Cevap: Üstünüze Afiyet
Cevap: Üzerinize Afiyet (Veya Sağlk)
Üzerinize Afiyet (Veya Sağlk) kelimesi ile Google aramalarda en çok sorulan sorular şunlardır: Üzerinize Afiyet (Veya Sağlk) ne demek? Üzerinize Afiyet (Veya Sağlk) kelimesi nasıl yazılır? Üzerinize Afiyet (Veya Sağlk) kökeni nedir? Üzerinize Afiyet (Veya Sağlk) kelimesinin cümle içerisinde kullanımı
üzerine düşmek : üstüne düşmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine almak : bir işi görev edinmek, deruhte etmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine alınmak : üstüne alınmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine bir iki güneş doğmak : üstüne bir iki güneş doğmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine çekmek : üstüne çekmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine çökmek : duygu, durum vb. bastırmak, kaplamak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine çullanmak : üstüne çullanmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine koymak : üstüne koymak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine oturmak : üstüne oturmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi : üstüne ölü toprağı serpilmiş gibi"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine titremek : üstüne titremek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine toz kondurmamak : üstüne toz kondurmamak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine tuz biber ekmek : üstüne tuz biber ekmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine tüy dikmek : yaşanan durumu veya olayı daha da kötüleştirmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine üzerine gitmek : üstüne üstüne gitmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine varmak : üstüne varmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine vazife olmamak : üstüne vazife olmamak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine yaptırmak : üstüne yaptırmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine yatmak : üstüne yatmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine yıkmak : üstüne yıkmak"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine yok : üstüne yok"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine yüklenmek : üstüne yüklenmek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerine yürümek : üstüne yürümek"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt
üzerinize afiyet (veya sağlık) : üstünüze afiyet"Gerinerek kollarını yana doğru açarken başını divanın yastıkları üzerine koyuyor." - E. M. Karakurt