Göz kapaklarının iç kısmında bulunan ve göz küresini tamamen kaplayan zar yapısı konjonktiva olarak isimlendirilmektedir. Bu yapının iltihap kapması, konjonktivit isimli rahatsızlığa neden olmaktadır. Halk arasında pembe göz hastalığı olarak bilinen bu durumda göz pembe – kırmızı arasında bir renge bürünmektedir. Çocukluk döneminde sıklıkla teşhis edilen konjonktivit, tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Yalnız, bulaşıcı olması sebebiyle hasta ve hasta yakınlarının tedavi tamamlanana kadar dikkatli davranmaları gerekmektedir.
Kimyasal Konjonktivit: Genellikle yenidoğan döneminde ortaya çıkar. Bakteriyel göz enfeksiyonu tedavisinde kullanılan damlaların tahrişi sonucunda oluşur. Damla kullanımından birkaç saat sonra ilk belirtisini verir ve gözler kızarmaya başlar. Belirtiler 24 – 48 saat arasında kendiliğinden iyileşme eğilimi gösterir ve tedaviye gereksinim duyulmaz.
Bakteriyel Konjonktivit: Bakteri kaynaklı ortaya çıkar. En yaygın karşılaşılanları Gonokokal ve İnklüzyon Konjonktivit şeklindedir. Gonokokal Konjonktivit, neisseria gonorrhoeae bakterisiyle temas sonucunda tetiklenir. Özellikle normal doğumla dünyaya gelen bebeklerde, doğum sırasında maruz kalınan bakteriye bağlı olarak görülür. Doğumdan 1 – 2 gün sonra belirtiler görülmeye başlar ve tedavi için göz damlalarından destek alınır. İnklüzyon Konjonktivite neden olan bakteri chlamydia trachomatis olarak isimlendirilmiştir. İltihaba bağlı belirtiler doğumdan 5 – 14 gün sonra görülür. Belirtiler; kızarık gözler, şişmiş göz kapakları ve göz kapağından sıvı sızması şeklindedir. Yenidoğan dönemi, bebğin dış dünyaya alışmaya çalıştığı evredir. Bu esnada maruz kalınan diğer bakterilere bağlı olarak da konjonktivit görülmesi mümkündür.
Viral Konjonktivit: Yaygın biçimde adenovirüs ve herpesvirüs kaynaklı meydana gelir. Bulaşıcıdır ve vücutta enfeksiyonun yayılımına bağlı olarak üst solunum yolu hastalıklarının oluşmasına da neden olabilir.
Diğer: Konjonktivit, bazı durumlarda herhangi bir enfeksiyona bağlı olmadan ortaya çıkar. Şikayetler kırmızı göz ve sıvı akıntı şeklinde olup, genelde bir gün sonra kendiliğinden iyileşir.
Şiddetli konjonktivit, konjonktiva adı verilen gözün beyaz ve iç yüzeylerinin iltihaplanmasıdır. Bu durum, birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bakteriyel veya viral enfeksiyonlar, alerjik reaksiyonlar, kimyasal irritasyon veya travma gibi nedenler, şiddetli konjonktivite yol açabilir.
Hastalığın belirtileri arasında gözlerde kızarıklık, yanma, kaşıntı, sulanma, şişme, akıntı ve ışığa karşı hassasiyet sayılabilir. Şiddetli konjonktivit genellikle tek taraflı olarak başlar ve daha sonra diğer gözde de görülebilir. Tedavi seçenekleri arasında antibiyotikler, antiviral ilaçlar ve antialerjik ilaçlar yer alabilir.
Şiddetli konjonktivit, özellikle gözde kalıcı hasar riski nedeniyle ciddiye alınması gereken bir durumdur. Tedavi edilmediği takdirde, görme kaybına neden olabilir ve diğer göz problemlerine yol açabilir. Tedavi için erken teşhis önemlidir ve bu nedenle, herhangi bir belirti ortaya çıktığında, bir göz doktoruna başvurmak gerekir. Tedavi edilmeyen şiddetli konjonktivit, diğer göz problemleri ve enfeksiyonlara da neden olabilir. Bu nedenle, uygun tedavi ile hastalığın kontrol altına alınması hayati önem taşımaktadır.
Konjonktivitin vücutta meydana getirdiği belirtiler hastadan hastaya göre değişiklik göstermektedir. Konjonktivitin oluşum nedeni de (bakteri, virüs, vb.), belirtilerin şekli ve şiddeti açısından belirleyici bir diğer faktördür. Bununla birlikte hastalarda yaygın biçimde karşılaşılan konjonktivit şikayetlerinin aşağıdaki şekilde listelenmesi mümkündür.
- Gözlerde tahriş ve kaşıntı
- Şişmiş göz kapakları
- Gözlerde pembe – kırmızı renk değişimi
- Işığa karşı hassasiyet
- Gözlerde yanma
- Göz kapaklarından sıvı akıntı (berrak ya da yeşilimsi olabilir)
- Alerji kaynaklı hapşırma hissi
- Burun akıntısı
Çocuklarda konjonktivit tanısı genellikle hasta şikayetleri dinlenerek ve basit bir fizik muayene yapılarak konulabilmektedir. Hekimin uygun gördüğü durumlarda daha ileri bir inceleme amacıyla göz akıntısından örnek alınması da mümkündür. Konjontivite neden olan faktör tespit edildikten sonra uygun bir tedavi yöntemi belirlenmektedir.
Konjontivitin bakteri, alerji ya da virüs kaynaklı meydana gelmesine bağlı olarak değişik tedavi seçeneklerine başvurulması mümkündür. Bakteriyel enfeksiyonlarda daha çok antibiyotik içerikli göz damlaları tercih edilmektedir. Virüs kaynaklı enfeksiyonlarda, tedavi için bir müdahale tercih edilmez. Ancak yeni bir enfeksiyon oluşumunun önlenmesi için antiviral göz damlaları tavsiye edilebilir. Konjonktivit nedeni herpesvirüsü ise göz damlalarının yanı sıra ağızdan alınan ilaçlar da reçete edilebilmektedir. Alerjik reaksiyon belirtilerini hafifletmek için de benzer damla ve ilaçlardan destek alınmaktadır.
Konjonktivit, tedaviye başlansa dahi bulaşıcı bir rahatsızlık biçimidir. Enfeksiyonun diğer insanlara yayılmaması için hem çocuk hem de hasta yakınlarının gerekli özeni göstermesi gerekir. Bu noktada çocuğa damla damlatılırken ve göz bakımı yaparken ellerin mutlaka yıkanması gerekir. Bakım sonrasında da eller dezenfekte edilmelidir. Ayrıca, çocuğun gözleriyle oynamadığından emin olunmalı ve hasta da el hijyeni konusunda teşvik edilmelidir.
KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU
Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.
1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları
Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:
Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:
İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.
2. Kişisel Verilerin Aktarılması
Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.
3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi
Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;
Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.
4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız
Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;
Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.
5. Veri Güvenliği
Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.
6. Şikayet ve İletişim
Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “monash.pw” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;
Kanun kapsamındaki taleplerinizi, monash.pw web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.
Pek çok kişi gözdeki sorunların yaşın ilerlemesiyle ortaya çıktığını düşünür. Oysa yenidoğan bebeklerde bile gözle ilgili sağlık sorunları görülebilir. İşte yenidoğanların gözlerinde rastlanan 6 önemli sorunla ilgili önemli bilgiler
Gözyaşları, göz kapağı kenarlarında, üstte 2 ve altta 2 olmak üzere 4 küçük delik aracılığıyla gözlerden boşaltılır. Yenidoğan bebeklerin gözlerinde yaygın görülen bir diğer sorun ise bu kanalların bir veya daha fazlasının bloke olması. Bu durum göz enfeksiyonlarına neden olabilir ve enfeksiyonu temizlemek için antibiyotik gerekebilir. Çoğu gözyaşı kanalı bebeğin ilk yılı içinde kendiliğinden açılır. Doğal olarak açılmazsa ameliyatla müdahale gerekebilir.
Yaşlı erişkinlerde çok sık görülen, bir veya her iki göz kapağının sarkması sorunu, göz kapaklarını kaldıran kasın doğru gelişmediği yenidoğan bebeklerde de oluşabilir. Üst göz kapağı düşüklüğünde sorunun şiddetine bağlı olarak ameliyat gerekebilir; çünkü tedavi edilmezse zamanla göz tembelliği oluşabilir.
Prematüre olan bebekler az gelişmiş gözlerle doğabilir. Tam olgunlaşmamış, büyümek için daha fazla zamana ihtiyaç duyan ve retinaya kan taşıyan damarlar, doğumdan sonra gelişme göstermeme eğiliminde olabilirler. Bebek doğduktan sonra, bu tür kan damarları gerektiği gibi büyümezlerse gözün iç kısmı hasar görebilir. Bunun sonucunda da erken müdahale edilmezse kalıcı körlük gelişebilir. Prematüre bebeklerde kan damarlarının doğru şekilde geliştiğinden emin olmak için gözlerinin muayene edilmesi çok önemli. Muayenede yeterli damarlanma gözlenmezse göze daha fazla zarar gelmesini önlemek için tedaviye ihtiyaç duyulabilir. Bu kapsamda göz içine anormal damarlanmayı durduran enjeksiyonlar yapılabilir.
Bebekler doğum sırasında annenin doğum kanalında bulunan bakterilerine maruz kalırlar ve bu durum göz enfeksiyonlarına neden olabilir. Bu yüzden yenidoğan bebeklerde doğumdan kısa bir süre sonra konjonktivit tablosu sıkça görülür. Ayrıca cinsel yolla bulaşan HPV gibi bazı virüsler de doğum sırasında bebeğe geçerek göz enfeksiyonuna yol açabilir. Normal doğum ile dünyaya gelen bebeklere doğar doğmaz bir antibiyotik damlası veya merhem uygulanır ve böylece bu enfeksiyon temizlenmiş olur.
Yenidoğan bebekler; kornea, lens, retina ve göz kapakları sorunları ile bir gözün diğerinden daha küçük olması gibi gözün herhangi bir bölümünü etkileyebilecek göz kusurlarıyla doğabilirler. Bazen açıklanamayan bir anormallik veya görme kaybı da oluşabilir. Bebek göz kusuruyla doğarsa, kusur türüne bağlı olarak, tıbbi tedavi veya ameliyat gerekebilir.
Göz tansiyonu yetişkin hastalığı olarak bilinse de aslında çocuklarda, hatta bebeklerde bile görülebilir. Bebeklerde oluşan göz tansiyonuna erken müdahale edilmezse aşırı derecede gelişebilir. Özellikle ülkemizde iri gözlü bebeklerin çok sevildiği bilinse de iki göz arasındaki irilik açısından farklılık, doğumsal göz tansiyonu hastalığının erken bir bulgusu olabilir. Göz tansiyonunun en önemli belirtisi ise o gözün normalden fazla büyümesidir. Özellikle gözün renkli bölümü normalden fazla büyümüşse ve iki göz arasındaki büyüklük farkı varsa, bebek ışığa bakamıyorsa zaman kaybetmeden bir hekime başvurmak gerekir. Erken dönemde yakalanan doğumsal göz tansiyonunda gözde devam eden büyümenin engellemesi adına göz damlaları ve cerrahi işlem ile tedavi edilir.
Katarakt her ne kadar ileri yaştaki yetişkinlerde sık görülse de aslında her yaşta, hatta bebeklerde bile ortaya çıkabilir. Çocuklarda katarakt teşhisi geç konursa, o gözde kalıcı tembellik gözlenir. Özellikle görmenin gelişmeye başladığı ilk bir aylık yenidoğan döneminde katarakt saptanamazsa gözde kalıcı tembellik oluşur. Gözün merceği bulanıklaştığında ve görmeyle ilgili sorunlara neden olan gözümüzün içerisindeki kendi lensimizdeki sertleşme neticesinde göz merceği kesifleşir. Bebeğin kataraktlarını çıkarmak için ameliyat gerekir.
Yenidoğan bebeğinizde aşağıda yer alan belirtilerden biri bile varsa, zaman kaybetmeden bir göz hekimine başvurun.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
monash.pw
Yayınlanma: - 01 Kasım Güncellenme:
Göz enfeksiyonları, gözyaşı kanalı tıkanıklığı, göze yabancı cisim kaçması ve korneada meydana gelen bir travma sonucu meydana gelen yenidoğan bebeklerde göz çapaklanması belirtileri ve tedavisi hakkında bilinmesi gerekenler haberimizde…
BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI
Yenidoğan bebeklerde genellikle göz kanallarının tıkanması nedeniyle göz çapaklanması olur. Bebeklerin göz kanalı çok küçük olduğu için tıkanma sık görülebilir. Bu durumda da, kirpik üstünde çapaklanma ya da akıntı ortaya çıkar.
YENİDOĞAN BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI BELİRTİLERİ
– Gözde sarı ya da yeşil renkte akıntı
– Uyku sırasında kirpiklerin birbirine yapışması
– Şişmiş göz kapakları
– Göz aklarında kızarıklık
– Göz kapaklarında ve kirpiklerde kurumuş iltihap
– Gözde sulanma
YENİDOĞAN BEBEKLERDE GÖZ ÇAPAKLANMASI TEDAVİSİ
Bebeklerin cildi hassas olduğu gibi, göz çevreleri de oldukça hassastır. Gözde çapaklanmanın tespit edilmesinden sonra doktorun önereceği yöntemlere göre hareket edilmesi önemlidir. Bebeğin gözündeki çapakları temizleme ve göz çevresinin kurumasını önlemek için bazı yöntemler uygulanabilir.
Çapağı kaynayıp ılıtılmış su ile temiz bir bez kullanarak silebilirsiniz.
Eğer bebeğiniz sıklıkla çapak problemi yaşıyorsa göz doktoruna götürmenizde fayda vardır. Doktorunuz oluşan enfeksiyona karşı antibiyotik bazında bir göz damlası reçete edecektir. Doktorun verdiği bu göz damlasını kullanmak kısa sürede bebeğinizin gözündeki çapaklanmayı giderecektir.
Doktorun reçete edeceği bir diğer ilaç antibiyotik merhemi olacaktır. Ellerinizin hijyenine dikkat ederek merhemi çapaklı bölgeye sürebilirsiniz.
Çapaklanmayı gidermenin bir diğer yöntemi ise anne sütüdür. Anne sütünü doktorun izni dahilinde bebeğin çapaklanan gözüne damlatabilir pamuk veya temiz bir bez ile gözünü silerek çapaklanmayı engelleyebilirsiniz.
İlginizi ÇekebilirYenidoğan göbek bağı bakımına dair İpuçlarıİlginizi ÇekebilirYenidoğan bebeklerde alt değiştirme sıklığı nasıl olmalı?İlginizi ÇekebilirYenidoğan bebek yıkama teknikleri nelerdir?annebabaBebek