vajinal progesteron yan etkileri / Progesteron Hormonu Nedir, Ne İşe Yarar? - Acıbadem Hayat

Vajinal Progesteron Yan Etkileri

vajinal progesteron yan etkileri

Progesteron ilaçları (hap, iğne, jel) düşük ve erken doğumu engeller mi? Yan etkileri var mı?

Dr. Kağan Kocatepe'nin youtube kanalında hazırladığı video içeriğinin transkripsiyonu (video sayfanın en aşağılarında):

Progesteron hormonu ilaç şeklinde anne adaylarına düşük tehdidinde, tüp bebek sonrası uzun süreli, kanaması olanlara, düşük önleyici, tırnak içinde düşük önleyici diyorum, tek başına, eğer bebek başka bir nedenle düşecekse, mesela kromozom anomalisi varsa düşmesini engelleyemezsin sadece geciktirebilir, onu bir kenara koyalım.

Destekleyici olarak progesteron hormonu özellikle nerede destekler?

Plasental şift (shift) dediğimiz dönemde, plasental shift 6 ile 7. gebelik haftaları arasında, progesteron üretimi yumurtalıklardan alınıp plasentaya devrildiği zaman shift, nöbet devri yani, bu nöbet devri esnasında henüz daha tırnak içinde acemi olan plasenta, gerekli olan progesteronu üretemeyeceği için kanamaya neden olabiliyor. Buna da plasental shift kanaması diyoruz.

Bu, lekelenme tarzında bir kanama oluyor. Yerleşme kanaması değil yalnız bu. Yerleşme kanaması adet gecikmesi öncesinden olan bir kanama. O ayrı bir konu.

Bu plasental shift kanamasında işimize yarayabilir.

Onun dışında tüp bebekte destekleyici olarak, tüp bebek zaten doğal olmayan bir süreçten geçtiği için o tüpün içinde geçirmesi gereken bir haftayı geçirmeden onu enkübatör adını verdiğimiz yapının içinde geçirdiği için bazı özellikleri kazanamadığı için diyelim, onu dışarıdan desteklememiz lazım. Bunu progesteronla yapıyoruz.

Progesteron çok farklı şekillerde kullanılıyor anne adayları tarafından: 

  • Tabletler, bunlar genelde 100 miligram, 200 miligram oluyor. Bu tabletler hem ağızdan alınabiliyor aynı zamanda aynı formu vajinadan da alınabiliyor.
  • Yine vajinal yoldan jel şeklinde olanlar var. Bunların genelde 80 miligramlık olanları var ülkemizde.
  • Onun dışında iğne şeklinde olanları var. Bunlar 500 miligram içeriyor genelde. Bunları kullanıyoruz.


İkinci bir kullanım alanı da erken doğum tehdidinde rahim ağzına etki ederek, rahim ağzının bir anlamda yumuşamasını engellemek diyelim, progesteron orada erken doğumu engellemede bize faydalı olduğu oluyor.

Bazı doktorlar mesela bizim klasik olarak kullandığımız erken doğum önleyici ilaçlar yerine sadece progesteron kullanabiliyorlar, rahim ağzı açılması olduğunda, rahim ağzı kısalması olduğunda, serklaj yapmak yerine, rahim ağzını bağlamak yerine direkt olarak progesteron fitil veya progesteron iğne verenler de var.

Yani kullanım alanları bunlar.



Ama tabii ki anne adayların hemen hemen %80'i yan etkilerden yakınıyorlar.

Bu yan etkiler nelerdir?

Ben en sık görülen yan etkileri burada sizin için topladım:

  • Benim gördüğüm en sık yan etki sersemlik ve yorgunluk. Böyle kendini sersem gibi hissediyor, konsantre olamıyor, uykuya eğilim oluyor falan filan.
  • Bulantı. Ama tabi bu erken gebeliğin bulantısıyla da karışabiliyor ama progesteron zaten bir gebelik hormonu olduğu için genel olarak gebelikteki bulantının sebeplerinden bir tanesi de progesteron olduğu için bu tamamen doğal, beklenen bir şey.
  • Ateş basması olabiliyor. Bu da sık görülen yan etkilerden.
  • Sinirlilik başta olmak üzere bazı mood değişiklikleri olabiliyor. Depresyona eğilim olabiliyor. Sinirlilik bir tarafta, kenara çekilip hüzünlenmek bir tarafta. Progesteron depresyona neden olabiliyor özellikle yüksek dozlarda.
  • Baş dönmesine neden olabiliyor.
  • Akıntıya neden olabiliyor.
  • Göğüs dolgunluklarına neden olabiliyor. Sonuçta progesteron bir kadınlık hormonu.
  • Onun dışında baş ağrısı yapabiliyor. Ama hamilelik baş ağrısı ile bu karışabilir tabii ki.
  • Ender olarak da eklem ağrıları yapabiliyor.
  • Onun dışında daha ciddi yan etkileri de olabilir tabii ki. Bütün ilaçlar için geçerli olan alerjik reaksiyonlar, dokunun aşırı reaksiyon göstermesi gibi ama bunlar çok ender görülüyor.

Yani progesteron aslında güvenli bir ilaç olmakla beraber, usulüne uygun ve gerekli dozlarda kullanılması gereken bir ilaç.


İLGİLİ KONULAR:

  • Düşük (Abortus) ve Tekrarlayan Düşükler
  • Vakum Kürtaj: İstenmeyen Gebelik ve Düşük Durumu
  • Düşükle sonuçlanan bir gebelikten sonra yeniden hamile kalmak için ne kadar beklemeliyim?
  • Düşük, hap ve iğnelerle önlenebilir mi?
  • Düşük yaptıran ilaçlar, hap ve iğneler gerçek mi?
  • Gebelikte adet sancısı gibi ağrılar neden olur?
  • Gebeliğin ilk haftalarında kanama neden olur, düşükle sonuçlanır mı?
  • Kürtaj olduktan sonra yeniden hamile kalmak için ne kadar beklenmelidir?
  • Düşük yapmanın sorumlusu kim? Anne adayı mı suçlu?
  • Kürtaj olduktan sonra ilk adet kanaması ne zaman gerçekleşir, aradaki kanamalar adet belirtisi midir?
  • Kimyasal gebelik düşük (abortus) anlamına gelir mi?
  • Progesteron ilaçları (hap, iğne, jel) düşük ve erken doğumu engeller mi? Yan etkileri var mı?
  • Kürtaj (vakumlu) nasıl yapılır, riskli mi, ağrı, kanama, kısırlık yapar mı?
  • Gebelik belirtilerinin kaybolması, azalması veya baştan beri hiç olmaması -bebekte bir sorun var mı?

GEBELİKTE NORMALDIŞI DURUMLAR:


Video: PROGESTERON İLAÇLARI (HAP, İĞNE, JEL) KANAMA, DÜŞÜK VE ERKEN DOĞUMU ENGELLER Mİ? YAN ETKİLERİ NELERDİR?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Kadın Doğum Hekimliğinde Progesteron Kullanımı ( Ulun Uluğ )

dr ulun ulug

Doç. Dr. Ulun Uluğ

Bahçeci-Umut Tüp Bebek Merkezi, İstanbul

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

ÖNEMLİ NOTLAR

  • Progesteron kullanımının çok geniş bir yelpazesi bulunmaktadır
  • Progsteron verilen bir olguda progesteronun fizyolojik etkilerinden yararlanırken diğer agonistik ve antagonistik etkilerini de hesaba katmamız gerekebilir.
  • .Natural progesteron sadece progestojenik etki yaparken diğer progestinler gibi yan etkileri olmamaktadır. Ancak potansiyel açısından diğer progestinlerden daha zayıftırlar.
  • Androjenik , antiandrojenik, antiestrojenik, estrojenik ve mineralokortikoid etkiler progestin türevine göre değişmektedir.
  • Progestin tedavi endikasyonu olan olgularda ‘one size fits all’ uygulaması olmamalıdır.

 

 

Progesteron hormonu kadın doğum hekimliğinde en sık kullanılan hormonal ajanlardan biridir. Daha farklı bir açıdan bakacak olursak hayatın devamı yani ovülasyondan sonra fertilize olmuş oositin endometriuma implantasyonu ve süregenliğini progesteron sağlamaktadır. Progesteron olmadan insan üremesinin olmayacağı da ortadadır. Klinik yaklaşım olarak bakacak olursak progesteron tedavisi çok eskiden beri değişik hastalılar için kullanılmaktadır. Progesteron sadece kendi branşımızda değil anesteziyoloji nöroşirurji gibi farklı branşlarda da terapötik amaçlı kullanılmaktadır.

Aşağıdaki tabloda kadın doğum hekimliğinde Progesteron kullanım indikasyonları olan problemler sıralanmıştır:

Tablo 1:

 

Obstetrik

 

Jinekoloji

1

Erken gebelik kaybı

1

Disfonksiyonel Uterin kanama

2

Antepartum kanama

2

Kronik anovülasyon

3

Preterm doğum engelleme

3

Myoma Uteri

4

Gebelikte cerrahi müdahale sonrası

4

Hiperandrojenemi

  

5

Endometriozis

  

6

Adenomyozis

  

7

Endometrial Hiperplazi

  

8

Amenore

  

9

Luteal faz yetmezliği

  

10

ART sonrası

  

11

Kontrasepsiyon amaçlı

  

12

Kronik pelvik ağrı

  

13

Postmenapozal hormon tedavisi

Tablodan da anlaşılacağı gibi progesteron kullanımının çok geniş bir yelpazesi bulunmaktadır. Tablodaki indikasyonları tek tek sıralamak ve progesteronun hangi amaçla verildiğini tartışmak neredeyse bir ders kitabı kadar zaman alacaktır. Bir çok endikasyon için kullanılmasına rağmen, progesteronun terapotik etkisi de bahsi geçen indikasyonlar için halen tartışmalı olmaktadır. Başka bir pencereden baktığımızda progesteron tedavisi bazı haller dışında ilk tercih olmamakta hatta diğer tedavi modaliteleri başarısız olduğunda önem kazanabilmkedir. Muhtemelen buradaki en önemli etken kronik rahatsızlıklarda eksojen progesteron hormonun uzun süre verilmesine bağlı gelişecek yan etkilerden endişe duyulmaktadır. Progesteronun olmaz ise olmaz endikasyonları arasında hormonal doğum kontrol yöntemleri ve endometrial hiperplaziyi ön plana çıkan olanlardır. Progesteron tedavisi uygulayacağımız zaman klinisyenlerin en sık karşılaştığı sorunlar hangi tür progesteronun verilmesidir. Özellikle daha çok Anglo-Sakson bilimsel bazda yetişen hekimler için progesteron tedavisi akla gelince medroksiprogesteron asetat (MPA) gelmektedir. Avrıpa ekolunde yetişmiş hekimler için de dydrogesteron daha ön plana çıkmaktadır. Ancak son yıllarda hem terapotik amaçlı, hem kontrasepsiyon amaçlı hemde ürmeye yardımcı tedavi yöntemleri için daha farklı progesteron preparatları üretilmektedir. Bu bağlamda progsteron verilen bir olguda progesteronun fizyolojik etkilerinden yararlanırken diğer agonistik ve antagonistik etkilerini de hesaba katmamız gerekebilir. Muhtemelen aynı soruyu gebe hastalarda özellikle organogenez zamanında hangi tip progesteronu seçmemiz gerekir kendimize sormuşuzdur. Bu derlemede sizlere progestronların sadece progestojenik etkilerinin olmadığını ve terapoitk olarak kullandığımız bazı ajanların farklı özelliklerinide önemli olabileceğini anlatmak istedim.

Klinik uygulamada amacımız progesteron tedavisi vermekler birlikte esasında farmakolojik olarak progesteronejenik özellilği olan progestinleri kullanmaktayız. Progestinlerin sadece progesteron etkileri olmayıp farklı yan etkileri de mevcuttur ve progestinin üretildiği moleküler yapıya göre değişmektedir.

Bu bağlamda natural (doğal) progesteron sentezi insan vucudunda overlerde, adrenal bezde ve plasentada gerçekleşmektedir. Kolesterolden sentezlenen progesteron p450 sitokrom enzim ailesiyle hem sex steroidleri hem de mineralekortikoidlerin sentezlenmesinde ara basamakta yer alır. Progesteron sentezi yolu herhangi bir biyokimya kitabından öğrenilebilinir ve konumuzun dışındadır. Vucudumuzda A ve B olmak üzere 2 tip progesteron reseptörü bulunmaktadır. Pogesteron reseptörleri bir çok organ sistemindeki dokularda

yerleşmiştir. Nukleer reseptörlerdir ve aktivasyonları da tiplerine göre değişmektedir. Yapılan araştırmalar PR B reseptörünün progesteronun aktifleşmesini gerçekleştirirken, PRA reseptörünün aktive edilmesi PRB supresyonuna yol açmakta başka bir değişle progesteronun etkisini azaltmaktadır. Progesteron reseptörlerinin menstruel siklusa göre hücreler içinde dağılımı da değişmektedir. Tablo 2’de Progesteronun fizyolojik etkilerini gösterilmiştir.

Tablo 2

a)Uterus desidualizasyonu ve gebeliğe hazırlanması

b)Ovülasyonun kontrolü

c)İmplantasyonun sağlanması ve erken gebeliğin devamı

d)Myometrial kontraktilitenin azaltması

e)Memede glandular aktivitenin artırılması

f)Doğum sonrası laktasyonun sürdürülmesi

g)Beyin üzerinde neuro-davranışsal etkilerinin artması

h)Kemikte remodelling sağlanması

i)Estrojen resptör transkripsiyonun azaltılması

j)Estradiolun daha zayıf estron ve estriol dönüşmesini artırması

k)Prostaglandin sentezinin engellenmesi

 

Tablodan anlaşılacağı gibi progesteronun fizyolojik etkileri çok geniş bir spektrum göstermekte ve birçok etki farklı basamakların aktivasyonuyla ortaya çıkmaktadır. Progesteronun farklı fonksiyonlarının olması terapötik amaçlı kullanım alanını da genişletmektedir.

Postmenapozal hormon replasman tedavisiyle yeni elde edilen sonuçların özellikle meme ve kardiyovasküler sistem üzerindeki beklenmeyen olumsuz etkileri replasman amacıyla kullanılan rejimlerdeki progestin farklılığı üzerinde durulmasına yol açmıştır. Buradan yola çıkarak progestinler arasındaki farklar uygulama yolları ve etki mekanizmalarını bilmemiz tek bir progestojenik ajanın progesteron verme endikasyonu alan her tedaviye uygun olmayacağı konusunda bizi uyarmaktadır.

Progestinleri ana olarak doğal progesteron ve sentetik progesteron olarak ayırmamızda fayda var.

Natural progesteron Meksika elmasından elde edildiği gibi hayvanların over ekstrelerinden de üretilmektedir. Saf formunda emilimi olmadığı için mikronize partiküller halinde üretilir oral veya vajinal uygulanabilir. Ayrıca yağda eritilmiş formu intramuskuler olarak da uygulanmaktadır. Natural progesteronun oral emilimi hızlı olmasına rağmen özellikle karaciğerden ilk geçiş metabolizması fazla olduğu için biyoyararlanımı çok fazla olmamaktadır. Karciğerde metabolize edildiğinde allopregnenolon adında ara ürün ortaya çıkmaktadır. Allopegnenelon GABA benzeri etki göstererek özellikle uyku hali ve yorgunluğa yol açarak hastalar açısından toleransı azaltmaktadır. Vajinal uygulamada da emilim iyi olmakta ve karaciğerde metabolizması daha az olacağı için biyoyararlanımı daha fazla olmaktadır. Intramusküler form ile karşılaştırıldığında klinik yararlanım olarak fark bulunmamasına rağmen hasta konforu açısından vajinal form tercih edilmektedir. Vajinal form krem şeklinde veya yumuşak kapsül şeklinde üretilmektedir. Natural progesteron sadece progestojenik etki yaparken diğer progestinler gibi yan etkileri olmamaktadır. Ancak potansiyel açısından diğer progestinlerden daha zayıftırlar.

Tablo 3

Progestin sınıflaması

A)Natural progesteron

B)Retroprogesteron : Dydrogesteron

C)Pregnanlar (17α hidroksiprogesteron) : Medrokisprogesteron asetat, siproteron asetat, megestrol asetat

D)Nor-pregnanlar (17α hidroksinorprogesteron): Gestonoron kaproat

E)Nor-pregnanlar (19-Norprogesteron): Demegestone, Nesteron

F)Estranlar (19-nortestosteron): Norethinderon asetat, Linestrenol

G)Gonanlar (19- nortestosteron): Norgestrel, Levonogestrel, gestodon, norgestimate, dionogest

H)Spirolakton: Drospieron

 

Natural progesterondan farklı olarak sentetik progestinler oral olarak hızlı emilirler ve vucud dağılımı fazladır. Karaciğerden metabolize olup, idrar ile itrah edilirler.

Sentetik progestinlerin büyük bir kısmı kombine oral kontraseptfler için türetilmiş ajanlardır.

Klinikte sık kullandığımız bazı ajanların farmakodinamik özelliklerini inceleyecek olursak

Medroksiprogesteron asetat (MPA):

Oral emilimi çok iyidir ve karaciğerde metabolize olmaz, SHBG ve CBG bağlanmaz. Biyoyararlanımı neredeyse %100’dür

Siproteron asetat: MPA gibi SHBG ve CBG bağlanmaz biyoyararlanımı %100’dür. Yağ dokusunda depolandığı için uzun etkili olabilmektedir

Norethinderron Asetat (NETA): SHBG bağlanır ve biyoyararlanımı yaklaşık %65’dir. Barsak emilimi çok hızlı olmaktadır.

Linestrenol: Esasında öncü bir moleküldir. Aktif hali metabolize olduktan sonra norethisteron’dur.

Levonorgestrel: Oral emilimi çok hızlı olur. SHBG %50 bağlandığı gibi SHBG seviyesini de düşürmektedir.

Desogestrel: oral emilimi daha yavaştır, 3-keto desogestrel aktif metabolitidir. SHBG ve albumine bağlanır.

Gestadon: Emilimi %100’dür ve metabolize olmadan aktivasyon gösterir

Norgestimate: Norgestrole metabolize olur. Oral emilimi çok hızlıdır ve değişmeden idrarda norgestrol olarak itrah edilir.

Dionegest: Hibrid bir progestindir. Oral emilimi çok iyidir. SHBG bağlanmaz ancak albumine bağlanır.

Drospirenon: Oral emilimi iyi olmasına rağmen biyoyararlanımı yaklaşık %75’dir. SHBG ve CBG bağlanmaz.

Progestinlerin progestojenik potansiyelleri Mc Phil indekis denilen tavşan endometriumunda transformasyon yapma etkisine göre ölçülmektedir. Resim 1’de bazı progestinlerin Mc Phil indeksleri gösterilmiştir

Resim 1

dr ulun ulug makale1

 

Progestinlerin antigonadotropik etkileri başka bir değişle ovülasyon inhibisyon potansiyelleri de türe göre değişmektedir (Tablo 4)

Progestin

Ovülasyon inhibisyon dozu mg/gün

Progesteron

300

Dydrogesteron

30

MPA

10

Siproteron asetat

1

NETA

0,5

Linestrenol

2

Levonogestrel

0,05

Desogestrel

0,06

Gestadon

0,03

Norgestimat

0,2

Dienogest

1

Drospirenon

2

 

Farklı moleküler yapılara sahip oldukları içinde progestojenik etkileri dışında diğer etkileri de bulunmaktadır. Konun başında da belirttiğim gibi farklı yan etkilerinden dolayı farklı endikasyonlar için farklı progestinler kullanılmaktadır. Tablo 5’ progestinler özelliklerine göre sınıflandırılımıştır.

Tablo 5

Progestin

P

AG

AE

E

A

AA

G

AM

Progesteron

+

+

+

-

-

±

+

+

Dydrogesteron

+

-

+

-

-

±

-

+

MPA

+

+

+

-

±

-

+

-

Siproteron asetat

+

+

+

-

-

++

+

-

NETA

+

+

+

+

+

-

-

-

Nomogestrol asetat

+

+

+

-

-

±

-

-

Linestrenol

+

+

+

+

+

-

-

-

Levonorgestrel

+

+

+

-

+

-

-

-

Drospirenon

+

+

+

-

-

+

-

-

Norgestimate

+

+

+

-

+

-

-

-

Gestoden

+

+

+

-

+

-

+

+

Dionegest

+

+

±

±

-

+

-

-

P: Progestojenik     AG: Antigonadotropik    AE: Antiestrojenik    E: Estrojenik

A: Androjenik    AA: Antiandrojenik    G: Glukokortikoid etki AM: Antimineralekortikoid etki


Sonuç olarak progestinler 1- progesteronejenik aktivite, 2- virulans, 3- agonistik veya antagonitik özellikleriyle çok farklılaşmaktadır. Endometrium üzerinde daha fazla antiestrojenik ve daha uzun süreli progestreron tedavisi için farklı bir progestin seçerken, kronik anovülasyonu olan bir olgu için daha farklı bir progestin seçmemiz gerekir.

Son yıllarda özellikle ilaç endüstrisi birbirnden farklı oral kontraseptifleri klinik uygulamaya sürmektedir. Yeni jenerasyon oks’lerde değişkliğin farklı progestin kullanıldığı olduğu bilinmektedir. Bu bağlamda progestinlerin sadece antigonadotropik potansiyelleri değil, mineralokorkikoid, androjenik potansiyelleri de öne çıkarılmaktadır. Diğer bir yandan özellikle alterantif tıp denilen veya tamamlayıcı tıp’ta doğal progesteronun yararlılığı üzerinde durulmaktadır. Natural rpogesteronun diğer progestinlere göre daha az potansiyeli olmasına rağmen sentetik progestinler yerine gebelikde kullanımı daha rahat gözükmektedir. Doğal progesteron nedense büyük ilaç endüstri devleri tarafından çok fazla ilgi görmemekte, daha çok orta ölçekli üreticiler tarafından sunulmaktadır. Ülkemizde özellikle ART sonrası yaygın olarak kullanılan progesteron tedavisinde uzun yıllar ruhsatlı üretici bulmakta zorluk çekilmiştir.

Referanslar

1-      Million women colloborators. Breast cancer and hormon replacement therapy in the million women study. Lancet 36 419-22, 2003

2-      Schindler AE, Campagnoli C, Druckman R ve ark. Progestins, present and future. J Steroid Biochem Molecul Biol 59, 357-63, 1996

3-      Sitruk-Ware R, Michelle DR editörler. Progestins and antiprogestins in clinical practice. New York, Marcel Deker, 2000

4-      Schindler AE, Campagnoli C, Huber J. ve ark. Reprint of parmacology and classification of progestins. Maturitas, 61, 171- 180, 2008

5-      Kuhl H. Pharmacology of Progestins. Basic aspects of progesteron derivatives. Menopause Review. 9-16 2001

6-      Kumar N, Koide SS, Tsong YY ve ark. Nesterone, a new progesterone with a unique pharmacological profile.Steroids. 65, 629-36, 2000

7-      Graham JD, Clarke CL. Physiological action of progesterone in target tissues. Endocrinol Review. 52, 502-19 1997

8-      Vegeto E, Shabaz MM, Ven DX ve ark. Human Progesteron receptor A form is a cell an promoter specific repressor of human progesteron receptor B function. Mol Endocrinol, 1244-55, 1993

9-      Lessey BA, Killam AB, Metzger DA ve ark. Immunohistochemical analysis of human uterine estroıgen and progesteron receptors throughout the menstruel cycle. J. Clin Endocrinol Metab. 67, 334-40, 1988

10-  Canonaco M, O Connor LH, Pfaff DW ve ark. Longer term progesterone treatment induces changes GABA receptor levels in forebrain sites in the female hamster. Exp Brain Res. 407-411, 1977

11-  Golb S, Nikolv R, Zimmerman T. Pharmacology of nortestosterone derivatives. Menopause review 31-7, 2000


Progestan nedir? Ne için ve nasıl kullanılır? Dozu ve yan etkileri

Progestan, doğal progesteron içeren bir ilaçtır. Progesteron adet döngüsünde ve hamileliğin erken evrelerinin korunmasında önemli rol oynayan bir kadın cinsiyet hormonudur. Progestan, adet öncesi sendrom, adet düzensizliği, anormal vajinal kanamalar, menopoz, kısırlık, düşük tehlikesi gibi durumlarda ve yardımcı üreme tekniklerine destek amaçlı kullanılır. Eczanelerde yumuşak kapsül ve enjeksiyon çözelti içeren ampul formlarında bulunur. Ağız kuruluğu, ateş, uykusuzluk, vajinal kuruluk gibi yan etkiler görülebilir. Doktora danışmadan kesinlikle kullanmayınız.

Progestan nedir?

Progeston, progestojen grubunda yer alan etkin maddesi progesterondur. Progesteronadet döngüsünde ve hamileliğin erken evrelerinin korunmasında önemli rol oynayan bir kadın cinsiyet hormonudur. Progeston eczanelerde yumuşak kapsül (200 mg) ve enjeksiyonluk çözelti içeren ampul (50 mg/ml ve 25 mg/ml) formlarında bulunur.

Progestan ne işe yarar?

Progestan aşağıdaki durumlarda kullanılır:

  • Adetöncesi sendrom
  • Adet görememe durumu ya da adet düzensizliği
  • Hormonal dengesizlik kaynaklı rahim kanamaları
  • Menopoz öncesi ve menopoz dönemi
  • Luteal eksikliğe bağlı kısırlık tedavisi
  • Yardımcı üreme tekniklerine destek ve düşük tehlikesi

Progesteron nedir? Gebelikte yükselmesi veya düşmesi tehlikeli midir?

Progestan Dex ne işe yarar?

Yardımcı üreme teknikleriyle tedavi gören kadınların fazladan progesterona ihtiyaç duydukları durumda kullanılır.

Progestan düşüğü engeller mi?

Progeston, rahim mukozası üzerinde etki ederek döllenmiş yumurtanın rahmin iç duvarına tutulmasını ve gebeliğin devamını sağlamaya yardımcı olur.

Progestan nasıl kullanılır?

  • Progestan’ı her zaman doktorunuzun önerdiği şekilde ve dozda kullanın. Doktorunuzun tavsiyesi olmadan doz arttırmayın veya azaltmayın.
  • Eğer ilacınızın etkisinin çok güçlü ya da çok zayıf olduğunu hissediyorsanız doktorunuza ya da eczacınıza danışın.
  • Bazı kişilerde baş dönmesi ve uyku hali gibi yan etkilere neden olabilir. Bu etkileri hissederseniz araç ya da makine kullanmayın.
  • Yumuşak kapsülü tok karnına için.
  • Ampul formu kas içine enjekte edilerek uygulanır.

Progestan Dex kullanımı

Progestan Dex 25 mg, deri altına ya da kas içine enjeksiyon yöntemiyle uygulanan bir ilaçtır. Hasta, uzman doktordan enjeksiyonluk çözeltinin nasıl hazırlanacağı ve işlemin nasıl yapılacağına dair gerekli eğitimi aldıktan sonra deri altı enjeksiyonunu kendi gerçekleştirebilir. Doktorunuza danışmadan ilacı bırakmayın ya da dozunu azaltmayın. İlaç aniden bırakıldığında ruh hali değişikliklerine ve nöbet geçirmenize neden olabilir.

Menopoz nedir? Ne zaman başlar? Belirtileri ve tedavisi

Progestan yumuşak kapsül fitil olarak kullanılır mı?

Progestan’ın yumuşak kapsül formu normalde ağızdan kullanılır. Ancak yumuşak ve hafif yağlı yüzeyi sayesinde özellikle uzun süreli tedavilerde vajinal fitil olarak da kullanıma uygundur. Bu tür bir kullanım için öncelikle doktorunuza danışın.

Progestan dozları

Progestan yumuşak kapsül dozu

Önerilen günlük doz genellikle tok karnına 1 ya da sabah ve akşam olmak üzere 2 kapsüldür. Eğer 1 kapsül kullanacaksanız uyku haline neden olduğu için gece yatarken almayı tercih edin. Yaşlı hastaların en düşük dozla başlaması önerilir.

Progestan ampul dozu

Yetişkin ve ergenlerde:

  • Adet görememe durumlarında: Önerilen doz 6-10 gün süreyle 5-10 mg/gün veya tek doz olarak 100-150 mg’lık enjeksiyondur. Eğer tedavi sırasında hasta adet olursa ya da enjeksiyon sırasında kanama meydana gelirse tedavi sonlandırılır.
  • Anormal vajinal kanamada: Önerilen doz 6-10 gün süreyle kasa enjekte edilen 5-10 mg/gün’dür. Eğer enjeksiyon sırasında kanama meydana gelirse tedavi sonlandırılır.
  • Luteal faz eksikliğinde: Önerilen başlangıç dozu ovülasyonun birkaç günü içinde günde 12.5 mg veya daha fazladır. Tedavi genellikle 2 hafta sürer. Ancak doktor gerekli görürse gebeliğin 11. haftasına kadar devam edilebilir.

Vajinal mantar enfeksiyonu nedir? Belirtileri, nedenleri ve tedavisi

Progestan Dex dozu

Önerilen doz genellikle gebeliğin kesinleştiği 12. haftaya kadar günde bir doz 25 mg’lık enjeksiyondur.

Progestan fazla alınırsa ne olur?

Eğer size önerilen dozdan fazla kullandıysanız, ciddi yan etkilere neden olabilir. Mutlaka doktorunuza ya da eczacınıza danışın.

Progestan ilaç etkileşimleri

Progestan aşağıdaki ilaçlarla etkileşime girerek ilaçların etkilerinde değişime ya da yan etkilere neden olabilir. Eğer reçeteli ya da reçetesiz herhangi bir ilaç ya da takviye kullanıyorsanız Progestan’ı kullanmadan önce doktorunuza bilgi verin.

  • Karbamazepin, Fenitoin ve Fenobarbital (epilepsi ilaçları),
  • Rifampisin (bir tür antibiyotik),
  • Griseofulvin ve Ketokonazol (mantar ilaçları),
  • Sarı Kantaron (St. John’s Wort) içeren ürünler,
  • Siklosporin (romatizmal hastalıklarda ve organ nakli sonrası kullanılır),
  • Diyabet ilaçları

Östrojen nedir? Ne işe yarar? Eksikliği ve fazlalığı ne tür sorunlar yaratır?

Progestan formları ve türleri

  • 200 mg yumuşak kapsül
  • 50 mg/ml IM enjeksiyonluk çözelti içeren ampül
  • Progestan Dex -25 mg/ml I.M. /S.C. enjeksiyonluk çözelti

Progestan eşdeğer (muadili) ilaçlar

Progestan’la aynı etkin maddeyi içeren ve aynı amaçla kullanılan ilaçlar; Crinone, Cyclogest, Fergipro, Lutinis, Progynex, Prolutex, Promester.

Progestan kimler kullanamaz?

Eğer aşağıdaki durumlardan birine sahipseniz Progestan kullanmayın:

  • Progesteron veya ilacın içindeki diğer maddelere alerji,
  • Beyin kanaması ya da damar içinde pıhtı geçmişi,
  • Ağır karaciğer veya böbrek yetmezliği,
  • Meme veya genital organ tümörü,
  • Nedeni bilinmeyen vajinal kanama,
  • Ölü düşük yapmış olma ya da düşük sonrası rahim içinde doku kaldığı şüphesi,
  • Rahim dışı (ektopik) gebelik geçmişi.

Progestan’ın dikkatli kullanılması gereken durumlar

Aşağıdaki durumlardan birine sahipseniz doğru doz ayarlamasını yapabilmesi için doktorunuza bilgi verin:

Progestan hamilelikte ve emzirirken kullanılır mı?

Progestan yumuşak kapsül ve 50 mg ampul formunu doktorunuz önermedikçe hamileyken kullanmayın. İlacı kullanırken hamile kaldığınızı fark ederseniz hemen doktorunuza danışın. Ancak Progestan Dex’i eğer doktorunuz da onayladıysa gebeliğin ilk üç ayı boyunca kullanabilirsiniz. Progestan anne sütüne geçtiği için emzirirken kullanmayın.

Adet nedir? Regl sancısı ve kanaması nasıl azaltılır?

Progestan yan etkileri

Ciddi yan etkiler: Aşağıdaki yan etkiler nadir görülür ancak ciddidir. Eğer bunlardan herhangi birini yaşarsanız ilacı kullanmayı bırakın ve en yakın hastaneye başvurun:

  • Karında ağrı, şişlik ya da yumuşaklık
  • Memede kütle
  • Migren başağrısı
  • Nefes darlığı
  • Titreme ya da nöbet
  • Kalp ya da böbrek problemleri
  • Anormal vajinal kanama
  • Aşırı kaygı ya da depresyon
  • Kalp ya da akciğerde pıhtı oluşumu belirtileri (baldır ya da göğüs ağrısı, yavaş soluk alma, kanlı öksürük)
  • Beyin ya da gözde pıhtı oluşumu belirtileri (Şiddetli baş ağrısı, baş dönmesi, kusma, baygınlık, konuşmada değişiklik, kol veya bacaklarda uyuşukluk veya güçsüzlük)

Hafif yan etkiler

  • Ağız kuruluğu
  • Ateş
  • Yüksek tansiyon
  • Zihin bulanıklığı, konuşma bozukluğu
  • Uykusuzluk
  • Kabızlık, hazımsızlık, mide ve barsak iltihabı, kusma gibi sindirim sistemi sorunları
  • Ödem
  • Kulak ağrısı
  • Vajinal kuruluk, vajinal mantar ya da iltihap
  • İdrar yolu enfeksiyonu
  • Bronşit, burun akıntısı, sinüzit, farenjit
  • Akne veya siğil gibi cilt rahatsızlıkları

Adet gecikmesi neden olur, ne iyi gelir? Belirtileri ve tedavisi

Progestan reçetesi / prospektüs

İlaç hakkında daha detaylı bilgi edinmek ve kullanma talimatını okumak için linke tıklayın>>>

Progestan fiyat 2022

  • 200 mg yumuşak kapsül: 57.91 TL
  • 50 mg/ml IM enjeksiyonluk çözelti içeren ampül: 107.41 TL

Progestan Dex 25 mg fiyat 2022

Progestan Dex –  25 mg/ml I.M. /S.C. enjeksiyonluk çözeltinin Haziran 2022 tarihi itibariyle fiyatı 251.33 TL’dir.

Progestan: Nedir ve Hamilelikte Neden Kullanılır?

Progestan, sentetik progesteron hormonu takviyelerinin genel ismidir. Genellikle progesteron hormonu eksikliğinde veya infertilite tedavisinde tercih edilen progestanlar, daha önce bir veya birden fazla kez düşük yapan hamilelerde de kullanılabilmektedir. Piyasada hap, fitil, iğne ve ampul şeklinde bulunan bu takviyelerin mutlaka doktor gözetiminde kullanılması gerekir. Aksi halde progestan kullanımına bağlı olarak ciddi yan etkilerle karşılaşılabilmektedir. Peki, progestanın yan etkileri nelerdir? Hamilelikte progestan kullanımı bebeğe zarar verir mi? Sizler için hazırladığımız bu yazıda, progestan kullanımı ilgili merak edilenleri derledik.

Progestan Nedir?

Progesteron hormonu, kadınları hamileliğe hazırlayan en önemli hormonlardan biridir. Sağlıklı ve üreme çağındaki her kadında, yumurtalıklar tarafından yumurtlama döneminde progesteron hormonu salgılanır. Kadınlık hormonu olarak da bilinen bu hormon, döllenmiş yumurtanın (embriyo) rahime tutunabilmesi için rahim duvarını kalınlaştırma görevini üstlenir. Eğer uygun zamanda döllenme gerçekleşmezse, progesteron salımı da azalır ve bebek için hazırlanan rahim duvarı parçalanarak vücuttan atılır, yani adet kanaması gerçekleşir. Bununla birlikte progesteron hormunu gebelik döneminde rahim kasılmalarının önüne geçerek düşük yapma ve doğumun vaktinden önce başlama riskini düşürür. Buradan da anlaşılacağı üzere, hamileliğin oluşması ve sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için progesteron hormonu çok önemlidir. Progesteron hormonunun eksikliği söz konusu olduğunda ya hamilelik gerçekleşmez ya da döllenme sağlıklı bir şekilde gerçekleşse bile rahim duvarı yeterince kalınlaşamayacağı için gebelik sağlıklı bir şekilde sürdürülemez. Bu nedenle progestan adı verilen sentetik progesteron hormonu takviyelerine başvurulur. Progestan takviyeleri oral, enjeksiyon veya vajinal fitil şeklinde sunulmaktadır. Bu ilaçlar, kesinlikle doktor gözetimi olmadan kullanılmamalıdır. Zira bazı özellikli durumlarda progestan kullanımı çok ciddi problemlere yol açabilmektedir.

Progestan: Nedir ve Hamilelikte Neden Kullanılır?

Progestan Kullanımı Hangi Durumlarda Gerekir?

Progestan kullanımı, genellikle progesteron düşüklüğü olanlar ve infertilite tedavisi görenler için tercih edilir. Detaylandıracak olursak; progesteron hormonu eksikliği sebebiyle hamile kalamayanlara, adet düzensizliği ve yumurtlama problemi olanlara, polikistikover sendromu olan kişilere, daha önceki gebeliklerinde bir veya birden fazla kez düşük yapmış kadınlara, erken doğum veya düşük riski olan hamilelere progestan tedavisi başlanabilir. Ancak bu ilaçlar kesinlikle doktor kontrolünde kullanılmalıdır. Her ne kadar yapay formda olsalar da progestanlar vücutta hormon gibi davranırlar ve hormon üretimini tetiklerler. Bu nedenle kontrolsüz kullanımlarda ciddi yan etkilere neden olabilirler. Bazı özel sağlık problemleri olan kişilerde ise kullanılması sakıncalı olabilmektedir. Örneğin; karaciğer hastalığı bulunanlar, meme kanseri olanlar, geçmişte felç, kalp krizi veya pıhtılaşma sorunu yaşayan hastalar tedaviden önce mutlaka doktorlarını bilgilendirmelidirler.

Progestanın Yan Etkileri Nelerdir?

Her ilaç gibi progestan kullanımının da bazı yan etkileri olabilmektedir. Özellikle vücudun hassasiyet kazanmasına bağlı olarak hamilelikte progestan yan etkileri daha fazla hissedilebilir. Bu yan etkiler genellikle hafif ve geçicidir ancak her ihtimale karşı belirtiler hissedildiğinde doktorla iletişime geçmek faydalı olacaktır.

Progestanın hafif yan etkileri aşağıdaki gibidir;

  • Göğüs ağrısı ve hassasiyeti,
  • Baş ağrısı,
  • Kabızlık,
  • İshal,
  • Kusma,
  • Yorgunluk,
  • Kemik, kas, eklem ağrısı,
  • Burun akıntısı,
  • Hapşırma,
  • Öksürük,
  • Sinüzit,
  • Faranjit,
  • İdrar yolu enfeksiyonu,
  • Vajinal mantar veya vajinal akıntı,
  • Uykusuzluk,
  • Ruh hali değişiklikleri.

Bu yan etkilerin dışında, progestan kullanımına bağlı olarak daha ağır yan etkilerle de karşılaşılabilir. Nadir karşılaşılan bu gibi durumlarda mutlaka sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir.

Progestanın nadir görülen şiddetli yan etkileri ise şunladır;

  • Şiddetli baş ağrısı, baş dönmesi, migren,
  • Kollarda ve bacaklarda uyuşma, zayıflık,
  • Denge kaydı ve koordinasyon eksikliği,
  • Memede yumru oluşumu,
  • Hızlı nabız,
  • Nefes alma ve yutma zorluğu,
  • Keskin göğüs ağrısı,
  • Yavaş ve zor konuşma,
  • Nefes darlığı,
  • Görme kaybı, çift veya bulanık görme,
  • Beklenmeyen vajinal kanama,
  • Yüz, boğaz, dil, eller, ayaklar, ayak bilekleri, alt bacaklar veya gözlerde şişme,
  • Deri döküntüsü, kurdeşen, kaşıntı,
  • Epilepsi krizi,
  • Mide ağrısı ve şişmesi ve
  • Depresyon.

Progestan: Nedir ve Hamilelikte Neden Kullanılır?

Progestan Yan Etkileri Hissedildiğinde Ne Yapılmalı?

Yukarıda belirtilen yan etkiler ile karşılaşıldığında ne yapılması gerektiği, özellikle hamilelikte progestan kullananlar tarafından merak konusudur. Öncelikle belirtiler hissedildiğinde doktorla iletişime geçilmelidir. Nadir görülen şiddetli yan etkiler tıbbi müdahaleler gerektirebilir ve ilaç kullanımı sonlandırılabilir. Fakat hafif yan etkiler ile karşılaşıldığında ilaç değişikliği tercih edilebilir. Bu nedenle belirtiler hissedildiğinde mümkün olan en kısa sürede doktora danışmak gerekir.

Sağlıklı Bir Gebeliğin Mimarı Olan Hormonlar!

Progestan Nasıl Kullanılır?

Progestanın piyasada çok farklı formları bulunmaktadır. Bu nedenle doktorun tavsiye ettiği formda, miktarda ve şekilde kullanmak gerekir. Yapılan araştırmalar, ağızdan alınan hap veya tablet şeklindeki progestan takviyelerinin emilim oranının düşük olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle daha çok vajina içine yerleştirilen fitil şeklindeki progestanlar tercih edilmektedir. Bunun dışında enjeksiyon (iğne) şeklinde de reçete edilebilmektedir.

Hamile Kalmak İçin Progesteron Kaç Olmalı?

Sağlıklı bir hamilelik için progesteron hormonunun vücutta belli bir seviyede olması gerekir. Özellikle kısırlık teşhisi ve tedavilerinde progesteron hormonu seviyesinin kontrol edilmesi gerekir. Bu nedenle doktorlar, hamile kalmakta zorlanan kadınlardan progesteron testi isteyebilirler. Progesteron testi kan örneği ile yapılan, oldukça basit bir testtir. Test sonucunun ise sağlıklı kadınlarda aşağıdaki değerler arasında olması beklenir.

  • Adet döngüsünün ortasındaki kadınlarda 5 – 20 ng/mL,
  • Hamileliğin ilk trimesterinde (ilk üç aylık dönem) 11.2 – 90 ng/mL,
  • Hamileliğin ikinci trimesterinde (ikinci üç aylık dönem) 25.6 – 89.4 ng/mL,
  • Hamileliğin üçüncü trimesterinde (üçüncü üç aylık dönem) 48.4 – 42.5 ng/mL,
  • Menapoz sonrası veya adet döngüsünün başlangıcında 1 ng/mL arasında olmalıdır.

Progesteron Kaç Olursa Hamile Kalınır?

Progestan: Nedir ve Hamilelikte Neden Kullanılır?

Progesteron Eksikliği Nasıl Anlaşılır?

Yumurtlama hormonu olarak da bilinen progesteron, hamile kalmak ve gebeliği sağlıklı bir şekilde sürdürebilmek için hayati öneme sahiptir. Normalden az salgılandığında ise başta hamilelik olmak üzere pek çok konu üzerinde olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Örneğin, vücut yeteri kadar progesteron hormonu üretemediğinde rahim duvarı yeteri kadar kalınlaşamaz. Bu nedenle döllenme gerçekleşse dahi embriyonun rahme tutunması güçleşeceğinden gebelik tehlikeye girer.

Progesteron düşüklüğü belirtileri arasında şunlar yer almaktadır;

  • Ruh hali değişiklikleri
  • Baş ağrısı, migren,
  • Adet döngüsünde düzensizlik,
  • Normalden çok veya az adet kanaması.

Bunlara ek olarak, progesteron hormonunun eksikliğine bağlı olarak östrojen hormonu daha baskın hale gelebilir ve aşağıdaki belirtilere neden olabilir;

  • Cinsel istekte azalma,
  • Safra kesesi sorunları,
  • Yoğun kanamalar,
  • Kilo alımı,
  • Göğüslerde hassasiyet ve fibrokistik oluşumlar.

Hamilelikte Progestan Kullanımı Bebeğe Zarar Verir mi?

Progestan kullanımı, özellikle daha önce bir veya birkaç kez düşük yapan kadınlarda düşük tehdidini önlemek için sıklıkla kullanılan tedavilerden biri. 1950'li yıllarda yapılan bazı araştırmalar progesteronun düşük yapma üzerindeki etkilerini ortaya çıkartmış, düşük riski olan kadınlarda progesteron kullanımının gebeliğin sağlıklı bir şekilde devam etmesini desteklediğine dair kanıtlar elde edilmişti. Öte yandan, Birmingham Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, daha önce düşük yapmış ve yeni gebeliğinin ilk haftalarında kanama şikâyeti olan kadınların progestan kullanımından fayda görebileceğini göstermiştir. Ancak araştırma sonuçlarında, tüm kadınların olumlu sonuç alacağına dair bir kanıya varılmamış, yalnızca progeston kullanımının yararlı olabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Buradan da anlaşılacağı üzere, hamilelikte progestan kullanımının bebeğe zarar vermeyeceği, aksine gebeliğin sağlıklı bir şekilde ilerlemesine yardım edebileceği görülmektedir.

Hamilelikte Sizi Yöneten 5 Hormon!

Editörün Seçtikleri

Popüler Yazılar

Gebe Sözlüğü

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır