sorgusuz sualsiz cennete girecekler / Sorgusuz sualsiz cennete girmek mümkün müdür? | Sorularla İslamiyet

Sorgusuz Sualsiz Cennete Girecekler

sorgusuz sualsiz cennete girecekler

Sual: Ahirette dinsizler hangi dine göre imtihan edilecek, yani sorguları hangi dine göre yapılacaktır? Bir de mezhepsiz Müslüman hangi mezhebe göre sorgulanacaktır?
CEVAP
Dinsizlere, hak olan din hangisi ise ondan sorulur; yani hangi Peygamber döneminde yaşamışsa o Peygamberin getirdiği dinden sorulur. Ahir zamanda ise kıyamete kadar İslam dininden sorulur. İslamiyet’in de ahkamından değil, yani niye namaz kılmadın, niye oruç tutmadın, niye zekat vermedin diye sorulmaz. Niye İslamiyet’e ve onun bildirdiklerine inanmadın diye sorulur.

Mezhepsiz Müslüman da, imanını kaybetmemişse, ki mezhepsizin imanını kaybetmesi çok kolaydır, ona da hak olan mezhepten, hak olan fırkadan sorulur. Doğru olan, hak olan fırka Ehl-i sünnet vel cemaat fırkasıdır. Mezhepsiz Müslümana Ehl-i sünnet olup olmadığı sorulur. Mezhepsiz olan Ehl-i sünnet değildir. İtikat, imanla ilgili olduğu halde, Ehl-i sünnet âlimleri, amele ait bazı işleri de Ehl-i sünnet itikadına sokmuşlardır. Yani Ehl-i sünnetin alameti olarak bildirmişlerdir.

Üç örnek verelim:
1- Mest üstüne meshi caiz görmek, Ehl-i sünnet itikadındandır. Çünkü bid’at fırkaları bunu caiz görmezler. Hazret-i Ali’nin şu sözü meşhurdur: (Eğer akıl ile din olsaydı, mestin altını mesh etmek gerekirdi. Halbuki ben Resulullahtan gördüm, mestlerinin üstünü meshederdi.)

2-
Sultana isyan etmemek de Ehl-i sünnet itikadındandır. Emire isyan etmemek Ehl-i sünnet itikadına konmuştur. Bid’at fırkaları, emirleri yanlış iş yapınca hemen isyan ederler.

3-
Sünnet olmak, kılık kıyafet gibi zevaid bir sünnet iken, âlimler, bunu da sünnet-i hüda olarak, yani ezan gibi İslam’ın şiarı olarak kabul etmişlerdir.

İşte bunun gibi, dört mezhepten birine tâbi olmayı da Ehl-i sünnet itikadı arasına koymuşlardır. Dört mezhepten birinde olmayanın mezhepsiz olacağını, mezhepsiz olanın ise Ehl-i sünnet olamayacağını, yani bid’at ehli olacağını Seyyid Ahmed Tahtavi hazretleri Tahtavi haşiyesinde bildirmektedir. Bid’at ehlinin amelinin de kabul olmayacağı hadis-i şerifle bildirilmiştir.


Mezhebe göre sorgu
Sual:
Dört mezhep arasında farklı ictihadlar vardır. Birisinin mekruh dediğine öteki sünnet diyor. Birisinin sünnet dediğine öteki farz diyor. Hatta haram diyor. Mesela Maliki’de kaplama mesh farzdır, Şafii’de bir parmak değse de yeter. Malikinin ictihadı doğru ise Şafiiler yandı demektir. İmam arkasında Fatiha okumak farz, Hanefi’de ise tahrimen mekruhtur. Eğer Şafiilerinki doğru ise, Hanefiler yandı demektir. Bunun gibi çok mesele var. Allah indinde doğru tektir. Ahirette mezhep imamlarının ve mezhep mensuplarının durumu ne olacaktır?
CEVAP
Mezhep imamları müctehid kimselerdir. Allah Resulü müctehid âlimlere ictihad etme yetkisini vermiştir. Hatta isabet edemeseler de, yanılsalar da sevap kazanacaklarını bildirmiştir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir: (Âlim, ictihadında hata ederse bir, isabet ederse iki sevap alır.) [Buhari]
Allahü teâlâ da, (Bilmiyorsanız, bilmediklerinizi âlimlere sorun) buyuruyor. (Nahl 43)

Biz Allah’ın emrine uyarak mezhebimizin hükmü ile amel ederiz. Allahü teâlâ müctehid âlime sevap verdiği gibi, bize de sevap verir. Her Müslüman, kendi mezhebine göre sorgulanacaktır. Bizden önceki din mensupları da o zaman ki kendi dinlerine göre sorgulanacaktır. Musa aleyhisselamın ümmetine, İsa aleyhisselamın dininden sorulmaz. Mesela bizim dinimizde içki haramdır. Daha önce, haram olmayan bir ümmete, siz niye içki içtiniz diye sorulmayacaktır. Mezhepler de böyledir. Bir mezhepte haram olan bir şey, öteki mezhepte caiz ise, caiz olanlara sorulmayacak, haram olanlara sorulacaktır.


Amelsiz iman
Sual:
Doğru imana sahip olan, yani Ehl-i sünnet vel-cemaat fırkası, amel işlemese de sorgusuz sualsiz Cennete girecek deniyor. Bu yanlış değil mi?
CEVAP
Evet yanlıştır. Evliya-i kiram, eshab-ı kiram, hatta Peygamberler bile hesaba çekilecektir. Kiminin hesabı çok çetin, kimininki ise çok hafif olacaktır. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Kendilerine peygamber gönderilen kimseleri de, gönderilen peygamberleri de mutlaka sorguya çekeceğiz!) [Araf 6]

Doğru imana sahibi olarak ölen kimse, Cehennemde sonsuz kalmaz, ama hırsızlık, zulüm gibi günahlarının cezasını çekmeden Cennete giremez. Yahut, bu kul haklarını sahibine ödemedikçe Cennete giremez. Kul borçları ve günahları kalmayınca, ancak o zaman Cennete girer.

İman, salih amellerle ve haramlardan kaçmakla ancak muhafaza edilebilir. İmanını haramlardan kaçıp salih amellerle korumaya çalışmayan kimse belki de sonsuz olarak Cehenneme gidebilir. Çünkü Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Asra yemin ederim ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak iman edip salih amel işleyenler, birbirine hakkı ve sabrı tavsiye edenler bundan müstesnadır.) [Asr suresi]


Herkese sorgu sual
Sual:
Din kitaplarında ahirette sorgusuz sualsiz Cennete gireceklerin olduğunu okuyoruz. Mesela Hazret-i Osman’ın şefaatiyle yetmiş bin kişi sorgusuz Cennete girecektir. Kendisi de sorgusuz monash.pw başka yerde herkese sorgu sual olacağı bildiriliyor. Bunlar çelişki değil mi?
CEVAP
Hayır. Sorgusuz sualsiz Cennete girecekler çoktur. Üç hadis-i şerif meali:
(Sabırlı ve ihlâslı olanlar, hesaba çekilmeden Cennete girer.) [Taberani]

(Kibri, hıyaneti ve kul borcu olmayan mümin, sorgusuz Cennete girer.) [İbni Hibban]

(Allah, namazlarını doğru kılanları, sorgusuz Cennete koyacağına söz verdi.) [Hakim]

Sorgusuz sualsiz demek, hiç sıkıntı çekmeden Cennete girer demektir. Yoksa sual sorulmadan hiç kimse Cennete girmez. Sen kimsin diye sormak da sorgudur, iğneden ipliğe hesap vermek de sorgudur. Ama aralarında çok fark vardır. Mesela Hazret-i Osman’a, (Sen kimsin denecek?) o da, (Ben, Resulullaha iki defa damat olmakla şereflenen, Cennetle müjdelenen on kişiden biri olan Osman bin Affan) diyecek. (O büyük zat sen misin, buyur hemen içeri) denecek. İşte sorgusu bu kadar olacaktır. Buna sorgu denmez. Ama böyle basit sorular kıymetli zatlara sorulacaktır.

Hazret-i Osman’a böyle muamele edilince günahsız Peygamberlere nasıl muamele edileceğini tahmin etmek zor değildir.


Dört sual
Sual:
Kıyamette hesaba çekilen herkes sıkıntıya maruz kalacak mı?
CEVAP
Hesaba çekilen herkes sıkıntı görür. Sorgusuz sualsiz Cennete girmeye çalışmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kıyamette hesaba çekilen, helak olmuştur.) [Buhari]

(Hesaba çekilen azap görmüş olur.) [Bezzar]

Sorgusuz sualsiz Cennete girmek kolay mı? Herkes mutlaka hesaba çekilmeyecek mi? Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kıyamette herkes, şu dört suale cevap vermedikçe hesaptan kurtulamaz:
1- Ömrünü nasıl geçirdi?
2- İlmi ile nasıl amel etti?
3- Malını nereden, nasıl kazandı, nereye harcetti?
4- Bedenini nerede yordu?)
[Tirmizi]

Ancak hesabı çok kolay geçenler de olacaktır. Mesela (Sen falanca mısın?) diye sorulacak, sonra bekletmeden Cennete konacaktır. Mesela Hazret-i Osman bunlardan biridir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Osman’ın şefaati ile hepsi Cehennemlik olan yetmiş bin kişi, sorgusuz sualsiz Cennete girecektir.) [İbni Asakir]

(Allahü teâlâ buyuruyor ki: Kulumla ahdim vardır. Namazlarını vaktinde, eksiksiz kılarsa, ona azap etmem ve onu hesapsız
[sorgusuz sualsiz] Cennete koyarım.) [Hakim]

(Kıyamet günü insanlar hesaba çekilirken, bir münadi üç defa "Allah’tan alacağı olanlar, kalksın ve Cennete girsin" diye seslenir. Bunu duyanlar, "Allah’tan alacaklı olanlar kimler ki?" derler. "İnsanları affedenlerdir" denir. Bunun üzerine binlerce kişi ayağa kalkar, sorgusuz sualsiz Cennete girerler.)
[Taberani]

(Hacca giderken veya gelirken ölenin, bütün günahları affolur. O kimse, hesaba çekilmeden ve azap görmeden Cennete girer.) [İsfehani]

(Sabırlı ve ihlaslı olanlar, hesaba çekilmeden Cennete girer.)
[Taberani]

(Kibri, hıyaneti ve kul borcu olmayan mümin, hesaba çekilmeden Cennete girer.)
[İ. Hibban]

(Din kardeşinin bir işini yapmak için gidenin, her adımında 70 günahı affedilir ve ona 70 sevap verilir. Bu iş bitinceye kadar böyle devam eder. İş yapılınca, bütün günahları affedilir. Bu işi yaparken ölürse, sorgusuz sualsiz Cennete girer.)
[İ. Ebiddünya]

(Ümmetim üç sınıftır. Bir kısmı sorgusuz sualsiz Cennete girer. Bir kısmı hafif hesaba çekilerek girer. Bir kısmı da günahlardan temizlenerek girer.)
[Taberani]

Suda boğularak ölen şehidlerin kul borçları da affedilir. Hak sahipleri, bu şehidden haklarını istedikleri zaman, Allahü teâlâ, (Ondaki haklarınızı benden isteyin) buyuracak, hak sahiplerine alacaklarını fazla fazla verecektir. Şehid de, sorgusuz sualsiz Cennete girecektir.

Cennete sorgusuz sualsiz giren fazilet sahiplerine, sizin ameliniz ne idi diye sorulduğunda, (Dünyada bize yapılan hakarete ve zulme sabreder ve bunları affederdik) derler.


Hesapları zor olanlar
Sual:
Sorgusuz sualsiz Cehenneme girenler de olacak mı?
CEVAP
Evet, bazı kimseler de sorgusuz sualsiz Cehenneme girer, yani hesapları zor olur. Mesela bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Şu altı kişi, [affa veya şefaate uğramazsa] sorgusuz sualsiz Cehenneme girer:
1- Zulmü yüzünden hükümdar,
2- Irkçılık yüzünden Arap,
3- Kibri yüzünden köy muhtarı,
4- Yalanı, hıyaneti yüzünden tüccar,
5- Hasedi yüzünden âlim,
6- Hasisliği yüzünden zengin.)
[Ebu Ya’la]

Salih Müslüman olan, hesaba çekilmeden sorgusuz sualsiz Cennete girer, yani hesapları kolay olur. O halde iyi bir Müslüman olmaya çalışmalıdır!


İnce hesap
Sual:
Ahirette herkes, niçin iğneden ipliğe hesaba çekiliyor?
CEVAP
Allahü teâlâ yegane mülk ve kudret sahibidir. Nasıl istiyorsa öyle yapar. Cennet müminler için ebedi mükafat yeri, Cehennem de kâfirler için ebedi ceza yeridir. Cennet, hatıra, hayale gelmeyen nimetlerle doludur. Cehennem de, akıl almayacak azaplarla doludur. Mükafat ve azaplar bir hal işidir. Yaşanmadıkça anlatılamaz. Mükafat ve ceza büyük olduğu için sorgu-sual işi de büyük olacaktır. Allahü teâlâ hadis-i kudside buyurdu ki:
(Salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, hatta hatıra gelmeyen, hayal edilemeyen nimetler hazırladım.) [Müslim]

Kur'an-ı kerimde de mealen, (Onlar için, yaptıklarına mükafat olarak göz aydınlatıcı ne nimetler hazırlandığını hiç kimse bilemez) buyuruldu. (Secde 17)

Cehennem azabının şiddeti de çeşitli âyet-i kerimelerle bildirilmiştir. Böyle büyük mükafat ve büyük ceza için elbette büyük imtihan olur ve ince şeyler sorulur. Âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki:
(Zerre kadar hayır yapan sevabını, zerre kadar şer yapan cezasını görür.) [Zilzal 7, 8]

Ahirette hiç kimseye zulmedilmez. Âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki:
(Rabbin kullarına zulmedici değildir.) [Fussilet 46]

Haksızlık yapılmayacak ama, mükafat verilirken de bol bol ihsan edilecektir. Âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki:
(Şüphe yok ki, Allahü teâlâ zerre kadar haksızlık etmez, [kötülüğün cezasını adaletle verir], zerre kadar bir iyiliğin sevabını da kat kat artırır, kendinden de büyük ecir verir.) [Nisa 40]

İlkokul imtihanı ile üniversite imtihanı aynı olmadığı gibi, her fakültenin imtihanı da farklıdır. Çöpçülük imtihanında fizikten, cebirden sorulmaz. Kuyumculardaki küçük terazilerde küçük ağırlıklar tartılır. Niçin kiloyu tartmıyor diye sorulmaz. tonluk büyük basküller, kantarlar da niye gramı tartmıyor denemez. Herkes gücüne göre imtihana tâbi tutulur. Herkese ne nimet verilmişse, onun hesabı sorulur. A’maya göz nimetinden, dilsize dilden sorulmaz. Genel Müdürün mesuliyeti ile odacınınki farklıdır. Âlim ile cahilinki farklıdır. Dağda, ormanda veya çölde yaşayıp da Müslümanlığı duymayanlar, hesaba çekilmez. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Kendilerine peygamber gönderilenlere ve gönderilen peygamberlere de elbette hesap soracağız.) [Araf 6]

(Biz, peygamber göndererek bildirmeden önce azap yapıcı değiliz.)
(İsra 15)

Müslümanlığı duyanlara mutlaka hesap sorulur. (Rabbin hakkı için, onların hepsine yaptıklarının hesabını elbette soracağız) mealindeki âyet-i kerime bunu bildirmektedir. (Hicr )

Her insanda bulunan kiramen katibin melekleri, insanların yaptığı bütün işlerin resmini çekmekte, her anını filme almaktadır. İnsanların yapacağı işleri Allahü teâlâ ezelde bildiği için levh-i mahfuza da kaydetmiştir. En ufak bir yanlışlık ve haksızlık olmaz.
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Hiç kimseyi gücünün yettiğinden fazlası ile yükümlü kılmayız. Nezdimizde hakkı söyleyen bir kitap vardır. Hiç kimse haksızlığa uğratılmaz.) [Müminun 62]

Herkesin hesabı çok kısa bir zamanda yapılacaktır. Kur'an-ı kerimde, (Vallahü seriulhisab) ifadeleri geçmektedir. (Allah, hesabı çok çabuk görür) demektir.

Herkes hesaba hazırlanmalıdır! Bir iş yapmadan önce hatırına gelene dikkat etmelidir. İyi şeyler geliyorsa yapmalı, kötü şeyler geliyorsa, nefsin arzusundan olduğunu düşünerek Allahü teâlâdan utanmalı, kendine böyle istek geldiği için nefsini ayıplayıp ona kızmalıdır! Bu işin kötülüğünü, zararını ve kıyametteki cezasını düşünmesi farzdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kulun isteyerek yaptığı her iş için önüne üç defter konur: Niçin yaptın, nasıl yaptın, kim için yaptın? Birinci niçinin manası, bunu Allah için mi, nefsine veya şeytana uyduğun için mi yaptın? Bundan kurtulursa nasıla sıra gelir. Her hakkın bir şartı, edebi ve ilmi vardır. Yaptığını ilme uyarak mı, yoksa cahilliği kolay görerek mi yaptın? Şartlarına uygun yapıp bu sualden de kurtulursa, kim içine sıra gelir. Bunu ihlasla, yalnız Allah rızası için yaptıysan mükafatını görürsün. Başkası için yaptıysan karşılığını ondan iste. Dünya için yaptıysan zaten nasibin yok. Başkası için yaptıysan sıkıntıya ve cezaya maruz kalırsın, denir.)

Bunları bilen, kendini hesaba çekmekten gafil olmaz.


Sual: Enbiya ve evliyadan başka hesap görmeden Cennete gidecek kimse var mıdır?
CEVAP
Muhammed aleyhisselamın ümmetinden ehl-i sünnet itikadında olan müminlerin çoğu, hesap görmeden Cennete gireceklerdir. Resulullah efendimiz, (Allah rızası için ve isteyerek namazını kılan, orucunu tutan, haccını yapan, zekâtını veren, hesapsız ve azapsız Cennete girer) buyurdu.

Kıyamette inciden yapılmış minberler üzerinde oturan, yüzleri nur gibi parlayan zatlar görülür. Bunlara Peygamberler ve şehitler bile imrenir.

Bunların kim olduğu sorulduğunda Peygamber efendimiz, (Ülkeleri ayrı ayrı olduğu halde, bir araya gelen, Allah rızası için birbirini seven ve Allahü teâlâyı anan kimselerdir) buyurdu.

Demek ki, akrabalık, hemşehrilik gibi yakınlıkları olmadığı halde, sırf Allah rızası için birbirini seven kimselere ne mutlu.

(Kıyamette bir grup insan, rüzgâr gibi mahşer halkının üzerinden geçip Cennete girecektir. Bunlar, her an ölüme hazır olan kimselerdir)
hadis-i şerifi, üzerinde bulunan kul ve hak borçlarını ödeyip her an ölüme hazır bekleyen mesut kimseleri bildirmektedir.

Peygamber efendimiz, kıyamette çeşitli sıkıntıların olacağını bildirince, Eshab-ı kiram, bundan kurtulmanın çaresini sual ederler. Resulullah efendimiz buyurur ki:
(Dünyada âlimlerin eteğine yapışmaktır. Kıyamet günü Allahü teâlâ, âlimlerle zahidleri toplar. Zahidlerin Cennete girmelerini emreder. Zahidler Cennete gider. Âlimler kalır. Allahü teâlâ, âlimlere, buyurur ki: “Sizleri burada bırakmam, hapsetmek maksadıyla değildir. Zahidler, dünyada yalnız kendilerini düzeltmekle meşgul oldular. Ahirette de yalnız kendilerini bağışladım. Fakat sizler, dünyada kendinizden başka, diğer insanlarla da meşgul oldunuz, onlara kurtuluş yolunu gösterdiniz. Şimdi size uyanları da yanınıza alıp Cennete girin!” Âlimler de arkadaşlarını alıp Cennete götürürler.) [El-Envar]

(Kıyamette nurdan kürsüler üzerinde yüzleri ay gibi parlayan zatlar görülür. Herkes hesap ile meşgul iken bunlar gayet neşelidir. Melekler bunlara “
Hangi amel sayesinde bu derecelere yükseldiniz?” diye sorarlar. Onlar da, “Bizim öyle fazla amelimiz yoktu. Ancak beş vakit namazımızı doğru olarak kılar, Resul-i ekremin adı anılınca, ona olan sevgimizden dolayı ağlar, Allahü teâlânın verdiğine şükreder, yoksulluğumuza sabrederdik. Allahü teâlânın bize olan bu mükâfatı iki şey karşılığıdır. Biri dünyaya gönül bağlamadığımız, diğeri de Habibullahı sevdiğimiz içindir” derler.) [El-Envar]

Hesap sorulmadan Cennete gireceklerle ilgili hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:

(Cehennemlik 70 bin kişi Osman’ın şefaati ile hesap vermeden Cennete girecektir.) [monash.pw]

(Günahlarını hatırlayıp ağlayan, hesap görmeden Cennete girer.) [monash.pw]

(İlim öğrenen talebe, kocasına itaat eden kadın, ana-babasına iyilik eden evlat, Peygamberlerle beraber hesapsız olarak Cennete girer.)
[monash.pw]

(Helal olmak şartıyla, oruç tutup iftar eden, sahur yemeği yiyen ve Allah yolunda gözcülük eden kimselere yediklerinden dolayı hesap yoktur.)
[Bezzar]

(Kul, sahur, iftar ve dostları ile yediği yemekten mesul değildir.)
[monash.pw]

Aslında herkese hesap sorulacaktır. Fakat kiminin hesabı öyle basit olacak ki, buna hesap denmez. Mesela şehitlerin, Eshab-ı kiramın hesapları çok kolay olacaktır. (Sen sahabeden misin, sen şehit misin?) denecek, o da (Evet) diyecek, hiçbir sıkıntı görmeden Cennete gidecektir.

Cennete sualsiz girmek

Cennete sualsiz girmek

Kayıtsız Üye
hadiste 6 özellikteki insanın cennete sualsiz gireceği


Cevap: cennete sualsiz girmek

İsrâ
Mahşer gününde hesap görmeden cennete gidenler, belli bir-iki hasletten ötürü değil, bütün hayatını ilahî rıza dairesinde geçiren kimselerdir.

Kur&#;an&#;ın bildirdiğine göre, kıyamet günü insanlar üç gruba ayrılır:
&#; Kitabı sağ tarafından verilenler,
&#; Kitabı sol tarafından verilenler,
&#; Mukarrebun = Allah&#;a en yakın olanlar.(bk. Vakıa, 56/ ).

Kitabı sağından verilenler, belli bir hesaba tabi tutulduktan sonra, bağışlanıp cennete gidenlerdir. Sabıkun olan Mukarrebun ise, günahlardan, özellikle büyük günahlardan daima uzak durmuş, dünyada iken bütün iyiliklerde hep önlerde koşmuş olan kimselerdir. (bk. Razî, ilgili ayetin tefsiri).

Özetle: Dünyada iken Allah&#;ın emir ve yasaklarına en çok riayet edenler, cennete en önce girmeyi hak ederler.

Bir hadis-i şerifte hesap görmeden cennete gidenlerin özellikleri:
"Vücudunu dağlamayan, muska gibi şeyler taşımayan, bir şeylerin uğursuzluk getireceğine inanmayan ve Rablerine gereği gibi tevekkül edenler.&#; olarak bildirilmiştir. (bk. Buharî, tıp, 17; Müslim, İman, ).

Burada vurgulanan dağlama ve muska/okuma gibi tedavi şekillerinde şirke götürecek yanlış bir algılamadan ötürü söz konusu edilmiştir. Cahiliye devrinde bu yanlışlıklar çokça olduğundan, Efendimizin (asv) bu uyarıları, bu konulara dikkat çekmesi, tevhit inancını pekiştirmeye yöneliktir. Yoksa, Efendimizin bizzat Kur&#;an&#;la ve dağlamayla tedavi olduğu, hatta bazen tavsiye ettiği bilinmektedir.(bk. Nevevî, İbn Hacer, ilgili hadisin şerhi).


Cevap: cennete sualsiz girmek

Desert Rose
Ahirette hesaba çekilen herkes sıkıntı görür. Onun için sorgusuz sualsiz cennete girmeye çalışmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kıyamette hesaba çekilen, helak olmuştur.) [Buharî] (Hesaba çekilen azap görmüş olur.) [Bezzar] (Kıyamette herkes, şu dört suale cevap vermedikçe hesaptan kurtulamaz:
1- Ömrünü nasıl geçirdi?
2- İlmi ile nasıl amel etti?
3- Malını nereden, nasıl kazandı, nereye harcadı?
4- Bedenini nerede yordu?) [Tirmizî] Ancak hesabı çok kolay geçenler de olacaktır. Mesela (Sen falanca mısın?) diye sorulacak, sonra bekletmeden Cennete konacaktır. Mesela Hz. Osman bunlardan biridir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Osman&#;ın şefaati ile cehennemlik olan 70 bin kişi, sorgusuz suâlsiz Cennete girer.) [İbni Asakir] (Kıyamette hesaba çekilirken, üç defa "Allahtan alacağı olanlar, kalksın ve Cennete girsin&#; diye ses duyulur. Oradakiler, "Allahtan alacaklı olan da olur mu ki?&#; derler. "İnsanları affedenlerdir&#; denir. Bunlar, kalkıp hemen sorgusuz sualsiz Cennete girerler.) [Taberânî] (Hacca giderken veya gelirken ölenin, bütün günahları affolur. O kimse, hesaba çekilmeden ve azap görmeden cennete girer.) [İsfehani] (Sabırlı ve ihlâslı olanlar, hesaba çekilmeden cennete girer.) [Taberânî] (Kibri, hıyaneti ve kul borcu olmayan mümin, hesaba çekilmeden cennete girer.) [İbni Hibban] (Allahü teâlâ, namazlarını doğru olarak kılana, azap etmeden, sorgusuz sualsiz cennete koyacağına söz vermiştir.) [Hakim] (Din kardeşinin bir işini yapmak için gidenin, her adımında 70 günahı affedilir ve ona 70 sevap verilir. Bu iş bitinceye kadar böyle devam eder. İş yapılınca, bütün günahları affedilir. Bu işi yaparken ölürse, sorgusuz sualsiz cennete girer.) [İbni Ebiddünya] (Ümmetim üç sınıftır. Bir kısmı sorgusuz sualsiz cennete girer. Bir kısmı hafif hesaba çekilerek girer. Bir kısmı da günahlardan temizlenerek girer.) [Taberânî] Suda boğularak ölen şehitlerin kul borçları da affedilir. Hak sahipleri, bu şehitten haklarını istedikleri zaman, Allahü teâlâ, (Ondaki haklarınızı benden isteyin) buyuracak, hak sahiplerine alacaklarını fazla fazla verecektir. Şehit de, sorgusuz sualsiz cennete girecektir.
Cennete sorgusuz sualsiz giren fazilet sahiplerine, sizin ameliniz ne idi diye sorulduğunda, (Dünyada bize yapılan hakârete ve zulme sabreder ve bunları affederdik) derler. Bazı kimseler de, hesapları görülür görülmez, apar topar cehenneme atılacaktır. Mesela bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Şu altı sınıf kimse, altı şeyden hesaba çekilir, mahşer yerindeki azabı da gördükten sonra, hemen cehenneme atılır: 1- Hükümdarlar zulümden, 2- Araplar ırkçılık gayretinden, 3- Köy muhtarları kibirden, 4- Tüccarlar hıyanetten, 5- Köylüler cehaletten, 6- Âlimler hasetten) [Ebu Ya&#;la]


sorgusuz sualsiz cennete girecekler, kimler sorgusuz sualsiz cennete girecek, hesapsız cennete girecek olanlar

Bu kategoride yer alan Özürlü bir kişi teheccüd kıldıktan sonra aynı abdestle sabah namazını kılabilir mi başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.

Benzer Yazılar:


Ahirette insanların hâli
Sual:
Ahirette imanlı ve imansızların hâli nasıl olacaktır?
CEVAP
İmanı olmayanlar, yani bütün kâfirler, ölünce sonsuz Cehenneme gidecek ve orada sonsuz kalacaktır. İmanlı olanların sevapları, günahları tartılacaktır. Sevabı fazla gelenler Cennete gidecek ve orada sonsuz kalacaktır.

Bu konudaki âyet-i kerimelerden bazılarının mealleri şöyledir:
(Kıyamet günü için adalet terazileri kurarız. O zaman hiçbir kimse hiçbir haksızlığa uğratılmaz. Yapılan her işi, bir hardal tanesi kadar da olsa, adalet terazisine getiririz. Herkesin hesabını görmeye yeteriz.) [Enbiya 47]

(Kendilerine peygamber gönderilen kimseleri de, onlara gönderilen peygamberleri de mutlaka sorguya çekeceğiz!)
[Araf 6]

(Yaptıkları her şeyi kendilerine bir bir anlatacağız; çünkü onlardan uzak değiliz.)
[Araf 7]

(Kıyamet günü kurulacak mizan haktır, gerçektir. Tartıda sevapları ağır gelenler, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.)
[Araf 8]

(Sevapları tartıda hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini ziyana sokanlardır.)
[Araf 9]

(Her insan ölümü tadacaktır. Kıyamet günü, ecirleriniz size mutlaka ödenecektir. Cehennem ateşinden uzaklaştırılıp Cennete sokulan kimse artık kurtulmuştur.)
[monash.pw ]

Hadis-i şeriflerde de buyuruluyor ki:
(Âdem oğlu kıyamette getirilir ve mizanın kefeleri önünde durdurulur. Ona bir melek tayin edilir. Eğer mizanı ağır gelirse, vazifeli melek, "Filan kimse bundan sonra ebedi olarak kurtulmuştur” der. Mizanı hafif gelirse, melek "Falan kimse de kaybetmiştir" der.) [Ebu Nuaym]

(Kulun Kıyamette ilk hesaba çekileceği ameli namazdır. Eğer o düzgün çıkarsa, diğer amelleri de düzgün olur. Eğer o bozuk çıkarsa diğer amelleri de bozuk olur.)
[Taberani]


Hesap sorulmayan kişiler
Sual:
Enbiya ve evliyadan başka hesap görmeden Cennete gidecek kimse var mıdır?
CEVAP
Muhammed aleyhisselamın ümmetinden ehl-i sünnet itikadında olan müminlerin çoğu, hesap görmeden Cennete gireceklerdir. Resulullah efendimiz, (Allah rızası için ve isteyerek namazını kılan, orucunu tutan, haccını yapan, zekatını veren, hesapsız ve azapsız Cennete girer) buyurdu.

Kıyamette inciden yapılmış minberler üzerinde oturan, yüzleri nur gibi parlayan zatlar görülür. Bunlara Peygamberler ve şehidler bile imrenir.

Bunların kim olduğu sorulduğunda Peygamber efendimiz, (Ülkeleri ayrı ayrı olduğu halde, bir araya gelen, Allah rızası için birbirini seven ve Allahü teâlâyı anan kimselerdir) buyurdu.
Demek ki, akrabalık, hemşehrilik gibi yakınlıkları olmadığı halde, sırf Allah rızası için birbirini seven kimselere ne mutlu.

(Kıyamette bir grup insan, rüzgar gibi mahşer halkının üzerinden geçip Cennete girecektir. Bunlar, her an ölüme hazır olan kimselerdir)
hadis-i şerifi, üzerinde bulunan kul ve hak borçlarını ödeyip her an ölüme hazır bekleyen mesut kimseleri bildirmektedir.

Peygamber efendimiz, kıyamette çeşitli sıkıntıların olacağını bildirince, Eshab-ı kiram, bundan kurtulmanın çaresini sual ederler. Resulullah efendimiz buyurur ki:
(Dünyada âlimlerin eteğine yapışmaktır. Kıyamet günü Allahü teâlâ, âlimlerle zahidleri toplar. Zahidlerin Cennete girmelerini emreder. Zahidler Cennete gider. Âlimler kalır. Allahü teâlâ, âlimlere, buyurur ki:
"Sizleri burada bırakmam, hapsetmek maksadıyla değildir. Zahidler, dünyada yalnız kendilerini düzeltmekle meşgul oldular. Ahirette de yalnız kendilerini bağışladım. Fakat sizler, dünyada kendinizden başka, diğer insanlarla da meşgul oldunuz, onlara kurtuluş yolunu gösterdiniz. Şimdi size uyanları da yanınıza alıp Cennete girin!"
Âlimler de arkadaşlarını alıp Cennete götürürler.)
[El-Envar]

(Kıyamette nurdan kürsüler üzerinde yüzleri ay gibi parlayan zatlar görülür. Herkes hesap ile meşgul iken bunlar gayet neşelidir. Melekler bunlara
"Hangi amel sayesinde bu derecelere yükseldiniz?" diye sorarlar. Onlar da, "Bizim öyle fazla amelimiz yoktu. Ancak beş vakit namazımızı doğru olarak kılar, Resul-i ekremin adı anılınca, ona olan sevgimizden dolayı ağlar, Allahü teâlânın verdiğine şükreder, yoksulluğumuza sabrederdik. Allahü teâlânın bize olan bu mükafatı iki şey karşılığıdır. Biri dünyaya gönül bağlamadığımız, diğeri de Habibullahı sevdiğimiz içindir" derler.) [El-Envar]

Hesap sorulmadan Cennete gireceklerle ilgili hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
(Cehennemlik 70 bin kişi Osman’ın şefaati ile hesap vermeden Cennete girecektir.) [monash.pw]
(Günahlarını hatırlayıp ağlayan, hesap görmeden Cennete girer.) [monash.pw]

(İlim öğrenen talebe, kocasına itaat eden kadın, ana-babasına iyilik eden evlat, Peygamberlerle beraber hesapsız olarak Cennete girer.)
[monash.pw]

(Helal olmak şartı ile, oruç tutup iftar eden, sahur yemeği yiyen ve Allah yolunda gözcülük eden kimselere yediklerinden dolayı hesap yoktur.)
[Bezzar]

(Kul, sahur, iftar ve dostları ile yediği yemekten mesul değildir.)
[monash.pw]

Aslında herkese hesap sorulacaktır. Fakat kiminin hesabı öyle basit olacak ki, buna hesap denmez. Mesela şehidlerin, Eshab-ı kiramın hesapları çok kolay olacaktır. (Sen sahabeden misin, sen şehid misin?) denecek, o da (Evet) diyecek, hiçbir sıkıntı görmeden Cennete gidecektir.


Dört sual
Sual:
Kıyamette hesaba çekilen herkes sıkıntıya maruz kalacak mı?
CEVAP
Hesaba çekilen herkes sıkıntı görür. Sorgusuz sualsiz Cennete girmeye çalışmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Kıyamette hesaba çekilen, helak olmuştur.) [Buhari]
(Hesaba çekilen azap görmüş olur.) [Bezzar]

Sorgusuz sualsiz Cennete girmek kolay mı? Herkes mutlaka hesaba çekilmeyecek mi? Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kıyamette herkes, şu dört suale cevap vermedikçe hesaptan kurtulamaz:
1- Ömrünü nasıl geçirdi?
2- İlmi ile nasıl amel etti?
3- Malını nereden, nasıl kazandı, nereye harcetti?
4- Bedenini nerede yordu?)
[Tirmizi]

Ancak hesabı çok kolay geçenler de olacaktır. Mesela (Sen falanca mısın?) diye sorulacak, sonra bekletmeden Cennete konacaktır. Mesela Hazret-i Osman bunlardan biridir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Osman’ın şefaati ile hepsi Cehennemlik olan yetmiş bin kişi, sorgusuz sualsiz Cennete girecektir.) [İbni Asakir]

(Allahü teâlâ buyuruyor ki: Kulumla ahdim vardır. Namazlarını vaktinde, eksiksiz kılarsa, ona azap etmem ve onu hesapsız
[sorgusuz sualsiz] Cennete koyarım.) [Hakim]

(Kıyamet günü insanlar hesaba çekilirken, bir münadi üç defa "Allah’tan alacağı olanlar, kalksın ve Cennete girsin" diye seslenir. Bunu duyanlar, "Allah’tan alacaklı olanlar kimler ki?" derler. "İnsanları affedenlerdir" denir. Bunun üzerine binlerce kişi ayağa kalkar, sorgusuz sualsiz Cennete girerler.)
[Taberani]

(Hacca giderken veya gelirken ölenin, bütün günahları affolur. O kimse, hesaba çekilmeden ve azap görmeden Cennete girer.)
[İsfehani]

(Sabırlı ve ihlaslı olanlar, hesaba çekilmeden Cennete girer.)
[Taberani]
(Kibri, hıyaneti ve kul borcu olmayan mümin, hesaba çekilmeden Cennete girer.) [monash.pw]

(Din kardeşinin bir işini yapmak için gidenin, her adımında 70 günahı affedilir ve ona 70 sevap verilir. Bu iş bitinceye kadar böyle devam eder. İş yapılınca, bütün günahları affedilir. Bu işi yaparken ölürse, sorgusuz sualsiz Cennete girer.)
[monash.pwünya]

(Ümmetim üç sınıftır. Bir kısmı sorgusuz sualsiz Cennete girer. Bir kısmı hafif hesaba çekilerek girer. Bir kısmı da günahlardan temizlenerek girer.)
[Taberani]

Suda boğularak ölen şehidlerin kul borçları da affedilir. Hak sahipleri, bu şehidden haklarını istedikleri zaman, Allahü teâlâ, (Ondaki haklarınızı benden isteyin) buyuracak, hak sahiplerine alacaklarını fazla fazla verecektir. Şehid de, sorgusuz sualsiz Cennete girecektir.

Cennete sorgusuz sualsiz giren fazilet sahiplerine, sizin ameliniz ne idi diye sorulduğunda, (Dünyada bize yapılan hakarete ve zulme sabreder ve bunları affederdik) derler.


Hesapları zor olanlar
Sual:
Sorgusuz sualsiz Cehenneme girenler de olacak mı?
CEVAP
Evet bazı kimseler de sorgusuz sualsiz Cehenneme girecektir. Yani hesapları da zor olacaktır. Mesela bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Altı sınıf kimse, altı şeyden hesaba çekilir, suçlu görüldükleri takdirde mahşer yerinde azap gördükten sonra, Cehenneme atılır:
1- Hükümdarlar zulümden,
2- Araplar ırkçılık gayretinden,
3- Köy muhtarları kibirden,
4- Tüccarlar hıyanetten,
5- Köylüler cehaletten,
6- Âlimler hasetten.)
[Ebu Ya’la]
Salih Müslüman olan, hesaba çekilmeden sorgusuz sualsiz Cennete girer. O halde iyi bir Müslüman olmaya çalışmalıdır!


İnce hesap
Sual:
Ahirette herkes, niçin iğneden ipliğe hesaba çekiliyor?
CEVAP
Allahü teâlâ yegane mülk ve kudret sahibidir. Nasıl istiyorsa öyle yapar. Cennet müminler için ebedi mükafat yeri, Cehennem de kâfirler için ebedi ceza yeridir. Cennet, hatıra, hayale gelmeyen nimetlerle doludur. Cehennem de, akıl almayacak azaplarla doludur. Mükafat ve azaplar bir hal işidir. Yaşanmadıkça anlatılamaz. Mükafat ve ceza büyük olduğu için sorgu-sual işi de büyük olacaktır. Allahü teâlâ hadis-i kudside buyurdu ki:
(Salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği, hatta hatıra gelmeyen, hayal edilemeyen nimetler hazırladım.) [Müslim]

Kur'an-ı kerimde de mealen, (Onlar için, yaptıklarına mükafat olarak göz aydınlatıcı ne nimetler hazırlandığını hiç kimse bilemez) buyuruldu. (Secde 17)

Cehennem azabının şiddeti de çeşitli âyet-i kerimelerle bildirilmiştir. Böyle büyük mükafat ve büyük ceza için elbette büyük imtihan olur ve ince şeyler sorulur. Âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki:
(Zerre kadar hayır yapan sevabını, zerre kadar şer yapan cezasını görür.) [Zilzal 7, 8]

Ahirette hiç kimseye zulmedilmez. Âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki:
(Rabbin kullarına zulmedici değildir.) [Fussilet 46]

Haksızlık yapılmayacak ama, mükafat verilirken de bol bol ihsan edilecektir. Âyet-i kerimede mealen buyuruluyor ki:
(Şüphe yok ki, Allahü teâlâ zerre kadar haksızlık etmez, [kötülüğün cezasını adaletle verir], zerre kadar bir iyiliğin sevabını da kat kat artırır, kendinden de büyük ecir verir.) [Nisa 40]

İlkokul imtihanı ile üniversite imtihanı aynı olmadığı gibi, her fakültenin imtihanı da farklıdır. Çöpçülük imtihanında fizikten, cebirden sorulmaz. Kuyumculardaki küçük terazilerde küçük ağırlıklar tartılır. Niçin kiloyu tartmıyor diye sorulmaz. tonluk büyük basküller, kantarlar da niye gramı tartmıyor denemez. Herkes gücüne göre imtihana tâbi tutulur. Herkese ne nimet verilmişse, onun hesabı sorulur. A’maya göz nimetinden, dilsize dilden sorulmaz. Genel Müdürün mesuliyeti ile odacınınki farklıdır. Âlim ile cahilinki farklıdır. Dağda, ormanda veya çölde yaşayıp da Müslümanlığı duymayanlar, hesaba çekilmez. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Kendilerine peygamber gönderilenlere ve gönderilen peygamberlere de elbette hesap soracağız.) [Araf 6]

(Biz, peygamber göndererek bildirmeden önce azap yapıcı değiliz.)
(İsra 15)

Müslümanlığı duyanlara mutlaka hesap sorulur. (Rabbin hakkı için, onların hepsine yaptıklarının hesabını elbette soracağız) mealindeki âyet-i kerime bunu bildirmektedir. (Hicr )

Her insanda bulunan kiramen katibin melekleri, insanların yaptığı bütün işlerin resmini çekmekte, her anını filme almaktadır. İnsanların yapacağı işleri Allahü teâlâ ezelde bildiği için levh-i mahfuza da kaydetmiştir. En ufak bir yanlışlık ve haksızlık olmaz.
Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Hiç kimseyi gücünün yettiğinden fazlası ile yükümlü kılmayız. Nezdimizde hakkı söyleyen bir kitap vardır. Hiç kimse haksızlığa uğratılmaz.) [Müminun 62]

Herkesin hesabı çok kısa bir zamanda yapılacaktır. Kur'an-ı kerimde, (Vallahü seriulhisab) ifadeleri geçmektedir. (Allah, hesabı çok çabuk görür) demektir.

Herkes hesaba hazırlanmalıdır! Bir iş yapmadan önce hatırına gelene dikkat etmelidir. İyi şeyler geliyorsa yapmalı, kötü şeyler geliyorsa, nefsin arzusundan olduğunu düşünerek Allahü teâlâdan utanmalı, kendine böyle istek geldiği için nefsini ayıplayıp ona kızmalıdır! Bu işin kötülüğünü, zararını ve kıyametteki cezasını düşünmesi farzdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kulun isteyerek yaptığı her iş için önüne üç defter konur: Niçin yaptın, nasıl yaptın, kim için yaptın? Birinci niçinin manası, bunu Allah için mi, nefsine veya şeytana uyduğun için mi yaptın? Bundan kurtulursa nasıla sıra gelir. Her hakkın bir şartı, edebi ve ilmi vardır. Yaptığını ilme uyarak mı, yoksa cahilliği kolay görerek mi yaptın? Şartlarına uygun yapıp bu sualden de kurtulursa, kim içine sıra gelir. Bunu ihlasla, yalnız Allah rızası için yaptıysan mükafatını görürsün. Başkası için yaptıysan karşılığını ondan iste. Dünya için yaptıysan zaten nasibin yok. Başkası için yaptıysan sıkıntıya ve cezaya maruz kalırsın, denir.) Bunları bilen, kendini hesaba çekmekten gafil olmaz.


Ameller nasıl tartılır
Sual:
Kıyamet günü, ameller terazi ile nasıl tartılır?
CEVAP
Kıyamet günü, amelleri, işleri ölçmek için, bilmediğimiz bir (Mizan), bir ölçü aleti, bir terazi vardır. Yer ve gök bir gözüne sığar. Sevap gözü, parlak olup, Arşın sağında Cennet tarafındadır. Günah tarafı, karanlık olup, Arşın solunda, Cehennem tarafındadır. Dünyada yapılan işler, sözler, düşünceler, bakışlar, orada şekil alarak, iyilikler parlak, kötülükler karanlık ve iğrenç görünüp, bu terazide tartılacaktır. Bu terazi, dünya terazilerine benzemez. Ağır tarafı yukarı kalkar, hafif tarafı aşağı iner denildi. Âlimlerin bir kısmına göre, çeşitli teraziler olacaktır. Âlimlerin birçoğu da, (Terazilerin kaç tane ve nasıl oldukları dinde açık bildirilmedi, bunları düşünmemelidir) buyurdular.


Sevabı ağır gelen kurtulur
Sual:
Kıyamet günü mizanda sevabı ağır gelen mümin Cennete gidecek deniyor. Halbuki Kur'anda buyuruluyor ki:
(Zerre kadar hayır ve şer işleyen, karşılığını görür.) [Zilzal 7,8]
Biliyoruz ki, Müslüman günahlarına tevbe edemeden öldüyse, hayatta iken işlediği günahlarının cezasını yine hayattayken çektiği sıkıntı, hastalık vb. nimetlerle ödeyememişse, vefatından sonra kabir azabı ile, yine yetmiyorsa, mahşer sıkıntıları çekerek ödüyor, şefaatle de bunlar giderilemiyorsa, Cehennemde günahlarının karşılığı kadar kalıyor. O halde yukarıdaki söz yanlış değil mi?
CEVAP
O söz de, sizin bildirdikleriniz de yanlış değildir. Evet günahları sevaplarından çok olursa öyle olacaktır. Yani hayatta, ölüm anında, kabirde ve mahşerde çektiği sıkıntılar yine yetmezse o zaman kalan günahları kadar cezasını çekecektir. Hadis-i şerifte, (Günahsız insan olmaz) buyuruluyor. O zaman her günah için azap çekersek yandık demektir. Sevabın faydası, günahları yok etmek içindir. Mesela kul hakkı çok önemli, bunu nafile ibadetlerle ödeyemeyiz. Farz ibadetlerimizle bunu ödememiz gerekir. Eğer birisinin kalbini kırarsak kul hakkı geçer. Onunla helalleşmek gerekir. O hakkını helal etmezse ne olacak? Farz ibadetlerimizden ona verirler. Yahut onun işlediği büyük günahları bize yüklerler. Evet zerre kadar günah ve zerre kadar iyilik zayi olmaz. Günahlar mizanda tartılır. Hangisi ağır gelir ise ona göre muamele edilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır