türkiye de ilk üretilen seri üretim otomobil / Anadol'un Yollardaki Hikayesi 55 Yıldır Devam Ediyor - Foto Galeri - Memurlar.Net

Türkiye De Ilk Üretilen Seri Üretim Otomobil

türkiye de ilk üretilen seri üretim otomobil

Anadol, 55 yıl önce Türkiye yollarına çıktı

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, merhum Vehbi Koç ve Rahmi Koç'un girişimleriyle İngiltere'den getirilen prototip üzerinden başlayan Anadol'un üretim serüveni, kamuoyunda büyük heyecan yarattı.

Yerli otomobil üretimi için ilk fikir 1963 yılında Rahmi Koç ve Bernar Nahum'un İzmir Fuarı'ndan alınmış ve "fiberglas"tan yapılma bir pick-up'ı görmesiyle başladı. Yapılan görüşmeler sonucu 19 Aralık 1966'da seri üretime geçen Anadol, Ford iş birliğinin sonucu olarak Otosan'ın İstanbul'daki fabrikasında üretilmeye başlandı.

Motor ve aktarma organları da kısa süre sonra Türkiye'de üretildi

Tasarımı İngiliz Relliant'a ait olan Anadol'un şasisi ve fiberglas kasası ilk günden itibaren Türkiye'de üretildi.

Anadol'un üzerindeki Ford üretimi parçalar, motor, şanzıman ve diferansiyel oldu. Bu parçalar da ilk üretimden kısa bir süre sonra Otosan tarafından Türkiye'de üretilmeye başlandı.

Üretimin sona erdirildiği 1984 yılına kadar 62 bin 923 adedi otomobil ve 30 bin 265 adedi pick-up olmak üzere toplam 93 bin 188 adet Anadol üretildi. Üretilen modeller arasında "A1, A2 A4 STC-16, A5 SV 1600, A6 Böcek, A8-16 / 16 SL ve P2 Pikap Otosan 500 ve 600D" yer alıyor.

Anadol'un üretimi 1966'da başlamış olsa da satış ve trafik tescili için gerekli belgeler ve ilgili yönetmelik onayı Makina Mühendisleri Odası'ndan 28 Şubat 1967'de alındı. Anadol satışları da bu tarihten sonra 26 bin 800 liradan yapıldı.

Anadolu uygarlıklarının sembolü olan Hitit geyiği, Anadol'un simgesi oldu

Otomobilin ismini belirleme sürecinde de ilginç gelişmeler yaşandı. Nihai olarak otomobilin isminin halk tarafından belirlenmesi uygun görüldü. Marka ismi için anket başvurusu 150 bine ulaşırken, en çok tercih edilen isimler "Anadol", "Anadolu" ve "Koç" oldu. Kurulan komite "Anadol"u seçti ve ödülü bir öğretmen kazandı.

Anadolu uygarlıklarının sembolü olan Hitit geyiği, Anadol'un da simgesi oldu.

Anadol'un yarışacağı nisan ayındaki Pekin-Paris Rallisi ertelendi

Anadol'un yurt içi ve yurt dışı ralli serüveni de başarılı geçti. 4-5 Mayıs 1968'de Türkiye'de düzenlenen ilk resmi müsabaka olan Türkiye Rallisi'nde Renç Koçibey, Anadol otomobille birinci oldu.

2010 yılında Türk motor sporlarının duayen isimlerinden Serdar Bostancı'nın liderliğinde Moğolistan ve Gobi Çölü gibi zorlu bölümler de dahil olmak üzere 14 bin kilometreyi geride bırakarak Paris'e ulaşan Anadol, 104 adet klasik otomobilin katıldığı Pekin-Paris Klasik Otomobil Rallisi'ni ikinci sırada tamamladı.

Ayrıca, Bostancı'nın garajında hazırlanan 1973 model bir Anadol STC'nin yarışacağı ve daha önce bu yılın nisan ayında gerçekleşeceği duyurulan Pekin-Paris Klasik Otomobil Rallisi'nin, Kovid-19 salgını nedeniyle 2023 yılının nisan ayına ertelendiği öğrenildi.

"Anadol'un hakkı ödenmez"

Anadol denilince akla gelen ilk isimlerden olan Serdar Bostancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadol'un Türkiye otomotiv tarihinin ilk ve tek yerli seri üretim otomobili olduğunu belirtti.

Anadol'un seri üretimi yapılmış ve üretimi onlarca yıl sürmüş bir otomobil olduğuna işaret eden Bostancı, "Türkiye'deki otomotiv sanayinin bu hale gelmesinin en büyük lokomotiflerinden biridir. O gün merhum Vehbi Koç ve Sayın Rahmi Koç, bu cesareti gösterip Otosan fabrikasını kurup Anadol üretmeye başlamasaydı belki de arkasından Murat 124’ler, Renault 12’ler de üretilemeyecekti. Anadol, bu cesareti Türk milletine veren ilk seri üretim araçtır ve gerçekten hakkı ödenmez." dedi

Bostancı, Anadol'un Türkiye'de yapılan ilk resmi ralliyi kazanan otomobil olarak da Türk ralli sporunun önünü açan ve bugünlere gelmesini sağlayan en önemli etkenlerden biri olduğunu vurguladı.

Yerli otomobil rüyası Togg ile gerçeğe dönüşüyor

Bu arada, aradan geçen yıllara rağmen Türkiye'nin ve Türk insanının yerli otomobil arzusu hiç dinmedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde kurulan Togg'un çalışmalarıyla bugün yeniden Türkiye'nin yerli otomobil hayali gerçeğe dönüştürülüyor.

Gemlik tesisindeki çalışmalar, planlar doğrultusunda hız kesmeden ilerliyor. Togg'un boya binasının yüzde 88'i, gövde binasının yüzde 76'sı ve montaj binasının da yüzde 79'u bitirildi.

Gelinen süreçte Türkiye'nin otomobili Togg için son 12 aya girildi. Tesiste üretimi devam eden, C-SUV segmentinteki yüzde 100 elektrikli ve otonom sürüş özellikli otomobilin bu yıl sonunda banttan inmesi ve 2023'ün ilk çeyreğinde satışla sunulması planlanıyor.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.
kaynağı değiştir]

Anadol Böcek, o yıllarda Otosan Araştırma ve Geliştirme Bölümünde çalışan Jan Nahum tarafından dizayn edilmiştir. Jan Nahum, daha sonraki yıllarda Otokar, Tofaş, FIAT/İtalya ve Petrol Ofisi gibi şirketlerde Genel Müdür ve CEO olarak da görev yaptı. Babası Bernar Nahum ise Koç’un ortağı olarak Otosan Firmasının kuruluşu, Anadol A1 modelinin geliştirilmesi ve üretiminde çok önemli rol oynamıştır. Bu aileden Claude Nahum da hem Anadol A1 ralli pilotu olarak, hem de Otosan Anadol Wankel motor projesi ve geliştirilmesinde önemli çalışmalar yapmıştır. Kendisi bugün, Karsan Otomotiv Sanayi’nin de sahibi olan Kıraça Şirketler Grubu’nun kurucu ortağıdır.

Anadol Böcek üretim bandından A6 kodu ile 1975’te indi. Böcek, aslında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin isteği doğrultusunda geliştirildi. Volkswagen “Buggy” modeli ile benzerlikler taşımasına karşın, konsept ve karakteristik olarak değişik bir dizayn ile üretilmiştir. Otosan, o yıllarda artan turizm potansiyelini ve sayıları gittikçe çoğalan tatil köylerini de düşünerek, aracın halktan da göreceği talebi de dikkate almıştı. Üstü açık, kapısız, ön camı kaputla aynı eğimde olan dizayn, değişik gösterge paneli ve konsol aracın en önemli konsepti idi. Aynı eğimdeki kaput ve cam dizaynı, ileriki yıllarda ortaya çıkan SUV araçlara da esin kaynağı olmuş, döneminin ilerisinde kabul edilen panel ve konsol dizaynı, daha sonraki yıllarda pek çok Avrupalı üreticinin otomobil dizaynında esin kaynağı olmuştur.

Anadol Böcek 1298cc ve 63 HP Ford motor ile üretilmiş, hafif ve küçük kasası nedeniyle yüksek performans elde edilmiştir. Döneminin pop-art dizaynına paralel olarak asimetrik ön ve arka görünüşü, yine asimetrik ön panel, arkada sağda 2, solda 3 stop lambası, ön cam üzerindeki 5 açılı dikiz aynası 225/55/13 ebadında lastikleri, fiber üzerine vinil kaplı koltukları ile alışılmışın dışında bir görünüme sahipti.

Anadol Böcek, kullanım ve isteklere göre değişik versiyonlara sahiptir: TRT dış çekimleri için martı kanat kapılı versiyonu, off-road versiyonu, itici/çekici versiyonu ve askeri versiyonu bulunmaktadır.

Anadol Böcek üretimi de, STC-16 gibi şanssız bir döneme rastgelmiştir. Döneminin çok ilerisinde dizayn edilen her iki model de petrol krizinden kaynaklanan Dünya’daki ve Türkiye’deki ekonomik sıkıntılar nedeniyle talep yaratamamış ve üretimleri askıya alınmıştır.

1975 ve 1977 yılları arasında üretilen Böcek modeli sayısı sadece 203’tür.

Anadol / A8 / 16 ve Saloon 16 (1981-1984)[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır