Türkiye Nin Yıllık Petrol Tüketimi Kaç Varil

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, ağustos ayına ilişkin "Petrol Piyasası Sektör Raporu"nu yayımladı.

Türkiye'nin toplam petrol ithalatı içinde en büyük kalemi oluşturan ham petrolde ithalat yüzde 3,04 artarak 2 milyon 942 bin 495 tona çıktı.

Bu dönemde motorin türleri ithalatı yüzde 3,53 düşüşle 1 milyon 28 bin 866 ton seviyesinde gerçekleşti. İthalatın kalan bölümünü havacılık ve denizcilik yakıtları, benzin ve fuel-oil türleri ile diğer ürünler oluşturdu.

Böylece toplam ithalat ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5,6 artarak 4 milyon 338 bin 242 ton oldu.

​​​​​​​En fazla ham petrol ve petrol ürünleri ithalatı 1 milyon 802 bin tonla Rusya'dan yapılırken, bu ülkeyi 1 milyon 99 bin tonla Irak ve 476 bin 161 tonla Kazakistan izledi.

Öte yandan, benzin satışları ağustosta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,04 azalarak 341 bin 427 tona, motorin satışları yüzde 5,67 düşüşle 2 milyon 321 bin 871 tona indi.

Toplam petrol ürünleri satışları ise yüzde 4,49 azalarak 2 milyon 805 bin 673 ton olarak kayıtlara geçti.

PETROL ÜRÜNLERİ İHRACATI YÜZDE 57,6 ARTTI

Türkiye'nin havacılık yakıtları ihracatı ağustosta yüzde 60,8 artarak 464 bin 815 ton oldu.

Söz konusu dönemde denizcilik yakıtları ihracatı ise yüzde 28,06 artışla 106 bin 628 ton olarak gerçekleşti.

Benzin türleri ihracatı yüzde 402,2 artarak 245 bin 205 ton olurken, motorin türleri ihracatı yüzde 41,3 düşüşle 82 bin 696 tona geriledi.

Petrol piyasasında diğer ürünlerle toplam ihracat ise yüzde 57,6 artarak 1 milyon 229 bin 585 tona çıktı.

Motorin türleri üretimi ağustos geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,99 azalarak 1 milyon 455 bin 444 ton, benzin türleri üretimi yüzde 26,2 artışla 493 bin 182 ton, havacılık yakıtları üretimi yüzde 26,1 artışla 501 bin 353 ton oldu.

Denizcilik yakıtları üretimi de yüzde 66,3 artarak 98 bin 837 ton olarak hesaplandı.

Diğer yakıt türleriyle toplam rafineri petrol ürünleri üretimi yüzde 0,02 azalışla 3 milyon 369 bin 749 tona çıktı.

İSTANBUL (Enerji Portalı) – Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Petroleum İstanbul 2019 – 14. Uluslararası Petrol LPG, Madeni Yağ, Ekipmanları ve Teknoloji Fuarı’nda bir konuşma yaptı. Dönmez, Milli Enerji ve Maden Politikası’nda petrol ve gaz aramacılığının anahtar role sahip olduğunu söyledi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Petroleum İstanbul 2019 – 14. Uluslararası Petrol LPG, Madeni Yağ, Ekipmanları ve Teknoloji Fuarı’nda bir konuşma yaptı. Dönmez, Milli Enerji ve Maden Politikası’nda petrol ve gaz aramacılığının anahtar role sahip olduğunu belirterek, Türkiye’nin petrol ve gaz talebinin her zaman yukarı yönlü bir ivme göstereceğini ve bu öngörüden hareketle petrol ve gaz aramacılığı faaliyetlerine hız verdiklerini kaydetti.

“Geçen hafta, Diyarbakır ve Siirt’te üç yeni petrol sahası keşfettik. Yaklaşık 27,5 milyon ton rezervimiz var.”

Çalışmaların ilk sonuçlarının da yavaş yavaş alınmaya başladığını dile getiren Dönmez, “Geçen hafta, Diyarbakır ve Siirt’te üç yeni petrol sahası keşfettik. Yaklaşık 27,5 milyon ton rezervimiz var. İlk defa orada hidrolik çatlatma yöntemiyle petrol üretimini gerçekleştirmiş olduk. Bu sahanın ekonomimize katkısı yaklaşık 700 milyon dolar civarında olacak. Aslında bu keşif de gösteriyor ki, güçlü bir siyasi irade ortaya konulduğunda, yerli insan kaynağımızla gerçekleştiremeyeceğimiz hiçbir hedef ya da proje yok.” diye konuştu.

Dönmez, Türkiye’nin hem sığ hem de derin denizde sondajların devam ettiğini ifade ederek, Türkiye’nin günlük bir milyon varil civarında petrol ve 50 milyar metreküplük gaz talebini karşılamak için az çok demeden rezervleri ekonomiye kazandırmaya mecbur olduğunu vurguladı.

“Ne ülkemizin ne de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin haklarını kimsenin gasp etmesine müsaade etmeyeceğiz.”

Enerjide bağımsız hale gelmek ve enerji maliyetlerini öngörülebilir hale getirmek için çalıştıklarını aktaran Dönmez, şöyle devam etti:

“Türkiye’nin petrol ya da doğal gaz üretmesi ve ihraç edebilir hale gelmesini arzuluyoruz. Bu durum daha sürdürülebilir ve öngörülebilir bir küresel enerji piyasası anlamına gelmektedir. Türkiye’nin içinde bulunduğu TürkAkım ve Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı gibi projelerin başarıya ulaşıyor olması da bunların en önemli göstergesidir. Doğu Akdeniz’deki tüm petrol ve gaz çalışmaları da bu kapsamda değerlendirilmeli. Türkiye, Akdeniz’de ne kimsenin hakkını yemeye çalışıyor ne de kendi haklarından vazgeçiyor. Akdeniz’de bir oldu bittiye asla izin vermeyeceğiz. Ne ülkemizin ne de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin haklarını kimsenin gasp etmesine müsaade etmeyeceğiz.”

“Enerji ve madencilikte en yüksek istihdama sahip sektör, petrol ürünleri sektörümüz.”

Dönmez, akaryakıt sektöründe hizmet ve ürün kalitesinin mümkün olan en üst düzeye çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, “Akaryakıt sektörümüzde bugün itibarıyla 150 bin vatandaşımız istihdam ediliyor. Tüm petrol ürünleri pazarında ise 200 bin doğrudan istihdam yapıldığını tahmin ediyoruz. Enerji ve madencilikte en yüksek istihdama sahip sektör, petrol ürünleri sektörümüz. Bu toplantıda bulunanlar, Türkiye’ye istihdam ve vergi olarak en büyük katkıyı veren bir sektörün temsilcileri. Sizlerden ricamız, daha fazla yerli ekipman, yerli ham petrol ve Ar-Ge yatırımı yaparak uzun vadede vizyonunuzu ortaya koymanız.” diye konuştu.

“Türkiye’nin yaklaşık 50 milyon ton toplam petrol tüketiminin 25 milyon tonu dizel, 5 milyon tonu jet yakıtı, 2,3 milyon tonu benzin ve 4,5 milyon tonu LPG’den, geri kalanı da diğer yakıtlardan oluşuyor.”

Aynı zamanda sektörde çevresel ve toplumsal hassasiyetlerin de dikkate alınmasını isteyen Dönmez, şunları kaydetti:

“Kilometre başı karbondioksit salınımı 2017’de, 2015’teki seviyeye oranla yüzde 30 azaldı. Diğer yandan, Türkiye olarak 100 kilometrede 5,4 litre yakıt tüketimiyle Uluslararası Enerji Ajansı üyeleri arasında maalesef en yüksek yakıt ekonomisine sahip ülkelerden birisiyiz. Hükümet olarak enerji verimliliğinde çok kararlı bir şekilde ilerlememiz gerektiğini ifade etmeliyim. Burada daha fazla mesafe kat etmemiz gerekiyor. Türkiye’nin yaklaşık 50 milyon ton toplam petrol tüketiminin 25 milyon tonu dizel, 5 milyon tonu jet yakıtı, 2,3 milyon tonu benzin ve 4,5 milyon tonu LPG’den, geri kalanı da diğer yakıtlardan oluşuyor. Bu talebi karşılamak için rafineri ve petrokimya tesislerini artırma yönünde somut adımlar atıyoruz. Bu kapsamda, STAR Rafineri 10 milyon ton ham petrol işleme kapasitesiyle, dizelde dışa bağımlılığımızı yüzde 60’tan yüzde 40’a düşürecek. Buna ek olarak 500 milyon dolarlık ihracat yaparak cari açığın da kapanmasına büyük bir katkı sağlayacaktır.”