Günlük hayatta sık karşılaşılan sağlık sorunlarından biri de vücutta gelişen ödeme bağlı oluşan şişliklerdir. Farklı rahatsızlıklara bağlı olarak gelişebilen ödem; kişinin yaşam kalitesini ciddi anlamda olumsuz etkileyebildiği gibi, önemli hastalıkların habercisi de olabilir. Bu anlamda, vücutta ödemin nasıl ve neden geliştiğiyle birlikte ödemin vücuttan nasıl atılabileceğiyle ilgili bilgi sahibi olmak oldukça önemlidir.
Ödem; hücreler arası boşluk veya hücrelerin içinde sıvı birikmesi sonucu ilgili bölgede ortaya çıkan şişliklere verilen isimdir. Ödemin ortaya çıkması için dokularda yer alan vücut sıvılarının bulundukları bölgeden ayrılarak doku içine geçmesi gerekir. Dolayısıyla, vücut sıvılarında yer değiştirmeye yol açan çeşitli etkenler dokularda ödeme neden olabilir.
Ödemin ortaya çıkış şekli ve dokularda biriken sıvının özelliğine göre, ödeme ilişkin klinik tablo değişkenlik gösterebilir. Hücreler arası boşlukta sıvı birikmesi yumuşak kıvamda olan ve bastırıldığında “gode” adı verilen durumla sonuçlanan ödeme neden olabilirken, enfeksiyon hastalıkları nedeniyle iltihaplanma sonucu ödem sıvısının birikmesi daha sert kıvamda ve ağrılı ödemlerin ortaya çıkmasına yol açabilir.
Dolayısıyla, ödemin etkili bir şekilde vücuttan atılması ve tedavi edilmesi için altta yatan nedenin doğru tespit edilmesi gerekir. Bu ise uzman bir doktor tarafından yapılacak ayrıntılı değerlendirme ile mümkündür.
Dokular arasında vücut sıvılarının geçişi çeşitli fizyolojik mekanizmalar tarafından kontrol edilir ve dengede tutulur. Dokulara ait boşluklar arasındaki bu dengenin çeşitli etkenlere bağlı olarak bozulduğu durumlarda sıvının yer değiştirmesi sonucu yeni bir denge kurulmaya çalışılır. Bunun sonucunda belirli bir bölgede sıvı toplanmasına bağlı olarak ödem ortaya çıkar. Ödem oluşumuna neden olabilecek durumlar şu şekildedir:
Yukarıda bahsedilen çeşitli etkenlere bağlı olarak vücudun belirli bir bölgesinde veya genelinde ödem görülebilir. Çeşitli düzeylerde ödeme neden olan durumlar ve rahatsızlıklar şu şekildedir:
Ödem vücutta belirli bir bölgeyle sınırlı kalabileceği gibi, vücut genelinde yaygın ödem şeklinde de ortaya çıkabilir. Belirtiler ödemin oluştuğu bölgeye göre değişiklik gösterse de yaygın ödem belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Ödem sorunu çok farklı mekanizmalara bağlı olarak gelişebildiğinden, ödemin giderilmesinde uygulanacak tedavi yöntemleri de farklılık gösterir. Bu anlamda, ödem şikayeti olan hastanın, uzman bir hekim tarafından değerlendirilerek altta yatan nedenin doğru tespit edilmesi kritik önem taşır.
Ödem tedavisinde sıklıkla kullanılan yöntemler şu şekildedir:
Uygulanan tedavi yöntemlerinin yanı sıra, hastaların ödemin vücuttan atılması için evde uygulayabileceği bazı yöntemlerden de söz edilebilir. Hastanın kendi alabileceği önlemler şu şekildedir:
En sıklıkla ödeme yol açan hastalıklar kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği, böbreklerden idrar ile aşırı protein kaçağı (nefrotik sendrom), karaciğer yetmezliği (siroz gibi), tiroid bezinin az çalışması (hipotiroidi), ilaçlar (bazı tansiyon, şeker, kemoterapi ilaçları, ağrı kesiciler gibi), bacak toplar damarlarında pıhtı oluşması (venöz tromboz) veya varis varlığı, lenfödem (enfeksiyon, tümör, cerrahi nedenli), bacak cildinde enfeksiyon (sellülit gibi) şeklinde sayılabilir. Ayrıca tuz tüketiminin fazla olması, obezite, uzun süre ayaklar sarkık durumda hareketsiz oturmak (uzun seyahatler, uzun süre hareketsiz ayakta veya oturarak çalışmak gibi), gebelik ve kadınlarda menstruasyon (regl) dönemi öncesi ve sırasında ödem gelişebilmektedir.
Az hareket eden, obez, diyabetik, tuzlu ve karbohidrattan zengin beslenen, depresif, gergin ruh hali ve mizaca sahip kimselerde ve menopoz dönemine yakın olan kadınlarda gerek dolaşımın yavaşlaması, vücuttaki yağ kitlesinin su tutması ve hormonal değişiklikler ve bilinmeyen diğer mekanizmalar ile ödem gelişme riski daha fazladır.
Ayrıca kalp, böbrek ve karaciğer yetmezliğinde, bacaklarda dolaşım bozukluğu (venöz tromboz, varis, lenfödem gibi), bazı şeker (diabetes mellitus), tansiyon yüksekliği (hipertansiyon) veya antiromatizmal ağrı kesici ilaçları kullanan kimselerde ödem gelişebilmektedir.
Ödemin bulunduğu yere göre belirtiler de değişebilmektedir.
Ayrıca üzerine parmakla bastırıldığında basılan yerde geçici süre ile çukur oluşması görülebilir.
Ödem tedavisi, her hastalıkta olduğu gibi nedene yönelik olarak planlanır. Bilinen belirgin bir hastalığı olmayan kimselerde, özellikle bacaklarda oluşan ödemin uzaklaştırılması için tuz ve karbohidrat tüketiminin kısıtlanması, istirahat ederken bacakların yukarıda tutulacak şekilde uzatılması, uzun süre hareketsiz kalmaktan sakınılması ve günlük sıvı tüketiminin 1.5-2 litre civarında sağlanması uygun olacaktır. Ayrıca doktor önerisi ile bacaklara bandaj uygulanması, masaj yapılması ve gereğinde idrar söktürücü ilaç kullanımı yararlı olabilmektedir.
Bunun dışında, altta yatan bir hastalık var ise (böbrek hastalığı, kalp yetmezliği, allerji, enfeksiyon, ilaç kullanımı vb.), ilgili uzman doktor gözetiminde tıbbi tedavilerinin yapılması gereklidir.
Kontrol altında olmayan diyabet veya hipertansiyona bağlı gelişen kalp ve böbrek yetmezlikleri, değişik nedenlere bağlı (Hepatit B, Hepatit C gibi enfeksiyonlar gibi) gelişen siroz tüm vücutta yaygın ödeme neden olabilen önemli hastalıklardır.
Bacaklarda oluşan yoğun ödem, hastanın yürümesini ve işlerini yapmasını engelleyebilir. Bir süre sonra ciltte çatlama, renk değişimi, o bölgede enfeksiyon, ciltten sıvı sızıntısı gibi durumlara yol açabilir.
Tuz ve karbonhidrat tüketimi azaltmak, düzenli egzersiz yapmak, aynı pozisyonda uzun süre hareketsiz kalmamak, ofiste veya uzun seyahatlerde 1-2 saatte bir 35-40 saniye dar alanda yürüyüş veya kol ve bacakları hareket ettirmek, şişmiş alanları ek basınç, yaralanma ve aşırı sıcaklardan korumak önemli.
@Pudra özel haberidir, izinsiz kullanılamaz.15.11.2021
5. Karahindiba tüketin
Genellikle eklem ağrılarından egzamaya kadar bazı hastalıkların tedavisinde kullanılan faydalı bir bitki olan karahindibanın idrar söktürücü özelliği de bulunuyor. Karahindiba yaprağının özü tüketildiğinde idrar söktürücü özelliğinin daha da arttığı biliniyor. Bu sebeple daha fazla idrar vücuttan atılacağı için su tutulması da azalmış oluyor. (Şifalı bitki çayları başlıklı yazımız da ilginizi çekebilir.)Etiket: vücudun su toplaması, su tutması, su tutulması, şişkinlik, ödem, ağrı, bacak, devamı...ayak, bilek, sağlık, hastalıklar, sağlıklı yaşam, sodyum, magnezyum, b6 vitamini, potasyum