zoretanin vücuttan ne kadar sürede atılır / Sivilceli Ciltler - Roaccutane veya acnegen kullananlar | Kadınlar Kulübü - Kadın Sitesi

Zoretanin Vücuttan Ne Kadar Sürede Atılır

zoretanin vücuttan ne kadar sürede atılır

Cevap-Bul.com

Zoretanin günde kaç mg?

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar • Normal başlangıç dozu, vücut ağırlığı (kg) başına günde 0.5 mg’dır (0.5 mg/kg/gün). Örneğin: eğer 70 kg ağırlığındaysanız, tedaviye günde 35 mg’lik doz ile başlayacaksınız. Kapsülleri günde 1 veya 2 kere tok karnına alınız.

ROACCUTANE ne kadar sürede vücuttan atılır?

İlaç en fazla 20 gün içinde kandan tamamen kaybolduğundan gebelik düşünen bayanlar ilacı kestikten 1 ay sonra sağlıklı biçimde hamile kalabilirler.

ROACCUTANE kullanırken yoğurt yenir mi?

✔Daha rahat bir tedavi dönemi için tek tip beslenmemelisiniz, yüksek yağ ve şeker içeriği olan paketli ürünlerden uzak durmalısınız. Süt-yoğurt grubu, tahıl grubu, et-yumurta-kurubaklagil grubu ve sebze-meyve grubundan YETERLİ ve DENGELİ öğünler oluşturmalısınız.

Zoretanin 20 mg günde kaç defa kullanılır?

Kapsülleri günde 1 veya 2 kere tok karnına alınız. Birkaç hafta sonunda doktorunuz ilacınızın dozunu ayarlayabilir. Bu ilaca nasıl uyum sağladığınıza bağlıdır. Çoğu hasta için doz, 0,5 ve 1,0 mg/kg/gün arasında olacaktır.

Zoretanin mg nasıl hesaplanır?

ORTALAMA OLARAK AMA AKNENİN ŞİDDETİNE GÖRE 150MG/KG HATTA 170 MG/KG DOZA KADAR ÇIKILABİLİR. 80 KİLO OLDUĞUNUZA GÖRE TOPLAMDA 80X120= 9600 MG İLAÇ KULLANMAN GEREKİR. GÜNLÜK DOZA GELİNCE O.5-1 MG/KG GÜNLÜK KULLANIM DOZUDUR.

Zoretanin 20 mg nasıl kullanılır?

Uygulama yolu ve metodu Kapsüller ağızdan, tok karnınayken alınır. İçecekle veya yemekle birlikte bütün olarak yutunuz. Değişik yaş grupları Çocuklarda kullanımı ZORETANİN’i 12 yaşından küçük çocuklarda kullanmayınız. 12 yaşından büyük çocukların sadece ergenlik dönemine gelmiş olanlarında kullanmalısınız.

Zoretanin kaç saat arayla kullanılır?

Uygun kullanım ve doz/uygulama sıklığı için talimatlar: Kapsülleri günde 1 veya 2 kere tok karnına alınız. Birkaç hafta sonunda doktorunuz ilacınızın dozunu ayarlayabilir. Bu ilaca nasıl uyum sağladığınıza bağlıdır. Çoğu hasta için doz, 0,5 ve 1,0 mg/kg/gün arasında olacaktır.

Akne (Sivilce) Tedavisi

     AKNE NEDİR?

     Yüz, boyun, sırt ve gövdede yer alan, yağ bezlerinin aktivitesinden kaynaklanan, ciltten kabarık olarak görülen, zaman zaman içi iltihaplı olabilen sivilcelerdir. Ergenlik döneminde en sık görülen dermatolojik hastalıktır. 12-18 yaşları arasındaki bireylerin yaklaşık @’ında görülür.

      AKNENİN OLUŞMASINA NELER NEDEN OLUR?

     Oluşumunda bir çok faktör rol oynar. Genetik olarak yatkın kişilerde yağ salgısının deri dışına atıldığı kıl-yağ bezi kanalında kalınlaşma ve buradaki hücrelerin yapışkanlığından dolayı kanalın tıkanmaya meyilli olması önemli bir faktördür. Diğer faktörler ergenlik döneminde artan yağ salgısının (sebum) bu kanalda birikerek komedon adı verilen siyah ya da beyaz noktaları oluşturmasıdır. Gözeneklerin tıkanmasında genetik faktörler kadar fiziksel faktörler de rol oynar. Fiziksel faktörler arasında sürülen yağlı kremler, sıcak hava, terleme artışı, makyaj ve uygun cilt temizleyicilerin kullanılmaması sayılabilir. Akneye yol açan diğer sebepler arasında ise; bu tıkanan gözeneklerdeki sebuma bakterilerin yerleşmesi ve burada bir yangıya yani inflamasyona neden olması gelir. Bu şekilde oluşan aknede cildimizde kızarıklık ve iltihaplanmış sivilceler görülebilir.

     BAZI İLAÇLAR AKNENİN ARTIŞINA NEDEN OLABİLİR!

     Kortikosteroidler(Kortizon), Hormonlar,Bazı psikiyatri ilaçları,Tüberküloz ilaçları, Epilepsi ilaçları,Vitaminler gibi. Ayrıca kapatıcı fondoten ve benzeri makyaj ürünleri

     AKNE TEDAVİSİ NASIL PLANLANMALI?

    Tedavi kişiye göre değişir. Aknenin şiddeti önemlidir. Tek bir tedavisi yok & birkaç tedavi birlikte uygulanabilir. Sabır !!!! En az 2-3 aylık tedavi ile ancak etki görülür. Lezyonlar tekrarlayabilir.

     DEVAM TEDAVİSİ ÇOK ÖNEMLİ!

     Tedavi bittikten sonra haftada 1-2 gün önerilen kreme devam edilmelidir.

     AKNE NASIL TEDAVİ EDİLİR?

     Akne gibi çok yaygın görülen bir hastalıkta birçok tedavi alternatifi mevcuttur. Hafif aknelerde sadece yıkama ürünleri ve kremler yeterli olabilirken orta-ağır aknede ve hormonal aknede ağızdan hap kullanımı gerekir. Bu haplar arasında en çok kullanılanlar antibiyotikler, A vitamini türevi ilaçlar ve doğum kontrol ilaçlarıdır, fakat bunlar doktor gözetiminde ve kontrolünde uygulanmalıdır. Bunun dışında lazer, kimyasal cilt soyma (peeling), akne peelingi, deri içine iğneyle ilaç verilmesi de kullanılan yöntemler arasındadır. Unutulmaması gereken her hasta birbirinden farklıdır ve her hastanın tedavisi ayrıdır.


     Günümüzde akne tedavisinde başlıca 4 yol izlenmektedir;
1) DESTEKLEYİCİ TEDAVİ: Bu tedavide hastalara deriyi temizleyecek ürünler önerilmektedir.


2) TOPİKAL TEDAVİ: Hafif aknesi olanlarda tek başına kullanılabilir. Etkili olabilmeleri için düzenli kullanılmalı, çoğu kızarıklık, kepeklenme, kaşıntı gibi yan etkilere neden olabilir. Bu etrkiler 2-3 hafta sürer, sonra azalır. BU YAN ETKİLERİ ÖNLEMEK İÇİN BAŞLANGIÇTA 2-3 GECEDE 1 SÜRÜLMELİ, BİRKAÇ SAAT SÜRÜP SONRA YIKANARAK GİDEREK SÜRE ARTTIRILMALI . Gerekirse bir süre ara verilerek tedaviye sonra devam edilmeli. Sadece aknelere değil tüm yağlı cilde sürülmelidir. Bu basamakta komedolitikler (azelaik asit, retinoik asit, benzoil peroksit, salisilik asit vb), antibiyotikler (tetrasiklin, nadifloksasin, klindamisin, sodyum sulfasetamid, azitromisin) veya bunların kombinasyonları doktor gözetiminde önerilmekte ve belli bir süre kullanılmaktadır.

3) SİSTEMİK TEDAVİOral antibiyotikler; Daha şiddetli aknesi olanlarda veya kremlerden fayda görmeyen hastalarda tercih edilir. Tedavi süresi 3-4 ayı geçmemeli. Asla tek kullanılmamalı, hekimin önereceği antibiyotik direncini önleyecek kremle birlikte kullanılmalıdır. YOKSA TÜM ANTİBİYOTİKLERE DİRENÇLİ SÜPERBAKTERİLER GELİŞİR. Bu tedaviler antibiyotikler (azitromisin, tetrasiklin) ve vitamin A derivesi olan izotretinoin tedavisidir. Bu ilaçların da ne kadar kullanılacağına dermatolog karar vermelidir.
İzotretinoin Tedavisi: İzotretinoin (Roaccutane®, Zoretanin®, Aknetrent®) tedavisi piyasada bilinen tüm akne formlarına etkili olan tek tedavidir. Tedaviden sonra pek çok hastada kesin çözüm sağlamakta, daha sonra lezyonların tekrarlamasını azaltmaktadır. Diğer tüm tedavilerden sonra rekürens veya relaps dediğimiz hastalığın tekrarlaması görülürken izotretinoin tedavisinden sonra çok daha az hastada tekrarlamaktadır. Bu tedavi çok etkili olmasına rağmen çeşitli yan etkileri de bulunmaktadır, ancak bu yan etkilerin çoğunluğu tedavi esnasında veya sonrasında kaybolmaktadır. O nedenle mutlaka her türlü şikayetiniz üzerine sizi takip eden hekime başvurmanız gerekmektedir. En önemli yan etkisi deride yaptığı kuruluğa bağlı etkilerdir. Kan yağlarını arttırıp, nadiren karaciğer testlerini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu nedenle genellikle hekiminizin kararıyla belli aralıklarda kan tetkiki yaptırmanız gerekecektir. İlacı kullanırken en önemli nokta kesinlikle gebe kalmamanızdır. Doğurganlık yaşında olan bayanların en az iki korunma yöntemiyle korunmaları önerilmektedir. Tedavi öncesi mutlaka gebelik testi yaptırılmalıdır, tedavi boyunca gebelik testi yapılması istenebilir. Tedaviyi kestikten 2 ay sonra gebe kalınabilir.


4) DİĞER YÖNTEMLER: Akne için özel geliştirilmiş peeling kremi veya kimyasal peeling tedavileri yapılabilir. Ayrıca aknenin güneş maruziyeti sonrası hafiflemesi nedeniyle günümüzde çeşitli ışık tedavileri ve lazer tedavileri kullanılmaya başlanmıştır. Bu amaçla KTP (potassium titanyl phosphate) lazer, 585 ve 595-nm pulsed dye lazer, diod lazer, radyofrekans ve fototerapi ile ilgili yapılan çalışmalar bulunmaktadır. Bu tedavilerin etkinlikleri farklı ve tartışmalı olup maliyetleri de yüksektir. Özellikle akne skarlarının tedavisinde ablatif (deriyi soyarak tedavi eden) ve nonablatif lazerler başarıyla uygulanmaktadır.


5) KOMBİNE TEDAVİ: İlk dört maddede bahsedilen tedavilerin çeşitli kombinasyonları hekim tarafından önerilebilmektedir.

AKNE TEDAVİ EDİLMESE DE OLUR MU?


Akne kronik olması, psikolojik stres oluşturması, tedavi edilmeyince kalıcı izler bırakabilmesi nedeniyle tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Eşlik eden farklı hastalıkların bulunabilmesi, bazı ilaçların akne oluşturması ve piyasada uygunsuz çok sayda ürünün akne tedavisinde denemesi gibi pek çok nedenden dolayı mutlaka bir doktor tarafından tercihen de (özellikle şiddetli olgular) dermatoloji uzmanı tarafından tedavi edilmesi gereken hastalıktır. Tedavi için başvuruda bulunmayan hastalar genellikle hastalığının geçeceğine dair inancını yitiren veya akneyi bir hastalık olarak görmeyip tedavisiz geçeceğini düşünen kişilerdir. Bu yüzden beden ve benlik kaygısının yüksek olduğu ergenlik döneminde görülen, hastaların psikolojisini de etkileyen bu hastalığın tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu bilmeli ve dermatoloğa başvurarak uygun tedavi yollarını araştırmalıdır. Ayrıca verilen tedavilerin etki göstermesi için en az 2-3 hafta geçmesi beklenmelidir. Bu nedenle tedavide en önemli nokta; sabırlı olmak, hekimle uyumlu olmak, verilen önerilere uymaktır. Hastanın uyumlu olması çok sayıda tedavi seçeneği olan bu hastalıkta istenilen sonuca ulaşılmasını kolaylaştıracaktır.

AKNEYİ NEDEN TEDAVİ EDİYORUZ?


Tedavide Amaçlar
• Mevcut sivilcelerin tedavisi
•Yeni sivilce çıkışının önlenmesi
•Leke ve iz kalma riskinin azaltılması
•İzlerin tedavisi

SİHİR YOK SABIR VAR!!!!!
Magazinsel reklamların peşine düşmemelidir!! Sivilce tedavisi sabır gerektirir ve hekim kontrolünde yapılması gerekmekir.

DEVAM TEDAVİSİ

Retinoid kremler veya benzoil peroksit kremi tercih edilir.Haftada 1-2 kez sürülmeli ve tüm yağlı alanlara uygulanmalıdır.


İZ VE LEKE TEDAVİSİ

Erken evrede lekeler, bazı leke kremleri ve güneşten korunmayla tamamen ve kısa sürede ortadan kalkabilir
İzlerin tedavisi zordur ve sabır gerektirir. Hatta tam olarak yok olmayabilirler. O nedenle akneli kişilerde mümkün olan en erken dönemde tedavi verilerek iz oluşumunu baştan engellemek çok önemlidir
Yüzeyel akne izlerinde: soyucu kremler ve peeling
Daha derin izlerde; derin peeling, dermabrazyon, PRP, dermaroller, lazer uygulamaları veya birkaç tedavi birlikte yapılabilir.
Dermatologa danışmak ve sabırlı olmak gerekir.

İZLER KALMADAN TEDAVİYE BAŞLAMAK ÇOK ÖNEMLİDİR!

AKNEDE DERİ TEMİZLİĞİ

Yüz günde iki kereden fazla yıkanmamalı. Sabun olarak ‘’Sindet" adı verilen normal deri pH’sına yakın (5.5-7), deride tahriş ve kuruluk yapmayan temizleyiciler kullanılmalı. Kozmetik marketlerden alınan ya da Sağlık Bakanlığı onayı olmayan temizleyicilerden uzak durulmalı. Hekiminizin cilt tipinize göre önerdiği ürünleri tercih etmelisiniz.Aşırı yıkama ve ovalama akneyi şiddetlendirebileceği için fırça - lif kullanımından kaçınılmalıdır.

SONUÇ OLARAK

Hekimle hastanın uyumu ve güven ilişkisi Hastanın tedaviye uyumu Akne tedavisine mümkün olduğunca erken başlamak İz gelişmeden tedavi edebilmek Uzun süreli ve düzenli takip ve tedavi önemlidir.

Roaccutane (Isotretinoin) Tedavisi Sırasında ve Tedavi Sonrasında Cilt Bakımı Nasıl Olmalıdır?

Roaccutane tedavisi çok etkili sonuçlar vermesine rağmen cilt ve vucüt üzerinde çok ciddi negatif etkilere neden olabilmektedir. Roaccutane tedavisi sırasında ve sonrasında cilt bakımında dikkat edilmesi gerekenler ve daha iyi bir cilt için cilt bakımınızı düzgün yapabilmeniz için Roaccutane’ı biraz daha yakından tanımalısınız. Hazırladığımız bu çalışmada Roaccutane’ı etkilerini ve yan etkileri bu sırada cilt bakımında dikkat edebileceğiniz adımlar açıklanmaya çalışıldı.

Retinoidlerin dermatolojik hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanması son yılların en heyecan verici gelişmelerinden biridir.

Roaccutane (Isotretinoin) kullanıldığında cildin yağ üretimi %90 veya daha yüksek oranında azalır. Cilt yağı azaldığında doğal olarak bakterilerin beslenip çoğalabileceği ortam da azalmış olur ve akne oluşumunun önü bu şekilde kesilmiş olur. Bu çeşitli yumru ve kistlerin tedavisinde uzun süreli ve kalıcı iyileşmeler sağlayabilir. Fakat birçok da yan etkisi vardır. Örneğin karanlıkta görme bozukluğuna, kafatasında basınca, karaciğer problemlerine neden olma ihtimali olduğu biliniyor. Yüzde kuruluk, kaşıntı, döküntü yapabiliyor. Ağız çevresinde, dudakta, burunda, göz çevresinde ve göz içinde kuruluk yapabiliyor. İlacı kullananlar arasında bir de burun kanamasına genel olarak rastlanır. Aşağıda detaylı olarak bunları incelemeye çalıştık. Arıca yan etkileri minimuma indirmek için Roaccutane tedavisi sırasında ve sonrasında nelere dikkat edilmesi gerekir bunları aktarmaya çalıştık.

Roaccutane (Isotretinoin) Tedavisi Sırasında ve Tedavi Sonrasında Cilt Bakımı Nasıl Olmalıdır?

Roaccutene tedavisi sırasında cildin yağ üretimi %90 veya daha yüksek oranında azaldığı için ciltte birçok değişim meydana gelmektedir. Kuru, kolay kızaran alerjik bir cilde dönüşebilmektedir. Pul pul dökülmeler de gözlemlenebilir. Cilt temizliğinde nazik içerikleri olan temizleyiciler tercih edilip cilt sert (SLES,SLS, Sülfatlar) içerikler ile tahriş edilmemelidir. Ayrıca esans, etil alkol gibi cilt kuruluğunu tetikleyip alerjik reaksiyonlara neden olan içeriklerden de kaçınılmalıdır.

Temizleme jeli olarak: AHA/BHA Exfoliating Gentle Cleansing Gel tercih edebilirsiniz. Kremsi yapıda ve çok nazik bir temizleyicidir, cildi tahriş etmez.

Cilt temizlendikten sonra mutlaka nemlendirici etkisi olan ve iyi formüle edilmiş bir tonik uygulanmalı, ardından cilt serum ve nemlendirici ile bol bol nemlendirilmelidir. Gündüzleri geniş spektrumlu güneş koruyucu ihmal edilmemeli ve 2 saatte bir yenilenmelidir. Haftalık bakımda ise nem maskeleri ihmal edilmemelidir.

Cildinizde hassaslaşma ve kuruluk gibi endişeler belirmemesi için serum olarak safHyaluron,prebiyoktikler ve seramid içeren Cyrene Hyaluronic Acid Intensifier kullanmanızı öneririz. Roaccutane'ın cildinize verdiği hasarları bu serum ile minimize edebilirsiniz. Gündüz ve gece nemlendiriciden önce kullanabilirsiniz. Saf Hyaluronik asit içeren çok iyi bir serumdur.

Nemlendirici olarak probiyotik teknolojisi ile geliştirilenCyrene Skin Rescue Moisturisersizin için uygundur. Prebiyotikler cilt mikrobiyomunu düzenleyerek cildin sağlıklı olarak fonksiyonlarına devam etmesine yardımcı olurlar. Ayrıca cilt mikroflorasındaki iyi bakterilere destek olarak hassaslık vb neden olan kötü (patojenik) bakterilerin yok edilmesine yardımcı olurlar.

Özellikle hassas ciltlerin kullanımı için tasarlanan, %100 mineral filtre içeren, kimyasal filtre ve cilt için zararlı içerikler bulunmayan, cilt ile reaksiyon vermeyen Cyrene Invisible Physical Sunscreen kullanmanızı öneririz.

Roccutane kullananların özellikle derin peeling, mikrodermabrazyon, dermabrazyon, lazer tedavileri gibi yeniden yüzeylendirme ve epilasyon uygulamalarını Roccutane tedavisinin kesilmesinden en az 6 ay sonrasına kadar ertelemeleri gerekir. Çünkü Roccutane kullanımı bu uygulamalar sonrasında yara izi ve leke olasılığını arttırabilmektedir.

Cilt bakım rutininizin oluşturulmasında ve size özel ürünlerin seçiminde uzmanlarımızın yardımlarından yararlanabilirsiniz .

Sorularınızı[email protected] adresine gönderebilirsiniz

Her ne kadar Roaccutane (Isotretinoin) yan etkiler minimuma indirilmiş olsa da mukokutanöz yan etkiler, serum lipid düzeylerindeki yükselme ve teratojenite (Anneden plasenta yoluyla yavrunun dolaşımına geçmesi sonucu yavruda doğuştan biçim bozukluklarına neden olan etkenler veya maddeler) gibi istenmeyen yan etkiler halen varlığını sürdürmektedir [1].

Peck ve ekibinin yaptığı çalışmalardan da anlaşılabileceği gibi geleneksel tedaviler sonrası nükseden şiddetli, nodülokistik akne tedavisinde Roaccutane (Isotretinoin) üstünlüğü doğrulanmıştır [2].

Sistemik Roaccutane (Isotretinoin) Akne Vulgaris patogenezinde rol alan tüm faktörlere etkili olan tek ilaçtır. Akne lezyonlarında hem etkili şekilde düzelme sağlamakta hem de hastalık belirtilerinin sönmesi süresini uzatmaktadır.

  • Sebase bezlerin (Sebum üretim bezleri) boyutunu ve sebum üretimini azaltır. Tedavi sırasında sebum üretimi % 90 veya daha fazla oranda azalır.
  • Foliküler keratinizasyonu normalleştirir, yeni komedon oluşumunu engeller.
  • Foliküler ortamı değiştirerek P. acnes büyümesini indirekt olarak inhibe eder.
  • Antiinflamatuar etki gösterir.

Roaccutane (Isotretinoin) tedavisi kesildikten sonra tedavi süresince azalmış olan sebum üretimi ve P. acnes düzeyleri tekrar artabilir. Retinoik asit ve özellikle androjen ve östrojen metabolizması olmak üzere hidroksisteroid metabolizmasında gerekli olan enzim reaksiyonlarının güçlü bir inhibitörüdür [3,4].

Roaccutane ilk zamanlarda sadece şiddetli, inatçı nodüler akne tedavisi için onaylanmıştır. Fakat, 1993-2000 yılları arasında kullanımıincelendiğinde Amerika'da şiddetli aknede % 63'den, % 46'ya düşerken, hafif ve orta aknede oran %31 'den, %49'a yükselmiştir [5].

Oral Roaccutane (Isotretinoin) tedavisi şiddetli nodülokistik aknede çok etkilidir ve pek çok durumda 4-6 aylık tedaviye yanıt verir [2,6,7,8].

Oral Roaccutane (Isotretinoin) şiddetli aknede tedavisinde ilk seçenektir. Genellikle tedaviye başladıktan 1-2 ay sonra bile yanıt belirgin olmayabilir. Benzer şekilde etkisi tedavi kesildikten birkaç ay sonra hala devam edebilir [9].

Roaccutane (Isotretinoin) Yan Etkileri

Roaccutane (Isotretinoin), kullanılmaya başlamadan önce oluşabilecek yan etkiler dikkatle incelenmeli ve anlaşılmalıdır. Özetlemek gerekirse:

Teratojenite:Hamilelerde düşük yapma ihtimali veya Anneden plasenta yoluyla yavrunun dolaşımına geçmesi sonucu yavruda doğuştan biçim bozukluklarına neden olma.

Oküler:Gece görüşünde azalma, Gözlerde kuruluk, Stapyhylococcus aureus enfeksiyonları

Kemik: Osteofit (Kemiklerde yerel çıkıntı tarzındaki kemik üremesi veya kabartısı) oluşumları, Uzun kemiklerde osteoporotik değişiklikler, Epifizlerde erken kapanma.

Lipid metabolizması:Hiperkolesterolemi (Kanda aşırı kolesterol bulunması), Hipertrigliseridemi (Kanda trigliserid düzeyinin artması).

Hepatik:Transaminazlarda yükselme, Nadiren toksik hepatit.

Nörolojik:Depresyon - intihar düşüncesi.

Kas:Miyopati (Kas hastalığı).

Gastrointestinal:Enflamatuar barsak hastalıklarında alevlenme, Pankreatit (trigliseridlere bağlı).

[10,11,12,13,14]

Roaccutane (Isotretinoin) sebep olabileceği en büyük ve en ciddi sorunlardan bir tanesi Teratojenite'dir. Türkiye'de maalesef bununla ilgili inceleme ve araştırmalara rastlayamıyoruz fakat ABD de çok detaylı arşivler mevcuttur.

ABD kaynaklarına göre her yıl 3.6 milyon kadın gebe kalmakta ve bu gebeliklerin %45'ini istenmeyen gebelikler oluşturmaktadır. ABD'de Roaccutane (Isotretinoin) kullanan her bin hastanın 3'ünde gebelik oluşmaktadır. Bu hastaların %91 'i, ilacın gebelikte kullanılması durumunda doğumsal hasarlara yol açabileceği konusunda uyarılmış olduklarını bildirmektedirler (Roche Accutane Drug Safety Database 1991-1998).

Kadın hastaların, Roaccutane (Isotretinoin) tedavisi öncesinde gebe olmadığından kesin olarak emin olmalıdır, tedavi süresince ve tedavinin bitiminden 1 ay sonrasına kadar da gebe kalınmamalıdır. Bu sürenin bitiminden sonra her anne adayı gebe kalabilir ve sağlıklı bebekler doğurabilir. Bu aşamada isotretinoin kullanmış bir anne adayının kullanmamış anne adaylarından hiçbir farkı yoktur.

FDA'in elinde 1982'den beri Roaccutane (Isotretinoin) kullanırken gebe kalmış iki binin üzerinde vaka bulunmaktadır. Bu gebeliklerin büyük çoğunluğu düşük ile sonlanmıştır. Doğan bebeklerin bir kısmı sağlıklı olmasına rağmen FDA verilerine göre 160'ın üzerinde bebek doğum defektleri ile doğmuştur [15].

Roaccutane (Isotretinoin) neden olabileceği en ciddi ikinci sorun ise depresyondur. Roaccutane (Isotretinoin) ile akne etkili bir şekilde tedavi edilmeye başlandıktan sonra pek çok durumda akne ile ilişkili psikososyal sorunlar da düzelmektedir. Ancak depresyonu bulunan bazı hastalarda tedavi ile depresyonda düzelme olmamaktadır. Bu durum etkili olmayan mücadele stratejileri, akne izleri (lekeleri), Roaccutane tedavisi gibi bir çok faktöre bağlı olabilir [16].

Hazan ve arkadaşları, 1983 yılında yayımladıkları araştırmalarında Roaccutane (Isotretinoin) kullanan hastaların %5.5'inde depresyon bulguları olduğunu bildirmişlerdir [17].

1999 yılında yayımlanan bir araştırmada akne vulgaris tedavisinde kullanılan 6 ilacın (isotretinoin, minosiklin, tetrasiklin, doksisiklin, diane ve oksitetrasiklin) intihar, intihar girişimi ve intihar düşüncesi ile ilişkisi araştırılmıştır. Bu araştırmada 1999 yılına kadar dünya genelinde bildirilmiş toplam 1830 psikiyatrik yan etkiye ulaşılmış ve bunların %59,8'inin de Roaccutane (Isotretinoin) a bağlı olduğu belirlenmiştir. Roaccutane (Isotretinoin) kullanımı ile ilgili 47 intihar ve 56 intihar düşüncesinin olduğu bildirilmiştir [18, 19, 20].

Roaccutane (Isotretinoin) depresyona yol açabilmesi için beyin fonksiyonlarını etkilemesi gerekmektedir. Bu konu 2005 yılında Bremner ve arkadaşlarının yaptıkları araştırmalarında yayımlanmıştır. Roaccutane (Isotretinoin) ve antibiyotik ile tedavi edilen hastalarda, tedaviden önce ve 4 ay sonra, florodeoksiglukoz pozitron emisyon tomografisi ile beyin fonksiyonları ölçülmüş, Roaccutane (Isotretinoin) ile tedavi edilen hastalarda, beynin depresyon semptomları ile ilişkili orbitofrontal korteksinde, beyin metabolizmasında azalma saptanmıştır[21].

Roaccutane (Isotretinoin) diğer yan etkileri arasında deri ve mukozalarda kuruma, burun kanaması, ses kısıklığı, göz iltihabı, reversibl kornea opaklığı ve kontakt lenslere intolerans gibi sorunlar yaşanabilir [22,23].

Dermatolojik yan etkiler ekzantem (deri kızarmaları ve semptomatik deri dökmeleri), kaşıntı, yüzde kızarıklık/dermatit, terleme, piyojenik granülom (içerisinde irin olan yumrular), tırnak dejenerasyonu, yumru oluşumunda artış, saç tellerinde incelmeler ve geri dönüşümlü saç dökülmesi, kıllanma ve hiperpigmentasyon olarak sayılabilir.

İskelet-kas sisteminde kas ağrısı, eklem ağrısı, hiperostoz (Kemik dokusunun aşırı büyümesi veya gelişmesi) ve tendol iltihabı gelişebilir. Duyusal bozukluklar arasında, izole olgularda, görme bozuklukları, fotofobi, karanlığa uyum bozuklukları (gece görüşünün azalması), katarakt, kornea iltihabı, belli frekansları duyma bozukluğu yer alabilir [24, 25, 26]. 

Cilt bakım rutini konusunda yardıma ihtiyaç duyarsanızWhatsApp Destek ile bizimle iletişime geçerek uzmanlarımızdan yardım alabilirsiniz.

Kaynaklar:

  1. Akne Vulgariste Oral Isotretinoin Tedavisi, Cengizhan Erdem, Turkiye Klinikleri J Int Med Sci 2006;2(30):36-43
  2. Peck GL et al., Prolonged remissions of eystic and conglobate acne with 13-cis-retinoic acid. N Engl J Med 1979; 300: 329-333
  3. Bershad S, Poulin YP, Berson DS, Sabean J. Brodeli RT, Shalita AR, Kakita L, Tanghetti E, Leyden J, Webster GF, Miller BH. Topical retinoids in the treatment of acne vulgaris. Cutis 1999; 64 (Suppl 2): 8-20
  4. Blaner WS. Cellular metabolism and actions of 13-cis-retinoic acid. J Am Acad Dermatol 2001; 45: 129-135.
  5. Chivot M. Residual acne lesions after treatment. Ann Dermatol Venereol 1996; 123: 594-600
  6. Leyden JJ. The role of isotretinoin in the treatment of acne: personal observations. J Am Acad Dermatal 1998; 39: 45-49
  7. Pochi PE. 13-cis retinoic acid in severe acne. N Engl J Med 1979; 300: 369-380
  8. Jones OH, Blanc D, Cunliffe WJ. 13-c;s retinoic acid and acne. Lancet 1980; 2: 1048-1049
  9. Goulden V, Layton AM, Cunliffe WJ, Current indications for isotretinoin as a treatment for acne vulgaris. Dermatology 1995; 1gO: 284-287
  10. Di GiovannaJj. Systemic retinoid therapy. Dermatol Elin 2001; 19: 161-167
  11. Geiger JM, Hommel L, Harms Mı Saurat JH. Oral l3-cis retinDie acid is superior to 9-cis retinoic acid in sebosuppression in human beings. J Am Acad Dermatol 1996; 34: 513-51
  12. Cunliffe WJ, Norris JFB. isotretinoin: an explanation for its long term benefit. Dermatologica 1987; 175 (Suppl1): 133-137
  13. Layton AM, Knaggs H, Taylor J, Cunliffe WJ. Isotretinoin for acne vulgaris-10 years later: a safe and successful treatment. Br J Dermatol 1993; 129: 292-296
  14. Strauss JS, Leyden Jj, Lucky AW, Lookingbill DP, Drake LA, Hanifin JM ve ark. A randomized trial of the efficacy of a new micronized formulation versus a standard formulation of isotretinoin in patients with severe recalcitrant nodular acne. J Am Acad Dermatol 2001; 45: 187-195
  15. Mitchell AA, Van Bennekom CM, Louik C. A pregnancy-prevention program in women of childbearing age receiving isotretinoin. N Engl J Med 1995; 333: 101-106
  16. Kellet SC, Gawkrodger DJ,The psychological and emotional impact of acne and the effect of treatment with isotretinoin. Br J Dermatol 1999; 140: 273-282
  17. Hazen PG, Carney JF, Walker AE, Stewart JJ. Depression a side effect of 13-cis-retinoic acid therapy. J Am Acad Dermatol 1983; 9: 278279
  18. Middelkoop T. Roaccutane (Isotretinoin) and the risk of suicide: case report and a review of the Iiterature and pharmacovigilance reports. J Pharmacy Practice 1999; 7: 374-378
  19. Jick SS, Kremers HM, Vasilakis-Scaramozza C. Isotretinoin use and risk of depression, psychotic symptoms, suicide, and attempted suicide. Arch Dermatol 2000; 136: 1231-1236.
  20. Jacobs DG, Deutsch NL, Brewer M. Suicide, depression, and isotretinoin: is there a causal Iink? J Am Acad Dermatol 2001; 4S: 168-175
  21. Bremner JD, Fani N. Functional brain imaging alterations in acne patients treated with isotretinoin. Am J Psychiatry 2005; 162: 983-991
  22. Nguyen E-Q H, Wolverton SE. Systemic retinoids. Comprehensive Dermatoiogic Drug Therapyde. Ed. Wolverton SE. Philadelphia, WB Saunders Company, 2001; 269-310
  23. Stainforth JM, Layton AM, Taylor JP, Cunliffe WJ. Isotretinoin for the treatment of acne vulgaris: which factors mav predict the need for more than one course? J Dermatol 1993; 129: 297-301.
  24. Harms M, Masouye I, Radeff B.The relapses of cystic acne after isotretinoin treatment are age-related: a long-term Follow-up study. Dermatologica 1986; 172: 148-153
  25. White GM, Recurrence rates after one course of isotretinoin. Arch Dermatol 1998; 134: 376-378
  26. Cunliffe WJ, Layton A, Knaggs HE. Retinoids: 10 years on. Ed. Saurat J H. Basel, Karger, 1991; 274-280

← Eski yazılarYeni yazılar →

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır