte ise operasyon bilek seviyesinde de yapılabilir. Bazen sinir her iki noktada da sıkışmış durumdadır. Bu yüzden cerrahi operasyon hem dirsek hem bilek seviyesinde
yapılır. Cerrahlar dirsek etrafındaki sıkışmayı rahatlatmak için çeşitli yöntemler kullanırlar. Kullanılan bütün yöntemler dirsek seviyesinde bir kesi yapılmasını içerir. Bu yöntemlerden bir tanesinde kübital tünelin sadece çatısı çıkartılır. Bu yöntem en çok sıkışmanın hafif olduğu hastalarda ise yarar. Daha sık olarak, sinir dirseğin arkasındaki kendi yerinden çıkarılarak, dirseğin önünde yeni bir yere taşınır. Buna ulnar sinirin öne aktarımı (transpozisyonu) denir. Sinir deri ve yağ dokusunu altında ama kasın üstünde, kasın içinde veya kasın altında olacak şekilde yerleştirilebilir. Sinirin nereye konulacağını belirleyen birçok faktör vardır. Doktorunuz size en uygun seçeneği tavsiye edecektir.

Eğer sinir bilekte sıkışmış ise, avuç içinizin serçe parmağının bulunduğu tarafında zigzag şeklinde kesi yapılır. Cerrah Guyon kanalının çatısını açarak ulnar sinir üzerindeki basıncı alır. Eğer sıkışma nedeni bir kist ve başka bir kitle ise cerrah aynı zamanda bunu da aynı seansta çıkarır.
Cerrahi operasyon genellikle ayaktan, yatış gerektirmeksizin veya sadece bir gün hastanede yatış ile yapılır. Cerrahini tipine bağlı olarak, cerrahi operasyon sonrası bir kaç hafta süreyle atel kullanmanız gerekebilir. Eğer sinirin kas altı aktarımı olduysa atel kullanımı daha uzun süreli olabilir.
Cerrah kolun gücünü ve hareketini geri kazanabilmesi için fizik tedavi önerebilir.

Cerrahi yöntemin sonuçları genellikle iyidir. Eğer sinir çok kötü bir şekilde sıkışmış veya kas kaybı mevcut ise sinir normal haline dönemeyebilir ve bazı bulgular operasyon sonrasında bile devam edebilir. Sinirlerin iyileşmesi yavaştır ve sinirin operasyon sonrasında iyileşip iyileşmeyeceğini  ilmek bu nedenden dolayı zaman alabilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır