El ayak ağız hastalığı genellikle çocuklarda görülen viral bir hastalıktır. Yüksek ateş, iştahsızlık, boğaz ve karın ağrısı ile kendini belli eder, daha sonra deride döküntüler başlar. Birkaç gün içinde kabarcıkların içinde sıvı oluşur ve patlayarak açık deri yaralarına dönüşür. Çok bulaşıcı bir hastalıktır, kreş ve okullarda hızla yayılabilen bu hastalık semptomları sebebiyle birçok rahatsızlıkla karıştırılabilmektedir. Hastalığın tedavisi yoktur, kendiliğinden geçmektedir. Hastalıktan korunmak için hastalığı taşıyan çocuklar ile yakın temastan kaçınmak gerekir.
El ayak ağız hastalığı; yüksek ateş, boğazda kızarıklık, deride döküntü biçiminde ortaya çıkar. Küçük çocukların el ayak ve bilek kısımları tamamen kırmızı şeklinde olur. Daha sonraki zamanlarda deri döküntüleri suçiçeğine benzerlik gösterir, içinde sıvılaşan kabarcıklar olur ve kendisini bir hafta içinde kaybeder.
Enterovirüs ailesinden coxsacki mikrobunun neden olduğu bu rahatsızlık yaz ve sonbahar mevsiminde salgın yolu ile kolaylıkla geçebilir. Rahatsızlık mikrobik bir hastalık olduğundan dolayı antibiyotik tedavisi fayda vermez ve rahatsızlık bir hafta içinde kendi kendine kaybolur. Bu zaman diliminde rahatsız çocuğun başka kişilerle yakın temasta bulunmaması gereklidir. El ayak hastalığına yakalanmamanın en iyi yolu hijyenik olmaktır. Her yaş grubunda görülebilir, fakat 10 yaşından ufak çocuklarda görülme oranı daha fazladır. Rahatsızlığın net bir tedavi yoktur.
Genel olarak rahatsızlığa sebebiyet veren iki çeşit virüs mevcuttur. Bu virüsler coxsackievirus A16 ve enterovirüs 71 olarak isimlendirilir. Birey virüsü taşıyan bir kişiyle temas yoluyla ya da virüsle enfekte olan oyuncak, kapı kolu gibi bir objeye temas ettiğinde bu hastalığı kapabilir. Virüs yaz mevsiminde ve sonbahar dönemlerinde kolaylıkla yayılabilmektedir. El ayak hastalığı nedenlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
El ayak ağız hastalığı erken belirtileri ateş ve bademcik ağrısı şeklinde kendini belli eder. Deride büyük kabarcıklar çocuğun ağız içinde ve çevresinde ya da dil kısmında görülmektedir. İlk semptomların ardından çocuğun el kısmında, avuçlarında ve ayak tabanlarında gün süren kızarıklıklar oluşur. Bu oluşan kızarıklıklar içi sıvı dolu kabarcıklar şeklinde gelişim gösterir.
Çocuğun diz kısımları, dirsekler ve kalçasında da döküntüler görülmektedir. Çocukta bu semptomların tamamı veya yalnıza iki tanesini görmek mümkündür. Yeme problemi, yorgunluk, mutsuzluk ve baş ağrısı ortaya çıkan diğer semptomlardır.
El ayak ağız hastalığı tanısı, uzman tarafından hastanın problemlerinin öğrenilmesi ve fizik muayene sonucu ile kolaylıkla konulabilmektedir. Bunlar genel olarak tanı için yeterlidir fakat kesin tanı konulabilmesi için boğaz kültürü testi, dışkı veya kan testi yapılması gerekmektedir.
El ayak ağız hastalığı, gün gibi bir zaman diliminin ardından kendi kendine geçmektedir. Herhangi bir tedavi uygulanmasına gerek yoktur. Bu virüs içeren hastalığın bir ilaç tedavisi ya da aşısı bulunmamaktadır. El ayak hastalığı tedavisi semptomlarının hafiflemesi için bazı yöntemler uygulanabilir.
Uzmanın reçete ettiği ağrı kesici, ateş düşürücü ve diğer hapları düzenli olarak kullanmak gerekir. Aspirin kullanılmamalıdır çünkü aspirin küçük çocuklarda daha önemli rahatsızlıklara sebep olmaktadır.
Buz, dondurma, soğuk su gibi soğuk besinler tüketilebilir, bu besinlerin boğaz ağrısını yatıştırıcı özelliği vardır. Sert yiyecekler boğaza zarar verir, sert besinler yerine soğuk yaz çorbaları tüketilmelidir. Bu sağlıklı besinler bağışıklık sistemini güçlendirmek için gereklidir.
Uzmanın kaşıntı için krem ve losyonlar önerilir. Bu losyonlar düzenli bir şekilde sürülmelidir. Kızaran ve kabarcık oluşan kısımlara hindistan cevizi yağı sürmek de iyileşmeyi hızlandırabilir.
Rahatsızlığın herhangi bir tedavi yöntemi ve aşısı mevcut değildir. Tedavi rahatsızlığın semptomlarına göre önerilmektedir. Hastalık genel olarak hafif ilerler ve kendiliğinden düzelmektedir. Boğaz ağrısına sprey, ağrıyı kesen, ateş düşüren, kaşıntı için losyonlar uygulanabilir.
Genel olarak hastalığa neden olan iki tür mikrop bulunur. Bunlar coxsackievirus A16 ve enterovirüs 71 olarak karşımıza çıkar. Kişi hastalığı taşımakta olan biri kişiyle temas ederek veya mikropla enfekte olan oyuncak, kapı kolu gibi objelere dokunduğu zaman etken virüsü bulaşabilmektedir.
Kesin bir tedavisi mevcut değildir. Genel olarak gün içinde kendiliğinden kaybolmaktadır. Yalnızca belirtileri hafifletmek ve rahatsız olan kişileri rahatlatmak için ağrı kesen ve ateş düşüren ilaçlar reçete edilebilir. Kaşınmayı hafifletmek için losyon ve kremler önerilmektedir.
Güncelleme Tarihi: 22 Ağustos
Yayınlama Tarihi: 22 Ağustos
Sayfa içeriğinde yer alan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. İlgili sayfada tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğeler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.
El, ayak, ağız hastalığı virüslerin neden olduğu, bulaştırıcılığı yüksek, döküntülü bir hastalıktır. Çoğunlukla yaş arasında, özellikle 5 yaşın altındaki çocuklarda görülür ancak her yaşta olabilir. Hastalık sıklıkla yaz ve sonbabar aylarında görülür.
El, ayak, ağız hastalığı virüslerin neden olduğu bir enfeksiyondur.
El, ayak, ağız hastalığı yapan virüsler; picornaviridae ailesinden Ekovirus, koksaki virus A5, A7, A9, A10, B2, B5, A16 ve enterovirus 71, 72 virüsleridir. Bunlardan en sık hastalık yapanlar enterovirüs 71, koksaki virüs A10 ve koksaki virüs A16 virüsleridir.
Bulaş yolları;
Ayrıca özellikle yaz aylarında enfekte havuz sularının yutulması ile de bulaş olabilir.
Bulaştırıcılığın en yüksek olduğu dönem hastalığın ilk 7 günüdür.
Virüsün günlük kuluçka süresi vardır. Virüs bulaşır bulaşmaz hastalık başlamaz, virüs bulaştıktan sonra gün içinde belirtiler başlar.
Hastalık genellikle ateş ( derece), iştahsızlık, halsizlik, kırgınlık, kulak ve boğaz ağrısı ile başlar. Karın ağrısı ve öksürükte olabilir.
Hastalığın başlamasından gün sonra, önce ağız içinde ve çevresinde, daha sonra el içi ve ayak tabanında küçük kırmızı leke şeklinde döküntüler oluşur. Bu döküntüler gün içinde, su çiçeğine benzer içi su dolu kabarcık haline gelir. (Su çiçeğinin farkı; su çiceğindeki döküntüler daha çok gövdede olmak üzere tüm vücutta görülür.)
Bu döküntüler ağrılı, kaşıntılı ve rahatsız edici döküntülerdir. Ağız içi yaralar nedeni ile çocuk beslenmekte ve su içmekte zorlanır bunun sonucunda enerji ve sıvı açığı oluşabilir.
El, ayak, ağız hastalığında bazı çocuklarda döküntü sadece ağız yaraları veya sadece ellerde, ayaklarda döküntüler olabilirken, bazı çocuklarda da döküntüler dizlerde, dirseklerde, kalçada veya genital bölgede de olabilir.
Döküntüler genellikle gün içerisinde kendiliğinden iyileşir.
Bazı çocuklarda hastalıktan sonra 2 ay içinde el ve ayak parmaklarında soyulmalar ve tınar düşmesi olabilir.
Doktorun alacağı öykü, hastanın şikayetleri ve fizik muayenede tipik döküntülerin olması hastalığın tanısının konmasında yeterlidir.
El-Ayak-Ağız Hastalığın Tedavisi Nedir?
El, ayak, ağız hastalığı yapan virüslere karşı geliştirilmiş bir aşı veya ilaç yoktur.
Hiçbir tedavi verilmese de hastalık içinde kendiliğinden iyileşir, ancak bu süre boyunca çocuğun kaşıntı ve ağrısını azaltmak için ilaçlar kullanılabilir. Ateş düşürücü olarak kesinlikle aspirin kullanılmamalıdır.
Hastanın yeterince sıvı alması ve beslenmesi önemlidir. Sert veya gevrek yiyecekleri çiğnemek acı vereceği için yumuşak gıdalarla (çorba, yoğurt ve ağız içi yaraları kötüleştirmeyecek gıdalar) beslenmesi, bol sıvı alması ve istirahat etmesi gerekiyor.
Hastalığın tedavisinde antibiyotikler kesinlikle etkisiz ve gereksizdir.
Hasta çocukların ılık suyla duş almasında sakınca yoktur.
El-ayak-ağız hastalığına karşı en etkili yöntem hijyendir. Gerekli hijyen ve temizlik kurallarına uyulması durumunda el-ayak-ağız hastalığı riski azalır.