Yumurtalık Kisti Kansere Dönüşür Mü

Kapalı Yumurtalık Kisti Ameliyatı İstanbul

Yumurtalık kistleri, birçok kadında görülebilen, büyüdükçe ise üreme ile ilgili sorunlara neden olabilen kistik yapılardır. Yumurtalık kistlerinin bir bölümü, içi su dolu keseciklerdir. Bunlar genellikle adet dönemlerinden önce ortaya çıkar ve adet kanamasının bitmesiyle, kendiliğinden yok olurlar. Ancak içi yağ dolu, sert yapıdaki yumurtalık kistleri kadın sağlığını olumsuz etkileyebilir. Bu kistlerin, ameliyat ile çıkarılması gerekebilir. Yumurtalık kistlerinin çıkarılmasında en çok tercih edilen ameliyat yöntemi ise kapalı ameliyat yöntemidir.

Kapalı yumurtalık kisti ameliyatı İstanbul için Doç. Dr. İlker Kahramanoğlu ile iletişime geçebilir; dilediğiniz zaman randevu alabilirsiniz.

Yumurtalık Kisti Neden Olur?

Yumurtalık kistleri, her kadında görülebilir. Birçoğu iyi huyludur ve kansere dönüşmez.

Özellikle adet dönemlerinden önce, yumurtalıklarda içi su dolu kist kesecikleri oluşur. Bu oldukça normal bir durumdur ve adet bitiminde bu kistler de kaybolur. Ancak bazı yumurtalık kistlerinin içi yağ ya da farklı sıvılarla doludur. Bunlardan en bilindik olanı çikolata kistleridir. Çikolata kistlerinin büyük bir bölümü endometriozis adı verilen rahatsızlık nedeni ile oluşur. Endometriozis, rahim içerisinde bulunan endometrium dokusunun rahim dışına taşması nedeniyle meydana gelen bir rahatsızlıktır.

Yumurtalık Kisti Belirtileri Nelerdir?

Yumurtalık kistleri, genellikle çok büyüyene kadar belirti vermezler. Çoğu zaman jinekolojik muayene sırasında ya da kısırlığın tanı sürecinde fark edilirler. Ancak yumurtalık kistleri büyük boyutlara ulaştığında, adet dönemi ile ilgili sorunlara (adet kanamasının miktarının artması/azalması, adetin düzensiz olması/kesilmesi) neden olabilirler. Aynı zamanda yumurtalıklardaki kistler, kadın üreme sistemini de olumsuz etkiler. Bu nedenle gebe kalma ile ilgili sorunlara neden olabilirler. Büyük boyutlara ulaşan yumurtalık kistlerinin yaygın belirtileri;

• Adet döngüsünün düzensiz olması
• Adet dönemi ağrılarının normale göre şiddetli olması
• İdrar ve bağırsak rahatsızlıkları
• Kilo artışı
• Bulantı, kusma
• Vajinal akıntı ve lekelenme tarzında kanamalar
• Şiddetli kasık ağrıları
• Cinsel ilişki sırasında ağrı
• Karında şişlik, hazımsızlık
• Tüylenme
• Gebelik ile ilgili sorunlar, kısırlık (infertilite)

Yumurtalık Kistleri Kansere Dönüşür Mü?

Yumurtalık kistlerinin yaklaşık %80 &#; 85’i iyi huyludur ve ergenlik dönemini tamamlayan kadınlarda görülebilir. Ancak nadiren de olsa, yumurtalıktaki kistler kanser habercisi olabilir. Bu nedenle kistin oluştuğu döneme, büyüme hızına ve şekline göre değerlendirme yapmak, yumurtalık kistlerini mutlaka takip etmek gerekir.

Kanser şüphesi yaratan yumurtalık kistleri:

• İleri yaşlarda oluşan kistler
• Menopoz sonrası dönemde oluşan kistler
• Mevcut kistlerin menopozdan sonra hızla büyümesi
• Sınırları belli olmayan kist yapıları
• Hızlı büyüyen kistler
• Her muayenede daha fazla büyüyen kistler

Kapalı Yumurtalık Kisti Ameliyatı Neden Yapılır?

Ameliyat Edilmesi Gereken Yumurtalık Kistleri Hangileridir?

Basit Kistler: Basit kistler, kanseröz özellik göstermeyen, çoğunlukla iyi huylu kistlerdir. Ancak vücutta kaldığı süre boyunca adet düzenini bozabilir, gebeliği riske atabilirler. Bu nedenle cerrahi ile çıkarılması tercih edilebilir.

Çikolata Kistleri (Endometrioma): Halk arasında çikolata kisti olarak bilinen bu kistler, genellikle endometriozis rahatsızlığına bağlı olarak gelişir. Endometriozis, rahim içerisindeki endometrium sıvısının rahim dışına taşmasıyla gelişen bir rahatsızlık olduğu için gebeliği engelleyebilir. Eğer çikolata kistleri nedeniyle gebelik engelleniyorsa, kistlerin cerrahi ile çıkarılması gerekebilir.

Dermoid Kistler: Bu kistler, sert yapıları nedeniyle kanser şüphesi yaratan kistik yapılardır. Eğer kanseröz özellik gösteriyorlarsa ya da aşırı büyüklerse, cerrahi ile alınması tavsiye edilir. Kanseröz özellik göstermeyen ancak dermoid kist kapsamında değerlendirilen kistlerin ise mutlaka düzenli olarak takip edilmesi gerekir.

Eğer yumurtalık kistleri, yukarıda saydığımız özellikte ise ameliyatla alınması en doğru karar olacaktır. Yumurtalık kistlerinin alınmasında en çok tercih edilen yöntem ise kapalı ameliyat yöntemidir.

Kapalı Yumurtalık Kisti Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Kapalı yumurtalık kisti ameliyatı İstanbul, laparoskopik ameliyat yöntemi ile yapılabilir. Her iki yöntemde de derin ve büyük ameliyat kesileri yapılmaz. Bu nedenle açık ameliyat yönteminden farklıdır.

Laparoskopik yumurtalık kisti ameliyatı, bâkire olanlara da yapılabilir. Çünkü karın bölgesinden yumurtalıklara ulaşılır. Karın bölgesinden yapılan ince bir kesiden, “laparoskop” adı verilen, yüksek çözünürlüklü bir kamera sokulur. Bu kamera, rahim ve yumurtalıkları detaylı olarak ekrana yansıtır. Bir yandan da, açılan diğer birkaç küçük delikten, cerrahi uygulama yapılabilir.

İstanbul Kapalı Yumurtalık Kisti Ameliyatı

Kapalı yumurtalık ameliyatlarının en önemli avantajları, birçok zaman hasta için hastanede yatış gerektirmemesi, yatış olacaksa bile sürenin açık ameliyatlara göre daha kısa olması, ameliyattan sonra oluşabilecek ağrının az olması ve ağrı kesicilerle kolayca giderilmesi, normal yaşama dönüş süresinin kısa olması ve kozmetik sonucun (daha az yara izi) açık cerrahiye göre daha iyi olmasıdır. Kapalı yumurtalık kisti ameliyatı İstanbul hakkında daha fazla bilgi için Doç. Dr. İlker Kahramanoğlu ile iletişime geçebilirsiniz.

Yumurtalık kanseri, kadınlarda her yaş grubunda ortaya çıkabilen bir kanser türü olsa da hastalığın görülme sıklığı menopoz sonrası ileri yaşa bağlı olarak artıyor. Erken evrede belirti vermeyen yumurtalık kanseri, tanı konulması geciktiği için tedavi süreci de uzayabilen bir hastalık olarak biliniyor. Medstar Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü Uzmanları yumurtalık kanseri tanı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

Menopoz sonrası risk artıyor

Yumurtalık kanseri, köken aldığı dokunun türüne bağlı olarak ikiye ayrılır. Hastalığın türü, ortaya çıkma ihtimali ve başlama yaşını değiştirmektedir. Hiç doğum yapmamış olma ve ailede, meme ve yumurtalık kanseri öyküsü olan kişilerin hastalığa yakalanma riski yükselmektedir. Ancak en önemli risk faktörü ileri yaş olarak kabul edilmektedir. Özellikle menopoz sonrası tek başına östrojen hormonu desteği, yumurtalık kanserini tetikleyen faktörler arasındadır.

Yumurtalık kanseri sinsi ilerliyor

Yumurtalık kanserinin en önemli özelliği, hiçbir belirti vermeden ilerlemesidir. Hastalık belirli bir evreye ulaştığında bu olguların yarıya yakın bölümü jinekolojik muayene sırasında tesadüfen fark edilir. Karında şişlik ve vajinal kanama gibi şikayetler sadece bu hastalığa özgü olmamakla birlikte yumurtalık kanserinin de ilerlediğinin göstergesidir.

Yumurtalık kanserine işaret eden belirtiler:

1. İştah kaybı
2. Hızlı bir şekilde tokluk hissedilmesi, şişkinlik
3. Bağırsak alışkanlıklarında değişiklik ve özellikle kabızlığın ortaya çıkması
4. Mesane alışkanlıklarında değişiklik ve sık sık idrara çıkma ihtiyacı
5. Vajinal kanama
6. Kilo kaybı
7. Karında basınç hissi ve şişkinlik
8. Kasıkta dolgunluk veya ağrı
9. Uzun süreli hazımsızlık
Gaz veya bulantı.

Düzenli muayene yaşamsal önem taşıyor

Yumurtalık kanserinde erken tanı yaşamsal önem taşımaktadır. Düzenli jinekolojik muayene ve kan testleri, hastalığın saptanmasına yardımcı olmaktadır. Vajinal ultrason ile muayenede tespit edilen bir kitlenin, cerrahi müdahale ve biyopsi ile nasıl bir yapıya sahip olduğu saptamaktır. Yumurtalık kanseri evreleri, hastalığın gösterdiği yayılıma göre belirlenir ve tedavi planı da hastalığın evresine göre düzenlemektedir.

Erken evrede cerrahiye başvuruluyor

Erken evrede tanı konulan yumurtalık kanseri tedavisinde, cerrahi ile tümörün tamamen çıkarılarak o bölgenin temizlenmesi hedeflenir. Erken dönem hastalarında sadece cerrahi yeterli olmaktadır. İleri evre yumurtalık kanserinde ise hastalık diğer organlara yayılmışsa önce kemoterapi ile kitlenin küçültülmesi planlanır. Daha sonra uygulanacak cerrahi küçülen kitlenin çıkarılarak, bölgenin temizlenmesi için yapılmaktadır.

Yumurtalık kistleri neden oluşur?

Yumurtalıklarda oluşan kistler, her zaman kötü huylu değildir. İyi huylu da olabilen kistler, takip edilir ya da müdahale ile alınabilir. Yumurtlama sırasında ya da adet döngüsü içerisinde doğal olarak meydana gelen, çoğunlukla gerileyen ve iyi huylu olan yumurtalık kistlerine ‘fonksiyonel kistler’ denir. Yumurtlamanın olmaması nedeniyle içeride sıvı birikmesine bağlı oluşan,  cm arasında ve birden fazla olabilen folikül kistleri de bu gruba girer. Bu tip yumurtalık kistlerinin ultrason görüntülerinin temiz ve sıvı içerikli olması, üzerinde karnabahar tipi çıkıntıların bulunmaması iyi huylu fonksiyonel kist olabileceğini gösterir. Bu tip yumurtalık kistlerinde ameliyat kararı almak yerine sonraki adet dönemlerinde takip yolu tercih edilir.

Polikistik over nedir?

Bir yumurtalığın üzerinde 12’den fazla folikül bulunuyorsa, polikistik over durumu söz konusudur. Çoklu kist bulunan kişilerde cerrahi tedavi yapılmaz. Kişide tüylenme, adet gecikmesi, yumurtlama olmaması, sivilcelenme gibi polikistik over sendromu belirtileri varsa ilaç tedavisi uygulanabildiği gibi, diyet ve egzersiz de önerilebilir. Hamilelik isteyen ve başka yöntemlerle başarılı olamayan kişilerde ise laparoskopik cerrahi ile o bölge tedavi edilerek hormonal düzeyin normale dönmesi ve yumurtlamanın gerçekleşmesi sağlanır.

Yumurtalık kistleri tedavisi

Yumurta çatlayıp, atıldıktan sonra damarlanmanın artmasına bağlı olarak oluşan kanama bazen kendi kendine sona ermek yerine içeri doğru devam edebilir. Bu duruma bağlı olarak ‘corpus hemorajikum’ denilen ve yaklaşık cm’ye kadar büyüyebilen kistler oluşur. Bunların da birkaç ay içinde kaybolduğu bilinir. Ancak büyümeye devam ediyorsa ya da ilk ortaya çıktığında cm boyutundaysa ameliyat kararı alınabilir. Kanama fazla olursa bu kişiler acil servise başvurmak zorunda kalabilir ve laparoskopik cerrahi ile tedavi edilir.

Çikolata kistleri ne zaman alınmalı?

Rahmin içini kaplayan ve her ay adet kanamasını sağlayan endometrium dokusu bazı durumlarda yumurtalıklar ya da pelvik bölge gibi farklı bölgelerde de oluşabilir ve bu bölgelerde tıpkı rahim içindeki gibi kanamaya neden olabilir. Yumurtalıklarda kan birikimi sonucu oluşan kistler de koyulaşarak, çikolata kıvamına gelir. Çeşitli boyutlarda olabilen bu kistlere, 3 cm’nin altındaysa ve bir rahatsızlık vermiyorsa dokunulmaz. Ancak kişiyi rahatsız ediyorsa ya da hamileliğe engel teşkil ediyorsa ameliyat edilebilir. Bu kişilerde ameliyat sonrası ağrının daha az ve iyileşmenin daha hızlı olduğu laparoskopik yöntem kullanılabilir.

Yumurtalık tümörü ne zaman tehlikelidir?

Yumurtalık tümörleri türlerine göre değişiklik gösterebilir.

• Yumurtalık kistlerinin yaygın bir türü olan ‘neoplastik’ kistlerin iyi veya kötü huylu olduğunu ayırt etmek çok önemli. Burada yaş belirleyicidir; çünkü yaş ilerledikçe bu kitlelerin kansere dönüşme riski de artar.
• Yumurtalık yüzeyini ve karın zarını ‘mezotelium’ adı verilen epitelyal tabaka kaplar. Bu tabakadan kaynaklanan tümörlere epitelyal tümörler denir. Tüm yaş gruplarına bakıldığında en sık bu tümörlere rastlanır. Yumurtalık kistlerinin yaklaşık yüzde ’i bu tabakadan oluşur. Epitelyal tümörler kendi içlerinde iyi ya da kötü huylu olarak ayrılır.
• Epitelyal olmayan grup ise germ hücreli ve seks kord-stromal tümörler olarak sınıflandırılır. Germ hücreli tümörler, yumurta hücresinden ortaya çıkar. Yumurta ve epitelyal hücreler arasındaki bölmeden kaynaklanan ve hormon üreten hücrelerden oluşan tümörlere de seks kord-stromal tümörler denir. Germ hücreli tümörler tüm yumurtalık kistlerinin yaklaşık yüzde ’sini, stromal tümörler de yaklaşık yüzde 8’ini oluşturur.

Yumurtalık kisti belirtileri

Yumurtalık kistleri çoğunlukla belirti vermez, verdiğinde ise midede hazımsızlık, hafif karın şişliği, sık tuvalete çıkma gibi her kadının karşılaşabileceği sıkıntılar ortaya çıkar. İleri evrelerde ise karın ağrısı, karında kitle ve şişkinlik gibi belirtilere neden olur. Bu nedenle kistlerin sadece yüzde ’i erken evrede, çoğunlukla da tesadüfen yakalanır. Kansere karşı her yıl düzenli jinekolojik muayene yaptırmak önem taşır.

Yumurtalık kanserinde yaş faktörü

Yumurtalık kistlerinde, tür ne olursa olsun ameliyat kararı verilirken en önemli faktör yaş olur. ABD’de yumurtalık kiste sorunu yaşayan kişinin patoloji raporları üzerinde yapılan bir araştırma, 20 yaşın altında ve 40 yaşına kadar ameliyatla alınmış kitlelerin kanser çıkma ihtimalinin yüzde 7, yaş arasında ise yüzde 30 olduğunu gösterir. 50 yaşında bu oran yüzde 45’e yükselir.

Yumurtalık kistleri alınırken bunlara dikkat!

Yumurtalık kistleri ameliyatın hangi yöntemle gerçekleştirileceğine, kişinin yaşına ve yumurtalık kistinin şekline göre karar verilir. Yumurtalık kistinin kötü huylu olduğundan emin olunmadığı durumlarda laparoskopik veya robotik cerrahi tercih edilir. Bu yöntemde üç noktadan karın boşluğuna girilerek kitle değerlendirilir. İyi huylu olduğu düşünülen bir yumurtalık kisti ise yumurtalığa dokunmadan sadece kist çıkartılır ve patolojiye gönderilir. Kanser durumunda erken evrede ve gebelik arzusu olan genç kadınlarda sadece kanserli yumurtalık dokusu alınıp, evreleme cerrahisi yapılır. İleri evrelerde ise açık ameliyatla yumurtalık ile beraber kanserin yayıldığı tüm dokular alınır.