tay çayırı özlermiş / tay sikildiği çayırı özlermiş - uludağ sözlük

Tay Çayırı Özlermiş

tay çayırı özlermiş

/i/Tespit

-5

TÜRKiYE YE ÖZGÜ ÖLÇÜ BiRiMLERi

Anasının amında = Uzaklık ölçüsü

züt kadarmış = Küçüklük ölçüsü

Gavur amı gibi = Sıcaklık ölçüsü

zütüm dondu = Soğukluk ölçüsü

gib kafalı = Zeka ölçüsü

At yannanına kelebek konmuş gibi = Estetik ölçüsü

Güvenme yetime döner koyar zütüne = Toplumsal dayanışma ölçüsü

Bıyık büküle büküle kaytan, insan gibile gibile şeytan olur = Tecrübe ölçüsü

gibi taşşağına denk olmak = işlerinin ve keyfinin iyilik ölçüsü

Am üstünde züt gibmek = Rahatlık ölçüsü

Kimin eli kimin gibinde = Karışıklık ölçüsü

Senin koyun gütmüşlüğün kadar benim çoban gibmişliğim var = Aşağılama ölçüsü

Nenem pekmez kaynatır
Dedem gibini oynatır = Sosyal duyarsızlık ölçüsü

Fasulye yiyelim ete para vermeyelim, birbirimizi gibelim züte para vermeyelim = Öz kaynaklarla yetinme ölçüsü

Bahtsız bedeviyi çölde kutup ayısı giber = Şanssızlık ölçüsü

Geçme namık kemal köprüsünden ürkütürsün vakvakları çam diktim ananın dıbına git topla kozalakları = Sosyal duyarlılık ölçüsü

Tay gibildiği çayırı özlermiş = Nostalji ölçüsü

Mevlüt yapacaksan yemekli, züt gibeceksen emekli olmalı = Sevap/günah denge ölçüsü

Ne emmeye, ne gömmeye geliyorsun = Hoşnutsuz insan ölçüsü

Konya ovasında sıçacak yer bulamamak =
Beceriksizlik ölçüsü

Bilmiyorsan zütünün huyunu, içmeyeceksin turşunun suyunu = Kendini tanıma ölçüsü

Elin gibini bilmeyen kendi gibini piyade tüfeği zanneder = Öz farkındalık ölçüsü

Uyduramadın havasına, gel otur kafasına = Kötü bahane ölçüsü

Dünya gibine.. minare zütüne = Vurdumduymazlık ölçüsü

Yurdum insanı gariptir her lafı kaldırmaz, muallak dersin kızar da gibersin aldırmaz = Hassasiyet ölçüsü

Şapa tükürsem olur mu şeker, cinsini gibtiğimin cinsine çeker : Genetik bilimine saygı ölçüsü 😂😂😂

Tilkinin dönüp dolaşıp geleceği yer kürkcü dükkanıdır benzeri anadolu atasözü.

Doğrusu: pirinç ekildiği tarlayı, saman çıktığı balyayı, tay sikildiği Çayırı özlermiş.

Sonra da oh good old days...

hassiktir, çayı püskürttüm.

özlemektir.

ağzı bozuk cermenler ( m.ö 3 - m.ö 9 ) tarafından söylenmiş söze benzemektedir.

tay, "çocuk at" değil mi?
resmen zoolojik pedofilik söz. böyle ata ve sözü olmaz olsun.

Atasözu falan değildir.
At kafali birinin uydurmasıdır.

Tay'dan kasıt bakire kadındır.

Bir kadın hep ilk erkeğini arar, özgürlükçü ve feminist geçinenlerin kulağına küpe olsun!

insanoğlu ne hikmetse hep kendine zarar veren şeyleri sever. Yaradılıştan gelen bir özellik olsa gerek.

devir değişti,

daldan dala.

Yampirik işler karektersizlere cazip gelir ama;

Eğreti ata (el atına) binen tez iner.

Geçici olarak başkasının malını ve yetkisi kullanan kimse, çok geçmeden bu mal ve yetkiyi asıl sahibine bırakmak zorunda kalır. Emanet olarak bize verilen güç ve imkanlara hiçbir zaman güvenmemeliyiz.

----------------ayrıca;

At ile avrat yiğidin ikbalindendir.

At ve kadın yiğit insanların dünya halinde sahip olacakları en önemli değerlerdir. Günümüz şartlarında iş ve eşde bu şekildedir. Erdemli insanların doğru yolda ilerlemesini dünyada seçtiği doğru iş ve doğru eş sağlar.

Tam küfürbaz dede atasözü.

Gözümde bayram ziyaretinde herkesin içinde bunu söyleyip ortamı buza çeviren bir dede canlandı. *

Yunanlılara ait atasözüdür.

(bkz: Yunanlara itelemek)

sözlüğe ortak olunduktan sonra belaltı başlıklar tavan yapmaya başladı.

düpedüz terbiyesizliktir..

adeta yollu denilmeye çalışıldı aşikardır..

özlü bir sözümüz imiş, az önce ilkkez Hasan Can Kaya'nın programında duydum.
dönüp dolaşıp geleceğin yer aynıdır anlamında bir söz.

erşan kuneri'yi izlediniz mi, beğendiniz mi?

5. 35 yaş, bayıldım. Bugün ikinci kez başladım bölüm birden, kaçırdığım şeyler oldu diye. Yeşilçam'ın seksenlerinden, seçilen nesnelerden internetin tatlı zamanlarında viral olan şeylere yapılan göndermelere kadar hepsi çok özenli. Seçilen küfürler veya sinkaflı deyimler/atasözleri bile gençlere yabancı gelebilir. ("tay sikildiği çayırı özlermiş" eski sevgililer için, "sekreterini siken çayını kendi alır" işyeri romensleri için kullanılsın dizinin hatırlatması vesilesiyle.)

Yani seksenlerde doğan çocuklar, sinemaya yetişemese de tv'de hep bu türk filmlerini izledi. o dönemin filmlerini izleyenlerin fArk edeceği çok tatlı hicivler var. Bana trakya şivesiyle konuşan bizanslılar da komik geliyor, kooperatif kemal de (öğretmen kemal'e gönderme), beyaz zehir ile ilgili yeşilcam furyası (her şey ilgisizlikten) da, orak çekiç göndermesi de.

Ama belirli bir yaş grubuna hitap ediyor. Yani gibi'ye de mesela aynı kuşak gülüyor, daha genç arkadaşlara güzel gelmiyor. Absürd komedi genel olarak hoş gelmiyor galiba gençlere.

Ama boklamamak lazım yani bana komik gelmedi diye. Ben de burda veya başka mecralarda isimleri havada uçuşan vloggerları bilmem neleri tanımıyorum, hasbelkader denk gelsem kimler bu malın izlenme sayısını böyle uçurmuş vs diye kafa göz sallıyorum. Ama oluyor işte.

KÜFRÜN KÖKENİ, SAMİMİYET VE ÖLÇÜ BİRİMİ KÜFÜR

Bu başlıkta 5 Nisan 2010 tarihli Anadolu Gazetesiyle, 3 ocak 2014 tarihli Adapazarı Akşam Haberleri Gazetemizde olmak üzere iki yazım çıkmıştı. Küfrün kökenini aramış ve günlük konuşma dilinde samimiyet işareti kabul edilmesini anlatmaya çalışmıştım. Bu yazıların ardından arkadaşlarım küfrün argoda ölçü değerleri olarak kullanıldığını belirten iletiler yolladılar. Gerçekten içlerinde argo konuşmayı sevenler tarafından sıkça kullanılan ölçü birimleri vardı.

Önceki iki yazımıza başlarken “Küfür, bildiğiniz gibi konuşma dilinde aşağılama amacı taşıyan simgesel sözcüklerdir. Toplumun tartışılması sakıncalı konularını hedef alanları da vardır. Bunlar dinsel ve cinsel olarak sınıflandırılabilir.” demiştim. Kale kapılarının kırılmasında erkek cinsel organına benzetilen koçbaşı saldırı aracıyla toprak işgali gibi bir tutularak kadın veya erkek bedenini zorla almak küfrün aşağılama kökenini oluşturmaktadır. O yazılarımda şunları da  eklemiştim: “Daha çok kadın cinselliğine saldırı sözcüklerinden oluşan küfür, eşcinsel simgelerde taşır. Sınıf, kültür ve gelir farkı olmaksızın her kesimden insan sıkıştığı anda çıkış yolu olarak küfrü görür. Saldırıya ve haksızlığa uğrayan kişiler için savunma ve terapi aracıdır. Bu yönüyle zayıflığın işaretidir.”

Erkeğin aşağılandığı, kadın cinsel kimliğinin doruğa çıkıp kadına tapıldığı, hatta kadının kendine taptığı toprağın işlenmeye başlandığı çağlardan sonra abartılan kadın cinsel kimliğinin yerini abartılan erkek cinsel kimliği aldı. Savaş ve işgal çağları başlayınca da kadın cinsel kimliği tamamen kırıldı. Ardından kadınlardan intikam alırcasına küfürlerin doğduğunu kil tabletlerden öğreniyoruz.

Küfrün, dilimizdeki sözcükle sövgünün kökeni böyle. Gelelim küfrün samimiyet işareti olduğu konusuna. Bu konuyu ortaya koyan Abdullah Yılmaz’a katıldığımı  o iki yazıda da belirtmiştim; aynı fikirdeyim. Bayramlaşmaya gitmiştim. Gençler yanımda gayet kibar ve saygılı konuşuyorlardı.  Kendi aralarında konuşmaya geçince o kibarlık gitmiş, her tümce küfürle başlıyor, sürüyor veya bitiyordu. Yemin ederlerken de küfür sözcükleriyle ediyorlardı. Aralarına kendilerinden büyük biri girerse kibarlık ve saygı tekrar başlıyordu.

Abdullah Yılmazın iddiası boş bir iddia değildi, Rotterdam Üniversitesi’nin yaptığı bir araştırmaya dayanıyordu. Kendisinin bu konuda yazdıkları şöyle:

“Rotterdam Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre insanlar, içinde küfür geçen konuşmalaraya da yazılara daha çok inanıyorlarmış. Araştırmada bir suçlunun içinde küfür dolu bir ifadesi ile küfürden arındırılmış ifadesi öğrencilere dağıtılmış, küfürlü ifade daha inandırıcı ve akla yatkın bulunmuş. Uzmanlara göre bunun nedeni küfürlü konuşan birinin daha içten konuştuğuna ve işin içine duygularını da kattığına inanıldığı için küfürlü konuşan kişiyle daha kolay ve sağlam bağ kurulabiliyormuş. (Ne dersiniz, sizce de öylemidir? A.G)

Köylü kısmının imlâ kılavuzu küfürdür. Meselâ virgül kullanılması gerektiğinde küfür sözcükleri kullanılır. Nokta için ise eylem belirten sözcükleri uygun düşüyor. Ancak söz, uzun sürecek olursa ve illâ noktalı virgül gerekirse dilek belirtir küfürlü bir sözcük yeterli oluyor. Ayraç gerekirse ‘sözüm yabana’, ünlem için de ‘Ananın adı’  gibi sözcükler, imlâ kılavuzunda kullanılan önemli işaretler için yeterli olduğundan inandırıcı da oluyor.”

Sıra geldi ölçü birimlerinde küfre. Sakıncalı sözcükleri eksik harflerle yazacağım. Adı üstünde; küfür.. Yani sakıncalı sözcükler...

Uzaklık ölçüsünü duymuş olmalısınız. “Taa anasının ..ında.” Bir yerin, bir şeyin küçüklüğüne vurgu en masumu,  “G.t kadarmış.” Sıcaklık ölçüsü “Gavur .mı gibi.” Havanın soğukluğu “G.tüm dondu.”

Bir şeyi anlamakta zorluk çekene zeka ölçüsü olarak “S.k kafalı.” Tecrübe ölçüsüne inanın pes dedim. Başka bir açıdan kötü insan olma sebebi de denebilir ya, neyse.. “Bıyık büküle büküle kaytan, insan ..kile ..kile şeytan olur.” İşi iyi olana, her şeyi yerinde olana ölçü nedir dersiniz? Bilirsiniz canım;  “..ki ta.ağına denk olmak.” Şanssızlığın ölçüsü “Bahtsız bedeviyi çölde kutup ayısı .iker.” Özlemle ilgili ölçü hiç aklınıza gelir mi? “Tay ..kildiği çayırı özlermiş.” Beceriksizlik ölçüsü “Konya ovasında ..çacak yer bulamamak.” Kendini bilememe ölçüsü “Bilmiyorsan ..tünün huyunu, içmeyeceksin turşunun suyunu.” Görgüsüzlüğün ölçüsü “Görmemişin oğlu olmuş, ..künü koparmış.” Kıyas ölçüsü “Elin ..kini bilmeyen kendi ..kini piyade tüfeği zanneder.” Bu ölçü belkide en eski, en bilinen ölçüdür. Çünkü insanın huyu, karakteri atalarından kalır. “Şapa tükürsem olur mu şeker, cinsini ...tiğimin cinsine çeker.”

Yazımızı sözünü ettiğim iki yazının son satırlarıyla bitirelim.

 “Arkadaşlarınız arasında sakız çiğner gibi her lafın arasında küfreden hiç yok mu? Yemin ederkende, kızarkende, severkende, yalvarırkende küfredenleri bir düşünün. O küfürler sadece küfür değil onlar için, bir kendini anlatım tarzıdır. Yüklenen anlamlara dikkat edin, nasıl vurgulu olduğunu görürsünüz.”

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır