Dua ve niyetlerimizin kabulü için okuduğumuz her dua helal ve makul istekler olmalıdır.
Duaya başlamadan her zaman önce Allaha hamd,Peygamberimize salavat ile başlanmalıdır.
Bu iki şartı kapsayan genel dua şöyledir.“Elham hamdü lillâhi rabbil âlemin,ves salâtü ves selâmü alâ rasûlina Muhammedin ve alâ âlihi ve sahbihi ecmeıyn.”Ve aşağıdaki duayı 7 defa okuyun;
Sübhane rabbiye’l-aliyyi’l-a’le’monash.pw lahe ilallahu vahdehu la şerikeleh,lehül-mülkü ve lehü’l hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir.
Yusuf süresi ncü Âyet-in Son kısmı duaların kabulü için gece yada gündüz ( ) defa okunur dua monash.pw namazdan sonra 3 veya okuyabildiğiniz kadar okuyabilirsiniz.Günlük () defa okunabilir. Veya defa okunması daha etkili olur.
SIRRI ÇÖZÜLMEMİŞ KAPI, ZİRVE DUÂSI! DİYE SÖYLENİR.
Allahın izni ve yardımıyla helal olan her dua ve her niye için monash.pwız denilecek şeylerin mucizevi şekilde mümkün olmasını sağlayan özel bir duadımonash.pw Rabbimizin Lâtif İsm-i şerifi geçmektedir ki ,Rabbimizin bu ismi şerifi okumak duaların kabulü için keskin bir kılıç monash.pwn önce Yâ Latif c.c okur ardından bu Âyet-i kerimi veya okuyabildiği kadar okur.
“inne rabbî latîfun limâ yeşâu, innehu huvel alîmul hakîm(hakîmu).”
إِنَّ رَبِّي لَطِيفٌ لِّمَا يَشَاء إِنَّهُ هُوَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ
Anlamı:”Muhakkak ki; benim Rabbim, dilediğine lütuf sahibidir. Alîm (en iyi bilen) ve Hakîm (en iyi hüküm veren, hikmet sahibi) olan muhakkak ki; “O” dur.”
Allah kabul etsin.
Müfessirler, “huzurda yere kapanma” olayını iki şekilde yorumlamışlardır: ☼a) Hz. Yûsuf’a karşı bir saygı selâmı olmak üzere yere kapanmışlardır. 4. âyet bu anlamı destekler mahiyettedir. ☼b) Hz. Yûsuf’a kavuştukları için Allah’a şükretmek üzere secdeye kapanmışlardır.
4. âyetin meâlinde, “Onları bana Allah’a secde ederlerken gördüm” diye çevirdiğimiz cümle, “Onları benim için secde ederlerken gördüm” şeklinde çevirmek de mümkündür. Bu takdirde âyet ikinci anlamı destekler.
Hz. Yûsuf, bir nezaket ve tevazu örneği daha göstermiş, sahip olduğu bu debdebe ve ihtişamın kendisine Allah tarafından lutfedildiğini söyleyerek Allah’a senâda bulunmuştur. Kardeşlerinin kendisine muhtaç oldukları bir dönemde onlardan intikam almayı düşünmediği gibi, onların yaptıklarını hatırlatacak tek kelime dahi söylememiş, kardeşleriyle arasını şeytanın açtığını ifade etmiştir. Bununla birlikte bu olayların ilâhî takdir ve hikmet neticesinde meydana geldiğine de işaret etmiştir.