Bu Yazıyı Paylaşın!
Duyguları, düşünceleri ya da durumları yargı bildirerek anlatan söz ya da söz dizisine cümle denir.
Cümlenin varlığı, yargı bildiren çekimli bir fiil ya da ek fiille çekimlenmiş isim soylu sözcüğe bağlıdır. Bu özellikleri sağlayan bir veya daha fazla sözcük cümleyi oluşturur.
Cümleler çeşitleri anlamlarına, yapılarına, yüklemlerinin türüne ve yerine göre sınıflandırılmaktadır:
Cümleler yüklemine göre, yani yüklemi oluşturan sözcüğün türüne göre iki çeşittir. Bunlar fiil ve isim cümleleridir.
Yüklemi çekimli bir fiilden oluşan cümlelere fiil (eylem) cümlesi denir.
Örnek(ler)
» Altın eli bıçak kesmez.
cümlesinde “kesmek” fiildir. Yüklem fiil olduğu için bu cümle yüklemine göre fiil cümlesidir.
> Fiil cümlelerini “-mak, -mek” mastar ekini kullanarak belirleyebiliriz. Bildiğiniz gibi bu ek sadece fiille¬re gelmektedir. O hâlde bir sözcüğe “-mak, -mek” getirebiliyorsak, o sözcük fiildir.
Örnek(ler)
» Az ateş çok odunu yakar.
cümlesini ele alalım. Burada “yak-” yüklemdir. Yüklemin isim mi, fiil mi olduğunu anlamak için sözcüğe “-mak, -mekten uygun olanı getiriyoruz: “yakmak”. Anlamlı olduğuna göre demek ki fiilmiş, öyleyse cümle de fiil cümlesidir.
UYARI Bir sözcüğün isim mi, fiil mi olduğunu anlamak için, o sözcüğün yapım eki almış son hâline bakmalıyız. Yoksa yanılabiliriz.
Örnek(ler)
» Ava giden avlanır.
cümlesinde yüklem “avlanır” sözüdür. Biz sözcüğün köküne (av) değil, yapım eki almış son hâline bakıyoruz: avlan-. Bu son hâline mastar ekini getirebildiğimize göre, demek ki sözcük fiildir. Cümle de fiil cümlesidir.
Yüklemi ek eylemle çekimlenmiş bir isimden oluşan cümlelere isim (ad) cümlesi denir.
Örnek(ler)
» Teyzesinin oğlu öğretmenmiş.
bu cümle de miş ek fiilini alarak yüklem olan öğretmen sözcüğü isim olduğu için isim cümlesidir.
UYARI İsim cümleleri sadece isimlerden oluşmaz. İsim soylu sözcükler de, yani cümlede zamir, edat gibi görevlerde kullanılan sözcükler de isim cümlesini oluşturur.
Örnek(ler)
» Ağaçta kuşlar var.
» Çocuklar okulun bahçesindeydi.
» Küçükken çok yaramaz bir çocukmuş.
» Amacımız sınavı kazanmaktır. cümleleri de isim cümlesidir.
UYARI İsim cümlelerini bulurken sesteş (eş sesli) sözcüklere dikkat etmemiz gerekir. Sesteş sözcükler yazılışları aynı olduğu hâlde anlamca farklı sözcüklerdir. Bu sözcüklerden biri isim, biri fiil olabilir. Bunu anlamak için de cümlenin dikkatlice okunması gerekir.
Örnek(ler)
» Köprüden sen de geç.
cümlesindeki “geç” sözcüğü ise “bir yerden başka bir yere gitmek” anlamında bir fiildir. Demek ki bu cümle, yüklemine göre fiil cümlesidir
Ögelerinin dizilişine göre cümleler de diyebileceğimiz bu tür cümlelerde yüklemi bulup yüklemin öge dizilişindeki yerine bakarız. Cümleyi, yüklemin yerine göre kurallı cümle veya devrik cümle olarak adlandırırız.
Yüklemi sonda olan cümlelere kurallı cümle denir.
Örnek(ler)
» Bu sabah çok erken kalktım.
» Sınavlarımız haftaya başlayacak.
» Kitap okumayı çok severim.
Bu cümlelerin tamamında yüklem cümlenin sonundadır. Bu yüzden bu cümleler kurallı cümlelerdir.
UYARI Ögelerinin dizilişine göre cümleleri bulurken dikkat etmemiz gereken nokta “yüklem”in belirlenmesidir. Çünkü böyle bir isimlendirme tamamen yüklemin yerinin belirlenmesi ile ilgilidir. Cümlede yüklemi yanlış belirlersek bulacağımız sonuç da yanlış olacaktır.
Örnek(ler)
» İş insanın aynasıdır.
cümlesinde yüklem “aynasıdır” sözcüğü değildir. Çünkü burada “insanın aynası” isim tamlamasıdır. Ek eylemin geniş zamanı ile çekimlenerek yüklem olmuştur. Öyleyse yüklem sonda olduğuna göre cümle kurallıdır.
Yüklemi sonda olmayan cümlelere devrik cümle denir.
Bu tür cümlelerde yüklem cümlenin başında, ortasında (sonu hariç), herhangi bir yerinde bulunabilir.
Örnek(ler)
»Açılan bir gülsün sen.
cümlesinde yüklem “açılan bir gülsün” sözleridir. Bu sözler cümlenin başında kullanılmıştır. Öyleyse bu, yüklemin yerine göre devrik cümledir.
»Hoyrattır bu akşamüstüler.
» Bir kuş sesi gelir dudaklarından.
Yukarıdaki cümlelerde yüklemler sonda değildir. Sonda olmadığı için de bu cümleler devrik demektir.
Yüklemi olmayan cümlelere eksiltili cümle denir. Eksiltili cümlelerde yüklem olmadığı için anlam tamamlanmamıştır. Bu tür cümlelerin sonunda üç nokta () bulunur.
Örnek(ler)
» Dağın tepesine çıktığınızda karşınızda uçsuz bucaksız bir ova
» Günün sonunda bir çay molası
Anlamlarına göre cümle çeşitleri, cümlede bildirilen eylemin yapılıp yapılmamasına ya da sözü edilenlerin bulunup bulunmamasına, ayrıca bir işin yapılmasının istenme durumuna göre dört ana başlık altında incelenir:
Herhangi bir eylemin yapıldığını veya yargının gerçekleştiğini anlatan cümlelere olumlu cümle denir.
Örnek(ler)
» Bugün hava güzeldi.
cümlesinde ise eylem söz konusu değildir. Burada yapma değil de olma söz konusudur. Bu cümlede yargının olumluluğu isim cümlesiyle ifade edilmiştir.
» Arkadaşına güzel bir mektup yazdı.
cümlesinde “yazma” eyleminin yapıldığı, gerçekleştiği anlatılmaktadır. Bu, olumlu cümledir.
» Şimdi mevsimlerden yazdı.
cümlesinde “yaz” sözcüğü mevsim adıdır. Burada bir durumun olduğu anlatılmaktadır. Bu, olumlu cümledir.
» Geçen hafta dedesi vefat etmiş.
cümlesinde vefat etme eylemi olumsuz, kötü bir durum olsa bile eylem gerçekleştiği için bu cümle olumlu cümledir.
Eylemin yapılmadığını, sözü edilen yargının bulunmadığını, gerçekleşmediğini anlatan cümlelere olumsuz cümle denir.
Örnek(ler)
» Kırtasiyeden kalem almadı.
cümlesinde “alma” eyleminin yapılmadığı belirtilmiştir. Bu, olumsuzluk eki “-ma, -me” ile sağlanmıştır.
NOT Olumsuz cümleler yalnızca -ma, -me ekleriyle değil yok, ne ne , değil gibi sözcüklerle veya -sız, -siz, -suz, -süz gibi eklerle de yapılabilir.
Örnek(ler)
» Bu yemek çok tuzsuz.
cümlesinde “-suz” eki, “tuz”un olmadığını belirtmek için kullanılmıştır. Bu nedenle cümle olumsuzdur.
» Bu kitap bende yok.
cümlesinde “yok” sözcüğü sözü edilen nesnenin (kitap) olmadığını belirtmektedir. Öyleyse bu cümle olumsuzdur.
UYARI Kimi cümleler yok, değil, -ma, -me, -sız, -siz gibi olumsuzluk bildiren unsurları aldığı hâlde anlamca olumlu olabilir. Yani cümle yapıca (şekilce) olumsuz olduğu hâlde anlamca olumlu olabilir.
Örnek(ler)
» Orada beni tanıyan yok değil. (var)
cümlesinde yüklem “yok değil” sözleridir. Burada da iki olumsuz sözcük cümlenin anlamını olumlu yapmıştır: “Orada beni tanıyan var.”
» Bu çocuk akılsız değil. (akıllı)
» Onun evi yok değil. (var)
» Çocuk okula gitmiyor değil. (gidiyor)
cümleleri de anlamca olumludur.
UYARI Bazı cümleler ise şekilce olumlu olduğu hâlde anlamca olumsuz olabilir. Ne ne bağlacı cümleleri olumsuz yapar. Kimi cümlelerde ise olumsuzluk anlamı bazı ek ya da sözcüklerle sağlanır.
Örnek(ler)
» Bu soğuk havada denize mi girilirmiş! (girilmez)
cümlesinde “mi” soru eki cümleye olumsuz bir anlam katmış: “Bu soğuk havada denize girilmez.”
» Ben bu sözü söyler miyim? (söylemem)
cümlesinde de aynı durum söz konusudur. Bu iki cümle de yüklemine göre olumludur. Ama “mi” bu cümleyi olumsuz yapmıştır: “Ben bu sözleri söylemem.”
» Evde ne odun varne kömür. (yok)
cümlesinde “ne ne” bağlacı “odun ve kömür” ün olmadığını belirtmektedir. Bu cümlede “var” yüklemi olumlu olduğu hâlde “ne ne ” bağlacı cümleyi olumsuz yapmıştır.
Bir duyguyu, düşünceyi soru yoluyla anlatan veya soru yoluyla bilgi almayı amaçlayan cümlelere soru cümlesi denir.
Örnek(ler)
» Bu soruyu kim çözebilir?
cümlesinde soru anlamı vardır. “Kim” sözcüğü ile soruyu çözecek kişi öğrenilmek istenmiştir.
» Bu kitabı Ali mi getirdi?
cümlesinde “mi” soru eki ile kitabı getiren kişi sorulmaktadır.
UYARI Bir cümlenin soru cümlesi olabilmesi için, içinde soru anlamı kazandıran sözcüklerin olması yeterli değildir. Önemli olan, o cümleyi okuduğumuzda cevap verme ihtiyacı hissetmemizdir.
Örnek(ler)
» Oraya nasıl gideceğimi bilmiyorum.
Bu cümlede “nasıl” soru zarfı var; ama cümle, soru cümlesi değil. Çünkü bu yargı sonunda cevap verme ihtiyacı hissetmiyoruz.
Bir korkuyu, bir sevinci, bir şaşkınlığı, bir coşkuyu, bir hayranlığı, vb. dile getiren cümlelere ünlem cümlesi denir.
Örnek(ler)
» Aman çukura düşmeyelim! cümlesinde uyarma,
» Yazık, çocuk annesiz kalmış! cümlesinde acıma,
» Vah vah, bu yaşında başına gelene bak çocuğun! cümlesinde üzülme,
» Oğlum, şu kitabı getirsene! cümlesinde seslenme ile ünlem sağlanmıştır.
Cümleler yargı bildirir. Kimi cümlelerde bir yargı, kimi cümlelerde ise birden çok yargı vardır.
Cümleler yapılarına göre basit, birleşik, sıralı ve bağlı olmak üzere dörde ayrılır.
Bu konuyu daha iyi anlamak için “temel cümle” ve “yan cümle” kavramlarına açıklık getirmekte yarar var.
TEMEL CÜMLE:Birleşik cümlelerde asıl yargıyı bildiren, yardımcı yargıları sonuca bağlayan cümledir. Daha öz bir ifadeyle temel cümle yüklemdir.
Örnek(ler)
» Ümit, fakirin ekmeğidir.
cümlesinde “fakirin ekmeği” yüklemi temel cümledir.
YAN CÜMLECİK:Tam bir yargı bildirmeyen, fiilimsilerle ya da çekimli bir fiille kurulan, temel cümlenin ögesi olarak görev yapan söz ya da söz öbeklerine yan cümlecik denir.
Örnek(ler)
»Hava soğursa paltonu giy.
yan cüm. temel cüm.
cümlesinde “soğursa” sözü yan cümleciktir. Çekimli fiil ile kurulan bu yan cümlecik, temel cümlenin zarf tümleci görevindedir.
Tek yargı bildiren cümlelere basit cümle denir.
Basit cümleler tek yargı bildirdiğinden tek yüklemden oluşur. Bu yüklem, çekimli bir fiil ya da ek fiil almış isim soylu bir sözcük veya söz grubu olabilir. Basit cümlelerde, yüklemin dışında, sözcük olarak fiilimsi (eylemsi) yer almaz.
Örnek(ler)
» Akıl için yol birdir.
cümlesi yapısına göre basittir. Bu cümle yüklemi isim soylu olduğu hâlde tek yargı bildirmektedir. Bu nedenle yapıca basittir.
UYARI Basit cümle kısa cümle demek değildir. Basit cümle tek yargı bildiren, tek yüklemi olan cümledir.
Örnek(ler)
» Eylül sonu ile ekim başlarında bu yaylalar şiddetli soğukların etkisine girerdi.
cümlesi de basit yapılıdır. Yukarıdaki cümle uzun olmasına rağmen bir yargı bildirdiği ve bir yükleme sahip olduğu için yapıca basittir.
Tek bir yüklemi ve bu yükleme bağlı en az bir yan cümleciği bulunan cümlelere birleşik cümle denir.
Birleşik cümleleri sırasıyla görelim:
Yan cümlesi fiilimsilerle kurulan cümlelere girişik birleşik cümle denir. Fiilimsinin yer aldığı bölüm yan cümle, yüklemin bulunduğu bölüme de temel cümledir.
Bir cümlede kaç tane fiilimsi varsa o kadar yan cümle vardır.
Örnek(ler)
cümlesinde “son gülen” sıfat-fiille kurulmuş bir yan cümledir. Bu yan cümle temel cümlenin (yüklem) öznesi görevinde kullanılmıştır.
»Gülmektenhiç hoşlanmaz.
yan c. (d.tüml.) temel c. (yüklem)
cümlesinde “gülmekten” isim-fiille kurulmuş bir yan cümledir. Bu yan cümle temel cümlenin dolaylı tümleci görevinde kullanılmıştır.
» Benimle görüşmedensakın bir şey yapmayın.
yan c. (zarf.t.) temel c. (yüklem)
cümlesinde “görüşmeden” zarf-fiille kurulmuş bir yan cümledir. Bu yan cümle temel cümlenin zarf tümleci görevinde kullanılmıştır.
»Koşarakgelirkendüşüpdizini incitmiş.
yan c. yan c. yan c. temel cümle
cümlesinin yüklemi incitmiş sözcüğüdür. Cümlede bulunan koşarak, gelirken ve düşüp sözcüklerinin her biri zarf-fiildir. Bu yüzden bu cümlede üç tane yan cümle bulunmaktadır.
Kili birleşik cümle iki tane yargısı olan, yargıları birbirine “ki” bağlacı ile bağlanan cümlelerdir.
Örnek(ler)
Ki’li birleşik cümleler Türkçenin söz dizimine uygun değildir. Bu cümleyi şu şekilde Tükçe söz dizimine uydurabiliriz:
“Ders çalıştığınıgörüyorum.
yan cümle temel cümle
(nesne) (yüklem)
Birleşik cümlelerde, yan cümlecik temel cümleye şart anlamı katarak bağlanmışsa, bu tür cümlelere şartlı birleşik cümle denir. Şartlı birleşik cümlelerde yan cümlecik sadece -se, -sa ekiyle oluşturulur.
Örnek(ler)
cümlesinde “anlarsınız” temel cümonash.pw temel cümlenin oluşumunu bir şarta bağlayan “dinlerseniz” sözleri ise yan cümledir. Öyleyse bu cümle yapısına göre şartlı birleşik cümledir.
»Kardeşin uyanırsabeni uyarmalısın.
yan cümle temel c. (yüklem)
cümlesinde “uyarma” yüklem, yani temel cümledir. Bu temel cümledeki yargının oluşmasını bir koşula bağlayan “uyanırsa” sözü ise yan cümledir. Bu nedenle cümle, yapıca şartlı birleşik cümledir.
Bir temel cümleyle, onun içinde kullanılan bir yardımcı cümleden oluşan cümlelere denir.
İçe içe birleşik cümlelerde yardımcı cümle de bağımsız bir cümledir. Bu cümleler tırnak içerisinde ifade edilebildiği gibi sonuna virgül konularak da yazılabilir.
Örnek(ler)
»Herkes için en doğrusu bu olacak, dedi.
yardımcı cümle temel cümle
»Seni her zaman yanımda görmek istiyorum.cümlesiyle beni etkiledi.
yardımcı cümle temel cümle
Basit ya da birleşik yapılı birden fazla cümlenin birbirine virgül (,) veya noktalı virgülle (;) bağlanması sonucu oluşturulan cümlelere sıralı cümle denir.
Sıralı cümlelerin en az iki yüklemi vardır.
Örnek(ler)
»Güvenme dostuna, saman doldurur postuna.
cümlesi “güvenme” ve “doldurur” yüklemlerinden oluşmuştur. Bu iki yüklem birbirine virgülle bağlandığı için sıralı cümledir.
» Ağaca dayanma, kurur: adama dayanma, ölür.
cümlesi de sıralı cümledir.
> Sıralı cümleler kendi içinde bağımlı sıralı ve bağımsız sıralı olmak üzere ikiye ayrılır:
Sıralı cümlelerde herhangi bir öge ortaklığı varsa, böyle cümlelere bağımlı sıralı cümle denir.
Örnek(ler)
(Özneler ortak)
Sen bir söyle.
Sen iki dinle.
» Babam Bursa’yagitti, biz de gideceğiz.
dol. tüml. yüklem yüklem
(Dolaylı tümleçler ortak)
Babam Bursa’ya gitti.
Biz de Bursa’ya gideceğiz.
Sıralı cümlelerde herhangi bir öge ortaklığı yoksa, böyle cümlelere bağımsız sıralı cümle denir. Bu tür cümlelerde anlamca bir ortaklık söz konusudur.
Örnek(ler)
»Dilin kemiğiyok, bildiğinisöyler.
özne yük. nesne yük.
Yukarıdaki örneklerde görüldüğü gibi iki cümlenin de ortak bir ögesi yok. Ama her cümle kendi içinde anlamca bir ilgi oluşturduğundan bu cümleler birbirine bağlanmış. Böyle cümleler sıralı bağımsız cümlelerdir.
Aralarında anlam ilgisi bulunan basit veya birleşik cümlelerin bağlaçlarla birbirine bağlanmasıyla oluşan cümlelere bağlı cümle denir.
Bağlı cümleler “ama, fakat, yalnız, ve, veya, nene, hemhem” gibi bağlaçlarla oluşturulur.
Örnek(ler)
» Çok çalıştı, fakatbaşaramadı.
cümlesinde “fakat” bağlacı “çalıştı” ve “başaramadı” yüklemlerini birbirine bağladığı için bu, bağlı cümledir.
» Akşam bize geldilerama fazla oturmadılar.
cümlesi yapısına göre bağlı cümledir. Burada “ama” bağlacı iki cümleyi birbirine bağlamıştır.
UYARI İçinde bağlaç bulunan her cümle bağlı cümle değildir. Çünkü bağlaçlar cümlenin özne, nesne gibi ögelerini de birbirine bağlayabilir. Bağlaçlar yüklemleri birbirine bağlıyorsa orada bağlı cümle vardır.
Örnek(ler)
»Ne şiş ne kebapyansın.
özne yüklem
cümlesi de birleşik yapılı değil, basit yapılı bir cümledir.
Şimdi başka bir örnek verelim.
»Ne kızı verirne dünürü küstürür.
Bu, bağlı bir cümledir. “Ne ne bağlacı “verir” ve “küstürür” yüklemlerini dolayısıyla cümleleri birbirine bağlamıştımonash.pwıca bu yüklemlerin, dolayısıyla cümlelerin özneleri ortaktır.
Her dilde olduğu gibi Türkçede de yüklem iki farklı türden oluşmaktadır. Bir cümlenin yüklemi ya çekimli bir fiildir ya da ek fiil (i- fiili) almış isim türünden bir kelimedir. Bir cümlenin yükleminin isim veya fiil oluşu o cümlede yer alan öğelerin türünü ve bazen de kapsamım etkiler. Örneğin, yüklemi isim olan bir cümlede geçişlilik söz konusu olmaz. Benzer şekilde yüklemi geçişsiz fiil olan cümlede nesne yer almaz. Buna göre, Türkçede cümleler yüklemin türüne göre ikiye ayrılır: 1. fiil cümlesi, 2. isim cümlesi
Fiil Cümlesi
Yargı ifadesini tam olarak taşıyan yüklem, bir çekimli fiil ise bu fiilin yer aldığı cümle fiil cümlesidir. Bu tür cümlelerde bir iş, oluş, hareket veya ediş söz konusudur. Cümlede duruma göre yer tamlayıcısı, zarf tümleci ve nesne yer alabilir.
Hasan eve geldi.
Hasan yemeğini yedi.
Hasan dün ders çalıştı.
Hasan arkadaşının verdiği romanı okulda bir çırpıda okudu.
Haber (bildirme) kipleri veya istek-şart kipleriyle kurulan fiil cümlesinde yüklem olarak kullanılan fiil, birden fazla zaman eki veya kip alabilir.
Sen geldiğinde ben ders çalış-ı-vor-du-m. Keşke senin dediğini yap-sa-y-dı-m.
Her ne kadar gerçek anlamda zaman ifadesi taşımasalar da dilek-şart kipi ile kurulan birleşik çekimli fiil cümleleri de mevcuttur. Fiil cümlesinin yüklemi et-, eyle-, ol-, kıl-, bul-, bulun- türü bir yardımcı fiil ve bir isimden oluşabildiği gibi biri ver-, yaz-, bil-, dur-, kal-, git-, gel- türü bir yardımcı fiil, diğeri bir asıl fiil olmak üzere iki fiilden de meydana gelebilir. Dil bilgisinde kılmış olarak adlandırılan kullanımın oluşmasında yardımcı fiillerin etkisi fazladır. Örneğin ver- fiili ile tezlik, bil- fiili ile yeterlilik, yaz- fiili ile yaklaşma, dur-, kal-, git- ve gel- fiili ile süreklilik elde edilir.
Yeterince çalışsaydım. daha fazla para kazanırdım.
Fiil cümlelerinin bir diğer özelliği de fiilin, diğer öğeler ile kurduğu ilişkiye göre şekillenmesidir. Fiilin, nesne alıp almaması veya etken olup olmaması çatıyı meydana getirmektedir. Eğer fiil nesne alıyorsa geçişlidir. Cümlenin fiili geçişli ise cümlede nesne başta olmak üzere yer tamlayıcısı ve zarf tümleci de bulunabilir.
Ben dün evde dersimi yaptım.
Eğer cümlenin fiili geçişsiz ise cümlede nesne haricinde diğer öğeler bulunabilir. Geçişsiz fiil, nesne almayan fiil demektir.
Hasta sabaha karşı yatağında öldü.
Geçişsiz bir fiil, ettirgenlik-oldurganlık çatı ekini alırsa, geçişli hale dönüşür. Bu durumda, cümlede nesne ve diğer öğeler bulunabilir.
Çocuk ağladı, (ağladı geçişsiz fiil) Adam çocuğu ağlattı.
N (Adam kimi ağlattı? -çocuğu ağlattı.)
Eğer fiil, edilgen ve geçişsiz bir çatıda ise cümlede sözde özne bulunmaz. Aşağıdaki örnekte, yüklem olan bin- fiili geçişsizdir. Bin- fiili -(i)- edilgenlik ekini alarak çatı değiştirmiştir. Bu durumda, etken çatıda iken de nesne almadığı için cümlede açıkça tespit edilebilecek bir özne yoktur. Bu şekilde kurulmuş cümlenin çatısına meçhul çatı adı verilmektedirler.
Hep birlikte arabaya binildi. (özne ve nesne yok)
Fiil cümlelerini, haber kiplerine (zaman eki) ve dilek-şart kiplerine göre aşağıdaki gibi örnekleyebiliriz.
Eve gel-di-m. (görülen geçmiş zaman 1. kişi) Eve gel-miş-im. (öğrenilen geçmiş zaman 1. kişi) Eve gel-ir-im. (geniş zaman 1. kişi) Eve geli-yor-um. (şimdiki zaman 1. kişi) Eve gel-eceğ-im. (gelecek zaman 1. kişi) Eve gel-se-m. (şart kipi 1. şahıs) Eve gel-meli-y-im. (gereklilik kipi 1. kişi) Eve gel-eyim. (istek kipi 1. kişi)
Birleşik zamanlı fiil cümlesine örnekler aşağıdaki gibidir.
Eve gel-i-yor-du-m. Eve gel-i-yor-muş-um. Eve gel-se-y-di-m.
Eve gel-ir-di-m. Eve gel-ir-miş-im. Eve gel-se-y-miş-im.
Eve gel-miş-ti-m. Eve gel-miş-miş-im.
Eve gel-ecek-ti-m. Eve gel-ecek-miş-im.
İsim Cümlesi
Yüklemi, ek fiil almış isim türünden bir kelime olan cümleye isim cümlesi denir. Bilindiği gibi ek fiil, Türkçenin en eski yardımcı fiillerinden biridir ve bugün tek başına değil isimleri yüklem yapmada kullanılır. Bugün isimlere getirilen i- fiilinin görülen geçmiş zaman (i-di), öğrenilen geçmiş zaman (i-miş) ve şart kipi (i-se) çekimlerinde kullanıldığı görülmektedir.
Ben dün hastaydım. < Ben dün hasta i-di-m
Çocukken çok zayıfmışım. < Çocukken çok za-yıf i-miş-im.
Yaşlıvsam ne olmuş? < Yaşlı i-se-m ne olmuş?
Bununla birlikte ek fiil isimlere getirilen ve kişi bildiren bir ek olarak da kullanılır. Geniş zaman ek fiili olarak da adlandırılan isim kişi ekleri (bildirme ekleri) isim türünden kelimeyi aşağıdaki örneklerde olduğu gibi yüklem yapar.
Ben üniversitede öğrenciyim.
Sen haslasın.
O benim en yakın arkadaşımdır.
İsim cümlesinde, isim olmak kaydıyla her türlü kelime, ek fiil alarak yüklem olabilmektedir. Buna göre ek fiil olan i- fiili, görülen geçmiş zaman, öğrenilen geçmiş zaman ve bazen de şart kipinden Önce gelerek ismi yüklem olarak dönüştürür. Bu tür kullanımlarda zaman ve kip eklerinden sonra kişi ekleri gelir. Geniş zaman ifadesi taşıyan isim cümlelerinde ise ek fiil, isimden sonra gelerek durumu kişiye bağlar ve yüklemi oluşturur. İsim cümlesinin yüklemi, özel isim, cins isim, topluluk ismi, isimfiil, sıfat, sıfatfiil, edat, zamir gibi kelime türlerinden, var / yok gibi durum bildiren isimlerden oluşabilir.
Aldığım araba kırmızıdır, (sıfat)
En faydalı iş güzel sözü dinlemektir, (isimfiil)
En iyi öğrenci dinleyendir, (sıfatfiil)
En büyük Türk Atatürktür, (özel isim)
En yırtıcı hayvan aslandır, (cins isim)
En çok sevdiğim sensin, (zamir)
Elimde bir kalem var, (isim)
Her evde araba yoktur, (isim)
Bu yalnızca benim içindir, (edat)
İsim cümlesinde yer tamlayıcısı ve zarf tümleci bulunabilir ancak nesne bulunmaz. Bununla birlikte yüklem, fiilimsilerden meydana geliyorsa nesne söz konusu olabilmektedir.
Sen yazdığımı ilk okuyansın.
Amacım okulu zamanında bitirmekti.
Yüklemi (ortak köklü ve sesteş kelimeler) hem isim hem de fiil olarak kullanılabilen cümlelerin, isim cümlesi mi fiil cümlesi mi olduğunu anlamak için cümlenin anlamına bakmak gerekir.
Sende ders notları varmış. < Sende ders notları var i-miş. (isim cümlesi)
En sonunda bir Erzincanlıya varmış. (fiil cümlesi)