zındık kime denir / Osman Ünlü yazdı: Zındık ve bidat sahibi kime denir?

Zındık Kime Denir

zındık kime denir

   İslam tarihinde zındık olarak geçen bir kesim vardır. Zındıklar özellikle Abbasi halifesi Mehdi zamanında büyük cezalara çarptırılmışlardır. Peki nedir bu zındık? Kime zındık denir ?

   İlk olarak zerdüştlükten türemiştir. Zerdüştlüğün kitabı olan Avesta'dan ayrılarak, onun tefsiri olan kitaba (Zend) dönenlere "Zandıki" denilmiş ve zındık kelimesi buradan türemiştir.

   İslam dininde bir diğer terim ise münafık'tır. Münafık ; müslüman olmamasına rağmen "Ben müslümanım" diyerek müslümanları kandıran kişiye denir. Hz. Muhammed miraca gdişinin ardından cemaatine cehennemi anlatıren "cehennemin 7 kat olduğunu, her bir katta farklı azaplar bulunduğunu, aşağı indikçe şiddetin arttığı ve en alt katta en büyük azabın bulunduğunu, en alt katın yalnızca münafıkların gireceği ve asla çıkamayacağı, kafirlerin dahi oraya girecek kadar günah işleyemeyeceğini" söylemiştir.

   İslamiyette zındık "müslümanlığa aykırı işler yaptığı halde müslüman gibi görünene- görünmeye çalışan kişiler"e verilen sıfattır.

   Müslümanlık dininde Allah önce kendi kanınızdan olanlara yardım etmeyi emreder. Dine göre hiç bir ırk üstün değildir, hepsine eşit yaklaşılması gerekir. Ayrıca hırsızlık, yalancılık ve çevreye zarar verecek her türlü davranış kesinlikle yasaklanmıştır. Öyle ki müslümanlara inen emirde Allah açık bir ifade ile "Karşıma neyle gelirseniz gelin, kul hakkıyla gelmeyin" buyurmuştur. Günümüzde ise müslüman liderlerin bu emirlere pek uyduklarını söyleyemeyiz. Bir çok islam ülkesi komşularıyla soğuk savaş halinde ve aynı soydan geldiği (kan bağı olan) devletleri ezmek niyetinde.

   Son bir kaç gündür aynı haber sosyal medyada yankı bulmakta. Araplara yağ çekerek müslüman olduğunu kanıtlama çabasında olan Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, Suriyeli yüz binlerce mülteciye kucak açarken, Çin zulmünden kaçan 35 Uygur Türk'ü 17 gündür hiç bir girişimde bulunmamıştır.

   İslam kurallarına göre bu durumun değerlendirmesini yapmak gerekirse:

1) Kendi kanından olanlara yardım etmeyip yabancıya yardım etmek islam dininde büyük günahtır. Kan bağımız olan Uygurlara yardım etmeyip pis araplara kucak açanların müslüman olduğunu iddia etmesi zordur. Çünkü islamın kurallarının en büyüklerinden birini çiğnemektedirler.

2) Yardıma muhtaç soydaşların ve hatta kendi ülkenin vatandaşları varken arap köpeklerine yardım etmek; kendi soydaşları idam edilmek üzere istenirken ses çıkartmayıp Mısır'daki idam mahkumları için kendini yırtmak "Bakın biz ne kadar müslümanız, biz öyle müslümanız ki daha müslümanı yok, bize inanmanız gerek" demekten başka bir şey değildir.

    Bu 2 maddeden yola çıkacak olursak, bahsettiğimiz kişilere islam dininde "zındık" değil ancak "münafık" denilebilir.

   Türkler tarih boyunca bir çok badire atlatmış, uzun savaşlar sonunda hepsini atlaşmıştır. 

   İstiklal marşımızın yazarı büyük şair Mehmet Akif Ersoy şöyle demiştir:

   "Tarih, tekerrürden ibarettir; şayet tarih bilmezsen !"

   Göktürk devleti kağanı Bilge Kağan böyle durumları yaşamış olan milletinden ders alınması gerektiğini anlatmış, gelecek nesillere şöyle seslenmiştir:

   "Türk Oğuz Beyleri, işitin! Üstte gök çökmedikçe, altta yer denizi delinmedikçe, ilini töreni kim bozabilir?

Ey Türk ulusu! Kendine dön."

                                                       Tengri Türkü korusun ve yüceltsin !!!

   

Zındık Ne Demek? TDK'ya Göre Zındık Kelime Anlamı Nedir, Kimlere Denir?

Zındık Ne Demek?

Zındık kelimesi daha çok dini alanlarda kullanılan bir sözcüktür. Zındık kelimesi Arapçadan geçmiş bir kelimedir. Türkçede zındık kelimesi daha ziyade kavgacı ve kötü kimse, ahlaksız anlamında kullanılır. Fakat sadece bu değil, zındık kelimesine şu anlamlar da yüklenerek kullanıldığı görülmektedir.

Bu anlamlar şöyledir; zor beğenen kimse, hakkı olmadığı halde hak isteyen, iyi eğitilmemiş, ahlaksızca davranan, yersiz ve çabuk küsen, fesat ve ara karıştıran, küfür eden, iftira eden, küstahlık gösteren, kötülük yapan, arabozan, münafık. Halk arasında zındık kelimesine bu anlamlar yüklenerek kullanıldığı görülmektedir. Öte yandan zındık kelimesine eski edebi eserlerde de rastlanmaktadır.

Fakat zındık kelimesinin esas anlamı başkadır. Yani zındık kelimesinin bir anlamı daha bulunmaktadır. İslam kültüründe zındık, Tanrıya ve ahirete inanmayan kişi anlamında kullanılır. Zındık terimi, Arap olmayan kültürlerden İslam kültür havzasına geçen bir terimdir. Ancak Kuran' da ve hadislerde zındık kelimesi geçmemektedir. Zındık kelimesi İslam literatüründe ilk defa Hz. Ali zamanında yaşanmış bir olay sebebiyle görülmüştü.

TDK'ya Göre Zındık Kelime Anlamı Nedir? Kimlere Denir?

Türk Dil Kurumu'na göre "zındık" kelimesinin anlamı şöyledir:" Tanrı'ya ve ahrete inanamayan, dinsiz, inançsız, Tanrısız" anlamına gelmektedir.

Sual: Mülhid ve zındık kime denir?

Cevap: Müslüman görünüp de, Ehl-i sünnetten ayrılanlardan kâfir olanlar, iki kısımdır: Biri, âyet-i kerimelere ve hadis-i şeriflere mânâ verirken, kendi akıllarına, görüşlerine o kadar bağlı kalmışlar ki yanılmaları, kendilerini küfre sürüklemiştir. Kendilerini doğru yolda sanmakta, halis müslüman olduklarına inanmaktadırlar. İmanlarının gittiğini anlayamamışlardır. Bunlara (Mülhid) denir. İkincileri, İslamiyete zaten inanmazlar. İslam düşmanıdırlar. Müslümanları aldatıp, dini içerden yıkmak için müslüman görünürler. Yalanlarını, iftiralarını dine karıştırmak için âyet-i kerimelere ve hadis-i şeriflere ve fen bilgilerine, yalan yanlış, bozuk mânâlar verirler. Bu sinsi kâfirlere (Zındık) denir. Mısırdaki mason din adamları ve yeni türeyen (sosyalist müslümanlar) böyledir. Bu zındıklara (Fen yobazı) ve (Dinde reformcu) da denir.

Kur’ân-ı Kerîm ve hadis-i şerifler, imanda parçalanmanın, fırkalara ayrılmanın kötü olduğunu bildiriyor. Bu bölünmeyi şiddet ile yasaklıyor. Tek imanda birleşmeyi emrediyor. Kur’ân-ı Kerîmde ve hadis-i şeriflerde yasaklanan bölünme, imanda bölünmektir. Zaten, bütün Peygamberlerin bildirdikleri iman aynıdır. İlk Peygamber Âdem aleyhisselâmdan son insana kadar bütün müminlerin imanları hep aynıdır. Zındıklar ve mülhidler, imanda parçalanmayı kötüleyen, yasaklayan âyet-i kerimeleri ve hadis-i şerifleri ele alıp, bunların, Ehl-i sünnetin dört mezhebini bildirdiklerini iddia ediyorlar. Halbuki dört mezhebin ayrılmasını Kur’ân-ı Kerîm emrediyor. Bu ayrılığın, Allahü teâlânın müminlere rahmeti, ihsanı olduğunu hadis-i şerifler bildiriyor.

 

Tavsiye Yazı —> İman Nasıl Olmalıdır?

En Çok Okunan Yazılar

Tavsiye Ettiğimiz Temel KitaplarMeâl Okumak Câiz Midir? Ehl-i Sünnet İtikadı Nedir? Ehl-i Sünnet Olmanın Şartları Nelerdir?Her Gün Okunması Gereken Çok Mühim Bir DuâSeyyid Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri ve Tasavvuf TerbiyesiSultan Vahideddîn Hân'a Dâir Sualler

Kendi anladıklarına, düşüncelerine Kur'ân, hadis diyene 'zındık' denir...

 

 

Sual: Kâfirin inkâr eden olduğu biliniyor peki zındık, bidat sahibi diye kimlere denir?

Cevap: Kur’ân-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde açıkça bildirilmiş olan bir şeye inanmayan veya şüphe eden kimse, kâfir olur.

Açık olarak bildirilmemiş, şüpheli olan emirlere yanlış mana vermek bidat olur.

Kur'ândan, hadisten yanlış mana çıkarana bidat sahibi denir.

Kendi anladıklarına, düşüncelerine Kur'ân, hadis diyene zındık denir. Bu yanlış anladığına inanan, bidat sahibi olur. Böyle şey olmaz, aklım kabul etmez derse, kâfir olur.

Bir harama mubah diyen kimse, bir âyete veya hadis-i şerife dayanarak söyliyorsa, kâfir olmaz, bidat sahibi olur. Hazret-i Ebu Bekir ile hazret-i Ömer'in hilafete seçilmeleri haklı değildi demek bidattir. Hilafete hakları yok idi demek küfürdür.

Muhammed Şihristânî hazretleri, Milel ve Nihal kitabında diyor ki:

“Hanefi mezhebinin âlimleri, itikatta, Ebû Mansûr Mâtürîdî  hazretlerine tabi olmuşlardır. Çünkü, Ebû Mansûr hazretleri, üsul ve fürû'da, İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe hazretlerinin mezhebindedir.

Usül, itikat demektir. Fürû, ahkâm-ı islâmiyye, İslamiyetin hükümleri demektir.

Mâliki, Şâfiî ve Hanbelî mezheblerinin âlimleri, itikatta, Ebül-Hasen Eş'arî hazretlerine tabi olmuşlardır. Ebül-Hasen Eş'arî hazretleri, Şâfiî mezhebinde idi.

Şâfiî âlimlerinden Ebül-Hasen Alî Sübkî'nin oğlu Abdülvehhâb Tâcüddîn-i Sübkî hazretleri diyor ki:

“Hanefi âlimlerinin kitaplarını inceledim, onüç meselede, Şâfiî itikâdından ayrıldıklarını gördüm. Fakat bu ayrılıkları, kendilerini doğru yoldan çıkarmamaktadır. Esasta ayrılıkları yoktur. Her ikisi de, hak yoldadır."

Muhammed Hâdimî hazretleri Berîka kitabında; Mâtürîdî ve Eş'arî mezhebleri arasındaki en küçük farkları da hesaba katarak, hepsinin yetmişüç adet olduğunu bildirmiştir. Bidat sahiplerinin muhakkak Cehenneme gidecekleri Hadîka ve Berîka kitaplarında uzun yazılıdır.

Sual: Evvabin namazı diye bir namaz var mıdır, varsa ne zaman kılınır?

Cevap: Akşam namazının farzından sonra kılınan altı rekate Evvâbîn namazı denir.

Sual: Din bilgilerine inanmamak ve âlimleri aşağılayıp hakaret etmek, imanı giderir mi?

Cevap: İslam bilgilerine inanmamak, bunları ve din âlimlerini aşağılamak da, küfr-i cühûdî olur, imanı giderir.

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır