Su Organik Mi Inorganik Mi

İnorganik bileşikler organik bileşiklerden farklı olmasının yanında birbiri ile bağıntılı özellikte olan canlıların içerisinde varlığını sürdürebilen bileşiklerdir.

İnorganik Bileşikler Nelerdir?

İnorganik bileşikler canlıların sentezleyemediği dışarıdan alınan hazır maddeler olarak bilinmektedir. İnorganik bileşikler su, asit, baz, mineral ve tuzdur. İnorganik bileşikler arasında mineraller içinde kalsiyum, potasyum, iyot, fosfor, demir, flor, sodyum, klor, fosfor, çinko, kükürt, magnezyum bulunmaktadır.

İnorganik Bileşiklerin Özellikleri

İnorganik bileşikler hücreye hazır alınır özelliktedirler. Canlı hücre yapısına katılırlar. Sindirilmeden kana karışma özellikleri bulunmaktadır. Canlı hücreler doğadan aldıkları inorganik bileşikleri doğrudan veya yapılarını değiştirerek kullanabilmektedir. İnorganik maddelerin yapılarında karbon bulunmamaktadır. İnorganik bileşikler de karbon atomu içermeyen bileşiklerdir.
İnorganik bileşikler canlı hücrelerin yapısına katılırlar.
Metabolizmayı düzenleyici olarak kullanılırlar.
Yıpranan dokuların onarılması da görev alırlar.
Sindirime uğramadan hücre zarından kolaylıkla geçebilirler.
Hücresel solunumda enerji elde etmek için kullanılamazlar.
Kanın ozmotik basıncını ayarlamakta kullanılırlar.

İnorganik bileşikler doğada bulunan canlıların yaşam sürdürmelerinde hücre yenilenmesine yardımcı oldukları gibi canlıların dışa bağımlı olduğu maddelerdir. Bu nedenle dışarıdan alınan inorganik bileşikler içerisinde oluşan bozulma ve zararlar canlı organizmalarda da tesir ederek zarar verebilmektedir.

Örneğin su inorganik bir bileşik olarak dışarıdan canlı hücre alınan suyun zararlı maddeleri taşıması canlı üzerinde olumsuz etkiye neden olmaktadır. Aynı şekilde mineraller ve tuzlar da canlının kendi sentezleyemediği dışarıdan aldığı inorganik bileşikler olarak yokluklarında hücre yapısı olumsuz etkilenmektedir. Özellikle insanlarda tuz, su ve mineraller yokluğunda hayati engel taşıyabilen bileşiklerdir.

İnorganik bileşiklerin diğer özellikleri arasında canlılığı arttırmak ve insan bedeni de dahil olmak üzere yenilemek özelliklerini barındırmaktadır. İnorganik bileşikler hücre tarafından belirli bir miktar alınarak canlının yaşam standartlarını yükseltmeye yaramaktadır. İnorganik bileşikler organik bileşikler gibi kalabalık kimyasal içermediği bilinmektedir.

view on stackexchangenarkive permalink

"Organik" bileşiğin kesin bir tanımı yoktur, ancak organik bileşiklerin karbon içermesi gerekir diyebilirsiniz.

Organik bileşiklerin içinde bulunmasına gerek yoktur. canlılar, organik adı her ne kadar bu sınıftaki keşfedilen ilk bileşiklerin canlılardan gelmesinden kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte, $ \ ce {CO2} $ canlılarda var - tüm metabolik süreçler ya $ \ ce {CO2} $ tüketir veya üretir (bazı termofiller hariç) ).

Genel olarak, karbon içeren iyonik ve "basit" moleküler bileşikler, kısmen tarihsel nedenlerden dolayı organik "olarak adlandırılmazlar , aynı zamanda kısmen" organik "kategorisi nedeniyle bir isimden daha fazlasıdır - bir dizi bağ türünü, reaksiyon modelini, adlandırma kurallarını ve yapı tiplerini tanımlar. Bu nedenle kesin ve basit bir tanım yoktur - tüm bunların etrafına bir sınır çizmek ve "bu diğer şeyler ait değil" demek zordur.

Örneğinize bakarsak, $ \ ce {CO2 } $ normalde "organik" olarak adlandırılmaz, karbon içermesine rağmen, biyokimyasal reaksiyonlarda üretilir ve tüketilir, diğer organik moleküllere benzer özelliklere sahiptir ve organik bağlanma ilkeleri onu tanımlayabilir. Bunun nedeni muhtemelen tarihsel olarak $ \ ce {CO2} $ 'ın keşfedilmiş ve organik kimya bir alan olarak var olmadan önce adlandırılmış olmasıdır.

Bazı insanlar bunu kolaylaştırmak için karbon içeren herhangi bir kovalent bileşik "organik" (öğretmeniniz muhtemelen bu gruptadır). Bazıları "karbon ve hidrojen içeren herhangi bir bileşik" kural olmalıdır diyor. Bu kuralların her ikisinin de istisnaları vardır, bu nedenle kesin tanımlar olarak kullanılamazlar.