tam kan sayımı plt nedir / PLT Nedir, Neden Olur ve Normal Değeri Kaç Olmalı? PLT Düşüklüğü Belirtileri

Tam Kan Sayımı Plt Nedir

tam kan sayımı plt nedir

Trombosit nedir? PLT düşüklüğü ve yüksekliği ne tür sorunlar yaratır?

Trombosit, kemik iliği tarafından üretilen, kan damarları hasar gördüğünde kanda pıhtılaşmayı başlatarak kanamayı durduran hücrelerdir. Kandaki miktarı, farklı etkenler nedeniyle düşebilir ya da yükselebilir. Trombosit (Platelets, T) sayısının olması gerekenden yüksek ya da düşük olması, birtakım problem ve komplikasyonlara yol açabilir. Örneğin; sayının yüksekliği, kalp krizi ve beyin felcine neden olabilir. Kandaki trombosit sayısı, genelde tam kan sayım (Hemogram) testleri ile ölçülür. Test sonuçlarına göre doktorlar, gerekli tedavi sürecini başlatırlar.

Trombosit (PLT) nedir?

Trombosit (PLT ya da Platelets, T) kırmızı ve beyaz kan hücreleri gibi kemik iliği tarafından üretilen ve kanın pıhtılaşmasını sağlayarak, kanamayı önleyen küçük kan hücreleridir. Renksiz olan bu kan hücreleri, kan damarlarının yaralanması durumunda topaklanarak kanamayı durdur. Kemik iliğinde yer alan megakoryosit isimli hücreler tarafından üretilirler. Kan hücrelerimizin en küçüğü trombositlerdir. Mikroskopta küçük bir plaka gibi görünürler.

Hemogram nedir? Tam kan sayımı testi değerleri ne olmalı?

Trombosit kan nedir?

Trombosit kan, kan pıhtılaşmasını hızlandıran hücre parçalarıdır. Bu hücre parçalarının miktarının kanda az olması, kanamayı kolaylaştırır. Fazla miktarda olması ise kanın daha çok pıhtılaşmasını beraberinde getirir. Trombositler, çekirdeksiz hücrelerdir. Kemik iliği hücrelerinden kopan parçalardan oluşurlar. Kandaki miktarı, karaciğer tarafından kontrol edilir. Kan dolaşımına dahil olanların ömürleri, 8-10 gün arasında değişiir. Görevini tamamladıklarında, dalak tarafından parçalanır, ayrıştırılır ve dışarı atılırlar.

Trombosit ne işe yarar?

Kan damarlarından birinin hasar görmesi durumunda trombositlere sinyal gelir. Sinyali alan trombositler, hasar yerine koşarak, pıhtılaşmayı başlatırlar. İlk olarak hasarlı kan damarının olduğu yerde birbirine bağlanırlar. Ardından kan damarının yüzeyine yayılarak, kanamayı durdururlar. Yaralı bölgeye gelerek, bu bölgeye yapışır ve bir örümcek gibi büyürler. Kümelenme sürecinde yığılımı arttırmak için diğerlerine de sinyal gönderirler.

PLT testi nedir

PLT testi ile kandaki trombositin sayısı tespit edilebilir. PLT, tam kan sayımı testinin (CBC) bir parçası olarak yapılır. Test için ilk olarak yeterli miktarda kan, tüplere aktarılır ve kandaki eritrositler hemolize edilir. Ardından geriye kalan trombositler, optik sayıcılar ile sayılır. Kan sayımının mutlaka aç karna yapılması gerekir. Kümeleşmesi gibi bazı durumlar, test sonuçlarının hata vermesine yol açabilir.

Demir eksikliği anemisi nedir? Nedenleri, belirtileri ve tedavisi

Trombosit normal değeri ne olmalı?

Sağlıklı insanlarda trombosit değeri, mikrolitrede 150-450 bin arasındadır. Kanda 450 binden fazla bulunmasına trombositoz ismi verilir. 150 bin altında olması ise trombositopeni olarak adlandırılır. Trombosit sayısı 10-20 bin altında düştüğünde kişide kendiliğinden kanama riski görülür. Kan damarının hasar görmesi durumunda sayısının 50 bin altında olması, kanamanın son derece ciddi olmasına yol açabilir.

Trombosit düşüklüğü

Trombositopeni neden olur?

Trombosit düşüklüğü, kandaki toplam sayılarının düşük olması durumudur. Hafif ya da orta şiddetli olabilir. Bazen, tedavi edilmediğinde ölümcül sonuçlar doğurabilir. Genelde lösemiya da birtakım ilaçların kullanımına bağlı olarak gelişir. Herkeste görülebilir.

Trombositopeni nedenleri

Kemik iliği problemleri

Kemik iliği, kemiğin içindeki süngerimsi dokudur ve kan bileşenlerini üretir. Kemik iliğinin yeterli miktarda üretmemesi, trombositopeninin en önemli nedenidir. Aşırı kansızlık, B12 vitamini eksikliği, demir ve folat eksikliği, siroz, lösemi, aşırı alkol tüketimi, kemoterapi, kimyasallara ve radyasyona maruz kalma, HIV, suçiçeği, viral enfeksiyonlar, myelodisplazi; kemik iliğinin trombositi yetersiz üretmesine yol açabilir.

Kanın pıhtılaşamaması hastalığı Hemofili nedir? Belirtileri, tanısı ve tedavisi

Trombositin imhası

Anti-nöbet ve diüretik ilaçlar vb. birtakım ilaçların düzenli kullanımı, trombosit imhasını beraberinde getirebilir. Dalak genişlemesi, gebelik, kandaki bakteriyel bir enfeksiyon, hemolitik üremik sendrom, romatoid artritgibi otoimmün bozukluklar, trombotik trombositopenik purpura; trombosit yıkımının en önemli nedenleridir.

Hemolitik üremik sendrom: Kırmızı kan hücrelerinin tahrip olmasına, böbreklerde fonksiyon kaybına ve trombositin miktarının düşmesine neden olan nadir bir hastalıktır. Genelde çiğ ya da az pişmiş et tüketimi sonrasında vücuda giren E. Coli enfeksiyonu ile ilişkilidir.

Dalak genişlemesi

Dalak, istenmeyen maddeleri kandan ayıran önemli bir organdır. Farklı nedenlerden ötürü kişide görülen dalak genişlemesi, dalakta daha çok sayıda trombositin barınması anlamına gelir. Bu durumda kan dolaşımındaki sayısı dolaylı olarak azalır.

Trombositopenik purpura

Kan yıkımı ve kandaki trombositlerin miktarında azalma ile seyreden, ateş, böbrek yetmezliği ve bazı nörolojik bulguların eşlik ettiği bir hastalıktır. Uyku hali, koma, kısmi felç vb. nörolojik bulgular görülebilir. Hastalık zamanında tedavi edilmediğinde ölüme yol açma olasılığı oldukça yüksektir.

CRP nedir? Neden yükselir, hangi hastalıkların belirtisidir?

Trombosit düşüklüğü belirtileri

  • Purpura ismi verilen kırmızı, mor, kahverengi çürükler,
  • Diş eti kanaması,
  • Burun kanaması,
  • Rektumda kanama,
  • İdrarda kan (iç kanama belirtisi)
  • Dışkıda kan (iç kanama belirtisi)
  • Şiddetli adet kanaması,
  • Uzun süredir devam eden, kendiliğinden geçmeyen yaralarda kanama,
  • Petechiae isimli küçük, kırmızı, mor renkli döküntüler,
  • Kanlı ya da çok koyu renkli mukus (iç kanama belirtisi)

Hamilelik gibi hafif vakalar, ciddi semptomlara neden olmazlar. Ancak ciddi vakalar, acil tıbbi müdahaleyi zorunlu kılabilir.

Trombositopeni tehlikeli midir?

Trombosit sayısı, mikrolitre bazında 10 bin altına düştüğünde kişide tehlikeli bir iç kanamaya neden olabilir. Trombositopenin şiddetli olduğu durumlarda nadir de olsa kişide beyin kanaması görülebilir. Kanınızdaki miktarı düşükse, baş ağrısı ya da herhangi bir nörolojik sorun yaşamanız durumunda acilen doktora görünmelisiniz.

Trombosit nasıl yükseltilir?

Alkol tüketiminin sınırlandırılması, aspirin ve ibuprofen gibi durumu kötüleştiren ilaçların kullanımının bırakılması, yüksek kanama ya da morarmaya neden olabilen temas sporlarından ve aktivitelerden kaçınılması ile trombosit yükseltilebilir.

Ferritin nedir, neye yarar? Düşüklüğü ve yüksekliği tehlikeli midir?

Trombosit düşüklüğü tedavisi

Tedavi, trombosit düşüklüğünün altında yatan nedene göre değişiklik gösterebilir. Tedavi aşamasında düşüklüğüne yol açan hastalık tedavi edilir. Hafif düşüklüğünde doktorunuz, durumunuzu izler ve tedaviyi sürdürür. Kandaki düşüklüğünün şiddetli olduğu durumlarda tıbbi tedavi zorunlu olabilir.

B12 vitamini eksikliği neden olur? Belirtileri ve tedavisi

Tıbbi tedavi

Tedavi yöntemi, trombositopeni nedenine göre değişiklik gösterebilir. Duruma göre aşağıdaki tedavilerden bir ya da birkaçı önerilebilir:

  • Trombositopeniye yol açan ilaçların değiştirilmesi
  • Steroid, kortikosteorid, globulin vb. yükselten ilaçların reçete edilmesi
  • Dalağın cerrahi müdahale ile alınması
  • Kan ya da trombosit transfüzyonu (kırmızı kan hücreleri kaybedilen kan yerine nakledilir)
  • Bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların reçete edilmesi
  • Plazma değişimi (trombositopenik purpura tedavisinde bu yöntemden yararlanılır)

A Vitamini nedir? Hangi besinlerde bulunur? Faydaları ve eksikliği

Trombosit yükselten gıdalar

C vitamini açısından zengin turunçgil meyveleri, ıspanak, Hint Bektaşiüzümü, pancar, papaya, Aloe Vera jeli, bal kabağı, ahududu, B12 açısından zengin olan yağsız protein kaynakları, A vitamini deposu olan gıdalar, trombosit yükselten gıdalar arasında yer alır.

Trombosit yüksekliği

Trombositoz neden olur?

Trombositoz, vücudun çok fazla trombosit üretmesidir. Enfeksiyon kaynaklı olanlara ikincil trombositoz ismi verilir. Trombositozun arkasında herhangi bir neden bulunmaması, birincil trombositemi olarak isimlendirilir. Bu durum, genelde kan ya da kemik iliği hastalığı kaynaklıdır.

Trombositoz hangi hastalıklardan kaynaklanır?

İkincil trombositoz

Altta yatan bir sorunla ilişkilidir. Kanser, demir eksikliği,hemolitik anemi, birtakım enfeksiyonlar, akut kanama ve kan kaybı, cerrahi travmalar, romatoid artrit vb. otoimmün bozukluklar, dalağın alınmış olması, inflamatuar barsak rahatsızlığı vb. inflamatuar bozukluklar; ikincil trombositoza neden olabilir.

Birincil trombositemi

Sebebi belirsiz olmakla birlikte genelde bazı genlerdeki mutasyonlardan kaynaklanır. Kemik iliği tarafından üretilen trombositlerler genelde anormaldir. Çok daha ciddi kan pıhtılaşmasına ve kanama komplikasyonlarına yol açabilir. MPN Araştırma Vakfı’na göre primer trombositemi hastaların çoğunda JAK2 gen mutasyonu görülür. Daha çok 50 yaş üstü kadınlarda görülse de gençleri de etkileyebilir.

Emboli nedir? Neden olur? Belirtileri ve tedavi yöntemleri

Trombosit yüksekliği belirtileri

  • Baş ağrısı
  • Baş dönmesi veya denge kaybı
  • Göğüs ağrısı
  • Bayılma
  • Geçici görüş değişiklikleri
  • Ellerin ve ayakların uyuşması veya karıncalanması
  • El ve ayaklarda kızarıklık, zonklama ve yanma hissi (eritromelalji)
  • Belirtiler pıhtıların oluştuğu yere bağlıdır:

Bazen hastalarda herhangi bir belirti görülmeyebilir. Hastalığınızın ilk belirtisi bir kan pıhtısı oluşumu (trombüs) olabilir. Bu pıhtılar vücudunuzda herhangi bir yerde gelişebilir, ancak birincil trombositemide genellikle beyinde, ellerde ve ayaklarda ortaya çıkar.Daha nadir olarak, kandaki sayı çok yüksekse (kandaki mikrolitre başına 1 milyondan fazla ise), birincil trombositemi kanamaya neden olabilir. Kanama şu şekilde gerçekleşebilir:

  • Burun kanamaları
  • Morarma
  • Ağzınızda veya diş etlerinde kanama
  • Kanlı dışkı

Eğer beyni besleyen arterlerde kan pıhtısı oluşursa beynin bir kısmına geçici olarak kan akışı kesilir. Bu durum da geçici iskemik atak veya felce neden olabilir. Geçici iskemik atak veya felç belirtileri aniden gelişir ve şöyledir:

  • Vücudunuzun bir tarafında, genellikle yüzünüzün, kolunuzun veya bacağınızın zayıflığı veya uyuşması
  • Konuşma veya konuşulanları anlama zorluğu (afazi)
  • Bulanık, çift veya az görme

Trombosit yüksekliği tehlikeli midir?

Birincil trombositemi hastalarında trombosit yüksekliğine bağlı olarak geçici istemik ataklar ve felç görülebilir. Aynı zamanda bu hastalar, kalp krizi yaşama riski altındadırlar. Kalp krizi, inme ya da ağır kanama ile karşılaşan kişilerin acilen tıbbi müdahale görmeleri gerekir.

Trombosit yüksekliği teşhisi

Doktorunuz, dalağınızın büyüklüğünü kontrol edebileceği gibi sizde enfeksiyon belirtileri de arayabilir. Tam kan sayım testi ile kanınızdaki trombosit miktarının normalden yüksek olup olmadığını tespit edebilir. Test etmek adına kemik iliğinizden doku örneği de alabilir.

Trombosit yüksekliği tedavisi

Birincil ya da ikincil trombosit yüksekliği tedavisi farklılık gösterebilir.

İkincil trombositoz tedavisi

Tedavi, trombositoz nedenine bağlıdır. Ameliyat ya da yaralanma kaynaklı kan kaybı durumunda yüksek miktarda pıhtılaşma kendi kendine çözülür. Kronik bir rahatsızlık ya da inflamatuar hastalık kaynaklı trombositoz durumunda hastalığın tedavisi ile sorun giderilir. Dalağın alınması durumunda ömür boyu yüksek trombosit miktarı ile yaşamanız gerekebilir. Ancak bu durumda herhangi bir ek tedaviye ihtiyaç duyulmaz.

Birincil trombositemi tedavisi

Tedavi, kan pıhtıları geliştirme riskiniz doğrultusunda belirlenir. Herhangi bir semptom ya da risk söz konusu değilse doktorunuz durumunuzu izlemeyi tercih edebilir. Ancak 60 yaş üzerindeki, sigara içen, diyabet ya da kardiyavasküler herhangi bir tıbbi rahatsızlığı bulunan, geçmişinde kanama ya da kan pıhtılaşmasına dair sorun yaşayan hastaların mutlaka tedavi edilmesi gerekir.

Akdeniz anemisi (talasemi) nedir? Nedenleri, belirtileri ve tedavisi

Bu durumda genelde düşük doz aspirin reçete edilir. Doktorunuz, pıhtılaşmayı azaltan ve trombsit üretimini yavaşlatan bazı ilaçlar da reçete edebilir. Trombosit perinezi isimli bir prosedür ile kanınızdaki fazlalık trombositleri temizlemeyi de tercih edebilir.

Yakın zamanda size birincil trombositemi tanısı konduysa öncelikle sigara kullanıyorsanız bırakmalısınız. Ek olarak kolesterol, diyabet ya da kan basıncına dair bir sorununuz varsa düzenli olarak egzersiz yapmalı ve meyve, sebze, tam tahıllar ve yağsız protein kaynaklarından oluşan bir beslenme düzeni oluşturmalısınız.

Trombositi düşüren gıdalar

Trombosit vermek ve trombosit bağışı nasıl yapılır?

Trombosit bağışını 18-60 yaş aralığında bulunan herkes gerçekleştirebilir. Bağış, yaklaşık olarak 1.5 saat sürer ve bağışın herhangi bir yan etkisi bulunmaz. Trombosit veren kişinin en az 50 kg olması gerekir. Trombosit sayısı ise 150 bin üzerinde olmalıdır. Standart kan bağışı öncesinde geçerli olan tüm detaylar, trombosit bağışı için de geçerlidir. Hastanın sağlık durumu iyi olmalı ve damar yapısı bağışa uygun olmalıdır.

Trombosit vericisi ile alıcısının kan gruplarının aynı olması ilk öncelik olmakla birlikte alıcıdan farklı bir kan grubuna sahip olan kişiler de bağış yapabilir. Trombosit vericisinin işlemden en az 48 saat öncesinde aspirin, aspirin türevleri ilaç kullanımını kesmesi gerekir. Tam kan bağışından en az 4 hafta sonra trombosit aferez işlemi yapılabilir. Aferez işleminden en az 48 saat sonra hasta tam kan bağışında bulunabilir. Trombosit bağışı sırasında kullanılan setler, tek kullanımlıktır. Kullanıldıktan sonra uygun şekilde imha edilirler. Bknz:>>> Platelet Disorders

TROMBOSİT DÜŞÜKLÜĞÜ (TROMBOSİTOPENİ) NEDİR? BELİRTİLERİ VE TEDAVİSİ

Trombosit Düşüklüğü (Trombositopeni) Nedir?

Trombositopeni, kanınızdaki trombosit sayısının düşük olduğu bir durumdur. Trombositler (plateletler), kanın pıhtılaşmasına yardımcı olan renksiz kan hücreleridir. Trombositler, damar yaralanmalarında kümeleşerek ve tıkaçlar oluşturarak kanamayı durdurur.

Trombosit sayısı düşüklüğü, lösemi veya bağışıklık sistemi sorunu gibi bir kemik iliği bozukluğunun sonucu olarak ortaya çıkabilir. Veya bazı ilaçları almanın bir yan etkisi olabilir. Hem çocukları hem de yetişkinleri etkiler.

Trombositopeni hafif seviyede iken birkaç belirti veya semptoma neden olabilir. Nadir durumlarda trombosit sayısı o kadar düşük olabilir ki tehlikeli iç kanamalar meydana gelebilir. Düşük trombosit sayısını tedavi için çeşitli seçenekler mevcuttur.

Trombosit Sayısı Neden Düşer?

Trombositopeni, mikrolitre kan başına 150.000'den az trombositiniz olduğu anlamına gelir. Her bir trombosit sadece yaklaşık 10 gün yaşadığından, vücudunuz normalde kemik iliğinizde yeni trombositler üreterek trombosit arzınızı sürekli olarak yeniler.

Trombositopeni nadiren kalıtsaldır; veya bir dizi ilaç ve koşuldan kaynaklanabilir. Kan dolaşımındaki trombositler trombositlerin dalakta tutulması, trombosit üretiminin azalması veya trombositlerin artan yıkımı gibi nedenlerle azalabilir.

Kapana kısılmış trombositler

Dalak, karnınızın sol tarafında, göğüs kafenizin hemen altında yer alan yumruğunuz büyüklüğünde küçük bir organdır. Normalde dalağınız enfeksiyonla savaşmak ve kanınızdaki istenmeyen maddeleri filtrelemek için çalışır. Bir dizi bozukluğun neden olabileceği büyümüş bir dalak, çok fazla sayıda trombosit barındırabilir ve bu da dolaşımdaki trombosit sayısını azaltır.

Trombosit üretiminin azalması

Trombositler kemik iliğinizde üretilir. Trombosit üretimini azaltabilecek faktörler şunları içerir:

  • Lösemi ve diğer kanserler
  • Bazı anemi türleri
  • Hepatit C veya HIV gibi viral enfeksiyonlar
  • Kemoterapi ilaçları ve radyasyon tedavisi
  • Ağır alkol tüketimi

Trombositlerin parçalanması

Bazı koşullar, vücudunuzun trombositleri üretildiğinden daha hızlı tüketmesine veya yok etmesine neden olarak kan dolaşımınızda trombosit eksikliğine neden olabilir. Bu tür koşullara örnekler:

  • Gebelik. Gebeliğin neden olduğu trombositopeni genellikle hafiftir ve doğumdan hemen sonra düzelir.
  • İmmün trombositopeni. Lupus ve romatoid artrit gibi otoimmün hastalıklar bu tipe neden olur. Vücudun bağışıklık sistemi yanlışlıkla trombositlere saldırır ve onları yok eder. Bu durumun kesin nedeni bilinmiyorsa buna idiyopatik trombositopenik purpura denir. Bu tip trombositopeni daha çok çocukları etkiler.
  • Kanda bakteri varlığı. Kanın ciddi bakteriyel enfeksiyonları (bakteriyemi) trombositleri yok edebilir.
  • Trombotik trombositopenik purpura. Bu, çok sayıda trombosit kullanarak vücudunuzda aniden küçük kan pıhtıları oluştuğunda ortaya çıkan nadir bir durumdur.
  • Hemolitik üremik sendrom. Bu nadir hastalık trombositlerde keskin bir düşüşe, kırmızı kan hücrelerinin tahrip olmasına ve böbrek fonksiyonunun bozulmasına neden olur.
  • İlaçlar. Bazı ilaçlar kanınızdaki trombosit sayısını azaltabilir. Bazen bir ilaç bağışıklık sistemini karıştırır ve trombositleri yok etmesine neden olur. Örnekler arasında heparin, kinin, sülfa içeren antibiyotikler ve antikonvülzanlar bulunur.

Trombosit Düşüklüğü Belirtileri

Trombositopeni belirti ve semptomları şunları içerebilir:

  • Kolay veya aşırı morarma (purpura)
  • Genellikle bacakların alt kısmında, nokta büyüklüğünde kırmızımsı-mor lekeler (peteşi) şeklinde deride yüzeysel kanama
  • Kesiklerden uzun süreli durdurulamayan kanama
  • Diş etlerinizden veya burnunuzdan kanama
  • İdrarda veya dışkıda kan
  • Olağandışı ağır adet kanamaları
  • Aşırı yorgunluk
  • Büyümüş dalak

Ne zaman doktora görünmeli?

Sizi endişelendiren trombositopeni belirtileriniz varsa doktorunuzdan randevu alın.

Durmayan kanama tıbbi bir acil durumdur. Bölgeye baskı uygulamak gibi olağan ilk yardım teknikleriyle kontrol edilemeyen kanama için acil yardım istemelisiniz.

Trombosit Düşüklüğü Tedavi Edilmezse?

Trombosit sayınız mikrolitre başına 10.000 trombositin altına düştüğünde tehlikeli iç kanama meydana gelebilir. Nadiren de olsa ciddi trombositopeni, ölümcül olabilen beyin kanamasına neden olabilir.

Trombosit Düşüklüğü Tanısı Nasıl Konulur?

Trombositopeniniz olup olmadığını belirlemek için aşağıdakiler kullanılabilir:

  • Kan testi. Tam bir kan sayımı, bir kan örneğindeki trombositler de dahil olmak üzere kan hücrelerinin sayısını belirler.
  • Tıbbi geçmişiniz dahil olmak üzere fizik muayene. Doktorunuz cildinizin altında kanama belirtileri arayacak ve dalağınızın genişleyip büyümediğini görmek için karnınızı muayene edecektir. Ayrıca size geçirdiğiniz hastalıkları ve son zamanlarda aldığınız ilaç, takviyeleri de soracaktır.

Doktorunuz, belirtilerinize ve semptomlarınıza bağlı olarak, durumunuzun nedenini belirlemek için başka testler ve prosedürler de önerebilir.

Trombosit Düşüklüğü Tedavisi

Trombositopeni günler veya yıllar boyunca sürebilir. Hafif trombositopenisi olan kişilerin tedaviye ihtiyacı olmayabilir. Trombositopeni tedavisine ihtiyacı olan kişiler için tedavi, trombosit düşüklüğünün nedenine ve ne kadar şiddetli olduğuna bağlıdır.

Trombositopeniniz altta yatan bir hastalık veya bir ilaçtan kaynaklanıyorsa, bu nedene eğilmek onu iyileştirebilir. Örneğin, heparine bağlı trombositopeniniz varsa, doktorunuz farklı bir kan inceltici ilaç reçete edebilir.

Diğer trombosit düşüklüğü tedavileri şunları içerebilir:

  • Kan veya trombosit nakli. Trombosit seviyeniz çok düşerse, doktorunuz kaybedilen kanı paketlenmiş kırmızı kan hücreleri veya trombosit transfüzyonlarıyla değiştirebilir.
  • İlaçlar. Durumunuz bir bağışıklık sistemi sorunuyla ilgiliyse, doktorunuz trombosit sayınızı artırmak için ilaçlar reçete edebilir. İlk tercih edilen ilaç bir kortikosteroid olabilir. Bu işe yaramazsa, bağışıklık sisteminizi baskılamak için daha güçlü ilaçlar kullanılabilir.
  • Ameliyat. Diğer tedaviler yardımcı olmazsa, doktorunuz dalağınızı çıkarmak için ameliyat önerebilir (splenektomi).
  • Plazma değişimi. Trombotik trombositopenik purpura, plazma değişimi gerektiren tıbbi bir acil duruma neden olabilir.

Trombositopeni Düşüklüğü Tedavisinde Sizin Yapabilecekleriniz

Trombositopeniniz varsa, şunları deneyin:

  • Yaralanmalara neden olabilecek faaliyetlerden kaçının. Hangi aktivitelerin sizin için güvenli olduğunu doktorunuza sorun. Boks, dövüş sanatları ve futbol gibi temas sporları yüksek yaralanma riski taşır.
  • Alkol tüketecekseniz ölçülü tüketin. Alkol vücudunuzdaki trombosit üretimini yavaşlatır. Doktorunuza alkol almanızın uygun olup olmadığını sorun.
  • Reçetesiz satılan ilaçları kullanırken dikkatli olun. Aspirin ve ibuprofen gibi reçetesiz satılan ağrı kesici ilaçlar trombositlerin düzgün çalışmasını engelleyebilir.

Trombosit Düşüklüğü (Trombositopeni) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi Hakkında Bizimle İletişime Geçin

PLT; platelet ya da trombosit olarak bilinmektedir. Trombositler, kanın pıhtılaşmasından sorumlu olan kırmızı kan hücreleridir. Bir kan damarının duvarı zarar gördüğü takdirde trombositler, yaralanan alana doğru hareket eder ve kanamayı durdurmak için pıhtı oluştururlar. Trombositlerin ya da diğer adıyla PLT’lerin miktarı düşük olduğunda kanamaların kontrol altına alınamama ya da uzama riski artar. Kanda çok fazla trombosit olduğunda ise bu durum, anormal kan pıhtısının oluşmasına ve hayati tehlike teşkil eden bir duruma sebebiyet verebilir.

Doktorunuz, tam kan sayımı yaparak kanınızdaki trombositlerin sayısını öğrenmenizde yardımcı olabilir.

PLT’lerin görevi nedir?

PLT’ler ya da trombositler, kırmızı kan hücreleri ve beyaz kan hücreleri de dahil olmak üzere üç kan hücre türünden bir tanesidir. Trombositleri, kemik iliğindeki megakaryosit isimli hücreler üretir.

Trombositlerin pıhtı oluşturduğu sürece adhezyon adı verilir. Örneğin, elinizi yanlışlıkla keserek kan damarına zarar verdiğinizi düşünelim. Bu durumda kanama başlayacaktır. Kanamayı durdurmak için zarar gören kan hücresindeki trombositler, yaralanan alana giderek daha fazla yardım için kimyasal sinyaller yollarlar.

Trombositlerin bu çağrısına daha çok trombosit yanıt verdiği zaman kan damarının duvarında pıhtı oluşur ve bu sayede zarar gören alan birbirine kenetlenmeye başlar.

Aspirin ve bazı non steroid anti inflamatuar ilaçlar, trombositlerin normal işlevini etkileyebildiği için bazen ameliyat ya da prosedürlerden önce bir süreliğine bu ilaçları kullanmamanız istenebilir.

PLT Testi

PLT testinde, mikrolitre (mcl) kan miktarına göre kanınızda bulunan trombosit miktarı tespit edilir. Test, kişinin mikrolitre başına sahip olduğu trombosit sayısını ortalama olarak verir. Sağlıklı insanlarda trombosit sayısının, mikrolitre başına 150.000 ile 400.000 arasında olması beklenir.

PLT testi, tam kan sayımı testinin bir parçası olarak yapılabilir. Doktorunuz, trombosit sayınızı etkileyen bir rahatsızlığınız olduğunu düşünürse PLT kan sayım testi yaptırmanızı isteyecektir. Trombosit sayınız 50.000’nin altına düşerse kanamalarınızın uzun sürdüğünü görebilirsiniz.

Trombosit sayısı çok önemli olduğu için ameliyat olmadan önce doktorunuza bu durumu söylemeniz, kanama ya da pıhtılaşma ile ilgili yaşayabileceğiniz herhangi bir sorun açısından doktorunuzun önceden bilgi sahibi olmasını sağlayacaktır. Kemoterapi ve radyoterapide gibi tedaviler, kemik iliğinde trombosit üretimini engelleyebileceği için önemlidir bu süreçte kandaki trombosit sayısını takip etmek önemlidir.

PLT yüksekliği nedir?

PLT ya da diğer adıyla trombosit sayısının yüksek olması demek, bir şeylerin kemik iliğinin çok fazla trombosit üretmesine neden olduğu anlamına gelmektedir. Bu durumun sebebi bilinmiyorsa birincil trombositoz denirken fazla trombositler enfeksiyon ya da bir rahatsızlığa bağlı olarak ortaya çıkıyorsa ikincil trombositoz denir.

Kanında çok fazla trombosit bulunan insanların kanları çok daha kolay pıhtılaşabilmektedir.

Pıhtılaşma, kanamaya karşı geliştirilmiş doğal bir korumadır. Herhangi bir yaralanma sırasında ve sonrasında vücut, daha fazla trombosit üretmektedir.

Ancak trombositler kanın pıhtılaşmasına neden olduğu için sayılarının fazla olması durumunda bacaklarda ya da kollarda tehlikeli pıhtılar meydana gelebilir. Kan pıhtısı oluştuğu yerden başka yerlere de hareket edebilir.

Kan pıhtıları özellikle yatak istirahati gerektiren hastalıklara sahip kişilerde ya da uzuvlarını hareket ettiremeyen kişilerde tehlikeli olabilmektedir.

Kanında trombosit sayısı fazla olan kişiler, yaralanma yaşadıkları takdirde kan pıhtılaşması riskini azaltmak için yatakta tutulmalı ve takip edilmelidir.

  • Ciddiyeti daha az ya da geçici olan rahatsızlıklar

Bazı geçici rahatsızlıklar da trombosit sayısının normalden fazla olmasına neden olabilmektedir. Doktorunuz böyle bir durumda ilk testiniz yapıldıktan birkaç gün ya da birkaç hafta sonra tekrar test yapılmasını isteyebilir. Trombosit sayısının geçici olarak yükselmesine neden olan durumlar şunlar olabilmektedir:

– Yakın zamanda yaşanan bir yaralanmadan sonraki iyileşme dönemi

– Ameliyattan sonra yaşanan kan kaybı sonrası iyileşme

– Çok sıvı almaktan ya da B12 vitamini eksikliğinden sonra iyileşme

– Koşu ya da maraton gibi yoğum fiziksel aktivite

– Doğum kontrol hapları kullanmak

  • Ciddiyeti daha fazla ve kronik olan durumlar

Aşağıdaki sağlık sorunlarını yaşayan insanlarda trombosit sayısı sürekli olarak yüksek kalabilir:

Kanser: Akciğer, mide, meme ve yumurtalık kanserleri ile birlikte lenfoma da trombosit sayısının yükselmesine neden olabilir. Trombosit sayısının yüksek olması durumunda ilave kan testleri, görüntüleme yöntemleri ya da biyopsi yapılarak kanser için tetkikler yapılabilir.

Anemi: Demir eksikliği olan ya da hemolitik anemisi olan kişilerin trombosit sayıları yüksek olabilir. Aneminin pek çok türünü tespit edebilmek için kan testleri yapılması gerekir.

İnflamatuar rahatsızlık: Romatoid artrit gibi inflamatuar immün yanıtına neden olan rahatsızlıklar trombosit sayısını yükseltebilmektedir. Bu gibi durumlarda kişilerde genelde başka belirtiler de gözlenir.

Enfeksiyonlar: Tüberküloz gibi bazı enfeksiyonlar trombosit sayısının artmasına neden olabilir.

Splenoktomi: Dalağın alınması, kişilerde geçici olarak trombosit sayısının yükselmesine yol açabilir.

PLT düşüklüğü nedir?

PLT ya da trombosit sayısının düşük olması, kanın pıhtılaşmasını zorlamakta ve kişiyi aşırı kanama yaşama riski ile karşı karşıya bırakmaktadır. Trombosit sayısının az olmasının nedeni kişinin kalıtımsal olarak yeteri kadar trombosit üretememesinden kaynaklanabilir ancak bu durumun neden gerçekleştiği tam olarak bilinemez. Diğer vakalarsa ise altta yatan bir sağlık sorununa bağlı olarak trombosit sayısı az olabilir.

  • Yüksek spontan kanama riksi

Trombosit sayısının mikrolitre başına 20.000’in altına düşmesi demek, kişinde spontan kanamalar meydana gelebileceği anlamına gelmektedir. Spontan kanama yaşayan kişiler için kan transfüzyonu gerekebilmektedir. Düşük trombosit sayısı, yakın zamanda travmatik yaralanma yaşamış olan kişilerde ölüm riskini arttırabilmektedir.

Trombosit sayısının az olmasına neden olan etkenler arasında şunlar bulunmaktadır:

Virüsler: HIV, AIDS, kızamık ve hepatit gibi bazı virüsler trombosit sayısının azalmasına neden olabilir.

İlaçlar: Aspirin, H2-blokerleri, kinidin ve bazı antibiyotikler trombosit sayısının azalmasına neden olabilir.

Kanser: Kanser, kemik iliğine sıçradığı zaman vücudun yeni trombositler üretmesi zorlaşır. Bu duruma neden olan kanserlerin başında lösemi ve lenfoma gelmektedir.

Anemi: Aplastik anemi durumunda trombositler de dahil olmak üzere kan hücrelerinin sayısı azalır.

Enfeksiyon: Bakteriyel enfeksiyonlar trombosit sayısının azalmasına neden olabilir.

Otoimmün hastalıklar: Lupus ve Crohn hastalığı gibi bazı otoimmün hastalıklar vücudun trombosit üretmesini zorlaştırabilmektedir.

Zehirlenme: Bazı böcek ilaçları trombositlere zarar verebilmektedir.

Siroz: Aşırı alkol tüketimine bağlı olarak görülen karaciğer sirozu, trombosit sayısını azaltabilir

Kronik kanama: Mide ülseri gibi kontrolsüz kanamalara neden olan bazı rahatsızlıklar trombosit sayısının azalmasına neden olabilir.

Trombosit sayısı, yaş ile birlikte azalma eğilimindedir. Trombosit sayısının normal seviyenin alt değerlerine yakın olması, ortada başka belirtiler yoksa yaşlı insanlar için endişe verici olmamaktadır.

Gebelikte HELLP olarak bilinen sendrom, kan hücrelerinde ve trombositlerde azalma olmasına neden olabilmektedir.

Özet Olarak

PLT ya da trombosit sayısında değişiklikler olması kişinin kronik bir hastalığı olduğunu ya da kemik iliği ile ilgili bir sorun olduğunu gösteriyor olabilir.

Ancak genelde ortada bir sağlık sorunu varsa bunun tanısı sadece trombosit sayısına bakılarak konulmamaktadır. Düşük trombosit sayısı olan kişilerin daha fazla test yapılması için doktorları ile konuşmaları gerekmektedir.

Trombosit sayısında değişikliklerin yanı sıra başka belirtiler de görüyorsanız test seçeneklerini daraltmak için bunları da doktorunuza söylemeniz gerekir.

Trombosit (Plt) Nedir?

İnsanlarda bulunan kan farklı çeşitlerde hücreler içermektedir. Her hücrenin yerine getirmesi gereken farklı görevleri vardır. PLT olarak da adlandırılan trombositler ise, kanın pıhtı haline dönüşmesine de katkı sağlar. Kanın içinde olan trombositlerin normal seviyesinin ise, 450 binden yüksek olmasına da plt yüksekliği denir. Tedavide genel olarak medikal yöntemlere başvurulmaktadır.

Trombosit, kan pulcukları veya plateletler şeklinde de adlandırılan bir çeşit kan hücresi çeşididir. Trombositler kemik iliğinde üretilmişlerdir. Kanda farklı kimyasal tepkimelerin ilerlemesi için ciddi sorumluluklar alır. Kanın pıhtılaşması, damarda oluşan zedelenmenin iyileşmesi ve yaraların iyi olması gibi durumlarda trombositler, farklı biçimlerde değişerek oluşmuş olan travmanın hemen onarılmasını mümkün kılar. Böylece kan kaybının önüne geçilir ve hasar gören yapıların tamiri için gerekli ortam sağlanır. 

Plt Yüksekliği

Trombosit oranının yükselmesi ya da trombositoz durumunda, trombosit azlığına sebep olan durumların aksi gözlemlenir. Bu yüzden aşağıda belirtilen durumların birinin varlığı düşünülmektedir;
Trombosit üretiminde artış: Bilhassa kan hücrelerinin ayarlanmasında rolü olan hormon ve kimyasal yapıların yükselmesiyle ya da farklı kemik iliği tümöründe trombosit oranı yükselir.
Trombosit yıkımında düşüş: Trombositlerin ana yıkım bölgesi olan dalağın alınması gibi olaylarda trombositlerin süresi uzamaktadır ve kandaki miktarı artar. 
Kanın derişik şekle dönüşmesi: Kanın sıvı seviyesinin düşmesi durumunda tam kan sayımı çizelgesinde trombosit miktarı yüksek gözlemlenebilir. Trombositoz seviyesi sağlığı yerinde olan kişilerde görülebileceği gibi, farklı sağlık problemlerinin de habercisi olabilir.  Trambosit yüksekliği nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
Fizyolojik fazla üretim: Farklı genetik etkenlerin olması bazı kişilerde trombosit oranını arttırır. 
Demir (FE) eksikliği: Demir miktarındaki düşüş kemik iliğinde bulunan kırmızı kan hücrelerinin oranında gelişen düşüş ile sonuçlandığı için, üretimi hızlı hale getirmek üzere yükselen hormonlar sebebiyle trombosit seviyesi de artar.
Kanamalar: Bedende devam eden kanamalarda kırmızı kan hücresi eksildiğinden üretim hızlı bir şekilde devam eder. Sonuç olarak bu durumda trombosit oranı da yükselir.
Kronik rahatsızlıklar: Temeli romatolojik olan kronikleşmiş hastalıklarda (iltihaplaşan bağırsak rahatsızlıkları, iltihaplı romatizma vs.) trombosit oranında yükseklik görülebilir.

Trombosit Düşüklüğü

Trombosit düşüklüğü, farklı birçok rahatsızlığa bağlı gelişebilir. Direkt trombosit ile ilişkisi olan rahatsızlıklarda da meydana gelebilir. Bundan dolayı iki düzenek üzerinden trombosit oranında bir düşüş yaşanabilir. Kanda trombosit seviyesinin az olmasının altında farklı sağlık problemleri vardır. Trombosit üretiminin azlığı, trombosit yıkımnın fazla olması, kanın normal akışından daha seyrek olması, gibi durumlarda birim kandaki trombosit sayısı düşer. Bazı rahatsızlıklar ile birlikte kullanılan bazı ilaçlar, yemek düzeni ya da alınan bazı tedaviler trombosit sayısını düşürülmesinde etkili olabilir.

Plt Düşüklüğü Neden Olur?

Trombosit (plt) rakamının normalin altında olması durumunda kan damarları yaralanmaya ve kanamaya, meyilli duruma gelir ve yaralanma gibi durumlarda yoğun kan kaybı yaşanır, yaranın iyi olması gecikir ve kanın pıhtılaşma zamanı uzamaktadır. Plt düşüklüğü nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
Trombosit üretiminde azalma: Trombositler megakaryosit şeklinde kemik iliğinde üretilmektedir. Farklı kan hücreleri şeklinde trombositlerin üretilmesi farklı hormonların ve biyokimyasal yapının kontrol altında olması ile düzenlenebilir. Bu yüzden, kemik iliğinde bir sorun yaşanması, kemik iliğinde bulunan trombosit üretimiüzerinde baskı oluşması ya da düzenleyici hormon ve yapıların oranının düşmesi ile trombosit üretimi de zarar görür ve trombosit oranı azalır.
Trombosit yıkımında artma: Trombositler, farklı diğer kan hücreleri gibi yaşlanırlar ve işlev kaybı yaşarlar. Buda dalak gibi birçok beden yapılarında yıkılır ve yeni olanı üretilir. Farklı rahatsızlıklarda trombositlerin bu yıkılma evresi ilerler ya da direkt olarak kan içinde ya da dokularda yıkım yaşar. Böylece trombositler sayı olarak düşer.
Kanın seyrelmesi: Tam kan sayımı, kan sıvısına göre hücre oranını hesap ettiğinde kanın sıvı miktarının yükselmesi şeklinde normal rakamdaki trombosit oranı düşük olarak saptanır. Trombosit düşüklüğünün nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
B12 vitamini ya da folik asit eksikliği: Kan hücresinin üretim mekanizması bozulur, önemli aneminin ile birlikte trombosit oranında azalma görülür.
Hamilelik: Trombosit hasarı yükselirken kanın sıvı seviyesi artmış olarak seyreldiğinden trombosit oranı düşük olarak belirlenir.
İlaçların yan etkileri: Bazı haplar trombosit üretimini bozup trombositopeni oluşturur.
Eskiden yapılan kan nakli: Farklı vericilerin olan kanların nakli esnasında gelişen antikorlar sebebiyle trombositler yıkım yaşayabilir.
Farklı viral enfeksiyonik durumlar: Suçiçeği, Epstein Barr Virüsü ya da AIDS gibi çeşitli viral virüsler trombositlerin yıkılmasını yükseltir.
Alkol kullanımı: Fazla alkol tüketilmesi trombosit oranında azalma sağlar.
Kronikleşen rahatsızlıklar: Bedendeki farklı mekanizmaların kronik hastalıkları trombosit oranını azaltabilir.

Trombosit Yüksekliği Belirtileri Nelerdir?

Trombosit oranında yükselme genel olarak farklı bir klinik semptom ya da şikayete neden olmamaktadır. Genellikle rutin tam kan sayımı tahlili esnasında tesadüf eseri ortaya çıkar. Bunun haricinde, önemli oranda yükseliş gözlemlenen trombosit sayısı aşağıda gözlemlenen belirtilere neden olabilmektedir;

  • Yoğun baş ağrısı
  • Görmede problemler
  • Bitkinlik
  • El ve ayak kısımlarında ağrı, şişlik 
  • Kaşıntı
  • Dalakta büyüme
  • Kanama

Plt Düşüklüğü Tedavisi

Trombosit oranındaki artış veya azalmalarda tedavi planının uygulanması, ilk önce altta yatan rahatsızlığın uygun biçimde teşhis edilmesine karakterizedir. Bu yüzden, uzmanlaşmış bir doktor tarafından hastanın hastalığa dair detaylı öyküsü alınıp, fiziki muayene uygulanır. Daha sonra gerekli ise görüntüleme ve ek kan tahlilleri istenebilir ve tanı belirlenir.
Hafif trombositopeni görüldüğünde uzman ek bir tedavi istemeyebilir, yalnızca kişi takip edilebilir. Bunun haricinde altta yatan hastalığın iyileşmesine yönelik tedavi planı yapılır. Trombositoz durumu için hasta olan kişinin devam eden probleminin var olması ve altta olan rahatsızlığın tespit edilmesi önemli olabilir. 
Genellikle tedavi olmadan takip edilse de; önemli trombosit artışlarında ilaç tedavisi ya da tromboferez olarak adlandırılan kanda bulunan yüksek trombositlerin alınması gibi yöntemler uygulanabilir.

PLT Değeri Kaç Olursa Tehlikeli?

Kanda blulunan PLT oranının mikrolitrede 500.000'den fazla çıkması trombositoz, yani PLT yüksekliği olduğunu gösterir. PLT oranının fazla olması kanın damar içinde pıhtı oluşturmasına sebep olur ve bu önemli bir olaydır. Çünkü kan damarın içinde pıhtılsşırsa dolaşımda aksama yaşanır, doku ve organlara yeteri oranda kan gitmez.

PLT Trombosit Ne Demek?

Trombositler bedende kanamanın durması için pıhtı oluşmasına yardım eden ufak rengi olmayan kan hücreleridir. Kan damarlarından biri zedelenirse, trombositler zedelenen yere koşar ve oluşan zedelenmeyi tamir etmek için tıkaç ya da pıhtı oluştururlar.

PLT Kan Değeri Kaç Olmalı?

Trombositler sağlığı yerinde olan bir bireyde 150 bin ila 450 bin mikrolitre seviyeleri arasındadır. Trombositlerin kanda 450 binden çok olması tıp kavramında trombositoz olarak tanımlanır.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır