monash.pw
Yayınlanma: - 31 Mayıs Güncellenme:
Tansiyon iki sayıdan oluşan bir ölçüm olarak ifade edilir; üstte bir numara (sistolik) ve altta (diyastolik) bir kesir gibi. Örneğin, /80 mm Hg. Peki herkes sağlıklı kan basıncına sahip olmak ister. Ama bu tam olarak ne anlama geliyor? Normal kan basıncı seviyesi kaç olmalıdır? İşte tüm detaylar…
Tansiyon ölçümünde en yüksek sayı, kalp kasınızın kasılması sırasında arterlerinizdeki basınç miktarını ifade eder. Buna sistolik basınç denir. Alttaki rakam, kalp kaslarınız vuruşlar arasındayken kan basıncınızı ifade eder. Buna diyastolik basınç denir. Her iki sayı da kalp sağlığınızın durumunu belirlemede önemlidir.
İdeal aralığından daha büyük sayılar, kalbinizin vücudunuzun geri kalan kısmına kan pompalamak için çok çalıştığını gösterir.
NORMAL TANSİYON DEĞERLERİ
Normal bir okumada, kan basıncınızın 90 ile ’nin altında olan bir üst sayı (sistolik basınç) ve 60 ile 80’den küçük olan bir alt sayı (diyastolik basınç) göstermesi gerekir. Hem sistolik hem de diyastolik sayılar bu aralıkta olduğunda kan basıncının normal aralıkta olduğu kabul edilmektedir.
Kan basıncı değerleri milimetre civa cinsinden ifade edilir. Bu birim mm Hg olarak kısaltılmıştır. Normal bir okuma, bir yetişkinde /80 mm Hg’nin altında ve 90/60 mm Hg’nin üzerinde herhangi bir kan basıncı olabilir.
İlginizi ÇekebilirDüşük tansiyon nedir? Düşük tansiyon nasıl yükseltilir?NORMAL DÜŞÜK YÜKSEK TANSİYON DEĞERLERİ
Durum Büyük tansiyon Küçük tansiyon
Tansiyon düşüktür 90’dan küçükse 60’tan küçükse
İdeal tansiyon 80
Sağlıklı tansiyon ’tan küçükse 90’dan küçükse
Yüksek Tansiyon ile arasındaysa 90 ile arasındaysa
Çok yüksek tansiyon ’tan büyükse ’den büyükse
YÜKSEK TANSİYONDA BELİRTİLER
– Enseden alın bölgesine doğru yayılan baş ağrısı
– Kulak uğultusu ve kulak çınlaması
– Baş dönmesi
– Burun kanaması
– Çarpıntı
– Terleme
– Sık idrara çıkma
İlginizi ÇekebilirYüksek tansiyon nedir? Yüksek tansiyon nasıl düşürülür?DÜŞÜK TANSİYONDA BELİRTİLER
– Baş dönmesi
– Bulanık görme
– Soğuk, nemli, soluk cilt
– Hızlı nefes alıp verme
– Kalbin hızlı atması
– Halsizlik, yorgunluk
– Mide bulantısı
– Konsantrasyonda zorlanma
– Zihin bulanıklığı
– Bayılma
BAYILMA NEDEN OLUR? NASIL TEDAVİ EDİLİR?
baş ağrısıkalp atışınefes darlığıÖlümyüksek tansiyon
KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “monash.pw” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, monash.pw web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.
Cinnah Caddesi, No: 9 /3, Çankaya, Ankara +90 () 68 50 - 51
Kan basıncı yani tansiyon denildiği zaman, kalp pompalama yaptığı zaman, kanı atardamarlardan geçiren ve vücuttaki organ ve dokulara oksijen ve besin sağlayan kuvvet akla gelmelidir. Normal bir kan basıncı değerlerinin olması, organlarınızın iyi çalışması ve hasar görmemesi için gereklidir.
Tansiyon yaşınıza, sağlık durumunuza ve diğer yaşam tarzı faktörlerine bağlı olarak değişebilir. Rakamlarla ifade edilen tansiyona dikkat etmek önemlidir, çünkü kan basıncınız hızla yükselir veya düşerse - veya uzun süre yüksek veya düşük kalırsa – bu durum sağlığın kötü olduğunun bir işareti olabilir. Eşlik eden risk faktörlerine bağlı olarak ciddi sağlık sonuçlarına yol açabilir.
Tansiyonunuzu kolayca takip etmenin bir yolu, evde bir tansiyon aleti olmasıdır. Hastalar için onaylanmış elektronik tansiyon ölçer cihazları kullanmaları tavsiye edilmektedir. Tansiyon aletine sahip olmak yeterli olmaz, aynı zamanda ölçülen kan basıncı değerlerinin ne anlama geldiğini bilmek de oldukça önemlidir.
Bir kan basıncı ölçümü iki sayı içerir: Sistolik kan basıncı olarak adlandırılan büyük tansiyon ve diyastolik kan basıncı olarak adlandırılan küçük tansiyon.
Sistolik Tansiyon: Buna halk arasında büyük tansiyon denir. Kanın atardamar duvarlarına ne kadar baskı uyguladığını ölçer. Atardamarlarımızdaki basınç her kalp atışıyla değişir. Kalp kasıldığında dolaşım sistemine fazladan kan pompalayarak basıncı artırır. Bu artış sistolik kan basıncı yani büyük tansiyon olarak ölçülür.
Diyastolik Tansiyon: Buna halk arasında küçük tansiyonda denir. Kısaca anlatırsak, kalp istirahat halindeyken dolaşım sistem içindeki basıncı gösterir. Bu tansiyon damar duvarındaki dirençle yakından ilişkili olduğu ileri sürülmektedir. Sistolik kan basıncı, kalp atışı sırasındaki en yüksek basınç iken, diyastolik kan basıncı, kalp kısa bir süre gevşediğinde kalp atışları arasındaki en düşük basınç olarak söylenebilir.
Kalbin ve kan damarlarının kanı fazla kuvvetle itmediğini ve kanın damarların duvarlarına çok fazla baskı uygulamadığı aralığı gösteren kan basıncı değerlerine normal tansiyon değerleri denir. Amerikan Kalp Birliği’nin yayınladığı son verilere göre 20 yaşın üzerindeki yetişkinler için normal tansiyon değerlerinin /80 mmHg’nın altında olması gerekmektedir.
Kan basıncı değeri bir kişinin yaşı, cinsiyeti, ırkı ve etnik kökenine bağlı olarak değişebilir, ancak yine de genel olarak normal aralıkta olması gerekmektedir. Yine de hipertansiyonlu hastalarda hedef kan basıncı değeri belirlenirken yaşa ve eşlik eden hastalıklara (örneğin şeker ve böbrek hastalığı) göre değişebildiği akılda tutulmalıdır. Bu değerin ne olacağına hastanın doktoru karar vermelidir.
Telefon: +90 () 68 50 - 51
Cinnah Caddesi, No: 9 /3,
Çankaya, Ankara
Yüksek tansiyon günümüzde pek çok kişide görülen sinsi ve bir o kadar da tehlikeli bir hastalık. Sadece yaşam tarzı değişiklikleri ile ortaya çıkmasını önlemek mümkün olabiliyor. Ancak yeterince ciddiye alınmadığı için dünyada ve ülkemizde büyük bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor.
Hipertansiyon yıllarca hiçbir belirti vermeden sinsice ilerliyor ve fark edildiğinde vücutta önemli hasarlar oluşmuş yani geç kalınmış olabiliyor. Hatta bazen yüksek tansiyona bağlı ani ölümler yaşanabiliyor. Dünyada bir milyarın üzerinde ülkemizde ise yaklaşık milyon kişinin yüksek tansiyon hastası olduğu biliniyor. Toplum sağlığı açısından ele alındığında, hipertansiyonun çok ciddi ancak yeterince ciddiye alınmayan ulusal ve küresel bir sorun olduğunu görülüyor. Risk faktörü olmasa dahi her erişkinin yılda en az iki kez kan basıncı ölçümü yaptırması bu sorunun önüne geçilmesinde rol oynuyor.
Normal tansiyon değerleri
Normal kan basıncı değeri /80 mmHg ve altı olarak kabul ediliyor. /90 mmHg’nın üstü ise yüksek tansiyon olarak tanımlanıyor. Tanı için farklı zamanlarda yapılacak en az iki ölçümde sonucun yüksek çıkması gerekiyor. Büyük ve küçük arasındaki ara bölge ise ‘pre-hipertansiyon’ adıyla anılıyor. Bu değerlere sahip kişilere tedavi verilmiyor ama gelecekte kan basınçlarının artarak /90’ın üzerine çıkma olasılığı yüksek olduğu için iyi izlenmeleri gerekiyor.
Hipertansiyonun iki tipi bulunuyor. Tüm hipertansif hastaların yüzde 95’ini oluşturan tip Esansiyel Hipertansiyondur. Nedeni tam olarak bilinmese de günümüzde kabul edilen görüşlere göre Esansiyel HT, böbreklerin sodyumu (tuzu) yeterince atamaması, ilerleyen yaşla beraber damarların elastikiyetini kaybetmesi ya da aşırı tuz tüketimi gibi nedenlerden ötürü gelişiyor. Bu tabloda ilaç tedavisi esas oluyor. Yüzde beşlik grubu ise ikincil hipertansiyon oluşturuyor. Burada farklı olarak tansiyon yüksekliğine doğrudan sebebiyet veren tıbbi bir sorun bulunuyor. Kronik böbrek hastalığına, böbrek atardamarının daralmasına, böbreküstü bezlerden ya da bazı tümörlerden damar büzücü özelliğe sahip bir takım hormonların fazla salgılanmasına ya da doğuştan aort damarının dar olmasına bağlı gelişebiliyor. Tedavide ilaçların rolü olmakla birlikte, altta yatan sebebin tespiti ve giderilmesine yönelik girişimler de yapılıyor.
Kan basıncı değişken bir değer
Kan basıncının çok değişken ve aynı kişide bile aynı gün içinde değişebiliyor. Değerler normal günlük aktivite sırasında yükselir ya da düşer. Örneğin, egzersiz, konuşma, stres kan basıncını yükseltir. Gündüz daha yüksek, gece daha düşüktür. Yazın düşük, kışın daha yüksektir. Kan basıncı, özellikle de sistolik basınç (büyük tansiyon) yaşla yükselir. Erişkin yaşlarda kan basıncı kilo ile yakın ilişkilidir. Kilo alınmasıyla yükselir, kilo verilmesiyle düşer.
Beyaz gömlek hipertansiyonu
Kan basıncının klinikteki ölçümünün, günlük yaşamda evde ya da kan basıncı takip cihazı ile izlemeye göre 20/10 mmHg yüksek çıkmasına ‘beyaz gömlek hipertansiyonu’ deniliyor. Bu durumdaki hastalarda da yaşam biçimi değişikliklerinin uygulanması ve tedavilerinin değerlendirilmesi gerekiyor.
Evde kan basıncı ölçümü
Evde kan basıncı takibini sağlıkla yapabilmek için, öncelikle doğru ölçen bir alete sahip olmak ve doğru ölçme yöntemini bilmek gerekiyor. Koldan ölçüm yapan cihazların daha güvenilir olabilir, Ölçüm sabah ve akşam dakika ara ile ikişer kez olmak üzere ilaç almadan ve yemek yemeden önce yapılmalı. Evde yapılan ölçümlerin doktora giderken götürülmesi tedavinin düzenlenmesinde yararlı oluyor. Ölçüm sağ veya sol koldan yapılabilir. Yüksek olan ölçümün kaydedilmesi gerekiyor. Arada sırada olan yükselmeleri önemsemeyin ancak sık sık yükseliyor ya da aşırı yükseliyorsa doktorunuza mutlaka bilgi verin. Ölçümleri belli aralıklarla yapın, gereğinden fazla ölçüm yapıp gerilmeyin.
Tanı nasıl konuluyor?
Yüksek tansiyon bazı kişilerde baş ve ense ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi yakınmalara sebep olsa da, çoğu hastada hiçbir belirti vermiyor. Ve bu nedenle ‘sinsi katil’ olarak tanımlanıyor. Yüksek tansiyon çoğu zaman belirti vermediği için özellikle ailesinde hipertansiyon hikayesi olan, 40 yaşın üstünde, fazla kilolu, diyabet ve/veya kronik bronşit hastası ve uyku apnesi olan kişilerin sık tansiyon kontrolü yaptırmaları önerilmektedir. Bireysel koşullar önem taşımakla beraber şeker hastalığı eşlik ediyorsa /80 yüksek bir değer oluyor. Daha sonra, tedavi biçimine karar veriliyor. Hangi hasta yalnızca yaşam tarzı değişiklikleri ile izlenecek, hangi hastada bunlara ek ilaç tedavisine başlanacak, ilaçların yan etkileri, tansiyonu düşürmemenin zararları, yarar ve zarar dengesine göre karar verilerek tanı ve tedavi belirleniyor.
Mutlaka tedavi edilmeli
Hipertansiyon kalp-damar hastalığı riskini yükseltiyor ve felçe sebebiyet vererek yaşam süresini kısaltabiliyor. Bu nedenle de tedavi edilmesi gerekiyor. Tedavi edilmeyen yüksek tansiyon beyin dolaşımı, kalp, damar, göz ve böbrek hastalıkları için ciddi oranda hastalığa ve ölümlerde artışa neden oluyor. Yüksek tansiyonun belirti vermeden vücuda zarar verdiğini belirten , tedavi edilmediği takdirde öldürücü olabiliyor.
En iyi tedavi, yaşam tarzı değişikliği
Tedavide hedef ölçümleri /90’ın altına çekmek. Kronik böbrek ve şeker hastalarında ise /80’in altı hedefleniyor. Tedavide ilaç seçimi hastanın tansiyon değerlerine, yaşına, cinsiyetine, eşlik eden hastalıklarına, genel kalp riskine ve olası yan etkilere göre, her vaka için ayrı belirleniyor. Bir hastaya iyi gelen ilaç başka bir hastada hiç kullanılamayabilir; size en uygun tedaviyi hekiminiz belirleyebilir. İlaç tedavisinin yanı sıra risk yaratan yaşam tarzı alışkınlıklarını da değiştirmek gerekiyor. Bunların başında sigarayı bırakmak, sağlıklı beslenmek, kilo vermek, düzenli egzersiz yapmak, tuz ve alkol tüketimini azaltmak yer alıyor. Bu önerilerin yararları sadece tansiyonu düşürmekle sınırlı değil. Sağlıklı bir yaşam tarzı; sayılan hastalıkların riskini düşürmenin yanı sıra, çok sayıda kanser türü, depresyon ve eklem sorunları gibi başka kötü hastalıkların da gelişme olasılığını azaltıyor.
Tedavi ömür boyu sürüyor
Kan basıncını düşüren ilaçların etkisi her hastada aynı şekilde olmuyor ve bazı yan etkiler ortaya çıkabiliyor. Kan basıncı düşmesi, nabız sayısının azalması, nefes darlığı, kramplar, boğazda gıcık, öksürük, ayaklarda şişme gibi belirtiler olabiliyor. Bu belirtilerin devam etmesi ve hastayı rahatsız etmesi durumunda doktora danışılarak önlem alınıyor ancak tedavinin kesinlikle bırakılmaması gerekiyor. Hipertansiyon tedavisi; yani yaşam biçimi değişiklikleri ve gerekiyorsa ilaç tedavisi ömür boyu sürüyor çünkü önlemler ve ilaçlar bırakıldığında kan basıncı tekrar yükseliyor. Doktor kontrolüne düzenli devam edildiğinde ilaçların artırılmasına ya da azaltılmasına karar verilebiliyor. İlaç tedavisine yanıt vermeyen dirençli hipertansiyonlu hastalarda Renal Denervasyon ve Baroreseptör Stimülasyonu gibi işlemler uygulanabiliyor.
Hipertansiyon risk faktörleri
- Sigara içmek (pasif içicilik dahil)
- Aşırı kilo
- Hareketsiz yaşam
- Sağlıksız beslenme
- Aşırı tuz tüketimi
- Stresli yaşam
- Alkol tüketimi
- Şeker hastalığı (diyabet)
- Ailede hipertansif bireyler olması
- Uykuda solunum durma bozukluğu (uyku apnesi)
- Kronik uykusuzluk
- Bazı ilaçlar (ağrı kesiciler, doğum kontrol hapları, soğuk algınlığı hapları, bazı burun spreyleri)
Bilmeniz gereken terimler
Tansiyon, standart pompalı ya da elektronik cihazlarla ölçülebiliyor. Ölçüm birimi mmHg (milimetre civa). Ölçüm iki ayrı rakamla ifade ediliyor. Sistolik (büyük) tansiyon; kalbin aktif olarak kasıldığı andaki değeri ifade ediyor. Diastolik (küçük) tansiyon; kalbin dolma safhasında, gevşediği sıradaki değeri gösteriyor.
Hipertansiyonun görülme sıklığı
Dünyada bir milyardan fazla hipertansiyon hastası var. Sadece ABD’de yüksek tansiyon vakalarının sayısı 80 milyona yaklaştı. Ülkemizde milyon hipertansif olduğu tahmin ediliyor. Nüfus artışı, sağlıksız beslenme, şişmanlık ve diyabet (şeker hastalığı) gibi olumsuz etkenlerle bu rakamların giderek artması bekleniyor. 50 yaşına gelmiş bir insanın, o ana dek ortaya çıkmamışsa- kalan ömründe hipertansiyon gelişme olasılığı yüzde 80’den fazla. Hipertansiyon dünyadaki her sekiz ölümden birinin doğrudan sebebini oluşturuyor. Bu hastalık ayrıca yaşam kalitesini bozuyor, iş gücü kaybına ve sağlık harcamalarında ciddi artışlara neden oluyor.
Diyabet ve hipertansiyon ilişkisi
Şeker hastalarında hipertansiyo iki kat daha fazla görülüyor. Hipertansiyonda kalp-damar hastalığı, felç, kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, kronik böbrek hastalığı ve periferik damar hastalığı riskinin iki kat arttığı biliniyor. Şeker hastalığı ve hipertansiyon beraberliğinde bu riskler yüzde 50 ve daha çok yükseliyor, ölüm olasılığı da artıyor. Bu nedenle, şeker hastalarında kan basıncı yakından izlenmeli ve mutlaka kontrol altında tutulmalı.
Tedavi sırasında dikkat edin
- İlaçlarınızı, doktorunuzun belirttiği şekilde düzenli olarak kullanın. Kullandığınız diğer ilaçları doktorunuza gösterin.
- Doktorunuzun uygun göreceği aralıklarla kontrollere gidin.
- İlaçlarla bir yan etki yaşadıysanız mutlaka bildirin.
- Evde tansiyon takibi yapın. Özellikle de kola takılanlar, doğru kullanıldıkları takdirde kan basıncını gayet hassas ölçebiliyor.
Uzm. Dr. Mehmet Kutlu Çelenk
Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı
Uzm. Dr. Hazım Dinçer
Bayındır Söğütözü Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı