Obez hastalarının kilo vermelerine yardımcı olmak amaçlı gıda alımlarının veya besin emilimlerinin ya da her ikisinin birden azaltılması amacıyla sindirim sistemlerine cerrahi müdahalede bulunulmasına “obezite cerrahisi” ya da “bariatrik cerrahi” denilmektedir. Yaklaşan ramazan dönemiyle birlikte bariatrik cerrahi sonrası oruç sıkça aldığımız sorular arasındadır.
İlk 1 yıllık süreçte besin alımı kısıtlı ve su tüketimi zor olduğundan besinlerin güne yayılarak tüketilmesi konusu elzemdir. Bu nedenle ilk 1. yıla kadar olan hastalarımızın oruç tutmasını önermemekteyiz.
Öncellikle sıvı ve elektrolit dengesi bozulur. Obezite cerrahisindeki ana hedef kullanılan tekniğe göre midenin hacmini küçültmek ve/veya emilimi azaltmaktır. Ameliyattan sonra az ama sık aralıklarla beslenilmelidir. Ayrıca bol sıvı tüketilmelidir.
Bu yıl oruç süresi yaklaşık 17 saat süre ile en uzun açlık süresine sahiptir. Sıcak havanın etkisi vücutta terlemeye bağlı sıvı kayıpları da artacaktır. Bu durum özellikle vücuttaki sıvı ve elektrolit dengesinin bozulmasına yol açar. Beraberinde ise kişilerde böbrek hastalıkları, mide ve bağırsak rahatsızlıkları, tansiyon düşüklüğü, halsizlik ve baş ağrısı gibi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Uzun süreli azminiz ve sabrınız için teşekkür ederiz. Obezite cerrahi ameliyatınız üzerinden 1 yıl geçti. Fakat hala sıvı alımlarımız ve beslenme düzeniniz oluşmamışsa 1. yılı doldurmuş olsanız dahi oruç tutmanızı önermemekteyiz.
Yeterli sıvı tüketim miktarı 1. yılı doldurmuş hastalarımız için kg başına yaklaşık ml dir.
Yani 50 kg olan bir bireyin ml sıvı tüketmesi gerekmektedir.
Özellikle ameliyat sonrası ilk 1 yılda mide hacmi oldukça küçük olduğundan, emilim de teknik olarak azaldığından yeterli besin alımı sağlanamaz.
Bu dönemde sıvı alımı oldukça önemlidir, metabolik hızı yavaşlatmamak ve tabi sıvı-elektrolit düzeyini yeterli seviyede tutmak için gün içerisinde yeterli sıvı alınmalıdır.
Dikkat! Yetersiz sıvı alımı; halsizlik, baş dönmesi, tansiyon düşüklüğü ve baş ağrısı gibi birtakım semptomlara yol açabilir.
Peki Nasıl Beslenmeliyiz?
Aman Dikkat! En sık yapılan hata uzun süreli açlıkların ardından aniden aşırı yemek yemek!
Bunu yaptığınızda mide bulantısı ve kusmayla karşılaşılmak kaçınılmaz olacaktır. Özellikle de karbonhidratlı ve şekerli besinleri çok hızlı yediğimizde ‘‘dumping’’ sendromu yaşayabiliriz.
Dumping sendromu yaşamamak için öncelikle sakin olmalı ve iftarla sahur arasında sık sık katı-sıvı kuralına da uyarak bir şeyler tüketmeye ve sıvı almaya, hatta besin alımında azalmaya karşı ek bir besin takviyesi (multivitamin) de almaya özen gösterilmelidir.
Yeterli protein alımı kas gücünü korumada ve tokluk sinyallerini sağlamada oldukça etkili. Bu yüzdenı; iftarda proteinden (et, tavuk, balık, hindi, süt ve süt ürünleri) zengin besinler tüketilmeli, sahura mutlaka kalkmalı ve sahurda da aynı şekilde yumurta, peynir, yoğurt, süt, kefir gibi hafif kaynaklardan protein alınmalıdır.
Yeterli beslenemiyorsak ramazan döneminde doktorumuzun önerisi ile ilave multivitamin de alabiliriz.
İftarla sahur arasında bol su tüketmenizi öneriyoruz.
Veya;
Yoğurt+1 porsiyon meyve+ yulaf+ çok az tarçın
Veya;
Tost ile beraber domates-salatalık söğüş
Ameliyat günü size aksi söylenmedikçe lütfen hastaneye saat 'da aç karnına geliniz. Hastanede Samet Bey sizi karşılayacak ve ameliyat öncesi testlerinizde size eşlik edecek. Bu testler yaklaşık 2 saat sürer. Test sonuçlarını beklerken hastanedeki odanıza yerleşeceksiniz. Ameliyatınızdan yaklaşık 30 dk önce Koray hocamız gelip sizi odanızda ziyaret edecek. Ameliyat öncesi sakinleştirici bir ilaç verilerek yatağınızla ameliyathaneye indirileceksiniz. Ameliyatınız genel anestezi ile yapılacak, yani bir saat süren ameliyatınız, size 1 saniye gibi gelecek. Ameliyat sonrası uyanma odasında 30 dk kalcaksınız. Odanıza geçtiğinizde varsa ağrı ve bulantınız için hemşire size ağrı kesici ve bulantı giderici verecek. vücudunuzda dren sonda olmayacak. odaya geldikten 2 saat sonra kendiniz kalkarak yürüryebileceksiniz. hastanede 1 refakatçi sizinle kalabilir. Yalnız başınıza da kalmanızda bir sakınca yok. Ameliyatınızın ertesi sabahı röntgene inecek ve mide filminiz çekilecek. Burada size vişne suyu ile karıştırılan bir ile içirilecek. Skopi sonrası su ve elma suyu içmeye başlayacaksınız. 2 ya da 3 gece hastanede kaldıktan sonra taburcu olduğunuzda araba kullanabilir ya da uçakla seyahat edebilirsiniz.
Son yıllarda pek çok kişi fazla kilolarından kurtulmak için mide küçültme ameliyatı oluyor. Peki, mide küçültme ameliyatı olan kişiler Ramazan'da oruç tutabilir mi? İşte mide küçültme ameliyatı olanlara uzmanlardan Ramazan önerileri…
Halk arasında mide küçültme ameliyatı olarak bilinen tüp mide ameliyatı obezite hastalarına yapılır. Bu ameliyatla mide küçültülerek kişinin daha rahat kilo vermesi sağlanır.
Ramazan ayında bu tür ameliyatı geçiren hastaların ne yapmaları gerektiği ise merak konusu olmuştur. Uzmanlar, yeni tüp mide ameliyatı olanların oruç tutmaları durumunda ciddi sağlık sorunlarının ortaya çıkacağını belirtiyor.
Midesine tüp takılan hastanın gün boyu yemek yemesi ve su tüketmesi gerekir. Ramazan ayında ise oruç tutan kişilerin, sahur ve iftar olmak üzere iki öğünde yemek yedikleri için, bu durum midesine tüp taktıran hastalara uygun değildir.
Kişinin tüp mide operasyonu olmasının üzerinden bir yıl geçtiyse ve bu süreçte doktorunun tavsiye ettiği şekilde beslenmeyi başarabildiyse oruç tutabilirler.
Tüp mide ameliyatı olanlar oruç tutarsa hangi risklerle karşılaşır?
- Ameliyat sonrası midenin küçülmesi nedeniyle hastaların çok miktarda yemek yemeleri zararlıdır. Ayrıca tüp mide ameliyatı geçirmiş kişiler bilinçsizce oruç tutuklarından kusma ve mide kasılma rahatsızlıkları yaşayabilir.
- Yemek yeme gibi su tüketiminin de önemli olduğu bu zamanlarda hasta su tüketimini azalttığında mideye takılan tüp zarar görür. Bu da ilerleyen zamanlarda ciddi sağlık sorunlarını ortaya çıkartabilir.
- Tüp mide ameliyatının amacı kilo vermektir. Bu durumda oruç tutan hastanın sağlıklı kilo vermesi yavaşlar. Dengesi bozulan metabolizmanın kilo verme hızı yavaşlarken, bu durum kas kaybına neden olur.
Uzmanlar, bu tür ameliyat geçiren ve kronik hastalığı olan kişilerin mutlaka doktorlarına danışarak oruç tutmaları gerektiğini vurguluyor.
23 martta Ramazan başlıyor. En merak edilen durumlardan biri de; Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Oruç Tutabilir miyim? Oruç tutarken nelere dikkat etmeliyim? Bugün sizlere cerrah gözüyle bu konudan bahsedeceğim.
Tüp mide ameliyatı sonrası eğer en az bir yılınızı doldurduysanız bu Ramazan oruç tutabilirsiniz. Eğer yakın zamanda obezite ameliyatı olduysanız bu Ramazan oruç tutmazsanız daha iyi olacaktır. Yakın zamanda tüp mide olduysanız ve oruç da tutuyorsanız çok ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Nedir bu zorluklar gelin madde madde göz atalım.
Tüp mide ameliyatı sonrası en az 1 yılını dolduranlar ve oruç tutmak isteyenlere de ayrıca bazı tavsiyelerim olacak. Ramazan ayında nasıl olsa gün içinde aç kalıyorum o yüzden iftardan sonra biraz kendimi şımartıp tatlı yesem bir şey olmaz diye sakın düşünmeyin. Bu davranış Ramazan sonrası da devam edebilir ve bundan kurtulmanız çok zor olabilir. Oruç tutarken, gün boyu aç kalıyorum nasıl olsa kilo almam derken başınıza büyük sorunlar açabilirsiniz. Sıvı alımına çok dikkat edin. İftardan sonra yeterli sıvı almaya özen gösterin.
Mide küçültme sonrası 1. yılını dolduran ve oruç tutmak isteyen hastaların sıvı katı ayrımına dikkat etmesine çok da gerek yok. Çünkü iftardan sahura kısıtlı sürede yeterli besinleri ve sıvıyı almanız çok daha önemli.
Tüm İslam aleminin ramazan ayını kutlar, herkese hayırlı ramazanlar dilerim.