zona neden olur / Zona Hastalığı Hakkında Bilinmeyenler

Zona Neden Olur

zona neden olur

Zona Nedir? Zona Hastalığı Neden Olur?

Zona nedir, zona hastalığı önlem alınmadığı takdirde ciddileşebilen ve başka rahatsızlıklara sebep olabilen ciddi bir enfeksiyon hastalığıdır. Kalıcı hasarlar bırakabileceği gibi bulaşıcı da olabilir. Vücutta bölgesel ağrılarla başlayan ve daha sonra ağrılı döküntülere dönüşen zona, hekime başvurulursa ve erken tedavi uygulanırsa kısa sürede önlenebilecek bir hastalıktır.

Zona nedir, ciltte kabartı, şiddetli ağrı ve döküntülerin görüldüğü bu virüs vücutta etken olarak varlığını sürdürür.

Zona nedir, zona yani tıptaki adı ile “Herpes Zoster”, halk arasında “gece yanığı” hastalığı olarak bilinen koşullara göre bulaşıcı olabilen bir enfeksiyon hastalığıdır. “Varicella Zoster” adlı suçiçeğine sebep olan virüs kaynaklı oluşur. Zona nedir, zona daha önce suçiçeği geçirmiş insanlarda görülmektedir ve suçiçeği geçirmiş her bireyde görülme ihtimali vardır.

Yıllar içinde yaşlanma sebebiyle bağışıklık sisteminin düşmesi durumunda zona olarak tekrar aktif hale gelebilir. Her yaşta oluşma potansiyeli olan zona, 50 yaş ve üzeri insanlarda daha sık görülmektedir.

Zona hastalığının belirtileri nelerdir, zona nasıl teşhis edilir?

Zona nedir, zona hastalığının ilk belirtisi bölgesel ağrıdır. Döküntü olacak yerlerde önce ağrı oluşur. Daha sonra ciltte kızarıklık ve içi su dolu kabarcıklar baş gösterir. Özellikle vücudun gövde kısmında yoğun kaşıntı, karıncalanma ve yanma hissine sebep olur. Bazen bu bulgular çok şiddetli olabilir. Zamanla bu döküntüler, ağır yaralara dönüşmezse kuruyup iz bırakmadan yok olabilir. Suçiçeği vücudun birçok bölgesine yayılmış döküntülerden oluşur. Zonada ise döküntüler sırt, kalça, karın bölgesi, boyun ve yüz gibi bölgelerle sınırlıdır. İlerleyen zamanda hastalığın bazı başka belirtileri de olabilir, bunlar; baş ağrısı, ateş, halsizlik, üşüme, ışık hassasiyeti, kas güçsüzlüğü, mide bulantısı, karın ağrısı gibi.

Zonanın tedavisi nedir?

Zona nedir, zona erken tanı ve tedavisi mümkün olduğunca en kısa zamanda yapılması gereken önemli bir hastalıktır. Hastalığa müdahale döküntünün başlamasıyla beraber yapılmalıdır. Ne kadar erken tedaviye başlanırsa komplikasyonların önüne geçilmesi o kadar mümkün olur. Lezyonlar (döküntüler) çoğu zaman yoğun ağrılı olur. Yaşlılarda, gençlere kıyasla daha şiddetli ve sürekli görülür. Bağışıklık sistemi hastalığın başlangıcında ve ileri gelen süreçte önemli rol oynar. Eğer şikâyetçinin bağışıklık sistemi güçlüyse lezyonlar 2-4 hafta içinde gerileyebilir. Ağrı da döküntülerle paralel olarak gerileyebilir. Tedavi sürecinde uzman hekimin önerdiği ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır. Bu süreçte döküntüler için anestezik kremler, kaşıntı önleyici merhemler, ağrı kesici ilaçlar doktorun verdiği reçete ile kullanılır. Bol bol sıvı tüketmek ve sağlıklı beslenmek iyileşme sürecini hızlandırmada yardımcı olabilir. Bu süreçte hijyene ekstra özen gösterilmelidir. Zona hastalığının oluşumunda stres bir etkendir. Bu yüzden birey stresten uzak sağlıklı ve dengeli bir hayat sürmelidir. Hastalık süresince istirahat edilmeli ve hijyenik olmayan yerlerde bulunulmamalıdır. Ayrıca zonanın enfeksiyon riskinden dolayı bulaşıcı olmaması için tedavi süresince hastanın evde kalması tavsiye edilir.

Zona hastalığı nasıl önlenir?

Suçiçeği aşısı, suçiçeği hastalığını önlemek amacıyla çocukluk döneminde yapılan bir aşıdır. Zona için de aşı mevcuttur. Tek doz uygulanan bu aşı zona hastalığının oluşumunu büyük ölçüde önler. Bir uzman hekimin tavsiyesiyle aşı kişiye uygulanabilir. Bu aşılar, bireyin suçiçeği hastalığını ve zona hastalığını geçirmeyeceğini garanti etmez. Fakat komplikasyonların önlenmesinde önemli bir göreve sahiptir.

zona nedir

Zonanın komplikasyonları nelerdir?

Postherpetik Nevralji (PHN): Oldukça yaygın ve güçlü bir komplikasyondur. Döküntü bölgesinde yoğun ağrıya sebep olur. Lezyonlar oluşmadan önce ağrı başlar ve lezyonlar ortadan kalktıktan sonra hala bölgede ağrı oluyorsa Postherpetik nevralji olarak adlandırılır. 40 yaş ve üstü bireylerde sıklıkla görülür.

Ramsay Hunt sendromu: Yüzde felç ve dış kulakta lezyonlar oluşmasına sebep olan akut fasiyal nöropatik sendromlardan biridir.

Trigeminal nevralji: Yüzün bir kısmında yoğun ağrı yapan sinirsel bir rahatsızlıktır. Yüzdeki duyu sinirinin kontrolünü sağlayan trigeminal sinirde oluşan bir hastalıktır.

Periferik motor nöropati: Kas hareketlerini kontrol eden motor sinirlerin zarar görmesiyle oluşur.  El ve ayaklarda zayıflık, karıncalanma ve uyuşma hissi gibi rahatsızlıklara yol açar.

Oftalmik zona: Gözün içerisinde ya da çevresinde ağrı ve enfeksiyon oluşturur. Görme kaybına sebep olabilir.

Bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde zona komplikasyonları daha sık görülmektedir.

Zona bulaşıcı mıdır?

Zona, daha önce suçiçeği geçirmiş bireylerde görülen bir hastalıktır. Bu yüzden hiç suçiçeği geçirmemiş bir kişi zona olamaz. Daha önce suçiçeği geçirmiş kimseler, bir zona hastasıyla temas ettiğinde, suçiçeği hastası olacaktır. Zona yalnızca döküntüler aktifken bulaşabilir. Döküntüler kuruyup kabuklaştıktan sonra artık bulaşıcı olmaz. Döküntülerde oluşan sıvıya direk temas yolu ile bulaşması mümkündür. Hapşırma, öksürme gibi hava yoluyla bulaşması mümkün değildir.

Zona iç organlara zarar verir mi?

Yaşlılarda ve şeker hastalarında ağrı daha uzun sürmektedir.

Hastalık direncin kırılması ile ortaya çıkmaktadır. Direnci kıran nedenler şöyle sıralanabilir: Stres, üzüntü, uykusuzluk, yorgunluk, beslenme bozukluğu (uzun, sağlıksız diyetler), kanser,  kanser tedavisinde kullanılan direnç baskılayıcı (ilaçlar, ışın tedavileri, kaza ve zehirlenmelerden sonra, AIDS hastalığı

Hastalığın tanı ve tedavisi nasıl yapılır? Hastalığın tanısı, deri belirtileri görülünce kolaydır. Deri belirtileri yokken ağrı yapabilecek diğer hastalıklar araştırılmalıdır.

Stresin zona üzerindeki etkisi nedir?

Zonanın stresle önemli bir bağlantısı bulunmaktadır. Ağır stres durumları, bağışıklığı bastıran durumlar, kronik hastalıklar, kanser, kemoterapi veya aids gibi ağır enfeksiyonlar zonaya davet çıkarır.

Zona döküntü ve yaraları ne zaman iyileşir?

Yaraların iyileşmesi iki haftayı bulur, ancak ağrılar aylarca devam edebilir. Yaş ilerledikçe bu ağrıların iyileşme süresi uzamaktadır. Bu ağrıya “Post Herpetik Nevralji” de denir. Zonada yaşanan bu sinir ağrıları bazen çok şiddetlenerek gece uykudan uyandırıp uyumaya engel olabilir. Uzun süre bu ağrıları yaşayan hastaların yaşam kaliteleri ciddi oranda düşer. Böyle durumlarda sinir ağrıları için kullanılan Nöroloji bölümü tarafından yazılabilen ilaçların kullanımı da söz konusu olabilmektedir.

Yaşı daha genç olup ek hastalığı olmayan hastalarda, ağrılar en fazla bir ay kadar sürüp geçer. Bu hastalarda klasik ağrı kesicilerin dışında ilaca gerek kalmamaktadır. Ancak yaş ilerledikçe zona hastalığının komplikasyonları artış göstermektedir.

ZONA TEDAVİSİ NASIL YAPILMAKTADIR?

Zona hastalığında erken tanı ve tedavi çok büyük önem taşımaktadır. Döküntülerin ortaya çıkmasından itibaren ilk 72 saat içerisinde mutlaka antiviral ajan başlanmalıdır. Ayrıca yangısal sinir değişikliklerini düzeltmek için B vitamini kompleksleri, yaralar için lokal yara bakım kremleri ve ağrılar için de ağrı kesiciler alınmalıdır. İstirahat ve iyi beslenme hastalığın daha çabuk iyileşmesine önemli katkı sağlar.

 

Güncelleme Tarihi: 03 Eylül 2021

Yayınlama Tarihi: 01 Eylül 2021

Sayfa içeriğinde yer alan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. İlgili sayfada tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğeler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Herpes zoster, genel adıyla zona, toplum sağlığı açısından önemli bir deri hastalığı olup, vücudun tek tarafında deride su toplamış ağrılı kabartılarla seyreden bir hastalıktır. Halk arasında kuşak hastalığı veya gece yanığı olarak da bilinir.

Zona hastalığı neden olur?

Zona hastalığı, çocuklukta geçirilen suçiçeği hastalığına neden olan Varicella-zoster virüsünden kaynaklanır. Zona hem deriyi hem de sinirleri tutan viral bir enfeksiyondur. Genellikle çocuk yaşlarında geçirilen suçiçeği sonrasında bu virüs, vücuttan atılmayarak hiçbir belirti vermeksizin sinirlerin içerisinde yıllarca sessiz kalabilir ve suçiçeği geçirmiş hemen her birey zona hastalığına yakalanabilir. Bağışıklık sisteminin zayıflaması sonucu virüs yerleştiği hücrelerden ayrılıp sinirler boyunca ilerleyerek sinir iltihabına ve deride ağrılı döküntülere yani zona hastalığına neden olur.

Zona, bağışıklık sistemi zayıflamış ileri yaştaki bireylerde daha yaygın olmak üzere her yaşta görülebilir. Zona olan hastaların %70’i 50 yaşın üzerindedir. Zona hastalığının şiddet ve süresi hastanın bağışıklık durumuna ve yaşına göre değişiklik gösterir. Çocuklarda da nadir olarak ortaya çıkabilir ancak genellikle ağrı daha az görülür.

Zona hastalığının oluşmasında en önemli faktör yaşlanmadır. HIV enfeksiyonu ve kanser gibi bireyin bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıklar zona riskini artırabilir. Yine kanser tedavisi sürecinde uygulanan radyoterapi veya kemoterapi bireyin hastalıklara karşı direncini azaltabilir ve zona gelişimini tetikleyebilir. Özellikle organ naklinden sonra nakledilen organların reddini önlemek üzere kullanılan bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar zona riskini artırabilir. Ayrıca ağır psikolojik travma, üzüntü, aşırı yorgunluk, yoğun ve kronik stres altında yaşam, düzensiz ve yanlış beslenme, sigara ve alkol gibi alışkanlıklar, düzensiz ve yetersiz uyku zona hastalığını tetikleyen diğer nedenler arasında yer almaktadır. İlerleyen yaş, diyabet, romatizma gibi kronik hastalıklar ya da enfeksiyonlar nedeniyle zayıflayan bağışıklık sistemi, hastalığın uyanmasına neden olur.

Zona hastalığı bulaşıcı mıdır?

Zona başka bir zonalı kişiden veya suçiçeği geçirmekte olan birisinden bulaşmaz. Çünkü zona vücut içine yerleşmiş virüsun yeniden aktifleşmesi sonrası ortaya çıkar. Zonaya neden olan suçiçeği virüsü henüz bağışıklığı gelişmemiş bir kişiye bulaşıp suçiçeğine neden olabilir. Bu nedenle zona enfeksiyonu geçirmekte olan hastaların hiç suçiçeği geçirmemiş veya suçiçeği aşısı olmamış bireylerle özellikle bağışıklık sistemi zayıflamış olanlar, hamileler ve yeni doğanlarla fiziksel temastan kaçınmaları önemlidir. Bulaşma zona döküntüsünün açık yaralarıyla direkt temas yoluyla gerçekleşir ve kabarcıklar kabuklanana kadar bulaşıcılık devam eder.

Zona hastalığı belirtileri

Zona oluşumunun ilk belirtisi tipik olarak karıncalanma ya da vücudun belirli bir yerinde yanma hissidir. Bazen derinin belli bir bölgesinde batma, uyuşma, hafif dokunmaya karşı aşırı hassasiyet ve kaşıntı gibi bazen tanımlanamayan tuhaf bir rahatsızlık hissi de olabilir. Ardından şiddetli ağrı gelişebilir ve genellikle zona hastalığının en önemli belirtisidir. Bazı hastalar ağrıyı sanki bıçak saplanıyormuş gibi, sivri bir cisimle oyuluyormuş ya da kaynar su dökülmüş gibi farklı şekillerde tarif edebilirler. Daha nadir olarak bazı kişilerde yorgunluk, halsizlik, ışığa karşı hassasiyet, baş ağrısı ve hafif ateş gibi belirtilerde eşlik edebilir. Zonanın döküntü öncesi ağrı dönemi, vücutta hissedildiği konuma bağlı olarak şiddetli ağrı yapan diğer hastalıklarla (örneğin göğüs bölgesindeki zona, kalp krizi ile bel bölgesinde böbrek taşı ile) karıştırılabilir. Genellikle birkaç gün içerisinde döküntüler belirmeye başladığında bu ağrıların aslında zona nedenli olduğu anlaşılır.

Ağrı döneminden birkaç gün sonra aynı bölgede kaşıntı ile kolay patlayan küçük kümeler halinde içi su dolu kırmızı kabarcıklar gelişir. Genellikle döküntüye yakın lenf bezlerinde ağrılı şişme olabilir. Bu döküntü çok tipik olarak vücudun bir yarısında olur, karşı tarafa geçmez. Zona herhangi bir vücut bölgesinde olabilirse de en çok belde ve göğüs kafesinde ortaya çıkar. Zonanın yerleşim yeri çok önem taşır. Gözü içine alacak şekilde yüz, göz, saçlı deri ve kulak gibi çok önemli tutulum yerleri de olabilir. Buna “oftalmik zona” denir ve bu en şiddetli zona tiplerindendir.

Bazen zona tipik deri belirtisi olmadan sadece değişik derecelerde ağrı, yanma ve karıncalanma gibi belirtilerle seyredebilir. Bu durum tanıda gecikmeye neden olur ve başka sebeplerle oluşan ağrılarla karıştırılabilir. Hiçbir deri belirtisi olmadığı için hekimin tecrübesi çok önemlidir. Özellikle tek taraflı ağrılı durumlarda zona hastalığı akla gelmelidir. Çoğu birey sadece bir kez zona olur. Özellikle bağışıklık sisteminin iyice zayıfladığı kişilerde virüs vücudu terk etmediği için zona nüksleri görülebilir.

Zona nasıl anlaşılır?

Zona hastalığının tanısı dermatolojik muayene ile konulmaktadır. Derideki döküntülere eşlik eden ağrı nedeniyle genellikle tanı koyulması kolaydır. Muayene ile tanı konulamayan çok nadir vakalarda ise laboratuvar testi uygulanır. Tzank testi denilen bu yöntemde, su dolu kabarcıklardan bir kazıntı örneği alınıp, özel boyama yöntemlerinden sonra mikroskop altında incelenmesi tanıyı destekler.

Zona hastalığı tedavisi

Zona hastalığında erken tanı ve tedavi büyük önem taşımaktadır. Zona şüphesi taşıyan bireylerin, erken tedavi avantajlarından faydalanmak için bir an önce dermatoloji bölümüne başvurması gereklidir. Benzer şekilde 50 yaş üstü, kanser, ilaçlar veya diyabet gibi çeşitli kronik hastalıklar nedeniyle kendisinin ya da yakınlarının bağışıklık sistemi zayıflamış bireyler komplikasyon riskinin artması nedeniyle bir an önce muayene edilmelidir. Döküntülerin ortaya çıkmasından itibaren ilk 72 saat içerisinde mutlaka antiviral tedavi başlanmalıdır. Virüs ilk 3 günde üremesini tamamladığından ilaçların bu süre içinde başlanmış olması ilacın yararını çok artırır. Erken tedavi iyileşmeyi hızlandırmakla kalmayıp komplikasyon geliştirme riskini de azaltabilir. Tedavide ana amaçlardan birisi zonanın iyileşmesinden sonra uzun süreli ağrıların (aylar, bazen yıllar süren) oluşmasını önlemektir. Bu nedenle yaşlı bireylerde en kısa sürede tedaviye başlanmalıdır.

Bazen çok şiddetli hastalık durumunda ya da göz tutulumu gibi riskli bir durum varsa mutlaka hastaneye yatırılarak antiviral tedavi damar yoluyla verilebilir. Ayrıca yangısal sinir değişikliklerini düzeltmek için B vitamin kompleksleri, yara için lokal yara bakım kremleri ve ağrı için de ağrı kesiciler alınmalıdır. İstirahat ve iyi beslenme hastalığın daha çabuk iyileşmesine önemli katkı sağlar. Deriyi tahriş etmeyen ve ağrıyı tetiklemeyecek bol ve dökümlü giysiler giyilmelidir. Yaraların olduğu bölge temiz ve kuru tutulmalıdır. Zona sürecinde soğuk banyo yapmak veya kabarcıklara soğuk kompres uygulamak kaşıntı ve ağrıyı hafifletebilir. Bireyin hastalık sürecinde gerginlikten uzak kalmaya çaba göstermesi ve hayatındaki stresi azaltması önemlidir.

Postherpetik nevralji nedir?

Zona hastalığında kabarcıklar genellikle 2-6 hafta içerisinde iyileşir, fakat sinir ağrıları kalıcı olabilir. İçi su dolu kabarcıklar yavaş yavaş kabuklanır ve dökülürler. Bazen iyileşme yerinde beyazlaşma, koyulaşma ve çukurcuklar şeklinde yara izi kalabilir. Zonanın kabarcık şeklindeki döküntüsü iyileştikten sonra ağrı, aylar veya yıllar boyunca devam edebildiği gibi şiddetli ve güçten düşürücü olabilir. Bu uzun süreli yanıcı, batıcı ağrılara post-herpetik nevralji adı verilir. Kronik yorgunluk, iştahsızlık, kilo kaybı, hareketsizlik, uykusuzluk, anksiyete, konsantrasyon güçlüğü, günlük bakım ve sosyal faaliyetlerde azalma ile kendini gösterir. Post-herpetik nevralji, zonanın tedavi edilmesi güç ve en yaygın komplikasyonudur. Özellikle 50 yaşından büyüklerde, şiddetli kızarıklık ve ağrı ile seyreden yüz veya gövde yerleşimli zonada, diyabet gibi kronik bir hastalık varlığında ve kızarıklıkğı takiben ilk 72 saatte antiviral tedavisi başlanmazsa daha sık görülür.

Hasarlı sinir lifleri tarafından ciltten beyne abartılı ağrı mesajları gönderilmesinden kaynaklanır. Bu ağrı, kişiyi çok rahatsız edip uzun süre devam eder, yaşam kalitesini çok düşürebilir. Yaş ilerledikçe bu ağrıların iyileşme süresi uzamaktadır. Zonada yaşanan bu sinir ağrıları bazen çok şiddetlenerek gece uykudan uyandırıp uyumaya engel olabilir. Böyle durumlarda sinir ağrıları için Nöroloji Bölümünün değerlendirmesi gerekebilir. Yaşı daha genç olup ek hastalığı olmayan hastalarda, ağrılar en fazla bir ay sürüp geçer. Bu hastalarda klasik ağrı kesicilerin dışında ilaca gerek kalmaz.

Gözün içinde veya çevresinde gelişen zona, yani oftalmik zona bireyde kalıcı görme kaybına yol açabilecek ağrılı göz enfeksiyonlarına neden olabilir. Ayrıca göze yakın alanlarda zona çıkması da doktora erkenden başvurmanın önemli gerekçelerinden biridir. Zona gözü tutmuş ise mutlaka bir göz doktorunun muayenesi gerekir. Hızlı ve uygun tedavi almayan hastalarda virüsün etkisi ile bazen körlüğe gidebilecek kalıcı göz hasarı oluşabilir. Sinirlerin zona hastalığından etkilendiği bölgeye bağlı olarak, beyin iltihabı, yani ensefalit, yüz felci ya da işitme veya denge sorunları ortaya çıkabilir. Uygun şekilde tedavi edilmeyen zona kabarcıkları nedeniyle ciltte bakteriyel enfeksiyonlar gelişebilir.

Zona hastalığına ne iyi gelir?

Zona hastalığında bağışıklığı güçlendirmek ve şikayetleri hafifletmek amacıyla beslenmeye dikkat edilmelidir. Selenyum, demir, çinko, C, E ve B grubu vitaminlerinden zengin beslenme veya takviyeler yarar sağlayabilir.

Zona hastalığına iyi gelmeyen yiyecekler

Zona virüsünün çoğalmasını artıran arjinin aminoasidini bolca içeren çikolata ve kuruyemişler (fındık, yerfıstığı vb) gibi besinler geçici olarak sınırlandırılmalıdır. Bol şekerli yiyecekler, rafine edilmiş karbonhidratlar ve doymuş yağlar bağışıklık sistemini yavaşlatarak zona geliştirme olasılığını artırır ve zona hastalığından kurtulmayı zorlaştırır. Ayrıca zona tedavisi sürecinde alkolden kaçınmak gereklidir. Alkol, belirli ilaçların etkinliğini azaltmanın yanı sıra, özellikle yaşlı yetişkinlerde baş dönmesi gibi yan etki gelişmesi riskini artırabilir.

Zonadan korunma yolları nelerdir?

Zona, hayatı tehdit eden bir tıbbi durum olmasa da yaşlı kişilerde çok acı verici bir deneyim olabilir. Bu nedenle özellikle yaşlı kişilerde kullanılan zonadan korunmak için aşılar güçlü koruma sağlar. Aşılı bireylerde zona hastalığının görülme riski azalır. Aşıya rağmen de zona hastalığı ortaya çıkabilir ancak ağrı ve diğer şikayetler daha hafif olur, hastalık daha kısa sürer. Hastalık sonrası kronik ağrı evresine geçiş riski belirgin şekilde azalır.

Mevcut zona tedavilerinin, zonanın ağrılı komplikasyonlarını tam anlamıyla engelleyememesi postherpetik nevraljinin hem ekonomik hem tıbbi açıdan maliyetli, ileri yaşlarda hayat kalitesini düşüren zor bir komplikasyon olması genellikle ilaçlara, ağrı blokajlarına ve hatta spinal blokajlara yanıt vermemesi nedeniyle zona hastalığını önlemek, tedavi etmekten daha önemlidir.

Zona aşısı

Günümüzde canlı ve rekombinant zona aşıları mevcuttur. Daha önce suçiçeği ve zona geçirip geçirmemiş olmasına bakılmaksızın 50 yaş üstü bireylere önerilmektedir. Rekombinant aşı, canlı aşıya göre daha uzun süre bağışıklık sağladığından bağışıklık sistemi zayıflamış hastalarda güvenle kullanılabilir. Zona aşıları sadece bir önleme stratejisi olarak kullanıldığı zona hastalığına yakalanmamayı garanti etmediği unutulmamalıdır. Özellikle kronik hastalığı olanların (kronik böbrek yetmezliği, diyabet, romatizmal hastalıklar vb) ve huzurevinde kalan yaşlı bireylerin zona açısından artmış risk taşımaları nedeniyle aşılanmaları önemlidir.

Doç. Dr. Tuba Oskay
Bayındır Söğütözü Hastanesi Dermatoloji Uzmanı

10.05.2023

ZONA HASTALIĞI NEDİR? BELİRTİLERİ VE TEDAVİSİ

Zona Hastalığı Nedir?

Zona, ağrılı bir döküntüye neden olan viral bir enfeksiyondur. Zona vücudunuzun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilmesine rağmen, çoğunlukla gövdenizin sol veya sağ tarafını saran tek bir kabarcık şeridi halinde ortaya çıkar.

Zona, suçiçeğine de neden olan varicella-zoster virüsünden kaynaklanır. Suçiçeği geçirdikten sonra virüs, omuriliğinizin ve beyninizin yakınındaki sinir dokusunda kalır. Yıllar sonra virüs yeniden aktifleşerek zona hastalığını oluşturabilir.

Zona yaşamı tehdit eden bir hastalık olmamasına rağmen çok acı verici olabilir. Aşılar zona geliştirme riskini azaltmaya yardımcı olabilir. Erken tedavi, zona enfeksiyonunun süresini kısaltmaya yardımcı olabilir ve komplikasyon riskini azaltabilir. Zona hastalığında görülen en yaygın komplikasyon, kabarcıklarınız kaybolduktan sonra uzun süre zona ağrısına neden olan postherpetik nevraljidir.

Zona Hastalığı Neden Olur?

Zona, su çiçeği hastalığına neden olan varicella-zoster virüsünden kaynaklanır. Su çiçeği olan herkes zona geliştirebilir. Su çiçeği hastalığından kurtulduktan sonra virüs sinir sisteminize girer ve yıllarca uykuda kalır.

Sonunda, virüs yeniden aktive olabilir ve cildinize giden sinir yolları boyunca ilerleyerek zona üretebilir. Ancak su çiçeği olan herkes zona geliştirmez.

Zonanın oluşma nedeni belirsizdir. Ancak yaşlandıkça enfeksiyonlara karşı bağışıklığın azalması nedeniyle zona riskinin arttığı düşünülmektedir. Zona, yaşlı erişkinlerde ve bağışıklık sistemi zayıflamış kişilerde daha sık görülür.

Varicella-zoster, uçuklara ve genital uçuklara neden olan virüsleri içeren, herpes virüsleri adı verilen bir virüs grubunun parçasıdır. Bu nedenle zona, herpes zoster olarak da bilinir. Ancak su çiçeği ve zona hastalığına neden olan virüs, cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyon olan uçuk veya genital uçuktan sorumlu virüsle aynı değildir.

Zona hastalığı bulaşıcı mıdır?

Zona hastalığı olan bir kişi suçiçeğine karşı bağışıklığı olmayan herkese zona virüsünü bulaştırabilir. Bulaşma genellikle zona döküntüsünün açık yaraları ile doğrudan temas sonucunda oluşur. Enfekte olan kişi suçiçeği geliştirir.

Suçiçeği bazı insanlar için tehlikeli olabilir. Zona kabarcıklarınız kabuk bağlayıncaya kadar hastalığı bulaştırabilirsiniz ve henüz suçiçeği geçirmemiş veya su çiçeği aşısı olmamış kişilerle, özellikle de bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler, hamile kadınlar ve yeni doğanlarla fiziksel temastan kaçınmalısınız.

Zona Riskini Arttıran Faktörler

Suçiçeği geçirmiş olan herkes zona geliştirebilir. Zona geliştirme riskinizi artırabilecek faktörler şunlardır:

  • 50 yaşından büyük olmak. Zona genellikle 50 yaşından büyük kişilerde görülür. Hastalığı geliştirme riski yaşla birlikte artar.
  • Bazı hastalıklara sahip olmak. HIV/AIDS ve kanser gibi bağışıklık sisteminizi zayıflatan hastalıklar zona geliştirme riskinizi artırabilir.
  • Kanser tedavisi görüyor olmak. Radyasyon veya kemoterapi, bazı hastalıklara karşı direncinizi azaltabilir ve zona hastalığını tetikleyebilir.
  • Bazı ilaçların kullanımı. Nakledilen organların reddedilmesini önlemek için tasarlanmış ilaçlar, prednizon gibi uzun süreli steroidlerin kullanımı zona riskinizi artırabilir.

Zona Belirtileri

Zona belirtileri genellikle vücudunuzun bir tarafının sadece küçük bir bölümünü etkiler. Bu belirtiler şunları içerebilir:

  • Ağrı, yanma, uyuşma veya karıncalanma
  • Ciltte hassasiyet
  • Ağrıdan birkaç gün sonra başlayan kırmızı döküntü
  • Patlayan ve kabuklanan sıvı dolu kabarcıklar
  • Kaşıntı

Bazı insanlar şunları da yaşar:

  • Ateş
  • Baş ağrısı
  • Işığa duyarlılık
  • Aşırı yorgunluk

Ağrı genellikle zona hastalığının ilk belirtisidir. Bazı kişilerde ağrı çok yoğun olabilir. Ağrı,  konumuna bağlı olarak bazen kalbi, akciğerleri veya böbrekleri etkileyen diğer sorunların bir belirtisi ile karıştırılabilir. Bazı insanlar döküntülerin oluşumundan sonra zona ağrısı yaşarlar.

Yaygın olarak, zona döküntüsü, gövdenizin sol veya sağ tarafını saran bir kabarcık şeridi halinde gelişir. Bazen zona döküntüsü bir göz çevresinde veya boynun, yüzün tek bir tarafında meydana gelir.

Ne zaman doktora görünmeli?

Zonadan şüpheleniyorsanız, özellikle aşağıdaki durumların varlığında derhal doktorunuza başvurun:

  • Ağrı ve kızarıklık gözünüzün yakınında oluştuysa. (Tedavi edilmezse, bu enfeksiyon kalıcı göz hasarına yol açabilir)
  • 60 yaşından büyükseniz
  • Bağışıklık sisteminiz zayıfsa
  • Yaygın ve ağrılı döküntünüz varsa

Zona Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Zona komplikasyonları şunları içerebilir:

  • Postherpetik nevralji. Bazı insanlar için zona ağrısı, kabarcıklar yokolduktan çok sonra da devam eder. Bu durum postherpetik nevralji olarak adlandırılır ve hasarlı sinir liflerinin cildinizden beyninize yoğun ve abartılı ağrı sinyalleri göndermesi sebebiyle oluşur.
  • Görme kaybı. Bir gözün içinde veya çevresinde gelişen zona (oftalmik zona), görme kaybına neden olabilecek ağrılı göz enfeksiyonlarını oluşturabilir.
  • Nörolojik problemler. Hangi sinirlerin etkilendiğine bağlı olarak, zona beyin iltihabına (ensefalit), yüz felcine veya işitme, denge sorunlarına neden olabilir.
  • Cilt enfeksiyonları. Zona kabarcıkları uygun şekilde tedavi edilmezse bakteriyel cilt enfeksiyonları gelişebilir.

Zona Hastalığı Önlenebilir Mi?

Zona aşısı zona oluşumunu önlemeye yardımcı olabilir. Zona aşısının en yaygın yan etkileri, enjeksiyon bölgesinde kızarıklık, ağrı, hassasiyet, şişlik ve kaşıntı ve baş ağrılarıdır.

Zona aşısı, zona olmayacağınızı garanti etmez. Ancak bu aşı muhtemelen hastalığın seyrini, şiddetini azaltacak ve postherpetik nevralji riskinizi azaltacaktır.

Zona aşısı sadece bir önleme stratejisi olarak kullanılır. Halihazırda hastalığı olan insanları tedavi etmeye yönelik değildir. 

Zona Tanısı Nasıl Konur?

Zona teşhisi genellikle vücudunuzun bir tarafındaki ağrı öyküsü ile birlikte döküntü ve kabarcıkların varlığı sonucunda teşhis edilir. Doktorunuz ayrıca laboratuvarda incelemek için doku veya kabarcık örneği alabilir.

Zona Tedavisi

Zona için bir tedavi yoktur, ancak reçeteli antiviral ilaçlar iyileşmeyi hızlandırabilir ve komplikasyon riskinizi azaltabilir. Bu ilaçlar şunları içerir:

  • Asiklovir 
  • Famsiklovir
  • Valasiklovir 

Zona şiddetli ağrıya neden olabilir, bu nedenle doktorunuz ayrıca ağrıkesici ilaçlar da reçete edebilir.

Zona genellikle iki ila altı hafta sürer. Çoğu insan sadece bir kez zona hastalığına yakalanır, ancak iki veya daha fazla kez zona geçirmek de mümkündür.

Zona Tedavisinde Evde Uygulayabilecekleriniz

Soğuk bir banyo yapmak veya kabarcıklara soğuk, ıslak kompresler uygulamak kaşıntı ve ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir.

Zona Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi Hakkında Bizimle İletişime Geçin

Zona Hastalığı Hakkında Bilinmeyenler

Zona Hastalığı Hakkında Bilinmeyenler

Zona Hastalığı

Ciltte kabartı, kaşıntı ve döküntülere neden olan cilt hastalığı olarak görülmektedir. Ayrıca zona hastalığı ağrıya yol açmaktadır. Öncelikle su toplayıp daha sonra kabuk oluşmaktadır.

Zona Hastalığı Neden Olur?

Suçiçeği geçiren bir kişi varisella zoster virüsü vücutta yayılarak bazı sinirlere yerleşebilmektedir. Suçiçeğinden sonra zona hastalığına sebep olan varisella zoster virüsü vücutta bir soruna yol açmadan senelerce bekleyebilmektedir. Uzun seneler sonra virüsün tekrar aktif olması ile zona hastalığı ortaya çıkmaktadır.

Zona hastalığı her yaşta görülmektedir. Fakat ilerleyen yaşlarda görülme riski daha fazladır. Yaş ilerledikçe vücuttaki bağışıklık sisteminin zayıflaması dolayısıyla bu durum açıklanabilmektedir.

Zona Hastalığı Bulaşıcı Mı?

Suçiçeği geçiren bir kişi, zona hastalığı olan bir kişi ile yakın teması sonucunda hastalık bulaşmamaktadır.

Zona Hastalığının Belirtileri

Sıvı dolu kabarcıklar, kaşıntı, ateşlenme, yüz felci, baş ağrısı, işitme ve görme kayıpları, ışığa karşı hassasiyet, dokunmaya karşı hassasiyet, yanma, uyuşma veya karıncalanma, kırmızı döküntüler, ateşli hastalıklar, beden yorgunlukları, travma, stres, sıkıntı, bağışıklık sistemini yavaşlatan ilaçlar, ameliyat, güneş yanıkları, HIV, lösemi, lenfoma gibi hastalıklar belirtiler arasındadır.

Zona Hastalığı Tedavisi

Hastalığın tedavisi mutlaka uzman bir doktor tarafından yapılmalıdır. Zona hastalığı sinir uçlarını etkilemektedir.  Doktorun kişiye verdiği en uygun tedavi süreci ile en kısa sürede ağrıları azaltılmakta ve zona hastalığının geçmesine neden olmaktadır. Tedavi sürecinin erken olması oldukça önemlidir. Ağrılı sürecin çok fazla ilerlememesi hastalığı erken teşhis edilmelidir. Kızarıklar oluşmaya başlamadan önce zona hastalığının tedavi edilmesi gerekmektedir.

Hastalığın tekrarlanmaması için gerekli önlemler alınmalıdır. Kişi kendini çok yormamalıdır. Çünkü bağışıklık sisteminin zayıflaması sonucunda hastalık ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple istirahat çok önemlidir. Doktorun verdiği ilaçlar düzenli bir şekilde kullanılmalı ve iyileşme sürecini hızlandırmak için pansumanlar ihmal edilmemelidir.

Benzer Yazılar

Sedef Hastalığı Nedir?
Sedef Hastalığı Nedir?

Kronik bir hastalık olan sedef hastalığı bulaşıcı olmamakla birlikte sıklıkla dirseklerde, saçlarda, el veya ayaklarda ve dizlerde pullu ve kırmızı renkte görülebilmektedir.

Devamı

Kortizon Nedir?
Kortizon Nedir?

Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan kortizon, böbreküstü bezlerinde üretilen oldukça önemli bir hormondur. Vücuda birçok faydası olan ve ilaçlara da katılan kortizon, fazla kullanıldığında veya üretildiğinde ise pek çok ciddi hastalığa sebep olabilir.

Devamı

El ve Ayaklar Neden Terler?
El ve Ayaklar Neden Terler?

Terlemek, insan doğasında oldukça normal bir şeydir, fizyolojik bir durumdur. Ancak bazı durumlarda; eller, ayaklar veya koltuk altları terleyerek kişileri rahatsız etmektedir.

Devamı

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır