veda hutbesi vikipedi / Veda Haccı - Vikipedi

Veda Hutbesi Vikipedi

veda hutbesi vikipedi

kaynağı değiştir]

'İlk evrensel insan hakları beyannamesi Veda Hutbesi'dir'

TBMM - Coşkun Ergül

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ömer Serdar, ilk evrensel insan hakları beyannamesinin, Hz. Peygamberin Veda Hutbesi olduğunu düşündüğünü belirterek, "Çünkü orada Peygamber Efendimiz, 'Ey nas' diye başlar, bütün insanlığı hitabına alır ve orada 'Adam öldürmeyeceksiniz, insan haklarını ihlal etmeyeceksiniz.' der." dedi.

Komisyon Başkanlığı görevine yeni seçilen Serdar, "komisyon çalışmaları sırasında nasıl bir yöntem izleyeceği ve nasıl çalışma yapacakları konusunda" AA muhabirine açıklamalarda bulundu.

Başarılı hizmetler ortaya koymayı ümit ettiklerini belirten Serdar, başta insan hakları ihlalleri olmak üzere, bu konuyla ilgili alanlarda çalışma yapacaklarını söyledi.

Serdar, komisyonun çalışma alanının kuruluş yasasına göre belirlendiğini belirterek, "Gerek kurumsal gerek bireysel ihlallerin zaman zaman olduğu, buna anında müdahale etme zorunluluğunun ortaya çıktığı ve komisyonların harekete geçmesi gerektiği gerçeği ile karşı karşıyayız." diye konuştu.

"İnsanın korunması gerekir"

Ömer Serdar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Allah insanı kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'de tanımlarken 'en mükemmel varlık' olarak belirtmiş. Dolayısıyla onu kendisine halife tayin etmiş. Bu açıdan insanın aklıyla, beyniyle, bedeniyle; bir bütün olarak koruma altında olması gerekir. Bütün canlı varlıklar içerisinde en mükemmel yaratık insan olduğu için bunun korunması ve bu emanete sadakat gerekir.

İlk evrensel insan hakları beyannamesinin, Hz. Peygamberin Veda Hutbesi olduğunu düşünüyorum. Çünkü orada Peygamber Efendimiz, 'Ey nas' diye başlar, bütün insanlığı hitabına alır ve orada 'adam öldürmeyeceksiniz, insan haklarını ihlal etmeyeceksiniz' der; kadının erkek üzerinde, erkeğin kadın üzerinde haklarından bahsediyor, Arap'ın Acem'e üstünlüğünün olmadığını belirtiyor. Dolayısıyla evrensel nitelikte bir insan hakları beyannamesi. Bu yüzden bizim buna daha fazla duyarlı olmamız gerekir."

Komisyon Başkanı Serdar, daha sonra Magna Carta ile başlayan birçok insan hakları bildirgesinin ortaya çıktığını anımsatarak, gelişen dünyada artık insan haklarının çok daha fazla önem arz eder duruma geldiğini ifade etti.

"15 Temmuz'da çok büyük ihanetle karşı karşıya kaldık"

Türkiye'de 2000'li yıllardan sonra insan hakları ihlallerinin azaldığına ve bu konuda ciddi mesafeler alındığına işaret eden Serdar, "Türkiye, 15 Temmuz 2016 tarihinde, insan hayatını hedef alan FETÖ darbe kalkışmasını yaşadı. Türkiye o tarihte çok büyük bir ihanetle karşı karşıya kaldı. Batı'da bunun yüzde biri diyebileceğimiz bir olay yaşandığında kıyametler kopuyor, hak ve özgürlük alanları ciddi anlamda daraltılıyor. Ancak Türkiye bunu yapmadı. Hükümet yetkilileri, OHAL'i ilan ederken, 'Biz OHAL'i millete değil devlete ilan ettik.' dedi. Bu bizim komisyonumuz için kıymetli bir beyanattır." dedi. 

"Türk çocuklarının asimilasyona tabi tutulmasını kabul edemeyiz"

Serdar, komisyonun, "yurt dışında Türk soydaşlarının insan hakları ihlalleri konusunda devreye girip girmeyeceğinin" sorulması üzerine, şunları söyledi:

"Tabii ki. Yurt dışındaki soydaşlarımız, dindaşlarımız ve mağdur olan, insan hakları ihlaline uğramış bütün insanlar için hareket kabiliyetimiz olacak. Özellikle Almanya'da yaşayan Türk ve Müslüman ailelerinin çocuklarının, 'şiddete maruz kaldığı' gerekçesiyle, ailelerinden alınıp birtakım yerlerde asimilasyona tabi tutulmasını kabul edemeyiz. Bu konunun hassasiyetle takipçisi olacağız. Bu asimilasyon, ciddi anlamda insanlık suçudur. Bu konuda alt komisyon kurarak, hazırlayacağımız raporu ilgili devletin birimleriyle paylaşabiliriz."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.) ahirete irtihal etmeden kısa bir süre önce müminlere veda niteliğinde bir hutbe irad etmişti. Veda Hutbesi adıyla meşhur olan bu hutbede Rasulullah (s.a.v.) müminlere vasiyet niteliğinde evrensel geçerlilik taşıyan çok önemli mesajlar vermişti. Okulumuzda düzenlenen etkinlikte işte bu kutlu tema işlendi ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.)in Veda Hutbesi'nde verdiği mesajlar etkili bir şekilde anlatıldı. İşlenen temel başlıklar şöyleydi:

1- Herkesin can, mal ve namusu tecavüzden korunmuştur.

2- Kimsenin kimseye zarar vermeye hakkı yoktur.

3- Bütün müslümanlar kardeştir.

4- Bütün borçlar iade edilecek ve borç olarak alınanın dışında bir fazlalık (faiz) ödenmeyecektir.

5- Kan davaları ve adaleti şahsen yerine getirmek yasaklanmıştır.

6- Kadınlar erkeklerin hayat arkadaşlarıdır buna göre onlara iyi muamele edilmesi emredilmiş, onların da tıpkı erkekler gibi mal ve mülke şahsi tasarruf hakları olduğu öngörülmüştür.

7- İnsanların ırk ve renk farkı gözetilmeksizin birbirine eşit oldukları belirtilmiştir.

8- Aile ve toplum hayatına zarar veren zina vb. davranışlar yasaklanmıştır.

9- Kuran-ı Kerim'in insanlara bir emanet olarak bırakıldığı ve sımsıkı sarılınması tavsiye edilmiştir.

Manevi bir atmosfer altında gerçekleştirilen programda Okul Müdürü'müz de söz alarak Efendimiz (s.a.v.)'in müminlerin hayatındaki rolünü ele alan bir konuşma yaptı. Gönüllere tesir eden programın icrasında emeği geçenlere teşekkür ediyor, Allah'tan Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in yolundan giden bir ümmet olabilmeyi niyaz ediyoruz.

Veda Hutbesi'ndeki evrensel mesajlar nelerdir? Veda Hutbesi'nin ana fikri nedir, bize neyi anlatıyor?

Vedâ Hutbesi'nde, bütün insanlara yönelik evrensel mesajlar olduğu gibi kul haklarını ilgilendiren konular da ele alınmıştır. Dolayısıyla Vedâ hutbesinin alternatif bir insan hakları beyannâmesi niteliğinde sayılması isabetli olmamakla birlikte Allah'ın affetmeyeceği iki günahtan biri olan kul hakkına büyük önem vermesi dikkat çekicidir. Resûlullah Vedâ hutbelerinde can ve mal dokunulmazlığı, Câhiliye âdetlerinden olan ribânın ve kan davalarının kaldırılması, suçun şahsîliği, karı-koca arasındaki haklar ve sorumluluklar, çocuğun babasından başkasına nisbet edilmemesi, Müslüman kardeşliği, Müslümanların birbiriyle savaşmaması, emanetlerin sahiplerine iade edilmesi gibi doğrudan kul hakkını ilgilendiren hususlar yanında kendisinin son peygamber olması, ümmetine miras olarak Allah'ın kitabını ve sünnetini bırakması gibi temel esaslara vurgu yapmıştır.

VEDA HUTBESİ'NİN ANA FİKRİ

Veda Hutbesi'nde Hz. Muhammed, Yalnızca Müslümanları ilgilendiren sorunlardan değil evrensel konulardan bahsetmiştir. Veda Hutbesi'nde bahsedilen sorunlar günümüzde bile hala yaşanmakta olup Hz. Muhammed o dönemde bunlardan bahsederek Veda Hutbesini evrensel olduğu kadar zaman sınırı olmayan bir boyuta da taşımaktadır. Veda Hutbesi bize neyi anlatıyor sorusunun cevabını ise sonraki cümlelerimizde vereceğiz.

Veda Hutbesi kadın haklarından, kadınların ezilmemesi gerektiğinden, faiz ve tefeciliğin yanlışlığı gibi birçok konuyu kapsamıştır. İnsanların ırklarının onlara bir üstünlük sağlamadığı da yine Veda Hutbesi'nde dile getirilen konulardan birisidir. Kul hakkından da sık sık bahsedilen Veda Hutbesi'nde adalet kavramı öne çıkan kavramlardan birisi olmuştur.

VEDA HUTBESİ MADDELERİ

Veda Hutbesi rivayetler, zabıtlar ve Hz. Muhammed'in konuşması sırasında alınan kayıtlar ile günümüze kadar iletilmiştir. Farklı yorumları olsa bile genel maddeler değiştirilmeden günümüze kadar gelebilmiştir. O genel maddeler, aşağıda sıralandığı ve açıklandığı gibidir.

İslam dinine inanan Müslümanların kanları, malları ve canları birbirlerine haram kılınmıştır: İslam dinine göre bütün Müslümanlar birbirlerinin kardeşidir. Yani hiçbir Müslüman diğer bir Müslümana zarar veremez, onun hakkına giremez. Hz. Muhammed Veda Hutbesi'nde bunu yeniden hatırlatmıştır.

Hacılara su sağlamak ve kabenin muhafızlığını yapmak yani sikâye ve sidâne adı verilen bu işler dışındaki cahiliye dönemi gelenekleri hükümsüz kılınmıştır: Hz. Muhammed cahiliye devrinin getirisi olan kanlı adetleri peygamber oluşundan önce de desteklememekteydi. Peygamberlik ile birlikte bunların Allah katında da geçersiz ve kötü sayılan gelenekler olduğunu görmüştür. Bu gelenekleri ortadan kaldırmak için elinden geleni yapmıştır.

İnsanlar Allah'a (Rabb'e) kavuştuklarında sorguya çekileceklerdir: Hz. Muhammed yalnızca bu dünya hakkında değil ölümden sonraki yaşam hakkında da bilgi vermiştir. Rivayetlerle günümüze gelene göre insanlar öldükten sonra Rableri tarafından sorguya çekileceklerdir.

Allah ayların sayısını 12 kılmıştır: Yine Allah'ın tebliğlerine göre Hz. Muhammed bir yılda on iki ay olduğunu Veda Hutbesi'nde belirtmiştir.

Hz. Muhammed'in ölümünden sonra da barış ortamının korunması gerektiği: Hz. Muhammed'in ilk peygamberlik yıllarında ve daha öncesinde Arabistan ve çevresinde şiddet hakimdi Hz. Muhammed bu şiddet sorununa çözüm getirmek için uzunca bir süre uğraşmış ve ölümünden sonra şiddetin geri dönmemesi gerektiğine dikkat çekmiştir.

VEDA HUTBESİ'NDEKİ EVRENSEL MESAJLAR

Veda Hutbesi'nde yalnızca İslam alemine mesaj verilmemiştir. Herkesin peygamberi olan Hz. Muhammed bütün insanlık için de ayrıca evrensel bazı mesajlar vermiştir. Bu mesajlar kadın erkek eşitliğine, suçlara ve suçların nasıl çözülmesi gerektiğine dair büyük öğütler içermektedir. Günümüzde de geçerliliğini sürdüren bu maddeler aşağıda verilmiştir:

Emanet alınan şey geri verilmelidir: Borç olarak alınan her şeyin geri verilmesi gerektiğini ve emanetlerin özenle kullanılması gerektiğini Hz. Muhammed Veda Hutbesi'nde yeniden belirtmiştir.

Faizin kaldırılması: Faizin haram para olarak geçtiği İslam dininde verilen bir borcun üzerine para katılarak geri alınması doğru görülmemektedir. Hz. Muhammed bunu Veda Hutbesi'nde yeniden dile getirmiştir.

Kan davalarına son verilmiştir: Eskiden beri büyük bir gelenek olan kan davaları adaletin olmadığı yerlerde adalet arama çabası olarak görülebilmektedir. Hz. Muhammed her zaman adaletten yana bir peygamber olduğundan kan davalarının çözümünün adalete bırakılması gerektiğini savunmuştur.

Erkeklerin kadınlara şiddet uygulamamasının gerektiği: Kadınların çok fazla ayaklar altına alındığı cahiliye döneminden sonra Hz. Muhammed kadınlara gereken değerin verilmesi konusunda Müslümanları ve bütün dünyayı uyarmıştır.

Irkların birbirinden üstünlüğü yoktur: İslama göre hiçbir ırk bir diğerinden üstün değildir. Bu nedenle herkes eşit görülmeli ve kimse kendini bir diğerinden üstün görmemelidir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır