tahlil sonucu referans dışı ne demek / E-Nabız değer referans dışı ne demek | E-Nabiz.net

Tahlil Sonucu Referans Dışı Ne Demek

tahlil sonucu referans dışı ne demek

Alkalen Fosfataz Nedir?

Doktorunuzun istediği kan tetkiklerinin arasında alkalen fosfataz ya da kısa adıyla ALP dikkatinizi çekmiştir. Hatta belki de “ALP değeri nedir?” diyerek referans değeri aralığında olmayan yüksek veya düşük alkalen fosfataz değeri sizi endişelendirmiş olabilir. Peki alkalen fosfataz nedir? Alkalen fosfataz, kanda proteinlerin parçalanmasına yardımcı olan bir enzim olarak bilinir. “ALP nedir?” deyince kısaca; enzim cevabı verilir. Buradan kuvvetle referans değeri dışında kalan alkalen fosfataz değerinin direkt bir hastalıktan kaynaklanmadığını söylemek mümkün. Ancak ALP değerinin genellikle karaciğer, kemikler ve böbreklerle ilgili olduğu da bilinmeli. Ana kaynak karaciğer olsa da kemikler, bağırsak, pankreas ve böbreklerde alkalen fosfataz bulunur. Hamilelerde ALP plasentada mevcuttur. Araştırmalar ALP’nin şu süreçlere katkı sağladığını gösteriyor:

  • Besinlerin ve diğer enzimlerin karaciğerde taşınması
  • Kemik oluşumuna ve büyümesine, yapım ve yıkım arasındaki dengenin sağlanmasında yardımcı olunması
  • Bağırsaklarda yağ asitleri, fosfatlar ve kalsiyumun taşınması
  • Bağırsaklarda yağların sindirilmesi
  • Fetal gelişme sırasında hücre büyümesi, ölümü ve taşınmasını düzenleme

Doktorunuz bazen karaciğer ve safra kesesi enzimlerinizin genel durumunu görmek için, bazen de sindirim sistemi, karaciğer, kemikler ve böbreklerinizle ilgili bir hastalıktan şüphelendiği durumlarda kanda ALP tahlili isteyebilir. “ALP tahlili nedir?” sorusuna “kanınızda alkalen fosfataz değerinin ölçülmesi” cevabını vermek doğru olur. Alkalen fosfataz değeri tek başına bir hastalık teşhisi koymak için yeterli olmaz. Karaciğerle ilgili bir hastalık söz konusu ise şöyle belirtiler görülebilir:

  • Mide bulantısı ve kusma
  • İştah kaybı
  • Sebebi belli olmayan kilo kaybı
  • Yorgunluk
  • Halsizlik
  • Sarılık (cilt ve gözlerde fark edilir)
  • Karında şişlik ve ağrı
  • Ayak bileklerinde ve bacaklarda şişlik
  • Koyu renkli idrar
  • Açık renkli gaita (dışkı)
  • Sık kaşınma

Kemiklerle ilgili bir hastalık durumunda ise şu belirtiler görülebilir:

  • Kemiklerde ağrı
  • Eklemlerde inflamasyon ve artrit
  • Normalin dışında şekilli ve/veya çok büyük kemikler
  • Kemik kırılmaları

Alkalen Fosfatazın Normal Değer Aralığı Kaç Olmalıdır?

Alkalen fosfataz değerleri yaşa ve cinsiyete göre değişkenlik gösterebilir. Örneğin; çocuklar ve ergenler büyüme ve gelişme dönemlerinde ALP değerleri yükselir. 15-50 yaş arasındaki erkekler, kadınlara göre daha yüksek ALP değerlerine sahiptir. Yaşlılıkta daha ALP değerleri daha yüksektir. ALP değerinden yola çıkılarak olası hastalıklar düşünülürken bu noktada “Alkalen fosfataz kaç olmalı?” sorusu merak edilir. ALP değeri IU/l birimiyle ifade edilir. Alkalen fosfataz normal değeri laboratuvarlar arasında değişkenlik gösterse de genellikle 44–147 IU/l olarak belirlenmiştir. Bazı laboratuvarlarda ALP normal değeri 30–120 IU/l olarak kabul edilir. Pek çok kişi alkalen fosfataz düşüklüğü değil, alkalen fosfataz yüksekliği ile karşılaşır.

Alkalen Fosfataz Yüksekliği Nedenleri

Alkalen fosfataz yüksekliği nedenleri konusuna geçmeden önce “Alkalen fosfataz yüksekliği nedir?” sorusunu açıklayalım. Kan tahlilindeki ALP değerinin 147 IU/l değerinden yüksek olmasıdır. Daha çok karaciğer ve kemiklerde bulunan ALP, buna bağlı olarak karaciğer ve kemiklerle ilgili sorunları düşündürür. Karaciğer hasarı durumunda alkalen fosfataz değeri yükselir. Yine kemik hücre aktivitesi alkalen fosfataz yüksekliğine neden olur. Yüksek ALP değeri şu sebeplerden kaynaklanabilir:

  • Siroz
  • Hepatit
  • Karaciğerde şişkinlik yaratan mononükleoz
  • Safra kanalında tıkanıklık (safra taşı, safra iltihabı veya kanserden kaynaklanır) 
  • Kolesistit (safra kesesi iltihabı)

Araştırmalara göre, ALP değeri yüksek çıkan kişilerde şu sağlık sorunları da görülebilir:

  • Bakteriyel enfeksiyon
  • Osteomiyelit (kemik iltihabı)
  • Safra kanalı hasarı
  • Safra akışında azalma
  • Aşırı aktif paratiroid veya tiroit bezleri
  • Osteomalazi (kemik yumuşaması)
  • Raşitizm
  • Paget hastalığı (kemiklerin alışılanın dışında çok büyük, zayıf veya çok kırılgan olmasına neden olan bir hastalık)
  • Miyeloid metaplazi 
  • Kalp yetmezliği
  • AIDS
  • Hodgkin lenfoma
  • Osteojenik sarkom
  • Bazı kanserler
  • Kemik metastazı (var olan bir kanserin kemiğe yayılması)

Yüksek ALP değerinin bir diğer nedeni de yetersiz beslenmedir. Beslenme kısıtlamalarına uymayan çölyak hastalarının da ALP değeri yüksektir. ALP yüksekliği her zaman bir sorundan kaynaklanmaz. Olağan durumlarda da alkalen fosfataz yükselebilir. Hamilelik, büyüme çağı, yaşlanma ve kemik kırıklarının iyileşmesi dönemlerinde ALP değeri yüksek olabilir. Kan grubu 0 ve B olan kişilerin yağlı yiyecekler tükettikten sonra bağırsaklarda ALP seviyeleri yükselebilir. Bazı ilaçlar da kullanıldıktan sonra ALP değerini yükseltebilir. Özellikle karaciğeri yoran ilaçlar bu yüksekliğin sebebi olabilir.

Alkalen Fosfataz Yüksekliği Durumunda Ne Yapmak Gerekir?

Hamilelik ve kemik gelişiminden kaynaklanmayan ALP yüksekliği durumlarında sebebin ne olduğu belirlendiğinde teşhis yapıldıktan sonra ona göre bir tedavi uygulanır. Karaciğer, kemik ve diğer nedenlerle gelişen hastalıkların tedavileri belirlenir. Ancak beslenme yetersizliği nedeniyle yükselen ALP değerlerinde sağlıklı beslenmeye ihtiyaç duyulur. Sağlıklı ve dengeli beslenme programında şu besinlere yer verin:

  • Sebzeler
  • Meyveler
  • Tahıllar
  • Yağsız protein kaynakları (tavuk, balık vb.)
  • Baklagiller
  • Az yağlı süt ürünleri
  • Kuru yemişler
  • Yağlı tohumlar (kabak çekirdeği vb.)

Yüksek alkalen fosfataz düzeyinden sorumlu bir enfeksiyon varsa doktorunuz antibiyotik ve antimikrobiyal ilaçlar verebilir.

Karaciğer, safra kesesi veya safra yolları tıkanıklıkları için ameliyat gerekebilir. Girişimsel radyolojik tedaviler veya ilaç tedavileri de uygulanabilir.

Kemik sorunlarıyla ilgili röntgen çekimi, kemik taraması, vb. gerekebilir.

ALP yüksekliğine neden olabilen kanser hastalığında ise ameliyat, kemoterapi ve radyoterapi uygulanır.

Alkalen Fosfataz Düşüklüğü Nedenleri

“Alkalen fosfataz düşüklüğü nedir?” sorusu ise 44 IU/l ALP değerinin altında kalması olarak bilinir. Alkalen fosfataz düşüklüğünün ise nedenleri şöyle sıralanabilir:

  • Çinko veya magnezyum eksikliği
  • Protein eksikliği
  • Beslenme yetersizliği
  • Tiroidin az çalışması veya hipotiroidizm 
  • Pernisiyöz anemi
  • Hipofosfatemi (kemik ve dişleri etkileyen genetik bir bozukluk)
  • Wilson hastalığı

Bazı ilaçlar, doğum kontrol ilaçları da düşük ALP değerinden sorumlu olabilir.

Referans değerlerin dışındaki ALP değerlerinin doktor tarafından değerlendirilmesi şarttır. Bu değerler her zaman bir sağlık sorununa işaret etmez. Doktorunuz ALP değerinin ne kadar yüksek veya düşük olduğunu göz önünde bulundurur. Bunun yanı sıra genel sağlık durumunuz, farklı semptomlar ve diğer tetkikleri de düşünerek bir değerlendirmede bulunur. ALP yüksekliğini belirlemeye yönelik farklı testler isteyebilir. Çünkü ALP vücudun farklı bölümlerinde bulunan bir enzim türüdür ve bu yüksekliğin vücudun hangi organıyla ilgili olduğunu tespit etmek önemlidir. Karaciğer ile ilgili bilirubin testi, AST ve ALT testleri ek tetkikler olarak istenebilir. ALP değeri yüksek olup istenen bu testler normal değerlerdeyse sorun kemik kaynaklı olabilir. Bu nedenle kemik ile ilgili ileri tetkikler istenebilir.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

Tahlillerin Normal Referans Değerleri (Referans Aralıkları) Ne Anlama Gelir?

En son doktor muayenesine gittiğinizde, laboratuvar testleri için kanınız alındı ve şimdi her şeyin "tamam" olup olmadığını bilmek istiyorsunuz. Laboratuvar raporunuzun bir kopyasını veya test sonuçlarınızın çevrimiçi olarak görüntülenebileceğini bildiren bir e-posta aldınız. Böylece güvenli siteye giriş yapın ve sonuçlarınızı indirin. Sayfayı tararken, referans aralığının dışında olarak vurgulanan bir sonuç görürsünüz ve bunun sizin için ne anlama geldiğini merak edersiniz.

Tahlillerin (Testlerin) Normal Referans Değerleri (Referans Aralıkları) 

Bazı laboratuvar testleri basit bir "Evet" veya "Hayır" şeklinde yanıtlar verir. Örneğin, streptokok boğaz ağrısına neden olan bakteriler için test pozitif miydi? Bununla birlikte, diğer birçok test sayı veya değer olarak rapor edilir. Sayılar olarak bildirilen laboratuvar test sonuçları kendi başlarına anlamlı değildir. Referans değerlerle karşılaştırmakla anlam kazanırlar. Referans değerleri sağlıklı bir kişi için beklenen değerlerdir. Bazen bunlara "normal" değerler denir.

Test sonuçlarınızı referans değerlerle karşılaştırarak, siz ve sağlık uzmanınız test sonuçlarınızdan herhangi birinin beklenen değerler aralığının dışına çıkıp çıkmadığını görebilirsiniz. Beklenen aralıkların dışında olan değerler, olası koşulları veya hastalıkları tanımlamaya yardımcı olacak ipuçları sağlayabilir.

Bu internet sitesi, çevrimiçi laboratuvar testleri, çeşitli testler hakkında bilgi verir, olası nedenleri de dahil olmak üzere test sonuçları " anormal olabilir."

Tahlillerin (Testlerin) Normal Referans Değerleri (Referans Aralıkları) Nasıl Yorumlanır?

Referans aralıkları hakkında bilmeniz gereken üç önemli şey:

  • Bir laboratuvarda normal bir sonuç başka bir laboratuvarda anormal olabilir: 

    Sonuçlarınızın "normal sınırlar içinde" olup olmadığını değerlendirmek için testinizi gerçekleştiren laboratuvar tarafından sağlanan aralığı kullanmanız gerekir. Laboratuvar testlerinin doğruluğu son birkaç yılda önemli ölçüde gelişirken, test ekipmanlarındaki farklılıklar, kullanılan kimyasal belirteçler ve analiz teknikleri nedeniyle  laboratuvardan laboratuvara değişkenlik ortaya çıkabilir. Sonuç olarak, çoğu laboratuvar testi için evrensel olarak uygulanabilir bir referans değeri yoktur. Test bilgilerinde bu kadar az sayıda referans aralığının, bu internet sitesinde sunulmasının nedeni budur.

    Normal bir  tahlil sonucu sağlıklı olduğunuz anlamına gelmeyebilir:

     Tüm test sonuçlarına normal sınırlar içinde sahip olmak kesinlikle iyi bir işaret olsa da, bu bir garanti değildir. Birçok test için, sağlıklı insanların ve hasta olanların sonuçları arasında çok fazla örtüşme vardır, bu yüzden hala tespit edilmemiş bir sorun olabileceği ihtimali vardır. Laboratuvar testi, bazı hastalıklarda, özellikle hastalığın erken evrelerinde, referans aralığına girdiğinde ortaya çıkar.

    Anormal bir sonuç (yüksek yada düşük değer veya pozitif sonuç) hasta olduğunuz anlamına gelmez: 

    Referans aralığı dışında bir test sonucunuz olabilir ve bir sorunun göstergesi olmayabilir. Birçok referans değeri, sağlıklı insanlarda istatistiksel aralıklara dayandığından, özellikle değeriniz beklenen referans aralığına yakınsa, istatistiksel aralığın dışındaki sağlıklı insanlardan biri olabilirsiniz. Bununla birlikte, anormal değer, özellikle test sonucunuz beklenen değerlerin çok dışındaysa, sağlık uzmanınızı olası bir soruna uyarır.

Kaynak: https://labtestsonline.org/articles/laboratory-test-reference-ranges

 

Bu konuya dair bir sorunuz varsa siz de uzmanlarımıza 7/24 Soru sorabilirsiniz.Soru sormak için tıklayın.


Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Popüler Blog Yazıları

Rektoskopi Nedir?MHRS Tahlil SonuçlarıFAP Hastalığında APC DNA AnaliziMR (Emar)ve Tomografinin Farkları Nelerdir?Alkalen Fosfataz (ALP) Testi Nedir? Alkalen Fosfataz Yüksekliği Neden olur?Yenidoğanlarda TSH TestiYaşlılık ve Yaşlılarda Yapılması Önerilen TahlillerDörtlü Tarama Testinde Hangi Değerlere Bakılır?Kolesterol Yüksekliği-Hiperkolesterolemi Nedir?Sperm Testi İle İlgili SorularYaygın Kan Testlerini ve Ne Anlama Geldiklerini AnlamaCA 125 Testi Nedir? CA 125 Yüksekliği

Beta Hcg de referans dışı ne demek?

Hocam iyi günler. Şüpheli bir ilişkim oldu yaklaşık 4 buçuk ay önce. 4 kez kan testi yaptırdım. Sonuçları şu şekilde; Referans aralığı <5 Sonuç; <0,5 mIU/ml. Tüm sonuçlarım aynı. Fakat son verdiğim kan testi e nabız da referans dışı olarak ve kritik değer olarak belirmiş. Sonuçlar ve referans aralıkları tıpa tıp aynı olduğu halde neden böyle bir uyarı vermiş hocam kesin negatif denilebilir mi? Doktoruma sorduğum da herhangi bir açıklama yapmadı siz beni aydınlatırsanız çok mutlu olurum. Teşekkür ederim şimdiden.

Cevaplar (2)

Burada belirttiğiniz bütün değerler negatif. Zaten testiniz pozitifse yani gebelik mevcutsa 4.5 aylık gebelik ultrasonda kolaylıkla görülebilir...

10 Şubat 2022 15:12

Hocam değerlerimin hepsi size aktardığım gibi. Tekrar etmeme gerek var mıdır testi? Sonuçlara güvenebilir miyim

10 Şubat 2022 15:17

Eğer sonuçlara güvenmiyorsanız bir kadın hastalıkları ve doğum uzmanına muayene olmanızı öneririm.

10 Şubat 2022 15:21

Anti HBs Nedir?

Hepatit B virüsü Hepadnaviridae ailesine ait bir DNA virüsüdür. Hepatit B virüsünde antijenik özellikte çeşitli proteinler bulunur. Bunlardan birisi de virüsün yüzeyinde yer alan ve İngilizce ‘surface’ (yüzey) kelimesinin baş harfinden köken alan S proteinidir. Bu protein yapıya karşı vücutta antikor oluşup oluşmadığını anlamanın yolu kanda Anti HBs değerine bakmaktır.


Anti HBs Pozitif Ne Demektir?

Anti HBs pozitif demek, Hepatit B virüs enfeksiyonuna karşı, kandaki değeri ile de ilişkili olmak üzere, genel anlamda kişinin Hepatit B virüs enfeksiyonuna karşı korunmakta olunduğunun bir göstergesidir. Hepatit B virüsü, vücuda girdikten sonra semptomatik/asemptomatik akut viral hepatit B virüs enfeksiyonuna yol açar. Akut viral hepatit B virüs enfeksiyonu gelişen bir kişide en geç 6 ay içerisinde Anti HBs testi kanda pozitif olarak saptanırsa bu durum hastalıktan iyileşildiğinin bir göstergesidir. Yani Hepatit B virüs enfeksiyonuna maruz kalan bir kişide bir süre sonra (en geç 6 ay içinde) kanda Anti HBs pozitif olarak saptanıyorsa bu durum; Hepatit B virüs enfeksiyonundan iyileşildiğini ve buna karşı korunulduğunu, bir daha hastalığa yakalanılmayacağını ve artık bulaştırıcılığın söz konusu olmadığını gösterir.

Anti HBs pozitifliği hastalığa yakalanmaksızın da sağlanabilir. Bu da Hepatit B virüsüne karşı mevcut aşılar ile aşılama şeması çerçevesinde dozlar tamamlanarak sağlanır. Zira aşı ile amaçlanan Hepatit B virüsünün S proteinine karşı antikor oluşumunun (Anti-HBs) sağlanmasıdır. Ancak bunun için öncesinde kişinin Hepatit B virüsü ile karşılaşmadığı gösterilmelidir.

Hepatit B virüsünün S proteinine karşı antikor (anti HBs) ya hastalık bulaşarak vücuda giren Hepatit B virüsüne karşı aradan belirli bir süre (en geç 6 ay) geçtikten sonra ya da Hepatit B’ye karşı hastalanmaktan korumak amacıyla yapılan Hepatit B virüs aşılarının uygulanmaları sonucunda oluşur. Gerek hastalığı geçiren, gerekse Hepatit B aşıları ile aşılanan herkeste anti HBs gelişmeyebilir yani reaktifleşmeyebilir. Bu durum;

  1. Hastalığa yakalanan kişilerde hastalığın iyileşmediğinin, hastalığın kronikleştiğinin bir göstergesidir (aradan 6 ay ve daha fazla süre geçtikten sonra). Böyle kişiler hastalığı kan, çeşitli vücut sıvıları ve dokular aracılığıyla başkalarına bulaştırırlar. Yanı sıra zaman içerisinde böyle kişilerin bir kısmı karaciğer sirozu ve karaciğer kanseri gelişimine aday kişiler haline gelirler. 
  2. Hastalıktan korunmak amacıyla aşılanan kişilerde aşılanma sonucu istenilen etkinin oluşmadığının ve Hepatit B’ye karşı korunma sağlanamadığının bir göstergesidir.

Normal Anti HBs Değeri Kaç Olmalıdır?

“Anti HBs değeri kaç olmalı?” sorusuna verilecek cevap şöyle açıklanabilir: Gerek hastalığı geçirerek, gerekse aşı şeması sonrası kanda oluşacak Anti HBs değerinin ≥10 mIU/mL olması koruyucu düzeyde antikor oluştuğunun bir göstergesidir. Değerin bu düzeyin altında yani <10 mIU/ml olması istenen bir durum değildir. Anti HBs değeri 10 mIU/ml ve üzerinde (10 – 100 mIU/ml) bir değerde saptanan bir kişide yıllar içerisinde <10 mIU/ml’e düşebileceği akılda bulundurulmalıdır. Böyle durumlarda bir doz hatırlatma Hepatit B aşısı uygulaması gerekli olabilir. “Anti HBs 1000 ne anlama geliyor?” sorusuna karşılık şöyle bir cevap verilebilir: Anti-HBs değerinin koruyuculuğundan bahsedildiğinde değerin ≥10 mIU/mL’nin üzerinde herhangi bir değerde olması ile bu değerin 1000 mIU/mL düzeylerine ulaşması arasında bir fark yoktur. Bu durum vücuda giren virüse karşı oluşan antikorun miktarını gösterir. Ancak Anti-HBs değerinin ≥10 mIU/mL değerinde olması yeterli düzeyde bir koruyuculuğun olduğunun göstergesidir.

Anti HBs Negatif Ne Demektir?

Hepatit B virüs enfeksiyonunu serolojik olarak değerlendirirken tek başına Anti HBs yeterli bir bilgi sunmaz. Bu değerlendirilirken Hepatit B virüsüne ilişkin diğer serolojik testler de bir arada değerlendirilir. Birlikte değerlendirme yapıldığında Anti HBs negatif sonucu Hepatit B virüsü ile daha önce hiç karşılaşılmamış, enfekte olunmamış bir durumu açıklamakla birlikte, daha önce karşılaşılmış ancak virüsün vücuttan temizlenemediği, kronikleştiği ve bulaştırıcılığının devam ettiği durumuna da işaret edebilir. Bu durumu da yine hem hastanın hikayesinden hem de serolojik testleri değerlendirerek anlamak mümkündür.

Bir kişinin Hepatit B virüsü ile daha önce karşılaşıp/karşılaşmadığı ya da Anti HBs’nin hastalığı geçirerek mi yoksa aşı ile mi pozitifleştiğini kanda serolojik göstergelere bakarak anlamak mümkündür. Şöyle ki;

Serolojik göstergelerHepatit B virüs ile hiç karşılaşmamış kişiHepatit B virüs ile enfekte olmuş ve korunmuş kişiHepatit B virüs aşısı ile aşılanarak korunmuş kişi
HBs AgNegatifNegatifNegatif
Total Anti-HBcNegatifPozitifNegatif
Anti-HBsNegatifPozitifPozitif

Hepatit B Virüs Enfeksiyonu

Hepatit B virüsünün neden olduğu enfeksiyon hastalığı dünyada yaygın olarak görülmektedir. Virüsün bulaşması sıklıkla; enfekte anneden bebeğe doğum sırasında, yine enfekte kişi ile cinsel ilişki sonucu, virüsü içeren kan ve vücut sıvıları ile bütünlüğü bozulmuş deri ve mukozalara temas ile ya da enfekte kan ve vücut sıvısı içeren bir iğnenin madde bağımlılarında olduğu gibi ortak şekilde kullanılması ve damar içerisine uygulanması sonucu oluşur. Bunun dışında da enfekte tıbbi aletlerin ya da ortak kullanılan bazı araç ve gereçlerin sterilize edilmeden kullanılması da Hepatit B virüsünün bulaşmasına yol açar.

Virüs vücuda girdikten sonra hedef organ karaciğerdir. Oraya ulaşınca akut ve kronik enfeksiyon hastalığının ortaya çıkmasına neden olur. Dünyada 300 milyona yakın kişinin kronik Hepatit B virüs enfeksiyonu ile yaşadığı ve yine her yıl ortalama 1,5 milyon kişinin Hepatit B virüsü ile enfekte olduğu tahmin edilir. Takip edilmeyen kronik Hepatit B virüs enfeksiyonları zaman içerisinde olgularda siroz ve karaciğer kanseri gelişimi ile sonuçlanır. Bu durum hayatı tehdit eder niteliktedir.

Hepatit B virüs enfeksiyonu tanısı, hastanın yakınmaları, fizik muayene bulguları ve laboratuvar testlerinin bir arada değerlendirilmesi ile konulur. Virüs vücuda yukarıda belirtildiği gibi girdikten sonra önce akut viral Hepatit tablosuna neden olur. Bu durum 5 yaşı üstü çocuk ve erişkinlerde yüzde 90 oranında yakınmaların görülmesine neden olur ve 6 ay içerisinde virüsün vücuttan temizlenmesi ile sonuçlanır. Bu yaş gruplarında kronik viral Hepatit B enfeksiyon gelişimi yüzde 10’dur. Bebeklikte hastalığa yakalananlarda ise akut viral Hepatit B yüzde 90 semptomsuz seyreder. 5 yaşlarına gelindiğinde bunların yüzde 20’sinde enfeksiyon kronikleşir. 

Sepmtomatik akut viral Hepatit B enfeksiyonunda en sık görülen yakınmalar şunlardır:

  • Halsizlik, yorgunluk, bitkinlik
  • İştahsızlık
  • Vücut normal ısısında hafif artış (38 dereceye kadar)
  • Mide bulantısı, kusma
  • İdrar renginde koyulaşma
  • Vücutta deride ve gözlerde sararma
  • Kas ve eklem ağrısı

Akut viral Hepatit seyri sırasında nadiren akut karaciğer yetmezliği gelişebilir. Böyle bir durumda;

  • Bilinç değişikliği,
  • Kanamaya eğilimde artış, görülebilir.

Akut viral Hepatit B enfeksiyonu olan hastaların muayenesinde en tipik bulgu karaciğer büyüklüğüdür. Buna dalak büyüklüğü eşlik edebilir. Laboratuvar incelemelerinde ise karaciğer enzimlerinde belirgin bir artış söz konusudur. Normalin 10 katından daha fazla bir yüksekliğe ulaşır. Yukarıdaki yakınmaları ve fizik muayene bulguları olan olgularda kesin tanı seroloji sonuçları ile konulur. Akut viral Hepatit B enfeksiyonu olgularında;

  • Hbs Ag Pozitif
  • Anti - Hbc IgM Pozitif
  • Anti - Hbs Negatif olarak saptanır. Hbs Ag testi de pozitiftir.

Akut viral Hepatit B enfeksiyonu geçiren bir kişide yakınmalar haftalarca, bazen ayları bulan sürelerde devam edebilir. Olguların yüzde 90’ında en geç 6 ay içerisinde serolojik göstergelerin;

  • Hbs Ag Negatif
  • Anti - Hbc Total Pozitif
  • Anti - Hbs Pozitif olarak saptanması hastalıktan iyileşmenin gerçekleştiğinin göstergesidir.

Akut viral Hepatit B enfeksiyonu geçiren bir kişide başlangıçtan 6 ay sonra hala daha serolojik göstergeler;

  • Hbs Ag Pozitif
  • Anti - Hbc Total Pozitif
  • Anti - Hbs Negatif ise bu durum hastalığın kronikleştiğini gösterir.

Kronik Hepatit B virüs enfeksiyonunda olgularda herhangi belirgin bir yakınma olmayabilir. Kişiler bazen kendilerini yorgun, halsiz hissedebilirler. Ancak akut viral Hepatit B’de görülen yakınmaların çoğu yoktur. Hastalık sırasıyla 4 farklı süreçte gelişir. Bunlar; immun tolerans dönem, immun aktif dönem, immun eliminasyon dönemi ve reaktivasyon dönemi. Bu dönemler serolojik testler ile saptanır ve bunların saptanması tedavinin gerekip gerekmediğinin belirlenmesi açısından önemlidir. Bu nedenle kronik Hepatit B virüs enfeksiyonu tanısı konulan kişiler belirli aralıklarla takipleri yapılmalıdır. Bu yapılmadığı, tedavi edilmesi gerektiği dönemde tedavilerin uygulanmadığı uzamış olgularda karaciğer sirozu ve hepatoselüler kanser gelişimi ile karşı karşıya kalınır. Serolojik testleri;

  • Hbs Ag Negatif
  • Anti - Hbc Total Negatif
  • Anti - Hbs Negatif olarak saptanan kişiler Hepatit B virüsü ile hiç karşılaşmamış demektir.

Böyle kişilerin Hepatit B enfeksiyonuna karşı aşı yapılarak korunmaları sağlanmalıdır. Normal sağlıklı bireylerde Hepatit B virüsüne karşı koruyuculuğun oluşabilmesi için belirli aralıklarla yapılan 3 doz Hepatit B aşısına gereksinim vardır. Aşı uygulamaları sonrası Hepatit B virüsüne karşı vücutta koruyuculuğun oluşup oluşmadığı Anti Hbs testinin sonucuna göre değerlendirilir. Aşılar tamamlandıktan sonra seroloji sonucu Anti Hbs pozitif olmuş  ve düzeyi de ≥10 mIU/mL ise bu kişinin Hepatit B virüse karşı korunduğunun göstergesidir. Bir diğer anlatımla böyle bir kişinin vücuduna Hepatit B virüsü bulaşsa bile mevcut antikorlar (Anti Hbs) sayesinde vücuda giren virüs nötralize edilecek ve hücreye giremeyecek, hastalık oluşturamayacaktır.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır